Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1358

    iPhone XS, XS Max ve XR pil kapasiteleri ortaya çıktı

    iPhone XS, iPhone XS Max ve iPhone XR modellerinin pil kapasiteleri açıklık kazandı. İşte detaylar…

    Apple’ın geçtiğimiz günlerde lanse ettiği yeni ‘2018 yılı’ iPhone modelleri, 21 Eylül itibarıyla ilk kez satışa sunulacak. ABD gibi ülkelerde başlayacak olan ülkelerin ardından cihazların Türkiye pazarındaki konumlandırılmalarına sıra gelecek. Bu arada hala belirsizliğini koruyan bazı konular var…

    iPhone XS, iPhone XS Max ve iPhone XR modellerinin teknik özellikleri Apple tarafından tam anlamıyla açıklanmadı. Geçtiğimiz günlerde cihazların açıklanmamış RAM kapasitelerinin çeşitli testlerle açıklık kazandığını konu edinmiştik. Şimdi de bir diğer bilinmez olan pil kapasiteleri hakkında bilgiler söz konusu.

    Çin kaynaklı kayıtlarda geçen bilgiler iPhone XS’in 2658 mAh kapasiteli bir pile sahip olduğuna işaret etti. İlginç bir detay olarak iPhone X’un pil kapasitesi bir nebze de olsa daha yüksekti; 2716 mAh.

    Diğer yandan iPhone XS Max’in 3174 mAh pille geldiği bildirildi. Son olarak iPhone XR ise 2942 mAh pile sahip durumda.

    İlginizi çekebilir: iPhone XS Max, XS ve iPhone XR inceleme

    Apple’ın konuya dair bir açıklaması bulunmamakla birlikte elde edilen bilgilere göre üç cihazda bulunan piller ilgili kapasite özelliklerini beraberinde getiriyor.

    Bununla birlikte matematiksel olarak pil kapasitelerinin bir önemi olmakla birlikte konu şarj dayanıklılığı olduğunda başka faktörler de (yazılım gibi) öne çıkıyor.

    MediaMarkt, TBF 2018 heyecanını oyuncularla paylaştı

    E-spor’a tam destek veren MediaMarkt, League of Legends Türkiye Büyük Finali 2018 heyecanını oyuncularla paylaştı.

    Avrupa’nın açık ara 1 numaralı tüketici elektroniği perakendecisi MediaMarkt, League of Legends Türkiye Büyük Finali 2018’de oyunseverlerin heyecanına ortak oldu. Riot Games tarafından bu yıl ülkemizde altıncı kez düzenlenen Türkiye Büyük Finali’nde (TBF) Ülker Spor ve Etkinlik Salonu’nu dolduran 12 binden fazla oyunsever kıyasıya bir mücadele izledi. İnternet üzerinden canlı olarak da yayınlanan final maçını 1 milyondan fazla kişi de ekranlardan takip etti. Büyük finalin sonunda kupanın sahibi, Royal Bandits’i 3-1’lik skorla mağlup eden Bahçeşehir SuperMassive oldu.

    Oyunun adresi GameZone

    Son teknoloji oyuncu ürünlerini en uygun fiyatlarla tüketicilerle buluşturan MediaMarkt’ın, TBF 2018’de oyuncular için özel olarak hazırladığı GameZone alanını ziyaret edenler, ünlü oyuncu Necati “zeoNNN” Akçay ile fotoğraf çektirip sohbet etme şansı da yakaladılar.

    Son iki yıldır TBF’nin destekçileri arasında yer alan MediaMarkt’ın oyuncu ürünleriyle ilgili daha fazla bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.

    E-Devlet Kapısı’na Eklenen En Yeni Hizmetler


    e-Devlet hizmetlerine www.türkiye.gov.tr adresi üzerinden erişerek kamu kurumlarının vatandaşlara verdiği hizmetlere tek noktadan ulaşabilirsiniz. Bu hizmetlerden yararlanmak sadece PTT şubelerinden şifre alınması ile mümkün oluyor. PTT’den alınabilen şifre için 2 TL işlem masrafı isteniyor. Şifrenin kaybedilmesi veya unutulması durumunda ise 4 TL ücret ödeniyor. Yurt dışında ikamet edenler ise şifrelerini kendilerine en yakın elçilik ve konsolosluklardan ücretsiz olarak alabiliyorlar. Ayrıca ek bir yıllık ücret istenmiyor. Sadece şifre alabilmek için 15 yaşını doldurmuş olmak ve başvuruların şahsen ya da vekaleti olan kişi aracılığıyla yapılması gerekiyor.

    E-Devlet Kapısı’na Yeni Hangi Hizmetler Eklendi?

    İmar Barışı Kayıt Başvurusu ve Sorgulaması

    Bu bölümde imar kurallarına aykırı yapılarınız için hem kayıt başvurusunda bulunabiliyor hem de başvurularınızı sorgulayabiliyorsunuz

    Dernek Sorgulama

    Bu hizmet bölümünde ise sorgulanan kelimeyi içeren isimde dernek olup olmadığını görüntüleyebilirsiniz. İlgili alana aramak istediğiniz dernek ismini yazmanız ve sorgula tuşuna basmanız yeterli.

    İcra Dosya Sorgulama

    İşte bu hizmet çok önemli. Çünkü yurt içi mahkemelerde adınıza açılmış ve taraf olduğunuz icra dava dosyalarını bu alanda görebiliyor detaylarına ulaşabiliyorsunuz. Sadece yapmanız gereken ilgili dava dosyasına ait detayları görmek için yanında bulunan “Detay Görüntüle” tuşuna basmanız gerekiyor.

    Doğum Yardımı Başvuru Sonucu Sorgulama

    Bu hizmet alanında doğum yardımı almak için yapılan başvuru sonucunu ve(ya) aldığınız doğum yardımı için yaptığınız itirazların sonuçlarını sorgulama şansına sahipsiniz. Doğum yardımı sadece canlı doğumlar için veriliyor.

    Tarihçeli Yerleşim Yeri ve Diğer Adres Belgesi Sorgulama

    Bu hizmet alanında Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü merkez veri tabanındaki Tarihçeli Yerleşim Yeri ve Diğer Adres bilgilerinizi sorgulayabiliyorsunuz. Sadece bir takvim günü içerisinde en fazla bir adet belge oluşturma hakkınız bulunuyor.

    e-Nabız : Kişisel Sağlık Sistemi

    Bu hizmet yeni olmamakla birlikte sürekli içeriği geliştiriliyor. Sağlık açısından herkesin kullanması gereken bir çeşit bireysel sağlık hizmetleri merkezi gibi düşünebilirsiniz. T.C. Sağlık Bakanlığı tarafından hizmete açılan ve 8 milyon kullanıcı tarafından kullanılan e-Nabız’a e-Devlet Kapısı üzerinden ulaşılarak kişinin tüm sağlık bilgilerine 7 gün ve 24 saat erişim sağlanıyor.

    e-Nabız Kişisel Sağlık Sistemi’ni kullanarak;

    – Tüm sağlık kurumu ziyaretleriniz ve ayrıntılarına, (randevu, tanı, tedavi, reçete bilgileri)

    – Tüm tahlil sonuçları ve alerji bilgilerine,

    – Kişinin en güncel sağlık bilgilerine,

    – Muayene ve tedaviyle ilgili tüm detaya ve sağlık geçmişinize,

    – Çocuklarınızın sağlık verilerine ulaşabildiğiniz gibi tüm bu bilgileri erişimine izin verdiğiniz doktorunuz ile de paylaşma şansınız bulunuyor.

    Bütün bu sorgulamalara e-Devlet Kapısı’ndan ulaşmak için şifrenizle giriş yapmak ve arama bölümüne yukarıdaki başlıkları yazarak sorgulama yapmanız yeterli olacaktır. 

    Hafızanızı zorlayacak 5 mobil uygulama

    0

    Dünyada her sene 21 Eylül tarihi Dünya Alzheimer Günü olarak anılıyor. Yaşlılıkla beraber ortaya çıkan ve başta unutkanlık olmak üzere çeşitli zihinsel ve davranışsal bozukluklara yol açan ilerleyici bir beyin hastalığı olarak bilinen Alzheimer’a meydan okumak için genç yaşlarda hafızanızı zorlayabilirsiniz. İşte hafızanızı zorlayacak 5 mobil uygulama…

    hafızanızı zorlayacak 5 mobil uygulama

    Hafızanızı zorlayacak 5 mobil uygulama

    Alzheimer hastalığının oluşumunda yaşlılık önemli bir risk faktörü. Özellikle 65 yaş sonrasında hastalığın görülme sıklığı artıyor. Ülkemizin nüfus yaşlanma hızı dikkate alındığında ilerleyen zamanlarda Alzheimer’ın önemli bir sağlık sorunu olacağı düşünülüyor. Bu hastalığa yakalanmamak ya da yakalanma riskini azaltmak için biraz hafızayı zorlamak gerekiyor. Bol bol bulmaca çözmek ya da yarışma programları izlemek oldukça işe yarıyor. Ayrıca günümüzün teknolojik nimetlerinden faydalanarak cep telefonu ya da tabletinize indireceğiniz birkaç mobil uygulama ile zekanızı biraz zorlayabilirsiniz. İşte hafızanızı zorlayacak 5 mobil uygulama…

    Lumosity

    Hafızanızı zorlayacak ve zekanızı geliştirmeye yardımcı olacak mobil uygulamalardan biri Lumosity. Uygulamanın içerisinde hafıza, dikkat, mantık bulmacaları, matematik oyunları, problem çözme ve düşünme becerisine odaklanmış farklı bölümler bulunuyor. Oyunlara başlamadan önce kendinize bir hesap oluşturabilirsiniz. Sonrasında kendinizi geliştirmek istediğiniz alanı seçerek uygulama içerisinde ilerleyebilirsiniz. Bu uygulama aynı zamanda belirli becerilere sahip mini oyunlar ile günlük rutin egzersizlerinizi özelleştirmenize izin veriyor. Ayrıca oyunlarda aldığınız puanları sonrasında takip ederek motivasyonunuzu artırabilirsiniz.

    Einstein Brain Training

    İlerleyen yaşlarda unutkanlık riskini en aza indirmek için hafızanızı zorlayacak bir diğer mobil uygulama da Einstein Brain Training. Uygulamanın adından da anlaşılacağı üzere bilimsel bir altyapıya dayanan bir programdan söz ediyoruz. Beyninizin aktif olmasına yardımcı olan bu mobil uygulama, mantık, hafıza, matematik ve algı bölümlerinden oluşuyor. Günlük egzersizler yapabileceğiniz bu uygulama ile en yüksek seviyelere ulaşıp farklı unvanlar alabilirsiniz. Bu uygulamanın en eğlenceli özelliklerinden biri de çocukken oynamaktan büyük keyif aldığımız taş, kağıt, makas oyununu mobil ortamda oynayabilmeniz. Einstein Brain Training, çoklu oynayıcı özelliği de sunuyor.

    Skillz

    Mantık ve zeka oyunları arasında yer alan Skillz adlı mobil uygulama hafızanızı ve hızınızı geliştiriyor, size daha iyi bir tahmin yeteneği kazandırıyor. Beyninizi tam anlamıyla test eden bu mobil uygulamayı maksimum 4 arkadaşınızla birlikte oynamanız da mümkün. Oyunda ilerledikçe farklı aşamalara geliyorsunuz ve yeni alanlara giriş sağlayabiliyorsunuz. Eğer oynadığınız oyunu birinci olarak bitirirseniz ilk sıraya yerleşiyorsunuz ve bir statü kazanıyorsunuz.

    Elevate

    Oldukça eğlenceli olan uygulamalardan bir diğeri de Elevate. Zeka düzeyinizi geliştirmenize yardımcı olabilecek en iyi beyin eğitimi uygulamalarından biri olan Elevate, daha çok dikkat, bellek ve işlem hızınızı geliştirmeye odaklanıyor. Elevate’de herkes kendi kişiselleştirilmiş eğitim programı üzerinde maksimum çözüme ulaşmaya çalışıyor. Uygulama içerisinde 35 farklı zeka geliştirici oyun yer alıyor. Eğer isterseniz eğitimlerinizi kendi kapasitenize göre daha da zorlaştırabilirsiniz. Haftanın 3 günü size eğitim alanında kişiselleştirilmiş eğitim programı sunan Elevate, tahmin, değer karşılaştırma, okuma, anlama ve daha fazlasını içeren pratik dil ve matematik becerileri sunan güzel bir mobil uygulama.

    Memorado

    Hafızanızı zorlayacak 5 mobil uygulama arasında Memorado da oldukça başarılı olmasıyla dikkat çekiyor. Bu uygulama içerisinde hafıza, konsantrasyon, reaksiyon, mantık ve matematik becerilerinizi 15 farklı oyunda yer alan 450 aşamada test edebilirsiniz. Memorado’da kendi becerilerinize göre kişiselleştirilmiş oyunlar da bulunuyor. Eğer isterseniz arkadaşlarınızla karşılıklı rekabete de girebiliyorsunuz. Ayrıca zekanızı keskinleştirmek için oynarken diğer bir taraftan da istatistiksel gelişiminizi takip edebilirsiniz. Uygulamanın Türkçe dil desteği sunduğunu da belirtmeden geçmeyelim.

    Benim gözümden Fujifilm X-T3 | Cem Kıvırcık

    Fujifilm X-T3 dünya ile aynı anda Türkiye’de…

    Aynasız fotoğraf makineleri pazarında rekabet kızışıyor. Bugüne kadar Sony ve Fujifilm’in tahakkümünde giden, zaman zaman Olympus’un dışarıdan ataklar yaptığı, Canon’un zayıf hamlelerde bulunduğu, Nikon’un hep uzak durduğu aynasız pazarı artık tam anlamıyla olgunlaşıyor.

    Geçtiğimiz günlerde önce Nikon, Z6 ve Z7 modellerini duyurdu. APS-C yani kırpık algılayıcılı bir sistem yerine doğrudan tam kare pazarını seçmişti kendine rekabet alanı olarak. Yani Sony aynasız tam kare dünyasında artık yalnız kalmayacaktı. Hemen arkasından da Canon EOS R haberi geldi. Canon da bir tam kare aynasızla sahnede yerini almıştı.

    Pazarın kıdemlilerinden Fujifilm’den bir X-T3 beklentisi içindeydik ama yeni fotoğraf makinesinin duyurusunun daha geç yapılacağını umuyorduk. Ancak 6 Eylül itibariyle X-T3 görücüye çıktı. Tüm dünyada aynı anda, yani 20 Eylül’de satışa sunulacaktı… Ve ben 7 Eylül itibariyle Fujifilm X-T3’ü deneyimlemek üzere elde makine sokaklara çıktım.

    X-T3 ile X-T2 arasındaki farklar nedir?..

    Fujifilm X-H1 ile ilgili yazımı hatırlayacak olursanız orada yazdıklarımın tam bir incelemeden ziyade fotoğraf üreten birinin gözünden bir “izlenim” olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştim. İlk etapta fotoğraf makinesinin performansıyla ilgili değerlendirmelerde bulunacağım. Yani izlenimlerim daha önce de olduğu gibi fotoğraf makinesi odaklı olacak. Video konusunu uzmanlarına bırakıyorum.

    Öncelikle Fujifilm X-T3, APS-C algılayıcıya sadakatini devam ettiriyor. Rakipleri sahaya tam kare ürünlerle çıkarken, Fujifilm APS-C alanında etkisini arttırıyor. GFX50s modeliyle tam karenin de üzerinde orta format bir fotoğraf makinesiyle “Orta format tam kareden büyüktür!” diyen Fujifilm, X-T3’te bence devrimsel değişiklikler yapmış.

    Birçok Fujifilm ürünü, hatta X-T2 kullanan arkadaşım, “X-T2 ile arasında bir değişiklik yok” deseler de ben bu söylemin bir anlamda iç tesellisi olarak kullanıldığını düşünüyorum. Şimdi, algılayıcıyı yepyeni bir başka algılayıcı ile değiştirmişsiniz, işlemciyi daha güçlüsü ile değiştirmişsiniz, çözünürlük kaliteniz 24,3 MP’den 26,1 MP’ye yükselmiş… Eee, değişiklik yok! Hadi canım… Ha, X-T2 işinizi görüyor, sizi tatmin ediyor ve beklentilerinizi karşılıyorsa değiştirmeniz için gerek yok elbette. Ama “değişiklik yok” demeyi yukarıda da belirttiğim gibi biraz iç tesellisi bir değerlendirme olarak kabul ediyorum.

    Yeni algılayıcı, yeni işlemci

    Teknik olarak bakacak olursak, Fujifilm X serisi, T ürünlerinde kullandığı X-Trans CMOS algılayıcıyı dördüncü nesline yükseltmiş. Bu algılayıcıyı da X-Processor Pro IV işlemciyle donatmış. Bu geliştirmeler de görüntü işleme hızı ve kalitesine doğrudan yansımış. Algılayıcı 26,1 MP çözünürlükte JPEG ve RAW fotoğraflar üretmenize olanak sağlıyor.

    Kişisel olarak beni en çok heyecanlandıran geliştirmelerin başında Fujifilm X-T3’ün AF, otomatik odaklama performansının şimdi zirveye ulaşmış olması geliyor. Özellikle sokakta yaşanan anı, ya da herhangi bir aksiyonu, mesela spor karşılaşmalarını çeken fotoğrafçılar hızlı ve kararlı otomatik odaklama performansından çok memnun kalacaklar.

    Düşük ışığın hâkim olduğu ortamlarda X-T3, bariz olarak üstünlüğünü ortaya koyuyor. Düşük ışıktaki faz algılamalı AF işlevi de 2 stop civarında geliştirilmiş ve -1EV seviyesinden -3EV seviyesine indirilmiş. Yani sadece mum ışığı ile aydınlanan bir ortamda veya gece fotoğrafçılığı gibi düşük ışıklı ortamlarda da doğru odaklanma artık garanti.

    Bu arada en düşük duyarlılığı X-T2’de 200 iken (100’e indirebiliyordunuz) X-T3’te 160 (80’e indirilebiliyor) olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca düşük ışık AF sınırı -3EV sınırına taşınmış durumda. Dinamik aralık o kadar iyi ki, +3EV-3EV arasındaki pozlama telafisinde +5EV-5EV değerlerine yükselebiliyorsunuz.

    Boyutlarda çok değişiklik yok ama…

     Fujifilm, kullanıcılarının çok sevdiği retro fotoğraf makinesi tasarımından taviz vermiyor ve bence çok iyi yapıyor. Makinenin fiziksel boyutlarında göze çarpan önemli bir farklılık yok. Doğal olarak X-T3, X-T2’ye göre biraz ağırlaşmış ve makine gövdesinin ağırlığı 507 gramdan, 539 grama yükselmiş. Yani X-T3, 32 gram daha ağır. Ölçülerdeki farklılıklar ise şöyle:

    • X-T2 / 132,5 x 91,8 x 49,2 mm
    • X-T3 / 132,5 x 92,9 x 58,8 mm

    Grip bölümünde neredeyse 1 santime yakın büyüme gözle fark edilmiyor. Ayrıca hemen makinenin üzerinde yer alan kontrol tekerleklerinin çapları biraz küçültülmüş. Bu da üstten bakıldığında makineye daha küçülmüş hissi veriyor. Bu tekerleklerin üzerindeki kilitleme sistemini yanlışlıkla ayarlarınızı kaçırmanızı engellediği için çok sevmiştim. X-T3 bu geleneği devam ettiriyor. Benim için bir başka önemli şey ise diyoptri ayarı… Kendi gözlerime göre ayarladığım diyoptri ayarı bazen yanlışlıkla, bazen de makineyi inceleyen arkadaşların el atmasıyla bozulduğu için, ben de makineyi alıp tekrar tekrar ayar yapmaktan nefret ediyordum. Fujifilm X-T3’te kişisel diyoptri ayarınızı da topuzu iterek kilitleyebiliyorsunuz.

    Özellikle spor ve aksiyon fotoğrafları konusuna yukarıda değinmiştim. Mekanik olarak saniyede 11 kare hızında fotoğraf çekmenize imkân veren X-T3, “Spor vizör modu” seçildiğinde devreye giren elektronik örtücü ile 16,6M (1,25x kesilmiş) olarak saniyede 30 kare hızına yükselebiliyorsunuz. Hem de “blackout” (kararma) olmadan…

    Yuvalarda da gelişme var…

    Fujifilm, uzunca bir süredir UHS-II tipi SD kartları destekleyen ürünler yapıyor. Nitekim, X-T3’te de her ikisi de UHS-II destekli SD kart yuvaları var. Bu çok önemli… Çünkü SD kartlarınızdan bir tanesi sorun çıkarttığında öteki yuvadakini yedek olarak kullanabiliyorsunuz. Daha önceki nesil X serisi Fujifilm kameraların en çok eleştirilen yanlarından biri mikrofon ve kulaklık girişlerinin gövde üzerinde yer almamasıydı. Bunlar için fazladan bir grip kullanmak zorunda kalıyordunuz. Ancak artık mikrofon ve kulaklık girişlerinin yanı sıra, USB Type-C (USB 3.1 Gen 1) ve HDMI bağlantısı da gövdeye entegre olarak gerekiyor. Type-C bağlantısı sayesinde daha hızlı veri aktarımı, daha hızlı şarj ve tethering yapabiliyorsunuz.

    Belki de X-T3’ü APS-C formatlı aynasız makineler arasında zirveye taşıyacak en önemli özellik ise, makinenin 4K 60 fps 10 bit video çekebilme yeteneği… Diğer APS-C formatlı kameralar ile karşılaştırıldığında Fujifilm X-T3 “ilk” özelliğini taşıyor. Dolayısıyla iyi bir fotoğraf makinesinin yanı sıra hareketli görüntüler için de iyi bir video kamera sahibi oluyorsunuz.

    Fujifilm’in lisans sahibi olduğu 16 film benzetim modu X-T3’te de karşımıza çıkıyor. Bunlar sırasıyla; PROVIA/Standard, Velvia/Vivid, ASTIA/Soft, Classic Chrome, PRO Neg.Hi, PRO Neg.Std,Black & White, Black & White+Ye Filter, Black & White+R Filter, Black & White+G Filter, Sepia, ACROS,ACROS+Ye Filter, ACROS+R Filter, ACROS+G Filter, ETERNA/Cinema). Ayrıca siyah beyaz mod seçil iken fotoğrafın sıcaklık değerini -9 ve +9 değerleri arasında ayarlayabiliyorsunuz.

    Artılar, eksiler…

    Daha önce X serisi ürünleri deneyimlemiş biri olarak Fujifilm X-T3’te çok önemli artılar olduğuna inanıyorum. İşlemci, algılayıcı, AF hızı, düşük ışık performansı gibi birçok önemli konuyu Fujifilm ustalıkla kotarmış. Makinenin dünya lansmanı fiyatı $1,499 (Bu yazıyı yazdığımızda dolar 6,30₺ seviyesinde idi… Yani 9,450₺ kadar… Oysa bu ürün Türkiye’de dünya ile aynı tarihte 8,499₺’ye satılacak ki bence bu çok önemli bir artı… Batarya performansında da önemli iyileştirmeler yapılmış. Fujifilm, daha önce X-T2’de kullanılan aynı tip tam dolu batarya ile 340 yerine 390 kare fotoğraf çekilebileceğini iddia ediyor.

    Gelelim eksilere… Ne yazık ki, Fujifilm’in bir önceki modeli olan X-H1’deki gövdeye bütünleşik titreşim engelleme sistemi X-T3’te karşımıza çıkmıyor. Bunun bir pazarlama taktiği olarak eksik bırakıldığını düşünüyorum. Öte yandan, bu kadar iyi video performansına sahip bir makinede katlanabilir LCD ekranın hareketlerinin kısıtlı olmasını çok doğru bulmuyorum. X-T2’deki ile tamamen aynı… Bence bu da değiştirilebilirdi. Belki de dokunmatik özelliğin gelmesi bir nebze teselli sayılabilir.

    Bu arada fotoğraf makinesi satın almak istiyorsanız buraya bir göz atmanızda yarar var.

    Örnek fotolar (*) 

    (*) Fotoğraflar JPEG olarak, herhangi bir fotoğraf işleme yazılımı veya uygulaması kullanılmaksızın doğrudan eklenmiştir.

    Türkiye’de Lenovo’nun oyun bilgisayarı satışları arttı

    GfK araştırmasına göre Türkiye’de Lenovo’nun oyun bilgisayarı satışlarında artış yaşandı. İşte detaylar…

    Türkiye’de oyun bilgisayarları son derece popüler. Taşınabilirliği üst seviyede yaşatırken yüksek performanslı oyun seanslarını mümkün hale getiren notebook’larsa, tüketici elektroniği mağazalarının en renkli köşelerini oluşturuyor.

    Oyuna yönelik artan ilgiyle paralel şekilde satışların birçok markanın modelleri için arttığı kaydediliyor. Bu noktada yeni veriler paylaşan Lenovo, 2018 yılı ilk 6 ayında önceki yılın aynı dönemine göre daha fazla oyun bilgisayarı satışı gerçekleştirildiğini duyurdu.

    Şirketin bir basın lansmanı kapsamında paylaştığı bilgilere göre 2018 ilk yarısında (Ocak-Haziran arası dönemde) 11 bin adet Lenovo Legion serisi oyun notebook’u satışı gerçekleştirildi. Söz konusu rakam, yıldan yıla bakıldığında yüzde 65’lik artışa işaret ediyor.

    Yüksek performans ve verimlilik vaat ediyor…

    Lenovo Legion serisi oyun notebook’ları performans ve taşınabilirliği aynı denklemde buluşturuyor. Şık ve ‘oyuncu’ tarzı tasarımlarını fonksiyonellikle birleştiren ‘Legion’lar’, oyun meraklılarının uzun fps ya da diledikleri herhangi bir türdeki seanslarını verimlilik ekseninde karşılamayı esas alıyor.

    Öte yanda türkiye’de bilgisayar pazarının büyüklüğünün 6,5 milyar dolar olduğu bilgisi de paylaşıldı.

    • MediaMarkt’ta satışa sunulan Lenovo Legion serisi modellerini incelemek ve online alışverişle kolay adımlarla satın alım için buraya tıklayabilirsiniz.

    Teknoloji dünyasına dair öne çıkan gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz. Takipte kalınız…

    Galaxy S8’e çağ atlatan güncelleme yayınlandı!

    0

    Galaxy S8 Plus modeli için yayınlanan son güncellemeyle beraber, cihaza Galaxy Note 9 ile özdeşleştirilen bazı özellikler eklendi. Peki, 553 MB boyutundaki güncelleme ile telefona hangi özellikler geldi? Cevabı, sizler için hazırladığımız haberimizde.

    Galaxy S8 için önemli güncelleme!

    Tahmin edebileceğimiz gibi OTA aracılığıyla dağıtımına başlanılan güncelleme G950FXXU4XRI5 yazılım sürüm numarası ile gelirken yaklaşık 553 MB gibi bir boyuta sahip. Şu anda  yeni güncelleme Avrupa’daki Exynos modellerine ulaşmaya başladığını da belirtelim.

    S8 yeni güvenlik güncellemesi ile birlikte önemli  kamera özellikleri de kullanıcılara sunulmaya başlandı.

    Galaxy S9 ve Note 9 modelleri ile kullanıcılara sunulan Super Slow Motion ve AR Emojis özelliği artık Galaxy S8 ve Galaxy S8 Plus modellerinde de kullanılabilecek.

    Yeni yayınlanan güncelleme Samsung’un bir önceki amiral gemisi telefonunun kamerasına iki önemli yeniliği de beraberinde getirdi. Samsung, geçtiğimiz saatlerde S8 kullanıcıları için yeni bir güncelleme yayınlandı.

    Yayınlanan güncelleme ile birlikte Note 9 ve Galaxy S9’da yer alan AR Emoji ve Super Ağır Çekim video kaydı özelliği S8 kullanıcılarına sunuldu.

    Yaklaşık olarak 553 MB boyutundaki güncelleme sayesinde, S8 kamerası önemli özelliklere kavuştu. Yeni güncelleme her ne kadar S8 kamerasını daha iddialı bir konuma getirmiş olsa da, ciddi performans iyileştirmeleri de ön plana çıkıyor.

    Yeni sistem güncellemesinin kademe kademe S8 kullanıcılarına sunulduğunu da belirtmekte fayda var. Ayrıca Galaxy  S8 için önümüzdeki günlerde Android Pie güncellemesinin yayınlanacağını da hatırlatalım.

    Soundbar mı 5.1 Sinema Sistemi mi?

    Ev eğlence sistemlerinin keyfini çıkarmak için çoğunlukla aklımıza ilk gelen unsur televizyondur. Yeni, büyük, HDR özellikli, 4K bir televizyon aldıktan sonra da çoğunlukla arayışımız sona erer. Ancak satın aldığımız televizyon ne kadar iyi olursa olsun ses konusunda aslında yavan bir tat bırakacaktır. Bunu da aslında iyi bir ses sitemine terfi ettiğimiz zaman özümseriz. Ses, doğası gereği hacimli bir alan ister ve televizyonlar ince yapılarıyla buna kısıtlı derecede olanak tanırlar. Dolayısıyla ev eğlence sisteminize ekleyeceğiniz soundbar veya sinema sistemi mevcut televizyonunuzdan çok daha tatmin edici bir sonuç verecektir. O halde bu yazımızda soundbar ve çok kanallı sistemleri kıyaslayalım.

    Soundbar Seçenekleri

    Hiç şüphe yok ki ses sitemi teknolojilerinde soundbar yükselen bir yıldız. Farklı markaların çeşitli özellikteki yeni ürünleri piyasaya çıkmakta. Temel özelliklere sahip uygun fiyatlı bir ürün arıyorsanız LG’nin SK1 modelini bu adresten inceleyebilirsiniz.

    Bu fiyat aralığında bir ürünle televizyondan daha iyi ses alacağınızı garanti edebiliriz. Ancak aksaması muhtemel bir konu baslar olacaktır. Ürünlerin boyu ve hacmi sınırlı olduğu için baslar tatmin etmeyebilir. Böyle bir durumda subwoofer’ın dahil olduğu 999 liraya satılan Samsung HW-K450 gibi seçeneğe bu adresten yönelebilirsiniz.

    soundbar
    Dolby Atmos özelliği ile Soundbarlar oldukça gelişti

     

    Dolby Atmos İsteyene…

    Yine son dönemin popüler özelliklerinden Dolby Atmos peşindeyseniz artık üst seviye soundbarlarda da bu özelliğin olduğunu belirtelim. Bu adreste inceleyebileceğiniz 2699 lira satış etiketi bulunan LG’nin SK9Y modeli sanal olarak 5.1.2 kanal ses desteği sunuyor. Ürünü ayrıca kablosuz olarak satılan ek arka hoparlörlerini satın alarak klasik ses sistemlerine de çevirmeniz mümkün. HDMI’ın dışında optik ses girişi ve 192kHz/24bit yüksek ses kalitesi ürünün diğer artıları. Tüm bu seçeneklere ek olarak zengin seçenekler sunan soundbar ürün gamını bu adresten inceleyebilirsiniz.

    harmankardon
    Güçlü bir amfi ile 5.1 ses sistemlerin kalbini oluşturuyor

    Ev Sinema Sistemi

    Oldukça geniş ve detaylı olan bu konuda seçenekleriniz fazlalaşıyor. Dilerseniz amfi ve kolonlarınızı ayrı ayrı alıp istediğiniz güç ve performansta bir sistem elde edebilirsiniz. Tabii bu hem bütçe hem de bilgi gerektiriyor. Daha kestirme bir yol ise her şeyin içinde olduğu 5.1 sistemler. Ünlü ses markası Harman Kardon’un farklı seçenekleri bu konuda iyi bir alternatif. HD COM 1515 modeli, kanal başına 75 Watt güç beslemesi yapabilen gelişmiş bir amfi ve uyumlu hoparlörler ile geliyor. Ürünün DLNA özelliği sayesinden ağ üzerindeki telefon, bilgisayar ve tablete bağlanarak dosya oynatabilirsiniz. Bunun dışında üründe 4 HDMI, 1 USB, 1 Optik, 1 Analog giriş bulunmakta. Eğer birden fazla cihazı ses sitemine bağlamak istiyorsanız bu tarz amfilerin artısını görüyorsunuz. 2799 liraya satılan bu adreste satılan ürün Dolby Digital, Dolby Digital Plus, Dolby TrueHD, DTS, DTS-HD Master Audio, DTS 96/24, Dolby Pro Logic, Dolby Pro Logic II, Dolby Dual Mono gibi farklı ses standartlarını desteklese de Dolby Atmos desteği veremiyor. Bunun için daha yeni ve daha yüksek fiyatlı ürünlere bakmanız gerekiyor.

    Özetlemek gerekirse soundbar denilince akla çok daha az bir kablo karmaşası geliyor. Daha az yer kaplayan ve genellikle özel bir ayar gerektirmeyen bir soundbar televizyonun kendi sesinin çok üzerinde bir kalite verecektir. Eğer ki seslerin ayrışması hoşunuza gidiyorsa çok kanallı sistemler evinizi sinema salonuna daha çok yaklaştıracaktır. Ancak bu çözüm de daha masraflı ve yer kaplayıcı olacaktır. Eğer bütçeniz ve yeriniz uygunsa 5 + 1 sistem deneyebilirsiniz. Son olarak ses konusu belki de teknolojinin en göreceli ve tartışmaya açık konularından biri olduğu için mutlaka gözünüze kestirdiğiniz modelleri deneyip test etmeye çalışın. MediaMarkt mağazalarındaki farklı seçenekler içinde deneme şansınız arttığı için daha iyi karar verebilirsiniz.

    Huawei Mate 20 yakında Türkiye’de satışa sunuluyor

    0

    Çin merkezli teknoloji şirketi Huawei’nin geçtiğimiz haftalarda tanıtılan iddialı akıllı telefon modeli Mate 20’nin kısa süre içerisinde Türkiye pazarında resmi olarak erişilebilir olacağı açıklandı.

    Huawei’nin küresel pazarlarda en çok ilgi gören akıllı telefonlarından biri olan Mate serisi, şık ve güçlü bir akıllı telefon tercih eden kullanıcıların ilk tercihleri arasında yer alıyor. Aynı zamanda serinin ilk ürünü olan Mate 20 lite, multimedya işlevleri için son derece ideal büyük ekranı ve uzun yol arkadaşlığını garantileyen güçlü pil donanımı ile dikkat çekiyor.

    Özellikle genç kullanıcıların akıllı telefonlardan beklentisinin günden güne artması ile rekabet de her dönemde daha güçlü ve göz alıcı ürünlerle birlikte gözle görülür hale geliyor. Artık akıllı telefonlarının günlük iletişim ihtiyaçlarını karşılamasını yanı sıra, cihazın birçok segmentte daha fazla değer sunması, stil sahibi olması ve uzun soluklu bir çalışma performansına imza atması, bu taleplerin başında geliyor. Huawei Mate 20 lite, tüm bu talepleri hassasiyetle değerlendirerek kullanıcıların en temel gereksinimlerini belirledi ve hem performans hem de stil anlamında listenin zirvesini hedefleyen bir akıllı telefon olarak sunuldu.

    İddialı özelliklerle geliyor

    En boy oranı 19,5:9 olan 6,3 inçlik yeni FHD ekran, ince çerçeveli gövdesi ile kullanıcıların oyunlara ve videolara odaklanabilmeleri için etkin bir platform oluşturuyor. Cihazın dikey simetrisi, bu sadece cihaza güzel bir görünüm vermek değil, video ve oyunlardaki estetik unsurlara da görsel bir düzen getirmek amacıyla tasarlandı.

    Canon 4K yayıncılık alanında bir ilke imza atıyor

    Canon dünyanın en geniş açısına, uzun netleme mesafesine ve en yüksek zum oranına sahip yeni lenslerini duyurdu.

    Canon, profesyonel 4K yayıncılık ve saha lens ailesine yeni 3 model daha ekleyerek; fotoğraf ve video çekimlerinde daha net odaklanma sunan yeni nesil lens yelpazesini büyütmeye devam ediyor. 4K yayıncılık alanı için 4K Premium optik kalitesine sahip UHD DIGISUPER 122 ve UHD-DIGISUPER 111 lensleri, birbirinden farklı çekim senaryolarının hayata geçirilmesi için fırsat sunuyor.

    2/3 inç sensörlü 4K yayıncılık kameralarına yönelik taşınabilir zum lensi UHDxs serisine[i] eklenen CJ25ex7.6B modeli ise 25x zum oranı, 7,6 mm ile 190 mm aralığındaki netleme mesafesi sayesinde üstün optik performans sunuyor. Aynı zamanda Canon, esnekliği, kontrolü ve yaratıcılığı artırmaya odaklanan entegre ekrana sahip FDJ-G01 ve ZDJ-G01 ile yeni nesil zum sürümlerindeki seçeneklerini de genişletmeyi sürdürüyor.

    UHD DIGISUPER 122 ve UHD DIGISUPER 111 modelleri geniş netleme mesafesi seçenekleri, yüksek zum oranları ve sağladığı çalışma kolaylığı ile 4K beklentilerinin ötesine geçen sıra dışı bir optik performans sağlıyor. Gerçekçi ve yüksek çözünürlüklü çekimler yapılmasına olanak tanıyan yeni Canon lensleri, kapalı alan veya açık hava etkinliklerinde video çekim için ideal bir seçenek oluyor.

    UHD-DIGISUPER 122 Temel Özellikler

    • 4K Premium optik kalite
    • 8,2 – 1000 mm (2x genişletici ile 2000mm’ye kadar)
    • F1.7 – 5.0
    • M.O.D 3m
    • 26,6Kg

    UHD-DIGISUPER 111 Temel Özellikler

    • 4K Premium optik kalite
    • 8,3 – 925 mm
    • F1.7 – 4.65
    • M.O.D 3m
    • 26,6Kg

    CJ25ex7.6B Temel Özellikler

    • UHDxs aralığı
    • 7,6 – 190 mm (2x genişletici ile 380mm’ye kadar)
    • F1.8 – 2.9
    • M.O.D. 0,80 m
    • 1,99 Kg