Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 221

    MEROSS Akıllı Duman Sensörü İncelemesi: Ev Güvenliğinizi Artırın

    Akıllı ev teknolojileri gün geçtikçe hayatımıza daha fazla entegre olurken, MEROSS Akıllı Duman Sensörü gibi ürünler güvenliğimizi artırma konusunda önemli bir rol oynuyor. Bu incelemede, akıllı duman sensörünün tasarımından kurulumuna, performansından kullanıcı deneyimine kadar her detayını keşfedeceğiz. Haydi gelin, MEROSS’un akıllı duman sensörüne birlikte göz atalım!

    Dizayn ve Özellikler 

    MEROSS Akıllı Duman Sensörü, şık ve kompakt tasarımıyla dikkat çekiyor. Beyaz rengi ve modern görünümüyle her tür ev dekorasyonuna uyum sağlıyor. Cihazın üst kısmında bulunan LED göstergeler, kullanıcıya durumu hızlıca belirtiyor.

    Bu akıllı duman sensörü hem yangın alarmını hem de karbonmonoksit tehlikesini algılama özelliğine sahip. Böylece evdeki herhangi bir risk anında tespit edilerek acil önlemler alınabiliyor. Dahili bataryası sayesinde elektrik kesintilerinde bile güvenliği sağlamaya devam ediyor.MEROSS Akıllı Duman Sensörü

    Wi-Fi bağlantısı üzerinden MEROSS uygulamasına entegre olan bu sensör, uzaktan erişim imkanı sunuyor. Kullanıcılar, telefonlarından anlık bildirimler alarak evlerinin güvenliğini kontrol altında tutabiliyorlar. Ayrıca Amazon Alexa veya Google Assistant gibi akıllı ses asistanlarıyla da entegrasyon mümkün oluyor.

    Kurulum Süreci

    MEROSS Akıllı Duman Sensörü’nün kurulumu ve ayar süreci oldukça basit ve kullanıcı dostu bir deneyim sunmaktadır. İlk adım olarak, sensörü doğru konuma yerleştirmeniz önemlidir.

    Cihazın yanında bulunan talimatları dikkatlice takip ederek, duman sensörünü uygun şekilde duvara monte edebilirsiniz. Ardından MEROSS uygulamasını indirip akıllı cihazınızla eşleştirme işlemine geçebilirsiniz.

    Uygulama üzerinden adım adım yönergeleri izleyerek, sensörü Wi-Fi ağınıza bağlayabilir ve gerekli ayarlamaları yapabilirsiniz. Basit birkaç dokunuşla tüm bu işlemleri hızlıca tamamlayabilir ve evinizin güvenliğini arttırabilirsiniz.

    Kurulum sürecinde herhangi bir problem yaşamanız durumunda ise MEROSS’un müşteri desteği ekibi size yardımcı olacaktır. Sonuç olarak, MEROSS Akıllı Duman Sensörü’nün kurulumu kolaylıkla gerçekleştirilebilen bir işlem olduğunu söyleyebilirim.MEROSS Duman Sensörü

    MEROSS Akıllı Duman Sensörü: Performans

    MEROSS Akıllı Duman Sensörü’nün performansı, kullanıcıların güvenliğini sağlamak için en önemli konulardan bir tanesi. Bu akıllı duman sensörü, hızlı bir şekilde duman algılama yeteneğine sahip, böylece olası yangın durumlarında hızlıca uyarı verir.

    Ürünün hassas sensörleri sayesinde herhangi bir duman veya alev tespit edildiğinde hemen bildirim göndererek evinizdeki tehlike anında fark edilir ve müdahale edilmesi sağlanır.

    Ayrıca MEROSS Akıllı Duman Sensörü, uzun ömürlü pil ömrü ile sürekli çalışma kapasitesine sahiptir. Bu da kullanıcılarına güven veren bir özelliktir.

    Üstelik cihazın yüksek doğruluk seviyesi sayesinde yanlış alarm riskini minimize ederken gerçek tehditlere karşı maksimum koruma sunar.

    Tüm bu özellikler MEROSS Akıllı Duman Sensörü’nün üst düzey performans sergileyip etkili bir şekilde evinizi koruduğundan emin olmanız için geliştirilmiş.

    Uygulama Arayüzü

    MEROSS Akıllı Duman Sensörü uygulama arayüzü, akıllı ev güvenliği konusunda önemli bir rol oynamaktadır. Uygulamanın kullanıcı dostu arayüzü, herkesin kolayca erişebilmesini sağlar. Tek dokunuşla duman sensörünün durumunu kontrol etmek veya alarm ayarlarını değiştirmek mümkündür.

    Uygulama üzerinden gerçek zamanlı bildirimler almak, kullanıcılara hızlı bir şekilde harekete geçme fırsatı sunar. Akıllı duman sensörünün pil seviyesi veya bağlantısı ile ilgili bilgilere anında erişilebilir. Bu da güvenlik açısından büyük bir avantaj sağlar.

    Ayrıca uygulamada yapılacak basit adımlarla cihazın diğer akıllı ev sistemleriyle entegrasyonu sağlanabilir. Tüm bu özellikler sayesinde MEROSS Akılı Duman Sensörü hem teknoloji meraklılarına hem de güvenlik endişesi olanlara hitap ediyor.MEROSS Sensör

    MEROSS Akıllı Duman Sensörü Artılar ve Eksiler

    Her üründe olduğu gibi bu cihazın da avantajları ve dezavantajları bulunuyor. İlk olarak bunu belirtmemde fayda var. Öncelikle, MEROSS Akıllı Duman Sensörü’nün kurulumu son derece kolay ve hızlıdır. Herkesin rahatlıkla evinde kullanabileceği pratik bir üründür. Ayrıca, akıllı telefon uygulamasından erişilebilir olması da büyük bir avantaj sağlar.

    Bununla birlikte, bazı kullanıcılar sensörün duyarlılık seviyesinin ayarlanabilir olmasını tercih edebilirdi. Bu durumda cihazın performansında daha fazla kontrol sağlanabilir.

    MEROSS Akıllı Duman Sensörü diğer markaların benzer ürünleriyle karşılaştırılabilir düzeyde rekabetçi fiyatlar sunmaktadır. Bu da bütçe dostu alışveriş yapmayı sevenler için önemli bir avantaj olabilir.

    Sonuç ve Son Düşünceler

    MEROSS Akıllı Duman Sensörü, evinizin güvenliğini sağlamak için kullanışlı ve akıllı bir seçenektir. Başarılı tasarımı, kolay kurulumu ve yüksek performansıyla dikkat çeken bu cihaz, diğer akıllı duman dedektörleriyle karşılaştırılabilir özellikler sunmaktadır.

    Kullanıcı deneyimi oldukça kullanıcı dostudur ve uygulama arayüzü basit ve anlaşılır bir şekilde tasarlanmıştır. MEROSS’un sunduğu avantajlar arasında uzaktan erişim imkanı, hızlı bildirimler ve entegre smart home sistemleriyle uyumluluk gibi özellikler bulunmaktadır.

    Sonuç olarak, MEROSS Akılll Duman Sensörü hem pratik kullanım kolaylığı hem de güvenilir performans sunmasıyla tercih edilebilecek bir akılll duman sensörüdür. Evdeki güvenlik ihtiyaçlarınız için ideal bir seçenek olabilir.

    Ürünün fiyatını öğrenmek ve özelliklerini görmek için bu bağlantıya tıklayın. 

    Web3’ün Oyun Dünyasını Dönüştürme Potansiyeli

    0

    Geleneksel oyun endüstrisi, yıllar boyunca sürekli olarak evrim geçirmiş olsa da, son yıllarda Web3 teknolojisinin yükselişi, oyun dünyasını tamamen yeni bir döneme sokuyor. Web3, merkezi olmayan, blockchain tabanlı teknolojilerin bir bütünüdür ve bu teknolojiler oyun endüstrisinde devrim niteliğinde değişikliklere yol açıyor. Bu yazımda Web3’ün oyun dünyasını nasıl dönüştürdüğünü ve gelecekte ne gibi potansiyellere sahip olduğunu keşfedeceğiz.

    Web3 oyun sektörü için neden önemli?

    Web3, oyun sektörü için önemlidir çünkü merkezi olmayan ve blockchain tabanlı teknolojilerin kullanımı, oyun içi varlıkların gerçek mülkiyetini ve ticaretini mümkün kılar. Bu, oyuncuların oyun içindeki varlıkları gerçek paraya dönüştürmesine ve merkezi olmayan pazarlarda ticaret yapmasına olanak tanır, böylece oyun içi ekonomiler daha dinamik ve canlı hale gelir. Ayrıca, Web3’ün NFT’lerin (Non-Fungible Token) entegrasyonu, oyun içi varlıkların benzersiz dijital mülkiyetini temsil eden tokenlerin yaratılmasını sağlar. Bu da oyuncuların nadir veya benzersiz varlıkları koleksiyonlamasını ve ticaretini yapmasını mümkün kılar, oyunlara daha fazla değer ve çekicilik katar.

    Web3’ün oyun endüstrisine getirdiği yenilikler:

    Web3, oyun dünyasına getirdiği merkezi olmayan ekonomiler, NFT’lerin entegrasyonu ve oyuncu içi katılım gibi yeniliklerle oyun endüstrisini temelden değiştiriyor.

    Merkezi Olmayan Oyun Ekonomileri: Web3, oyun içi varlıkların sahipliğini ve ticaretini merkezi olmayan bir şekilde mümkün kılarak oyunculara gerçek mülkiyet ve değer sağlar. Bu, oyuncuların oyun içindeki varlıkları gerçek paraya dönüştürebilecekleri ve oyun dışında ticaret yapabilecekleri anlamına gelir.

    NFT’lerin (Non-Fungible Token) Entegrasyonu: NFT’ler, oyun içi varlıkların benzersiz dijital mülkiyetini temsil eden tokenlerdir. Web3, oyun içi varlıkların NFT olarak tokenleştirilmesine olanak tanır, bu da oyuncuların nadir veya benzersiz varlıkları satın alıp satmalarını sağlar.

    Değiştirilebilir Oyun Öğeleri:
    Web3, oyun içi varlıkların merkezi olmayan pazarlarda serbestçe değiştirilebilir olmasını sağlar. Bu, oyuncuların oyunlar arası ticaret yapmalarını ve farklı oyunlarda kazandıkları varlıkları kullanmalarını mümkün kılar.

    Oyuncu İçi Katılım ve Kararlılık:
    Web3, oyuncuların oyun geliştirme sürecine daha fazla katılımını teşvik eder ve oyuncuların oyunların geleceği üzerinde daha fazla etkisi olmasını sağlar. Merkezi olmayan oyun toplulukları ve yönetişim modelleri, oyuncuların oyunların gelişimine katkıda bulunmalarını sağlar.

    Gelecek için potansiyeli nedir?

    Gerçek Zamanlı Ekonomiler ve Oyunlar: Web3, oyuncuların gerçek zamanlı olarak oyun içi varlıklarını alıp satmalarına olanak tanır, bu da oyun ekonomilerini daha dinamik ve canlı hale getirir.

    Daha Fazla Oyun İçi Özgürlük ve Esneklik: Web3, oyun geliştiricilerine ve oyunculara daha fazla özgürlük ve esneklik sunar. Bu, farklı oyun geliştirme ve oyun deneyimi modellerinin ortaya çıkmasına olanak tanır.

    Gerçek Dünya ve Sanal Dünya Entegrasyonu: Web3, gerçek dünya ve sanal dünya arasındaki sınırları bulanıklaştırır ve oyun deneyimini daha zengin ve etkileyici hale getirir. Örneğin, gerçek dünya etkinliklerinin oyun içine entegre edilmesi veya oyun içi varlıkların gerçek dünya varlıklarıyla ilişkilendirilmesi mümkün olabilir.

    Web3, oyun dünyasını dönüştürme potansiyeline sahip güçlü bir teknoloji olarak ortaya çıkıyor. Merkezi olmayan ekonomiler, NFT’lerin entegrasyonu, değiştirilebilir oyun öğeleri ve oyuncu içi katılım gibi yenilikler, oyun endüstrisinde önemli değişikliklere yol açıyor. Gelecekte, Web3’ün oyun dünyasına getireceği potansiyellerin sınırları henüz belirlenmemiş durumda ve bu teknolojinin daha da büyümesi ve evrilmesi bekleniyor.

    iPad için Popüler Çizim Uygulamalarına Örnekler

    Günümüzde dijital sanatın yaygınlaşması ile birlikte, iPad gibi tabletler üzerinde kullanılabilecek çizim uygulamaları da giderek popülaritesini artırıyor. Sanatçılar, tasarımcılar ve hobi olarak çizim yapmak isteyenler için iPad’de kullanabilecek birçok etkileyici çizim uygulaması geliştirilmiş durumda. iPad için Popüler Çizim Uygulamalarına Örnekler başlıklı bu makalede, iPad üzerinde çizim yapmak isteyenler için seçenek oluşturabilecek uygulamalara örnekler vereceğim.
    iPad için çizim uygulamalarına örnekler vererek devam edelim.

    Procreate

    iPad için en popüler çizim uygulamalarından biri olan Procreate, kullanıcılarına profesyonel düzeyde çizim yapma imkanı sunuyor. Kullanıcı dostu arayüzü ve geniş araç seti ile sanatçılara yaratıcılıklarını özgürce ifade etme fırsatı tanır. Fırça seçenekleri, katmanlar, efektler ve daha birçok özellik içermesiyle Procreate, iPad’de çizim yapmak isteyen herkes için ideal bir seçenektir.

    Autodesk SketchBook

    Autodesk’in sunduğu SketchBook, iPad üzerinde çizim yapmak isteyenler için güçlü seçenek sunuyor. Basit ve anlaşılır arayüzü, farklı fırça seçenekleri, katmanlar ve profesyonel düzeyde çizim araçları ile sanatçılara geniş bir yaratıcılık alanı açıyor. Ayrıca, kullanıcılar çizimlerini kolaylıkla diğer cihazlarına senkronize edebiliyorlar.

    Tayasui Sketches

    Tayasui Sketches, özellikle basit ve doğal çizim deneyimi arayanlar için ideal bir uygulama olarak öne çıkıyor. Gerçek kâğıt ve kalem hissini yaratma konusunda başarılı olan uygulama, farklı fırça efektleri ve renk paletleri ile sanatçılara seçenekler sunuyor. Kullanıcılar, çizimlerini paylaşmak için kolaylıkla sosyal medya platformlarına da entegre edebiliyorlar.

    Adobe Fresco

    Adobe Fresco, Adobe’nin profesyonel tasarım araçları konusundaki uzmanlığını iPad’e taşıyan bir uygulamadır. Vektör ve raster çizim özelliklerini bir araya getiren Fresco, sanatçılara çok katmanlı projeler oluşturma imkanı sağlar. Ayrıca, Adobe Creative Cloud entegrasyonu sayesinde çizimlerinizi diğer Adobe uygulamalarıyla senkronize edebilirsiniz.

    Tayasui Color

    Tayasui Color, özellikle renkli çizimlere ilgi duyanlar için mükemmel bir seçenektir. Kullanıcı dostu arayüzü ve gerçekçi fırça efektleri, sanatçılara renk paletleri üzerinde özgürce çalışma fırsatı tanır. Ayrıca, uygulamanın içerdiği özel efektler ve renk karıştırma özellikleri sayesinde, sanatçılar çizimlerine daha fazla derinlik katabilirler.

    Concepts

    Concepts, vektör tabanlı çizim uygulamalarından biridir ve özellikle mimarlar, tasarımcılar ve teknik çizimlerle uğraşanlar için ideal bir tercihtir. Hassas çizim özellikleri, katman desteği ve sonsuz bir çalışma alanı sunan Concepts, kullanıcılarına profesyonel düzeyde projeler oluşturma imkanı sağlar. Ayrıca, uygulama Apple Pencil ile entegre çalışarak kullanıcı deneyimini daha da arttırır.

    MediBang Paint

    MediBang Paint, hem amatör hem de profesyonel sanatçılar için uygun olan bir çizim uygulamasıdır. Geniş bir fırça koleksiyonu, çeşitli efektler ve kolay paylaşım özellikleri ile MediBang Paint, iPad üzerinde çizim yapmak isteyen herkesin ihtiyaçlarını karşılar. Ayrıca, kullanıcılar diğer sanatçılarla işbirliği yapabilir ve uygulama içinde çeşitli çizim yarışmalarına katılabilirler.

    Paper by WeTransfer

    Paper, minimalist bir tasarıma sahip olan ve sadece temel çizim araçlarını içeren bir uygulamadır. Ancak, basitliği sayesinde kullanıcılar hızlı ve spontane çizimler yapabilirler. Uygulama, özellikle sketçi tarzında çalışmak isteyenler için mükemmel bir seçenektir.
    iPad’de kullanabileceğiniz çizim uygulamaları arasında, ihtiyacınıza ve beceri seviyenize uygun birçok seçenek bulunmaktadır. Seçtiğiniz uygulama, kişisel tercihleriniz ve projeleriniz doğrultusunda size en uygun olanı olacaktır. iPad’in sunduğu dokunmatik ekran ve Apple Pencil gibi araçlarla, dijital sanat dünyasına adım atmak çok daha kolay ve keyifli hale geldi diyebiliriz.
    X takip için @salihertugrul

    Dyson Airstrait Saç Düzleştirici Şimdi Türkiye’de!

    Dyson Airstrait saç düzleştirici, sıcak plakalar ve ısı hasarı olmadan, güçlü ve odaklanmış bir hava akımıyla aynı anda saçı hem kurutuyor hem de düzleştiriyor. Kolay bir şekilde pürüzsüz, parlak, doğal ve düz bir stile hızlıca ulaşmanızı sağlıyor.

    Her saç tipi için tasarlanan Dyson Airstrait™ saç düzleştirici kullanıcılara saçlarını ıslaktan kuruya düzleştirmenin yeni bir yolunu sunarken; saçlarının gücünü ve sağlıklı görünümünü koruyarak doğal ve düz bir stil elde etmelerine yardımcı oluyor. Saç telleri, açısı hassas bir şekilde ayarlanmış yüksek basınçlı hava akımlarının aşağıya ve saça doğru itildiği iki kol tarafından tutulurken; saçlar tek bir makineyle aynı anda hem kurutulup hem de düzleştirilebiliyor.

    Kurucu ve Baş Mühendis James Dyson ürüne ilişkin açıklamasında, “Güçlü hava akımının nasıl kontrol edileceği konusunda bilgi sahibi olmak, Dyson Airstrait™ saç düzleştiricinin performansı için çok önemli. Son 25 yılda edindiğimiz uzmanlık, sıcak plakalar ve ısı hasarı olmadan ıslaktan kuruya düzleştirebilen bir saç bakım teknolojisi tasarlamamızı sağladı. Dyson Airstrait™ saç düzleştirici, kullanıcıların saç düzleştiricilerde sevdiği kullanım kolaylığını yüksek hızlı hava akımlarıyla birleştirerek zamandan tasarruf sağlıyor ve saçın gücünü koruyor” diyor.

    Hava akımı. Kontrollü hava çıkışı.

    Makinenin kolları boyunca iki adet 1,5 mm açıklık bulunuyor. Hava bu kanallarda hızlandırılarak aşağı doğru iki yüksek hızlı hava akımı oluşturuyor. 45 derecelik bir açıyla yansıtılan bu akımlar, odaklanmış tek bir hava akımı yaratmak üzere birleşiyor ve saçı kuruturken kontrollü bir şekilde düzleştirmek için aşağı doğru bir güç oluşturuyor. Bu yönlendirmeli hava akımı, pürüzsüz ve parlak bir görünüm için saç tellerinin hizalanmasına yardımcı oluyor.

    Lenovo Legion Go inceleme!

    Valve’ın taşınabilir konsolu Steam Deck’e güçlü bir rakip olarak görünen Lenovo Legion Go için beklenen duyuru geldi. Daha önce çeşitli sızıntılar ve raporlarla kullanıcılara sunulan özellikler IFA 2023 etkinliğinde resmi olarak tanıtıldı. Peki, bu cihaz kullanıcılara neler sunuyor ve fiyatı ne kadar?

    Lenovo Legion Go inceleme!

    Lenovo Legion Go’nun tuş düzeni iki analog çubuk, bir D-Pad, dört düğme (A, B, X ve Y) ve bir dokunmatik yüzeyden oluşuyor. Ayrıca sağ kumandanın arkasında bir fare tekerleği bulunuyor. Windows 11 işletim sistemi ile çalıştığını göz önünde bulundurarak, gezinmeyi son derece kolaylaştıracağına dair mantıklı bir hamle yapılmış gibi görünüyor.

    Tasarımına dikkatlice bakıldığında, Lenovo Legion Go’nun Switch ve Steam Deck’e benzerlik gösterdiğini görebiliriz. Arka kısmındaki destek ayağıyla Nintendo’nun konsolunu anımsatıyor ve özellikle ayrılabilir kontrolcüleriyle Switch’in Joy-Cons’larını akla getiriyor. Lenovo tarafından bu kontrolcülere Legion TrueStrike adı veriliyor. Ürünün 854 gram ağırlığında olduğunu da belirtelim.

    Cihazda, 8,8 inç boyutunda, 144 Hz yenileme hızına sahip, 2560×1600 piksel QHD+ çözünürlüklü dokunmatik IPS LCD bir ekran bulunuyor. Bu ekran, 16:10 en boy oranına ve 500 nit’e kadar parlaklığa sahipken, güç yönetimi için yenileme hızlarını ve çözünürlüğü düşürebiliyor.

    Konsol, AMD Ryzen Z1 serisi işlemcilerle donatılmış. Kullanıcılar istedikleri takdirde cihazı AMD Ryzen Z1 Extreme’e kadar yükseltebiliyorlar.

    El konsolunda, 16 GB 7500 MHz LPDDR5X RAM bulunuyor ve 256/512 GB ve 1 TB PCIe 4.0 NVMe M.2 SSD seçenekleri mevcut. Ayrıca, 2 TB’a kadar ek depolama sağlayan bir microSD yuvası bulunuyor. Son olarak, ürünün kutudan Windows 11 Home ile çıktığını ve 49,2 WHr’lik iki hücreli bir bataryadan güç aldığını belirtelim.

    Discord ile ilgili ilk defa duyacağınız bilgiler!

    Instagram ve X gibi popüler sosyal medya platformları arasında yer alan Discord, 2015 yılında kullanıma sunuldu. Bir dönemin efsanesi Skype‘ın yerini alarak özellikle oyuncuların buluşma noktası haline gelen bu uygulama, dünyanın dört bir yanından yüz milyonlarca kullanıcıya sahip.

    Türkiye’de de oldukça yaygın olan Discord, kullanıcılara kendi sunucularını kurma imkanı tanıyarak bir topluluk oluşturmayı mümkün kılıyor. Böylelikle platform, ünlü yayıncılar ve sosyal medya fenomenlerini de kendine çekiyor. Neredeyse her oyuncunun bir Discord hesabı bulunuyor. Biz de bu popülaritesinden yola çıkarak Discord ile ilgili ilginç bilgileri derledik.

    Discord ile ilgili ilginç bilgiler

    “Discord” adının bir anlamı yok

    Günümüzde dünyanın en büyük şirketlerinden küçük bir işletmeye kadar isimlerinin bir hikayesi olduğunu söyleyebilmek mümkün. Örnek vermek gerekirse “Microsoft” adı, “microcomputer” ve “software” sözcüklerinin birleşmesinden geliyor. Apple‘ın adı ise şirketin kurucusu Steve Jobs’un meyve bahçesinde çalıştığı dönemde ortaya çıkmış. Discord ise böyle değil.

    Discord ile ilgili ilginç bilgiler

    Discord‘un yaratıcılarının bu adı seçmesinin nedeni, çekici bulmalarıydı. Yani hiçbir hikayesi veya anlamı yok. Sadece kulağa hoş geldiği için bu ad tercih edilmiş.

    Uygulamanın adı neredeyse “Wyvern” olacaktı

    Deminki başlıkta Discord adının kulağa hoş geldiği için seçildiğini söylemiştik. Bununla bağlantılı olarak şirket, bir ara X (Twitter) üzerinden paylaştığı gönderide uygulama adının “Wyvern” olarak adlandırılacağını açıklamıştı. Tabii gelen tepkiler üzerine bu karardan dönüldü.

    Oyuncu topluluklarında dönen tartışmalarda, büyük çoğunluk Discord‘un bu karardan dönerek en mantıklı kararı verdiğini söylese de “Wyvern” adının kulağa daha hoş geldiğini söyleyenler de oldu.

    2020’de kapanacaktı

    Discord ile ilgili ilginç bilgiler

    Ciddi bir büyüme gösteren bir sosyal medya platformunun aniden kapanması ne kadar da garip olurdu değil mi? Sanıyoruz ki Discord’un başına böyle bir durum gelecekti. Öyle ki Kasım 2020’de bazı kullanıcılara dikkat çeken bir e-posta gönderildi.

    Bu e-postada uygulamanın yıl sonuna doğru kapatılacağı belirtiliyordu. Bunun nedeni ise bir hayli ilginçti: Kullanıcı sayısının artması. Evet, yanlış duymadınız. E-postada uygulamanın popülaritesi arttığı için kapatılacağı yazıyordu. Neyse ki bu gerçekleşmedi. E-postanın ne amaçla gönderildiği ise bilinmiyor.

    1 milyon sunucuya ilk ulaşan Discord botu

    Bildiğiniz üzere Discord‘u en kullanışlı kılan özelliklerden birisi bot desteği olması. Botlar, Discord sunucularında çeşitli görevleri yerine getiren yazılımlardır. Sunucu yönetiminden eğlenceye kadar farklı amaçlar için geliştirilmiş birçok bot bulunuyor.

    Discord ile ilgili ilginç bilgiler

    Discord için geliştirilmiş on binlerce bot bulunuyor. Bunlar arasında en popülerden birisi de Rhythm. YouTube, SoundCloud ve Twitch videolarını çalma amacıyla kullanılan bu yazılım, 1 milyon sunucuya ilk ulaşan bot oldu.

    Discord değeri ne kadar?

    Discord, yüz milyonlarca kullanıcıya sahip olduğu için büyük platformlardan biri konumunda. Bu da onu değerli kılıyor. Aktarılan bilgilere göre Discord‘un değeri 2 milyar dolardan fazla. Zira 2021 yılında Microsoft tarafından 10 milyar dolar karşılığında satın alınmak istenmişti. Discord ise bu teklifi her ne kadar kabul etmese de, bu firmanın değerli olduğu anlamına geliyor.

    WhatsApp ile ilgili ilk defa duyacağınız ilginç bilgiler!

    Bu içeriğimizde, dünyanın en popüler anlık mesajlaşma uygulaması WhatsApp ile ilgili ilginç bilgileri derledik.

    Peki siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki Yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.

    Çevrimiçi flört edenlerin yaklaşık dörtte biri dijital takibe maruz kalıyor

    Kaspersky tarafından dünya genelinde 21 bin kişiyle yapılan yeni anket, dijital istismarın boyutları hakkında şok edici veriler ortaya koydu. Katılımcıların neredeyse dörtte biri (%23) yeni çıkmaya başladıkları kişi tarafından çevrimiçi takibe maruz kaldı. Katılımcıların üçte biri (%34), çıkmaya başladığınız kişinin sosyal medya hesaplarını Google’da aramanın veya kontrol etmenin kabul edilebilir olduğuna inanıyor ve %41’i biriyle çıkmaya başladığında bunu yaptığını itiraf ediyor.

    Dünya genelinde 21 ülkede 1.000 kişiyle görüşülerek yapılan araştırmaya göre, online randevuyla tanışanlar aşk arayışında kendilerini korumak için adımlar atma konusunda istekli. Bununla birlikte bireyler Sevgililer Günü’nde konum ayarları, veri gizliliği ve aşırı paylaşımdan kaynaklanan riskler nedeniyle takip ve istismarın endişe verici artışına karşı halen savunmasız durumda.

    İstismar türleri de çeşitlilik gösteriyor. Katılımcıların üçte birinden fazlası (%39) mevcut veya önceki partnerlerinden bir tür şiddet veya istismar gördüğünü bildirdi. Katılımcıların %16’sına istenmeyen e-postalar veya mesajlar gönderilirken, belki de en endişe verici olanı %13’ünün rızası olmadan filme alınması veya fotoğrafı çekilmesi oldu. Katılımcıların %10’u konumlarının izlendiğini, %10’u sosyal medya hesaplarının veya e-postalarının ele geçirildiğini ve %7’si rızaları olmadan cihazlarına takip yazılımı yüklendiğini itiraf etti.

    Erkek katılımcılara kıyasla oransal olarak daha fazla kadın katılımcı şiddet veya istismara maruz kaldı (%42’ye karşı %36). Uzun süreli ilişkisi olanlara kıyasla yeni flört edenler daha fazla şiddet veya istismara maruz kaldı (%48’e karşı %37). Katılımcıların %34’ü internette takip edilme ihtimalinden endişe duyduklarını belirtiyor ve kadın katılımcılar bu ihtimalden erkeklere kıyasla daha fazla endişe duyuyor (erkek katılımcıların %31’ine kıyasla erkeklerin %36’sı bu konuda endişe duyuyor).

    TP-Link’ten gigabit internet kullanıcıları için yeni yönlendirici

    0

    TP-Link, gigabit internet bağlantısına sahip kullanıcıların ihtiyacı olan yeni bir yönlendiriciyi duyurdu. 2.5 Gigabit WAN/LAN girişine sahip olan Archer AX72 Pro model yönlendirici, evde ağa bağlı tüm cihazların gigabit hızdan yararlanması için geliştirilmiş.

    İnternet servis sağlayıcılar, başta büyük şehirler olmak üzere pek çok yerde gigabit bağlantı desteği vermeye başladı. Evlerinde ya da küçük ofislerinde gigabit bağlantıya geçen kullanıcılar, bu yüksek hızdan ağa bağlı tüm cihazların yararlanabilmesi için gigabit desteğine sahip güçlü bir yönlendiriciye ihtiyaç duyuyorlar. Ağ pazarının öncü markası TP-Link®, bu ihtiyaca cevap veren geniş bir ürün seçeneğine sahip. Şimdi bu ürünlere 2.5 Gigabit WAN/LAN girişine sahip yeni bir model daha eklendi. Archer AX72 Pro model yönlendirici, geçen yıl satışa sunulan AX72 modeliyle aynı özelliklere sahip, tek farkı Pro modelinde 2.5 Gigabit bağlantı desteği olması.

    WiFi 6 teknolojili bir yönlendirici olan Archer  AX72 Pro, 5400 Mbps’ye (5.4 Gbps) kablosuz hızlara ulaşabiliyor. Evdeki tüm cihazların gigabit hızda internetten yararlanması amacıyla tasarlanan yönlendiricide toplam 5 adet Gigabit giriş bulunuyor. Bunlardan biri 2.5 G, biri 1 G olmak üzere WAN/LAN girişi, diğer üçü ise 1 gigabit LAN girişi olarak yer alıyor. Bu sayede kablolu cihazlar da internete yüksek hızda bağlanabiliyorlar.

    100 Cihaza Bağlantı Desteği

    WiFi 6 teknolojisinin avantajlarını sunan yönlendirici, 100’den fazla cihaza bağlantı desteği veriyor. 160 MHz kanal genişliği ve eşzamanlı bağlantılarda performans düşmesi yaşanmaması gibi avantajların yanı sıra daha geniş WiFi kapsama alanı da sunan ürün, harici 6 adet antene sahip. Dört verici-dört alıcı (4T4R) özellikli bu antenler ve hüzmeleme (beamforming) teknolojisi sayesinde WiFi sinyallerini evin her yerine ulaştırabiliyor.

    VPN desteği olan yönlendirici güçlü güvenlik özellikleriyle de dikkat çekiyor. TP-Link’in HomeShield güvenlik paketi sayesinde başta çocuklar olmak üzere aile üyelerinin sanal alemde güvenliğini sağlayan özelliklerle donatılmış. Gerçek zamanlı ev ağını tarayarak olası tehditleri saptayabilen cihaz, aynı zamanda Ebeveyn Denetimi uygulamasıyla uygunsuz içerikleri engelleyebiliyor. Ağa faklı bir cihaz bağlandığında kullanıcıya bildirim göndererek ağın hep güvende kalmasını sağlamak da HomeShield güvenlik paketinin özellikleri arasında.

    Zihinsel sağlığınızı korumak için meditasyon yapın!

    Günümüz iş dünyası, hızlı tempolu yaşam tarzıyla bilgisayar ve telefon başında uzun saatler geçirmemizi gerektiriyor. Bu sürekli bağlantı halinde olma ve iş yoğunluğu, zihinsel sağlığımızı ciddi şekilde etkileyebilir. Ancak, iş ve günlük yaşamın koşuşturmacası içinde, zihinsel sağlığımızı korumak da son derece önemli hale geliyor. İşte tam da bu noktada, meditasyon bize önemli bir destek sunuyor. Bu hafta zihinsel sağlığımızı korumak için meditasyonun önemini araştırdım. 

    Zihinsel denge neden önemli? 

    Her gün, bilgisayarlarımız ve telefonlarımızla uzun saatler harcarken, iş ve kişisel yaşam arasında dengeyi bulmak giderek zorlaşıyor. Bu durum, uyku düzenimizi bozuyor ve hem genel sağlığımızı hem de zihinsel sağlığımızı tehdit ediyor. Aslında, zihinsel sağlığımızın ne kadar kritik olduğunu genellikle göz ardı ediyoruz. Hayatımızda stresle başa çıkmak, duygusal dengeyi korumak, doğru kararlar almak, fiziksel sağlığı desteklemek ve mutlulukla dolu bir yaşam sürmek için zihinsel dengeyi hayatımızda öncelikli hale getirmeliyiz.

    Günümüzün hızlı tempolu dünyasında, stres neredeyse kaçınılmaz hale geldi. İş yerindeki baskılar, aile sorumlulukları, ve günlük hayatın getirdiği beklenmedik zorluklar, bizi sürekli olarak stres altında tutabilir. Ancak, zihinsel dengeyi korumak, bu stresle başa çıkmamıza yardımcı olur. Dengeli bir zihin, stresle daha etkili bir şekilde başa çıkmamıza ve daha sağlıklı tepkiler vermeye olanak tanır.

    Dünya Sağlık Örgütü’ne göre beyin sağlığı, beynin bilişsel, duyusal, sosyal-duygusal, davranışsal ve motor alanlardaki işleyişinin durumudur ve kişinin yaşamı boyunca tüm potansiyelini gerçekleştirmesine olanak tanır. Zihinsel denge, duygusal dengeyi de destekler. Hayatın iniş çıkışlarıyla başa çıkmak için duygusal zekaya ihtiyacımız vardır. Zor zamanlarda bile dengeli bir zihin, duygularımızı daha iyi yönetmemize ve olumlu çözümler bulmamıza yardımcı olur. Bu, ilişkilerimizi güçlendirir ve yaşam kalitemizi artırır.

    Doğru kararlar almak da, zihinsel dengeyle doğrudan ilişkilidir. Stres altında veya duygusal olarak dengesiz olduğumuzda, doğru kararları vermek daha zor olabilir. Ancak, zihinsel denge sayesinde, durumları daha objektif bir şekilde değerlendiririz ve daha sağlam kararlar alırız.

    Zihinsel denge ile fiziksel sağlık arasında da güçlü bir bağlantı vardır. Stabil bir zihin, vücudumuzun stresle başa çıkma mekanizmalarını güçlendirir, bağışıklık sistemini destekler ve genel sağlığımızı korur. Bu nedenle, zihinsel dengeyi korumak, fiziksel sağlığımızı da olumlu yönde etkiler.

    Zihinsel sağlığımızı korumak için meditasyonun önemi 
    Zihinsel sağlığımızı korumak için meditasyonun önemi

    Neden meditasyon yapmalıyız?

    Hepimizin moralinin bozulduğu, strese girdiği ya da korktuğu zamanlar vardır. Çoğu zaman bu duygular geçer, ancak bazen kaygı veya depresyon gibi günlük yaşamlarımızı etkileyebilecek zihinsel sağlık sorunlarına dönüşebilirler. Zihinsel sağlığımızı korumak ve psikolojik dayanıklılığımızı artırmak için düzenli olarak meditasyon yaparak, zihnimizi rahatlatabiliriz.

    Meditasyon, sadece bedenimizi dinlendirmekle kalmaz, aynı zamanda zihnimizi de gevşetir. Zihinsel yorgunluğa neden olan stres, kaygı ve duygusal dalgalanmalarla başa çıkmamıza yardımcı olur. Gün içinde biriken negatif enerjiyi atmak ve zihni sakinleştirmek için mükemmel bir yöntemdir.

    Meditasyonun iş hayatında da pek çok faydası bulunmaktadır. İş stresiyle başa çıkmak, odaklanma ve karar verme becerilerini geliştirmek, yaratıcılığı artırmak ve iş performansını artırmak için etkili bir araçtır. Ayrıca, düzenli meditasyon, duygusal zeka ve ilişkilerdeki güçlü bağlar kurma yeteneğini geliştirir, böylece iş ortamında daha sağlıklı ilişkiler kurmamıza yardımcı olur.

    Meditasyonun fiziksel sağlık üzerinde de olumlu etkileri vardır. Düzenli meditasyon, kan basıncını düşürebilir, bağışıklık sistemini güçlendirebilir ve genel sağlığı iyileştirebilir. Ayrıca, uyku kalitesini artırarak ve zihinsel berraklığı artırarak günlük performansı artırabilir.

    Online meditasyon uygulamaları ile zihninizi rahatlatın

    Meditasyon yapmak için online uygulamalardan faydalanabiliriz. Meditopia uygulaması ve Spotify’da Mistik Yol’un rahatlatıcı egzersizlerini önerebilirim. Öncelikle Meditopia uygulamasından bahsetmek istiyorum. Son derece kapsamlı bir şekilde hazırlanan uygulama ile rahatlamak ve iyi hissetmek mümkün. Stres ve kaygıyı yönetebilmek için kişiselleştirilmiş uygulamalardan faydalanabilirsiniz. Geceleri daha iyi uyumak için uygulamadan istifade edebilirsiniz. Son derece kapsamlı bu uygulamanın tek problemi anlatıcının ses tonu. Ses tonuna pek alışamadığım için uygulamayı daha fazla kullanamadım. 

    Online meditasyon için daha telkin edici bir sesle yola devam etmeye karar verdim ve Spotify’da Mistik Yol kanalını takibe aldım.  Didem Çiloğlu’nun seslendirdiği olumlamalar ve uyku meditasyonları günün yorgunluğunu atmanıza yardımcı oluyor ve sizi daha iyi bir uykuya hazırlıyor. Özellikle uyku öncesi zihni sakinleştirme meditasyonu ve 20 dakikada derin uykuya geçme meditasyonu son derece etkili  oluyor. Online olarak yapabileceğiniz bu basit uygulamalarla, zihinsel olarak rahatlayabilir ve daha iyi bir uyku uyuyabilirsiniz. 

    Cam gibi görüntü arayanlara! En iyi ekrana sahip iPhone modelleri

    0
    Bir telefon satın almadan önce dikkat edilen birçok kriter mevcut. Kimileri kameraya, kimileri ise işlemciye veya RAM kapasitesine daha çok dikkat eder. Tabii, uzun vadede pişman olunmaması için bir telefon satın almadan önce araştırma yapılması bir hayli önemli. Peki ekran benim için olmazsa olmaz diyen kullanıcılar hangi telefonları tercih etmeli? İşte DxOMark’a göre en iyi ekrana sahip iPhone modelleri!

    En iyi ekrana sahip iPhone modelleri

    DxOMark verilere göre şubat ayı itibariyle en iyi ekrana sahip iPhone modeli geçen sene tanıtılan iPhone 15 Pro Max oldu. Cihaz, okunabilirlik, renk ve akıcılık gibi birçok konuda ortalama 149 puan almayı başardı. Listenin ikinci sırasındaysa yine aynı aileden iPhone 15 Pro modeli karşımıza çıkıyor. Bu modelin de ortalama puanı 149.
    Üçüncü sırada geçen yıllarda piyasaya sürülen iPhone 14 Pro Max modeli bulunuyor. Ortalama 149 puan almayı başaran telefondan sonra yine 149 puanla rakip model iPhone 14 Pro geliyor. iPhone 15 145 puan ile beşinci ve iPhone 13 Pro Max ise 145 ile altıncı sıradan kendine yer buldu. Listeyi görmek için bir sonraki sayfaya geçiniz.