Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1852

    2016, Assassin’s Creed için ‘pas’ yılı olacak

    0

    assassins-creed-syndicate Teknoloji dünyasında bazı ürünler için beklentiler ‘her yıl mutlaka yeni versiyon’ şeklinde gelişir. Apple’ın yeni iPhone modeli çıkarmadığı, Samsung’un Galaxy S serisine ara verdiği ya da oyun dünyasının ünlü FIFA serisinin bir seneyi es geçtiğini düşünebiliyor musunuz? Bu durum, fenomen oyun serilerinden Assassin’s Creed için de 2007’den beri geçerliydi, 2016’ya kadar…

    Oyun sektörünün en tanınmış seri yapımlarından Assassin’s Creed için sürpriz bir haber kamuoyuna yansıdı. Oyunun arkasındaki firma Ubisoft, 2016’da yeni bir Assassin’s Creed oyununun piyasaya sunulmayacağını açıkladı. Açıklamanın detayları şu şekilde… 2864175-assassins_creed_syndicate_thames_river

    Samimi bir duyuru

    Resmi blog sayfasındaki paylaşımla konuyu duyuran Ubisoft, oyun dünyasında şaşkınlığa neden oldu. Üstelik duyuruyu oldukça ‘içten’ bir şekilde gerçekleştirdi. Yapımcı firma, yayınladığı yazıda Assassin’s Creed’in dünyanın en popüler oyunlarından biri olduğunu, ancak bu yıl seriyi gözden geçirmek için bir geri adım atmaya karar verildiğini belirtti. Ayrıca Assassin’s Creed: Unity’nin çıkışından sonra alınan geribildirimlerden çok şey öğrenildiği ve bu noktada 2016’nın oynanış mekanikleri üzerinde yoğunlaşılacak bir yıl olacağı ifade edildi.

    Gözler 2017’ye çevrildi

    Ubisoft, endüstrinin en görkemli markaları arasında, ancak son dönemde ilgili serinin ciddi sıkıntılarla birlikte oyun severlerin karşısına çıktığı da bir gerçekti. Alınan kararın devamında 2017’de son derece güçlü bir yapımın meraklılarını beklediğini şimdiden söyleyebilmek mümkün.

    Oyun dünyasına dair gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz.

    Popüler oyun Candy Crush artık Activision’ın!

    0

    Activision-Blizzard-takes-over-Candy-Crush

    Candy Crush’ın geliştiricisi, tanınmış oyun dağıtımcısı Activision Blizzard tarafından 5 milyar 800 milyon dolara satın alındı. İşte detaylar…

    Call of Duty, Quake, Doom, Total War, Tony Hawk, Soldier of Fortune, Spider-Man, Guitar Hero gibi serileri ile tanınan bilgisayar oyunları dağıtımcısı Activision Blizzard, mobil oyun Candy Crush’ın geliştiricisi King Digital Entertainment’ı (King.com)satın aldı. 5 milyar 800 milyon dolar tutarındaki satın alım, resmi olarak duyuruldu.

    2015 sonuna doğru başlayan görüşmelerin devamında satın alım sürecinin 2016’da tamamlanmasına kesin gözüyle bakılıyordu. İkonik oyunları ile tanınan şirket, mobil oyun devi Candy Crush’ı bünyesine katarak toplam oyuncu sayısını yarım milyarın üzerine çıkarttı. Activision Blizzard’ın 53 yaşındaki CEO’su Bobby Kotick, konuyla ilgili açıklamasında Candy Crush’tan World of Warcraft’a kadar oyun severlere mobil, konsol ve PC üzerinde oyun oynanabilmesi için yeni yollar sunma yolunda büyük fırsatlar gördüklerini ifade etti.

    king-ceo-riccardo-zacconi

    Diğer taraftan King Digital Entertainment CEO’su Riccardo Zacconi’den de (üstte) kısa bir açıklama geldi. Activision Blizzard’ın parçası olduğumuz için heyecanlıyız diyen Zacconi; ‘13 yıl önce kurulan şirketin bir parçası olan herkese teşekkür ediyorum, heyecan verici yeni oyun üreteceğimiz için heyecanlıyız’ dedi.

    Satın alım prosedürlerinin ve devamındaki diğer ayrıntıların bu yıl içinde tamamlanması bekleniyor. Gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz.

    Gündeme dair diğer oyun haberleri ve incelemeler için buraya tıklayınız.

    İddia: Google’dan 1,6 milyar Euro talep edildi

    0

    ABD merkezli teknoloji şirketi Google, yüklü vergi borcu ve cezası ödemek durumunda kalabilir. Fransa’da yayınlanan ekonomi gazetelerinden Echos’un haberine göre Google, ülkedeki faaliyetleri ile ilgili olarak 1 milyar 600 milyon dolar vergi borcu ödeyecek. Daha önce Fransa Maliye Bakanı Michel Sapin, Google’ın borçlarına işaret ederek, herhangi bir uzlaşının gündemde olmadığını belirtmiş; şirketin söz konusu rakamı ödemesi gerektiğine işaret etmişti.

    Öte yandan Google’dan konuya ilişkin resmi ama son derece dolaylı bir açıklama geldi. Faaliyet gösterilen ülkelerdeki vergi müfredatına uygun hareket edildiğinin altının çizildiği bir basın bildirisi paylaşıldı.

    Anlaşılacağı üzere Google tarafından vergi bağlamındaki konuya herhangi bir şekilde açıklık getirilmedi. Vergi borcu konusu Google açısından oldukça karmaşık görünüyor ve teknoloji devinin başı Fransa’da ağrıyabilir…

    google-european-union-per-410278

    Fransa’nın yanı sıra Avrupa Birliği Komisyonu’da Google’ı vergilerle ilgili olarak yakınen takip ediyor. Yine İngiliz hükümeti de 2005 yılından beri ödenmeyen vergi borçları yüzünden Google ile uzlaşma yoluna gitmiş, 130 milyon Sterlin ödeme yapan teknoloji şirketi, ülkedeki vergi problemini çözmüştü.

    Şirketin yönetim merkezlerini İrlanda gibi ülkelerde gösterip düşük vergi ödemek şeklinde bir diğer suçlandığı alan daha bulunuyor. Vergiler konusunda Google’ın dışında çok sayıda teknoloji şirketinin de çeşitli ülkelerde sorunlar yaşamakta olduğu biliniyor.

    Gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz…

    Facebook’a ‘beğenmekten fazlası’ geldi

    facebook-emojis-today-160224-tease_5405c105acc2da6fdbf9336038d2a262.today-inline-large

    Dünyanın en fazla kullanılan sosyal ağı Facebook, son derece radikal bir yeniliği kullanıcılarına sundu. Bir paylaşımın altında sadece beğen butonu ve yorum yapılması suretiyle etkileşimde bulunuluyordu. Artık bundan daha fazlası mümkün…

    Testleri İspanya, İrlanda gibi bazı ülkelerde, bir yıla yakın süredir devam eden ve zaman zaman tartışmalara neden olan özellik, kullanıcıların paylaşımları beğenmelerinin dışında farklı hislerini sergilemelerinin de önünü açıyor. Aşağıdaki ikonlar, yeni özellikle birlikte kullanıma sunuldu. Artık Facebook’ta ‘beğen’ (like) ikonun dışında da ifadeler söz konusu.

    Ekran Resmi 2016-02-25 11.18.52

    Son dönemin trendi emojilerin, Facebook’a daha da fazla entegre olması anlamı da taşıyan yeni ikonlar, Facebook Reactions adıyla anılacak. İlk aşamada 6 seçenek var; bunlar ‘sevgi/sevme’, ‘gülme’, ‘mutlu olma’, ‘şaşırma’, ‘üzgün olma’ ve ‘kızgın olma’yı temsil ediyorlar. Klasikleşen beğen butonunun yanında yer alan ikonlar, kullanıcıların daha fazla his ve duyguyu yansıtmalarına imkan tanıyor.

    Facebook tarafından yapılan resmi açıklamada, ilgili emojilerin hazırlanması sürecinde uzman sosyologlardan yardım alındığının altı çiziliyor. Amacın ise beğen işlevinin uygunsuz kaldığı durumların önüne geçmek olduğu belirtiliyor.

    Diğer yenilikler de merakla bekleniyor

    Facebook’ta örneğin birinin hasta olduğu hakkındaki bildirimin beğenilmesi, sosyal ağın çözmesi gereken bir handikap olarak değerlendiriliyordu. Sosyal medya platformunun sonraki yenilikleri de şimdiden merakla beklenmeye başlandı.

    Gelişmeleri aktarmayı sürdüreceğiz…

    Büyük ekranlı telefonlara ilgi artıyor

    apple-store-employee-with-iphone-6

    Büyük ekranlı akıllı telefon ya da kısaca phablet, son yılların en önemli teknoloji trendleri arasında. İlk olarak Asya’da gelişen akım, özellikle Apple’ın iPhone serisinin 4 inç eksenindeki ekran boyutunu 5,5 inç seviyesinde sunmaya başlaması ile iyiden iyiye gelişim gösterdi. Pazarın phablet konusundaki en önemli oyuncuları arasında artık Apple da var. Elbette Samsung’un Note serisi, bu alanda tanınırlığı en yüksek ürünlerini temsil ediyor. Gelinen nokta ise Çin ve Hindistan merkezli şirketlerin de yoğun katılımı eşliğinde sayısız phablet’i potansiyel kullanıcılara sunuyor. Yeni bir rapor ise eğilime yönelik yeni detaylar içeriyor…
    icons-

    Adobe açıkladı!

    Yazılım şirketi Adobe, kısa süre önce sona eren Mobil Dünya Kongresi 2016 kapsamında yayınladığı raporda phablet kullanımının arttığının altını çiziyor. Kullanıcıların, hem akıllı telefon hem de tablet deneyimi aynı ortamda sunmayı başaran phablet’lere sürekli olarak daha fazla ilgi gösterdiği belirtilirken dünyanın her yerindeki tablet satışlarında yaşanan düşüşün temel aktörü de vurgulanmış oluyor.

    Phablet ile çizim ve daha fazlası…

    Öte yandan Adobe, phablet’lerin çizim ve tasarım için de artan bir ilgi ile tercih edildiğini belirtiyor. Ayrıca internet ve sosyal ağlarda daha yoğun ‘video’ izleme eğiliminin de yine phablet’lerin büyük ekranının yaşatacağı konforla orantılı olarak tüketici tercihini etkilediğine işaret ediliyor.

    Çok sayıda analize göre artık 6 inç boyutlarını da aşıp 7 inç seviyesine yaklaşmaya başlayan phablet’ler, gerek Türkiye’de gerekse dünyanın birçok ülkesinde ilgi görmeye devam edecek.

    Gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz…

    2016 Sony Dünya Fotoğraf Ödülleri’nde iki Türk finalist

    Dünyanın en önemli fotoğraf yarışmaları arasında gösterilen Sony Dünya Fotoğraf Ödülleri’nin bu yıl ki finallerine kalan isimlerden ikisi Türk. Barbaros Kayan Profesyonel ve Gültekin Alkurt da Açık Gülümseme kategorisinde finalist oldu.Türk katılımcıların başarısı dünya basınına konu oldu.

    Barbaros Kayan ve Gültekin Alkurt kimdir?

    Barbaros Kayan, sosyal olaylar, devlet siyaseti ve sokak fotoğrafçılığı alanlarındaki çalışmalara odaklanan bir serbest belgesel fotoğrafçısı ve multimedya sanatçısı. Kayan’ın kısa listeye giren serisi ‘Etkileyici Portreler’de, halen Türkiye’de yaşayan binlerce Suriyeli mültecinin geleceğine bakan bir dizi ilgi çekici fotoğraf yer alıyor.

    Kayan, serisi hakkında “Binlerce mülteci, savaş yüzünden Suriye’nin Kobani şehrindeki evlerini terk ederek mülteci kamplarına yerleştirildikleri Türkiye’ye kaçtı. Peki savaşın ardından evlerinde onları neler bekliyor? İki kademeden oluşan bu seride, kamplara sığınan göçmenlerin portrelerini çıkarttım. İlk ziyaretimi mülteci kamplarına, ikinci ziyaretimi ise mahallelerine, evlerine yaptım. Fotoğraflarda, vücut formlarını mültecilerin döneceği şehir manzaraları ile değiştirdim.” şeklinde konuştu.

    37166-1278851

    Gültekin Alkurt, bir pencerenin arkasından gülümseyen bir adamın yürekleri ısıtan görüntüsü ile Açık Gülümse kategorisinde kısa listeye girdi.

    Hem Kayan hem de Alkurt, kategorilerinin yanı sıra Yılın Profesyonel Fotoğrafçısı ve Yılın Açık Kategori Fotoğrafçısı unvanları ve 30.000 ABD doları tutarındaki büyük ödül için de yarışıyorlar. Kazanan isimler, 21 Nisan’da Londra’da düzenlenecek olan Gala Töreni’nde açıklanacak. Ayrıca, her iki fotoğrafçının çalışmaları, Nisan ve Mayıs aylarında düzenlenecek olan 2016 Sony Dünya Fotoğraf Ödülleri sergisinde gösterilecek ve Sony Dünya Fotoğraf Ödülleri kitabının 2016 baskısında yayımlanacak.

    Street Fighter V İnceleme

    0

    Street Fighter IV’ün yapımcısı Yoshinori Ono’dan memnun kalan Capcom, Ultra Street Fighter IV’ün satışa sunulmasının ardından gizliden gizliye Street Fighter V’in üzerinde çalışmaya başlamıştı. Yoshinori Ono’nun yine yapımcı olarak bulunduğu Street Fighter V, 2014 yılının Ağustos ayında PlayStation Experience’da duyurulduğu zaman, oyunculara daha akıcı bir oynanışın sunulacağı belirtilmişti. PlayStation 4 ve PC için geliştirileceği söylenen Street Fighter V’in ilgi çekici bir diğer özelliği ise bu iki platformun birbirleri ile uygun şekilde oynayabilecek olmasıydı.

    1454855378_streetfigterv

    Capcom’un Dimps ile birlikte geliştirdiği Street Fighter V, Unreal Engine 4 ile geliştirilerek seriye yenilikler getireceği de yine bu etkinlikte duyurulmuştu. İlk başta 16 Karakter ile karşımıza çıkacak olan Street Fighter V’e, indirilebilir içerik olarak her ay yeni karakterler eklenirken, oyuncular elde ettiği oyun için paralar ile yine bu karakterleri satın alabilecekler. Capcom, SF V için gelecek olan ilk karakteri Amerikan güreşçisi Alex olarak da geçtiğimiz günlerde duyurdu.

    Öncelikle söylemem gerekir ki, Street Fighter V içinizdeki heyecanı karşılayacak ve sizlere hayal kırıklığı yaşatmayacak. Unreal Engine 4’ün karakter yapısı ile rengarenk görsellere sahip olan Street Fighter V’in karakterleri, haritaların renkleri harika görünüyor.

    2753138-15772346838_a1fdcfd519_o

    Hikaye, versus, hayatta kalma, challenge, training, dükkan ve çoklu oyuncu modlarını sunan bu menüde Street Fighter V profilimizi şekillendirebiliyor ve istediğimiz oyun moduna atılabiliyoruz. Çoklu oyuncu modlarından, hikayeden veya elde ettiğimiz başarımlardan kazandığımız unvan ve profil tasarımları ile Street Fighter V profilimizi de basit bir şekilde özelleştirebiliyoruz.

    Street Fighter V’in dövüş profili sistemini bir hayli beğendiğimi belirtmeden edemeyeceğim. Bizlerin oyun içindeki istikrarını, diğer oyuncularla etkileşimimizi ve gücümü gösteren bu profil, her karakteri ne tarzda oynadığımızı da kayıt altına alıyor ve karşılaşma anında rakibimize sunuyor. (Valium) Eğer Ken’i fazlasıyla agresif oynuyorsanız, rakibiniz profilinizi ve oynanışı tarzınızı gördüğü an daha savunmacı bir oynanış tarzına bürünebiliyor. Ancak, siz ‘görürse görsün yiğidin malı meydandadır!’ derseniz, o sizin bileceğiniz iş tabii.

    11-Chunli-Fireball.0

    Street Fighter Alpha ve IV’ün devamında geçen hikayemiz Street Fighter III’ten önce yer alıyor. Her karakterin hikayesini ayrı ayrı ele alan Street Fighter V, burada iyi bir iş çıkardığını bizlere sezdirse de, ne yazık ki bu konuda sınıfta kalıyor. Hikaye modunu açtığınızda her karakterin ayrı bir hikayeye sahip olduğunu görüp sevinsek de, karakter seçtiğimiz an hayal kırıklığına uğruyoruz, lakin hikayeler fazla yetersiz ve bizlere kısa karşılaşmaları oynatıyor.

    Geldik asıl önemli soruya. Street Fighter IV ve Street Fighter V arasındaki fark ne? Bu soruya verebileceğim ilk yanıt, Street Fighter V’in çok daha oyuncu dostu bir oyun olması. Oyunun fazla kolay olduğunu düşünebilirsiniz, ancak Street Fighter V yine de o tipik SF acımasızlığını barındırıyor ve bunu en iyi seviyeli maçlara girdiğiniz an hissediyorsunuz.

    Street-Fighter-V-Karin-13-1280x720

    Gelelim Street Fighter V’in asıl özelliği olan V-Trigger ve V-Skill’e. Her karakterin farklı bir V-Skill ve V-Trigger’a sahip olmasıyla birlikte, farklı oynanış tiplerini ortaya çıkartan Street Fighter V, oyunun dövüş mekaniklerinin hem eğlenceli hem de detaylı olması için bir hayli çalışmış. Orta yumruk ve orta tekmeye aynı anda basarak yapabileceğimiz V-Skill’in işlevi her karakterde farklı. Ryu, ünlü Street Fighter oyuncusu Daigo’nun EVO turnuvasında yaptığı ‘savunma’ hareketi ile gelen hareketleri savunabiliyorken, Charlie Nash ise ona doğru gelen ‘projectile’ dediğimiz Hadouken gibi saldırıları emebiliyor.

    V-Trigger ise işin daha ‘renkli’ kısmı. Ağır yumruk ve ağır tekme ile aktifleştirebildiğimiz V-Trigger, genel olarak karakterlerimize belirli bir süre için saldırılarında güç veriyor. Charlie Nash, Vega ve R. Mika gibi karakterlerin V-Trigger’ları tek kullanımlık olsa da, Chun-li, Laura, M. Bison ve Karin gibi karakterlerin V-Trigger’ı bizlerin vuruşlarını güçlendirirken, yeni hareketleri yapabilmemize de olanak sağlıyor.

    Street-Fighter-V-Beta

    Çoklu oyuncu modunun bir hayli başarılı olduğunu söyleyebilirim. İstersek Capcom Fighters Network’ten karşı platformdan arkadaşlarımızla oynayabiliyor, sıralamamıza bakabiliyor ve önceki maçlarımızı izleyebiliyoruz. Battle Lounge ise, bizlere arkadaş grubumuz ile oynayabileceğimiz bir lobi kurmamıza yardımcı oluyor.

    Street Fighter V, seriye kattığı yeni oynanış tarzları, karakterler ve görselleri ile başarılı bir yapım olmakla birlikte, mutlaka deneyim edilmesi gereken bir dövüş oyunu olmayı başarmış. Oyunun hikaye modu her ne kadar şimdilik yetersiz olsa da, Capcom bu durumu Haziran ayında düzeltecek gibi görünüyor. Eğer Street Fighter serisine başlamak istiyor, veya SF IV yüzünden seriye küstüyseniz, Street Fighter V seriye yeniden başlamak için en doğru seçim ve anı sizlere sunuyor.

    XCOM 2 İnceleme

    0

    XCOM: Enemy Unknown ve Enemy Within’de dünyayı uzaylı tehdidin korumuş, adeta tüm gezegenin üzerindeki bir güvenlik ağı gibi kanımızın son damlasına kadar mücadele vermiştik hatırlarsanız. İşte o ilk istilanın üzerinden tam 20 sene geçmiş, defettiğimiz o uzaylılar da… aslında sandığımız kadar da defedilmemiş. XCOM 2, çok enteresan bir tercihle sizin ilk oyunda başarıya ulaşmadığınız bir sonu kabul ederek başlangıç yapıyor. O 20 yılda da uzaylılar iyiden iyiye dünya üzerindeki kıskacını sağlamlaştırmış, ADVENT adını alıp totaliter bir rejim ve sözde iyi niyet maskesiyle dünya nüfusunu kendi çıkarları için sömürmekte. Bu noktada eski ekipten geriye kalanlar toplanıp, ADVENT’in kıskacını kırmak için son bir savaşa girişiyoruz…

    03

    Bu sefer önceki oyuna göre daha gerilla savaşını benimseyen XCOM’un artık sabit değil, mobil bir üssü var. AVENGER adındaki bir uzay gemisi olan bu yeni üssümüzde yine önceki oyunda olduğu gibi kuracağımız binaları, geliştireceğimiz teknolojileri falan seçerek bir kez daha karşımızdaki uzaylıların teknolojisine yetişmeye, askerlerimizi daha iyi donanımlamaya çalışıyoruz. Ancak tabii ki bir XCOM klasiği olarak görev görev geliştirdiğimiz, gözümüz gibi baktığımız o askerler eninde sonunda %95lik ihtimale sahip bir vuruşu kaçırıp diplerinde duran uzaylıya yem oluyorlar. Bu gibi durumlara hazırlıklı olmak için göreve çıkarttığınız askerlerin sayısını arttırmakta ve hepsini geliştirmekte fayda var.

    04

    Önceden dünya haritası üzerinden bize korumamız karşılığında fon ve destek veren dünya devletlerinin yerini de direniş güçleri almış bu sefer. Bir bölgede operasyon yapabilmek için öncelikle o bölgenin yerel direniş örgütüyle irtibata geçmiş olmak gerekiyor. Eğer bir bölgeyle henüz irtibat kurmadıysanız ve o bölgenin sınırları içerisinde bir ADVENT tesisi harıl harıl işliyorsa başınız çok ağrıyacak demektir. Zira bu ADVENT tesisleri bu sefer AVATAR adındaki bir projeyi tamamlamak için var güçleriyle çalışmakta. Sizin öncelikli göreviniz de bu projenin tamama ermesini önlemek. Eğer AVATAR projesini gösteren bar tamamen dolarsa, oyun size son bir şans daha tanıyor ve onu da değerlendiremezseniz bir kez daha uzaylılar zafer kazanmış oluyor. O yüzden ne yapın edin, öncelikli olarak çeşitli direniş bölgeleriyle irtibata geçin.

    01

    Askerlerin kişiselleştirme seçenekleri bu sefer almış başını yürümüş; daha şimdiden internette tonla oyun karakterini XCOM’a başarılı bir şekilde taşıyanları görmek mümkün. (Hele ki işin modlama kısmı da artık çok daha basit olduğu için ilk günden itibaren bunu daha da ileriye taşıyan modlarla karşılaşmak mümkün) Onun dışında asker sınıfları da şöyle bir elden geçip roller açısından iyice ön plana çıkmışlar. Ranger, Grenadier, Sharpshooter ve Specialist sınıflarına ek olarak bir de ileride sıfırdan yetiştireceğiniz ve kendi rütbe ve yetenek sistemine sahip Psi Operative sınıfı eklenmiş.

    02

    Uzaylılar da bu sefer çok daha çeşitli, çok daha renkli ve çok daha tehlikeli. Üstelik oyun da bu uzaylıları üzerinize balya balya atmaktan hiç çekinmiyor. Siz gıdım gıdım ilerlemeye çalışırken sağdan Berserker, soldan Gatekeeper, karşıdan da Archon çıkarsa hiç şaşırmayın yani. Ancak her ne kadar çoğu zaman durumunuz imkansız görünse de iyi bir planlama ve doğru stratejiyle (tabii ki biraz da şansla) bu durumların üstesinden gelebiliyorsunuz. Oldu da yine de gelemezseniz bir diğer yenilik olarak Skyranger’ı çağırıp zor durumdaki askerlerinizi aç uzaylı sürüsünün elinden kurtarabiliyorsunuz.

    05

    XCOM 2, gayet başarılı bir yeniden diriliş yaptığı seriyi daha da ileriye taşıyarak iyice doygunluk noktasına ulaştırmış bir oyun. Ana senaryosu biraz pat diye aniden bitse de, ileride geleceği muhtemel ek paket veya ilk oyuna yapılan Long War gibi muazzam modlar sayesinde ömrünün çok uzun olacağı şimdiden aşikar. Eğer XCOM serisine kıyısından köşesinden bulaşmışsanız ya da stratejik derinliği olan oyunları seviyorsanız ne yapın edin, XCOM 2’yi oynayın!

    Robot Atlas görenleri şoke ediyor!

    0

    Ekran Resmi 2016-02-25 11.18.08

    Google’ın bir parçası olan Boston Dynamics, teknoloji dünyasında zaman zaman konu olan ilginç markalar arasında. Mühendis Marc Raibert tarafından kurulan firmanın yoğunlaştığı alan robotik teknolojiler ve bu noktada ulaştıkları seviye, bilim-kurgu filmlerini aratmayacak düzeye ulaşmış durumda. En son gelişme ise Atlas adı verilen robot ile ilgili…

    Yayınlanan yeni bir videoda, geliştirme aşaması devam eden Robot Atlas’ın üstün yetenekleri gözler önüne seriliyor. İnsansı robot, bir mühendislik harikası adeta; engebeli arazide inanması güç bir başarıyla yürüyebiliyor. Karlı zeminde yapabildikleri oldukça sansasyonel. Ayrıca sensörler vasıtasıyla engellerden kaçabiliyor…

    Yetenekleri saymakla bitmeyecek gibi. Ağır cisimleri kaldırabiliyor örneğin. Kapı açıyor, yüzüstü kapaklanarak ayağa kalkabiliyor… Boston Dynamics, Atlas ile gelecekte çeşitli alanlarda insanoğlunun yerini alabilecek yeni sahaların peşinde görünüyor. Bir tür teknoloji evrimine daha işaret ediyor Atlas.

    Robotik mühendislik adına bir robota kazandırılan ilginç özelliklere dair bu yeni örneğe haberin devamındaki videoya tıklayarak daha yakından bakabilirsiniz. İyi seyirler.

    [vsw id=”rVlhMGQgDkY” source=”youtube” width=”425″ height=”344″ autoplay=”no”]

    Öte yandan Boston Dynamics’in başka adımları da söz konusu. Örneğin BigDog, ‘uçlardaki’ hareket yetenekleri ile iddialı. Kimi otoritelere göre oldukça ürpertici bulunduğunu da ekleyelim. Haberin devamındaki videoya göz atmayı ihmal etmeyin:

    [vsw id=”cNZPRsrwumQ” source=”youtube” width=”425″ height=”344″ autoplay=”no”]

    Teknoloji dünyasına dair gelişmeleri aktarmayı sürdüreceğiz…

    Gündeme ilişkin daha fazla haber için buraya tıklayınız.

    YouTube izleyici Oscarları belli oldu

    leo-xlarge

    Akademi Ödülleri ya da bilinen adıyla Oscarlara 2015 yılında aday olan filmlerin en yüksek performans gösteren fragmanları YouTube üzerinde toplamda 200 milyon dakikadan -3,3 milyon saatten- fazla, yani neredeyse televizyonda yapılan bir milyon Oscar yayını kadar süre izlendi.

    Herkes, yılın Holllywood açısından en önemli gecesi olan bu etkinliğe hazırlanırken biz de Pixability ile işbirliğine giderek insanların en sevdikleri filmlere ilişkin içeriği izleyip etkileşimde bulunduğu YouTube’daki film dünyasını yakından inceledik.

    İşte elde edilen bazı bulgular:

    İnsanlar her hangi türden film olursa olsun her çeşit içeriği izlemek için YouTube’a geliyor. Film içerikleri arasında en çok fragmanlar izleniyor, ardından ise filmle ilgili klip ve incelemeler geliyor. En çok ilgi gören ve kullanıcılar tarafından beğenme, yorumda bulunma ve paylaşma gibi yollarla etkileşime girilen fragmanlar Fantastik türe ait. Bunu Aksiyon fragmanları takip ediyor.

    Fragmanlar; film stüdyoları ve diğer kreatif kadrolar için hikayelerini sinema severlere anlatarak onları heyecanlandırmamanın en muhteşem yolu. Pixability’nin elde ettiği bulgular, hayranların sevdikleri fragmanları kendi YouTube kanallarında paylaşarak, neredeyse stüdyonun kendi içeriği için elde ettiği kadar izleme ve etkileşim yarattığını ortaya koyuyor. Şaşırtıcı olmayan bir diğer bulgu ise kapalı gişe oynayan yaz filmleri ve tatil dönemlerinde YouTube’daki filmle ilgili içerik yayımının da zirve yaptığı. Aynı şekilde ödül dönemlerinde de ibre yükselişe geçiyor.

    YouTube Dünyasına Göre Oscar’ın En Güçlü Adayları…

    En İyi Film Ödülü’ne aday sekiz filmin yer aldığı Oscar Film Fragmanları Listesi’nde birincilik koltuğuna YouTube izleyicilerinin ilk sıraya yükselttiği “The Revenant” oturdu. Bu filmi Mad Max: Fury Road ve The Martian takip etti.