Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1844

    Huawei Mate S: Tasarımı ile fark yaratma peşinde

    Huawei Mate S, ele oldukça iyi oturan, metal kasası ile şık duran ve tasarımı ile üst seviye liginde yer edinmek isteyen bir Android telefon. 5.5 inç büyüklüğünde bir ekrana sahip olan bu telefon, kullanıcıya sunduğu ekstra özellikler ve performansı ile de kendisinden söz ettirmek istiyor.

    Huawei Mate S, Android işletim sisteminden vazgeçmek istemeyen fakat iPhone’un ergonomisini ve tasarımına sahip olmak isteyen kullanıcılar için geliştirildi. Başarılı bir iPhone alternatifi olan Mate S, kullanıcıya eksiğinden çok fazlasını sunuyor. Her ne kadar iPhone 6S Plus gibi 5.5 inç büyüklüğünde bir ekrana sahip olan Mate S, boyut olarak daha küçük (149,8×75,3×7,2) ve 156 gr ile dörtte biri kadar da daha hafif.

    5

    Huawei, alüminyum kasa sistemini ilk Huawei Mate 7 ile ortaya çıkardı. Burada elde edilen tecrübeyi de Mate S’e aktardığı hemen belli oluyor. Öyle ki telefonun işçiliği ve malzeme kalitesi görülmeye değer. Diamond Cut yani pırlanta kesim kenarlar ürüne ciddi bir hava katıyor. Bu kenarlar her ne kadar keskin görünse de, eli hiçbir şekilde rahatsız etmediğini söylemeliyiz. Hafif kavisli arka kısım avucun için tam oturması çok büyük bir avantaj. Huawei Mate S’in kasası kullanıcıya tek parça kesim hissi vermesi çok önemli bir özellik. Parmakları rahatsız etmeyen ve kullanımını arttıran ekran kenarlarının hafif eğimli olması da iyi düşünülmüş olduğunu söylemeliyiz.

    1

    Touch Control, Touch Force, Press Touch

    5.5 inç büyüklüğünde bir ekrana sahip olan Mate S, 1920×1080 piksel çözünürlüğüne ulaşıyor. Gorilla Glass 4 teknolojisini üzerinde barındıran bu ekran, yüksek kontrast değeri sayesinde oldukça doygun bir renk paletine ulaşabiliyor. İsteyen kullanıcılar ekranın renk değerleri ile oynayabilmeleri önemli bir özellik. 426 cd/m²’lik parlaklık değeri gayet başarılı, fakat güneşli ortamlarda daha yüksek bir parlaklık değerinin olması çok daha büyük bir avantaj olurdu.

    Mate S’in önemli bir özelliği Touch Control teknolojisini desteklemesi. Bu teknoloji sayesinde yüksek bir verimlilik ile çalışan parmak izi sensorundan, parmağınızla resim albümüne anında ulaşabilmeniz ve resimler arasında gezebilmeniz. Bununla birlikte bildirimleri kontrol edebildiğiniz gibi, gelen çağrıları da yanıtlayabiliyorsunuz.

    4

    Unutmadan şunu da söylemeden edemeyeceğiz. Hatırlayanlar bilir. iPhone 6s çıktığında 3D Touch özelliği hayata geçmişti. Huawei, bu teknolojiyi Apple’dan önce Touch Force adı altında duyurmuştu. Mate S’de bulunan ve Press Touch olarak da adlandırılan bu teknoloji sayesinde, ekran, parmağın uyguladığı basınca göre tepki veriyor. Bitmedi. Mate S aynı zamanda da Knuckle Control adlı bir teknoloji de destekliyor. Ekrana parmağınızla çizdiğiniz sembolleri algılayan Knuckle Control, çeşitli uygulamaları ve komutları bu sayede açabiliyor.

    6

    Performans ve kamera

    Huawei Mate S, ev yapımı 64 bit HiSilicon Kirin 935 işlemcisine sahip. Sekiz çekirdekli olan bu işlemcinin dört çekirdeği 2.2 diğer dört çekirdeği 1.5 Ghz hızında çalışıyor. 3 GByte bellek ve 128 GByte’a kadar yükselebilen 32 GByte’lık kapasite fazlasıyla yeterli. Mate S, günlük kullanımda yüksek bir hıza ulaşıyor. Benchmark testlerinde de iyi sonuçlar elde eden bu ürün, LG G4 ve Samsung Galaxy S6’dan aşağı kalır bir yanı yok. Ürünün belki en zayıf yanı 2620 mAh’lik bataryası. Bu ürünün batarya kapastesinin daha iyi olmasını beklerdik. Yine de yoğun kullanımda yaklaşık 8 saatlik bir kullanım sunan Mate S, günlük kullanımda 24 saat dayanabiliyor.

    7

    Kamera performansına gelince. Mate S, 13 MP’lik RGBW sensörü ile donatıldı. Bu sensorun RGB sensorlarla farkı, oluşturulan görüntüde ekstra bir beyaz piksel oluşturması. Bunun avantajı özellikle loş ortamlarda benzer ürünlerle kıyasla daha kalitesi yüksek fotoğraflar çekebilmesi. Optik görüntü sabitleyicisinin yanı sıra Pro moduna da sahip olan Mate S, profesyonel kameralarda bildiğiniz tüm kamera ayarlarını yapabiliyor. Yaptığımız testlerde RGBW sensorunun çok büyük bir avantaj sağlayamadığını gördük. Özellikle düşük ışıklı ortamlarda bu hemen belli oluyor. Parlaklık değerinin ve renk doygunluğunun zaman zaman doğru olmadığını ne yazık ki fark ettik. Buna karşın hareketli objelerde ortalamanın üzerinde bir çekim performansı sergilediğini söylemeliyiz. Unutmadan söyleyelim. Mate S’in F2.0 değerindeki 8 MP’lik ön kamerası görülmeye değer. Bu kamera, piyasanın en iyi kameraları ile yarışabilecek güçte.

    Uzun lafın kısası. Huawei, Mate S ile üst sınıf kategorisine iyi bir giriş yaptı. Gerek tasarımı gerekse de performansı ile göz dolduran Huawei Mate S, piyasaya iyi bir giriş yaptığını söylemeliyiz.

    360 derece video işinin incelikleri

    360 derece1994 yılından bu yana küresel video teknolojisi odaklı çalışmalar yapan IMC(Immersive Media Company) 2004 yılında ilk dijital 360 derece kamera sistemini üreterek Google Street View’in temelindeki teknolojiyi oluşturdu. Bu ilk adım sonrasında geride bıraktığımız 10-12 sene içerisinde mobil teknolojilerde kat edilen büyük mesafe ve son kullanıcı tarafında giderek yükselen deneyim odaklı tüketim anlayışıyla birlikte son iki yılın belki de en trend konularının başında 360 derece video işi geliyor. Önce YouTube’a 360 derece video desteğinin gelmesi, ardından da Facebook’da 360 derece video deneyimi yaşamaya başlamamız 360 derece videoların önünü açtı diyebiliriz. Son Mobil Dünya Kongresi’nde de gördük ki 360 derece video içerik üretimi ve tüketiminin nihayet vakti gelmiş durumda.

    360 derece kamera alternatifleri artıyor
    Alternatif içerik kanallarının hayatımıza girmesi yanında üretim tarafında en önemli adım olan 360 derece bir video çekimi yapabilmeniz için ihtiyacınız olan teknolojik donanım yelpazesi de hızla genişliyor. Tek parça halinde satılan kameralardan başlayarak 4’lü, 5’li hatta 12’li kamera sistemleri ile 360 derece çekim yapmak mümkün. Şu anda YouTube’un uyumlu olduğu dört kamera markası bulunuyor: Ricoh Theta, Kodak SP360, Giroptic 360cam ve IC Real Tech Allie. Bunların fiyatları ise 300 ile 500 dolar arasında değişiyor. Ancak hepsi şu anda satışta değil. Bu dört cihaz arasında piyasadaki en erişilebilir fiyata sahip 360 derece video kamera Ricoh’un 2 lense sahip Theta modeli. Theta ile 1080p çözünürlükte 30 fps küresel videolar çekebiliyorsunuz. Henüz piyasada olmayan, Kickstarter destekli Giroptic ise 500 doların altındaki ön sipariş fiyatıyla dikkat çekiyor. Diğer yandan Carnegie Mellon Üniversitesi‘nin robotik laboratuvarından çıkan 360fly ürünü, KickStater’da bitimine daha 27 gün kala koyduğu 150 bin dolar toplam bağış hedefinin 112 bin dolarlık bölümünü toplamayı başaran Sphericam 2 ve elbette Nokia’nın dünyanın ilk profesyonel sanal gerçeklik kamerası olan Ozo pazarın dikkat çeken ürünleri. Bahsettiğimiz ürünler nispeten yüksek fiyatları ya da henüz ön siparişte olma gibi durumları gereği son tüketiciye biraz uzak gibi görünse de bu işin ayaklarını yere bastırma adına son MWC’de çok sıkı hamlelerin geldiğini söyleyebiliriz. Samsung’un 30 MP’lik sabit görüntüleri desteleyen her biri 15 megapiksellik görüntü sensörüne sahip çift balıkgözü lenslerle donatılan Samsung Gear 360’ı ile LG’nin İki adet 200 dereceli geniş açıya sahip 13 Megapiksel kamera kullanan 360 Cam’i 360 derece video işini geniş kitelere yayabilecek gibi duruyor. Eğer tek parça bir cihaz satın almak istiyorsanız videoyu yükleyebileceğiniz çok fazla site seçeneğiniz olmayacak.Bunu da eklemek de fayda var.

    Daha profesyonel bir seçim: Kendi kamera iskeletini yapmak
    Tek parça bir cihaz dışında diğer seçenek ise kendi kamera ekipmanınızı oluşturmanız. Daha profesyonel bir arayışta olanların tercih ettiği bu modelde kendi kamera rig’inizi yani iskeletinizi oluşturabilmeniz mümkün. Bunun için daha çok GoPro uyumlu çoklu kamera ünitelerini tercih ediliyor. En sık kullanılan rig’ler 3D yazıcı ile üretilen ekipman üzerine yerleştirilen 6 GoPro kameradan oluşuyor. 4’ten 12’ye kadar GoPro ile çekim yapabileceğiniz farklı tasarımları olan iskeletleri isterseniz doğrudan sipariş edebilir ya da 3 boyutlu yazıcı ile bastırmak üzere tasarımlarını internette bulabilirsiniz. Farklı çeşitlerdeki bu üniteler ile 12K 24fps ve 4k 120fps aralığında 360 derece videolar elde etmeniz mümkün. Özelliği ne olursa olsun cihaz seçimi yaparken çözünürlük, taşınabilirlik, fps (saniye başına çekilen kare) ve bütçe gibi kıstaslar etkili oluyor. Kullandığınız GoPro kamera türüne göre rig’in fiyatı binlerce dolara mal olabilir. Ancak burada GoPro kameraların güvenilir ve sağlam olmasının getirdiği avantajın da altını çizmekte fayda var. Uzun yıllar boyunca test edilen bu kameralar her türlü koşulda kullanıma uygunlar.

    Kurgu işi biraz zahmetli
    Kameranızı alıp, istediğiniz çekimi yaptınız sıra kurgu işine geldi tabii. 360 derece kamera sistemleri birçok lense sahip. Bu lensler ile alınan görüntülerin birleştirilmesi daha terimsel haliyle “Stitch” edilmesi sonucunda bir video oynatıcı ile her yöne bakabileceğiniz tek parça bir video elde ediyorsunuz. En popüler 360 derece edit programlarının başında YouTube’la da uyumlu olan Kolor Autopano geliyor. Platform hem Windows hem de Mac ile çalışabiliyor. Bu yazılım 360 derece filmi otomatik olarak oluşturmanıza olanak tanıyor. Ayrıca HD, 4K video özelliği ve istediğiniz kareleri export edebilme imkanı da sağlıyor. Bunun dışında örneğin Ricoh Theta bir cihazınız varsa kendi yazılımınızı kullanarak hızlıca bu işlemi gerçekleştirebiliyorsunuz.

    360 derece videoyu yüklemek ise bir tuşa basıp beklemek kadar kolay değil ne yazık ki. 360 derece oynatmanın etkinleştirilmesi için video dosyanızın belirli meta verileri içermesi gerekir. Gerekli meta verileri bir uygulama aracılığı ile yeni bir dosyaya eklemek mümkün. Örneğin You Tube’da ile 360 derece özellikli bir dosya oluşturmak için aşağıdaki adımları takip etmeniz gerekiyor.

    •Mac veya Windows için 360 video metadata uygulamasını indirin
    •Dosyayı arşivden çıkartın, ardından 360 Video Metadata uygulamasını açın. Mac kullanıyorsanız uygulamayı sağ tıklayıp ardından “aç”ı tıklamanız gerekebilir
    •Video dosyasını seçin
    •”Spherical” (Küresel) onay kutusunu seçin ve “Save as”i (Farklı kaydet) tıklayın. Not: 3D Top-bottom (3B Altlı üstlü görüntü) onay kutusunu seçmeyin. Daha fazla bilgi için sanal gerçeklik videoları yükleme talimatlarına bakın.
    •Oluşturulacak dosya için bir ad girin
    •Dosyayı kaydedin. Orijinal dosyayla aynı konumda otomatik olarak yeni bir dosya oluşturulur
    •Yeni dosyayı YouTube’a yükleyin
    •360 derece efektinin işlenmesini bekleyin. Bu bir saat kadar sürebilir.

    Yakın zamanda etrafımızda daha fazla kullanıcıda göreceğimiz ve haliyle bu alanda içerik üreticilerinin de hızlıca artacağı kuvvetle muhtemel olan 360 derece video işine ilginiz var ise şu temel konularda dikkatli olmanız gerek. 360 derece video içerikleri oluştururken başarılı stitching yapmak, görüntüyü stabilize etmek, lensler arasındaki ışıktan doğan renk farklılıklarını yok etmek, gibi birtakım süreçler var. Kullandığınız ister rig isterse yekpare bir kamera olsun, 360 derece çekim yaparken ortamdaki her bir detayın görüntüleniyor olduğunu unutmayın. Ayrıca ortamda yeterli ve uygun ışık olmasına da dikkat edin.

    Canon EOS 1300D duyuruldu

    Canon EOS 1300D-onJapon teknoloji şirketi Canon, merakla beklenen DSLR fotoğraf makinesi modeli EOS 1300D’yi tanıttı. EOS 1200D modelinin güncellenmiş versiyonu olan EOS 1300D bir ‘giriş seviyesi’ fotoğraf makinesi. Profesyonellerden ziyade akıllı telefonla çekmiş olduğu fotoğraflarla yetinmeyen, daha fazlasını isteyen kimselere hitap ediyor. Bu noktada bütçe dostu fiyat etiketi ve pratik kullanım özellikleri de dikkat çekiyor.

    APS-C boyutlu CMOS sensörle gelen fotoğraf makinesi ile 18 megapiksel çözünürlüklü fotoğraf çekilebiliyor. Düşük ışıklı ortamlarda daha net fotoğraflara imkan tanıyan 12800’e kadar ISO hassasiyeti ve dahili flaşı öne çıkan özellikleri arasında konumlanıyor. Full HD video kaydı gerçekleştirilebilen cihaz, fotoğrafın yanı sıra video çekmekten hoşlanan kimseler için de dinamik bir kullanım imkanına olanak tanıyor.

    Canon EOS 1300D-arka DIGIC 4+ işlemci ile gelen modelde, saniyede 3 kare seri çekim gerçekleştirilebildiği ifade ediliyor. 9 noktalı AF sistemi, tam şarjla 500 kare fotoğraf (Canon resmi açıklamasına göre), 3 inç’lik 920 bin noktalı ekran ve kompozit malzemeden üretilen gövde diğer öne çıkan özellikler arasında.

    Canon’un yeni giriş seviyesi DSLR fotoğraf makinesinde WiFi ve NFC özellikleri de var. Bu sayede akıllı cihazlara görüntü aktarımı mümkün. Canon EOS 1300D-ust

    EF-S 18-55mm f/3.5-5.6 IS II lens ile bundle olarak satılma opsiyonu da sunması beklenen cihazın Türkiye fiyatı için henüz resmi bir bilgi yok, ancak ABD’de 550 dolar fiyat etiketi ile satılacağı kaydedildi. Satışlarına Nisan ayında başlanacağı açıklandı.

    Son bir not olarak ülkemizde Canon EOS 1300D olark satışlarına başlanacak fotoğraf makinesi, bazı ülkelerde Canon Rebel T6 olarak adlandırılıyor.

    9.7 inç ekranlı iPad Pro 21 Mart’ta tanıtılabilir

    apple

    Yeni iddialara göre Apple, 9.7 inçlik iPad Pro versiyonunu 21 Mart 2016’da lanse edecek. İşte konuya ilişkin en son gelişmeler…

    Tüketici elektroniği şirketi Apple,21 Mart 2016 tarihinde bir lansman etkinliği düzenleyeceğini resmi olarak açıkladı. Yeni modeller bekleniyor. Bu beklentiler arasında küçük ekranlı iPhone her ne kadar ön planda olsa da muhtemelen başka sürprizler de söz konusu olacak. İşte bunlardan biri son aylarda kimi iddialarla gündeme gelen orijinalinden daha küçük ekrana sahip bir iPad Pro modeli hakkında…

    Apple’ın ‘dev tablet’ olarak adfedilen modeli birkaç inç daha küçük ekranlı bir versiyonunu pazara sunmak istediği yönünde çeşitli kaynaklardan gelen iddialar var. Basına yansıyan en son bilgi ise iPad Pro için tasarlanmış olduğu belirtilen bir kılıf. Söz konusu iPad Pro kılıfı, 9.7 inç ekranlı bir cihaz için geliştirilmiş ve akıllı konnektör açıklığı (Smart Connector) ile dikkat çekiyor.

    Apple iPad Pro

    Bu da Apple’ın 9.7 inçlik iPad Pro’suna dair işaretler arasında nitelendirilmesinin önünü açıyor. Klavye ve diğer bazı aksesuarların takılabilmesini mümkün kılan konnektörü ile Apple, daha fazla ‘hibrit benzeri’ model seçeneğini kullanıcılarına sunmayı hedefliyor olabilir.

    Analizlere göre küresel tablet satışlarında 2016 için yüzde 5’in üzerinde talep azalması yönünde beklenti var. 9-13 inç ekranlı tabletlerin ise 9 inç ve altına göre daha fazla ilgi göreceği belirtiliyor. Apple, piyasa beklentilerini dengelemek için yeni yollar arıyor olabilir. Ancak nihai adımlarını 21 Mart tarihinde düzenlenecek lansman etkinliği çerçevesinde kamuoyuna sunacak.

    Gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz.

    Apple 2016’daki ilk lansman tarihini açıkladı

    apple-21-mart

    Teknoloji dünyasında ilgi ile izlenen markalardan biri de Apple. Şirketin 2016 yılında tanıtacağı iPhone 7 modelleri, yeni işletim sistemleri, tablet ve Mac’leri merakla bekleniyor. Bir yıl içinde ortalama 4 adet büyük etkinlik düzenleyen Apple, bunlardan ilkinin tarihini resmi olarak duyurdu.

    21 Mart 2016 Pazartesi günü etkinlik düzenleyeceğini, yukarıdaki görselin bulunduğu davetiyelerle basınla paylaşan Apple, slogan olarak da “Let us loop you in”i kullandı. ‘Sizi haberdar etmemize izin verin’ dedi özetle. Bizim de anbean takip edeceğimiz 21 Mart’taki Apple etkinliği, Türkiye saati ile 20:00’da başlayacak. Şirketin CEO’su Tim Cook ve diğer üst düzey isimler, en yeni ürün ve hizmetlerden bahsedecekler. Peki hangi ürünlerin tanıtılması bekleniyor?

    apple-stageEn büyük beklenti bir akıllı telefon duyurusu ile ilgili. Apple’ın Samsung, Sony, LG, HTC, Huawei gibi önde gelen üreticilerin Mart-Nisan döneminde piyasada boy gösterecek yeni modelleri ile daha yoğun rekabet edebilmek ve 4 inç ve altındaki ekran boyutlarını uzun yıllar kullanan iPhone 5 ve önceki nesil modellerin tutkunlarının yüzünü güldürecek bir adım atması bekleniyor. Bu adım 4 inç ekrana sahip, parmakizi okuyuculu, nispeten daha ekonomik fiyatlı iPhone 5SE modeli. Çeşitli rapor ve iddialar, söz konusu adımın atılabileceği yönünde.

    Öte yandan Apple’ın 9.7 inç ekran boyutuna sahip ve iPad Pro’nun özelliklerini baz alan bir ikinci ‘iPad Pro’ modelini tanıtması bekleniyor. iPad Pro 9.7 adıyla anılacağı iddia edilen tablet, Apple’ın etkinlikteki öne çıkan diğer teknoloji ürünü olabilir. Apple Watch’la ilgili de gelişmelerle karşılaşılması olası.

    Gelişmeleri aktaracağız. Takipte kalınız…

    Blizzard 5 yıl sonra Diablo 2 yaması yayınladı

    diablo2

    29 Haziran 2000 tarihinde Mac ve PC için çıkışını gerçekleştiren RPG, aksiyon oyunu Diablo 2’nin dağıtımcısı Blizzard, oyun için yeni bir yamanın (patch) yayınlandığını açıkladı. Diablo 2 için daha önceki yama 2011’de yayınlanmıştı, yani aradan geçen 5 yılın ardından ilgi uyandıran bir adım atılmış oldu.

    Blizzard Diablo 2’yi ihmal etmiyor

    Geç oldu ama oldu. Oyun için ‘düşünceli’ ve takdiri hake den bir desteğin sunulduğu aşikar. Diablo 2 için 1.14a ismi ile gelen yamayla ilgili olarak bir duyuru da paylaşıldı…

    Battle.net forumlarındaki duyuruda; uzun zaman oldu ama Diablo II için 1.14a’yı yayınlıyoruz. Bu güncelleme modern işletim sistemlerine uyum odaklı. Ayrıca yama OS X için yeni bir yükleyici ile geliyor denildi. Güncellemede ayrıca hile algılama sistemi ve geliştirilmiş hack önleme özellikleri de mevcut. Üzücü haber ise oyunla ilgili içeriğe dokunulmamış olunması. Yani 1.14a, oynanış ve beraberindeki diğer detaylar üzerinde herhangi bir etki sunmayacak.

    [vsw id=”ybHAb0VoFT4″ source=”youtube” width=”425″ height=”344″ autoplay=”no”]

    Diablo 2 için yayınlanan son güncelleme, Blizzard’ın oyunla ilgili gelecekte daha fazla plan üzerinde durduğuna işaret olarak yorumlandı. Hatrı sayılır bir oyuncu kitlesini peşinden sürükleyen ünlü RPG oyununda yakın zaman içinde yeni sürprizlerle karşılaşılabilir gibi görünüyor.

    Gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz.

    Media Markt’taki her bütçeye uygun video oyunu seçenekleri için buraya tıklayınız.

    Android 6.0 Marshmallow şaşırttı

    android-marshmallowAkıllı telefon ve tablet bilgisayarlar, günümüzün en fazla kullanılan tüketici elektroniği ürünleri arasında. Bu alanda rekabetin çok sayıda marka arasında hız kesmeden devam ettiği görülüyor. İşletim sistemi açısından ele alındığında ise rekabet sadece iki kola ayrılmış durumda: Android ve iOS. Windows ve diğer sistemler, her ne kadar varlıklarını sürdürseler de rakamsal olarak bir hayli gerideler. Yayınlanan yeni bir rapor ise Android ekosisteminde mevcut işletim sistemi sürümleri arasında ağırlıklı olarak hangilerini kullanımda olduğunu gözler önüne seriyor. Oranlar bir hayli ilginç…

    Android 4.4 KitKat sürümünün tüm Android cihazlar arasında yüzde 34,3 oranda kullanımda olduğu verisi paylaşılıyor. Yani yaklaşık olarak 3 Android cihazdan 1’inde KitKat yüklü durumda. Onu takip eden sürümler ise sırasıyla Android 5.0 ve 5.1 Lollipop. Dördüncü sırayı Android 4.2.x Jelly Bean sürümü alırken onu da 4.1.x Jelly Bean izliyor. Sonraki tüm sürümler için oranlar yüzde 0-3 aralığında. Düşündürücü olan ise Google’ın en yeni işletim sistemi sürümü olan Android 6.0 Marshmallow’un oransal yüzdesi ve sıralaması…

    Ekran_Resmi_2016-03-09_19_09_35 2015’in sonuna doğru son kullanıcı sürümünün dağıtımına başlanan Marshmallow, bir hayli yavaş bir şekilde yaygınlaşıyor. En son göstergelere bakılırsa yüzde 2,3’lük orana sahip ve bu da ilgili sürümün sondan 2’inci en çok kullanımda olan Android sürümü olduğu anlamına geliyor. Altı çizilmesi gerekn nokta ise geçtiğimiz ay, oranın yüzde 1.3 olduğu. Özetle yüzde 100’e yakın oranda kullanım oranı artmış durumda. Toparlanıyor olabilir mi?

    Evet, çünkü 2016’da tanıtımı gerçekleştirilen ve yakın zamanda da son kullanıcı ile buluşması beklenen mobil cihazların büyük bir kısmı Android 6.0 Marhsmallow önyüklü halde sunulacak. Yaz aylarına kadar oranın yüzde 10 barajına yaklaşması sürpriz olmaz. Gelişmeleri aktarmayı sürdüreceğiz.

    Şirketlerde İnovasyon Kültürü Oluşturma Yolları

    0

    Şirketlerde geçmişten gelen kazanımların her biri, şirket kültürünün bir parçasını oluşturur. Esas olarak şirket kültürünü; ortamda herhangi bir yönetici olmasa bile alınacak olan kararlara yön veren bilgi birikimi olarak ifade edebiliriz. Yani; bir emir ya da baskı ile değil, geçmişten gelen birikimler çerçevesinde, çalışanların her birinde oluşan bir bilinç olarak da açıklayabiliriz.

    Başarının arkasından duran ve itme gücü sağlayan en önemli güç: İnovasyondur. Kurumun rakipleri karşısında beklenmedik hareket yaparak öne geçmek için kullandığı bilinç de inovasyondur. İnovasyon bir yaşam biçimidir ve benimsenmesi zaman alabilir. Bilinenin aksine; sadece yeni bir ürün icat etmek değil, mevcutta olan ürün, süreç gibi kavramlarla yeni değer yaratmak da inovasyondur.

    iStock_000064695765_Small

    Şirkette inovasyon kültürünü geliştirebilmek için yapılabilecek birçok faaliyet bulunuyor. Bunların başında inovasyon yarışmaları gelir. Kurum içinde etkili inovasyon kültürünün oluşması ve yaygınlaşması için en önemli şey; üst düzey yöneticilerin de bu süreci benimsemesi ve teşvik etmesidir. Şirkette üst düzey yöneticiler, inovasyona önem vermez ve desteklemezlerse programın başarılı olması mümkün değildir. Üst düzey yönetimin sabırla programı desteklemesi ve teşvik etmesi başarı için oldukça önemlidir. Sistemi destekleyecek teknolojik araçların da modern ve kullanışlı olması gereklidir. Örneğin; şirket içinde çalışanların fikir ve önerilerinin değerlendirileceği bir web portalı, paylaşım açısından oldukça uygun bir araçtır. Bu portalda; inovasyon içerikli bilgi paylaşımı yapılacak, sektörle ilgili dünyadan örneklere yer verilecek ve fikirler toplanıp değerlendirilebilecektir. Personel fikrinin hangi aşamada olduğunu görecek ve yorumları okuyabilecektir. Bu portal üzerinden fikirler ilgili kişilerce hızlıca değerlendirilecek, personele fikir hakkında bilgi verilecektir. Eğer bu portal; çalışanları cesaretlendirip, dikkatlerini çekerek, heyecan uyandırabilirse, ekip paylaşımı ile personel, inovasyona ısınmaya başlamış demektir.

    iStock_000081505293_Small

    Bu portal üzerinden çalışanların, belirlenen konular üzerinde veya genel olarak eksikliklerin giderilmesi, mevcut uygulamalarda iyileştirmeler, yeni çözümler üretilmesi, farklı model ve ürünlerin yanı sıra var olan bir ürüne veya uygulamaya orjinal bir açılımla değer yaratması beklenebilir. Bu sayede çalışanlar sürece dahil edilerek inovasyonun şirket içi bir kültür olarak benimsenmesi sağlanmaya başlayacaktır. Ayrıca bu; personelin şirkete bağlılığını da arttıracak bir uygulamadır.

    Bu ortam çalışanların; Dinlenmek ve anlaşılmak ihtiyacını, Başarılarını paylaşma ihtiyacını, Ait olma ihtiyacını, Fark edilme ihtiyacını, Önemsenme ihtiyacını,İz bırakma ihtiyacını karşılayarak sıradışı özelliklerini açığa çıkarmalarını sağlayacaktır.

    iStock_000053300864_Small

    Şirket içi inovasyon çalışmaları bu kültürün yayılmasında ilk basamaktır. Bu sürece katkıda bulunan personele ödüller verilerek teşvik edilmesi, gerekli ve önemlidir. Bunun yanında çalışanların sunduğu inovatif çözümlerin, şirket içinde aktif olarak kullanılması ise ayrı bir motivasyon kaynağı olacaktır.

    Sicil uygulaması olan şirketlerde, personel şirkete fayda sağlayacak bir öneride bulunduğunda kariyeri içinde siciline artı puan eklemiş olacaktır. Bu gibi çalışmaların kişisel beceri ve şirketteki  yükselişlerindeki payı çok büyük olduğundan her iki taraf için de faydası olacaktır.

    Young beautiful business lady is thinking about new business ideas. Business icons and a rocket are drawn on the concrete wall.

    Personel, bir kere inovasyon kültürünü doğru anlar ve faydalarını görürse, sürekli inovatif projeler düşür hale gelecektir. Hal böyle olunca artık farklı ve yaratıcı birçok proje duymaya başlarsınız. Çünkü; işi en iyi bilen, açıkları ve eksiklikleri tespit edecek kişi, yine o kurumda çalışanlardır. Onlara fırsat vermek düşüncelerini ve önerilerini dinlemek hem motive edecek hem de onlar aracılığı ile gereksinimlerin farkına varılması sağlanacaktır.

    İnovasyonda paylaşım çok önemlidir. Personelin kafasındaki yaratıcı fikirleri dinlemek, belkide o güne kadar göremediğiniz bazı açıkları gözler önüne serecektir. Fikir paylaştıkça değerlenir, aksi halde fikrin yaratıcı olup olmadığını hatta kuruma fayda sağlayıp sağlamayacağını görmek mümkün değildir. Önemli olan yaratıcı fikirlerin açığa çıkmasını sağlamaktır. İnovasyon kültürünü kurum kültürü haline getirmek, kurumlara böyle bir fırsat tanır ve bu fırsatları iyi değerlendiren kurumlar, rakipleri ile aralarında fark yaratabilirler.

     

    Kaynak:

    http://www.kigem.com/inovasyon-kulturu-nasil-olusturulur.html

    http://www.igedakademi.com/kurumlarda-inovasyon-kulturu-olusturmak/

    http://www.inovaturk.com.tr/haber3.php

    http://www.inovasyon.co/inovasyonun-onundeki-gizli-bariyerler-sirket-kulturu-ve-beyniniz/

    Sanal gerçeklik gözlüğü Epson Moverio BT-300

    epson-moverio

    Akıllı gözlük, sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik… Emekleme dönemini yavaş yavaş tamamlayan bu nispeten yeni teknolojiler, çok sayıda küresel markanın üzerinde çalıştığı ana konular arasında. Samsung, HTC, Sony gibi tüketici elektroniği devleri, son kullanıcı için hazırladıkları sanal gerçeklik aygıtlarını sunmaya hazırlanıyor. Ancak teknoloji dünyası sürprizlerle dolu ve bazı sürpriz markaların ilgili teknolojiye yönelik duyuruları da gelmiyor değil. İşte bunlardan biri de Epson…

    Daha çok projeksiyon cihazları ve yazıcıları ile adından söz ettiren marka, geçtiğimiz ay İspanya’da düzenlenen Mobil Dünya Kongresi 2016 kapsamında sanal gerçeklik gözlüğünü tanıttı. Epson Moverio BT-300 adıyla gelen aygıt, kafaya takılan sanal gerçeklik gözlüklerinden ayrı bir tasarıma sahip, akıllı gözlük formunda. Hatta Google Glass’a çok benzediği net. Teknolojisi ise Si-Oled olarak adlandırılan özel bir mikro projeksiyon olarak ifade ediliyor. Üzerinde üç adet buton bulunuyor ve hafifliğiyle de dikkat çekiyor.

    [vsw id=”hhYPqF3aHUs” source=”youtube” width=”425″ height=”344″ autoplay=”no”]

    Yukarıdaki videodan da anlaşılacağı üzere sürprizlerle dolu bir aygıt Epson Moverio BT-300. Intel Atom işlemcili üründe yazılım tarafında Google’ın Android işletim sistemi var. 3D görüntü sunabilen Moverio BT-300 ile ayrıca 5MP çözünürlükte fotoğraf çekilebiliyor.

    Ekran_Resmi_2016-03-09_21_35_38

    Bu inovasyon dolu aygıt, veri görselleştirme özelliği ile adeta sizi bilim kurgu filmlerine götürüyor. Gözünüzün önüne rakamlar ve sayılar geliyor, üstelik bunlar arasında tercihler yapabiliyorsunuz. Perakende alışveriş asistanı ve başkasının gözünden görüntü gibi farklı yazılımsal özellikleri de mevcut. 2016 yılının sonuna doğru resmi satışlarına başlanması planan model için ön siparişler alınmaya başlandı bile. ABD için belirlenen fiyat etiketi ise 700 dolar.

    Samsung’tan 15 TB kapasiteli SSD

    1457510315_15_36TB_SSD_02Gelişmiş bellek teknolojisinin önde gelen markalarından Samsung, sektördeki en büyük kapasiteye sahip katı hal sürücüsünü (SSD) piyasaya sürdüğünü açıkladı. “PM1633a” adı verilen SSD, 15.36 terabayt (TB) kapasiteye sahip.

    Tanıtımı ilk olarak, Ağustos 2015’te gerçekleştirilen Flash Bellek Zirvesi’nde (Flash Memory Summit) yapılan 15.36 TB SSD, kurumsal depolama sistemlerinde kullanılmak üzere 12 Gb/sn Seri Bağlı SCSI (SAS) arabirimini temel alıyor. Tek bir SSD’de bulunan benzersiz 15.36 TB veri depolama özelliği, Samsung’un 256 Gb V-NAND bellek çiplerinden 512 tanesinin bir araya getirilmesiyle sunuluyor.

    Sırasıyla 200.000 ve 32.000 IOPS’e kadar rastgele okuma ve yazma hızı sunan PM1633a SSD, 1.200 MB/sn’ye kadar sıralı okuma ve yazma hızına sahip. SAS tipi sabit disklerden yaklaşık 1.000 kat daha yüksek rastgele okuma IOPS performansı sunan sürücünün sıralı okuma ve yazma hızlarıysa, klasik bir SATA SSD’ye göre iki kat yüksek.

    2.5 inçlik formda sunulan PM1633a, 3.5 inç büyüklüğündeki benzer bir depolama sürücüsüyle karşılaştırıldığında, kurumsal depolama yöneticilerine; standart bir 19 inç 2U rafa iki kat daha fazla sürücü sığdırma imkanını sunuyor.
    1457510318_15_36TB_SSD_03SAS SSD pazarında, lider kurumsal depolama sistemi üreticilerinden ultra yüksek kapasiteli SSD taleplerinin giderek arttığını belirtien Samsung Electronics Bellek Ürünleri Planlama ve Uygulama Mühendislik Ekibi, Kıdemli Başkan Yardımcısı Jung-bae Lee, bu önemli ihtiyacı karşılamak üzere aralıksız şekilde çalıştıklarını vurgulayarak şunları söyledi:

    “Hem yüksek kaliteli bellek pazarının büyümesini hızlandırmak hem de müşterilerimize üstün performans ve verimlilik sunmak üzere; SSD’lerde gelişmiş 3D V-NAND bellek teknolojimizi kullanıyoruz. Bu teknolojiyle üretilen yeni nesil SSD’lerle sektördeki lider konumumuzu korumaya devam edeceğiz.”