Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1407

    Fotoğrafları baskı almak mı dijital olarak saklamak mı daha iyi?

    Fotoğrafları baskı almak mı dijital olarak saklamak mı daha iyi sorusunun yanıtını bu yazıda arıyoruz.

    Fotoğraf çekmek en önemli günlük rutinlerimizden biri haline geldi. Özellikle sosyal medyayı fotoğraf olmadan kullanmak neredeyse imkansız. Fotoğrafı sadece sosyal medya için değil günlük ihtiyaçlarımız için de bir araç gibi kullanıyoruz: Otomobilimizi park ettiğimiz yer, bir kitaptan sevdiğimiz bir bölüm ve benzeri durumlarda akıllı telefonlarımızın fotoğraf özelliğini sıklıkla kullanıyoruz.

    Fotoğrafları saklamak

    Ancak her gün bir sürü fotoğraf çekerken bunları nasıl saklayacağımız konusunda bir planımızın da olması gerekiyor. Günümüzde çok fazla fotoğraf çektiğimiz için bunların hepsini basılı hale getirmemiz hem gerekli değil hem de pratik olarak mümkün olmayabilir. Bu yüzden benim önerim fotoğrafları dijital olarak saklamak. Aralarından seçtiğimiz bazılarını ise baskı almak ve bu sayede onları istediğimiz gibi taşınabilir ya da bir yerlere asabilir hale getirebilmek. Bu arada fotoğraflarınızı evde de baskı alabilirsiniz. Bunu nasıl yapacağınızı daha önceki bir yazımda anlatmıştım. Merak edenler evde fotoğraf baskısı almak isimli yazıma bakabiliriz.

    Bu konuda önemli bir hatırlatma yapmak isterim: Fotoğraflarınızı dijital olarak saklarken mümkünse aynı verilerin birden fazla yedeklemesini alın. Yani bir harici USB diske yüklediğiniz fotoğraflarınızı yeriniz varsa bilgisayarınızda da tutun. Eğer yeriniz yoksa ikinci bir USB disk alıp yedeğin de yedeğini alın. Zira olası bir sorunda iki diskin aynı anda bozulması pek görülen bir olay olmadığından fotoğraflarınız güvenliği de sağlanmış olur.

    Baskı alıp fotoğrafların dijital hallerini silmeyin

    Geçtiğimiz günlerde sohbet sırasında bir arkadaşım aile fotoğraflarının dijital hallerini baskı aldıktan sonra sildiklerini söyledi. Yani ellerinde sadece basılı fotoğrafların olduğunu belirtti. Bu bana biraz garip geldi zira basılı fotoğrafların kaybolma, yırtılma, yıllar sonra solma ve orijinalliklerini kaybetme riski var. Elbette dijital sürümlerin de veri kaybı yaşama, silinme ya da bozulma gibi dertleri oluyor. Zaten sevdiğimiz fotoğrafların baskısını almak, dijitallerin en az iki yedeğini tutmak gibi önlemleri olasılıkları minimize etmek için öneriyorum.

    Benim kişisel fikrim fotoğrafları hem dijital hem de basılı olarak saklamak yönünde olacaktır. Zira her iki yöntemin de avantaj ve dezavantajları var. Ancak şu da pratik bir gerçek ki her fotoğrafı baskı alamayız. Fakat beğendiğimiz, hoşumuza gidin fotoğraflardan baskı almak, kalanlarını dijital olarak saklamak en doğru yöntem.

    Elbette bunların hepsini uygulasanız bile hala belli bir riskin olduğunu da belirteyim. Ama bu kadar tedbir aldıktan sonra muhtemelen fotoğraflarınız çok daha fazla güvende olacaktır.

    Bu yazımı beğendiyseniz evde fotoğraf baskısı almak ve basılı fotoğrafları dijital hale getirmek yazılarım da ilginizi çekebilir. Onlara da göz atmanızı öneririm.

    Öte yandan MediaMarkt’ın USB harici disk çözümlerini incelemek isterseniz internet sitesine göz atmanız yeterli.

    Işığınız bol olsun…

    En iyi tabletler

    Akıllı telefon ekranlarının büyümesi tabletlerin işini zorlaştırmış gibi gözükebilir, fakat işletim sistemlerinin gelişerek masaüstü özellikleri sunması ve performansın artmasıyla daha büyük ekran ve taşınabilirlik avantajı, tabletleri yeniden gözde cihazlar yapabilir. İşte satın alırken dikkat edilmesi gerekenler ve alanının en iyisi cihazlar…

    YouTube’a kanal dostu 3 yeni özellik

    Popüler video paylaşım ve izleme ağı YouTube, gelen 3 yeni özellikle içerik oluşturucularının yüzlerini güldürdü. İşte ayrıntılar…

    YouTube’da gelir modelleri genişliyor. Bu kapsamda sunulan 3 yeni özellik kullanımda. İlk olarak YouTube Oyun’da ilginç bir insiyatif sahası oluşturan sponsorluk özelliği geldi. İlgili özellik, aylık 4.99 dolar karşılığında hayranların, kanal desteklemelerine olanak tanıyor. Böylelikle özel bir rozet ve çeşitli emojilere erişim imkanı da sunuluyor. Oyun tarafında içerik oluşturan kanallara katkı sağlaması beklenen yeni sponsorluk özelliğinden yararlanabilmek için;

    • En az 100k aboneye sahip olunması
    • 18 yaşından büyük olunması
    •  İş Ortağı Programı üyesi olunması gerekiyor.

    Bir diğer yenilik de kanallarda içerik oluşturucular kendi ürünlerinin satışını gerçekleştirebilecekler. Video altında yer alan bölümde, en az 10k aboneli kanallar çeşitli ürünleri listeleyerek satabilecek. Sunulabilecek maksimum ürün sayısının 30’a yakın olduğunu belirtelim.

    Son olarak da YouTuber’lara bir tür esneklik getiren ilgi çekici bir yenilik söz konusu. YouTube’a yayınların zamanlanarak gerçekleştirilmesi, bunun ön tanıtımının yapılması ve Super Chat adı verilen özellikle sohbet özelliği sunulması şeklindeki kapsamıyla Prömiyer özelliği kullanımda. Bu noktada üyeler, canlı yayın olmaksızın YouTuber’larla sohbet edebiliyor.

    En nihayetinde ise paylaşım platformu, bu kez izleyenleri ve kullanıcıları değil, içerik geliştirenleri düşünerek çeşitli fonksiyon artırımları sağlamış oluyor.

    Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    Samsung’dan hayret veren telefon hamlesi!

    0

    Google tarafından giriş seviyesi akıllı telefonlar için tasarlanan Android Go sürümü, kısa zaman içinde üreticiler arasında popüler olmayı başardı. Bu trende atılacak son firmaysa, birçok akıllı telefon modeliyle piyasada bulunan Samsung oldu. Samsung yepyeni bir akıllı telefon hamlesi için hazırlıklarını tamamladı.

    Samsung’dan Android Go’lu telefon hamlesi

    Ülkemizde, General Mobile’ın ürettiği GM 8 Go modeli ile satışta olan Android Oreo Go işletim sistemli telefona, bir alternatif model Samsung’dan geliyor. Kısa bir süre önce gündeme gelen bu modelin özellikleri de artık netleşti.Ülkemizde, General Mobile’ın ürettiği GM 8 Go modeli ile satışta olan Android Oreo Go işletim sistemli telefona, bir alternatif model Samsung’dan geliyor. Kısa bir süre önce gündeme gelen bu modelin özellikleri de artık netleşti.

    Samsung’un 4 çekirdekli Exynos 7570 işlemcisi yer alacak. 16 GB dahili hafıza ile üretilecek olan telefonda, 1 GB RAM kapasitesine yer verilecek. Telefonda microSD kart desteği de olacak.

    Ekran tarasında ilginç bir şekilde bizi AMOLED erkan karşılayabilir. Giriş seviyesi bir telefonda güzel ve önemli bir özellik olarak 5 inçlik bu ekran hemen ön plana çıkıyor.

    MIT araştırmacıları, ultra-küçük drone geliştiriyor

    Baş araştırmacısı Doç. Dr. Sertaç Karaman’dan oluşan bir ekip, son derece küçük boyutlara sahip bir drone’un üretimine imkan tanıyacak çip geliştirdi.

    Massachusetts Institute of Technology (MIT), ABD’de bulunan ve teknolojik/bilimsel araştırmalarıyla sıklıkla gündeme gelen bir kurum. Üstelik kurum teknoloji dünyasına şaşırtmaya devam ediyor. MIT araştırmacıları bu kez de son derece küçük boyutlarda bir drone geliştirme yolunda önemli adım attılar.

    Elektrik Mühendisliği ve Bilgisayar Bilimleri Bölümü’nden bir grup araştırmacı tarafından geliştirilen 20 mm boyutundaki çip, geleceğin ultra-küçük drone’ları için ilham veriyor.

    Söz konusu çipin, bir drone uçuşu açısından iki kritik gereklilik olan kamera görüntülerinin işlenmesi ve hareketini mümkün kıldığı kaydediliyor. Bu çip ayrıca bir ampule güç vermek için gereken enerjinin binde biri kadarıyla çalışabiliyor. Üstelik sahip olduğu hafıza büyüklüğü de 0.8 MB. Saniyede 171 kareye kadar işlem gücü sunuyor.

    Söz konusu çip, sadece birkaç cm’lik drone’ların üretimine yeşil ışık yakıyor. Elbette bu yöndeki çalışmaların devam ettiği de bir gerçek. Bununla birlikte MIT’nin aynı ekibi, geçtiğimiz yıl sadece 2 watt güç ve 2 GB bellek gerektiren bir kontrol çipi geliştirmeyi başarmıştı. Ancak bu tasarım yeterince küçük değildi.

    Ve gurur verici bir detay, söz konusu ekibin baş araştırmacısı Doç. Dr. Sertaç Karaman.
    Havacılık ve uzay uzmanı olan Karaman, MIT News’e verdiği demeçte çalışmalarının devam ettiğini, düşük güç tüketimi ile programlama üzerinde yoğunlaşıldığını kaydetti.

    Westworld’un mobil oyunu sansasyon yarattı

    Westworld’un mobil oyunu şiddet öğeleri ile ses getirdi. İşte diğer detaylar…

    Yeni sezonu yaklaşan Game of Thrones’un da arkasındaki ücretli TV kanalı HBO’nun popüler dizilerinden Westworld, mobil oyun halini aldı. Ancak oyun, pek de neşeli değil, Warner Bros. Interactive Entertainment tarafından hazırlanan mobil oyunda, çizgi film animasyonları ve tıpkı TV şovunda olduğu gibi şiddet içeriği söz konusu.

    Haberin devamında izleyebileceğiniz tanıtım videosu kan ve korkunç görüntüleri pek fazla göstermese de oyun şiddete vurgu ile dolu. Üstelik iOS ve Android platformlarına gelen yapımda silahlı çatışmalar, katliamlar, parçalanmış robot-insan (humanoid) görüntülerinin söz konusu. Şiddet temasının oldukça yüksek olduğu aşikar.

    Oyun, Westworld’un TV kurgusuyla meşgul olmak için ilginç bir yol anlamı taşıyacak. Elbette Newzoo araştırmasına göre 70 milyar dolarlık pazar büyüklüğüne ulaşan mobil oyun endüstrisine dahil olduğu için de yüksek olasılıkla bolca indirme ile iyi bir gelir modeli de oluşturacak.

    Karikatür tarzıdaki yapım, Westworld tema parkında geçen serüvenler şeklinde, diziden aşina olunacak bir oynanış vaat ediyor.

    Akıllı telefon ekranında kendi parkınızda yapay zeka esaslı sakinlerin ve elbette diğer her şeyin yöneticisi olma rolunü bahşediyor.

    Yoğun ilgi görmesi beklenen yapım ücretsiz olarak indirilebiliyor. Elbette belirli bir yaş sınırıyla birlikte.

    Detroit: Become Human’dan hızlı bir başlangıç

    0

    Bir araştırma şirketinin paylaştığı verilere göre Detroit: Become Human, son dönemin en çok ilgi gören yeni oyunlarından biri. İşte detaylar…

    Sony, PlayStation 4 ile Mayıs ayının en fazla satan konsol platformuna sahip olduğunu açıkladı. İlginç bir şekilde ayın öne çıkan oyunlarından biri de şüphesiz ay sonu çıkışını gerçekleştiren Detroit: Become Human oldu.

    Geliştiricisi Quantic Dream açısından bir mihenk taşı maiyetindeki yapım, pazar araştırma şirketi NPD Group’a göre ABD’de en çok satan üçüncü oyun konumunu ele geçirdi.

    Bu sansasyonel başarı, Quantic Dream’in en kısa sürede en çok satış gerçekleştiren oyununun da artık Detroit: Become Human olması anlamına geliyor.

    Başarılı yapım, aynı zamanda geliştiricisinin bir diğer dikkat çeken oyunu olan Heavy Rain’e göre de lansman ayı için yüzde 20 daha fazla satış adedine ulaştı. Özetle insanlar aksiyon-macera, neo-noir, gerilim türündeki söz konusu oyuna yoğun ilgi gösteriyor.

    PlayStation 4’e özel

    Detroit: Become Human, bir PlayStation 4 oyunu ve aslında dikkat çekici bir analizi de beraberinde getiriyor: Özel içeriklerin önemi. Belli bir konsola özel çıkan video yapımlarının yoğun taleple karşı karşıya kaldığı sayısız örnek var. Bu kapsamda oyun endüstrisinden uzmanlar, Xbox One veya Switch de dahil olmak üzere konsol platformu için özel oyunların önemine dikkat çekiyorlar.

    Detroit: Become Human’ı satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.

    Electrolux Ultra Captic : Temizlik onun işi

    Electrolux yep yeni ürünleri ile karşımıza çıktı. Bu hafta gerek tasarımı gerekse de özellikleriyle temizlik benim işim dedirten Electrolux Ultra Captic incelemesi altında.

    Her evin olmazsa olmaz, “demirbaş” olarak nitelendirilen eşyaları vardır. Şüphesiz ki elektrikli süpürgeler de onlar arasında yer alıyor. Haliyle “Temizlik” de olmazsa olmaz bir iştir ve kısacası “ev işleri” olarak nitelendirebileceğimiz bu uğraşları zevkle yapan, bir zorunluluk olarak görmeyen insanlar oldukça fazla. İşte Electrolux’ün bu yeni elektrikli süpürgesi Electrolux Ultra Captic de bir yandan temizlik yaparken bir yandan da yorulmamanızı hatta eğlenmenizi hedefliyor.

    Electrolux Ultra Captic : Uzaylı tasarımı ile karşımızda

    9.72KG ağırlığındaki Electrolux Ultra Captic elektrikli süpürge, şık bir tasarıma ve kullanımını zenginleştiren birçok başlığa sahip. Fakat onu ön plana çıkaran özelliği, torbasız bir tasarıma sahip olması ve çok kolay bir kullanım sunması.

    Ürünün kurulumu oldukça basit. Sapının üzerinde yer alan dijital panel sayesinde süpürgeyi eğilmeden, sapının üzerinden açabiliyor ve 5 kademeye kadar hız seçenekleri arasında geçişler yapabiliyorsunuz.

    Süpürgenin bir torbası yok, ama kir ve toz haznesi var. Temizlik esnasında toz haznesini sıkıştırarak temizliğe devam edebilir, sonrasında boşaltım işleminde de yine hazneyi rahatlıkla çıkararak boşaltabilirsiniz. Güzel olan bir diğer detay ise, örneğin toz torbalı bir süpürgenin torbasını boşaltmaya kalktığınızda ister istemez elleriniz kirlenebilir. Hatta etraf da bu kirden nasibini alır. Fakat Ultra Captic süpürgede böyle bir durum söz konusu değil. Dolayısıyla temizliğin ardından tekrar temizlik yapmanız gerekmiyor.

    Ürünün güç kablosu arka tarafta yer alıyor ve kullanımı tamamlandıktan sonra tek tuş ile geri sardırılabilir yapıda hazırlanmış. Uzun bir kablosu var. Ses düzeylerine baktığımızda ise, birinci seviyedeyken 71db, beşinci seviyedeyken de 75 db’ye kadar çıkabiliyor. Bunun anlamı Electrolux Ultra Captic’ın pek de sessiz bir süpürge olmaması.

    Gelişmiş Filtre özelliği

    Alerji Plus gelişmiş filtre özelliği sayesinde havadaki en ufak toz tanelerini dahi yakalayarak hapseden Electrolux Ultra Captic,  farklı başlıkları sayesinde farklı zeminlerde rahatlıkla kullanılabiliyor. Üründe beğendiğimiz bir özellik beraberinde gelen bu filtreyi yıkayabilmeniz. Yani size ekstra bir filtre maliyeti oluşturmuyor.

    Diğer bir nokta ise oldukça güçlü bir emiş gücüne sahip olması. İnce halılarda bu ne yazık ki bir dezavantaj. Çünkü Electrolux Ultra Captic, en düşük güç seviyesinde bile halıyı toparlayıp götürüyor. Dolaysıyla bu tür durumlarda etrafı temizlemede zorlanabilirsiniz. Ayrıca büyük atıklarda ve sıvılarda da dikkatli olmakta fayda var. Bu ürün bu iş için tasarlanmadığını hatırlatmak isteriz.

    Bunun dışındaki ortamlarda Electrolux Ultra Captic’ten müthiş bir performans almanız mümkün. İnce olmayan halılar dışında çok detaylı bir temizlik yapabiliyorsunuz. Farklı başlıklarla koltuklarınızı temizlediğiniz gibi parke gibi sert zeminlerde de çok iyi sonuçlar almanız mümkün.

    Yine de şunu belirtmek isteriz ki, gecenin bir yarısında bu ürün ile temizlik yapmamanızı tavsiye ederiz.

    Sonuç

    Sonuç olarak Electrolux Ultra Captic elektrikli süpürge, tasarım olarak hoş görünen, torbasız yapısı ve yüksek çekim gücü sayesinde çoğu zaman işlerinizi kolaylaştıran bir iş arkadaşı. Yine de biraz daha hafif, sessiz  ve taşımaya uygun yapıda olmasını isterdik.

    Electrolux ürün ailesi hakkında detaylı bilgi ve satın almak için buraya tıklayın

    Dünya Kupası ve kullanılan görüntüleme teknolojileri

    0

    2018 Dünya Kupası, milli takımların futbol şovuyla birlikte, görüntüleme teknolojilerin de şovuna ev sahipliği yapacak. Peki, bu muhteşem turnuvayı, evlerimizde keyifli bir şekilde izletecek olan kameralar neler? İsterseniz, hangi tip kameraların kullanılacağına bakalım!

    Dünya Kupası maçlarına 4K kamera dopingi

    2014 Dünya Kupası, 4K yayınların ilk denemelerine ev sahipliği yaparak tarihe geçmişti. Brezilya’da düzenlenen Dünya Kupası’nda bir çeyrek final, bir yarı final ve final maçı 4K çözünürlük ile yayınlandı. Bu yayınlar, 4K için ilk denemeler olmuştu.

    2018 Dünya Kupası’nda ise kapsam çok daha geniş olacak. Uzun yıllardır, bu turnuvanın yayın ekipmanlarını hazırlayan Sony, turnuvanın tüm maçları için 4K kameralarını FIFA’nın hizmetine sundu.

    2014 yılında Sony F55 kameraları ilk kez denenmişti. Her biri yaklaşık 40 bin dolar olan bu kameralardan 6 tane kullanmıştı. Super 35 mm olarak tanımlanan Full Frame sensör ile donatılan bu kameralar, 3 maçta kullanıldı.

    Rusya’da düzenlenecek olan Dünya Kupası’nda ise, F55 modellerine ek olarak, yenilenmiş özellikleri ile tanıtılan F65 serisi de kullanılacak. Bu kameralarda 4K Fujinon Cabrio lensler kullanılacak. Sony F65 serisi kameralar, 4K çözünürlükte tam 120 FPS çekim hızlarına kadar ulaşabiliyor. Maçlardaki en heyecan verici sahneleri bu görüntü kalitesi ve detaylarla izlemek heyecan verici olmaz mı? Tribünlerdeki ve yeşil sahadaki tüm heyecan, tüm detaylarıyla ekranlarımızda olacak!

    Saha kenarındaki kameralara tepeden destek olsa nasıl olur?

    Sony’nin saha kenarına ve tribünlere yerleştireceği bu canavar kameralara, stadyumun tepesinde gezinen Skycam, bir diğer adıyla Örümcek Kamera teknoloji eşlik edecek. Saatte tam 36 kilometre hızla hareket kabiliyetine sahip olan bu teknoloji harikası kameralar, kuş bakışı görüş açısı ile seyir zevkimize bambaşka bir lezzet katacak.

    Özellikle maçlardaki ilk dokunuş olan santrada oyunculara tepeden yaklaşarak, farklı bir açı ile bizlere sunan bu kameraların kullanımı ise düşünüldüğü kadar kolay değil! Gerçek anlamda bir ekip çalışması gerekiyor!

    Örümcek kameranın aktif kullanımı için iki kişilik ekipler çalışıyor. Bunlardan birine pilot, diğerine ise kameraman deniliyor. Pilot, kameranın stadyumun üstünde, yukarıya, aşağıya, sağa ve sola hareketlerini yönetiyor.

    Kameraman ise bu hareketler sırasında en iyi görüntüyü anlık olarak sizlere ve bizlere aktarmaya çalışıyor. Nasıl bir uyum içinde olmaları gerektiğini tahmin etmek pek de zor olmasa gerek!

    4K çözünürlükte kayıt ve yayın yeteneğine sahip olan bu kameralar, saha kenarındaki kameraların görmekte zorlanacağı veya daha düz açılı olması muhtemel görüntülere, çok daha farklı bir bakış açısı ile yaklaşacak.

    Seyir keyfi tamam! Hakemlere de yardımcı olunsa fena olmaz hani!

    Hakemler, futbol müsabakalarında çok ciddi stres altına girebiliyor. Buna tarih boyunca sayısız kere tanık olduk. Top, gol çizgisini geçti mi, geçmedi mi? Ofsayt mı? Elle müdahale var mı? (Maradona’nın Tanrı’nın Eli’ni hatırlayın)

    Bu tür durumlar hep oldu ve olmaya devam edecek. İşte bu noktada, VAR devreye girecek! Kameraların ve ekranların başında duran yardımcı hakemler, yüksek kare hızına ve çözünürlüğe sahip kameralar ile çekilen görüntüleri yorumlayıp, hataların önüne geçecek!

    Kameralar hakemlerin karar vermesini sağlayacak!

    Hakeme yardımcı demişken, gol çizgisi kameraları da bu turnuvanın önemli detaylarından biri olacak. Saha içinde, topun tüm hareketlerini 3D modelleme ile takip edecek olan 14 kamera, yüksek FPS hızlardaki çekim yetenekleri sayesinde, topun gol çizgisini geçip geçmediğini, ortada en ufak soru işareti bırakmayacak şekilde, hakemlere ve seyircilere gösterebilecek. Frank Lampard’ın golünü vermeyen hakem üçlüsünün kulakları çınlasın!

    Drone teknolojileri stadyumlarda olmazsa olmaz!

    Havadan görüntüleme ve yayın, dronelar sayesinde çok daha verimli hale gelecek. Uzun zamandır, video yapımlarında kullanılan profesyonel kameralar ile donatılan özel yapım dronelar, Rusya’da da stadyumların etrafında uçacak ve en yüksek noktalardan bizlerin bu heyecanı tepeden inme yaşamamızı sağlayacak!

    Bu cihazların, özel olarak geliştirilen sistemlere ve profesyonel düzeyde kameralara da sahip olacağını notlarımızın arasına eklememizde fayda var!

    Futbolun en büyük kupası olan Dünya Kupası’nda, muhteşem görüntüleri ve atmosferi, bu teknolojiye sahip olan kameralar bizlere aktaracak. Bizlere ise bu güzel teknolojilerin ve emeğin kaymağını yemek düşecek! Futbol tutkunlarını duyurulur!

    Yeni iPhone hakkında devrimsel iddia!

    0

    Apple’ın Eylül ayında tanıtmaya hazırlandığı yeni iPhone modeli hakkında, devrimsel bir iddia ortaya atıldı. Eğer, bu iddia gerçekleşirse, Apple’ın akıllı telefon tarihinde bir ilke imza atabilir.

    Apple, kulaklık jakından sonra Lightning portunu da kaldırabilir!

    Geçtiğimiz yıllarda, 3.5 mm kulaklık portunu kullanmayı bırakan ve bu adım sonrasında, çok sayıda telefon üreticisine de ilham kaynağı olan Apple, yeni iPhone modelinde de, Lightning portunu tarihe gömebilir. İkinci bir iddia ise, iPhone modellerinde USB Type-C portuna geçiş yapılabileceği yönünde.

    iPhone X inceleme

    Apple’ın özellikle hızlı şarj noktasında yaşadığı sorunlar nedeniyle, MacBook modellerinde hem şarj hem de veri aktarımı noktasında daha gelişmiş olan Type-C portuna geçtiğini hatırlıyoruz. Benzer bir hamlenin iPhone modeli için de yapılması gündemde.

    Eylül ayında, yeni iPhone modellerini tanıtması beklenen Apple’ın, bu lansman kapsamında, hem USB Type-C portuna sahip olan bir iPhone modelini, hem de üzerinde hiç bir fiziksel port olmayan bir iPhone modelini tanıtabileceği iddia ediliyor.

    Yeni iPhone ile amamen kablosuz şarj dönemi başlıyor mu?

    İlk iddia olan Type-C portlu iPhone modeli, ihtimal olarak daha yüksek gibi görünse de, fiziksel portsuz bir iPhone modeli, adından çok daha söz ettirecektir. Böyle bir iPhone modeli, sadece kablosuz şarj desteği ile ne kadar kullanışlı olur veya tercih edilir sorusu da akıllara gelmiyor değil!

    Apple’ın Eylül ayındaki lansmanı hakkında beklentiler çok yüksek. Bakalım Apple, bu lansman ile neler tanıtacak? Bekleyip görelim.