Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1698

    Android Wear’lı akıllı saat Casio WDS-F20 tanıtıldı

    0

    bg

    Casio, Android Wear 2.0 işletim sistemi ile birlikte gelen yeni akıllı saat modeli WDS-F20’yi ABD’de lanse etti. Cihaz zorlu koşullara dayanıklı tasarımı ve teknik özellikleri ile dikkat çekti.

    Las Vegas şehrinde düzenlenen teknoloji fuarı CES 2017 kapsamında duyurulan Casio WDS-F20, şirketin outdoor modellerinden izler taşıyor; kalın tasarımlı akıllı saatin geniş plastik kordonu da öne çıkıyor. Daha çok doğa gezileri gibi outdoor aktivitelerde kullanım için ideal bir yapıya sahip olan WDS-F20’nin günlük kullanıma tam anlamıyla uygun olamayabileceği yorumları geldi.

    Askeri sınıfı dayanıklılık sertifikası

    Cihazın MIL-STD-810 askeri sınıfı dayanıklılık sertifikası bu noktada dikkate değer. 50 metreye kadar sualtı basıncına yönelik izolasyon sunduğu belirtilen modelin darbe ve soğuğa da dayanıklı olduğu kaydedildi.

    Dahili GPS’e sahip

    Android Wear 2.0 versiyonunun yüklü olduğu akıllı saatin Casio tarafından geliştirilen bir dizi arka plana ek olarak haritalama uygulaması bulunuyor. Dahili GPS’le gelen cihazın iddialı olduğu nokta ise haritaların çevrimdışı olarak da kaydedilebilmesi. Böylelikle bağlantının iyi olmadığı ortamlarda da kullanım imkan tanınıyor.

    Güneş ışığını yansıtmayan ekranla geliyor

    Mat ekrana sahip Casio WSD-F20’nin bu sayede güneş ışığını yansıtmayan bir ekran deneyimi vaat ettiğinin altı çiziliyor.

    Akıllı saat için satışların pilot ülkelerde kısa süre içinde başlayacağı bildirildi.

    Teknoloji dünyasına dair öne çıkan gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    Bilgisayarınızın performansını artırın

    0

    Yeni bir bilgisayar aldığınızda her şey yolundadır. Sistem düzgün bir şekilde çalışır, hızlı açılır hızlı kapanır, takılmalar olmaz. Yeni uygulamalar yükledikçe, var olan uygulamaları kullandıkça, bilgisayarların performansı yavaş yavaş düşmeye başlar. Zaman gelir artık bilgisayar kendi kendine kapanmaya başlar, uygulamalar çalışırken birden hata verip kapanır, kısacası gün gelir durum baş edilmez bir hal alır. Bu durumda ya bilgisayarı en baştan kurmak ya da sistemin performansını test edip optimize etmek seçeneği ile karşı karşıya kalırsınız. Açıkçası ben yaklaşık her 3 ayda bir bilgisayarımı çeşitli yazılımlarla test edip sistemi optimize ediyorum. Böylece sistemi yeniden kurmaya gerek kalmadan uzun bir süre kullanabiliyorum. Bu yazılımlar sisteminiz üzerinde çeşitli testler yaparak sorunların nerelerden kaynaklandığını belirleyerek örneğin disk üzerinde defragmantasyon ya da başlangıçta açılan ve sistemi yavaşlatan gereksiz uygulamaları kapatarak, kullanılmayan servisleri durdurarak sistemi optimize ediyorlar. Bu sayede sistemi yeniden kurmanıza gerek kalmadan sabit disk ya da RAM bellek yükseltmeye gerek kalmadan bazı durumlarda yüzde 25’lere varan performans artışı sağlayabiliyorlar. Bu hafta sisteminizi test etmenizi ve optimize etmenizi sağlayacak çeşitli yazılımları sizler için derledik.

    IObit Advanced SystemCare

    Bilgisayarınızı ilk kullanmaya başladıktan sonra zamanla kaldırılan yazılımların bıraktığı dosyalar, birden fazla aynı dosyalar, geçici önbellek, parçalara ayrılmış dosyacıklar, kullanılmayan yazılımlar, bozuk kayıt defteri kayıtları, kullanılmayan ama çalışan servisler sistemin yavaşlamasına neden olur. IObit Advanced SystemCare yazılımı bu sorunları ortadan kaldırarak sistemin optimize bir hale gelmesini ve performansının artmasını sağlıyor. Bir diğer artısı ise kötü niyetli ve casus yazılımlara karşı da koruma sağlaması. Sistemde temizlik yaptıktan sonra optimizasyon seçeneği ile gereksiz servisleri ve işlemleri kapatarak, başlangıç ve diğer ayarları yaparak sistemin performansının en üst düzeye çıkmasını sağlıyor. Yazılımın hem ücretsiz hem de ücretli sürümü bulunuyor. Ücretsiz sürümü de oldukça işe yarıyor.

    Ayrıntılı bilgi ve indirmek için: http://www.iobit.com/en/advancedsystemcarefree.php

    Iolo System Mechanic

    Şu ana kadar kullandığım en iyi optimizasyon yazılımlarından birisi olan Iolo System Mechanic, gereksiz dosyaları ve istenmeyen uygulamaları kaldırıyor, gereksiz otomatik çalıştırma ayarlarını devre dışı bırakıyor, çeşitli günlükleri, tarayıcı ön belleklerini ve geçmişini temizleyerek sistemin optimizasyonunu sağlıyor. Kullanımı oldukça kolay olan yazılımın ücretli ve ücretsiz sürümü bulunuyor. Iolo System Mechanic’in ücretsiz sürümü birçok kullanıcının ihtiyacını rahatlıkla karşılayabiliyor.

    Ayrıntılı bilgi ve indirmek için: http://www.iolo.com/products/system-mechanic/

    Piriform CCleaner

    Ücretsiz olarak kullanılabilen CCleaner, gereksiz dosyaları, birden fazla aynı dosyaları silerek, çeşitli yazılım hatalarını düzelterek, bozuk kayıt defteri girdilerini tamir ederek ve çeşitli ayarlar yaparak sistemin optimizasyonunu gerçekleştirerek daha hızlı bir şekilde açılabilmesini ve performansının artmasını sağlıyor. Yazılımın sunduğu seçeneklerden size en uygun olanlarını işaretleyerek bu işlemi kolay bir şekilde gerçekleştirebiliyorsunuz. Piriform CCleaner’ın da diğer yazılımlarda olduğu gibi ücretli ve ücretsiz sürümü bulunuyor.

    Ayrıntılı bilgi ve indirmek için: https://www.piriform.com/ccleaner

    Razer Cortex: Boost

    Şimdi sıra geldi sıkı oyunculara. PC oyunları sistem kaynaklarını neredeyse tüketircesine kullanır. Bu yüzden sistem performansının her zaman optimize olması oyunların kesintisiz bir şekilde çalışabilmesi için büyük önem taşır. Oyuncuların sistemlerini en iyi şekilde optimize edebilmeleri için geliştirilen Razer Cortex: Boost, sistemle ilgisi olmayan tüm işlemleri kapatıyor ve hem bellek hem de işlemci gücünü gereksiz işlemlerden arındırarak sistem performansını en üst düzeye çıkarıyor. Oyun Modu tek tuşla etkinleştirilebiliyor ya da devre dışı bırakılabiliyor. Oyun Modu’nda uygulamaların büyük bölümü kapatılıyor ve oyuna kaynak yaratılıyor. Yazılımın hem ücretli hem de ücretsiz sürümü bulunuyor.

    Ayrıntılı bilgi ve indirmek için: http://www.razerzone.com/cortex/boost
    boost-01

    Profesyonelleri Aratmayan Web Tabanlı Yazılımlar

    0

    Eskiden bilgisayarlarımızda yüzlerce dosya ve onlarca program atıl durumda beklerdi. Bilgisayarın veri ve yazılım olarak dolusu makbuldü. Farklı cihazlarda bulunan farklı dosyaları bir araya getiren bulut çözümlerinin öne çıkmasına paralel olarak web tabanlı yazılımlarda da büyük bir gelişme söz konusu. Birçok ihtiyacınızı etkili şekilde karşılayan bu ve benzeri yazılımlar arasında en çok işinize yarayacakları seçtik. Yalnız dikkat bu tarz programları kullanırken, kaynağına emin değilseniz kişisel bilgilerinizi paylaşmayın.

    screenshot-quickbooks-online-account-status-1364x600

    Pratik CRM Çözümü
    Web siteniz varsa ve özellikle sosyal medya üzerinden sitenize trafik akışı sağlamak istiyorsanız ziyaretçilerinizin alışkanlıklarınızı belirlemeniz işinize yarayabilir. Genelde CRM ismi verilen bu işi daha profesyonel firmalara bırakmak mümkün. Ancak kişisel veya gelir beklentisi olmayan bir projeniz için de harici bir çözüme kaynak ayırmak istemeyebilirsiniz. İşte böyle durumlarda www.insightly.com gerçek bir kurtarıcı olabiliyor. Sitenin sunduğu hizmeti iki kişiye ücretsiz olarak kullanabilirsiniz. Türkçe desteğinin olmaması sizin için bir sorun değilse Insightly’i hemen deneyin.

    movieo-fb-default

    Kişisel Sinema Rehberiniz
    Sinemaya ilgi duyuyorsanız muhtemelen IMDB sitesi sizin vazgeçilmezinizdir. Ancak film listeleriniz arasında boğuşuyor ve bir sonraki izlemek istediğiniz filmi seçmekte zorlanıyorsanız Movieo doğru bir çözüm olabilir. Sitenin sistemi aslında gelişmiş bir filtre olarak çalışıyor. Aramalarınızı beğendiğiniz film, tür, oyuncu ve bu kombinasyonların IMDB, Metacritic, Rottentomatoes değerlendirme puanlarına göre şekillendirebiliyorsunuz. Özellikle sinefiller için kaçırılmaması gereken bir hizmet.

    twitter

    Hareketli Gif bizim işimiz!
    Profesyonel amaçlı sosyal medya LinkedIn’i kullanıyorsanız SlideShare tanımına alışıksınız demektir. Powerpoint benzeri ama tamamen web tabanlı sunum hazırlama hizmeti olarak tanımlayabileceğimiz SlideShare sunumlarınızı hareketli Gif’e çevirmek artık çok kolay. http://gifdeck.in/ sitesi bu işi birkaç adımla gerçekleştiriyor. Gif’e çevrilen sunumlarınızı Twitter’da, e-postalarınızda rahatlıkla kullanıp mesajınızı daha cazip hale getirebilirsiniz.

    tumblr_inline_ntn47sq9tr1spb66d_540

    Pratik Video Konferans
    İnternet hızlarının artmasıyla video konferanslar da önem kazanmaya başladı. Belirli bir programa bağlı kalmak istemiyor ya da ücretsiz bir video görüşme çözümü arıyorsanız https://appear.in oldukça pratik. Herhangi bir kayıt veya bilgi girişi gereksinimi duymayan sistemde bir oda yaratıp onu e-posta üzerinden paylaşıyorsunuz. 8 kişi de o bağlantı üzerinden ücretsiz olarak konuşmaya dahil olabiliyor. Her türlü tarayıcı veya mobil ortamdan konferansa katılmak mümkün. Eğer daha fazla kişi ile görüşme yapmak istiyorsanız 12 kişilik premium hizmeti deneyebilirsiniz. Bunun da ücreti ayda 12 dolar.

    pixlr

    Fotoğraf Editörü
    Akıllı cihazlarımız, küçülen fotoğraf makineleri, aksiyon kameraları derken artık her anımız fotoğraf karesine dönüşebiliyor. Durum böyle olunca da onlar arasında seçim ve düzenleme yapmak da bir mesaiye dönüşüyor. Elbette Photoshop, Lightroom gibi profesyonel çözümlerle fotoğraflarızla oynamanız mümkün ancak https://pixlr.com/editor/ sitesi bu işi ücretsiz şekilde hiçbir program gereksinimi olmaksızın üstleniyor. Bir web sayfasından çok gerçek bir program menülerine sahi Pixlr’da katmanlar, filtreler gibi ileri seviye özellikler mevcut. Türkçe desteği de sunan sitede fotoğrafınızın son halini dilediğiniz formatta kaydedebilirsiniz.

    apowersoft-streaming-audio-recorder-download-for-free

    Müzik editörü
    Apowersoft’u kullanarak müzik dosyalarınızı kesip yapıştırıp mix yapıp efekt eklemek gibi türlü türlü işlemden zahmetsizce geçirebilirsiniz. İlk aşamada küçük bir dosya kurmanızı isteyen program (Windows ve MacOS desteği bulunmakta) ardından web tabanlı çalışmaya devam ediyor. MP3, WAV, FLAC, AAC, OGG gibi birçok ses dosyasını destekleyen programı aynı zamanda bir dönüştürücü olarak da kullamanız mümkün. Programı çok beğenirseniz masaüstü sürümünü de ücretsiz olarak edinebilirsiniz.

    shotclip

    Video Editör
    Uzun videolarınız arasında yaratıcılığa ihtiyacınız varsa ShotClip tam size göre. Spor, düğün gibi onlarca tema üzerinden istediğinizi seçip videolarınıza seçiminize uygun şekilde yaratıcılık ekleyebilirsiniz. Neredeyse üç adımda herkesin kolayca montaj yapmasını sağlayan site, arka plan müzikleri eklemenize de imkan veriyor. Tek sorun video dosya boyutlarınızın yüksek olması durumunda siteye yüklenme zamanı. Bunun dışında ücretsiz olan uygulama oldukça başarılı sonuçlar veriyor.

    LG’nin katlanabilir tablet/telefon patenti göründü

    Ekran_Resmi_2017-01-18_11_06_39

    Kavisli, çok ince profilli ve bükülebilir ekranlar özellikle TV endüstrisi için ele alınan unsurlar arasında. Geçtiğimiz günlerde sona eren ABD’deki teknoloji fuarı CES 2017’de daha kompakt boyutlu ekranlarla da tanışıldı. Ancak katlanabilen ekran konusu şimdilik sadece prototiplerde ve çeşitli teknoloji şirketleri tarafından alınan patentlerde günyüzüne çıkabiliyor. İşte bunlardan sonuncusu Güney Kore merkezli tüketici elektroniği şirketi LG tarafından alınan katlanabilir tablet/telefon patenti.

    Bir tabletken katlanıp akıllı telefon boyutunda kullanıma imkan tanıyan teknolojiye dair patent, geleceğin mobil cihazlarına dair işaretler arasındaki yerini alıyor.

    Ekran_Resmi_2017-01-18_11_06_58

    Cihazın ilk açıldığındaki modu bir tablet şeklinde, ancak dikey olarak katlanması sonrasında ekranı daha küçük hale geliyor. Patent belgelerine göre cihazın orta bölümü ve büküldüğü kısımları bir tür müzik denetleyicisi veya bildirim çubuğu olarak kullanılabilecek. Ön ve arka kısımlar ise dokunmatik ekran olacak. Arka tarafta ise bir kamera flaş, parmak izi okuyucusu ve güç düğmesi dikkat çekiyor. Ek olarak detaylar, patentin çadır modunda da kullanılabilecek bir cihaza işaret ettiğine dair yorumları da beraberinde getiriyor.

    Şimdilik LG’nin söz konusu patenti, yakın gelecekte sunacağı bir cihazın özellikleri şeklinde sunup sunmayacağı konusu belirsiz. Alınan tüm teknoloji patentlerinde olduğu gibi hiçbir zaman tüketici elektroniği pazarıyla buluşmama ihtimali de var. Gelişmeler merakla bekleniyor…

    Pokemon GO 2016’yı 950 milyon dolar ciroyla kapattı

    1481121237_pokemon-go-tl

    Mobil analiz şirketi App Annie, Pokemon GO mobil oyununun 2016’yı 950 milyon dolar ciroyla kapattığını bildirdi. Ücretsiz olarak oynanabilen yapım, Pokemon yakalama ve seviye atlatma gibi oyun unsurları için çeşitli satın alım opsiyonları sunuyor ve görünüşe bakılırsa bu konuda yoğun ilgi gördü.

    Niantic tarafından geliştirilen Pokemon GO, 600 milyon dolar gelire ulaşan ilk oyundu, yeni bilgilere göre ise kendi rekorlarını belirlemeye devam ediyor.

    Bir diğer fenomen yapım Candy Crush Saga, çok daha uzun sürede söz konusu gelir rakamlarına ulaşmıştı.

    Öte yandan oyunun her yerde direkt olarak mobil uygulama mağazalarından indirilemediği de biliniyor, üstelik diğer ülkelere yayılma hızı da son derece yavaş, örneğin bir ay önce Hindistan’da indirilebilir duruma geldi.

    Geçtiğimiz Temmuz ayında piyasaya sunulan Pokemon GO, iki aydan kısa süre içinde 500 milyon indirilme rakamına ulaştı. Söz konusu tarihten itibaren oyuncuların Pokemon GO için 8.7 milyar kilometre yürüdüğü bilgisi de paylaşıldı. Adeta hareketi tetikleyen bir uygulama oldu.

    App Annie yapımla ilgili çeşitli başka ürünlerin sayısının da artmaya devam ettiğinin altını çiziyor.

    2016’ya damgasını vuran oyunun gördüğü ilgi her ne kadar azalsa da çok güçlü bir ‘kemikleşmiş’ kitleye hitap etmeye devam ettiği biliniyor.

    Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz..

    Xerox PARC’ın yeni CEO’su Türk bilim insanı Tolga Kurtoğlu

    1484546216_Xerox_PARC_Giris_Tag

    ABD Palo Alto’daki AR-GE Laboratuvarı Xerox PARC’ın CEO’luğu görevine Türk bilim insanı Dr. Tolga Kurtoğlu getirildi.

    Dünyanın önde gelen teknoloji şirketlerinden Xerox’un ünlü AR-GE merkezi Xerox PARC’ın yeni CEO’su Dr. Tolga Kurtoğlu oldu. 2010 yılından bugüne Xerox PARC’da görev yapan Dr.Tolga Kurtoğlu 2006 ile 2010 yılları arasında Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi NASA’da Araştırmacı Bilim İnsanı olarak çalıştı. Dr. Tolga Kurtoğlu Xerox PARC’a CEO olarak atanmadan önce Xerox PARC Başkan Yardımcısı ve Sistem Bilimleri Laboratuvarı Direktörü olarak görev yapıyordu.

    1484544154_Xerox_PARC_CEO_Tolga_Kurtoglu

    Dr.Tolga Kurtoğlu, Xerox PARC (Palo Alto Research Center) bünyesinde gerçekleştirilen yapay zeka, öğrenen makineler, analitik sistemler, geometrik muhakeme, modelleme, simülasyon ve siber fiziksel güvenlik alanlarındaki araştırma projelerini yürütüyordu. Kurtoğlu, ayrıca ürün ömrü yönetimi, enerji, taşımacılık, otomotiv, uzay ve savunma sektörlerinde faaliyet gösteren dünyanın lider şirketlerinin ihtiyaçları için özel teknolojiler geliştirilmesinden sorumluydu.

    Xerox CTO’su ve PARC eski CEO’su Steve Hoover konu ile ilgili yaptığı değerlendirmede, “Tolga Kurtoğlu ile çalışmak benim için büyük bir zevkti. Tolga Kurtoğlu, Xerox PARC gibi benzersiz bir şirketi yönetebilmek için gerekli olan liderlik vasıflarına sahip bir kişi. Derin teknik uzmanlığı ile müşteri ihtiyaçlarına en uygun çözümleri geliştirirken, liderlik görevini de alçakgönüllülük ve yüksek bir özgüven ile yerine getiriyor. Sahip olduğu üstün özelliklerle Tolga Kurtoğlu’nun Xerox PARC bünyesinde daha nice önemli başarılara imza atacağına inanıyorum” dedi.

    Bornova Anadolu Lisesi’ni bitirdikten sonra ODTÜ Makine Mühendisliği Bölümü’nden mezun olan Tolga Kurtoğlu, ABD Carnegie Mellon Üniversitesi’nde yüksek lisans yaptı. Ardından A.B.D Teksas Üniversitesi Austin’de doktora eğitimini tamamladı.

    Samsung teknolojinin geleceğini resmetti

    1484549114_FamilyHub_GearS3_

    ABD’de düzenlenen teknoloji fuarı, Consumer Electronics Show (CES) 2017’de Open Connectivity Foundation (OCF) işbirliğiyle kurulan Nesnelerin İnterneti (IoT) demo alanında Samsung Electronics, Akıllı Ev sistemleri özelinde sunduğu yenilikçi çözüm ve teknolojilerle geleceği resmederek büyük ilgi topladı. Geleceğin dünyasına nasıl yön verildiği ortaya konuldu.

    “Her Şey Bağlantılıdır” temasının işlendiği Nesnelerin İnterneti demo alanı, bu teknoloji sayesinde cihazların nasıl çalışabildiklerini gösterdi. Akıllı Ev sistemleri alanında sunulan çözüm ve teknolojilerin yer aldığı demo alanında, birleşik bir Nesnelerin İnterneti platformunun kullanıcılara, geliştiricilere ve imalatçılara sağlayabileceği faydalar gösterildi.

    Nesnelerin İnterneti çözümlerinin ev yaşamını nasıl farklılaşacağı değişik senaryolar ile anlatıldı. Samsung’un sergilediği “Eve Geliş” modu futuristik bir yaşamın çok yakın olduğunun ipuçlarını verdi. Gear S3 akıllı saatindeki tek bir tuşa basarak aktif olan “Eve geliş” modunu sayesinde, ev sahibi kendisini oda ısısı ayarlanmış, favori TV kanalı açılmış, otomatik elektrik süpürgesi tarafından halıları temizlenmiş bir ideal ev ortamında buluyor.

    Samsung’un sergilediği bir diğer çözüm ise ev ile otomobilin birbirlerine bağlanarak kontrol edilmesi oldu. Örnek olması açısından, ilk önce demo alanına park edilen aracın iç ısısı, akıllı saat kullanılarak ayarlandı. Samsung yetkilileri daha sonra aracın içinden, evde bulunan Family Hub 2.0 buzdolabının nasıl kontrol edildiğini gösterdiler.

    Las Vegas’taki bu sergi ile 2017’de IoT alanında önemli mesafeler katedeceğinin de ipuçları verildi.

    Microsoft All-in-One Media Keyboard ile tanışın

    1484632788_Microsoft_all_in_one_keyboard

    Microsoft’un kablosuz klavye çözümü All-in-One Media Keyboard oturma odasına teknoloji keyfini getiriyor. Hem bilgisayar hem televizyon uyumlu olan klavye su geçirmeme ve darbelere dayanıklılık gibi özellikleriyle en zor şartlar altında bile çalışabiliyor.

    Microsoft, çoklu dokunmatik desteği bulunan izleme paneli, tam boyutlu tuş takımı ve kablosuz bağlantı özelliği ile All-in-One Media Keyboard’u satışa sunuyor. Yeni klavye salonda medya keyfi yaşatıyor.

    Türkçe karakter desteği bulunan tam boyutlu Q dizilimine sahip olan klavye, çoklu dokunma özelliğine sahip olan izleme paneli sayesinde ekranda tıklama, arama ya da imleç hareket ettirme gibi işlemleri yapabiliyor. Bu panel aynı zamanda ekrandaki fotoğraflara yakınlaştırma ve uzaklaştırma gibi işlemlerin yapılabilmesini sağlıyor.

    Tuş aralığı ve yumuşaklığı ile konforlu bir deneyim sunduğu kaydedilen klavye, bilgisayar desteğinin yanı sıra uyumlu televizyonlarla da birlikte kullanılabiliyor. Klavye, USB HID desteği sunan akıllı televizyon ve oyun konsolu gibi cihazlarla da uyum sağlıyor. Bu sayede akıllı televizyondan internete girmek, konsolda klavye keyfi yaşanabiliyor.

    Özelleştirilebilir medya kısayollarına sahip

    Klavye üzerinde bulunan medya kısayolları sayesinde sık kullanılan uygulamalara tek tuşla erişim sağlanabiliyor. Bu kısayollar müzik, fotoğraf ya da video gibi dosyaları hızlı bir erişim imkanı sunuyor. Ek olarak klavyedeki bulunan ses denetim tuşları ile ses seviyesini artırıp azaltmak çok kolay hale geliyor.

    Çocuğunuza karne hediyesi ne alacaksınız?

    0

    Okulların sömestr tatiline girmesine çok az bir süre kaldı. Bütün bir yarıyılı derslerine sıkı sıkı çalışarak geçiren çocuğunuz elbette güzel bir hediyeyi hak etti. Teknolojinin hakim olduğu günümüzde artık çocuklar da hediye isteklerini bilgisayar, oyun konsolları, tablet gibi teknolojik cihazlardan yana kullanıyor. Hal böyle olunca çocuğunuzu en mutlu edecek hediyenin teknolojik bir cihaz olduğu aşikar…

    Oyun konsolları, bilgisayarlar, tabletler, günümüz çocuklarının oyun ve eğlence alışkanlıklarını şekillendiriyor. Ancak çocuklarını bu teknolojilerden mahrum bırakmak istemeyen ailelerin de dikkat etmesi gereken bazı noktalar var. Trend Micro’ya göre, teknolojik bir cihaz kullanan çocukların isim, adres ve fotoğraf gibi bilgilerinin paylaşımının mutlaka aile kontrolünde olması gerekiyor. Kullandıkları cihazın bir kamera özelliğine sahip olup olmadığı da diğer bir önemli ayrıntı. Çocuklar bu cihazlarla çektikleri fotoğrafları nerelerde paylaşıyorlar ya da çekilen fotoğraflar cihazda mı yoksa internette mi depolanıyor? Aileler bu ayrıntılara hakim olurlarsa herhangi bir sorun yaşamadan dosyaları ve fotoğrafları kontrolleri altında tutabilirler. GPS özellikli cihazlar, başkalarının çocuğunuzun yerini veya olağan rotalarını izlemesine imkan veriyor. Aileler, bu durum için coğrafi etiket ayarlarını yöneterek, çocuklarının etiketlendiği konumu yalnızca şehir olarak paylaşmasını da sağlayabilir. Çocuğunuzun teknolojik cihaz kullanımını nasıl kontrol altında tutacağınız hakkındaki önemli hatırlatmalardan sonra ürün önerilerimize geçebiliriz.

    “Bilgisayar istiyorum!”
    Eğer çocuğunuz karne hediyesi olarak bir bilgisayar istiyorsa Lenovo’nun Ideapad 510 ve Ideapad 310 modelleri güzel bir alternatif olabilir. Bu iki dizüstü bilgisayarla çocuğunuz, tatil boyunca film seyretmenin, müzik dinlemenin ve oyun oynamanın keyfini sonuna kadar yaşayabilir. Etkileyici ses ve yüksek görüntü kalitesi sunan Lenovo Ideapad 510, çalışma ve eğlence için mükemmel bir hediye. DDR4 çip ile daha yüksek performans, düşük güç tüketimi ve artırılmış güvenilirlik sunan Lenovo Ideapad 510, üstün bir multimedya güç merkezine sahip. 15.6 inç Full HD ekranıyla Lenovo Ideapad 510, Windows 10 özellikleri ve Intel Core işlemcisiyle de çocuğunuzun hayal gücünü geliştirmesine yardımcı olacak. Lenovo Ideapad 310, geliştirilmiş ses özelliği, 7. Nesil Intel Core işlemcisi ve 15.6 inç HD ekranı ile yarıyıl tatilinde çocuklarınızın en kullanışlı multimedya arkadaşı olmaya aday. Dolby teknolojisi ve stereo hoparlörleri sayesinde, müzik dinlemek ve oyun oynamak çok daha keyifli olacak. Her 2 model de yüksek performansı sayesinde, okullar açıldıktan sonra da çocuğunuzun ders çalışırken yardımcısı olabilir.

    “Benim niye tabletim yok?”
    Çocuğunuz karne hediyesi isteğini tabletten yana kullanıyorsa, Hometech’in İdeal 10s ve İdeal 8s modelleri iyi bir seçenek olabilir. En özel ve eğlenceli anlarını kaydedebileceği otomatik focus özellikli 5 MP yüksek kamera çözünürlüğüne sahip İdeal 10s, çocuğunuzun yüksek kalitede fotoğraf ve video çekebilmesini sağlayacak. 16 GB dahili hafıza ile yüksek depolama alanına sahip İdeal 10s, yüksek boyutlu dosya ve uygulamaları kolaylıkla hafızasına alabildiği gibi hafıza kartı ile harici olarak 64 GB’lık bir depolama alanına da imkan sağlıyor. İdeal 8s ise uzun batarya ömrü ve düşük güç tüketimi ile oyun oynamak için ideal bir tercih. SoC yapısı sayesinde işlemciye entegre olarak grafik, ses, video, bağlantı ve güç yönetiminin yanı sıra 400 nit parlaklığı ile ön plana çıkan İdeal 8s ile çocuğunuz tatilin keyfini doya doya yaşayabilir. 1.2 GHz hızında çalışan 4 adet 64 Bit’lik atom çekirdeği içeren ve ARM Mali-450 grafik kartı ile entegre gelen İdeal 10s ve İdeal 8s’in IPS ekranı ile her açıdan aynı görüntüyü alabilmek mümkün.

    “Tüm tatil oyun oynayacağım”
    Çocuğunuz yarıyıl süresince derslerine sıkı bir şekilde çalışıp sonunda o çok istediği oyun konsoluna kavuşmaya hazır. Sony’nin PlayStation oyun konsolu ona mükemmel bir oyun deneyimi yaşatabilir. Oyun çeşitliliğinin de fazla olmasıyla çocuğunuza tam da istediği gibi bir sömestr tatili yaşatabilirsiniz.

    Telefon rehberinizi tekrar yeni telefona aktarmak kabusunuz olmasın

    Akıllı telefon kullanıcılarının en büyük kabusu telefonlarının çalınma veya kırılma sonrası tüm kayıtlı telefon numaralarının yok olmasıdır. Çünkü kısa sürede yeni bir telefon alsalar bile eğer telefon rehberindeki isim ve numaralar yedekli değilse onlarca, yüzlerce ve belki de binlerce numara kaydını telefon üzerinden tuşlayarak girmek günlerce süren ve büyük zaman alan sıkıntılı bir sürece dönüşecektir. Kafanızın her zaman rahat olabilmesi için yani telefon rehberinizi bir kere oluşturduktan sonra yeni telefona geçtiğiniz anda bile rehberinizi aynen kayıpsız kullanabilmeniz çok önemlidir.

    Telefon Rehberinizi Bulutta Saklamak

    Eğer Android işletim sistemine sahip bir akıllı telefon kullanıyorsanız rehberinizdeki isim ve telefon numaralarını Gmail adresiniz ile birleştirerek e-postalarınızın durduğu platformda bulundurabilirsiniz. Böylece rehberiniz bir anlamda bulut üzerinde saklanmaya başlayacaktır. SIM kartınızın veya telefonunuzun kaybolması, kırılması, suya düşmesi artık bu anlattıklarımdan sonra sizin için “sudan” bir sebep olacak ve başka bir telefona geçtiğinizde bir kayıp yaşamadan aynı telefon rehberinize birkaç dakika içinde ulaşabileceksiniz çünkü numaralarınız e-posta adresinizde yüklü ve yedeklenmiş olacak.

    İlk Olarak Ne Yapıyoruz?

    Eğer Android akıllı telefonunuzu ilk kez kullanıyorsanız ilk kurulumla ilgili bilgileri girerek cihazı hazır hale getirmeniz gerekiyor. Genel ayarlamalar yapıldıktan sonra da Gmail hesabınızı girmeniz istendiğinde en sık kullandığınız Gmail adresini telefonunuza kurmalısınız. Sonrasında telefon rehberinize kayıt girerken seçeneğiniz telefon ve SIM kart seçenekleri değil Google e-posta adresiniz olmalı. Bu aşamada ekleyeceğiniz bilgilerin tutulacağı yeri belirlerken e-posta adresinizi seçmelisiniz. Böylece her kayıt ettiğiniz bilgi e-posta adresinize yani buluta yüklenmiş olur. Buluta yüklenmenin de anlamı şudur: Nerede olursanız olun, hangi marka telefon kullanıyorsanız kullanın ve isterse telefonunuz yeni satın aldığınız sıfır bir telefon olsun, internete bağlandığınız anda daha önceden e-posta adresinize kayıtlı olan tüm adres defterinizi telefonunuza aktararak kullanmak sadece birkaç dakikanızı alacaktır.

    Adres Defteri Bilgilerini Bir Seferliğine Girin

    Adres Defterinize bir kereye mahsus tüm telefon numarası, isim-soyadı  ve diğer bilgilerinizi girerseniz hatta bir kereye mahsus her girdiğiniz kişi için bir fotoğraf da eklerseniz artık yedekleme yapmanıza bile gerek kalmayacak tüm kayıtlarınızın e-posta adresinizde tutulduğu bir rehberiniz olacaktır.

    En güzel haber ise telefon rehberi bilgilerinizi eklerken telefonunuzun ekranına ve minik klavyesine artık bağlı değilsiniz. Bilgisayarınızdan Gmail e-posta adresinize girerek sol üst bölümde yer alan “posta” bölümüne tıklayarak açılan küçük pencereden “rehber” bölümünü seçerek adres defterine tüm bilgi ve fotoğraf ekleme işini masaüstü bilgisayarınızdan çok rahat bir biçimde yapabilirsiniz. Bu da size büyük hız ve kolaylık sağlayacaktır.

    iPhone’da İşlem Yaparken Android Telefonlardan Farklı Olarak

    Android işletim sisteminde kullanabildiğiniz Google Sync özelliğini iPhone’da da kullanabiliyorsunuz. Fakat burada e-posta kurulumunu Gmail yazan yerine Exchange yazan bölümden yapmanız kontak listenizin eşleştirilmesini kolaylaştırırsınız.

    Telefon Numaralarınızı Fotoğraflarıyla Birlikte Yükleyin

    Adres defterinize ilk seferde tüm kayıtlı isim ve telefon bilgilerini eklerken listenizdeki tanıdığınız insanların telefon numaralarını fotoğraflarıyla birlikte yüklemenizi öneriyorum. Çünkü listenizdeki her ismin yüzünü tam olarak hatırlamıyor olabilirsiniz. İşte böyle bir durumda listenizdeki isimlerin büyük bölümünü fotoğraflarıyla görmek ve birisi sizi aradığında arayan kişinin ismiyle birlikte fotoğrafını görmek hem estetik olarak çok şık olacak hem de arayanın yüzünü hatırlamak için size zaman kaybettirmeyecektir.

    Herkesin fotoğrafını nereden bulacağım derseniz de size Facebook’u kullanmanızı önereceğim. Arkadaşınızsa zaten sorun yok. Tüm fotoğrafları arasından beğendiğinizi seçebilirsiniz. Fotoğrafını ekleyeceğiniz kişi arkadaşınız değilse Facebook profil fotoğrafını  kullanabilirsiniz.