1,5 milyardan fazla aktif kullanıcısı ile günümüzde SMS’i adeta tarihe gömen WhatsApp her geçen gün farklı bir yenilik ile karşımıza çıkmaya devam ediyor. Başta Hikayeler olmak üzere Snapchat’in birçok özelliğini kopyalayan mesajlaşma platformu bu kez kaybolan mesaj özelliğini kullanıcılara sunacak.
WhatsApp kaybolan mesajlar özelliği geliyor!
Hikayeler özelliği 500 milyona yakın kullanıcı tarafından kullanılan WhatsApp’ın, Snapchat’in kaybolan mesaj özelliği üzerinde ortaya çıktı. Böylece gönderilen mesajların bir süre sonra otomatik olarak kaybolması sağlanacak ve Snapchat’e bir darbe daha vurulmuş olacak.
Kaybolan mesaj özelliğini kullanarak Hikayeler üzerinden arkadaşlarınıza göndereceğiniz GIF ve Fotoğraflar, Snapchat ile benzer şekilde bir süre sonra ortadan kaybolacak. Yani, Hikayeler özelliğinin mesajlara entegre edilmiş hali olacak.
Yayınlanan son raporlara göre, Snapchat ve Instagram karşısında kullanıcı sayısı bakımından ezici bir üstünlüğe sahip olan WhatsApp, günümüzde akıllı telefon kullanıcılarının iletişim ihtiyacını karşılamak için kullandığı ana uygulama haline geldi.
Akıllı telefonlar hayatımızın merkezinde yer alan vazgeçilmez bir iletişim aracı. Bu vazgeçemediğimiz araçtan en iyi şekilde yararlanmak içinse kullandığımız aksesuarlar büyük önem kazanıyor. Taşınabilir batarya, kablosuz kulaklık, MicroSD kart ve akıllı saat gibi aksesuarlar, akıllı telefon deneyimimizi daha ileri noktalara taşıyacak unsurlar. Bu yazıda size MediaMarkt internet mağazasından seçtiğim akıllı telefon keyfinizi katlayacak aksesuarlar öneriyorum.
TRUST URBAN Primo 12.500 mAh Taşınabilir Şarj Cihazı
Akıllı telefon kullanımı sırasında bizi en çok rahatsız eden şey, en kritik anlarda şarjımızın bitmesidir. Böyle olumsuz bir sürprizle karşılaşmamak için yapılacak en mantıklı şey, dışarı çıkarken yanımıza taşınabilir şarj cihazı almak olacaktır. Taşınabilir şarj cihazı satın almayı planlıyorsanız, Trust Urban’ın 12.500 mAH kapasiteli bu taşınabilir şarj cihazı sizin için hayat kurtarıcı olacaktır. 5W/1A ve 10W/2.1A çıkışlı 2 USB portu bulunan bu ürünle aynı anda iki cihazı birden şarj edebilirsiniz. Cihazın üzerinde pil durum göstergesi mevcut. Bu sayede kalan batarya miktarı hakkında bilgi sahibi olabiliyorsunuz. Ayrıca gerektiğinde el feneri olarak kullanılabiliyor olması ürünün bir diğer avantajı. Son bir not olarak, ürünün kutu içeriğinden 2 adet mikro-USB şarj kablosu çıktığını da hatırlatmış olayım.
Akıllı telefon keyfinizi katlayacak bir başka aksesuar ise Motorola’nın Verve Loop model bluetooth kulaklığı. Müzik dinlerken ya da telefon görüşmelerinizi yapmak için kullanabileceğiniz bu şık ürün, su sıçramaya da dayanıklı olarak üretilmiş. Bu sayede açık havada kullanırken hava yağmurlu ise endişe etmenize gerek kalmıyor. Özellikle spor yaparken tarzınızı bütünleyecek olan bu ürün, kulağa oturan yapısıyla da kullanırken sizi rahatsız etmiyor. Tek şarj ile 6 saat aralıksız kullanılabilen bu Motorola Verve Loop model bluetooth kulaklık, kullanıcılarına APTX HD codec desteği ile iyi seviyede ses kalitesi sunuyor.
Çok fazla müzik ya da video saklamayı tercih ediyorsanız akıllı telefonunuzun hafıza kapasitesi muhtemelen yeterli gelmeyecektir. Bu aşamada neyse ki imdadımıza hafıza kartları yetişiyor. Samsung’un Evo Plus serisi hafıza kartları, 32 GB’tan 256 GB’a kadar farklı kapasitelerde depolama alanı sunuyor. Akıllı telefonunuzla 4K video çekmeyi tercih ediyorsanız, bu videoları hem çekme sırasında hem de telefonunuzdan bilgisayarınıza aktarma sırasında Samsung’un Evo Plus serisi hafıza kartları kullanmak iyi bir tercih olacaktır. Çünkü, Evo Plus serisi hafıza kartları, 100 MB/sn’ye kadar okuma ve 90 MB/sn’ye kadar yazma hızıyla, 3 GB’lık bir videoyu sadece 38 saniyede dizüstü bilgisayarınıza aktarabiliyor.
Telefonumuzu tamamlayacak en iyi aksesuarlardan biri de akıllı saatler. Apple’ın spor ekipmanları üreticisi Nike şirketiyle işbirliği yaparak ürettiği Apple Watch Nike+ model akıllı saat, aktif bir yaşantıya sahip olan aynı zamanda spor yaparak formda kalmayı tercih edenler için iyi bir seçenek. Apple Watch serisi akıllı saatlerin fonksiyonlarına ek olarak ürünle, Nike+ Run Club uygulaması kullanarak çok sayıda antrenman planına sahip olabilirsiniz. Sesli yönlendirmeler eşliğinde aktivitelerinizi yaparak formda kalmak için harekete geçebilirsiniz. Suya dayanıklı olarak geliştirilen ürün, yürüyüş, koşu gibi temel spor aktivitelerinin yanı sıra yüzerken bile sizden ayrılmıyor ve havuzda ya da denizdeki faaliyetlerinizin verilerini de kaydedebiliyor.
Sorularınız olursa yorumlardan bana ulaştırabilirsiniz
Bu yazıda size akıllı telefon keyfinizi katlayacak aksesuar seçenekleri hakkında detaylı bilgi vermeye çalıştım. MediaMarkt internet mağazasında satışa sunulan tüm aksesuar seçeneklerini buradan görebilirsiniz. Konuyla ilgili sorularınız olursa, aşağıdan yorum bırakarak bana ulaştırabilirsiniz. Şimdilik hoşça kalın.
Geçtiğimiz Ekim ayında yeni amiral gemileri olan Pixel 3 ve Pixel 3 XL modellerini tanıtarak, tek arka kamera ile rakiplerine meydan okumaya devam eden Google, bu kez uygun fiyatlı bir modeli kullanıcılar ile buluşturmaya hazırlanıyor. Google Pixel 3 Lite olarak lanse edilmesi beklenilen bu akıllı telefonun bazı detayları ortaya çıktı.
Google Pixel 3 Lite ortaya çıktı!
Google’ın daha önce satışa sunduğu akıllı telefonlar ile benzer şekilde model adını bir deniz canlısından alacak olan Pixel 3 Lite, 3.5 mm kulaklık girişine ve Pixel 2 ile oldukça benzer bir tasarıma sahip.
Qualcomm’un Snapdragon 670 işlemcisinden güç alması beklenilen akıllı telefon, 4 GB RAM ve 32 GB dahili depolama alanına ev sahipliği yapacak. 5.56 inç büyüklüğündeki IPS ekranı 2220×1080 piksel çözünürlük sunacak olan Pixel 3 Lite, 12 Megapiksel çözünürlüğünde arka ve 8 Megapiksel çözünürlüğünde ön kamera ile gelecek.
Eğer Pixel 3 ile aynı kameraya sahip olursa, orta segmentti alt üst edebilecek olan bu akıllı telefon, 2915 mAh kapasiteli bir bataryadan beslenirken, Android 9.0 Pie ile kutudan çıkacak.
Bundan sekiz yıl önce hayata geçen ve 1 milyarı aşan aktif kullanıcı sayısı ile günümüzün en popüler fotoğraf ve video paylaşım ağı olan Instagram, günümüzde Facebook, Twitter gibi platformlarında popülerliğini kaybetmesini sağlayarak liderliği elde etti.
Instagram’ın büyük güvenlik açığı giderildi!
Geçen ay kurucuların şirketten ayrılması ile gündeme gelen platform bu kez ciddi bir güvenlik açığı ile gündemde. Daha önce Facebook’un View As yani Başkalarının Gözünden Gör özelliği nedeniyle 50 milyon kişinin etkinlediği bir güvenlik açığı ortaya çıkmıştı. Buradaki güvenlik açığı ise kullanıcıların kişisel bilgilerini indirebileceği platformda ortaya çıktı.
Kullanıcılar Instagram’daki verilerini talep ederek indirdiğinde, indirilen bilgiler içerisinde kullanıcı şifresi açık bir şekilde görüntülenebiliyor. Daha kötüsü ise bu şifrelerin Facebook’un sunucularında açık bir şekilde depolandığının ortaya çıkması oldu.
Facebook tarafından yapılan açıklamada bu güvenlik açığının kısa bir süre içerisinde giderildiği ve sorundan etkilenen kullanıcıların sayısının oldukça düşük olduğu belirtildi. Her ihtimale karşı hesabınızın şifresini değiştirmeniz güvenlik konusunda içinizin rahat etmesini sağlayacaktır.
iPhone XS ve iPhone XS Max’in ardınan bir sonraki iPhone nesli için şimdiden hazırlıklar başladı. iPhone XI veya iPhone 11 adıyla çıkması beklenen yeni modeller, akıllı asistan Siri noktasında çok daha akıllı olacaklar.
İnternetsiz Siri kullanmak çok yakında mümkün olacak!
Apple tarafından yapılan patent başvurusunda ortaya çıkan detaylara göre teknoloji devi, başarılı sanal asistanı olan Siri için çok konuşulacak bir özellik üzerinde çalıştığı gün yüzüne çıkartıldı. Patentte yer alan bilgilere bakacak olursak Apple, “Çevrimdışı Kişisel Asistan” başlığı adı altında Siri‘nin internetsiz olarak kullanılması için sıkı bir çalışma yürütüyor.
Patentin başlığından da anlayabildiğiniz gibi Apple, Siri’nin internete bağlı olmadan bazı önemli komutları yerine getirmesine imkan tanıyacak.
Çevrimdışı kişisel asistan için Perşembe günü yayınlanan rapora göre, Apple kişisel sanal asistanının çalışma prensiplerini de baştan aşağıya değiştirecek. Daha önceden kişisel asistan, kullanıcılardan gelen bilgileri doğrudan Apple‘ın sunucularına aktarıyordu. Sonrasında ise sunuculardaki bilgileri kullanıcılara aktaran sanal asistan ne yazık ki internet olmadan işlem yapamıyordu.
Sonraki aşamalarda ise internet bağlantınız olmasa bile, Apple‘ın sanal asistanı bu komutları yerine getirerek kullanıcılara kesintisiz bir şekilde hizmet vermeye devam edecek. Şimdilik yeni özelliğin ne zaman ve hangi modeller için kullanıma sunulacağı hakkında henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak,Apple‘a yakın kaynaklardan gelen bilgilere göre, söz konusu bu özelliğin ilerleyen aylarda resmi olarak gün yüzüne çıkartılması bekleniyor.
MediaMarkt Türkiye, marka ve pazarlama dünyasını bir araya getiren Brand Week İstanbul 2018’ın ilk gününde global iş dünyasının en tanınmış ve en ilham verici isimlerinden biri olan Bernard Marr’ı İstanbul’da ağırladı. Yazar ve fütürist olarak da bilinen, özellikle büyük verinin kullanımı alanında hükümetlere, çok uluslu şirketlere ve pek çok markaya stratejik danışmanlık yapan Marr, Brand Week kapsamındaki “Büyük Veri ve Yapay Zeka” başlıklı sunumu öncesinde MediaMarkt’ın özel davetlileri ve iş ortakları ile de bir araya geldi. Bu özel buluşmada, MediaMarkt Türkiye İcra Kurulu Başkanı Yenal Gökyıldırım’ın “MediaMarkt olarak gündemimizin en tepesinde yer alan büyük veri ve yapay zeka konusunda global iş dünyasının en tanınmış isimlerinden birini konuk etmekten büyük mutluluk duyuyoruz” şeklinde takdim ettiği Bernard Marr konuşmasında, büyük verinin iş dünyasının farklı disiplinlerinde doğru kullanıma dair ilham verici örneklerini anlattı. Marr’a göre büyük verinin gücünün herkes farkında ancak bunu doğru kullanabilenler yeni iş modelleri tasarlayabiliyor.
Büyük veri diğer tüm sektörler gibi perakende sektörünün geleceği için de son derece kritik. Özellikle müşteri deneyimini tasarlarken tüketiciyi daha iyi tanımak, davranışlarını, alışkanlıklarını, tercihlerindeki değişimi derinlemesine analiz etmek ve yarını bugünden öngörmek için en önemli araç. Peki perakendede büyük verinin kullanımı açısından en önemli başlık olan müşteri deneyimi konusunda MediaMarkt Türkiye neler yapıyor? Bu konudaki merak ettiklerimi MediaMarkt’ın Brand Week Istanbul 2018 kapsamındaki bu özel buluşmasında bir araya geldiğim MediaMarkt Türkiye İcra Kurulu Başkanı Yenal Gökyıldırım’a sordum.
Müşteri ve onun yaşadığı deneyim MediaMarkt Türkiye için ne ifade ediyor?
Bildiğiniz gibi biz Türkiye’nin en çok tercih edilen elektronik perakendecisi olmayı kendimize vizyon edindik. En çok tercih edilen derken de sadece müşterilerimizin bizi tercih etmesinden değil, çalışanlarımızın ve tedarikçilerimizin de bizi de tercih etmesinden bahsediyorum. Bunu yapabilmeniz için de müşteriyi ve müşterinin sizinle olan yolcuğunu iyi anlamamız, analiz etmeniz gerekiyor. Biz bunu ölçüyoruz ve tüketicinin MediaMarkt dünyasındaki tüm yaşadıklarını anlamaya çalışıyoruz.
Bu konuda üzerinde durduğunuz temel başlıklar neler?
Burada öncelikle müşterinin satın alma deneyimine bakıyoruz. Tüketici “nerede başlar, nasıl devam eder, bir ürünü ne şekilde alır” gibi. Bu noktalarda tüketicimizin hayatını nasıl kolaylaştırırız konusuna odaklanıyoruz. İkinci önemli başlık çağrı merkezi. Bizim çağrı merkezimiz çok aktif kullanılır. Türkiye’de en uzun süre ile hizmet veren çağrı merkezine sahibiz. Çağrı merkezimiz 09:00-18:00 değil, gece yarısına kadar hizmet veriyor, bunu altını çizmek isterim. Servis de bizim için diğer önemli başlık. Biz sadece ürün satmıyoruz, servis hizmetleri de veriyoruz. Dolayısıyla tüketicinin servis hizmeti açısından da beklentilerini olabildiğince anlamaya ve onlara en iyi deneyimi yaşatmaya çalışıyoruz.
Peki Bernard Marr’ın verdiği örneklerden yola çıkarak sizce perakendenin geleceği açısından en önemli konu nedir?
Bernard’ın anlattıklarından yola çıkarsam; bence sadece perakende sektörünün değil iş dünyasının genelinin geleceği açısından en kritik konuların başında verimlilik geliyor. Perakende işinde ölçeklendirilebilirlik bizim için çok önemli. Bunu da sadece kas gücü ile yapma şansınız yok. Bu iş tamamen bilgiye ve arka planda otomasyona dayalı olarak yapılmalı ki, verimlilik artsın. Bu noktada yapay zeka, endüstri 4.0 ile birleştiğinde çok büyük anlam kazanıyor. Ve bunun iş dünyasında yarattığı değişim ürün planlamasından lojistiğe bizim işimizin her adımına dokunuyor. Bu bağlamda Bernard’ın verimlilik konusunda verdiği örnekler perakende sektörü açısından çok kritik ve ilham verici.
Microsoft Office Word dosyası üzerinde çalışırken, kaydetmeden bilgisayarı kapattığınız veya farklı bir nedenle kaydedemediğiniz dosyanız için bir anlık panik geçirenlerin bildiği o durumu, eminim hiç kimse yaşamak istemez. Word dosyaları üzerinde çalışırken, kaydedilmemiş bir dosyayı kurtarmanın garantili bir yolu olmasa da, atılabilecek birkaç adım ile kaydedilmeyen dosyalara ulaşmanın bazı yolları bulunuyor. Bu haftaki ” Kaydedilmemiş Bir Word Dosyası Nasıl Kurtarılır?” başlıklı yazımda, bir word dokümanı üzerinde çalışırken herhangi bir nedenle kaydedilmeyen dosyanın nasıl kurtarılabileceğini anlatacağım.
Word dokümanlarında kurtarılmak istenilen dosyalar için atılacak olan adımlar, kullanılan Word ve İşletim Sisteminin sürümüne bağlıdır.
Word 2016 ve Word 2013’de bir belgeyi kurtarma
Word 2016 ve Word 2013’de kaydedilmemiş belgeleri kurtarmak için:
Boş bir Word dokümanı oluşturulur,
Üst menüden “Dosya” seçilir,
Gelinen ekranda “Bilgi” seçilir,
Gelinen ekranda “Belgeyi Yönet” seçilir,
“Kaydedilmemiş Belgeleri Kurtar ” seçilir,
Gelen pencereden kurtarılmak istenilen dosya seçilip kaydedilir.
Yukarıda sıraladığım yöntem kaydedilmemiş dosyanın kurtarılmasını sağlamıyorsa, farklı bir yöntem olarak aşağıdaki adımlar takip edilebilir.
Boş bir Word dokümanı oluşturulur,
Üst menüden “Dosya” seçilir,
Dosya menüsünden “ Aç ” seçilir,
” Gözat “ seçilir,
Daha önce belgenin herhangi bir sürümünün kaydedildiği veya dosyaların standart olarak kaydedildiği konum seçilir,
Gelinen konuma uzantısı “.wbk” olan dosyalar aranır,
Bulunan dosyalar açılarak, kaydedilmemiş dosyalar seçilir.
Bu ikinci yöntem de dosyanın bulunmasına yardımcı olmuyorsa, windows gezgini kullanılarak kaydedilmemiş dosyalar bulunabilir.
Windows Gezgini’ni Kullanma
Yukarıda sıraladığım yöntemler ile kaydedilmemiş dosyalara ulaşılamıyorsa, ” Windows tuşu + E ” tuşlarına aynı anda basılarak “Windows Gezginine” ulaşılır. Windows gezgininde aşağıdaki konumlara gidilerek, kayıp Word dosyasının kurtarılmış veya geçici dosyaları aranabilir.
C: \ Users \ <kullanıcı adı> \ AppData \ Local \ Microsoft \ Word
C: \ Users \ <kullanıcı adı> \ AppData \ Roaming \ Microsoft \ Word
Word 2010 ve Word 2007’de bir belgeyi kurtarma
Word 2010 ve 2007’de kaydedilmemiş dosyaları kurtarmak için bilgisayarda ayarlama yapmak yararlı olacaktır. Word 2010’da dosya menüsünden, Word 2007’de Microsoft Office butonu seçilerek arama gerçekleştirilir. Arama yapılırken dosya türüne “Tüm Dosyalar” ve uzantısına da “.wbk” olan dosyaları aramak gerekir. Arama sonucunda bulunan dosyalar teker teker açılarak, kayıp dosyaya ulaşılmaya çalışılır.
Word’de AutoSave ve AutoRecover ayarları ile önceden önlem almak
Word dokümanlarının otomatik kaydetme seçeneklerinde değişiklik yapılabilir. Yapılan değişiklikle dosya kayıplarının önüne büyük ölçüde geçilebilinir.
Word’de otomatik kayıt etme özelliklerine ulaşmak için menüden “Dosya” , “Seçenekler” ve “Kaydet” seçildiğinde gelen ekranda; dosyanın ne kadar sürede bir kaydedileceği, otomatik kaydedilirken hangi klasöre kayıt yapılacağı gibi seçenekler değiştirilebilir.
Bu arada, Office 365 kullanıcılarının otomatik kaydetme konusunda ek bir çalışma yapması gerekmiyor. Office 365’de Word dokümanlarında yapılan değişiklikler anında kaydediliyor.
MacBook Makinelerde Word dosyaları Nasıl Kurtarılır?
Macbook bilgisayarlarda Word’de otomatik kurtarma etkindir. Macbook beklenmedik şekilde kapandığında, sistem tarafından kurtarılan dosyayı açmanız istenir. Aksi durumda, dosyalar otomatik kurtarma klasöründe aranabilir.
Otomatik Kurtarma klasörünü bulmak için aşağıdaki adımlar izlenebilir.
Macbook Word 2011’de Finder açılır, soldaki sütunda Home simgesi tıklanıp, ” Library / Containers / com.microsoft.Word / Data / Library / Preferences / AutoRecovery ” yolu seçilir. Otomatik Kurtarma özelliği tarafından kaydedilen tüm belgeler burada listelenir.
Microsoft’un duyurduğu yeni Project xCloud servisiyle ilgili olarak Samsung cephesinden sürpriz bir bilgi geldi…
Microsoft Project xCloud servisi, kullanıcıların Xbox oyun konsollarındaki oyunları internet üzerinde oynamasını sağlayan yeni bir hizmet. Yani oyunlar Microsoft sunucuları üzerinden telefon ve tabletler kullanıcıların karşısına çıkarılıyor. Bu servis sayesinde sadece Xbox konsolları ile sınırlı kalınmadan konsol dışında tablet ve akıllı telefonlarda da oyun oynamak mümkün hale geliyor. Microsoft, SDC 2018 etkinliği kapsamında yeni servisiyle ilgili olarak Samsung’la anlaşma yaptığını açıklamıştı…
Microsoft Project xCloud ile oyunlar için kullanılan cihazın donanımsal açıdan güçlü olması gereksiz hale geliyor. Sadece güçlü bir internet bağlantısına sahip olmak yetiyor. 2019 yılı içerisinde telefonlara 5G desteğinin geleceği düşünüldüğünde internet hızında yaşanabilecek sorunların da ortadan kalkacağı düşünülüyor. Ayrıca Microsoft’un yeni servisi sadece Xbox sunucularının çalıştırıldığı bir ortam. Bu nedenle başka bir uygulama ya da hizmet için çalışmaması oyunların tam performans akıllı cihazlara yansıtılması adına oldukça önemli bir nokta olarak karşımıza çıkıyor.
Samsung ve Microsoft Ptoject xCloud iş birliği
neler getirecek?
Samsung ve Microsoft arasında yapılan iş birliğinin yeni gelişmelere zemin hazırlayacağı düşünülüyor. Oyunların artık mobil ortamda daha fazla oynandığına dikkat çeken Samsung ve Microsoft, oyunların geleceğini yönlendirmeleri yanında mobil ortamda daha iyi şekilde deneyimlenebilmesi için çalışmalarını sürdürüyor. Ayrıca Samsung’un oyun odaklı yeni bir akıllı telefon geliştirmekte olduğu kaydediliyor.
Microsoft, uzun bir süre önce Xbox One oyun konsolları için klavye ve mouse desteği verileceğini açıklamış, ancak bunun ne zaman gerçekleşeceği ile ilgili herhangi tarih vermemişti. Teknoloji şirketi tarafından yapılan resmi açıklama ile klavye ve mouse desteğinin tarihi tam olarak netleşmişti.
İşte o tarih geldi çattı…
Microsoft yaptığı son açıklama ile Xbox One oyun konsolu ve diğer versiyonları için daha önceden planlanan klavye ve mouse desteğinin hazır olduğunu söylemişti. 14 Kasım 2018’de oyun severler ile buluşan aksesuar desteği sayesinde Xbox One konsoluyeni bir boyut kazandı. 14 Kasım’da satışa çıkan klavye ve mouse, aynı zamanda 14 farklı oyunu destekleyecek.
İlk olarak destek sunulacak oyunlar arasında Deep Rock Galactic, Fortnite, Strange Brigade, Bomber Crew, X-Morph Defense, Vermintide 2 ve War Thunder yer alıyor. Bunun ardından ise Moonlighter, Children of Morta, Minion Master, Warface ve Wargroove, Vigor ve DayZ gibi oyunlarla genişletileceği belirtiliyor.
Diğer yandan artık oyuncular standart klavye ve mouse ile Xbox One oyun konsoluna bağlanarak oyun oynayabilecek. Konsol dünyasının yabancı olduğu donanım desteği bazıları tarafından garipsenmiş olsa da uygulama açısından bakıldığında oyunların oldukça kolay bir şekilde oynanmasına imkan tanıyacak.
Yeni bir seçenek…
Bunun yanı sıra oyun şirketleri ürettikleri oyunlarda iki farklı alternatif geliştirme imkanı bulacak. Oyunlar klavye ve mouse destekli ya da oyun kolu destekleyecek şekilde iki farklı kategoriye ayrılacak.
Tüm bunlara ek olarak Razer’ın, CES 2019 etkinliğinde Xbox’a özel kablosuz klavye ve mouse tanıtacağını belirtmekte fayda var.
