Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1086

    Redmi K30 fiyatı ile ilgili şaşırtan detay

    0

    Xiaomi’nin alt markası Redmi, kısa süre önce en önemli tanıtımlarından birini gerçekleştirdi. Bir süredir merakla beklenen Redmi K30 modeli sonunda tanıtıldı. Tanıtımın ardından Redmi K30 fiyatı ile ilgili şaşırtan bir detay ortaya çıktı.

    Redmi K30 fiyatı ile dikkat çekiyor

    Redmi, 5G desteğinin olmadığı pazarlarda da başarılı olmak ve bütçe sıkıntısı yaşayan kullanıcılara da çare bulmak için K30 modelinin 4G’li versiyonunu da satışa sundu. Ancak, 5G’li K30’un fiyatının da gayet uygun olması herkesi şaşırttı.

    5G teknolojisi şimdilik pahalı bir teknoloji. Çoğunlukla 5G teknolojisine sahip akıllı telefonlar 1.000 doların üzerinde bir fiyat etiketine sahip oluyor. Ancak, K30 için durum farklı. Redmi K30’un 5G destekli versiyonunun fiyatı 284 dolardan başlıyor. Durum böyle olunca, K30’un Xiaomi’ye maliyetinin ne kadar olduğu merak edilmeye başlandı.

    Çinli bir analist, K30 5G modelinin tüm bileşenlerini araştırdı ve tüm masrafları göz önünde bulundurarak telefonun markaya olan maliyetini açıkladı. Buna göre, Redmi yeni modelinden yalnızca yüzde 8 ila yüzde 9 oranında bir kâr elde ediyor.

    Analiste göre K30 5G‘nin tüm bileşenleri 1.730 yuan ediyor. Yani yaklaşık 250 dolar. Bu fiyatın 6 GB RAM ve 64 GB versiyonu için geçerli olduğunu belirtelim. Bu versiyon pazarda 1.999 yuanlık fiyat etiketine sahip. Bu da yaklaşık olarak 284 dolar ediyor.

    Buna göre Xiaomi’nin bir telefondan elde ettiği kâr yalnızca 34 dolar.

    Detroit: Become Human PC İnceleme

    0

    Macera oyunları herkese göre değildir. Bazı noktalarda koltuğunuza yaslanıp film gibi izlemeniz gerekir ve bu sırada seçimleriniz de tüm oyunun gidişatını etkiler. Detroit: Become Human, tam olarak böyle bir oyun. Ancak grafik ve atmosferi o kadar mükemmel ki ne zaman kontrolün sizde olduğunu anlamak gerçekten zor.  Detroit: Become Human, Quantic Dream’in 2012 PS3 teknoloji gösterimine dayanan Detroit: Become Human, Heavy Rain ve Beyond Two Souls’un yönetmeni David Cage’in kaleminden çıktı. PS4 platformundan sonra şimdi de PC tarafında kalbimizi kazanmaya hazırlanıyor.

    Yol 2038, Motor City’deyiz. İnsanlar artık her şey için andoidleri kullanmaktadırlar. Ev işleri, çocuk bakıcılığı derken androidler hayatların bir parçası haline gelmiştir. Tek amacı insanlara yardım etmek olan androidlerden 3 tanesinin bakış açısından hikayeye dalıyoruz. Bunlar Kara, Connor ve Markus. Ayrıca oyundaki birçok karakterin tanınan ve sevilen aktörlerin hayat verdiğinin de altını çizelim.

    Oyun hikayesi aykırı haline gelmiş yani programın dışına çıkarak, kendi hayatını sürdürmeye çalışan androidlerin yaşadığı zorlukları öne çıkartıyor. Macera oyunlarının sunduğu seçim kısmı, Detroit: Become Human’ın en önemli özelliği. Kontrol ettiğimiz her karakter, oyunun izin verdiği sınırlar çerçevesinde etrafımızı keşfetmemize izin veriyor. Normalde 11 saatte tamamlanabilen oyunun süresini uzatmak mümkün.

    Bazı bölümler 5 dakikada sona ererken, bazıları seçimleriniz dolayısıyla 20 dakikaya ulaşabiliyor hatta farklı dallara ayrılarak, Connor’ı çözmesi gereken diğer davalara yönlendiriyor. Diğer taraftan ana karakterlerinizden herhangi birini daha ilk bölümden öldürebiliyorsunuz ki bu da aynı şekilde seçimlerinize bağlı. Connor, aykırı avcısı olarak dedektiflerle çalışıyor ve çeşitli simülasyonlarla, oynanışa eğlenceli bir tat katıyor. Oyun animasyonları ve grafikleri gerçekten enfes, diğer tarafta hikaye kısmı etkileyici.

    Konsol gibi PC platformunda da kontrolde sıkıntı yaşamayan oyunun tek sıkıntısı kamera açıları. Muhtemelen bunun dışında sadece macera sever oyuncuları mutlu etmeyecektir o kadar. Detroit: Become Human’ı sadece film gibi oyun kıvamında düşünmeyin. Özellikle insanlara verilen mesaj, bölümleri oynadıkça devamının gelmesi için sabırsızlandığınız anlar ve diğer taraftan bitmemesi için yavaş yavaş oynamaya çalışma çabası… Diğer taraftan seçimler basitmiş gibi görünse de Detroit: Become Human, birçok noktada zor ve hassas bir oyun. Hem her diyaloğa dikkat etmelisiniz, hem de hikayeyi anlamak için en ufak detayları bile incelemelisiniz.

    İnternetteki izlerinizi silmenin püf noktaları

    Herhangi bir nedenle internetteki izlerinizi silme ihtiyacını duydunuz ve bugüne kadar üye olduğunuz servislerin hesaplarını kapatmak ve internet aramalarında adınız geçen sayfaları tek tek kaldırmak gözünüzde büyüyorsa, endişe etmeyin; bunun pratik yolları var.

    Çoğumuz internette farklı sosyal medya ve internet sitelerine üyeyiz. Üye olduğumuz sitelerden tutun da adımızın çeşitli nedenlerle geçtiği internet servislerindeki içerikler, ileride bizim için sorun olmaya başlayabilir. Örneğin öğrencilik yıllarındaki sosyal medya paylaşımları, okul bittikten sonra iş arayışına geçtiğinizde iş görüşmelerinde karşınıza konulabilir. Örnekleri çoğaltmak mümkün… Gelin şimdi internetteki izlerinizi silmeye karar verdiğinizde neler yapabileceğinize birlikte bakalım.

    silme

    Hesaplarınızı kapatmakla başlayabilirsiniz

    Her şeyden önce, kendi rızanızla üye olduğunu bütün sosyal medya sitelerine tek tek girerek hesaplarınızı kapatmakla işe başlayabilirsiniz. Bu noktada birçok sosyal medya kuruluşu ve internet sitesi, üyelik dondurma ve silme konusunda belli bir politikaya sahipse de her zaman istediğiniz kadar kolayca bunu gerçekleştiremeyeceğinizi göreceksiniz.

    Silinen bilgilerin tekrar çıkma riski her zaman var

    Üyeliğinizi sildiğini beyan etse bile bu servisler, başlangıçta sizin üye olurken okumadan onay verdiğiniz üyelik sözleşmesine dayanarak verilerinizi hâlâ sunucularında tutmaya ve işlemeye devam edebilir. Bu nedenle üyeliğinizi sildiklerini ifade eden servislerde bilgilerinizin çıkıp çıkmadığını yine de arada bir kontrol etmekte yarar var.

    silme deleteme internetten içerik silme. hesap kapatma,

    Sık sık arama sonuçlarını kontrol edin

    Acı bir gerçeği hemen vurgulamalıyım; internete giriş kolay çıkış zordur. Özetle; hesaplarınızı kapatsanız bile tamamen internetten çıktığınızı düşünmemenizi öneririm. Bu noktada yapabileceğiniz tek ve belki de en doğru şey, internetteki izlerinizi sık sık kontrol ederek, mininize etmenin yollarını aramak olmalı. Bunun için Google Alerts’i kullanabilir ve adınız internette geçtikçe e-posta ile bildirim alabilirsiniz.

    Ücretli servislerden yararlanabilirsiniz

    İnternetteki izlerinizi silmek için hizmet veren ücretli servisler de var. Bunlar arasında en öne çıkanı DeleteMe adlı şirket. joindeleteme.com adresinden ulaşılan servis ücretli olarak hakkınızdaki tüm özel bilgileri üç ay içinde internet aramalarından kaldırmayı vadediyor. İsim, adres, yaş, telefon numarası, e-posta adresi ve evinizin fotoğrafları gibi kişisel bilgileriniz bunlara örnek gösterilebilir. Ancak bu site bile tam anlamıyla izlerinizi silmek için yeterli olmayacaktır.

    silme

    Diyalog kurmak sonuç almanızı kolaylaştırır

    Kişisel bilgilerinizin kaldırılması için web siteleriyle temasa geçmek de başka bir metot. Bunun için sitelerin iletişim bölümlerinde yer alan mesaj forumlarından ya da e-posta hesaplarından uygun bir dille talebinizi dile getirmeniz yararlı olacaktır. Bu talebinizi kendi açınızdan ikna edici bir şekilde gerekçelendirdiğinizde çözüm şansı her zaman daha yüksektir. İletişim bilgileri yer almayan sitelerin yöneticilerini bulmak için whois.com adresinde sorgulama yapabilirsiniz.

    Google’da başvuru için iki önemli adres

    Kendi çabanızla yapabilecekleriniz arasında Google’a başvurmak önemli adımlardan biri. Google servislerinin hepsinden bilgilerinizin silinmesi için buradan başvuruda bulunabilirsiniz. Arama sonuçlarından adınızın kaldırılması içinse, Google’a bağlantı kaldırma isteğinizi buradan gönderebilirsiniz. Ancak Google’ın taleplerinizi yerine getireceğinin bir garantisi yok. Tüm bunlardan da sonuç alamadıysanız ve sizi çok fazla rahatsız eden içerik varsa, bir avukat ya da bu iş için faaliyet gösteren hukuk bürolarından biriyle anlaşarak yasal olarak başvuru yapmanız gerekebilir.

    silme

    E-Posta adresinizi en sona bırakın

    Son olarak tüm bu işlemleriniz süresince e-posta adresinizi açık tutmayı unutmayın. İçerik silme taleplerinizin takibinde ve yazışmalarda e-posta adresine her zaman ihtiyacınız olacak. E-Posta adresinize veda etmeyi düşünecek kadar temizlikte kararlı olsanız bile, en son kapatacağınız şey e-posta adresiniz olmalı.

    Deneyimlerinizi benimle paylaşın

    Bu yazıda internetteki izlerinizi silmenin püf noktalarına değindim. Umarın yukarıda sıralamaya çalıştığım adımlar sizin için yararlı olur. Bu konudaki deneyimlerinizi benimle paylaşırsanız memnun olurum. Konuyla ilgili sorularınız olursa, aşağıdan yorum bırakarak bana ulaştırabilirsiniz. Şimdilik hoşça kalın.

    Twitter’da beni takip edin: https://twitter.com/melihbayramdede

    YouTube kanalıma abone olun: https://www.youtube.com/c/melihbayramdede


    MediaTrend’de yayınlanan diğer yazılarıma göz atmak ister misiniz?

    Sinema keyfinizi katlayacak ‘soundbar’ önerileri

    Sinema keyfinizi katlayacak ‘soundbar’ önerileri

    Sinema keyfinizi katlayacak ‘soundbar’ önerileri

    Oppo A91 ve Oppo A8 ortaya çıktı

    0

    Türkiye lansmanını Ocak 2019’da gerçekleştiren Oppo, yeni model geliştirmelerini sürdürüyor. Reno3 modeli ile ilgili sık sık sızıntıların gündeme geldiği Oppo’da bu kez farklı modeller de ortaya çıktı. Sızdırılan bir afiş ile birlikte Oppo A91 ve Oppo A8 modelleri ortaya çıktı.

    Oppo A91 ve Oppo A8 geliyor

    Sızdırılan afişe baktığımızda Reno3 modeli ile birlikte Oppo Enco Free isimli kablosuz kulaklık modelini de görüyoruz. Ayrıca afişte Reno2 Z, A11 ve Reno3 Pro gibi modeller de boy gösteriyor. Ancak, afişte en çok dikkat çeken ilk kez gördüğümüz A91 ve A8 modelleri oldu.

    Afişteki iki modele baktığımızda, ikisinin tasarım olarak birbirine benzediğini görüyoruz. Önde damla çentikli ekranı bulunan telefonlardan A91’de dörtlü kamera kurulumu yer alıyor. A8’de üçlü kamera kurulumu boy gösteriyor.

    A91’in ana kamerası 48 Megapiksel çözünürlüğünde. Telefonda 8 GB RAM ve 128 GB dahili depolama alanı kulanılıyor. Telefon VOOC 3.0 hızlı şarj desteği ile geliyor.

    A8 ise 6.5 inçlik bir ekran ve 4.230 mAh’lik bir batarya ile geliyor. Telefonun dahili depolama alanı 128 GB olarak karşımıza çıkıyor.

    Şimdilik iki model ile ilgili bu bilgiler dışında başka bir detay bulunmuyor.

    Aynı zamanda afişte Reno3 ve Reno3 Pro 5G modelleri de yer alıyor. Bu görsellerle birlikte, telefonların tasarım özellikleri de doğrulandı diyebiliriz. Tabii sızdırılan bu görselin resmi bir görsel olmama ihtimalini de unutmamak gerekiyor.

    Apple AirPods, efsaneyi geride bırakacak!

    0

    Apple, yakın zaman önce tanıttığı ve satışa sunduğu AirPods Pro modeli ile AirPods ailesini genişletti. İkinci nesil AirPods’un yanına eklenen Pro versiyon ile birlikte Apple AirPods satışları da üst seviyelere çıktı. Yeni dönem ile ilgili tahminler, AirPods ailesinin bir efsaneyi geride bırakacağını gösteriyor.

    Apple AirPods satışları ile dikkat çekiyor

    Apple’ın kablosuz kulaklık modeli ile yükselişini sürdürmesi bekleniyor. Asymco isimli bir araştırma şirketinin yaptığı araştırmaya göre, 2019 yılının son çeyreğinin kapanması ile kulaklıklar, 4 milyar dolarlık hasılata ulaşacak. Böylece AirPods ailesi, 2007 yılında en popüler dönemini yaşayan iPod’un performansını geride bırakmış olacak.

    Bu performansı geçtiğimiz yılda da Apple Watch geride bırakmıştı. Bu arada Apple Watch gelirlerinin de son çeyreği 5.2 milyar dolar ile kapatacağı tahmin ediliyor. Bu miktar doğru çıkarsa, Apple Watch’un büyüme oranı yüzde 24 seviyesinde olacak.

    Asymco tarafından yapılan araştırma Apple’ın giyilebilir teknolojiler alanında her yıl yüzde 50 oranında büyüyeceğini gösteriyor.

    Apple’ın da AirPods’a olan güveni tam. Bu yüzden üretimini ikiye katlayacağını duyuran şirket, AirPods Pro ile kullanıcılara aktif gürültü engelleme özelliğini de sunmaya başladı. Apple’ın W1 işlemcisi ile gelen kulaklık böylece daha iyi bir ses ve bağlantı kalitesi sunuyor.

    Resident Evil 3 için gelen haberler oyuncuları heyecanlandırdı

    0

    3 Nisan 2020 tarihinde PlayStation 4, Xbox One ve PC platformları için satışa sunulacak olan Resident Evil 3, bir kez daha korku ile gerilimin adresi olacak. Kendisinin orijinal versiyonu Resident Evil 3: Nemesis, 1999 yılında piyasaya çıkmıştı. Resident 3 Remake tanıtım videosu için bekleyenler, istediklerini aldı.

    Resident Evil 3 Remake tanıtım videosu

    Resident Evil 3 Remake tanıtım videosu neler sunuyor?

    Resident Evil serisinin yapımcısı Capcom, Raccoon City hikayesinin devam edeceğini duyurdu. Oyuncuların yakından bildiği Jill Valentine, korku oyunlarını sevenlerin evine bir kez daha konuk olacak. Zira Resident Evil serisinin hayranları, daha önce Raccoon City’den kaçmayı başarmıştı. Aynı senaryo, bir kez daha yaşanacak.

    Geliştirilmiş grafikleri sayesinde 1999 yılı ile günümüzü birleştiren Capcom, Resident Evil 3 Remake adına oldukça umutlu. Resident Evil 2 Remake eşliğinde istediği satış rakamlarına ulaşan başarılı şirket, RE 3 Remake projesini uzun bir süre boyunca sakladı. Resident Evil 3 Remake tanıtım videosu, bu gizliliği bozdu.

    Resident Evil 3 Remake tanıtım videosu

    Ülkemizde de satışa sunulacak olan gerilim yapımı, Resident Evil 2 oyununun kullandığı oyun motorunu kullanacak. Buna ek olarak oyunda Resident Evil Resistance adında bir adet çevrim içi oyun modu da yer alacak. Bu oyun seçeneğinde Resident Evil 2’den de izler bulunacak.

    20 senelik oyunun hayranları yıllarca bu an için beklemişti. Eğer siz de onlardan biriyseniz aşağıdaki videolar sizi 1999 yılına geri döndürebilir. Dilerseniz sizi önümüzdeki yılın en çok konuşulacak olan oyunlarından birisi olma yolunda ilerleyen RE 3 Remake için paylaşılan görüntüler ile baş başa bırakalım. İyi seyirler.

    Samsung Galaxy Note 10 Lite ve Galaxy S10 Lite onaylandı

    0

    10 Ocak 2020 tarihinde tanıtılması beklenen Samsung Galaxy Note 10 Lite ve Galaxy S10 Lite için iyi haberler gelmeye devam ediyor. Bu sene özellikle S ve Note serisine yatırım yapan Samsung, satış rakamları konusunda dünyanın bir numaralı firması olmaya devam etmek istiyor. Güney Koreli şirketin yeni modelleri ne durumda?

    Samsung Galaxy Note 10 Lite

    Samsung Galaxy Note 10 Lite ile S10 Lite artık hazır

    İki yeni sertifika haberi ile gündeme gelen ilgili modeller, tahmin edilen tanıtım tarihi eşliğinde kullanıcıları heyecanlandırıyor. Tayland’ın telekomünikasyon kurumu NBTC tarafından onaylanan Galaxy S10, çift küresel SIM altyapısı ile çalışacak. Ayrıca kendisinin model numarası SM-G770F olarak duyuruldu.

    Gücünü Snapdragon 855 işlemcisinden alacak olan Galaxy S10, 8 GB RAM ve 128 GB depolama alanı ile akıllı telefon piyasasında kendisine yer bulmaya çalışacak. Bu cihazın ekranı, Galaxy Note 10’un ekranı ile aynı olacak. Buna ek olarak kendisinin arkasında, tıpkı Galaxy A71 modeli gibi, üçlü bir kamera kurulumu yer alacak.

    Samsung Galaxy S10 Lite

    Blue Special Interest Group (SIG) tarafından onaylanan Samsung Galaxy Note 10 Lite, SM-N770F model numarasına sahip. Blueetooh 5.1 teknolojisini kullanan bu model, “Note10 Litre SPEN” açıklaması ile dikkat çekiyor.

    Geçen ay Geekbench testinde ortaya çıkan Galaxy Note 10 Lite, gücünü Exynos 9810 işlemcisinden alıyor. 6 GB RAM eşliğinde hizmet verecek olan cihaz, kutusundan Android 10 ile birlikte çıkacak. Bluetooth destekli S Pen ile parmak izi tarayıcısı da bu ürünü güçlendirecek olan faktörler arasında yer alıyor.

    Samsung Galaxy Note 10 Lite

    Üzerinde bir adet kamera deliği bulunacak olan cihaz, AMOLED bir ekrana sahip olacak. Bazı kaynaklar, S10 Lite modelinin Galaxy A81 ve Galaxy A91 ile birlikte bu ay içerisinde tanıtılacağını belirtse de Samsung bu konu hakkında henüz resmi bir tarih vermedi. Note Lite 10 ise daha geç bir tarihte piyasaya sürülebilir.

    7nm fabrikasyon süreci ile üretilen Snapdragon 855, bünyesinde 1 adet 2.84 GHz hızında çalışan Kryo 485 Gold Prime, 3 adet 2.42 GHz hızında çalışan Kryo 485 Gold ve 4 adet 1.8 GHz hızında çalışan Kryo 485 Silver barındırıyor. Exynos 9810 ise 2.9 GHz hızında çalışan M3 Mongoose çekirdeklerinden besleniyor.

    Evde ekmek yapmak için ihtiyacınız olan gereçler

    0

    Ekmek Türk insanı için vazgeçilmez bir besin. Öyle ki dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 1’ini oluşturan Türk halkı, ekmeğin yüzde 5,45’ini tüketiyor. Bir başka önemli istatistik, Türkiye’de insanların günlük enerjilerinin ortalama yüzde 44’ünü sadece ekmekten almaları. Ekmeğin bu kadar çok tüketildiği ülkemizde son dönemde bu konudaki en önemli tartışma başlıklarından biri Türkiye’de yapılan ekmeğin dünyadaki en sağlıksız ekmekler arasında oluşu. GDO’lu mayalardan katkı maddeleri ve tesislerin temizlik koşullarına kadar bu iddianın ardında yatan birçok sebep var. Tabii atalık buğdayın çok nadir bulunması ve dolayısıyla çok az bir üretici tarafından kullanılması en başta üzerinden durulması gereken mesele olarak dikkat çekiyor. Hal böyle olunca son dönemde pek çok insan ekmeğini kendi evinde hazırlamaya başladı. Aslında yüzyıllardır Anadolu’da Türk halkı evinde farklı yöntemlerle ekmek yapıyor zaten. Ancak zamanı çok kıymetli olduğu koşuşturmacalı hayatlarımızda eski geleneksel yöntemlerle ekmek yapmak pek mümkün değil. Tam bu noktada evde ekmek yapabilmeyi mümkün kılan teknolojik ev aletleri devreye girip, şehir insanını ev yapımı ekmekle buluşturuyor.

    Tüm bunların yanında ekmek aslında en fazla israf ettiğimiz besinlerin başında geliyor. Türkiye Ticaret Bakanlığı’nca açıklanan İsraf Araştırması’na göre, ülkede haftada ortalama 2 ekmek israf ediliyor. Bireysel günlük ekmek tüketim miktarı ortalama yaklaşık 0,78 adet olarak tespit edilirken, haftada ortalama iki adet ekmek çöpe atılıyor. Satın aldığı ekmeği tüketemeden çöpe attığını ifade eden bireylerin oranı ise yüzde 11,7 olarak belirlenmiş. Aslında evde emekle hazırlanan ekmeğin dışarıdan satın alınana göre çok daha zor israf edildiğini, hali hazırda daha uzun ömürlü olmasından dolayıda daha uzun sürede ve atılmadan tüketildiğini tahmin etmek zor değil. Ben de tüm bunlardan yola çıkarak bu hafta evinizin konforunda ekmek pişirmenizi sağlayacak cihazları bir araya getirdim.

    Ekmek yapma makineleri ile ekmek yapmak çok kolay
    ‘Arzum Panetti ekmek yapma makinesi’ bu segmentteki en başarılı ürünlerden. Ürün 1000 gramlık geniş pişirme haznesi, 3 farklı kabuk pişirme ayarı, 13 farklı pişirme programı, pişirme sonrası 1 saat sıcak tutabilme özelliklerine sahip.Arzum Panetti, sadece ekmek değil; kek, makarna hamuru ve reçel hazırlayabilme imkanı da sunuyor. Glutensiz ekmek pişirebilme özelliğine de sahip olan Arzum Panetti, çıkarılabilir ve yapışmaz haznesi sayesinde temizleme kolaylığı sağlıyor. 15 saate kadar gecikmeli başlatma özelliği ile zamanlama konusunda pratik bir kullanım sunan cihaz, LCD ekranı ile de kullanım kolaylığı sağlıyor.
    Hamur karıştırıcı mutfakta iyi bir yardımcı
    Ekmek yapma makineleri son derece pratik olsa da gerek lezzet gerekse kullanım alışkanlığı açısında ekmeği fırında pişirmeyi tercih edenler de olabilir. Fırında pişireceğiniz hamuru hazırlamak için ise iyi bir hamur karıştırıcıya ihtiyacınız olacak. Vestel Tarçın S Stand Mikser bu segmentte başarılı bir ürün olarak dikkat çekiyor. Parçaları son derece kolay birleştirilebilen cihaz, sıçratma önleyici başlığı, paslanmaz çelik karıştırma haznesi, 2 litrelik hamur kapasitesi gibi özelliklere sahip. Birçok parçası bulaşık makinesinde yıkanabilen cihaz temizlik açısından da pratik bir kullanım sunuyor.
    360 derece ısı teknolojili fırınlar
    Evde ekmek yapımında tercihiniz hamur karıştırıcı ise makinede hazırladığınız hamuru ekmeğe dönüştürmek için iyi bir fırına ihtiyacınız olacak. 360 ısı teknolojisi ile dikkat çeken Beko ankastre fırınlar ekmek yapımı için bir pişirme deneyimi sunuyor. Fırının arka duvarında yer alan ısıtıcıdan üflenen sıcak hava, yan duvarlardaki deliklerden çıkarak pişirilecek ekmeğin üzerinde ve tepsilerin altında sıcak hava oluşturup arka duvardaki deliklerden tekrar emiliyor. Böylelikle ekmeğin her tarafı eşit bir şekilde pişiyor. Ayrıca 360 ısı teknolojisiyle fırın tepsisindeki ekmeğin üzerinde dolaşan sıcak havanın, sadece o tepsi üzerinde kalması sağlanarak alt tepside pişen başka herhangi yemeğin kokusu üst tepside pişen ekmeğin kokusuna karışmıyor.

    7.5 milyar insan, Google Earth uygulamasının radarı altında!

    Görüntü ve görüntüleme teknolojileri ile kendisinden söz ettiren Google, son derece güvendiği harita uygulamasını daha etkileyici bir hale getirmek için çalışıyor. “Google Haritalar Sokak Görünümü” altyapısı eşliğinde oluşturulan görüntüler, kullanıcıları büyülüyor.

    Google Haritalar Sokak Görünümü

    Google Haritalar Sokak Görünümü gittikçe yayılıyor

    Arama motoru devinin “Sokak Görünümü” olarak adlandırdığı teknoloji, bünyesinde Dünya’nın etrafını 400 kez çevreleyebilecek kadar çok veri barındırıyor. Zira 10 milyon milden (16093440 km) fazla görüntü elde eden Google Haritalar, Google Earth uygulamasının yardımı sayesinde bünyesinde bulunmayan sokakları arşivliyor.

    36 milyon mil kare görüntünün depolanmasından sorumlu olan Google Earth, bu görüntülerin HD kalitesinde incelenmesini sağlıyor. Bu denli büyük bir görüntü ağı hizmeti veren uygulamanın barındırdığı görüntüler, dünya nüfusunun yüzde 98’ini kapsıyor.

    Google Haritalar Sokak Görünümü

    Sokakların fotoğraflarını çekmek adına “Street View” adı verilen arabaları kullanan Google, özel ve yetkin kameralarla donatılmış olan bu araçlar sayesinde yolda seyir halinde iken bile fotoğraf çekebiliyor. Farklı açılardan çekilen fotoğraflar, kullanıcıların hiç bilmediği yerleri daha çabuk öğrenmesini sağlıyor.

    Araçların giremediği yerlere kendi çalışanlarını yollayan Google, birkaç görüntüyü birleştirmek için “fotoğraflı haritacılık” tekniğini kullanıyor. Günümüzde oldukça popüler olan sanal turlar, bu tekniğin eseri olarak kullanıcıların karşısına çıkıyor. Google’ın yeni sokak fotoğraflarına buradan göz atabilirsiniz.

    Google Haritalar

    İlk kez bu şekilde detaylı bilgiler veren Google, yıllardır üzerinde emek harcadığı projesi ile gurur duyuyor. 2004 yılında tasarlanan “Sokak Görünümü” teknolojisi, insanların sanal bir dünya turu atmasına olanak tanıyor. 15 yıllık olan bu proje, önümüzdeki yıllarda çok farklı özellikler ile tekrar karşımıza çıkacak.

    Bilgisayardaki İnterneti Nasıl Paylaşabilirsiniz?

          Windows 10 işletim sisteminin fazla bilinmeyen özelliklerinden birisi de bilgisayardaki interneti Wi-Fi üzerinden paylaştırmaya olanak sağlamasıdır. Üzerinde Wi-Fi ya da Bluetooth desteği bulunan Windows 10 yüklü bilgisayardaki interneti tıpkı bir kablosuz modem gibi paylaştırabilir, aynı zamanda paylaşımı şifreleyebilirsiniz. Bu haftaki ” Bilgisayardaki İnterneti Nasıl Paylaşabilirsiniz? ” konulu yazımda, evde kullanılmayan eski bilgisayarınızı nasıl bir kablosuz modeme dönüştürüp, kablosuz internet alanınızı nasıl genişletebileceğinizi anlatacağım.

    İşletim Sistemlerinde İnterneti  Wi-Fi ile paylaştırma

          Macbook veya Linux ya da Windows işletim sisteminde bilgisayarda bulunan interneti Wi-Fi veya Bluetooth servisi üzerinde paylaştırabilirsiniz. Tıpkı akıllı telefondaki internetin paylaştırıldığı gibi, bilgisayarda kullanılan internetin de paylaştırılması mümkündür.

          Bu yazımda, Windows 10 işletim sistemi kullanılan herhangi bir bilgisayar üzerindeki interneti paylaştırmayı anlatacağım.

    Windows 10 işletim sisteminde interneti paylaştırma

          Kablosuz özelliği bulunmayan ya da kablosuz özelliği olup da kablo ile bilgisayara bağlanmış modem üzerinden alınan internet, Windows 10 işletim sistemi bulunan bilgisayardan Wi-Fi veya Bluetooth servisleri üzerinde paylaştırılabilir. Ayrıca, Kablosuz modem üzerinden alınan internet de bilgisayar aracılığı ile paylaştırılabilir.

          Evdeki kullanılmayan eski bilgisayarı bir kablosuz modem yani bir  Wifi Hotspot gibi kullanabilirsiniz.

          Şimdi herhangi bir masraf yapmadan bilgisayar üzerinde interneti paylaştırmak için neler yapılması gerektiğini sıralayalım.

          Windows 10 işletim sisteminde sağ alt kısımda bulunan “ işlem merkezi ” tuşuna basıldığında gelen pencereden alt bölümde bulunan ” Tüm Ayarlar” seçildiğinde, “ Windows Ayarları ” penceresinde “ Ağ ve Internet ” seçilerek bilgisayarın ” Ağ Durum ” bilgilerinin olduğu ekrana ulaşılır. Bu pencerede sol tarafta buluna  ” Mobil Etkin Nokta ” imi seçildiğinde paylaşımın yapılacağı ekran karşımıza çıkar.

          Bu ekranda, ister kablolu olarak internete çıkan bilgisayardaki interneti, isterse de kablosuz olarak bir modem üzerinden internet bağlantısı olan bilgisayarın kullandığı interneti, diğer cihazlar ile paylaşabileceğiniz bir seçenek bulunur. Bu seçenek aktif edildiğinde, paylaştırılacak internet için bir SSID tanımının yapılabileceği ve aynı zamanda bu alan için bir şifre tanımlamanın yapıldığı kısım aktif hale gelir. Bilgisayardaki interneti ister Wi-Fi üzerinden isterse de Bluetooth üzerinden paylaşabilirsiniz. Aynı zamanda paylaştırılan internet alanınıza bir isim ve şifre verebilirsiniz. Yeni oluşturulan SSID kablosuz internet alanı için minimum sekiz karakterli bir şifre verilmesi gerektiğini de söylemem gerekiyor.

          Paylaştırma işlemi yapıldığında yerleşik ayarlar çerçevesinde sekiz adet cihaz bilgisayar üzerinden internet çıkışı yapabilir. Bilgisayar ağı üzerinden çıkış yapan bilgisayarların listesi de bağlantı yapıldıkça bu ekranda gösterilecektir.

          Bilgisayardaki internet paylaşımı sayesinde, evdeki kablosuz alanın genişliği artırılmış olur. Evde kullanılmayan eski bir bilgisayar ile aynı zamanda Wi-Fi sinyal kalitesini de artırmış olursunuz.

          Twitter takip için @salihertugrul 

          Instagram takip için teknokafe