Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1914

    3,2,1… Kayıt!

    Başlık dikkatinizi çektiyse, konuya girebiliriz. Andy Warhol’ün bir sözü vardır, hatırlar mısınız? “Bir gün herkes 15 dakikalığına ünlü olacak!” Geçmişte belki bu çok uzak bir ihtimal gibi görünebilirdi. Benim ne özelliğim var ki ünlü olacağım? Televizyona çıkmak için hiç nitelikli bir insan değilim. Bu gibi düşünceleri artık kafanızdan silin. Çünkü eğer siz de bir yetenek sahibi olduğunuzu düşünüyorsanız ya da bir hobinizi başka insanlara göstermek istiyorsanız, artık ünlü olmak için televizyona çıkmanıza gerek yok. YouTube, Twitch, Ustream ve Periscope gibi internetten canlı yayın yapmanıza olanak sunan uygulamaları kullanabilirsiniz. Biz ise bugünkü canlı yayınımızda mutfağa giriyoruz…

    Man tossing fresh vegetables in saucepan

    Yaşasın, ünlü oluyorum!
    Evet, buraya kadar yanlış okumadınız. Teknolojinin bizlere sunduğu nimetler artık bizi birer ünlü haline getirebiliyor. Kendinizi yetenekli gördüğünüz bir konuda sesinizi dünyaya duyurmak artık çok da hayal değil. İhtiyacınız olan tek şey hızlı bir internet, iyi bir bilgisayar ve bir de kamera. Tabii ki bunlar sadece ihtiyaç olan ana malzemeler. Tripod, ışık gibi ürünleri ve bu ürünlerin en kaliteli olanlarını almayı tercih ederseniz, daha profesyonel bir çekim yapabilirsiniz. Ayrıca yayın yapmak için de izlenebilirliğinizin yüksek olması açısından, internetin en yoğun kullanıldığı saatleri tercih etmenizi öneririm. Bütün ürünleri tedarik ettiyseniz artık mutfağa girebiliriz.

    Bugün ne pişirsem?
    Bir canlı yayına hazırlandığınızı düşünürsek, her şeyden önce mutfağınızın temiz ve düzenli olmasına dikkat etmeniz lazım. Yemeğinizi pişirmeden önce, kullanacağınız malzemeleri de bir kenarda hazır bulundurmakta fayda var. Yayına başlamadan önce kendi kendinize pratik yapmanız da, yayın sırasında elinizin ayağınızın birbirine dolanmasına engel olabilir. Sonuçta sizi kimse beklemiyor ve yayınınız siz istediğiniz zaman başlayacak. Mutfağınızın yayın için yeterli ışığı almasını sağladıktan sonra mutfak önlüğünüzü de giyerek yayına başlayabilirsiniz. Size ilk canlı yayın denemeniz için hemen pratik bir tarif verelim. 2 yufka, bir kalıp kaşar peyniri, bir paket dil peyniri, 2 yumurta ve yarım kilo süt ile peynirli sufle yapmaya ne dersiniz? Kameranızı da açtıysanız başlayalım yapmaya. Önce peynirleri ayrı kaplarda rendeleyin. Sonrasında yağladığınız bir borcama ilk yufkayı parçalayarak serin. Her iki peynirin de yarısını yufkanın üzerine dökün. Aynı işlemi ikinci yufka içinde uygulayın ve kalan peynirleri de üzerine serpin. En son olarak bir kapta çırptığınız yumurta ve sütü de üzerine dökerek, önceden ısıtılmış 175 derece fırına verin. İlk yayın denemeniz için oldukça pratik olan bu tarif, izleyicilerinizi uzun süre ekran başına kilitlemek zorunda da bırakmayacak. Çok uzun süreli videoların da yüksek oranda izlenmediğini belirtelim.

    Hangi uygulamaları kullanabilirim?
    Kendi canlı yayınınızı yapmak için YouTube, Twitch ve Ustream gibi uygulamaları tercih edebilirsiniz. Bunlardan en popüler olanı YouTube olduğu için ve daha fazla kişi tarafından izlenebilmek için bu programı tercih edebilirsiniz. Unutmayın ki, internetten canlı yayında sizi üne götürecek olan en önemli şart izlenebilirlik oranlarının fazla olması. Son zamanlarda Periscope da, canlı yayın alanında önemli bir mecra haline geldi. Uygulamanın yeni olması da, kullanıcılarda merak oluşturduğundan şu anda oldukça popüler. Periscope üzerinden canlı yayın yapmak istiyorsanız bir kamera edinmenize gerek de kalmıyor. Cep telefonunuz aracılığıyla yaptığınız tarifleri canlı olarak takipçilerinize aktarabilirsiniz. Peki, canlı yayın yaptığınızı çevrenize nasıl duyuracaksınız? Az önce saydığımız tüm uygulamalar sosyal ağlarla entegre çalışıyor. Yani siz bir yayını başlattığınızda Facebook’taki ilkokul arkadaşınız ve Twitter’daki yöneticiniz, duvarlarına düşecek bir bildirimle bunu görecek ve sizi izlemeye başlayacak. Eğer bu yazı ilginizi çektiyse, şimdiden iyi yayınlar dilerim.

    Media Markt’ta Apple Watch heyecanı başladı

    apple-watch-6_1

    En yeni teknolojiyi tüketicileriyle buluşturan Media Markt, merakla beklenen Apple Watch satışlarına başladı. Estetik tasarımıyla fonksiyonel kullanımı birleştiren ürün, iPhone’daki tüm uygulamaları kullanıcının bileğine getiriyor. Kadın modelleri 1,249 TL’den erkek modelleri ise 1,349 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunulan Apple Watch’un kadranları, görünümden çalışma biçimine kadar kişiselleştirilebilir tasarımlarla donatıldı.

    1444812263_Apple_Watch2

    Günlük hayatında giyilebilir teknolojiden vazgeçemeyenlerin beklediği akıllı saat Apple Wacth, tüm Media Markt mağazalarında, online satış sitesinde ve mobil aplikasyonda tüketiciyle buluştu. Kişiye özel ekran tasarımıyla kullanıcının stilini tamamlayan akıllı saat, tüm bildirimleri pratik bir şekilde kullanıcıya sunuyor. Mesaj gönderme, gelen çağrılara cevap verme, video izleme, sosyal medyadaki bildirimleri yanıtlama, fitness bilgilerini kontrol etme ve iPhone’daki çalma listesini kablosuz Bluetooth kulaklıkla dinleme Apple Watch ile mümkün hale geliyor. Bunun yanı sıra onlarca eğlenceli uygulama kullanıcının bileğine geliyor.

    Media+Markt+LogoZiyaretçiler ayrıca Apple Watch dünyasını keşfetmek istediklerinde, mağazadaki özel deneyim alanlarındaki uzman danışmanlardan yardım alabilecekler.

    Media Markt dünyasındaki ürünlerle tanışmak isteyenler mağazaları, https://www.mediamarkt.com.tr/ adresini ve Media Markt mobil uygulamasını kullanabilirler.

    “Büyük Veri”den en iyi nasıl faydalanırız?

    0

    gorsel46

    “Büyük Veri”yi (Big Data) kullanarak bir fayda sağlayabilmemiz için öncelikle tanımını çok iyi yapmamız gerekir. Çünkü basit olarak anlatamadığımız bir konuyu iyi anladığımız söylenemez.  Dünyanın en büyük bilgi kaynaklarından biri olan Vikipedi, özgür ansiklopedi büyük veriyi şöyle tanımlıyor: “Toplumsal medya paylaşımları, ağ günlükleri, bloglar, fotoğraf, video, log dosyaları vb. gibi değişik kaynaklardan toparlanan tüm verinin, anlamlı ve işlenebilir biçime dönüştürülmüş biçimine denir.”  Bu tanımlamada özellikle dikkat verinin anlamlı ve işlenebilir olmasının gerekliliğine çekilmiş. Demek isteniyor ki; veri anlamlı değil ve işlenebilir durumda değilse hiçbir işe yaramaz.

    Peki “Büyük Veri”ye ne zaman gerçekten “Büyük Veri” diyebiliriz? Veriye “Büyük Veri” diyebilmemiz için verinin bazı özelliklere sahip olması gerekiyor. Yani yüksek hacime sahip olmasının yanında yüksek veri üretim hızına ve sürekli değişime maruz kalan bilgiden oluşması lazım. Yoksa bu oluşan büyük bilgi platformunun analiz edilerek anlamlı sonuçlar çıkarılması mümkün olmuyor.

    Büyük veriyi en iyi biçimde kullanabilmek ve fayda sağlayabilmek için nelere dikkat edilmesi gerektiğine gelince;

    Sahip Olduğunuz Veriyi Sürekli Geliştirin

    Sahip olunan verinin çokluğu değil kaliteli bilgi içermesi önemlidir. Eğer değerli bir veriniz olsun istiyorsanız altın kural onu sürekli zenginleştirmek olmalıdır. Verinin kalitesini arttırmak için öncelikle bilgi kirliliğinden arındırılması gerekir. Sonrasında ise bilginin doğruluğunun ve geçerliliğinin sağlanması doğru bir yöntem olacaktır.  Sahip olunan veri belirli bir standarta sahip olduktan sonra bir sonuç ortaya koyma işlemlerine başlanabilir ve analizlerin sonucu anlam kazanmaya başlar.

    Verileri Buluta Taşıyabilirsiniz

    Konu “Büyük Veri” ise çok büyük bir saklama kapasitesinden söz ediyoruz demektir. Böylesine büyük kapasiteyi buluta yönlendirmek ve tüm veri yönetimini  bulutta yapmak hem ekonomik hem de verimli olacaktır. Ayrıca ölçeklendirilebilir,  güvenilir ve kolay yönetilebilir olması veriyi analiz edenler için tercih sebebi olur.Bulutu seçerek istediğiniz yerden ve istediğiniz zaman veriye ulaşabileceğinizi de unutmayın.

    Verinin Artış Hızına Göre Pozisyon Alın

    Günümüzde artan nüfus ve gittikçe kalabalıklaşan şehirlerde büyük veri kaynakları sürekli artış gösteriyor. Kredi kartlarından yapılan alışverişten tutun da trafikte araçların plakalarının taranmasından marketlerde satılan  ürünlere kadar sürekli işlemler yapılmakta ve ortaya milyonlarca GB’a ulaşan bir veri yığını çıkmaktadır. Bu veri hızının artışına ve analiz sürecinin ne kadar hızlı olması gerekliliğine kadar her aşamada kullanılan donanım ve yazılım açısından hazırlıklı olmanız gerekecektir. Çünkü bu büyük veriyi işleyecek olan donanım yeterli işlemci gücüne sahip değilse analiz süreçleri uzayacak ve verimlilik azalacaktır. Bu yüzden büyük verinin artış hızının iyi hesaplanarak donanım yatırımı yapılması akıllıca olur.

    Çeşitli Kaynaklardan Gelen Verileri Uyumlu Biçimde İlişkilendirin

    “Büyük Veri”de en zorlu aşamalardan biri de, oluşan verinin farklı kaynaklardan yani karmaşık bir yapıdan sağlanmasıdır. Çeşitli kaynaklardan gelen verinin uyumlu bir biçimde büyük veriyle ilişkilendirilmesi gerekir ki sağlıklı analizler yapılabilsin.  Örneğin bir seçim konuşmasını ele alırsak; rakip partinin adayının yapmış olduğu konuşmanın farklı açılardan analiz edilmesi gerekebilir. Konuşmanın uzunluğu, sesteki ton değişiklikleri, ekran görüntüsündeki diğer ögeler ve daha birçok farklı kaynak analizi yapabilecek akıllı algoritmaların kullanılması gerekecektir.

    Özet olarak şunu net bir biçimde söyleyebiliriz ki; önümüzdeki birkaç yıl içinde büyük veriyi analiz edebilmek büyük markaların tekelinden çıkarak herkesin kullanabileceği ve belirli analizlerin kolayca yapılabildiği hale gelecektir. Belki de mağazalara girdiğinizde vücut dilinizi analiz eden akıllı kamera ve yazılımlar ruh halinize en uygun ürünü almaya sizi yönlendiriyor olacaklar. “Büyük Veri”yi ne kadar çok küçük firma kullanabilir hale gelirse ortaya çıkan fayda katlanarak artacaktır. “Büyük Veri” yakın zamanda günlük  yaşantımızı bile değiştirecek. Bu değişime hazır mısınız?

     

     

     

     

    Apple Magic serisi yenilendi, 4K iMac satışa sunuldu

    apple-magic

    Apple; Mac bilgisayar ve iPad modelleri için geliştirilen klavye ve mouse serisini güncelledi. Yeni nesil Magic Mouse 2, Magic Keyboard ve Magic Trackpad 2 duyuruldu. Magic serisi altında toplanan yeni modeller, kapsamlı şekilde yenilenen tasarımları ve sofistike görünümleri ile dikkat çekti.

    Her üç üründe de şarj edilebilir batarya kullanılırken, cihazlar belli bir süre aktif olmadıkları taktirde bekleme moduna geçiyor ve böylelikle pil tasarrufu sağlanıyor. Apple’ın iOS cihazlarındaki Lightning kablosu ise yeni nesil Mac ve iPad aksesuarlarının şarj kablosuna dönüşüyor. Çarpıcı bir veri olarak Apple açıklamasına göre sadece 1 dakikalık şarj ile 1 saat kullanım mümkün oluyor. 2 saatlik şarj ise yüzde 100 dolu batarya için yeterli. Şarj dayanıklılığı ise yine Apple açıklamasına göre 1 ay.

    Modellerin üçü de Bluetooth üzerinden eşleşme özelliği ile geliyor; 10 metre menzile sahip kablosuz bağlantı özelliği sayesinde Magic serisinin en yeni ürünlerinin tamamı kablosuz olarak geniş bir alanda kullanımı mümkün kılıyor.

    apple-magicForce Touch özelliği ile geliyor

    Magic Keyboard, geliştirilmiş stabilite ve sade tasarımı ile öne çıkarken Magic Mouse 2 geliştirilmiş multi touch özelliklerine sahip. Magic Trackpad 2 ise Force Touch özelliği ile dikkat çekici.

    Fiyatlar belli oldu

    Peki fiyatları nasıl? Yenilenen Magic Keyboard 379 TL. Magic Mouse 2, 279 TL ve Magic Trackpad 2 de 499 TL fiyatla geliyor.

     Yeni 4K iMac tanıtıldı

    Apple ayrıca 4K çözünürlüklü 21.5 inç ekranlı iMac modelini satışa sundu. 5K iMac’in daha düşük fiyatlı ama oldukça yetenekli alternatifinin fiyatı 5999 TL’den başlıyor. Fiyatlar 9599 TL’ye kadar genişliyor.

    HTC One A9 ortaya çıktı

    0

    htc-one-a9HTC, 20 Ekim 2015 tarihinde yeni bir akıllı telefon duyurmayı planlıyor. Geçtiğimiz aylarda şirketin CEO’su tarafından dile getirilen ‘tamamen yeni bir tasarım ve en üst seviye özellikler’ ifadeleri, tanıtılacak modelde yer alır mı henüz bu sorunun yanıtı belirsizliğini korurken sürpriz bir gelişme yaşandı ve HTC One A9’a ait olduğu iddia edilen bazı görseller ortaya çıktı.

    htc-one-a9Daha önce de tanıtımı gerçekleşmemiş çok sayıda akıllı telefonun görsellerini yayınlayan ve bu alanda ilginç bir üne sahip OnLeaks adlı Twitter kullanıcısının paylaştığı görseller, cihazın tasarımına ışık tutuyor. Ayrıntılı görüntülerde HTC’nin Aero adıyla da gelebileceği konuşulan One A9 modelinin farklı açılardan çekilmiş fotoğrafları ilginç detaylar içeriyor…

    htc-one-a9

    Öncelikle cihazda önyüzde parmak izi sensörü/home dışında buton bulunmuyor. Ekran çerçevesi çok iddialı bir inceliğe sahip değil, genel olarak kenarlardaki yuvarlak geçişler dikkat çekiyor. Yanlarda ise dışa doğru çıkıntı yapmış ses açma/kapama, tuş kilidi kontrolleri ve microSD girişi mevcut.

    Metal kasaya sahip olduğu görülen cihazda arka yüzdeki anten bantları ise iPhone serisini anımsatıyor. Kamera ise anten bantlarının üzerinde, yorumlar bu sayede Apple’ın herhangi bir patent davası açmasının mümkün olmayacağı konusunda birleşiyor. Öte yandan üründe microUSB 2.0 portu, 3,5mm jack girişi ve hoparlör ızgarası da diğer detaylar arasında.

    htc-one-a9Minimalist bir tasarımla geldiği görülen olası akıllı telefonun klasik HTC One M9’dan belli başlı yönleri ile ayrılmış olduğu gözden kaçmıyor. Bununla birlikte iPhone 6’ya benzerlik de söz konusu. HTC, 20 Ekim’de yeni modellerini duyurana kadar yukarıdaki bilgiler ve yayınlanan görseller birer ‘iddia’ konumunda olmaya devam edecek. Nihai özellik ve görsel yapı taşları ise kısa süre sonra netleşecek. Gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz.

    FIFA 16 İnceleme

    0

    Futbol şöleni, her yıl olduğu gibi bu yıl da EA Sports’un yeni Fifa’sı, 16 ile tam gaz devam ediyor. Fifa 16’nın her yıl üzerine konan yeni özellikleri, bu yıl biraz daha köklü olmuş. Bizleri çok daha gerçekçi, çok daha taktiksel, ve bazen de çok daha sinir bozucu bir tecrübenin içine sokmuş. Yavaşlayan ve ağırlaşan oyun yapısı, taktiksel düşünmeyi sevenler, hamlelerini yapmadan önce hesap edenler için keyifli olurken, eski tarz futbol oyunlarına alışık, hızlı düşünerek hızlı sonuca ulaşmak isteyenleri biraz kızdıracak gibi gözüküyor.

    Fifa 16’nın bu yıl bizlere getirdiği ilk yenilik, kadın milli futbol takımlarının oyuna eklenmesi oldu. Futbol bir erkek oyunudur terimini biraz olsun zayıflatmak isteyen EA Sports, kadın milli takımlarını Fifa serisine dahil ederek bunu kısmen başarmış gibi gözüküyor. Her ne kadar oyuncuların çok büyük bir kısmı bu yeniliği çok da gerekli görmese de, satış rakamlarını yükseltmek ve oyunun hitap ettiği kitleyi genişletmek için başarılı bir adım olmuş kadın milli takımlarının oyuna eklenmesi. Tabiki konu kadınlar olduğunda, futbol anlayışları daha bir nazif, daha bir nazik olmuş. Oyuna farklı bir bakış açısı sundukları yadsınamaz bir gerçek. Kim bilir EA Sports belki Fifa 17’de minikler ile karşımıza çıkar…

    s-3e04c48d9aca9585e92714fe93e199540a3f94b4

    Konu Fifa olduğunda kuşkusuz bir çoğumuz için en önemli olay, Ultimate Team’in ta kendisi oluyor. Yapım, tıpkı önceki oyunlardaki gibi burada da bizlere beklediğimizi vermeyi başarıyor. Değişen oyun tarzına paralel olarak, artık transfer ekranlarında çok daha fazla zaman harcamak zorunda kalıyoruz, çünkü tüm mevkilerde oynatmamız gereken oyuncuların, belli ihtiyaçlarımızı gidermesi, zafere giden yolda oldukça önemli bir etken olarak karşımıza çıkıyor. Forvette top sürme ve şut gibi yetenekler hayati rol oynarken, defansta markaj ve kayarak müdahale yetenekleri çok önemli, zira orta sahada da pas ve oyun kurma yetenekleri ön planı çıkıyor.

    gaming-fifa-16-03

    Sürekli değişen oyun tarzından bahsediyorken, bunu birazcık açmak gerek. Fifa 16, Fifa 15’e göre çok daha yavaş bir oyun. Bu yavaşlığın getirdikleri kadar, götürdükleri de olduğu bir gerçek. Artık hamle yapmadan önce düşünecek biraz daha fazla vaktimiz oluyor. Özellikle atağa kalkarken bunu rahatlıkla değerlendirebiliyoruz. Fifa 16’da paslar, Fifa 15’e ziyade çok daha zor. Artık takım arkadaşımıza pas atmadan önce, yönettiğimiz futbolcunun da arkadaşımı görmesi çok önemli, yani artık eskisi gibi topuk pası ile mucizevi paslar verip atağa çıkamıyoruz. Bu duruma alışmak gerçekten zaman alacak gibi gözüküyor.

    Konu savunmaya geldiğinde ise işler birazcık daha değişiyor. Artık rakibimizin ayağından topu almak çok daha zor. Uzun zaman önce rafa kalkan Legacy Defending’e alışan bünyeler, yeni sisteme alışana kadar ağlarında çok top görebilir. Artık rakibimizin ayağından topu almanın en iyi yolu, omuz omuza mücadeleye girerek, ya da çok dikkatli bir şekilde müdahale etmek oluyor. Omuz omuza mücadele etmek için de, joystick üzerindeki hakimiyetinizin çok iyi olması gerekiyor. Rakibin yaptığı ani dönüşlere mümkün olan en kısa zamanda cevap vermeniz çok önemli, aksi taktirde rakip sizi geçiyor ve kaleci ile karşı karşıya kalıyor.

    fifa16season-1024x576

    Konu kalecilerden açılmışken, Fifa 16’nın en büyük gelişimlerinden birinin de kaleciler olduğunu söylemek yanlış olmaz, Fifa 16’da kaleciler artık çok daha atik, çok daha hızlı, çok daha iyi pozisyon alıyor. Öyleki bu pozisyon kesin gol dediğiniz anlarda dahi, kaleciler çok hayati kurtarışlar yapıp kalemizi koruyabiliyor. Yani özellikle Ultimate Team modunda, kaleci seçiminize dikkat etmeniz, oldukça faydalı olacaktır. Defans yapmanın böyle zor olduğu bir yapımda, kalecilerin üzerine düşen görevler de bir o kadar artıyor.

    Teknik kısımda ise Fifa, geçen senenin üzerine çok fazla bir şey koymuş gözükmüyor. Grafikler oldukça başarılı olsa da, hala futbolcuların yüzündeki sanallık dikkat çekiyor. Işıklandırma konusunda yeni trendleri takip etmenin artık vakti gelmiş, özellikle Physical Based Rendering tekniğini Fifa’ya uygulamak, oldukça mantıklı bir seçim olacaktır. Kısacası Fifa 16, bu yıl da bizleri uzun süre başında tutacak bir yapım olmuş, karşısında bu sene oldukça başarılı olan PES serisi olsa da, Fifa 16 elindeki Ultimate Team avantajını kullanacak, ve satış rakamlarında öne geçecektir. Ama EA Sports’un artık köklü yenilikler yapma, teknik anlamda da oyunu geliştirme vakti artık geldi de, geçiyor…

    Galaxy Grand On’un özellikleri belli oldu

    0

    Samsung-Galaxy-Grand

    Samsung’un gelecek aylarda tanıtılacak akıllı telefon modeli Galaxy Grand On’a dair çok sayıda teknik bilgi açığa çıktı. Cihaz duyurulmadan gelen bilgiler, Çin’deki sertifikasyon kayıtları kaynaklı.

    SM-G5500 model kodu ile geleceği bildirilen akıllı telefonun ekonomik bir fiyat etiketi ile geleceğine ilişkin detaylar da net bir şekilde belli oldu. 5.1 inçlik 720p çözünürlük değerine sahip ekrana sahip olan Samsung Galaxy Grand On, 140 gram ağırlığında ve 14 cm uzunluk, 7 cm genişlik ve 8mm kalınlık ölçülerinde.

    1.2 GHz saat hızında çalışan dört çekirdekli işlemci, 1 GB RAM, 8 GB dahili depolama kapasitesi ise modelin öne çıkan özellikler arasında. Yazılım tarafında Android 5.1 Lollipop önyüklü şekilde satışa sunulacak. Ayrıca 8 megapiksel arka ve 5 megapiksel ön kameraya sahip olacak Galaxy Grand On.

    samsung-galaxy-grand-on

    Güney Koreli teknoloji şirketinin Android’li ve ekonomik fiyatlı gelecek dönem modellerinden biri olan Galaxy Grand On’a dair hemen hemen tüm detaylar ortaya çıkmış durumda. Genel olarak gelişmekte olan ülkelerin hedef alındığı bir diğer model geliyor. Cihazın hangi ülkelerde satışa sunulacağına dair bir işaret henüz yok, ancak Türkiye pazarında yer alması yönünde bir beklentinin var olduğunu belirtmekte fayda var.

    Fiyat tahminleri de 1000 TL altında olabileceği yönünde. Ancak tüm bu bilgilere dair herhangi bir resmi doğrulamanın gelmediğini ve detayların da kısa süre içinde Samsung tarafından paylaşılmasının beklendiğini belirtelim. Mobil teknoloji dünyasına dair gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz.

    Not: En üstteki görsel temsilidir. 

    Bu oyun 60GB depolama alanı istiyor!

    halo-5 Oyun dünyasında 5-10-15 GB derken 20, hatta 40 GB depolama alanına ihtiyaç duyan yapımlarla karşılaşılıyor. Oyunların dijital olarak satın alınması, indirilme sürelerinin oldukça uzun olmasını beraberinde getirirken ilgili durumun en ciddi hadikapların başında ise konsol ya da PC için hafıza alanlarının dolmasına etki edilmesi geliyor.

    Teknoloji devi Microsoft’un 27 Ekim 2015 tarihinde çıkışını gerçekleştirecek yapımı Halo 5: Guardians da bu konuda ihtiyaç duyduğu depolama alanı en çok merak edilen oyunların başında geliyordu. İddialı ve görkemli Guardian’ın bu konuda oyun severleri ne ölçüde etkileyeceğine yanıt geldi: 40,19 GB. Öte yandan Microsoft’un Xbox One için ortaya koyduğu bu depolama alanının gerçekte 60 GB olabileceği kaydedildi. Bilindiği üzere sabit disk alanları farklı bir işleyiş sunuyor. 1 GB’lık bir oyun için ihtiyaç duyulan alan 1.2 GB olabiliyor örneğin…

    halo-5

    Özetle Halo 5: Guardians, eğer 60 GB civarı bir depolama alanı yoksa Xbox One’a yüklenemeyecek. Yani eğer çok sayıda oyuna sahiplerse Xbox One meraklıları, mevcut oyunlarının bir kısmını silmek durumunda kalacaklar. Ne dersiniz; dramatik olduğu bir gerçek gibi görünüyor.

     Yamalar da var…

    Üstelik hepsi bu da değil; Halo 5: Guardians’ın çıkışının ardından aralarında ‘ilk gün yaması’nın da olacağı bir dizi hata düzeltme odaklı patch de yayınlanacak. 60 GB’lık bir oyun için bu alandaki yamaların da yüksek boyutlu olması pek de şüpheye yer bırakmayan bir olasılık halinde. Halo 5: Guardians için tüm detaylar 27 Ekim ve sonrasında ortaya çıkacak.

    Oyun dünyasına ilişkin gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz…

    Mediamarkt.com.tr’den Dell modellerinde özel indirimler

    1444207500_Dell_Insprion_notebook_7537Mediamarkt.com.tr, yeni Dell kampanyasıyla kişisel bilgisayar almak isteyenlere kaçırılmayacak fırsatlar sunuyor. Dell’in Intel işlemcili XPS 13, Inspiron serisi ve All-In-One modelleri sonbahar indirimi ile 7-14 Ekim tarihlerinde mediamarkt.com.tr’de tüketicileri bekliyor.

    Media Markt’ın online alışveriş sitesindeki en yeni teknolojiye sahip Dell markalı kişisel bilgisayarlar kampanyalı fiyatlarıyla dikkat çekiyor. Kaçırılmayacak fırsatlardan biri olan 4GB Ram, 500 GB Sabit diskli 15,6 inç, i3 işlemci Dell Inspiron notebook, 1,599 TL yerine 1,299 TL’den sitede satışa sunuluyor. Intel Core işlemci i7, 1TB Sabit disk özellikli 15,6 inç Dell Inspiron notebook ise 2,799 TL yerine 2,399 TL’den alıcısını bekliyor.

    1444207500_Media_Markt_Ma__aza

    14 Ekim’e kadar sürecek

    14 Ekim’e kadar sürecek Dell kampanyasında Intel Core işlemci i7, 16 GB RAM’e sahip, 1TB Sabit diskli ve 15,6 inç Inspiron, 3,699 TL yerine 3,299 TL; i3 işlemcili 4GB Ram, 1TB Sabit disk ve 20 inç ALL in One bilgisayar da 2,499 TL yerine 2,199 TL’den mediamarkt.com.tr’de yerini alıyor.

    Dell’in tek şarjla 15 saat çalışabilen ve sadece 5,2 mm kalınlığındaki çerçevesi ile çok daha fazla ekran alanı sağlayan i5 işlemcili XPS 13 modelini 5,499 TL yerine, 4.899 TL’den satın almak mümkün. Aynı modelin i7 işlemcisine sahip olmak isteyenler ise 5,999 TL yerine 5,499 TL ödeyerek ultra performanslı ürünün keyfini çıkarabilirler.

    Media Markt’ın alışveriş sitesi www.mediamarkt.com.tr dünyasındaki düşük fiyatlı ve taşınabilir yüzlerce dizüstü bilgisayarların özelliklerini diğerleriyle karşılaştırabilir ve size en uygun olan notebook’a kolayca sahip olabilirsiniz. Kampanya dahilinde ayrıca anlaşmalı kredi kartlarına taksit imkanı da tüketicilere sunuluyor.

    Eski Tumblr kullanıcı adları otomatik olarak silinecek

    tumblr

    Genellikle e-mail adresleri konusunda yaşanan bir durumdur; çok eski adresler tekrar girildiklerinde ‘başarısız girişim’ uyarısı alınır. Dijital dünyada kullanılmayan, unutulan milyarlarca şifre, kullanıcı adı var ve tanınmış sosyal ağ platformu Tumblr, yaptığı kısa bir açıklama ile 2 yıldır giriş yapılmayan kullanıcı adlarının otomatik olarak silineceğini duyurdu.

    Eğer Tumblr’a eskiden girip sonrasında bu alışkanlığınızı terk ettiyseniz yakın zamanda kullanıcı adınızla oturum açmanız mümkün olmayabilir. Bu haberi okuduktan sonra eski Tumbr adınızı kaybetmemek için platoforma giriş yapmayı deneyebilirsiniz; açıklamaya göre bir süre daha eski kullanıcı adları aktif kalacak ve böylelikle eski bilgilerin kaybedilmemesi için ‘eski de olsa’ Tumblr sayfa sahiplerine son bir şans daha verilmiş olacak.

    tumblr

    2 yıl önce de uygulanmıştı

    Tumbr’ın mevcut kullanıcı profilini ortaya koymak ve eski kullanıcılarını da rafa kaldırmak temelindeki adımının benzer örneklerine başka sosyal platformlarda da rastlandı. Örneğin Twitter’da da Tumblr’daki gibi bir adım çok eskiden atılmıştı. Ayrıca Tumbr, 2013 yılında da hemen hemen benzer bir adım atmıştı, özetle sosyal ağın 2 yıl arayla mevcut kullanıcı profilini oldukça yoğun bir güncellemeden (giriş yapmayanların imha edilmesi) çeçirdiği görülüyor.

    Dijital çöplük

    Tumblr’daki otomatik imha hamlesi, aynı zamanda büyük bir verinin de ortadan kaldırılması anlamı taşıyor. Kullanıcıların eskiden açtıkları hesaplarda yer alan multimedyalar da ortadan kaldırılmış oluyor. Kullanıcı tarafından terk edilmiş dijital çöplük durumundaki, hiçbir işe yaramayan verilerin ortadan kaldırılması genel olarak doğru girişim olarak yorumlanıyor.