Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1657

    5G devrimi başladı

    0

    Hızlı İnternet artık hayatımızın en gerekli parçalarından biri haline geldi. Günlük hayatımızda, iş hayatımızda, eğitim hayatımızda neredeyse her an artık İnternet kullanıyoruz. Hatta İnternet durduğunda biz de duruyoruz. Elektrik kesintilerine, su kesintilerine tahammül edebilen insanlar İnternet kesintisine tahammül dahi edemiyorlar. Bu yüzden artık İnternet de temel bir ihtiyaç haline geldi. Durum böyle olunca İnternet bağlantı hızları da her geçen gün artıyor. Bir zamanlar 3G’yi konuşurken 4G hayatımıza girdi şimdi 5G’yi konuşuyoruz. Çok yakın bir zamanda da hayatımızın bir parçası olacak.

    Uzun süredir konuştuğumuz 5G yakında hayatımızın bir parçası haline gelecek. 5G ile birlikte indirme hızları saniyede 10GB’a varacak. Gecikme değeri ise 1 ila 5 milisaniye aralığında olacak. Yıllardır konuşulan saniyeler içinde film indirme olayı gerçeğe dönüşecek. Geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen mobil dünyanın en son teknolojilerinin tanıtıldığı Dünya Mobil Kongresi’nin de ana konusu doğal olarak 5G oldu. Etkinlikte 5G ile yattık 5G ile kalktık diyebiliriz. Bu yıl kongrede Nokia’nın eski yeni telefonu 3310 haricinde başka bir cihazın konuşulduğunu çok görmedim açıkçası. Küçük büyük tüm şirketlerin odağında 5G vardı. Neredeyse tüm şirketler 5G ile ilgili çözümlerini sundular, demolarını yaptılar. Durum sadece şirketler için geçerli değil, devletlerin de odağında 5G vardı. Katılımcılar da 5G’ye büyük ilgi gösterdiler. Kısacası bu yıl Dünya Mobil Kongresi’nde 5G devrimi başladı demek mümkün.

    Duyurular peşi sıra geldi

    Biraz önce belirttiğimiz gibi etkinlikte 5G ile ilgili pek çok duyuru yapıldı. İlk duyuru Cisco ve Verizon’dan geldi. Cisco, ABD’nin 11 şehrinde 5G denemelerine başlayacak olan Verizon’la birlikte çalışacağını duyurdu. Cisco, Verizon’un denemelerde ihtiyaç duyacağı bulut tabanlı 5G paket çekirdeğini sağlayacak. Samsung ise tüketicilere yönelik 5G yönlendiricinin de içinde bulunduğu bir dizi ürünü duyurdu. Samsung’un da 5G konusunda Verizon ile ortaklık yapan şirketlerden birisi olduğunu hatırlatalım.

    İletişim dünyasının önemli oyuncularından Qualcomm ve LG de 5G teknolojisinin otomobillerde kullanılabilmesini sağlayacak bir dizi çalışma yaptıklarını duyurdular. LG ve Qualcomm, 5G ve Cellular-V2X teknolojilerini otomobillerde test edecekler. LG, otomobiller arası bağlantı çözümünü Qualcomm’un bağlı otomobiller platformunu kullanarak geliştiriyor. Qualcomm ile işbirliği yapan bir diğer şirket ise Ericsson. İki şirket 5G teknolojisinin ticarileşmesi için birlikte çalışıyor. Ericsson ve Qualcomm, 5G denemelerini Avustralya’da Telstra’nın ağında test etmeyi planladıklarını duyurdular.

    Telekomünikasyon çözümlerinin test edilmesi üzerine hizmet veren bir şirket olan Spirent Communications ve Nokia da 5G otomasyon teknolojilerini test etmek için oluşturdukları 5G Lab’ı duyurdular.

    Türk şirketleri boş durmadı

    Dünya mobil kongresinde Türk şirketleri de 5G konusunda oldukça hareketliydi. Netaş, 5G ile ilgili geliştirdiği ürün ve çözümleri etkinlikte tanıttı. Türk Telekom ve Huawei,  5G konusunda birlikte çalışacaklarını duyurdular. İki şirket yeni nesil bulut mimarileri, anten teknolojileri, nesnelerinin interneti gibi konularda işbirliği yapacak.

    Programlanabilir radyo erişim ağları için esnek ve özelleştirilebilir bir çözüm olan Argela’nın geliştirdiği ProgRAN, “LTE’nin 5G’ye Evrimine Üstün Katkı” kategorisinde finale kalarak 5G’ye katkı alanındaki dünyanın en iyi 5 çözümü arasına girdi.

    Birçok kişi 5G’nin 2020 yılından itibaren ticari bir hizmet olarak hayatımıza gireceği konusunda hemfikir. Ancak çalışmalar bu hızda giderse 5G’nin 2020’den daha önce hayatımıza gireceğini düşünüyorum. Ancak sadece altyapı konusunda yapılanlar yeterli değil. Cihazların da 5G desteğine sahip olması gerekiyor. Dolayısıyla 5G’yi destekleyen cihazları görmeden şu an bir şey söylemek mümkün değil. Cihaz derken sadece akıllı telefonları ve tabletleri kastetmiyorum. Otomobillerden kahve makinelerine kadar birçok cihaz 5G destekli olacak.

    Perakende mağazacılığı dijitalleşme ile dönüşüyor

    1491983162_Picture3

    Avrupa’nın açık ara 1 numaralı elektronik perakende zinciri MediaMarkt, dijitalleşmeyle birlikte yeniden şekillenen perakendecilik sektörüne 4 milyon Euro’luk yatırımıyla öncülük ediyor

    Dijitalleşmeyle birlikte değişen tüketici profili; müşteri ilişkileri yönetimi, temassız-mobil ödeme sistemleri, e-ticaret, insansız kasa, nesnelerin interneti (IoT) ve dijital pazarlama gibi konuların ön plana çıkmasını ve şirketlerin bu alandaki yatırımlarını hızlandırıyor. Dünyanın en yenilikçi elektronik perakende markası olan MediaMarkt, perakendecilik sektöründe dijitalleşmeye de öncülük ediyor.

    MediaMarkt Türkiye CEO’su Yenal Gökyıldırım, “MediaMarkt’ın çoklu kanal stratejisinin önemli bir parçası olan elektronik etiket teknolojisi, aktif ve esnek fiyatlama politikamıza yardımcı oluyor. Bunun yanı sıra hem fiziksel mağazalarımızda hem de online satış noktamızdaki fiyatların her zaman eşleşmesini de sağlıyoruz” dedi. Gökyıldırım, kağıttan yapılan geleneksel fiyat etiketlerinin doğaya zarar vermekle birlikte, yüksek maliyetli ve çok fazla operasyonel zaman harcanan yapıda olduğunu hatırlattı.

    1443424092_Media_Markt_CEO_Yenal_G__ky__ld__r__m

    Dijital etiket yatırımları hızla artıyor

    Günümüzde tüketiciler, ürünün kalitesi ve vadettikleri dışında, ürünü satın aldıkları noktadaki servis kalitesiyle de ilgileniyorlar. Satış noktalarında teknolojiyi kullanarak müşterilere daha etkin servisler sunmanın kolaylaşması da yatırımların artmasını sağlıyor. MarketsandMarkets’ın elektronik etiket sistemleriyle ilgili öngörülerine göre, dünya çapında yatırımlar 2020 yılında 399 milyon doların üzerine çıkacak.

    Gücünü ve liderliğini müşteri memnuniyetiyle elde eden MediaMarkt, müşteri talebini karşılayan ve onları doğru satın almaya yönlendiren dijital gelişmelere yatırım yapmaya devam ediyor. Geçtiğimiz bir yılda 4 milyon Euro’luk yatırımla tüm mağazalarına elektronik raf etiketi yerleştiren MediaMarkt, tüketiciyi, sınırsız sayıda ürün gösterebilen dijital kiosklarla birlikte yenilikçi çözümler sunuyor.

    İnovatif çözümler müşteriyi mutlu ediyor

    Talep üzerine sağlanan ürün bilgisini ve stokunu daha hassas izlemeye olanak tanıyan dijital etiketler tüketicinin kasada farklı bir fiyatla karşılaşma riskini de ortadan kaldırıyor. Dijital etiket ile müşteri talebine ve dış etkilere otomatik olarak adapte olabilen bir fiyatlandırma stratejisi sunan MediaMarkt, aynı zamanda mevcut hizmet anlayışına yeni bir boyut kazandırıyor. Accenture tarafından 2016 yılında yapılan dünya çapındaki araştırmaya göre, önceden olması iyi olan özellikler artık birer zorunluluk halini almaya başladı. Katılımcıların yüzde 49’u mağazada ürünün bulunup bulunmadığını kontrol etmek isterken, yüzde 27’si kolaylıkla stokta yer almayan ürünün sipariş edilebilmesini talep ediyor2.

    Tüm mağazalarına dijital raflar yerleştiren şirket, dinamik fiyatlandırma ile en uygun fiyatları her zaman tüketicilerle buluşturmaya devam ediyor.

    İddia: Sonraki Apple AirPods diğer cihazları da şarj edebilecek

    0

    2016090910335848172

    Apple’ın geçtiğimiz aylardaki önemli sürprizlerinden biri de tamamen kablosuz yapıdaki AirPods kulakiçi kulaklıkları olmuştu. Bu cihazların şarj edilebilmeleri gerekiyor ve bunun için de ayrı bir kutunun kullanılması gerekli. Ancak söz konusu kutu, muhafaza edilmelerinin yanında Apple’ın kablosuz kulaklıklarının şarj edilmesini de sağlıyor. Yeni gelişme ise sonraki AirPods’ların şarj kutusu ile ilgili…

    Apple’ın gelecek nesil kablosuz AirPods’a dair ortaya çıkan bir patentine göre cihazın şarj etme fonksiyonuna sahip kutusu daha gelişmiş özelliklere sahip olacak. Patent dokümanlarına göre daha büyük boyutlarda gelmesi söz konusu olduğu gibi sonraki AirPods, bir dizi ‘ek’ özellik de sunacak.

    Belgelerdeki bilgilere göre kablosuz kulaklığı şarj edecek olan kutu, diğer cihazları da aynı şekilde şarj edebilecek. Üstelik sadece Apple’ın mobil cihazları iPhone, iPad, iPod touch ve Apple Watch’ın şarj edilmesi değil Mac bilgisayarlar da bu özellikle uyumlu ürünler arasında yer alacak. Öte yandan kablosuz kulakiçi kulaklık çantasında şarj edilebilir en olası cihaz Apple Watch…

    apple-watch

    38mm’lik Apple Watch’ların sahip olduğu pil kapasitesi 273 mAh; mevcut AirPods’larda ise bu veri 398 mAh seviyesinde. Yani her iki cihazın da tek bir ‘tamamen dolu şarja sahip kutu’ ile ikişer kez şarj edilmesi mümkün olabilir. Kullanışlılık anlamında elbette iPhone için de gerektiğinde kullanıma hazır bir taşınabilir şarj ünitesi olacağına şüphe yok. Son bir not olarak patentin henüz kesinleşmiş bir ürünün ön hazırlığı olmadığını belirtelim. Apple, bu patentte adı geçen sonraki cihazını hiçbir zaman üretmeyedebilir.

    Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    Yapay Zeka Saldırgan Bir Düşman mı?

    0

    Teknolojinin gelişmesi daha önce hayal bile edemediğimiz yeni ufuklara yelken açmamızı sağlıyor. Sağlıktan eğitime birçok alanda karşımıza çıkan yenilikler hayatımızı köklü şekilde değiştiriyor. Son dönemin popüler konularından biri de hiç şüphe yok ki yapay zekanın hayatımızdaki rolünün etkinleşerek artması. Enerji kaynaklarının kullanımından afet gibi toplumsal olaylarda alınacak kararlara kadar birçok farklı noktada insanlar, kontrolü yapay zekaya bırakmaya hazırlanıyor. Gelişen işlemci güçleri, kuantum bilgisayarları derken artık yapay zeka birçok insana göre çok daha güvenilir bir kaynak haline geldi. Ancak bir süredir bilim çevrelerinde konuşulan konu yapay zekanın insanla olan etkileşimi. Tesla’nın patronu Elon Musk’tan Stephen Hawking’e birçok bilim insanı, yapay zeka karşısında insanın çaresiz kalma riskini değerlendiriyor. Hatta Hawking’e göre gelişen yapay zeka, insanlığın kaderini belirleyecek bir zar. İyi gelirse yükselip aydınlığa kavuşacağız. Zar kötü gelirse… Türümüzün yok olma ya daköle olarak devam etme riski mevcut.

    f29d_hal_9000_life-size_replica_prop_inuse
    Ünlü yapay zeka HAL 9000’in bir kopyası…

    Yapay Zeka Neden Saldırgan?
    Arthur C. Clarke’ın öyküsü ve Stanley Kubrick’in unutulmaz filmi 2001 Uzay Macerasını hatırlayalım. HAL isimli gelişmiş bilgisayar, insan kararlarını bir hata olarak yorumladığı için kendince zayıf halkayı saf dışı bırakmak ister. Aslında yapay zeka gözünde insanlık, ilkel çağlar ve maymunlar seviyesindeki ilkellikten öteye geçememiştir. Zaten günümüzde endişeleri yaratan da bu. Yapay zeka, insanlığa göre henüz bir bebek aramızdaki yarış eşit şartlarda gerçekleşmiyor. Yapay zekanın 5-10 yılda kat ettiği yolu bizler yüzlerce yılda alabiliyoruz. Bu durum da yarış dışı kalmamı ihtimalini doğuruyor.

    dnc-cover-image-002.2e16d0ba.fill-400x400_3ydHTLp

    Haksız rekabet içerisinde gelişen yarışta Bir robot kendi evrimi için insanları engel olarak görürse bize zarar verebilir mi? İşte olay da tam bu noktada patlak veriyor. Robotlar ve yapay zeka aslında bir bakıma bizim yansımamız. Bizler doğamıza bu kadar zarar verebiliyorsak onların da aynısı bize yapması mümkün değil mi? Zaten günümüzde bu gibi riskler ve hata payları nedeniyle üretim ve sağlık gibi sektörlerde hizmet etmek üzere geliştirilen robotlarda “kill switch” isimli bir düğme bulunuyor. Bu düğme bazen fiziksel bazen yazılımsal olabiliyor ama temel işlevi, işlerin kontrolden çıkması durumunda robotu durdurması. İşte bilim insanlarının korkusu ise yapay zekanın ilerleyip bu düğmeyi ya da yazılımı göz ardı ederek işlemeye devam etmesi.

     

    Robot Yasası
    Ünlü yazar Asimov’un kurgularında yer alan yapay zekanın insanlığın üzerinde hakimiyet kurması tehlikesine karşın belirlediği yasa bugün bilim insanlarına ilham veriyor. Kurgusal yasaya göre yapay zeka, her ne koşulda olursa olsun insana zarar veremez. Bu kuralın dışına çıkan bir yapay zeka ise geçen sene geliştirildi. Sanatçı Alexander Reben tarafından tasarlanan bir cihaz hiçbir amaca hizmet etmeksizin adeta keyfi bir biçimde insana zarar verebiliyor. Parmağınıza iğne yapıp kanatabilen ya da hiçbir şey yapmayan bu makinenin adı da Asimov’a gönderme yaparak “İlk Kanun” olarak belirlenmiş. Tabii burada robot, ilk kanunu uygulamak yerine uygulamamayı seçebiliyor.

    Adjutant-640x353

    Benzer bir gelişim geçtiğimiz günlerde Google’un geliştirdiği yapay zeka DeepMind’da da gözlemlendi. Satranç ve Go oyunlarında dünyanın en iyilerini alt etmeyi başarmasıyla ünlenen DeepMind’a yapılan testler beklenmedik sonuçlar ortaya koydu. DeepMind’a son derece basit bir elma toplama oyununu yüklendi. Oyun, en çok elmayı toplayanın kazanmasına dayalı. Başlarda son derece “mantıklı” hamleler yapan DeepMind, elmaların azalmasına yakın adeta hile yaparak lazer kullanıp rakibini bozma ve onun elmalarını çalmaya kalkıştı. Bu arada teorik olarak lazer kullanılmazsa iki oyuncunun da eşit sayıda elmaya sahip olma şansı varken DeepMind, riske girmeden kazanan olmayı seçiyor.
    Bir yapay zekaya göre son derece beklenmedik olarak yorumlanan hareket aslında endişe verici. Henüz bebek seviyesinde olan yapay zeka büyüdüğünde ne yapacak? Sanal elmaya lazer elmasıyla ateş eden bir zeka, bir insanı durdurmak veya dünyayı ele geçirmek isterse neler yapmaz? Ve bizler en az kendimiz kadar saldırgan yeni bir türün tohumlarını ekmiş durumdayken, kendi yarattığımız zekaya yenik düşebilir miyiz? İşte bilimin cevabını aradığı ve hatta cevabından korktuğu soruların başında bu ikilem geliyo.

    Bu giyilebilir teknoloji ürünü stres altında olduğunuzu söylüyor

    https_blueprint-api-production.s3.amazonaws.com_uploads_card_image_442271_d588013b-fd8c-4370-9a81-2da1253ecb94

    Yoga eğitmeni olan bir üniversite öğrencisi tarafından geliştirilen Vitali Wear adlı giyilebilir teknoloji ürünü, stres altında olduğunuzu söylüyor. İlgi çekici detaylara sahip…

    Cindy Wu adlı üniversite öğrencisi tarafından geliştirilen Vitali Wear, esnek ve yıkanabilir kumaş sensörlerle sensörlerle donatılmış sportif tasarımlı bir akıllı giysi. Stresin en önemli göstergesi olan kalp atış hızındaki değişimleri ölçebiliyor. Kadınlar için tasarlanan ürün, akıllı bileklik ya da klipsli aygıtlardan hoşlanmayan ama sağlığına önem veren kimselere hitap ediyor.

    Vitali Wear’ın çalışması için gerekli enerji ‘taş’ adı verilen bir aygıt sayesinde sağlanıyor. Yıkama öncesinde çıkarılması gereken bu aygıt, sol koprücük kemiğinin altına gelecek şekilde konumlanıyor.

    Nefes alış verişinizde ani bir yükseliş olduğunda hafifçe titreyen Vitali Wear, bu sayede soluk alıp vermenin normal ritme kavuşmasına da katkı sağlamayı amaçlıyor.

    Akıllı cihazlarla Bluetooth üzerinden eşleştirilen Vitali Wear, eşleşme olmadan da çalışabiliyor. Ancak bilgileri görmek için bu işlemi dilediğiniz zaman yapmanız gerekiyor.

    Meditasyon gibi hassas nefes ve kalp ritmi özellikleri ile paralel aktiviteler için de ideal olan Vitali Wear’ın son dönemde gündeme gelen ilgi çekici giyilebilir teknoloji ürünlerinden biri olduğunu belirtmek yanlış olmaz.

    Teknoloji dünyasına dair öne çıkan glişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    Tom Clancy’s Ghost Recon Wildlands Narco Road çıkış tarihi duyuruldu

    GRW_NARCOROAD_SC_A_4112017_6pm_CEST_1491913935

    Ubisoft, Tom Clancy’s Ghost Recon Wildlands’in ilk genişlemesi olan Narco Road’un Season Pass sahiplerine tüm platformlarda aynı anda 18 Nisan’da sunulacağını duyurdu. Season pass sahipleri 25 Nisan’da çıkacak genişleme paketi Narco Road’a bir hafta önceden erişim sağlayabilecek.

    Narco Road’da, oyuncuların El Invisible’ın liderliğindeki üç kaçakçı çeteye sızmaları gerekiyor. Oyuncular, El Invisible’ı adalet önüne çıkarabilmek için esrarengiz liderin güvenini kazanmak zorunda kalacaklar. El Invisible’ye ulaşmak için üç yeni liderin güvenini kazanmaları gerekiyor, bunlar; Eddie Escovado, Arturo Rey ve Tonio Mateos…

    Liderlerin saygısını kazanmak için oyuncular hızlı tempolu 15’ten fazla görevi tamamlayacak. Bu aktiviteleri tamamlayan oyuncular ün ve takipçi kazanacak. Takipçi sayıları arttıkça, oyuncular çete liderlerinin ilgisini daha çok çekecek ve El Invisible’yi devirmeye biraz daha yaklaşacak.

    Narco Road’da ayrıca dört özel kıyafet, dokuz yeni silah ve dört yeni araç tipi bulunuyor. Dev kamyolarda, nitro destekli Amerikan arabalarda, güçlü motosikletlerde ve aerobik uçaklarda Bolivya haritasını dolaşma imkanı söz konusu.

    Tüm oyuncular 12 Nisan’da konsollarda, 14 Nisan’da Windows PC’de yeni bir oyun güncellemesine erişecek. Güncelleme, 18 Nisan’da başlayacak olan haftalık canlı sezon zorlu oyunlarını solo, co-op ve topluluk görevleri şeklinde tanıtacak.

    Uncharted: The Lost Legacy’de sevindiren gelişme

    uncharted-the-lost-legacy

    Geçtiğimiz yıl duyurulan Uncharted: The Lost Legacy ek paketi için sevindiren bir bilgi paylaşıldı. Sony Türkiye, yapımın Türkçe dil desteği ile geleceğini kendi Facebook sayfası üzerinden duyurdu.

    Türkiye’de Uncharted: Kayıp Miras adıyla yayınlanacak olan ek paket, Türkçe seslendirme, Türkçe menüler gibi oyun severlerin yüzünü güldürecek özelliklere sahip olacak. Öte yandan 10 saati bulan uzun senaryosu ile başlı başına bir oyun maiyetindeki yapıma dair çıkış tarihi ve tanıtım videosu da paylaşıldı.

    PlayStation Blog üzerinden verilen bilgiye göre Uncharted: The Lost Legacy için çıkış tarihi 23 Ağustos 2017. Kutulu ve dijital olarak PlayStation 4/PlayStation 4 Pro için yayınlanacak oyunun uzun bir senaryonun yanı sıra çoklu oyuncu modu da olacak. Böylelikle adeta yeni bir Uncharted deneyiminin oyun severleri beklediğini belirtmek gerek.

    Oyuna dair bazı ipuçları da aktarıldı. Örneğin Chloe Frazer karakterini başrolde göreceğiz. The Lost Legacy’de Nathan Drake karakteri olmayacak, ancak bu ismin oyun sırasında sıklıkla duyulacağını ifade edelim. Ve haberin devamında son derece ilgi çekici sahnelere sahip yeni Uncharted: The Lost Legacy tanıtım videosu yer alıyor. İzlemenizi tavsiye ediyoruz. İyi seyirler…

    [vsw id=”pNc430B5T6c” source=”youtube” width=”425″ height=”344″ autoplay=”no”]

    Oyun dünyasına dair öne çıkan gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    Instagram’a kaybolan fotoğraf özelliği geldi

    friends using smartphones to take photos of food with instagram style filter

    Popüler sosyal medya ağlarından Instagram, son güncellemesi ile kullanıcıların birbirlerine görüldükten sonra silinen fotoğraf ve videolar gönderebilmelerine imkan tanıyor. İşte detaylar…

    Instagram, 1 milyara koşan kullanıcı sayısıyla gerçek bir sosyal medya yıldızı. Her geçen gün artan kullanım sıklığının arkasında ise şüphesiz platfroma entegre olan yeni özellikler yatıyor. Kullanıcılarına birbirinden ilginç yenilikler sunan paylaşım ağına dahil olan son özellik kullanıcıların birbirlerine görüldükten sonra kaybolan fotoğraf ve videolar gönderebilmelerine imkanı tanıyor. Gelen son güncelleme ile kullanılmaya başlanan özelliğin, bir diğer popüler ağ Snapchat’teki özellikten izler taşıdığı ise dikkatlerden kaçmıyor.

    Geçtiğimiz aylarda direkt mesaj ile kaybolan fotoğraf ve video gönderimi özelliği sunmaya başlayan Instagram, bununla kullanıcılarından olumsuz geri dönüşler almış, söz konusu özellik sevilmemişti. Yeni güncelleme ise söz konusu özelliğin çok daha pratik bir şekilde sunumu olarak özetlenebilir. Direkt mesaj gönderiminde tercih edilebilen silinen fotoğraf ve videoların sonraki süreçlerde genel Instagram paylaşımlarında da olup olmayacağı ise şimdiden merak konusu haline gelmiş durumda.

    Son aylarda gelen özelliklerinde Snapchat’ten önemli ölçüde ilham aldığı görülen Instagram’ın yeniliklerini yakından izlemeye devam edeceğiz. Takipte kalınız…

    Şimdi bakım zamanı!

    0

    Bütün bir hafta ofiste yoğun bir şekilde çalışıp aynaya baktığınızda yorgunluktan kendinizi beğenmediğiniz oluyor mu? Bazen işler o kadar fazla oluyor ki, kendinize bakım için ayıracak vakit bile bulamayabiliyorsunuz. Tek istediğiniz haftasonunun gelmesi ve birkaç sihirli hamleyle kendinizi yenilemeniz… Biz de size bakım zamanınızda birkaç ürün önermek istedik…

    Günümüzde kadınların uzun süren güzellik rutinlerine ayıracak vakti kalmadı. İster iş, sosyal hayat veya aile ile ilgili olsun, kendimizi sürekli oradan oraya, hiç ‘kendimize ait’ bir an olmadan, yaşarken buluyoruz. Bu durum pek çoğumuza hiç yabancı gelmiyor değil mi? İşlerimizin yoğun olduğu zamanlarda kendimizi bazen ihmal edebiliyoruz. Elimize tarak almaya bile vakit bulamıyor, aynaya bakmayı hiç mi hiç istemiyoruz. Ancak bu durumun geçici olduğunu da hatırlatalım. Bu gibi durumlarda her zaman iple çektiğimiz haftasonunun bu sefer çok daha çabuk gelmesini istiyor ve bir an önce kendimize bir bakım yapmamız gerektiğini düşünüyoruz. Bu koşturmaca içerisinde kendimizi her an güzel hissedebilmek için, değerli zamanımızdan kazandırırken harika sonuçlar yaratabilecek güzellik ürünlerine ihtiyacımız var. Bunların en önemlilerinin başında da istenmeyen tüyleri ortadan kaldıran epilasyon makineleri ve saçlarımızın güzel bir şekil almasını sağlayan düzleştiriciler geliyor.

    İstenmeyen tüylere son
    İlk olarak Braun’un yenilenen epilasyon cihazıyla bakımınıza başlayabilirsiniz. Braun, ‘yeni yüz masaj ve canlandırma başlığı’ ve ‘yeni cilt sıkılaştırma başlığı’ ile kadınlara, vücut ve yüz güzelliklerini en iyi şekilde ortaya koymalarına imkan sağlıyor. Braun Silk-épil 9 SkinSpa’nın yeni cilt sıkılaştırma başlığı vücudunuzdaki kıvrımları kusursuz bir şekilde takip edip, kan akışını aktif hale getirmek için yoğun bir şekilde masaj yaparak cildinizi daha yumuşak ve pürüzsüz yapıyor. Ağdaya göre 4 kat daha kısa kılları temizleyebilen epilatör başlığı, manuel yöntemlere göre 6 kat daha etkili derin ekfoliasyon fırçası, cildinize ipeksi bir dokunuş kazandıran hassas ekfoliasyon fırçası ve ölü hücre arındırıcı ile yeni cilt sıkılaştırma başlığı ile Braun Silk-épil 9 SkinSpa, 4 haftaya kadar pürüzsüz bir cilt için 4 çözümü bir arada sunuyor. Cilde nazikçe masaj yaparak cildi ölü derilerden arındıran yeni yüz masaj ve canlandırma başlığı ise sadece üç uygulamadan sonra daha pürüzsüz bir cilt sunuyor. İstenmeyen tüylerden kurtulmak, cildi temizlemek, ölü hücrelerden arındırmak, canlandırmak ve makyaj uygulamalarına hazır hale getirmek için ihtiyacınız olan her şeyi tek bir güzellik ürününde bir araya getirerek, altı farklı uygulamayı deneyimlemenizi mümkün kılıyor.

    Saçlarınız ahenkle dans etsin
    Bakımın en önemli aşamalarından biri de saç bakımı. Epilasyon sonrası güzel bir duş aldınız, kendinizi süper hissediyorsunuz ve şimdi sıra saçlarınızda. Remington’ın düzleştirici fırçalarıyla sadece birkaç dakika içerisinde dümdüz saçlara sahip olabilirsiniz. Fırça ve düzleştiricinin bir arada olduğu Remington CB7400 modeli oldukça kolay kullanım sağlayan bir ürün. Anti-statik seramik kaplama özelliği ile saçların kolayca kaymasını ve elektriklenmeden düzleşmesini sağlayan Remington CB7400, saçları tararken düzleştirebiliyor ve böylece birkaç dakika içinde düz ve pürüzsüz saçlara sahip olmak hayal olmaktan çıkıyor. Saçların doğal hacmini kaybetmeden düzleştirmeyi başaran yenilikçi tasarımı ile de dikkat çeken model, rahat kullanımıyla her saç tipine uygun olarak tasarlanmış. 3 ısı ayarı bulunan düzleştirici fırçanın otomatik kapanma özelliği sayesinde olası kazalara karşı güvenlik önlemi bulunurken, saklama çantasıyla da her yere taşınabilmesi mümkün oluyor. Eğer saçlarınızı düz kullanmak istemezseniz yine Remington’ın saçları şekillendiren diğer ürünlerini de tercih edebilirsiniz. Markanın saçları bukle şeklinde yapan ya da dalgalı bir görünüme kavuşmasını sağlayan maşaları da oldukça başarılı sonuçlar verebiliyor.

    e-Ticaret yapacaklara stratejik tavsiyeler

    Uzun zamandır e-ticaret yapmayı planlıyorsunuz ama nereden ve nasıl başlamanız gerektiğini bilmiyorsunuz. Hatta bu konuda stratejik önem taşıyan tavsiyelere ihtiyacım var diyorsanız aşağıdaki başlıkları dikkatlice takip ederek işinizi internete taşıyabilir ve belirli bir plan dahilinde milyonlarca internet müşterisine ulaşabilirsiniz.

    İyice Araştırarak ve Kurumsal Bir Yapıdan e-Ticaret Sitenizi Temin Edin

    e-Ticaret siteniz yapacağınız işin kalbidir. Kesinlikle ucuz ve profesyonel olmayan çözümlerden uzak durun. Satın alacağınız e-ticaret sitesinin arkasında kurumsal bir yapının olması siteyi satın aldıktan sonra alacağınız kaliteli servis açısından önem taşır. Sitenizin hem güvenlik düzeyi üst seviyede olmalı hem de arkasında çok hızlı ve kaliteli hizmet alabileceğiniz bir servis ağı olmalıdır ki bir sorun çıktığında hızlıca müdahale edilebilsin. Ayrıca bir e-ticaret sitesinin SSL sertifikasına sahip olması gerekir. Çünkü müşteriler kredi kartı bilgilerini SSL sertifikası olmayan bir siteye vermek istemeyeceklerdir. Ayrıca sitede 3D Secure hizmetinin de kullanılması ek güven sağlayacaktır. Çünkü 3D Secure ile ödeme yapıldığında ek bir güvenlik göstergesi olarak müşteri cep telefonundan SMS ile onay vermelidir.

    Basit Tasarım, Basit Kullanım

    e-Ticaret siteniz herkes tarafından rahatça kullanılabilecek bir tasarıma sahip olmalıdır. Aynı zamanda da müşterilerinizin basit ve rahat kullanımı için düzenlenmelidir. Hızlı açılmalı ve son teknolojilerin kullanımına açık bir yapıda tasarlanmış olmalıdır.

    Kargo Firmanızı İyi Seçmek Çok Önemli

    e-Ticaret işine giriştiğini anda yapmanız gereken en stratejik hamlelerden bir tanesi de birlikte çalışacağınız kargo firmanızın seçilmesidir. Size hem iyi hizmet verecek hem de bütün bunları en ekonomik biçimde yapacak kargo firmasını ince eleyip sık dokuyarak seçmeniz satışlarınızın sıkıntısız müşteriye ulaşması açısından büyük önem taşır.

    Karşılaştırmalı Siteleri Ürününüz İçin Avantaja Dönüştürün

    İşe başladığınız anda sitenizde sattığınız en popüler ürünleri karşılaştırmalı sitelerde yer almasına gayret gösterin. Çünkü her gün çok sayıda internet kullanıcısı ürün satın almadan önce karşılaştırmalı sitelerde fiyat avantajı araştırması yapmaktadır. Uygun ve rekabetçi fiyatlarla bu platformda yer almanız sitenize hatırı sayılır bir müşteri trafiği oluşturacaktır.

    Müşterileriniz Satılan Ürün İle İlgili Yorum Yapabilsinler

    e-Ticaret sitelerinde satın alma kararı verilirken o ürünü daha önce satın almış müşterilerin ürün ile ilgili yaptığı yorumlar karar aşamasında yol göstericidir. O yüzden sitede müşterilerinizin satın aldıkları ürün ile ilgili  yorum yapabilecekleri alanlar bulundurun. Güvenilir ve gerçek kullanıcı yorumları işinizde satışınızı arttıracaktır.

    Sosyal Medyayı Mutlaka Kullanın

    Yapacağınız satışları arttırmak için sosyal medyanın nimetlerinden de yararlanmalısınız. Her bir sosyal ağ platformunda açacağınız sosyal medya hesapları ile kampanyalarınızı duyurabilir, sizi takip eden bir kitle oluşturabilirsiniz. Ayrıca Facebook ve Google gibi alanlara çok küçük bütçelerle bile reklam verebilirsiniz.

    Sıkça Sorulan Sorular ve Yardım Sayfaları İşin Olmazsa Olmazı

    e-Ticaret sitenizde müşterileriniz bir sorunla karşılaştıklarında veya bir konuyu merak ettiklerinde onlara yardımcı olmak amacıyla Sıkça Sorulan Sorular ve Yardım Sayfaları’nın yer alması yapacağınız ticaretin olmazsa olmazları arasındadır. Çünkü siteye gelen müşteri hem kurumunuzla hem de ürünler ilgili kafasına takılan tüm soruların cevabını bu bölümlerde bulmak isteyecektir. Aynı zamanda site içinde müşterilerinizin sizinle kolayca iletişime geçebilecekleri tüm kanalları açık bir şekilde belirtmeniz siteye olan güveni arttırır.

    Sitenizde SEO Çalışması

    Sitede satacağınız ürünlerin arama motorlarında yapılan aramalarda üst sıralarda çıkması için yapılan çalışmalara SEO çalışması denir. Siteniz ne kadar yukarı sıralarda listelenirse siteyi ziyaret eden müşteri sayısı artacaktır. Bu çalışmayı siteniz için mutlaka yaptırın.

    Yedekleme Yapmak En Hassas Konu

    İşinizde verilerinizi güvende tutmanın en önemli yolu güçlü bir yedekleme politikanızın olmasıdır. Yedekleme politikanızı oluşturarak rutin bir yedekleme planı hazırlayarak profesyonel bir yedekleme yazılımı kullanılması önerilir. Bunu yaparak e-ticaret sitenizin bir siber saldırıya uğraması veya sunucu çökmesi durumunda karşılaşacağı veri ve zaman kaybını önlemiş olursunuz.

    Özetlersek, yukarıda belirtilen konulara hassasiyet göstererek e-ticaret yapmaya başlayabilirsiniz. Fakat şunu hiç unutmayın ki; bir e-ticaret sitesi açmak internette var olan kullanıcıları sitenize getirmeyecektir. Bu trafiği sağlamak için sizin epey bir gayret ve sabır göstermeniz gerekir.