Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1627

    Apple’ın yeni iMac’leri Oculus Rift’e bir yanıt mı?

    Apple, geçtiğimiz günlerde tanıttığı iMac modelleri (iMac Pro, iMac 21.5 ve 27 inç-2017) ile adından çokca söz ettirdi. Tüketici elektroniği şirketi, son derece güçlü donanım yapı taşlarıyla konfigüre edilebilir iki farklı ekran boyutundaki iMac’lerinde bir ilke de imza atıyordu; sanal gerçeklik uyumluluğu.

    Yeni iMac’ler yazılım geliştiricilerin de dahil olmak üzere profesyonellerin sanal gerçeklik ekipmanları kullanarak bilgisayarı deneyimlemesine olanak tanıyacak yapılandırmalar vaat etmişti. Apple, şimdiye kadar ki en güçlü iMac’lerini 128 GB’a kadar RAM, en yeni Kaby Lake işlemciler ve güçlü grafik işlemcilerle birlikte sunarak iddiasını ortaya koymuştu. Bu noktada akıllara Oculus Rift’in yakın zamanda görevinden ayrılacağını açıklayan CEO’su Palmer Luckey’in sözleri geldi…

    Luckey, Oculus Rift’in sadece Windows tabanlı PC’ler için uygun olduğunu, Apple’ın Mac bilgisayarlarının ise yeteri kadar güçlü olmadıklarını ve bu nedenle sanal gerçeklik platformlarını bu aygıtlarla uyumlu olarak sunmayı planlamadıklarını ifade etmişti. Teknoloji kamuoyunda ses getiren bu açıklamaların ardından Apple, adeta cevap maiyetinde ürünler tanıttı. Özellikle 5K ekranlı iMac Pro (üstte), konuyla ilgili ilgisiz herkesi şaşırtmıştı…

    Özellikle Apple’a yakınlığı ile bilinen kesim, yeni iMac’lerin sanal gerçeklik uyumluluğundan övgüyle bahsederken, bu detayı da aktarmayı ihmal etmedi. Öte yandan teknoloji şirketinin sanal gerçeklik uyumluluğunu HTC Vive sistemi ile birlikte sunduğu da dikkatlerden kaçmadı. Bu da kimi otoritelere göre Oculus’a yönelik bir diğer mesajdı.

    Teknoloji dünyasına dair ilginç gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz. Takipte kalınız…

    Apple Music’in ücret ödeyerek platformu kullanan kişi sayısı açıklandı

    Apple, popüler müzik servisinin güncel kullanıcı sayılarına dair bilgileri kamuoyuyla paylaştı. İşte detaylar…

    Apple, ABD’nin en büyük şehirlerinden San Jose’de dünya genelindeki yazılım geliştiricilerin merakla beklediği WWDC 2017 etkinliğini tamamlarken çok sayıda yeni ürün ve hizmetinin de duyurusunu gerçekleştirdi. Yazılım odaklı duyurularının (iOS 11, watchOS 4, vb.) yanı sıra yeni iPad ve Mac modelleri ile dikkat çeken Apple, bazı servislerine dair bilgiler de aktardı. Bunlardan biri şirketin aynı zamanda önemli gelir kalemleri arasında konumlanan Apple Music’le ilgiliydi.

    Apple Music’in ücret ödeyerek platformu kullanan kişi sayısının 27 milyona ulaştığı duyuruldu. Bu veri son derece çarpıcı, çünkü bundan birkaç ay önce yapılan açıklamada, söz konusu rakamın 20 milyon olduğu kaydedilmişti. Apple’ın müzik servisinin kısa süre içinde önemli yol katettiği anlaşılıyor.

    En popüleri hala Spotify

    En popüler müzik akışı uygulaması hala Spotify; 50 milyon ücretli üyeye sahip olan platform, bu alanda zirveyi uzun süre daha koruyacak gibi görünüyor. Ancak Apple Music’in de rekabeti iyiden iyiye artırdığına şüphe yok.

    Apple Music ile Spotify arasında önemli farklılıkların olduğu biliniyor. Kullanıcıların büyük kesimi için Spotify, son derece pratik, Apple Music ise özellikle Spotify’ı deneyimlemiş kullanıcılar için bir miktar alışma evresini gerekli kılıyor.

    Apple’ın kısa süre önce Apple Music için uyumlu sesli komutla çalışabilen hoparlörü HomePod ile rekabeti farklı sahalara taşıdığını görmek de mümkün.

    Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    Apple tvOS 11 yayınlandı

    Apple TV kullanıcılarının yüzünü güldürmesi beklenen tvOS 11, yazılım geliştiriciler için yayınlandı. İşte yeni özellikler ve dikkat çeken detaylar…

    Apple, ABD’nin San Jose şehrinde düzenlenen WWDC 2017 adlı geleneksel etkinliğinde iOS, Mac ve Apple Watch işletim sistemlerinin yeni versiyonlarının yanı sıra Apple TV’nin sonraki işletim sistemi tvOS’a dair detayları da kamuoyuyla paylaştı. Sonraki nesil Apple TV işletim sistemi tvOS 11’in önizleme sürümü yayınlandı. Söz konusu sürümün nihai hali önümüzdeki aylarda kullanıma sunulacak. Şimdilik ilk detaylar yazılım geliştiricileri ilgilendiriyor…

    Yayınlanan tvOS 11 geliştirici sürümünde öne çıkan özellikler arasında sağdan sola yazılan dil desteği dikkat çekiyor. Bu sayede geliştiriciler, saydam olmayan butonlar ekleyebilecek. Yine geliştiriciler için maksimum uygulama indirme boyutu da 4 GB’a çıkarıldı, daha önce söz konusu limit 200 MB seviyesindeydi.

    Bir diğer öne çıkan yenilik de arka plan renklerinin de değiştirilebilecek olması. Örneğin uyku modunda tüm ekran bulanıklaştırılabilecek. Ayrıca yeni preferredUserInterfaceStyle öğesi sayesinde de geliştiriciler, farklı temalarla çalışabilecekler. Şimdilik bilgiler yazılım geliştiricilere yönelik detaylarla sınırlı, son kullanıcının ilgisini çeken yenilikler ise önümüzdeki eylül-ekim aylarında sunulacak. Apple’ın son yıllarda ilgi ile takip edilen tvOS yazılımını da iddialı özelliklerle zenginleştirmesi yönünde güçlü bir beklenti hakim.

    Teknoloji dünyasına dair öne çıkan gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    Facebook Fotoğraf Albümü yenilendi

    Popüler sosyal medya ağı Facebook, önemli özelliklerini güncelleyip, daha fazla ilgi çekmeye yönelik adımlar atmaya devam ediyor. Bu noktada son gelişmelerden biri de platformda dikkat çeken bölümlerden biri olan Fotoğraf Albümü ile ilgili.

    Facebook, Fotoğraf Albümü kısmında değişikliğe gidiyor. Artık bu bölüm, sadece bir albüm olmaktan çıkacak ve videolardan çeşitli metinlere, yer bildirimlerine kadar geniş bir perspektifte detaylar barındıracak. Ek olarak söz konusu albümlerin takip edilebilmesi de mümkün oluyor, böylelikle herhangi bir ekleme yapıldığında bunu öncelikli olarak görebilmenin önü açılıyor.

    Android ve web tarafında kullanıma sunulan albüm yeniliklerinin kısa süre içerisinde iOS cihazlarda da görülmeye başlanması bekleniyor.

    Facebook’un yeni özelliklerinin Google’ın dikkat çekici uygulaması Fotoğraflar’a yönelik bir hamle olarak değerlendirildi. Fotoğraflar, son dönemde kazandığı yeni özelliklerle daha fazla kullanıcının ilgisini çekmiş durumda. Özellikle sosyal özelliklerle donatılması ve artan fonksiyonelliği ile öne çıkmıştı. Facebook, buna karşı atak olarak tüm anıların hikayeleştirildiği yeni bir albüm formatı ortaya çıkarmış oluyor.

    Diğer yandan ortak fotoğraf paylaşma özelliği ve örneğin fotoğrafların kısa adımlarla bastırılabilir yapıda sunulabiliyor olması gibi Google Fotoğraflar özelliklerinin de Facebook tarafından klonlanabileceği kaydediliyor. Şimdilik bunlar birer iddia olsa da yakın zamanda milyonlarca kullanının karşısına çıkabilme potansiyeli bulunuyor.

    Sosyal medya dünyasına dair öne çıkan gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    Twitter Ayarlarında Bilinmesi Gerekenler

          Sosyal medya denilince ilk akla gelenler arasında yer alan  Twitter, son zamanlarda yaptığı güvenlik güncellemeleri ile kullanıcılarına yenilikler sunmaya devam ediyor. Yapılan güncellemelerden bazılarına dikkat edilmediği taktirde, bazı kişisel verilerin  Twitter’ın iş ortakları ile paylaşılmasına bile sebep olunabiliyor. Bu haftaki yazımda, twitter’ın ayarlarında kullanıcılara ne gibi avantajlar sağladığından ve nelere dikkat edilmesi gerektiğinden bahsedeceğim.

    Bildirimler

          Twitter, özellikle profil kullanımının zorunlu olduğu bir ortam olduğu için bazen kişiler kendilerini saklayıp, sanal bir kişiliğe bürünebiliyor. Sahip olunan sanal profil üzerinden uygun olmayan paylaşım veya konuşmalar yapabiliyor. Paylaşımlara uygunsuz yorumlar bırakılabiliyor. Twitter, tüm bu durumları göz önüne alarak, gerçek kullanıcılarını korumak amacıyla, bazı özellikleri kullanıma sunmuş durumda.

          Web arayüzünde, ayarlar ekranından, bildirimler seçildiğinde gelinen ekranda, oldukça faydalı özelliklerin olduğunu söylemeliyim. Bu ekranda, öncelikle takip edilmeyen kişilerden bildirim alınmak istenmiyorsa bu durum kontrol edilebiliyor. Aynı ekranda, “yumurta kafa” profil resmi kullanılan takipçilerden gelecek bildirimlerinde sessize alınması şansı bulunuyor. Yine bu ekranda, twitter hesabı alınırken kullanılan e-posta hesabını doğrulamamış hesaplardan gelecek olan bildirimleri de sessize alma olanağı bulunuyor.

          Filtre uygulanan bir diğer özellik de; hesap alınırken güvenlik gereği telefon numarası verip, bu numarayı doğrulamayan kullanıcılardan gelen bildirimlerin sessize alınmasıdır.  Tüm bu filtreleme seçeneklerinin en önemli amaçlarından birisi, hesabı alan kişinin gerçek kişi olup olmadığının belirlenmesidir.

          Hesap alınırken kullanılacak kişisel bilgiler, daha sonra twitter ortamında oluşabilecek hukuki durumlarda kullanılacağından, profil güvenliğinin sağlanması ve can sıkıcı bir durum ile karşılaşma riskini en az indirmek için, bildirimlerde filtre kullanmak oldukça önemlidir.

    Kişisel Bilgilerin Paylaşımı

          Twitter yaptığı son güncellemeler ile gizlilik ve güvenlik konusunda bazı değişikliklere gitmiş durumda. iOS ortamındaki  Twitter uygulamasında, ayarlardan “gizlilik ve güvenlik” seçilerek ulaşılan ekrandan “Personalization ve Data” ile devam edildiğinde, uygulamanın kişiye göre özelleştirilebileceği bir ekran ile karşılaşılır. Bu ekranda, uygulama farklı cihazlardan da kullanılsa, aynı kişiselleştirilmiş özellikler ile kullanabilme özelliği açılabiliyor. Yeni aynı ekranda; Twitter, kullanıcının bazı özel verilerini (isim, e-posta veya telefon numarası, güvenlik bilgileri dışında) iş ortakları ile paylaşma konusunda son kullanıcıdan teyit istemekte. Son kullanıcı, kişisel verilerinin Twitter’ın iş ortakları ile paylaşılmasını istemiyorsa, kişiselleştirme ve veri iminden bu özellik kapalı duruma getirilebilir.

    Scope’a Bağlanma

          Twitter uygulaması üzerinden daha önce adı Periscope  ve sonradan ismi Scope olarak değiştirilen canlı yayın yapma uygulamasına direk bağlanabilme özelliği bulunuyor. Bu servise twitter üzerinden bağlanabilmek için yine “Gizlilik ve Güvenlik” ekranından “Scope”a bağlan imini açık hale getirmek yeterlidir.

    Mobil Veri Kullanımı Kontrolü

          Günümüzde akıllı telefon kullanıcılarının bir bölümü, zamanının büyük bir kısmını telefonları ile ilgilenerek geçiriyor. Kullanım süresinin uzun olması, kullanılan mobil verinin de fazla olması anlamına geliyor. Özelikle video izlenilmesi, büyük oranlarda mobil internet tüketimine sebep olmakta.  Dikkat edilmez ise, kullanılan internet paketinin kısa sürede bitmesi söz konusu olmakta. Twitter uygulaması, video içeriklerin Wi-Fi dışındaki ortamlarda izlenilmesini engelleme konusunda ayarlama olanağı sunmuş durumda. iPhone’da “ayarlar” ekranında, “veri kullanımı” seçilip devam edildiğinde, video içeren tweetlerin hangi internet kaynağı kullanılarak açılacağının kontrol edilebildiği ekran ile karşılaşılır. Bu ekranda, video kısmında “Yanlızca Wi-Fi” seçilmiş olması, twitter’ın mobil internet tüketimini kontrol altına alınmasında yardımcı olamakta.

    İki Adımlı Güvenli Giriş 

          Twitter, hesabın güvenliğini sağlama konusunda iki aşamalı giriş onaylama servisi uzun süredir kullanılıyor.  Hesap şifresinin kırılması durumunda, giriş isteklerinin doğrulanması için ikinci bir güvenlik katmanı ile hesap güvenli hale getiriliyor. Bu serviste ister cep telefonuna SMS gönderilmesi veya istenirse de akıllı telefondaki uygulama üzerinden giriş onaylaması olanağı bulunuyor.  Twitter’ın web uygulamasından ya da farklı bir ortamdan hesaba şifre yazılarak girilmek istenildiğinde, ikinci bir güvenlik katmanı olarak, daha önce giriş yapılan bir ortamdan giriş onayının alınması ile hesaba giriş yapılması söz konusu olabiliyor. Twitter uygulamasının “ayarlar” sekmesinden “hesap” seçilerek devam edildiğinde “güvenlik” sekmesi seçilerek “giriş istekleri ” sekmesinden, farklı ortamlardan giriş istekleri onaylanabiliyor.

     

    Uzaktan eğitim ile sınırları kaldırın!

    Eğitim yalnızca bugün için değil, geçmiş çağlarda da insanlığın ilerleyişinde büyük katkılar sağlamıştır. Bilginin ve birikimin sadece gelecek kuşaklara aktarılması değil, mevcut bireylerin de “yaşam boyu” öğrenme çerçevesi içerisinde sürekli öğrenerek ve eğitilerek yeni kazanımlar elde etmeleri ve kendilerini geliştirmeleri de önem arz etmektedir. Bu yüzden biz insanlar olarak; öğrenmeye kendimizi kapatmamalı, yaşam boyu öğrenme ilkesine bağlılıkla her daim yeni kazanımların içerisinde bulunmaktan çekinmemeliyiz.

    Ancak bir de realite söz konusudur.  Çocukluk ve gençlik yıllarımızı okullarda geçirmemiz, istisnalar dışında çoğunlukla problem değildir. Ebeveynlerimiz bizlere kol kanat gererler ve eğitimi, eğitim yurdunda; bilimi, bilim yurdunda almamız için desek olurlar. Yaşımız ilerledikçe gerek ailenin, gerekse toplumun bireyden beklentileri artar ve doğal olarak birey bir hayat sigortası arayışına geçer. Bu sigortanın adı “iyi bir gelecek” veya “iyi bir iş” olarak adlandırılabilir. Bazen karşımıza çıkan güzel fırsatları değerlendiririz, bazen mecburuzdur, bazense yalnızca zamanı gelmiştir ve iş dünyasına atılmışızdır. Artık zamanımızı okullara ayırmak yerine işimize ayırmamız, para kazanmamız, ailemize destek olmamız veya aile kurmamız gereken o dönüm noktası, oldukça başkadır. Önceliklerimiz artık daha maddeseldir. Bunun doğal bir sonucu olarak, eğitim hayatımız artık durur. Peki, eğitimimizin durması için bir neden aslında var mıdır? Çalışırken de eğitim hayatımıza devam etmek, yeni öğrenimler ve kazanımlar elde etmek mümkün müdür?

    Şu anda ülkemizdeki pek çok üniversite; ön lisans, lisans ve yüksek lisans kategorilerinde uzaktan eğitim seçeneği sunmaktadır. Bu eğitimi veren üniversitelerin sayısı her geçen gün artmakla beraber, sınavlara katılım zorunluluğu nedeniyle ofisinizden birkaç gün uzaklaşmaya mecbur kalabilirsiniz. Böyle bir uzaklaşma, yeri geldiğinde ciddi bir yıkımla sonuçlanabilir ve inşa etmeye çalıştığınız geleceği, tersine yıkıcı bir etkiye dönüşebilir. Bu yüzden bugün sizlere, bir yandan çalışırken bir yandan da eğitiminizi büyük bir ciddiyet içerisinde sürdürmenizi mümkün kılacak, hayat boyu öğrenmeye sizi adapte ederek zihninizi daima berrak ve öğrenmeye sürekli açık hale getirecek olan uzaktan eğitim uygulamalarından bahsetmek istiyorum.

    En başında söylemeliyim ki bunlar sıradan aplikasyonlar değil, eğitime büyük bir ciddiyet ve özenle yaklaşan projelerdir. Yapılan istatistikler, çalışan kişilerin uzaktan eğitim seçeneğine her geçen gün daha fazla rağbet ettiğini bizlere gösteriyor. Uzmanların öngörüsü; çok da uzak uzak olmayan bir gelecekte, uzaktan eğitimin yeni nesil bir yükseköğrenim hâlini alacağını ve birincil tahsil metodu olarak ön plana çıkacağını bizlere gösteriyor.

    Şimdi de, uzaktan eğitimin çeşitli yönlerden bize sağladığı kazançları irdeleyelim.

    Nedir bu kazançlar?

    1) Maddi yönden: Evet, çoğu uzaktan eğitim için ödeme yapmanız gerekiyor. Fakat uzaktan eğitim alırken bir yandan da sahip olduğunuz işinize devam ederek, maddi yönden kayıp veya feragat yaşamaksızın eğitiminizi sürdürebilirsiniz. Edineceğiniz yeni beceri ve sertifikalar sayesinde kim bilir, belki de çok daha iyi iş fırsatları yakalayabilirsiniz.

    2) Zaman yönünden: Bugün, eğitim almak için çok ciddi süreler harcamak gerekiyor. Çocukluk ve gençliğin ilk yıllarında bu zamanı ayırmak mümkünken, daha ileriki yaşlarda eğitime zaman ayırmak imkânsızlaşıyor. Uzaktan eğitim uygulamaları sayesinde, eğitime ayıracağınız süre hem kısıtlı hem de maksimum verimli olacaktır. Bununla beraber eğitimlerinizi kendi programınıza göre hazırlayabilir ve zamanı etkin kullanarak, hayatınızı bir plan çerçevesinde yaşamaya kendinizi teşvik edebilirsiniz.

    3) Birey yönünden: Eğer okulu ve eğitimi seviyorsanız, uzaktan eğitimlerle beraber öğrenmeye devam etmek bir hayal olmaktan çıkıyor. Ayrıca, her zaman eğitimini almak istediğiniz ve “Ah keşke olsaydı…” diyerek yâd ettiğiniz ukdenizi gerçekleştirmek için eşsiz bir fırsat olacaktır.

    Son derece ilgi çekici değil mi? Şimdi de Türkiye’den ve Dünya’dan örneklerle, uzaktan eğitim uygulamalarını yakından tanımak için birkaç tanesini sizlerle paylaşacağım. Elbette uzaktan eğitim uygulamaları yalnızca burada yazdıklarımla sınırlı değildir. Yapacağınız araştırmalarla çok daha fazlasına ulaşabileceğiniz şüphesizdir.

    1) Udemy

    Eren Bali tarafından kurulan Udemy, bir başarı öyküsüdür aynı zamanda… İnternetin herkes için eğitim sağlamakta en etkin araç olduğuna inanan Udemy, şu anda 15 milyondan fazla öğrenciye yönelik 45.000’den fazla kurs sunuyor. Teknolojiden, kişisel gelişime; spordan, tasarıma; pazarlamadan, yazılım geliştirmeye kadar… Aklınızda ne varsa, Udemy’de eğitimi var!  Üstelik bu eğitimlerin çok ciddi bir bölümü ücretsiz olarak karşımıza çıkıyor. Ancak, ücretli eğitimlere de ödeyeceğiniz paranın az miktarı Udemy’nin geliştirilmesine ayrılırken, geriye kalan para eğitimcilere dağıtılmaktadır. Bu açıdan da eğitmenler için Udemy, kazançlı bir iş fırsatı haline gelmektedir.

    Udemy’de alıştığımız eğitmenlerin yanı sıra, Mark Zuckerberg gibi isimlerin de eğitmen olarak kendi kurslarını verdiğini söylemiş miydim?  Udemy, maalesef ülkemizde çıktığı ilk zamanlarda tutulmamasına rağmen ciddi bir karar alarak dünyaya açıldı ve akabinde yepyeni başlangıç yaptı. Şu anda onlarca milyon dolarlık bir oluşum halini alan Udemy, Android ve iOS platformunda sunduğu mobil uygulamalarla, eğitimlerinizi aksatmamanız için her zaman yanınızda.

    2)  Turkcell Akademi

    Ülkemizdeki önemli uzaktan eğitim sağlayıcıları arasında Turkcell Akademi de yerini alıyor. Binlerce eğitim içerisinden dilediğinizi öğrenebileceğiniz geniş bir eğitim yelpazesine sahip olan Turkcell Akademi’de sertifika programları, kişisel gelişim, sınavlara hazırlık, İngilizce eğitimleri ve Girişimcilik Programları yer alıyor. Bir Turkcell Akademi hesabı oluşturarak, öğrenmeye hemen başlayabilirsiniz.

    3) Boğaziçi Üniversitesi – Online İngilizce Dil Okulu

    İngilizceyi, Boğaziçi Üniversitesi’nden daha iyi nerede öğrenebilirsiniz? Akademik yönden köklü geçmişi ve sahip olduğu eğitim değerleriyle; ülkemizin gururu olan Boğaziçi Üniversitesi’nin “Yaşam Boyu Eğitim Merkezi” çatısı altında sunmuş olduğu Online İngilizce Dil Okulu, yalnızca ücretli İngilizce eğitim programları sunmaktadır. Eğitimi başarıyla bitiren kursiyerlere, Boğaziçi Üniversitesi’nden onaylı İngilizce sertifikası verilmektedir.

    7/24 eğitim materyallerine erişim imkânı ve Boğaziçi Üniversitesi’nin uzman akademisyenlerinin size sunacağı mentörlük hizmeti de bu programlara dâhildir. Mentörler, eğitiminizdeki ilerleyişinizi takip ederek, eksik kaldığınız noktalarda size yol gösterici olmaktadır. Ayrıca online görüşmeler sayesinde, diğer kursiyerler ile beraber önemli konuşma eğitimleri ve grup çalışmaları da yaparak, İngilizceyi en iyi şekilde öğrenmeniz mümkün hâle gelir.

    4) Alison

    Alison, tıpkı Udemy gibi milyonlarca kullanıcının buluştuğu büyük bir uzaktan eğitim uygulamasıdır.  800’ü aşan ücretsiz kursları ile uzaktan eğitimi cezbedici kılan Alison’da, hâlihazırda 10 milyonu aşkın kullanıcı ders almaktadır.  Ayrıca Alison üzerinde online sertifika eğitim programları ve online diploma eğitim programları olmak üzere iki farklı kapsamda ücretli derecelendirme seçeneği bulunur. Bu sayede, ücretsiz aldığınız dersleri bir sertifika veya diplomaya dönüştürebilirsiniz.

    Eğitimde öncü isimlerin Alison’da eğitimler sunduklarını da belirtmem gereklidir. Bu isimler içerisinde Microsoft, Google, Stanford University, Columbia University, Cambrige ve daha niceleri bulunuyor.  Profesyonellerden, profesyonel eğitimler sizinle internet üzerinden buluşuyor! Evet, eğitim için artık yalnızca internetin yeterli olduğunu görmekteyiz.

    5) WizIQ

    Ücretsiz üye olarak 30 günlük deneme sürümüne başlayabildiğiniz bir diğer uzaktan eğitim uygulaması olan WizIQ’da hedeflenen, daha çok eğitimcilerdir. Burada, kendi sanal sınıfınızı oluşturabilir, öğrencileriniz için eğitim ve kurs materyalleri sunabilirsiniz. Ayrıca, eğitimlerinizi online olarak WizIQ üzerinden satarak, platformun sabit ücretini ödeyebilir ve kendiniz için ek gelir kaynağı oluşturabilirsiniz.

    WizIQ’nun eğitimciler için sunduğu ücretli paketlerde kademeli olarak artan materyal depolama alanları, sanal sınıf ve üye sayıları, size özel domain imkânı, mobil uygulamanın kullanım hakkı ve daha pek çok opsiyon bulunmaktadır. Eğer bir eğitimci iseniz, WizIQ kullanarak kendi özgün eğitiminizi hazırlayabilir ve sanal sınıflarda öğrencilerinize sunabilirsiniz.

     

    Microsoft’un Türkiye’deki ilk mağaza-içi-mağazası Ankara KentPark MediaMarkt’ta açıldı

    0

     

    Ankara KentPark MediaMarkt’ta Microsoft’un Türkiye’deki ilk mağaza içinde mağazası açıldı.

    Avrupa’nın açık ara lider teknoloji zinciri MediaMarkt içinde yer alan mağazada Microsoft’un en yeni donanım ve yazılım çözümleri sergilenecek. ‘Mağaza içinde mağaza’ konseptine sahip olan ve Microsoft ürünlerinin sergilendiği mağazanın açılışı Microsoft Türkiye Tüketici Kanalından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Halil Gökoğlu ile MediaMarkt Türkiye Satın Almadan Sorumlu CPO’su Faruk Kocabaş tarafından yapıldı.

    Açılışta konuşan MediaMarkt Türkiye Satın Almadan Sorumlu CPO’su Faruk Kocabaş: “Yeni nesil elektronik perakendecilik vizyonumuz doğrultusunda geleceğin alışveriş deneyimini tüketicilerimizle buluşturuyoruz. Mağazalarımızda kurduğumuz inovasyon ve deneyim alanlarının yanı sıra müşterilerimizin kendilerini evlerinde hissedecekleri tecrübeyi yaşatıyoruz. Sektörde yeniliklerin ve trendlerin Türkiye’deki ilk uygulayıcısı olarak, Microsoft ile birlikte yine bir ilki daha Ankara Kentpark mağazamızda ziyaretçilerimize sunmanın heyecanını yaşıyoruz” dedi.

    Türkiye’deki ilk Microsoft mağazası

    Yeni açılan mağazada yeni nesil, kalemli, ince, dokunmatik ekranlı, en yeni güvenlik teknolojieri ile donatılmış, en iyi oyun deneyimini sunan Windows 10 bilgisayarlar tüketiciler ile buluşacak. En iyi tüketici deneyimini ve alışveriş memnuniyetini sağlamak için Office 365 ile birlikte gelen özellikleri, modern mouse ve klavyeler de bu cihazlar ile birlikte deneyimlenebilecek. Ayrıca Xbox oyun konsolu, en yeni oyunlar ve en yeni aksesuarlar da bu mağaza içinde mağazada yer alacak.

    Hayallerindeki karne hediyeleriyle kazananlar MediaMarkt’ta!

    MediaMarkt’tan karne gününe özel notebooklarda %20’ye, tüm ürünlerde yüzde 40’a varan kaçırılmayacak indirim fırsatı…

    Avrupa’nın açık ara bir numaralı elektronik perakende zinciri MediaMarkt, hayallerindeki karne hediyesini almak isteyen tüketicileri elli bine varan bol çeşit ürün ve yüzde 40’a varan indirimlerle buluşturuyor. Gençler notebooklara %20’ye varan indirimlerle sahip olabiliyor.Tüketiciler, her yaşa uygun karne hediyelerini 9 -12 Haziran tarihleri arasında MediaMarkt mağazalarından ve mediamarkt.com.tr sitesi üzerinden 48 aya varan vadelerle satın alabiliyor.

    Karne hediyesi almak isteyen anne babalar MediaMarkt’a koşuyor!

    Okulların tatil olmasına sayılı günler kala, çocuklarını en özel teknolojik hediyelerle sevindirmek isteyen anne babalar soluğu MediaMarkt’ta alıyor. Akıllı telefondan tablete, dizüstü bilgisayardan oyun konsoluna uzanan 50 bin çeşit ürünü, rakipsiz fiyatları ve kaliteli hizmetleriyle tüketicilerine sunan MediaMarkt, karne gününe özel kampanyasıyla, bu defa da gençleri mutlu ediyor.

    Kampanya süresince tüketiciler, Lenovo IdeaPad 310 dizüstü bilgisayarlara 2299 TL yerine 1999 TL’ye, Asus E402SA dizüstü bilgisayarlara 1499 TL yerine 1099 TL’ye, Samsung SM T560NZWATUR tabletlere 799 TL yerine 679 TL’ye ve Samsung Galaxy A3 2017 akıllı telefona 1699 TL yerine 1299 TL’ye sahip olabiliyor.

    Kampanya kapsamındaki diğer bazı ürünler:

    HP 15 I3 6006 U dizüstü bilgisayar 1899 TL yerine 1599 TL

    Lenovo Legion Y520 dizüstü bilgisayar 5799 TL yerine 5499 TL

    Apple MPGT2TU / A IPAD WIFI 32 GB1599 TL yerine 1479 TL

    JONZA ERS GRF01-05GRAFITI Hoverboard 1199 TL yerine 949 TL

    KAWASAKI KX PRO 6.5A Hoverboard 1999 TL yerine 1599 TL

    YUNEEC BREEZE/KUMANDA GÖZLÜK Drone 2099 TL yerine 1999 TL

    REGAL 39 RH6012 F FULL HD SMART LED TV 1499 TL yerine 1199 TL

    SAMSUNG 49MU7400 4K ULTRA HD SMART LED TV4599 TL yerine 3999 TL

    Kampanyalar hakkında detaylı bilgiye ulaşmak için https://www.mediamarkt.com.tr/tr/shop/karne-hediyes… web sitesini ziyaret edebilirsiniz.

    Ekitap uygulamalarıyla tabletinizi kütüphaneye dönüştürün

    0

    Bundan yıllar önce evimi taşırken en çok zorlandığım şeylerden birisi kitaplarımı taşımaktı. Benim için çok değerli olan kitapları taşımacılara da emanet etmeyip kendi arabamla taşımaya kalkıştığım için birkaç hafta bel ağrısı çekmek zorunda kalmıştım. Şimdi ise ekitap teknolojisi sayesinde zorlanarak taşıdığım o yüzlerce kitabı cebimde taşıyabiliyorum. Hatta cebimizde büyük bir kütüphaneyi taşıyabiliyoruz.

    Başlangıçta benim de dahil olduğum birçok kişi ekitap, normal kitabın yerini tutmaz, aynı hazzı alamayız diye itiraz ediyordu. Ancak günümüzde geldiğimiz noktada hem ekitap okuyucular hem de her gün cebimizde taşıdığımız akıllı telefonlar kitap okumak için mükemmel bir cihaz haline geldiler. Artık kitap almadan önce benim ilk baktığım şey elektronik versiyonunun olup olmadığı. Eğer elektronik versiyonu varsa ilk tercihim bu oluyor. Hatta bazen ekitabı çıkar o zaman alırım dediğim kitaplar bile oldu. Açıkçası ekitapların benim gittikçe körelen kitap alışkanlığımı yeniden canlandırdığını açık ve net bir şekilde söyleyebilirim. Ekitap okuma için benim ilk tercihim bu iş için özel olarak geliştirilmiş Kindle gibi okuyucular. Ama tabletler ve ekranı büyükse akıllı telefonlar da ekitap için kullanışlı olabiliyor. Bu hafta tabletinizde ve telefonunuzda akıllı kitap okuyabileceğiniz mobil uygulamaları sizler için derledim.

    Google Play Kitaplar

    Google’ın kitap dünyasına kazandırdığı bu uygulama 4 milyonun üzerinde kitabı (bazıları ücretli, bazıları ücretsiz) tabletinize ve telefonunuza getiriyor. Hem iOS hem de Android tabanlı cihazlarda kullanılabilen Google Play Kitaplar uygulaması, kitaplar arasında arama yapabilme, font boyutunu ayarlayabilme, gece ve gündüz modu gibi birçok özelliği beraberinde getiriyor.

    Uygulamanın kısaca özellikleri şöyle:

    – Çevrimiçi ve çevrimdışı okuyabilme

    – Tüm cihazlarda otomatik olarak eşzamanlanan yer işareti koyabilme, not alabilme, metin vurgulama.

    – Kitaplar içinde arama yapabilme ve sözlük özelliği

    – Yazı tipi ve boyutunu ayarlayabilme

    – Gece ve gündüz okuma modu

    – İzin verilen kitaplarda sesli okuma

    – Epub ve PDF gibi kendi dokümanlarınızı yükleyebilme

    Android için: https://play.google.com/store/apps/details?id=com.google.android.apps.books&hl=tr

    iOS için: https://itunes.apple.com/us/app/google-play-books-books-comics/id400989007?mt=8

    ekitap

    Aldiko

    En çok tercih edilen ekitap uygulamalarından birisi olan Aldiko, hem Android hem de iOS tabanlı cihazlarda çalışabiliyor. Uygulamanın ücretli ve ücretsiz olmak üzere iki sürümü (Aldiko Book Reader Premium ve the Aldiko Book Reader Free) bulunuyor. Ücretli sürümünün farkı reklam göstermemesi, Epub dosyaları için vurgulama yapılabilmesi ve not alınabilmesi, kitap kapağı düzenleme, anasayfa Widget’i ve daha hızlı güncellenmesi. Açıkçası ücretsiz sürümü de oldukça iş görüyor. Uygulama biçim olarak Epub, PDF ve Adobe DRM şifreli ekitapları destekliyor.

    Android için: https://play.google.com/store/apps/details?id=com.aldiko.android

    iOS için: https://itunes.apple.com/us/app/aldiko-book-reader/id974117987?mt=8

    ekitap

    Kobo

    Akıllı telefonunuzdan 3,5 milyonun üzerinde ücretli ve ücretsiz kitaba ulaşabileceğiniz bu uygulama, size bir kitabı ne kadar sürede okuduğunuz gibi çeşitli bilgiler, kaldığınız yeri işaretleme, not alabilme ve metin vurgulama gibi gelişmiş özellikler sunuyor. Uygulama herkese açık kütüphanelerde bulunan kitapları da okuyabilmenize izin veriyor. Uygulamada font boyutunu ayarlayabilme, gece ve gündüz modu, yatay ve dikey mod, sosyal medya paylaşımı gibi diğer özellikler de bulunuyor. Uygulamanın hem Android hem de iOS sürümü var.

    Android için: https://play.google.com/store/apps/details?id=com.kobobooks.android

    iOS için: https://itunes.apple.com/us/app/kobo-reading-app-read-books/id301259483?mt=8

    ekitap

    Kindle

    Kindle uygulaması, Amazon’un zengin ekitap dünyasına katılarak milyonlarca kitaba erişim fırsatı sunuyor. Kindle uygulaması ile hemen hemen her dilde ücretsiz birçok ekitaba ulaşabiliyorsunuz. Ayrıca ekitap satın alabiliyor ya da kitap ödünç alabiliyorsunuz. Ayrıca satın almak istediğiniz bir kitabın ilk bölümünü okuyarak satın alma seçeneğiniz de bulunuyor. Whispersync teknolojisi sayesinde kaldığınız yerler, notlarınız ve metin vurgularınız kullandığınız cihazlar arasında eşitleniyor. Uygulamanın hem Android hem de iOS sürümü bulunuyor.

    Android için: https://play.google.com/store/apps/details?id=com.amazon.kindle&hl=tr

    iOS için: https://itunes.apple.com/us/app/kindle-read-ebooks-magazines-textbooks/id302584613?mt=8

    ekitap

    Wattpad

    Milyonlarca kitaba erişim imkanı sağlayan bu uygulama aslında bir ekitap okuma uygulamasının ötesinde bir şey. Uygulama ile kullanıcılar hem birbirleriyle hem de kitap yazarlarıyla aynı ağda buluşarak etkileşim kurabiliyorlar. Türk kullanıcılar arasında oldukça popüler bir uygulama. Hem Android hem de iOS sürümü bulunuyor.

    Android için: https://play.google.com/store/apps/details?id=wp.wattpad

    iOS: https://itunes.apple.com/app/free-books-wattpad-ebook-reader/id306310789

    ekitap

    Apple tasarım açısından darboğazda mı?

    0

    Tasarım yönüyle yıllardır herkesin beğeni ve takdirini kazanan Apple firması son yıllarda en çok bu yönüyle eleştirilir oldu. Hatta kimilerine göre Steve Jobs’un vefatının ardından Apple, tasarım yönünden vizyonunu kaybetti. Bu eleştirilerin dozu tartışılsa da geçmişe bakarak yorum yaptığınızda belli yere kadar haklılık payı verebiliriz. Apple firmasını adeta ipten kurtaran iPod’u hatırlayalım. Ürünün tasarım aşamasında Steve Jobs üzerine anlatılan hikaye onun kullanıcı deneyimi konusunda ne kadar tutkulu ve tutucu olduğunun göstergesi. Denilene göre Steve Jobs, herkesin yanında taşıyabileceği çok küçük bir müzik çalar yapmak ister. Bunun üzerine uzun yıllar boyunca tasarım ve mühendislik ekibi bir arada çalışır ve ilk prototip nihayet Steve Jobs’un huzuruna çıkar. Steve Jobs, iPod protopine bakıp ekibine sorar: Bunu daha küçük yapmanın bir yolu yok mu? Cevaben de mühendisler ürünün mevcut teknoloji ile ancak bu kadar küçüleceğini artık hiç yer kalmadığını söyler. Steve Jobs prototipi alır ve su dolu bir bardağa atar. Kısa bir süre sonra çıkan baloncukların ardından “Gördünüz mü? Demek ki hâlâ biraz yerimiz varmış,” der. Ardından iPod’u biraz daha küçültmenin yolu bulunur ve sektörde devrim yaratan ürün nihayet piyasaya çıkar.

    Kullanıcı dostu tasarım anlayışına ne oldu?

    O günden bugüne köprünün altından çok sular aktı; sektör değişti, beklentiler farklılaştı ve yeni oyuncular devreye girdi. Öyle ki Apple’ı kurtaran iPod bugün nostaljik bir ürün olarak hatıralarımızda yaşıyor. Firmanın yeni amiral gemisi ise hiç şüphesiz telefonlar. Tabii ki iPhone’dan bahsediyoruz. Ekran ve fotoğraf kalitesi ile öne çıkan Apple, bugün rakiplerinin saldırgan politikaları karşısında zorlanıp eleştiri oklarına maruz kalıyor. Marka bağımlıları özellikle son üç nesildir iPhone’dan beklenen sıçramayı göremese de umutlarını bir sonraki modele ertelemeyi tercih ediyorlar. Eleştirilerin temelinde ise Steve Jobs’un yekpare tasarım anlayışından uzaklaşılması. iPhone 6 ile kameranın dışarı çıkan yapısı, mouse şarj etmek için kullanılan portun alta yerleştirilmesi, Apple Pencil’ın kırılgan yapısı, iPhone 7’de veda edilen kulaklık girişinin kullanıcıları tam olarak ikna edememesi gibi detaylar can sıkıyor. Yeni nesil tasarım anlayışı bir tasarımcının imzasını taşımak yerine mühendisin işçiliğini barındırıyor sanki. Tabii ki her zaman için “Kulaklık girişi çok eski bir teknolojiydi; ne gerek vardı? Kulaklık mı kaldı artık?” diyen fanatik bir kitle olacak ancak bu girişin iptal olmasının kullanıcıya sağladığı avantaj büyük bir soru işareti olarak kalacak.

    Renkli ve dokunmatik Touch Bar, MacBook Pro’yu eleştirilerden kurtaramadı

    MacBook Pro’nun Sonu mu?
    Şikâyetler yukarıdaki gibi artarak devam ediyor. Aslında tüm suçu tasarım ekibine atmak yanlış olur çünkü Apple’ın efsaneleşmiş tasarımlarının ardında bulunan Johnny Ive bugün de tasarım departmanının başında yer alıyor. Böylesi kitlelerle buluşmuş işlere imza atan kişinin işleri son yıllarda neden beğenilmiyor? Aslında bakılırsa ihtiyaç ve yüksek beklentilerin bu tarz sorunlara neden olduğu düşünülebilir. Geçtiğimiz günlerde Apple, ikonlaşmış MacBook için bir öz eleştiri getirdi. CEO Tim Cook, mevcut tasarımla devam etmeleri halinde MacBook Pro’nun hitap ettiği profesyonel kullanıcıları donanım anlamında memnun edemeyebileceklerini belirtti. Bu da özellikle MacBook Pro’da tasarım olarak sona gelindiğini gösteriyor. Zira mevcut nesilde dişe dokunur tek yeniliğin dokunmatik özellikli ve renkli Touch Bar olduğu düşünülürse Apple’ın çıkmazda olduğu yorumu yapılabilir. Daha uygun fiyatlı ve daha yüksek donanım özelliklerine sahip ürünlerin çoğalması ve MacBook Air modelinin yakaladığı ivme MacBook Pro‘yu yalnızlığa itiyor.

    Apple’ın kısa vadeli çözümleri arasında fiyat düşürme politikası geliyor. Ürünlerde yapılan kampanyalar, yeni nesil uygun fiyatlı ama yüksek performanslı iPad’ler (Pro olmayan model) ve iPhone’lar şimdilik başarılı ilk yardım müdahaleleri olarak gözüküyor. Orta vadede ise Apple her zaman için güvendiği yazılım kısmına yenilikler katıp kullanıcının heyecanını yüksek tutacak gibi duruyor. Gerek iOS gerek MacOS kullanıcı dostu arabirimleriyle Apple kullanıcılarının asıl tercih sebebi olmaya devam edecek. Ancak hiç şüphe yok ki bu güzel işletim sistemini başka bir markanın ürettiği telefon veya dizüstünde kullanmak isteyenlerin sayısı her geçen gün artıyor.