Mozilla’nın popüler web tarayıcısı Firefox, binlerce eklenti ile çok sayıda farklı ve kullanışlı işlev kazanabiliyor. Bunlardan en iyilerini, olmazsa olmaz denebilecek olanlarını topladım.
Sahilde ve havuzda kullanabileceğiniz fotoğraf makineleri
Sulu ortamları hiç sevmeyen fotoğraf makinelerini sahilde ve havuzda da kullanabilirsiniz. Tabi gerekli önlemleri almak ya da su geçirmeyen modeller kullanmak şartıyla.
Hassas elektronik cihazlar olan fotoğraf makinelerini sulu ortamlarda kullanmak için bugüne kadar birkaç yöntemimiz vardı: Housing adı verilen su geçirmez özel kılıflardan almak, su geçirmez bir fotoğraf makinesi almak ya da yine su geçirmez özelliği ya da kılıfı olan aksiyon kameralarını kullanmak. Bu yöntemlerden size uygun olanını seçerek bu hassas elektronik cihazlarımızı sulu ortamlarda da kullanabilir hale getirebiliyoruz.
Fotoğraf makineleri için sualtı kılıfları
İlk senaryomuzda elinizdeki fotoğraf makinesini su geçirmez hale nasıl getirebileceğimizi anlatıyoruz: Elinizde bir fotoğraf makinesi var ama bu ürün standart olarak su geçirmezlik özelliğine sahip değil. Birinci seçeneğiniz bu cihaz için özel üretilmiş ‘housing’ adı verilen kılıflardan satın almanız. İkinci yöntem ise genelde kompakt fotoğraf makineleri için üretilen üniversal housinglerden edinmek. Bu ikinci ürünler uyumlu her türlü fotoğraf makinesi için kullanılabiliyor. Yani marka model sınırlaması yok.
Bu konuda daha detaylı bilgi almak isteyenlere daha önce hazırladığım ‘Housing’ makalesini okumalarını öneriyorum.
Su geçirmez fotoğraf makineleri
Bazı fotoğraf makineleri doğuştan su geçirmez olarak üretiliyor. Sayıca fazla olmasalar da birçok üreticinin bu tarz bir ya da iki modeli bulunuyor. Genelde kompakt kategoride olan bu fotoğraf makineleri minimum 10 metreye kadar derinliklerde kullanılabiliyor. Bazı modellerde bu derinlik 30 metreye kadar yükselebiliyor. Elbette bu tarz bir ürünü bu kadar derinlikte kullanmak için dalış brövesine sahip olmak gerekiyor.
Nikon’un su altı fotoğraf makinesi modeli Coolpix AW130, 30 metreye kadar sualtında kullanılabilen bir model. Bu ürün aynı zamanda darbelere ve soğuğa karşı da dayanıklı bir model.
Fujifilm’in FinePix XP120 ise 20 metreye kadar sualtında kullanılabilen bir fotoğraf makinesi. 1,75 metreden düşmelere karşı dayanıklı olan kompakt model, birçok ortamda kullanılabiliyor.
Canon Powershot D30 modeli de yine su altında kullanılabilen bir model. 25 metreye kadar sualtında kullanılabilen fotoğraf makinesi 2 metreye kadar olan düşmelerden de etkilenmiyor.
Aksiyon kameraları
Sahilde ya da havuzda fotoğraf ya da video için kullanabileceğimiz bir diğer ürün kategorisi ise aksiyon kameraları. Birçok aksiyon kamerası temelde su geçiren ürünler. Ancak hemen hemen hepsinin kutusundan çıkan (çok azında sonradan satın almak gerekiyor) kılıflarla sualtında da kullanım mümkün oluyor. Bu sayede küçük bir kılıfla sualtı kamerasına dönüşen aksiyon kameraları bu anlamda çok fonksiyonlu hale geliyor.
Örnek model ismi vermek gerekirse GoPro Hero serisi, Xiaomi Yi ailesi, SJcam modellerinin tamamı ve benzeri marka/modellerin neredeyse hepsi bu tarz kullanım imkanı sunuyor.
Bonus bilgi: Cep telefonları için özel kılıflar
Elbette demokrasilerde çareler tükenmiyor. Yeni bir fotoğraf makinesi almak istemiyorsunuz. Öyle 15-20 metreye dalmak gibi bir hayalinizde yok. Elinizdeki cep telefonunu alacağınız basit bir kılıfla su geçirmez hale getirebilirsiniz. Hatta şartları zorlamadan bu kılıflar sayesinde cep telefonunuzu sualtında da (çok derin olmamak kaydıyla) kullanabilirsiniz. Tabi abartmamanız gerektiği konusunda uyarıda bulunmak isterim. Bu tarz bir kılıfı buraya tıklayarak satın alabilirsiniz. Bu kılıflar üniversal olduğundan her türlü telefonla kullanılabiliyor.
Öte yandan bazı cep telefonlarının doğuştan su geçirmez olduğunu da belirtmek isterim. Haliyle bu tarz ürünler için su geçirmez kılıflara gerek olmayacaktır. Ancak bu tarz cihazların büyük bir çoğunluğunun tatlı suyu sevdiğini ve tuzlu suyla aralarının iyi olmadığını söylemekte fayda var. Tuzlu suda yani deniz suyu ile temas bu tarz cep telefonlarının garanti dışı kalmasına yol açabilir.
Havalar ısındığında fotoğraf makinesi ya da cep telefonunuzu sahile ya da havuza götürmek konusunda endişe etmeyin. Gerekli önlem ya da aksesuarlarla bu hassas elektronik cihazları her yere götürebilirsiniz.
Konuyla ilgili daha fazla detay arıyorsanız bu makaleye de göz atabilirsiniz:
Işığınız bol olsun…
Samsung Galaxy Tab S3 : Samsung gözünü zirveye dikti
Samsung, Galaxy Tab S3 ile iPad’leri tahtından indirecek. Gözünü zirveye diken Galaxy Tab S3’e yakından bakıyoruz.
Samsung, 2017 akıllı telefon pazarında ne yazık ki istenilen etkiyi yaratamadı. Galaxy Note 7 ile piyasayı altına üstüne getirmeyi hedefleyen Samsung, batarya sorunu ile bu planlarını ertelemek zorunda kaldı. Yaşanan olaylar, aylar sonra çıkan Samsung Galaxy S8 in başarısına da büyük bir gölge düşürdü.
Durum böyle olunca tüm yoğunluğunu Tablet pazarına verdi. Esasında iyi de oldu. Çünkü piyasaya sürdüğü yeni Galaxy Tab S3 adlı ürünü ile tüm rakiplerine bu pazarı dar edeceği mesajını verdi. Samsung, Galaxy Tab S3 ile, yıllardır zirvede olan iPad ailesini çok zor bir durumda bırakacağını kesin gözüyle bakılıyor.
Bir telefon kadar ince
Android tabletler her zaman Apple iPad’in gölgesinde kalıyorlardı. Tablet denildiğinde ilk olarak iPad akla gelirdi. Sahip olduğu zengin uygulama seçimi ve iOS’un mükemmel uyumu iPad’leri zirveye taşımıştı. Durum böyle olunca, Google Android ekosistemi daha çok akıllı telefonları hedef alıyordu. Çoğu zaman uygulama marketindeki uygulamalar Tablet ürünlerine göre yazılmıyordu ve uyumsuzluklar çıkıyordu. En azından bugüne kadar. Çünkü Samsung Galaxy Tab S3 tüm bunları değiştirecek güçte.
Galaxy Tab S3, hantal Android tabletlerinden çok büyük ekranlı ince bir Galaxy S7’yi andırıyor. 169 x 237 x 6 boyut değerleri ile oldukça kompakt bir ürün olan Galaxy Tab S3, tıpkı iPad gibi 4:3 formatında 9.7 inç’lik bir ekran kullanıyor. 2048×1536 piksel çözünürlüğüne sahip olan bu AMOLED ekran 5000:1’lik kontrast değeri ile birlikte zengin renk aralığına sahip. İlk kez UHD televizyonlardan bildiğimiz HDR teknolojisini kullanan bu ekran, Apple iPad ürünlerine karşı ciddi bir kalite farkı oluşturuyor.
Bu fark, üzerinde bulunan dört adet AKG marka hoparlör ile birleştiğinde mükemmel bir mobil ev sinema sistemine sahip oluyorsunuz. Tabi bu fark iPad Pro için ne yazık ki yeterli değil. Yaptığımız testlerde, en yüksek ses seviyesinde iPad Pro’nun daha kaliteli bir ses spektrumuna ulaştığını söylemeliyiz.
Dizüstü sistemine dönüşüyor
Samsung Galaxy Tab S3, EDGE modellerden bildiğimiz yuvarlatılmış kenar tasarımını kullanmıyor. Edge kenarlı bir ürünün yere düşmesi , kullanıcıya, Teknik serviste pahalıya patlayabilir. Buna karşın arka yüzey tamamen cam kaplı. Oldukça hoş duran bu cam yüzey kaygan olmaması iyi düşünülmüş bir özellik. İyi bir malzeme kalitesi ve başarılı bir işçiliğe sahip olan Galaxy Tab S3 elde çok şık duruyor. Yine de oldukça narin görünen bu ürünü koruma kılıfı ile kullanmanızı tavsiye ederiz. Hatta opsiyonel olarak satılan ve tableti bir dizüstüne dönüştüren klavye takımına da mutlaka bir göz atın.
Üründe beğendiğimiz bir özellik 0.7 mm inceliğinde olan S-Pen akıllı kalemi ile sanki bir kağıda yazı yazıyormuşçasına Tablet üzerinde kullanabilmeniz. S-Pen, Galaxy Tab S3’ü resmen devasa bir Note 7’ye dönüştürüyor.
Piyasanın en hızlı Android tableti
Samsung Galaxy Tab S3 üst seviye akıllı telefonlardan bildiğimiz dört çekirdekli Snapdragon 820 (2×2,15 ve2x1,6 GHz) işlemcisini kullanıyor. Adreno 530 grafik yongasına sahip olan Tab S3, 4 Gbyte belleği ile birçok işin üstesinden geliyor. İşlemci gücünü kullan uygulamalar ve grafik yongasına yüklenen yeni nesil 3D oyunlar, Galaxy Tab S3’ü zorlamıyor. Antutu test programında 130 000 puan elde eden Tab S3, yeni nesil iPad’i (120 000) geçiyor. iPad Pro için (160 000 puan) ne yazık ki gücü yetmiyor.
32 GByte’lık kapasitenin 23.1 Gbyte’ı kullanılabilir durumda. Bu kapasite elbette microSD kart yuvasıyla arttırılabiliyor.
6000 mAh’lik bir bataryaya sahip olan Tab S3, yoğun kullanımda yaklaşık 7 saat çalışabiliyor. Buna karşın iPad Pro yaklaşık 10 saat, yeni Apple iPad de 14 saatlik bir çalışma performansı sergiliyor.
Sizi yolda bırakmayacak taşınabilir batarya alternatifleri
Sürekli iletişimde kalmak için akıllı cihazlarımızın bataryasının her zaman yeteri kadar dolu olması gerekiyor. Bunu sağlamak için yanınızda sürekli taşınabilir batarya bulundurabilirsiniz. Bu yazıda, sizi yolda bırakmayacak, sürekli iletişimde kalmanızı sağlayacak taşınabilir batarya seçeneklerini ele alıyorum
İnternetten, özellikle de sosyal medyadan ayrı kalmak günümüzde katlanılabilir bir durum değil. Sürekli bağlı kalmak ve iletişimi sürdürmek istiyoruz. Özellikle akıllı telefonlar, internete temel erişim cihazımız olmuş durumda. Telefonumuzu kazara evde unutmanın düşüncesi bile korkunç. Sürekli internete bağlı olmak için en temel koşullardan biri, akıllı cihazlarımızın bataryasının her zaman yeteri kadar dolu olması.
TAŞINABİLİR BATARYA OLMADAN SOKAĞA ÇIKMAYIN
Özellikle telefonumuzu şarj etmek için uygun bir zemin yoksa, örneğin dışarıdaysak o zaman taşınabilir bataryalar imdadımıza yetişiyor. Bugün sürekli internete bağlı olmanın önkoşulu yanımızda akıllı telefon taşımaksa, taşınabilir bataryaya sahip olmak da bir o kadar önemli. Akıllı telefon dışında, tablet bilgisayar, fotoğraf makinesi gibi elektronik cihazları, özellikle tatildeyken şarj etmek için de taşınabilir bataryalar çok kullanışlı.
FARKLI KAPASİTELER ARASINDA SEÇİM SİZE KALIYOR
Taşınabilir bataryalar, akıllı telefonunuzu bir kez şarj edebilecek kapasiteden iyi kez ya da dört kez şarj edebilecek kapasiteye kadar geniş bir yelpazeye sahip. Cihazlarınızı birden fazla şarj edecek kapasiteli taşınabilir bataryaları tercih ederseniz, cihazın boyutu ve ağırlığını da hesaba katmalısınız. Taşınabilir bataryanızı yanınızdan ayırmayacaksanız, ağırlığı sizin için sorun oluşturacaktır. Farklı kapasitelerdeki taşınabilir bataryalar arasında tercih yapmak size kalıyor.
TELEFONUNUZUN BATARYA KAPASİTESİNİ BİLMEKLE BAŞLAYIN
Taşınabilir batarya almadan önce, akıllı telefonunuzun batarya kapasitesini öğrenmenizde yarar var. Bunun için telefonunuzun kutusunun üzerine ya da kullanma kılavuzuna bakabilirsiniz. Batarya kapasiteleri ‘mAh’ yani ‘miliamper/saat’ olarak gösterilir. Örneğin telefonunuzun bataryası 2200 mAh ise, satın alacağınız batarya için karar verirken, bu değeri bilmenizde yarar vardır. Böylece, taşınabilir bataryanızla telefonunuzu kaç kez şarj edebileceğinizi bilirsiniz.
CİHAZLARINIZI KAÇ KEZ ŞARJ EDEBİLECEĞİNİZİ HESAP EDİN
Yukarıdaki örnekten devam edersek, telefonunuz 2200 mAh kapasiteli bir bataryaya sahipse, 2200 mAh kapasiteli bir taşınabilir batarya alarak bir kez yedek şarja, 5000 mAh üstü kapasiteli taşınabilir batarya satın alarak iki kez yedek şarja sahip olursunuz. Daha uzun süreyle dışarıda kalıyorsanız, telefon ve benzeri elektronik cihazlarınızı şarj etmek için priz aramakla uğraşmak istemiyorsanız, 10000 mAh ve üzeri bir taşınabilir batarya satın almak, sizin için kurtarıcı olacaktır.
FARKLI KAPASİTELERDE TAŞINABİLİR BATARYA SEÇENEKLERİ
Şimdi gelelim, satın alabileceğiniz taşınabilir batarya seçeneklerine. Size aşağıda farklı kapasitelerde cihazlar önereceğim. Unutmayın ki, seçenekler bunlarla sınırlı değil. Amacım hızlıca karar vermenize yardımcı olmak.
ISY IAP-1403 Mavi 2200 mAh
Kapasite: 2200 mAh
Şarj Süresi: 4 saat
Aşırı yükleme koruması: Var
Kablo Uzunluğu: 80 cm
Renk: Mavi
Kutu İçeriği: Taşınabilir Güç Ünitesi, Micro-USB Kablo, Kullanım Kılavuzu
- Ürünle ile ilgili daha fazla detay ve satınalma bilgisini buradan alabilirsiniz.
TP-LINK TL-PB5200 5200 mAh
Kapasite: 5200 mAh
Bağlantılar: 1 Micro USB Port, 1 USB 2.0 Port
Özel Nitelikler: Hızlı Şarj Etme, 6 Farklı Güvenlik Koruması
Renk: Beyaz
Ağırlık: 135 g
Kutu İçeriği: Taşınabilir Güç Ünitesi, Micro USB Kablo, Kullanma Kılavuzu, Garanti Belgesi
- Ürünle ilgili daha fazla detay ve satınalma bilgisini buradan alabilirsiniz.
SONY CP-V10A/WT 10000 mAh
Kapasite: 10000 mAh
Şarj Süresi: 13 saat (AC ile) veya 23 saat (USB ile) şarj olma süresi
Özel Nitelikler: Akıllı telefonları 4 kez şarj eder
Renk: Beyaz
Ağırlık: 245 g
Kutu İçeriği: Taşınabilir Güç Ünitesi, Micro USB Kablo, Kullanma Kılavuzu, Garanti Belgesi
- Ürünle ilgili daha fazla detay ve satınalma bilgisini buradan alabilirsiniz.
TTEC 2BB121B S20000 20.000 mAh
Kapasite: 20000 mAh
Bağlantılar: 2 adet USB çıkışı
Özel Nitelikler: Acil durumlar için LED fener özelliği, 2 cihazı aynı anda maksimum performans ile şarj edebilme, LED pil göstergesi, Güvenli şarj için devre koruması
Kutu İçeriği: Taşınabilir Güç Ünitesi, Micro USB Kablo, Kullanma Kılavuzu, Garanti Belgesi
- Ürünle ilgili daha fazla detay ve satınalma bilgisini buradan alabilirsiniz.
Twitter’da beni takip edin: https://twitter.com/melihbayramdede
YouTube kanalıma abone olun: https://www.youtube.com/c/melihbayramdede
Yapay Zeka ile Neden Bu Kadar İlgiliyiz?
Yapay zeka konusunda yapılan yeni çalışmalar kadar, gelecekte oluşabilecek kaotik durumlar da günlük konuşmalarımız arasında yer alıyor.
Yapay zeka ile ilgili merak edilenler, güncel gelişmeler ve yapay zeka teknolojileri yazımda size bekliyor.
MediaMarkt’tan sanal gerçekliğin kapısını aralamak isteyenlere tavsiyeler
2017’nin en iyi VR gözlükleri sadece fiyatlarıyla değil, kurulu teknolojileriyle de farklı tüketici ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde birbirinden farklılık gösteriyor. MediaMarkt, kendilerine en uygun VR (Sanal Gerçeklik) cihazına sahip olmak isteyen tüketiciler için bir VR rehberi hazırladı.
Avrupa’nın açık ara 1 numaralı elektronik perakendecisi MediaMarkt, doğru sanal gerçeklik cihazına sahip olmaları için tüketicileri bilgilendiriyor. Kısa bir süre öncesine kadar bilim kurgu dünyasının bir parçası gibi duran sanal gerçeklik gözlüklerinin birkaç yıl içerisinde artan popülerliği ve erişilebilirliği, kullanımını da yaygınlaştırdı. Doğru gözlüğün seçiminde kullanım alışkanlıkları belirleyici oluyor. Her VR cihazının, satın almadan önce mutlaka göz önünde bulundurulması gereken kendine özgü güçlü ve zayıf tarafları mevcut. Zira her kullanıcı için uygun olan birçok seçenek bulunuyor.
MediaMarkt Türkiye İcra Kurulu Başkanı Yenal Gökyıldırım, “Biz, MediaMarkt mağazalarımızdaki özel deneyim alanlarında ziyaretçilerimize, ürünleri denemeleri ve kendileri için en uygun olana karar vermeleri için olanak sunuyoruz. Alanında uzman satış personelimiz aracılığıyla, ilgili mağaza ziyaretçilerimize farklı VR cihazlarıyla neler yapabileceklerini, hangi cihazın ne tip imkanlar sunduğunu anlatıyoruz” dedi.
Sanal gerçeklik deneyimi 3 platformda hayat buluyor
Sanal gerçeklik uygulamaları 3 ayrı platformda kullanıcılarla buluşuyor. Hangi platformun, hangi kullanıcıya uygun olduğu konusu, birçok faktöre göre değişiklik gösteriyor.
Akıllı telefonlar: Sanal gerçekliği deneyimlemenin en kolay ve yaygın yollarının başında akıllı telefonlar geliyor. Telefon ekranı, sanal gerçeklik gözlüğünde yer alan ve özel lenslerle üç boyutlu bir etki yaratan özel bölüme yerleştirilerek kullanılabiliyor. Akıllı telefonunuzda sabit olarak bulunan sensör teknolojisi, baş hareketlerini algılıyor. Bu da sanal dünya içinde bile etrafınıza bakabilmenizi sağlıyor.
Oyun konsoluna ya da PC’ye bağlı VR: Bir oyun konsoluna ya da bilgisayara bağlanarak kullanılabilen VR gözlükleri de bulunuyor. Bu durumda donanım, görüntü sinyallerinin işlenme sürecini yürütüyor. Bağlantı kurulan VR gözlüğünde ise iki adet lens yer alıyor. Konsol ve PC bilgisayarın bilgi işlem gücü daha yüksek olduğu için kullanıcıyı içine alma etkisi, akıllı telefonla kullanılan VR’dan biraz daha yüksek diyebiliriz.
Tek başına çalışan VR cihazı: Üçüncü seçenek ise tüm parçaları gözlük camının kendisinde kurulu, kendi kendine yeten VR cihazlarıdır. Bu tipteki cihazlarda dışarıdan akıllı telefon, konsol ya da bilgisayar kullanımı gerekmiyor. Ancak, halen geliştirilme aşamasında olan bu teknolojinin yıl sonunda tüketiciye ulaşması bekleniyor.
VR deneyimi ve daha fazlası için mediatrend.mediamarkt.com.tr adresini ziyaret edebilirsiniz.
MediaMarkt’tan Müşterilerine Önemli Bilgilendirme
Avrupa’nın açık ara 1 numaralı elektronik perakendecisi Media Markt, müşterilerinin güvenini kötüye kullanmaya çalışan şahıs ve kurumlara itibr edilmemesi gerektiğine işaret eden basın açıklamasını kamuoyuyla paylaştı.
“Son zamanlarda edindiğimiz bilgiler ve yaptığımız tespitler sonucunda kötü niyetli kişilerce MediaMarkt unvanı ve markası kullanılarak “hediye kartı kazanıldığı” ve “ödül verileceği” gibi vaatler barındıran sosyal medya mesajları ve email yoluyla iletişimde bulunulduğu belirlenmiştir.
3. kişiler tarafından yapılan paylaşım ve taahhütlerin MediaMarkt ile hiçbir bağlantısı olmadığını bildiririz.
Müşterilerimizin MediaMarkt’a ait internet sitesi www.mediamarkt.com.tr ve resmi sosyal medya hesaplarından yapılan bildirim ve duyurular dışındaki bildirimlere itibar etmemesini önemle rica ederiz.
Müşterilerimizin bize duyduğu güveni kötüye kullanmaya çalışan şahıs ve kurumlar hakkında gerekli tüm hukuki önlemlerin alındığını bilginize sunarız.”
2017’de kaç milyon adet giyilebilir teknoloji ürünü satışı gerçekleştirilecek?
Araştırma ve analiz kuruluşu IDC, küresel ölçekteki giyilebilir teknoloji ürünleri satışlarına yönelik 2017 yılı beklentilerini kamuoyuyla paylaştı. Buna göre bu yılın sonuna kadar 125 milyon 500 bin ünitelik satışa ulaşılabileceği kaydedildi. Söz konusu tahmin, 2016 yılı rakamlarına göre yüzde 20’lik büyüme anlamı taşıyor. Öte yandan 2021 tahminleri çok daha çarpıcı, söz konusu beklenti 240 milyon adet seviyesinde ve bu da 2017 tahminlerinin yaklaşık 2 katı anlamı taşıyor.
Giyilebilir teknoloji pazarının kapsamlı son derece geniş olmak beraber odak noktalar açık bir şekilde akıllı saat ve spor odaklı bileklikler. Bu cihazların gördüğü ilginin, mobil ekosistemin geneline yansımaları olduğu ve akıllı telefon satışlarında görülen artışa da etki ettiği belirtiliyor.
Geleceğe dair beklentiler arasında bu alanda görülen gelişimle birlikte kullanıcıların, dijital asistan ve daha gelişmiş yazılımlarla birlikte giyilebilir teknoloji ürünlerini hem evde hem de iş yerlerinde daha efektif şekilde tercih edebileceklerinin altı çiziliyor.
IDC analisti Jitesh Ubrani’ne göre gelişimin çok faktörlü etkileri görülecek, geliştiriciler de bu alanda destekleyici yeni uygulamalara ağırlık verecekler. Daha fazla donanım ve yazılım söz konusu olacak.
Teknoloji dünyasına dair öne çıkan gelişme, analiz ve raporlara dair detayları aktarmayı sürdüreceğiz.
Takipte kalınız…
Dijital detoks şart, sosyal medya bağımlısı olabilirsiniz!
Akıllı telefonlar neredeyse hayatımızın olmazsa olmazları arasına girdi. Onlara uyuyoruz, onlarla uyanıyoruz… Telefonumuz olmadan evden ayrılmıyor, her anımızı sosyal medyada paylaşıyor ve her geçen gün daha fazla dijitalleşiyoruz. Ancak uzmanlar uyarıyor: Dijital detoks şart, sosyal bağımlısı olabilirsiniz!
Sosyal medya bağımlısı mısınız?
Günümüzde teknolojinin sunduğu imkanlarla pek çok iş daha kolay hale geldi. Bu sayede uzaktan eğitimle kendimizi geliştirebiliyor, yaratıcılığımızı geliştirebiliyoruz. Bizlere sınırsız imkanın sunulduğu bu ortama her geçen gün daha çok bağlanıyor, onsuz yapamaz hale geliyoruz. Ancak bir süre sonra bağımlılık belirtileri kendini göstermeye başlıyor. Yapmamız gereken işleri veya dersleri yapmıyor, sorumluluklarımızı yerine getirmek konusunda isteksiz davranıyoruz. Bir de üstüne ilişkilerimiz olumsuz yönde etkilenmeye başlamışsa, o zaman tehlike çanları çalıyor demektir! Bu noktada hayatınızı olumsuz etkileyen çevrimiçi davranışlarınızı ve sosyal medya kullanımınızı değerlendirmeniz gerekiyor.
Yapılan araştırmalara göre bir kişi telefonunu günde 200 kez kontrol ediyor. Bu da demek oluyor ki 6,5 dakikada bir telefonlarımızı elimize alıyor, mesaj ya da mail gelmiş mi diye kontrol ediyoruz. Sosyal medya kullanımının iyice yaygınlaşması ile birlikte uykuda geçirmemiz gereken zamanın çoğunu sosyal ağlarda geçiriyoruz. Dört kişiden biri uyku süresinden daha fazla sosyal medyada vakit geçiriyor. Keza 16-24 yaş arasındaki gençlerin %70’i mesajlaşma aplikasyonlarını kullanarak iletişim kuruyor ve ortalama bir genç ayda 3,400 adet elektronik mesaj gönderiyor.
Telefonunuzun kölesi olmayın
Neredeyse her gün yeni bir akıllı telefon modeli hakkında medyada yer alan haberleri okuyoruz. Pek çok yeni özellikle birlikte gelen bu yeni modellerle birlikte telefonlara ayırdığımız zaman da hızla artırıyor. Ancak iş bağımlılık düzeyine gelmeden ve akıllı telefonunuza köle olmadan bir süre kullanıma ara verip, dijital detoksa başlamanızı öneririm. Bu konuda bir öz disiplin kazanmak ve telefonlarımızı daha verimli kullanmak için bunun şart olduğunu düşünüyorum.
Nasıl dijital detoks yapacağız?
1.Yapmaktan keyif aldığınız şeyleri listeleyin
Dijital detoksa başlamadan önce hazırlamanız gereken iki liste var. Birincisi kullandığınız tüm elektronik aletler, ikincisi ise yapmaktan zevk aldığınız ve şu anda yapamadığınız şeyler.
Teknoloji kullanımını azalttığınız ve sürekli Facebook’u kontrol etmediğinizde istediğiniz pek çok şeyi yapmaya zaman bulabilirsiniz. Tahminlere göre her yılın üç haftası kadar zamanı sosyal ağlarda harcıyor, sürekli olarak maillerimizi kontrol ediyoruz.
2. Kendinize süre belirleyin
Her geçen gün daha yoğun bir şekilde teknoloji kullanıyoruz ancak bir süre sonra zaman yönetimi konusunda sıkıntıya düşmeye başlıyoruz. Zamanı verimli kullanmak ve mental sağlığımızı korumak için teknoloji kullanarak harcadığımız zamanı kısıtlamak ve gerçek dünyaya odaklanmak gerekiyor. Bunun için kendimize günlük bir çalışma planı yaparak, özellikle sosyal ağlarda geçirdiğimiz zamanı azaltabiliriz. Güncel gelişmelerden ve trendlerden uzak kalmamak için günde 1 saat sosyal medya kullanımı bence yeterli.
3. Gerçekçi hedefler belirleyin
Bağımlılığı önlemek ve daha zaman kazanmak için kendinize sizi zorlamayacak hedefler koyun. Yemek yerken veya alışverişe çıktığınızda telefonunuzu çantanızdan çıkarmayın, sosyal medyada paylaşım yapmayın ve kullanımınızı yavaş yavaş azaltmak için çaba gösterin.
4. Yemek masasında sosyal medya kullanmayın
Sosyal medyaya bağımlılığınızı azaltmak için bazı radikal kararlar almanız gerekebilir. Özellikle aile yemekleri ve akşam yemekleri sırasında sosyal medya kullanmamaya ve telefonunuzla ilgilenmemeye özen gösterin. Keza biriyle yemeğe çıkmışsanız, sohbet etmek yerine telefonunuzla ilgilenmeniz çok hoş karşılanmayacaktır.
5. Uyku sağlığınızı koruyun
Sağlıklı bir uyku için teknolojiyi yatak odanızdan uzak tutmanız, telefonla uyumamanız ve sosyal medya kullanımını zorunlu olarak sınırlandırmanız gerekiyor. Keza ekrandaki ışık uykuya dalmak için hayati önem taşıyan melatonin hormonunun üretimini durduruyor, bu durum uzun dönemde uyku problemlerine neden olabiliyor.
6. Dijital detoks tatili yapın
Sosyal medya kullanmaya, iş e-postalarını sürekli kontrol etmeye ve internetten haber okumaya ara verin. Ve eğer kendi kendinizi kontrol edemiyorsanız bir uzmandan yardım isteyin.
Mayıs ayında en çok satan 20 oyun
Oyun endüstrisine dair satış rakamlarının en net görüldüğü ülkelerden biri de İngiltere. Avrupa pazarına dair genel bir tablo çizilmesine katkı sağlayan veriler, aynı zamanda oyun trendlerine yönelik fikirler de veriyor. Buna göre Avrupa ülkesinde, Mayıs ayına dair en çok satan oyunlar duyuruldu. Listenin zirvesinde Injustice 2’nin yer aldığı görüldü.
Genel tablo şu şekilde;
- Injustice 2
- Prey
- Mario Kart 8: Deluxe
- Grand Theft Auto V
- FIFA 17
- Tom Clancy’s Ghost Recon: Wildlands
- Rocket League
- LEGO Worlds
- Overwatch
- The Legend of Zelda: Breath of the Wild
- Call of Duty: Infinite Warfare
- Horizon: Zero Dawn
- Farpoint
- Gears of War
- Forza Horizon 3
- LEGO City Undercover
- Resident Evil 7
- Fire Emblem Echoes: Shadows of Valentia
- Dishonored 2
- Sniper: Ghost Warrior 3
Bir Warner Bros yapımı olan Injustice 2, 11 Mayıs 2017’de piyasaya sunulmuştu. Gördüğü ilginin dikkat çekici olduğu açık. Bethesda’nın Prey adlı oyunu ise takipteki oyun durumunda.
Haberin devamında ilk iki sırada yer alan oyunların tanıtım videoları yer alıyor. İyi seyirler…
[vsw id=”mSpIKf0CdWc” source=”youtube” width=”425″ height=”344″ autoplay=”no”]
[vsw id=”NCD1wxgTYFs” source=”youtube” width=”425″ height=”344″ autoplay=”no”]
Öte yandan toplam satışların ise 818 bin 336 seviyesinde gerçekleştiği belirtildi. Ülkedeki satış rakamlarının yüzde 28,5 oranında gerilediği kaydedildi. Gelirlerin de yüzde 41 oranında düştüğü bilgisi paylaşıldı.
Oyun dünyasına dair öne çıkan gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…