Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1862

    HTC finansal göstergelerini açıkladı

    0

    htc

    Tayvan merkezli teknoloji şirketi HTC, 31 Aralık 2015’te sona eren kendi mali yılına ilişkin en son rakamları kamuoyuyla paylaştı. Genel olarak pozitif seyrin devamı niteliğindeki bilanço, şirketin gelirlerine karşın kar elde edemediğini, ancak zararının önceki çeyrek dönemlere kıyasla azaldığını gösteriyor.

    Buna göre HTC’nin vergi sonrası net zararı 101 milyon Amerikan Doları seviyesinde gerçekleşti. Gelirlerin ise 766 milyon Amerikan Doları olduğu açıklandı. Rakamlar negatif karlılığı gösteriyor, ancak geleceğe dair umut ışığı da yakıyor. Çünkü bir önceki çeyrekte (2015, 3. çeyreği) net zarar 139 milyon Amerikan Doları düzeyinde gerçekleşmiş, 2015 yılı ikinci çeyreğinde ise 252 milyon Amerikan Doları ile oldukça sansasyonel bir zarar bilançosuna imza atılmıştı. HTC CEO’sunun da o dönemde görevinden ayrılabileceği iddiaları gündeme gelmişti.

    htc one m9 1Olumlu bir hava hakim

    Öte yandan olumlu tablonun temel aktörleri arasında HTC One A9 modelinin Asua, Avrupa ve ABD’de gördüğü ilgi başı çekiyor. Ayrıca Desire serisi modellerin Noel tatilini de kapsayan Aralık-Ocak döneminde gördüğü ilgi dikkat çekiyor.

    HTC One M10 beklentisi

    Şirket açısından kritik önem taşıyan bir döneme ise az kaldı. Yılın en önemli akıllı telefon modellerinden biri olması beklenen HTC One M10’un bu ay içinde lanse edilmesi yönünde beklenti hakim. Ayrıca geçtiğimiz ay CES 2016’da tanıtılan UnderArmour HealthBox adlı sağlık ve fitness odaklı ürünün de satış performansının 2016 yılına ilişkin nakit akışı açısından değer arz edecek kalemler arasında olabileceği belirtiliyor.

    Gelişmeleri aktarmayı sürdüreceğiz…

    Petrol kaynakları ne zaman tükenecek?

    0

    Otomobiller başta olmak üzere modern yaşamımızın temelini oluşturan kaynaklardan biri petrol. Siyah altın olarak da tabir edilen bu kaynak yıllardır milyonlarca insanın talebini karşılıyor. Peki, bu saltanat nereye kadar gidecek? Petrol ve onun işlenmiş hali benzinin biteceğine dair söylentiler belirli dönemlerde çıkıyor. Bazı zaman bilimsel çevreler de bu konuda görüş bildirirken 1977 yılında ABD Başkanı Jimmy Carter’ın “Savaştan sonra yeni bir vahimle karşı karşıyayız. Petrol rezervlerimizi karşılamakta zorluk çekiyoruz. Tüketimimizi kontrol altına almalıyız,” şeklindeki ulusa seslenişi tarihe geçen çıkışlardan biridir. 1977’den günümüze çok zaman geçti. O zamana petrol kullanımı arttı ve işin ilginç yanı bugün petrol kaynağımız o zamankinden çok daha fazla. İşin sırrı ne?

    Petrol tabii ki sınırsız veya kullandıkça çoğalan bir kaynak değil. Ancak bilimsel çalışmalar petrolün olabildiğince uzun kullanımı için yoğun bir şekilde devam ediyor. Bu çalışmalar da temel olarak iki prensibe ayrılıyor: Yeni kaynak arama ve kaynağın daha verimli kullanılması. Dünya üzerinde hâlâ keşfedilmemiş petrol kaynakları var mıdır, diyecek olursanız size son yıllarda Kuzey Kutbu başta olmak üzere, Güney Amerika ve Afrika’da trilyonlarca varillik rezervler bulunduğunu söyleyelim. Benzer keşifler Orta Doğu’da da yaşandı ki bu olayın devamında demokrasi veya din gibi çatıların altında ne kadar kanlı günler yaşandığını hepimiz biliyoruz.

    oil-well-afghanist_2094169b

    Hidrolik Kırma ve Kaya Gazı

    İşin teknolojik kısmına geldiğimizde ise birçok yenilikle karşılaşıyoruz. Örneğin birkaç senedir gündemde olan hidrolik kırma denen bir işlemle mevcut rezervlerden çok daha fazla petrol çıkarılabiliyor. 5 santimetre kareye yaklaşık 10000 ton gücünde basınçla darbe indirebilen sistem yerin altındaki daha gevşek kayaların parçalanması sonucunda daha önce elde edilemeyen saklı ham petrolü de çıkarabiliyor. Oldukça yüksek maliyetli olan bu işlem aslında 1940’larda bulunmuş olsa da yaygınlaşması fizibilite açısından günümüzde mümkün olabildi. Sadece bu işlem bile mevcut petrolün daha etkin kullanılmasını sağlayarak kaynağın ömrünü uzatmaya yeter. Ancak hidrolik kırma işleminin sonucunda petrol üretiminde yeni bir terimle karşılaşıyoruz ki kaya gazı verilen bu kavram çevre kirliliği açısından tartışmalara açık. Kaya gazı üretimi ABD’nin maliyetlerini büyük ölçüde kısıp üretimini artırmış durumda. 40 yıl aradan sonra ilk defa ABD’nin 2015 yılında petrol ihraç etmesinin ve petrolün düşük fiyatının temeli de bu. Ancak karşı görüşteki bilim adamları hidrolik kırma işleminin su kaynaklarını ve işlem başına düşen ortalama % 7 civarındaki salınan kaya gazının havayı kirlettiğini öne sürüyor. Kaya gazı rezervi açısından Türkiye’de de kaynaklar olduğu ortaya çıksa da şu an için böyle maliyetli bir yatırım gerçekleşmesi gündemde yok.

    SHALE-1-articleLarge
    Ya Sonrası…

    Petrolün tükenmesi bir anda olacak bir konu değil. Jeoloji uzmanı M. King Hubbert 1956 yılında Shell markası için yaptığı bir araştırmada petrolün önce tavan yapması gerektiğini söylüyor. Tükenme de işte bu noktadan sonra başlayacak. Bakış açısına göre ABD başta olmak üzere bazı ülkeler 70’li yıllarda tavana ulaştı. Ancak diğer taraftan yukarıda belirttiğimiz yeni gelişmeler çıtayı yükselterek kaçınılmaz sonu erteliyor. İnsanlığa düşen önemli görevlerden biri de petrolün biteceği gerçeğini göz ardı etmeden buna hazırlık yapmak. Tabii bu tip bir hazırlığı bireysel ölçekte yapmak çok güç. Ancak ekonomi temellerini büyük oranda petrole dayayan ülkelerin politikalarını değiştirmesi gerekecek. Akla ilk gelen alternatif enerjiler. Yanıcı ve stabil olmayan hidrojen, gelecekte araçların kalbine yerleşecek gibi duruyor. Geçiş döneminde hibrid ve elektrikli otomobiller de çevreci çözümlerden biri olarak petrol bağımlığımızı bir nebze dindirecek gibi duruyor. Senaryonun kötüye gitmesi durumunda kaosun ortaya çıkması ihtimaller dahilinde. Böyle bir tabloda, umarız ki petrole harcadığımız insan enerjisinin bir miktarını doğal kaynaklarımızı korumaya ayırırız. Yoksa uygun fiyata deposunu doldurabileceğimiz bir otomobille su içmek için kilometrelerce yol kat etmek zorunda kalabiliriz.

    Uygun fiyatlı çok fonksiyonlu yazıcı

    HP’nin yeni hepsi bir arada yazıcısı HP Deskjet Ink Advantage 4515 e-All-in-One, özellikle küçük ofisler ve evler için geliştirilmiş kullanımı çok kolay, az yer kaplayan çok fonksiyonlu bir cihaz. Oldukça kaliteli malzemeden yapıldığı ilk bakışta belli olan cihazın kutusundan bir adet renkli ve bir adet siyah olmak üzere iki kartuş, kurulumu anlatan bir kılavuz, güç ve USB kablosu çıkıyor.

    Yaklaşık 5,5 kilo olan yazıcının üzerinde çeşitli ayarların yapılabildiği bir ekran bulunuyor. Bu ekran üzerinden yazıcının kurulumu ve diğer ayarları kolaylıkla yapılabiliyor. Zaten yazıcıyla birlikte gelen CD kullanıldığında neredeyse hiçbir işlem yapılmasına gerek kalmıyor, her şey otomatik olarak birkaç tıklama ile halloluyor. Kısacası talimatlar düzgün bir şekilde uygulandığında birkaç dakika içerisinde yazıcı çalışır hale geliyor. Yazıcının kablosuz ağ özellikleri yine üzerindeki ekran üzerinden yapılıyor. Bu ekran aynı zamanda SD kart yuvasına takılan belleklerdeki belgelerin yazdırmadan önce görülebilmesini de sağlıyor. Cihazın kablosuz ağ özelliği sayesinde tablet, akıllı telefon, dizüstü bilgisayarlar gibi mobil cihazlardan yazdırma ve tarama işlemleri kolaylıkla yapılabiliyor.

    HP

    Yazıcının en çok hoşumuza giden özelliklerinden birisi çift taraflı yazdırabilme yeteneği oldu. Kolay kullanıma sahip bu özellik sayesinde daha az kağıt harcaması yapılıyor. Ayrıca çok fazla dağınıklığı da bu sayede önlüyor. Yazıcının yazma hızına baktığımızda oldukça hızlı olduğunu görüyoruz. Siyah beyaz yazdırıldığında, yazdır komutuna bastıktan sonra ortalama 22 – 23 saniye içerisinde çıkışı alabiliyorsunuz. Yaptığımız testlerde, siyah – beyaz çıkışlarda taslak modunda ortalama 20 – 21 çıkış alabilidik. En iyi kalitede ise dakikada 7-8 sayfaya düştü. Renkli yazdırma konusunda da yazıcı oldukça iyi sonuçlar veriyor. Taslak modunda çıkış aldığımızda dakikada 14 sayfa renkli çıkış alabildik ki bu oldukça iyi bir hız. En iyi kalitede ise dakikada renkli 3 sayfa çıkış alabildik. Yazıcının kağıt haznesi 100 adet kağıt kapasitesine sahip. Her iki kartuşla ortalama 500 adet çıktı alabilmek mümkün. Yazıcıyı ayrıca fotoğraf kağıdı ile de denedik. HP Deskjet Ink Advantage 4515 e-All-in-One fotoğraf kağıdına baskı konusunda da oldukça iyi sonuçlar verdi.

    Yazıcının bir diğer önemli avantajı ise oldukça sessiz çalışması. Özellikle ofis ortamında yazıcı kullanılırken çoğu zaman çalıştığı fark bile edilmiyor.

    Hepsi bir arada yazıcının tarama özellikleri de oldukça iyi. HP Printer Control uygulaması ile bilgisayarınızdan ya da mobil cihazlarınızdan tarama işlemini kolaylıkla gerçekleştirebiliyorsunuz. Yaptığımız denemelerde fotoğraflarda dahi oldukça hızlı ve kaliteli sonuçlar aldığımızı söylemek mümkün. Yazıcının Windows, Mac OS ve Linux için sürücüleri mevcut. Mobil cihazlar için HP’nin uygulamasını indirmeniz gerekiyor. Uygulamanın kullanımı da oldukça basit.

    Yazıcının fiyat etiketi ise 389 TL. Yazıcının kartuşları bittiğinde renkli kartuşunu 36 TL, siyah kartuşunu ise 40 TL’ye satın alabiliyorsunuz.

    hp_45

    Eğer eski yazıcınız artık işinizi görmüyorsa ve çok fonksiyonlu bir yazıcı almak istiyorsanız; hızı, baskı kalitesi ve uygun fiyatıyla HP Deskjet Ink Advantage 4515 e-All-in-One sizin için oldukça iyi bir seçim olabilir. Özellikle kablosuz ağ desteği, mobil cihazlardan kullanılabilmesi ve kartuşlarının çok maliyetli olmaması yazıcının en iyi özellikleri arasında yer alıyor. Bu arada ürün oldukça şık ve az yer kaplıyor. Masanızın üzerinde çok fazla yer yoksa çok fonksiyonluluğu ile işinizi büyük ölçüde kolaylaştırıyor. Eğer A4 üzeri boyutlarda yazdırma ihtiyacı duymuyorsanız bu çok fonksiyonlu yazıcıyı gözden geçirmenizi tavsiye ediyoruz.

    Yazıcıyı satın almak ve diğer bilgileri görmek için: https://www.mediamarkt.com.tr/tr/product/_hp-deskjet-avantajl%C4%B1-m%C3%BCrekkepli-4515-e-all-in-one-yaz%C4%B1c%C4%B1-1132871.html

    Renkli kartuş satın almak için: https://www.mediamarkt.com.tr/tr/product/_hp-cz102ae-650-renkli-kartu%C5%9F-1083687.html

    Siyah kartuş satın almak için:  https://www.mediamarkt.com.tr/tr/product/_hp-cz101ae-650-siyah-kartu%C5%9F-1083692.html

    Teknolojik bebeklerin teknolojik anneleri!

    0

    Bir bebek düşünün. Daha annesinin karnından çıkıp dünyaya geldiği an babasının tabletini alıyor ve Google’da arama yaparak kendi göbek bağını nasıl keseceğini öğreniyor. Daha sonra hemşirenin gömleğinden cep telefonunu alıyor ve selfie çekiyor. En son da annesinin doğum sebebiyle kenarda bıraktığı cep telefonunu alıyor ve hastaneden ayrılmak için harita uygulamasını kullanıyor. MTS India adlı bir şirket kısa bir süre önce yeni nesil çocuklardan yola çıkarak bu konuyu anlatan bir video yayınlamıştı ve oldukça izlenmişti. Çocuklar teknoloji dünyasına doğuyor ancak teknoloji dünyasına doğan çocukların anneleri de kendilerini bugünün şartlarına hazırlamalılar. Eğer siz de bebek sahibi bir anneyseniz ya da anne olmaya hazırlanıyorsanız, bebeğiniz için kullanabileceğiniz bazı teknolojik cihazlara bir göz atın…

    İlk çekirdek selfieniz…
    Artık bir bebeğiniz var ve siz eşinizle birlikte çekirdek bir ailenin ilk adımlarını attınız. Hastane koridorlarında o heyecanı yaşadınız, heyecanınızı sizi ziyarete gelen yakınlarınızla paylaştınız. Yoğun ziyaretlerle geçen birkaç günün ardından artık evinize geçme vakti geldi. Sonunda çekirdek ailenizle başbaşasınız. Duyduğunuz o müthiş heyecanın her anını bir anıya çevirmek isteyebilirsiniz. Bunun için akıllı telefonunuz bebeğinizi büyütürken size çok yardımcı olacak. İlk gülüşünü, ilk göz göze gelişinizi anında fotoğraflamak ve ömür boyu saklayacağınız bir dijital arşiv oluşturmak için kamera özellikleri kuvvetli bir cep telefonu satın alın. Ve ilk çekirdek selfienizi çekmeye hazırlanın. Dilerseniz piyasada satılan mini boyutlarda bir printer satın alarak, fotoğraflarınızı basabilir ve albümünüzü oluşturabilirsiniz.

    İmdat, ateşi mi var?
    Annelerin en hassas noktalarından biri de bebeklerinin sağlığı. Ağzı olup da henüz konuşamayan minikler için telaşa kapılmak tabii ki de normal bir durum. Siz de ilk defa anneliği tattığınız için ateşinin olup olmadığını nasıl anlayacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. Hemen paniğe kapılmayın, bebekler için özel olarak tasarlanmış dijital dereceler var. Bu ürünler sayesinde rahatlıkla bebeğinizin ateşini ölçebilirsiniz. Her ihtimale karşı evinizde bunlardan mutlaka bulundurun. Eğer ateşi varsa bundan sonrası için ne yapabileceğinizi de yine teknoloji yardımıyla çözebilirsiniz. İnternete bağlantısı olan bir bilgisayar yardımıyla bebeklerde ateş çıkmasının sebeplerini internetten araştırabilirsiniz. Ancak her gördüğünüz bilgiye itibar etmeyin, mutlaka doktorunuzla iletişime geçin.

    Ya uyurken üzeri açılırsa…
    Anneler bebeklerini uyku vakti geldiğinde yalnız uyumaya alışması için odalarında yalnız bırakıyorlar. Ancak kendileri oturma odasındayken akılları da bebeklerinin odasında kalıyor. Acaba düşer mi? Kaç kere döndü? Üzeri açıldı mı? Uyandı ve ağlamaya mı başladı? Bütün bunları kenara bırakıp evinize bir bebek telsizi alabilirsiniz. Son teknolojiye sahip bebek telsizleri ses ile birlikte görüntü de verebiliyor. Yani siz oturma odanızda eşinizle birlikte film izlerken, yanınızda bulunduracağınız bebek telsizi ile bebeğinizin her hareketini takip edebilirsiniz. Kaç kere döndüğünü, ağlayıp ağlamadığını, üzerinin açılıp açılmadığını bu telsiz sayesinde gözlemlemeniz mümkün.

    Odanın nemini ayarlayabilirsiniz
    Günümüzde bebeklerin sağlıklı büyümesi için her türlü ince detay düşünülüyor. Bunlardan biri de odadaki nem oranını ayarlayan hava nemlendiriciler. Bir evde olması gereken ideal nem oranı yüzde 30 ila 50 arasındadır. Ancak bu oran yaz aylarında artış gösterebilir, kış aylarında da düşebilir. Nem oranının düşük olması bebekler için çok iyi değil. Doktorların verdiği bilgilere göre düşük nem deride kuruluğa yol açıyor, burun ve boğazı rahatsız ediyor ve gözlerde kaşınma yapıyor. Hava nemlendiriciler ise, teorik olarak burun ve sinüslerdeki kuruluğun, üst solunum yolu tıkanıklığının giderilmesine faydalı olabiliyor. Bebeğinizin bulunduğu ortamda ideal nem oranını ayarlamak için hava nemlendiricileri tercih edebilirsiniz.

    Warcraft filmi 30 Mayıs’ta vizyonda

    warcraftWarcraft filmi, son dönemin en çok merak edilen uyarlama yapımları arasında. İkonik oyun serisinin konu edildiği filmin Türkiye için gösterim tarihine dair daha önceki açıklama 10 Haziran 2016’ya işaret ediyordu, yeni bir bilgi ise İngiltere’de 30 Mayıs 2016’da vizyona gireceği yönünde. Avrupa, ABD’ye göre daha şanslı görünüyor. Üstelik detaylar bununla da sınırlı değil…

    Doğrulanan İngiltere vizyon tarihine ek olarak bazı ülkelerde de filmin erken tarihlerde vizyondaki yerini alacağı belirtildi. Hatta filmin dünya genelindeki vizyon tarihinin 26 Mayıs olacağı yönünde çeşitli iddialar söz konusu. Bu noktadaki ülkelerin ‘bir grup’ şeklinde nitelendirilmesi de birden fazla ülkede Warcraft startının verileceği tarihe ışık tutuyor. Elbette bu noktada henüz resmi bir bilgi yok, peki filmin 30 Mayıs, 26 Mayıs veya 10 Haziran’da gösterime girmesi neden bu denli önemli?

    warcraft-film

    Warcraft oyunu, tüm dünyada milyonlarca kişi tarafından oynanan en önemli fenomen yapımlar arasında. Serinin kökleri çok eskilere dayalı ve bu da yaş skalasının çok geniş olması anlamına geliyor. Özetle sinema filminin geniş bir kesim tarafından izleneceğini, vizyon tarihinin de merakla beklendiğinin altını çizmek gerekiyor.

    Republic: The Revolution oyunun tasarım ekibinde de yer alan ve 2009’daki Moon filmiyle adından söz ettiren Duncan Jones’ın hem senaristliğini hem de yönetmenliğini üstlendiği filmde Türkiye’de ilgiyle izlenen The Vikings dizisiyle tanınan Travis Fimmel başrolde yer alıyor. Paula Patton, Ben Foster, Toby Kebbell, Dominic Cooper gibi oyuncuların yer aldığı filmin görüntü yönetmenliği koltuğunda ödüllü isim Simon Duggan bulunuyor.

    Haberin devamında heyecan verici Warcraft fragmanını izleyebilirsiniz. İyi seyirler.

    [vsw id=”2Rxoz13Bthc” source=”youtube” width=”425″ height=”344″ autoplay=”no”]

    WhatsApp 1 milyarı gördü!

    whatsapp-3d-touch

    Anlık mesajlaşma servisi WhatsApp, dünya genelinde ilgi görmeye devam ediyor. Yapılan son açıklama, platformun aylık aktif kullanıcı sayısı olarak tanımlanan ve bir ay içinde WhatsApp’ı en az bir kere kullanan kimseleri nitelendiren rakamına ilişkin. Buna göre söz konusu verinin 1 milyara ulaştığı açıklandı. Bu WhatsApp adına önemli bir kilometre taşı maiyetinde…

    WhatsApp’ın ulaştığı yeni aylık aktif kullanıcı sayısı, Facebook CEO’su Mark Zuckerberg tarafından gerçekleştirilen paylaşımla duyuruldu. Dünya nüfusunun 7’de 1’lik kısmının WhatsApp kullanıcı olduğu ifade edildi. WhatsApp, geçtiğimiz yıllarda tamamlanan satın alım beraberinde bir Facebook şirketi durumunda.

    Ekran Resmi 2016-02-02 11.26.08 42 milyar mesaj ve 1,6 milyar fotoğraf!

    Öte yandan WhatsApp’a dair başka istatistikler de açıklandı. Günde 42 milyar mesajın gönderildiği, 1 milyar 600 milyon fotoğrafın ve 250 milyon videonun paylaşıldığı kaydedildi. Ayrıca WhatsApp gruplarının sayısının da 1 milyar olduğu belirtildi. Rakamlar oldukça iddialı. Ek olarak platformun 53 dili desteklediğinin de altı çizildi.

    Küresel bir fenomen

    WhatsApp, anlık mesajlaşma uygulamaları adına küresel bir fenomen durumunda. Kullanımının kolaylığı ve stabilite açısından yüksek formu öne çıkan detayları arasında gösteriliyor. Facebook’un kendi mesajlaşma uygulaması Messenger’ın da aynı kategoride yer aldığı düşünüldüğünde günümüzde dijital iletişimin büyük oranda Facebook yapıları üzerinden sağlandığı görülüyor.

    Facebook, geçtiğimiz dönemde 1,5 milyar aylık aktif kullanıcı sayısına ulaştığını da açıklamıştı. Söz konusu sosyal medya ve anlık mesajlaşma platformları kapsamını her geçen gün artırıyor.

    Gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz…

    Media Markt İzmir’de 2 yeni mağaza açtı

    0

    1454404640_MM_SHOP_IN_SHOPAvrupa’nın açık ara 1 numaralı elektronik perakende markası Media Markt, Metro Toptancı Market’in İzmir’deki mağazalarının içine 2 yeni mağaza açarak mağaza sayısını 44’e çıkardı. 1 Şubat’ta “mağaza içinde mağaza” (shop in shop) konseptiyle açılan Media Markt’ın Metro mağazalarında binlerce elektronik ürün rakipsiz fiyatlarla tüketicilere sunulacak…

    50 yıllık tecrübesi, kaliteli hizmet anlayışı ve yenilikçi uygulamalarıyla elektronik perakende sektörünün öncülerinden Media Markt, yepyeni bir mağaza konseptine imza attı. Media Markt, dünyanın en büyük toptancı marketi Metro’nun İzmir’in Çiğli ve Gaziemir semtlerindeki mağazalarında, beyaz eşyadan küçük ev aletlerine, televizyondan cep telefonlarına ve kişisel bakım ürünlerine kadar binlerce ürünü ziyaretçileriyle buluşturacak.

    Media+Markt+LogoMedia Markt İcra Kurulu Başkanı Yenal Gökyıldırım, “177 bin metrekare toplam perakende alanı ile Türkiye’nin en çok metrekaresine sahip elektronik perakende zinciriyiz. Türkiye’deki büyüme hedeflerimize bir bir yaklaşırken, yeni mağazacılık konseptlerimizle tüketicilerimize daha da yakınlaşmaktan dolayı mutluyuz. Bu kapsamda Metro Toptancı Market’in İzmir Mağazaları’nda, “mağaza içinde mağaza” uygulamasıyla 2 yeni mağazamızı daha hizmete açarak, İzmir’deki toplam mağaza sayımızı 5’e çıkardık” dedi.

    Metro Toptancı Market Türkiye Genel Müdürü Kubilay Özerkan, Metro Türkiye’nin, grup şirketlerinden Media Markt ile yapılan işbirliği ile ilgili “Bu işbirliğinin Metro ve Media Markt müşterilerine hizmette yeni bir bakış açısı ortaya koyacağına ve tüm Metro ülkelerinde öncü ve örnek bir çalışma olacağına inanıyoruz” dedi.

    Alphabet Apple’ı geride bıraktı

    alphabet

    Geçtiğimiz sene Google’ın şirket organizasyonlarında gerçekleştirilen bir revize beraberinde Alphabet adlı çatı şirketin bir kolu oluşuna tanıklık edilmişti. Buraya tıklayarak detaylarına ulaşabileceğiniz gelişmenin devamında Alphabet’in dünyanın en değerli şirketi olduğu açıklandı. Bu ünvanın önceki sahibi Apple’dı…

    1 Şubat 2016 tarihindeki açıklamaya göre Alphabet, 558 milyar dolarlık değere sahip ve böylelikle 534 milyar dolar değeri bulunan Apple’ı geride bırakıyor. Aradaki farkın çok yüksek olmadığı da gözlerde kaçmıyor. Ancak en nihayetinde tacın yeni sahibi eski Google, yeni Alphabet gibi görünüyor.

    Alphabet; Google’ın yanı sıra YouTube, Android, Nest, Blogger gibi birçok farklı markayı bünyesinde barındırıyor ve genel itibarıyla şirketin piyasalardaki yükselişinin önünde herhangi bir engelin bulunmadığının da altı çiziliyor. gmail-androidGmail aylık aktif kullanıcı sayısı da açıklandı

    Bir diğer haber de Gmail ile ilgili. Popüler servisin aylık aktif kullanıcı sayısına dair rakam açıklandı. Gmail hesabı bulunan kimselerin bunu ayda en az bir kez kullanmaları şeklinde özetlenebilen ‘aylık aktif kullanım’ değerlerinin 1 milyara ulaştığı açıklandı. Google CEO’su Sundar Pichai tarafından gerçekleştirilen açıklama, kullanıcı tabanındaki ciddi artışa işaret ediyor. 2012 yılında Gmail için söz konusu rakam 425 milyondu ve bunun iki katın üzerinde arttığı görülüyor.

    Gmail uygulama yapısında Android cihazlarda önyüklü olarak geliyor. Geçtiğimiz yıl satışı gerçekleştirilen yüzmilyonlarca cihazın 1 milyarlık aylık aktif kullanıcı sayısına etkisi oldukça yüksek. Bununla birlikte servisi çok sayıda platformda hali hazırda kullanan geniş bir kesimin de olduğu biliniyor.

    Teknoloji dünyasına ilişkin öne çıkan gelişmeleri aktarmayı sürdüreceğiz. Takipte kalın…

    Türkiye’de Ücretli Mobil Uygulamalara Rekor İlgi

    iphone-6-review-display-app-store-Türk pazarına ilişkin bazı bilgileri de içeren App Annie raporu, çarpıcı detayları ile ilgi çekti. Cihaz satışlarının yükseldiği en önemli pazarlardan biri olarak gösterilen Türk pazarında mobil uygulama indirme ve ödeme gerçekleştirme rakamlarında da etkileyici düzeylere ulaşıldığı kaydedildi.

    Türkiye uygulama ekosistemi için altın değerinde

    Öte yandan türkiye ile birlikte Endonezya, Hindistan, Meksika ve Vietnam da öne çıkan ülkeler arasında gösterildi. Uygulama içi satın alımlarda abonelik sisteminin rekor gelir getirdiğinin altı çizilirken video, müzik ve flört uygulamalarının bu noktada güçlü talep gördüğü belirtildi. Her üç alanda da büyümenin 2015’te de devam ettiği ifade edildi.

    Mobil uygulamaların indirilmeleri ile silinmeleri arasındaki sürenin 2015’te daha da kısaldığı, ancak buna karşın gelirin arttığı açıklandı. Yani kullanıcılar, uygulama indiriyor ve gerçekleştirdikleri ödemelerin ardından hızla tüketip siliyorlar.

    Diğer bir detay kilit platformlar arasında TV yayıncıları ile giyilebilir teknoloji aygıtları ile ilgili uygulamaların yer aldığına işaret edildi. Bu iki platformun 2016’da da gelişimini sürdüreceği belirtildi.

     Mobil uygulamaların yükselişi devam etti

    Özetle 2015 yılı, uygulama ekosistemi için bir diğer yükseliş yılıydı. Abonelik sistemi ile gelen video, müzik, tanışma uygulamalarına ek olarak oyun ve e-ticaret uygulamaları da yoğun ilgi görmeye devam etti. Hindistan ve Japonya gibi pazarların yükselişine ayrıca dikkat çeken App Annie analizi, geliştiriciler açısından en yüksek gelir elde edilen iki ülkenin ABD ve Japonya olduğunun da altını çizdi.