Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 958

    Dying Light 2’nin ana hikayesi 15-20 saat sürecek

    0

    Dying Light 2’nin ana tasarımcısı Smektala’ya göre, ana hikâye yaklaşık 15-20 saat sürecek. Başka detaylar da var. İşte çıkışına az bir zaman kala yapımla ilgili kısa bir derleme…

    Dying Light geliştiricisi Techland, 2015’teki ilk oyunla oyunculara iyi hissettiren, akıllı, hızlı tempolu bir aksiyon zombi oyunu vererek büyük bir başarı yakalamıştı. 70 milyondan fazla oyuncuya ulaşan Dying Light’in devam oyununun geliştirilmesi tabii ki şaşırtıcı olmadı. İlk oyundan üç yıl sonra, E3 2018’de Dying Light 2 açıklandı ve başlangıçta 2019’un sonunda piyasaya sürülmesi planlandı. Çok sayıda ertelemeden sonra, ne zaman yayınlanacağı hala belli değil, ama bu durum bize heyecanımızdan bir şey kaybettirmiyor.

    Dying Light 2’nin ana tasarımcısı Smektala’ya göre, ana hikâye yaklaşık 15-20 saat sürecek. Ancak bununla birlikte, seçimlerinize bağlı olarak değişebilecek irili ufaklı birçok yan görev ile de oyunun sunabileceği çok şey olduğunu söyleyebiliriz. Bu nedenle Techland, oyundaki her şeyi görmek için 100 saatten fazla süreye ihtiyacınız olduğunu belirtiyor.

    Planör!

    E3 2019’da gördüğümüz en havalı şeylerden biri de karakterlerin planör kullanmasıydı. Bu planör sayesinde oyuncular zaman zaman sahte bir süper kahramana dönüşebiliyordu. Ayrıca ilk oyunda olduğu gibi Dying Light 2 de coop çok oyunculu moda sahip olacak.

    Oyunun Microsoft Windows, PlayStation 4, Xbox One ve elbette yeni nesil konsollar için 2021’de çıkması bekleniyor…

    COVID-19’un nasıl yayıldığını anlayan teknoloji: Biohub

    0

    Chan Zuckerberg Biohub, tespit edilemeyen COVID-19 enfeksiyonlarının sayısının tahmin edilebilmesi ve bunun toplum sağlığına etkisinin değerlendirilebilmesi için bir model oluşturdu…

    Dünya COVID-19 ile mücadele ederken, pandemiyle savaşmaya yönelik bir gram teknolojik inovasyon ve beceri bile bizi bu krizi yenmeye bir adım daha yaklaştırıyor. Yapay Zeka (AI) ve Makine Öğrenimi (ML), COVID-19 krizinin anlaşılmasında ve krizle mücadelede önemli rol oynuyor. Makine öğrenimi teknolojisi bilgisayarların insan zekasını taklit etmelerini ve büyük veriyi analiz ederek hızlıca modeller ve içgörüler sunmalarını sağlıyor.

    COVID-19’la mücadele sürecinde organizasyonlar çeşitli alanlara makine öğrenimi uzmanlıklarını hızlıca uyguladılar. Söz konusu alanlar arasında müşteri iletişimini ölçeklendirmek, COVID-19’un nasıl yayıldığını anlamak, araştırma ve tedaviyi hızlandırmak yer alıyor.

    Makine öğrenimi aynı zamanda araştırmacılara ve doktorlara COVID-19’un yayıldığını anlayabilmeye yönelik büyük miktarlarda verinin analiz edilmesi konusunda yardımcı oluyor. Bu sayede gelecekteki pandemi riskleri için bir erken uyarı sistemi oluşturulması ve savunmasız toplulukların belirlenebilmesi hedefleniyor. California’daki Chan Zuckerberg Biohub, tespit edilemeyen COVID-19 enfeksiyonlarının sayısının tahmin edilebilmesi ve bunun toplum sağlığına etkisinin değerlendirilebilmesi için bir model oluşturdu ve global çapta 19 bölgeyi analiz etti. Makine öğrenimini kullanarak tespit edilemeyen enfeksiyonların miktarını belirlemek için yeni yöntemler geliştirdiler. Kaç adet bulaşmanın kaçırıldığını tespit etmek doğrultusunda toplum içinde yayılırken virüsün nasıl mutasyona uğradığını analiz ettiler.

    Huawei Mate 40 Pro kamera tasarımı nasıl olacak?

    0

    Huawei’nin yıl sonuna doğru duyuracağı yeni amiral gemisi akıllı telefonun teknik özellikleri ve tasarımsal yapısı yavaş yavaş belli olmaya başladı. Huawei Mate 40 Pro hakkında detaylar gelmeye başladı.

    Huawei Mate 40 Pro kamerası nasıl olacak?

    Geçtiğimiz günlerde Huawei Mate 40 Pro’nun fiyatı sızdırılmıştı. Ortaya çıkanlara göre 128 GB‘lık model 863 dolar, 256 GB‘lık model 935 dolar ve 512 GB‘lık model ise 1.064 dolarlık fiyat etiketine sahip olacaktı. Tabii bu fiyatlar şu an için iddia olarak yerini alsa da ilerleyen tarihlerde Huawei tarafından yapılan açıklamalar sayesinde doğru fiyatları öğreneceğiz.

    Yeni amiral gemisi modellerin tanıtılmasına kısa bir süre kala telefonun detayları da ortaya çıkmaya başladı. Fotoğraf konusunda büyük işler başaran Huawei markasının yeni modelinin kameraları nasıl olacak?

    Ortaya çıkan iddiaya göre üç kameranın yarında bir de lazer odaklama sensörü bulunacak gibi görünüyor. Bu bilginin haricinde kameraların kaç megapiksel olacağı hakkında bir bilgi verilmediğini de sizlerle paylaşalım.

    Vampire: The Masquerade – Bloodlines 2, 16 yıllık aradan sonra geliyor!

    0

    Vampire: the Masquerade – Bloodlines 2’nin ilk olarak Mart 2020’de yayınlanması planlanmıştı, fakat daha sonra bu tarih ertelenerek 2021 yılına çekildi…

    Orijinal Vampire: the Masquerade – Bloodlines 15 yıl önce piyasaya sürülmüştü. Zamanının en iyi RPG’lerinden biri olan oyun, vampirlerin ve Los Angeles’a dair suç unsurlarının unutulmaz bir karışımıydı. Bloodlines 2, seriyi yeni bir şehre, Seattle’a götürecek ve ilk oyunu harika yapan vampir topluluğunu genişletecek.

    Bloodlines 2, Hardsuit Labs’ta geliştiriliyor ve Paradox Interactive tarafından yayınlanacak, ancak orijinal geliştirici Troika Games de bazı özellikler ile oyuna katkı sağlayacak.

    Oyunla ilgili bilgilerden belki de en önemlisi, ilk oyunun baş yazarı olan Brian Mitsoda’nın Bloodlines 2’nin de baş tasarımcısı olması. Bu inanılmaz.

    Mitsoda, yaptığı açıklamada şöyle söylüyor: “Bir polis ya da adli tıp görevlisi olduğunu söyleyebilirsiniz ve bir polis karakoluna girdiğinizde, polis olmadığınız zaman daha farklı tepkilerle karşılaşabileceksiniz. Oyun boyunca yaptığınız ve hikayeye etki eden, deneyiminize dayanan çok sayıda küçük kararımız var.”

    2021 yılında yayınlanması beklenen oyunla alakalı önümüzdeki aylarda vampir klanlarının nasıl çalışacağı gibi konularda daha fazla ayrıntı bekliyoruz.

    Oyuncuların merakla beklediği Vampire: the Masquerade – Bloodlines 2’nin ilk olarak Mart 2020’de yayınlanması planlanmıştı, fakat daha sonra bu tarih ertelenerek 2021 yılına çekildi. Umarız bu erteleme oyun deneyimimizi geliştirecek özelliklerin eklenmesine fırsat sağlar ve kusursuz bir oyuna merhaba deriz…

    Diablo 4 hakkında neler biliyoruz?

    0

    Diablo 4 için açıklanan üç sınıf var: barbar, büyücü ve druid…

    Yıllar süren “yaparlar mı yapmazlar mı” tartışmalarının ardından BlizzCon 2019’da Diablo 4’ü açıklayan Blizzard, oyuncuları yeni oyunla alakalı oldukça heyecanlandırmayı başarmıştı. Diablo 4, BlizzCon 2018’de Diablo Immortal duyurusuna rağmen yıllarca bir sır olarak kalmıştı. 2019’daki bir dizi sızıntıdan sonra ise nihayet fragmanlar, sınıflar ve biraz da oynanışla alakalı resmi ağızdan bir şeyler öğrendik.

    Oynanış konusunda oyunun daha karanlık sanat tarzı göze çarpıyor, ancak oyunun düzinelerce düşmanlardan ganimet çıktığında ne durumda olacağını görmediğimiz için kesin bir kanıya varmak yanlış olacaktır. At binebileceksiniz, druidler geri geliyor! Diablo 4 ile ilgili harika şeyler olacağını söyleyebiliriz. Yapım için açıklanan üç sınıf var: barbar, büyücü ve druid. Duyuruyu takip eden bir panelde, toplam beş sınıf olacağı doğrulandı. Ancak diğer iki sınıfla alakalı ilgili ayrıntılar henüz mevcut değil.

    Ne zaman çıkacak?

    BlizzCon 2019’da bir Diablo 4 paneli sırasında Blizzard, Diablo 4’ün piyasaya sürülmesine uzun zaman olduğunu söyledi. 2020 için umut kalmadı ama belki 2021’de yayınlanabilir.

    Oyunun yayınlanmasına uzun bir süre olduğu için çıkışına kadar geçen sürede oyunla alakalı birçok değişiklik ve iyileştirmeler mutlaka olacaktır. Merakla ve heyecanla bekliyoruz.

    Yeni nesil IBM POWER10 işlemcisi tanıtıldı

    0

    Yeni CPU, kurumsal hibrit buluta geçiş sürecini ilerletmek için Red Hat yazılımıyla birlikte optimize edildi.

    IBM POWER merkezi işlem birimi (CPU) ailesinin yeni nesil işlemcisi olan IBM POWER10’i tanıttı. Kurumsal bilgi işlem ortamlarının benzersiz ihtiyaçlarını karşılamak için bir platform sunulması amacıyla tasarlanan IBM POWER10, IBM POWER9 işlemcisine kıyasla; 7 nm’lik formda, 3 kata kadar daha fazla işlemci enerji verimliliği, iş yükü kapasitesi ve konteyner yoğunluğuyla kurumsal hibrit bulut bilişim alanında ileriye doğru atılan önemli bir adımı temsil edecek.

    Beş yılı aşkın sürede yeni gelen ve askıda olan yüzlerce patentin birleşimiyle tasarlanan IBM POWER10, IBM’in POWER için çizdiği yol haritasındaki önemli bir gelişme olarak görülüyor. IBM POWER10’dan yararlanacak sistemlerin 2021 yılının ikinci yarısında kullanıma sunulması bekleniyor.

    POWER10 tarafından sununlan inovasyonlar şunlar:

    • IBM’in İlk Ticari 7 nm İşlemcisi: Aynı güç bağlamında olan bir IBM POWER9’a oranla 3 kat daha fazla kapasite ve enerji verimliliği sağlaması bekleniyor.
    • Çoklu Petabayt Bellek Kümeleri: Memory Inception adlı çığır açan yeni bir teknolojiye sahip.
    • Donanımla Etkinleştirilen Yeni Güvenlik Kabiliyetleri: Geleceğin kriptografi standartları için, IBM POWER9’a kıyasla AES şifreleme motorlarının sayısının çekirdek başına dört katı performansı ile daha hızlı şifreleme ve konteyner güvenliğinde yapılan yeni geliştirmelere ulaşmayı hedefliyor.
    • Yeni İşlemci Çekirdeği Yapıları: Yerleşik Matrix Math Accelerator’a sahip bir IBM POWER10 işlemcisi; iş uygulamalarına yapay zekayı katmak ve daha iyi içgörüler sağlamak amacıyla, yuva başına sırasıyla FP32, BFloat16 ve INT8 hesaplamaları için yapay zeka tabanlı sonuç çıkarmayı IBM POWER9 işlemcisinden 10x, 15x ve 20x daha hızlı yapacağı tahmin ediliyor.

    En iyi online fotoğraf saklama servisleri

    En iyi online fotoğraf saklama servisleri ile fotoğraflarınızın ve videolarınızın yedeklenmesini ve her yerden erişilebilir olmasını sağlamak mümkün. Akıllı telefon, DSLR kamera, kompakt kamera, tablet derken, çoğumuz fotoğraf çeken ve depolayan birçok cihaza sahip olduk. Ayrıca masaüstü PC veya Mac ve / veya dizüstü bilgisayarlarımız da fotoğraf arşivlerimizle dolu. Hepimiz sürekli fotoğraf çekiyor, sonra da bunları depolayacak yer arıyoruz. Diğer yandan cihazlarımıza bir şey olursa, bunlara bir şey olması da korkutucu bir ihtimal olarak eminim herkesin aklından ara ara geçiyor.

    Online fotoğraf depolama hizmetleri, birkaç temel fayda sağlıyor. Öncelikle, fotoğraflar ve videolar bolca yer kapladığından, cihazlarda yer açabilmenizi sağlıyor. Eski fotoğrafları aktarıp, sonra depolama alanı boşaltmak mümkün oluyor. Bulut sistemleri kullanıldığı için, fotoğraflara internet bağlantılı herhangi bir cihazdan erişebiliyorsunuz. Hem de cihaza bir şey olursa, burada yedekleri durmuş oluyor.

    Son dönemde ise yapay zekanın da devreye girdiği hizmetlerde, örneğin kuş yazarak içerisinde kuş olan tüm fotoğrafları kolayca sıralamak, belirli tarih aralığını aramak ya da birkaç aramayı birleştirerek spesifik bir içeriği bulmak, telefonda yapması güç bir arama tarama işinden kurtulmak da olası.

    En iyi online fotoğraf saklama servisleri

    Google Fotoğraflar

    Görüntü kalitesiyle ilgili kısıtlamalarını kabul ettiğiniz sürece, Google Fotoğraflar bir akıllı telefona (Wi-Fi bağlantısına bağlıyken) çektiğiniz her fotoğrafı otomatik olarak yükleyip yedekler ve dilerseniz, cihazınızdan da belirli bir süre sonra bunları silerek otomatik olarak yer açar. Optimize boyutu kabul ettiğinizde, bu işleri de ücretsiz olarak yapar.

    Ancak, fotoğraflarınızı yüklerken, onları 16 MP çözünürlüğe indirir ve 4K videoları da Full HD 1080p yapar. Bu sizin için uygun değilse ve azami boyutta yüklemek isterseniz de 15 GB’lık standart alanla ya da Google One’dan ücretli depolama satın aldıysanız bu kapasiteyle sınırlı olursunuz.

    Fotoğrafları hızla yüklemesinin yanında, Google Fotoğraflar’da sağlam bir yapay zeka algoritması çalışır. Otomatik iyileştirme, otomatik etiketleme, yüzünüzü bulma ve sizinle beraber herkesi ve her şeyi gruplamak için görüntü tanımadan faydalanır. Seri çekim fotoğrafların yanı sıra, arada sırada size GIF’ler ve slayt gösterileri hazırlayarak eğlenceli vakit geçirmenizi de sağlayabilir,.

    Dropbox Basic

    Dropbox oldukça basit bir bulut tabanlı dosya depolama hizmeti olsa da, fotoğraf depolama için de kullanılabilir. Ücretsiz Temel (Basic) sürüm, yeni kullanıcılara 2 GB’lık bir çevrimiçi depolama alanı sunuyor, ancak ücretli alan satın alabilir ya da arkadaşlarınızı davet ederek her biri için 250 MB daha kazanabilirsiniz (başka işlemlerle de bonus alan veriyor, ancak bununla onlarca GB kazanamayacağınızı da bilmelisiniz).

    Dropbox Basic ile fotoğraf ve videoları yedeklediğinizde, içeriklerinizin tıpkı bilgisayarda bir klasörde saklar gibi tutulacağını hatırlatalım. Tüm platformlarda kullanılabilen uygulama, web’den erişim de sağlar ve dilerseniz fotoğraf ve videolarınızı otomatik yedekleyebilir.

    500px

    Aslında bir fotoğraf portföy platformu olan 500px, eski Raw dosyalarını silmeye dayanamayan fotoğrafçılara hitap ediyordu. Buraya koyduğunuz fotoğraflar, diğer fotoğrafçılardan geri bildirim almanızı ve dilerseniz çektiklerinizi satışa çıkararak para kazanmanızı da sağlayabilir.

    500px, kullanıcılarının fotoğrafları orijinal çözünürlükte yüklemelerine izin verir, ancak ücretsiz sürümünün kullanıcıları için 7 günde 7 dosya atabilir, toplamda ise 2.000 fotoğraf saklayabilirsiniz. Sınırsız yükleme sağlayan ‘Awesome’ paketi ise ayda 3,99 dolar karşılığında alınabilir.

     

    NVIDIA RTX 3000 serisinin özellikleri belli olmaya başladı!

    0

    NVIDIA’nın yakın zamanda karşımıza çıkması beklenen üst düzey performansa sahip ekran kartları için sızıntılar gelmeye devam ediyor. RTX 2000 serisinden sonra gelecek kartlarlardan RTX 3090’ın bellek özellikleri kesinleşirken, RTX 3000 serinin özellikleri de ortaya çıktı.

    RTX 3000 serinin özellikleri belli olmaya başladı!

    Bellek üreticisi Micron’un Ampere serisi ekran kartları için yayınladığı belgede yeni modellerin GDDR6X bellek teknolojisini kullanacağını anlaşılırken, bellekler hakkında teknik özellikler karşımıza çıktı!

    Resme baktığımızda RTX 3090, 12 GB bellek ile karşımıza çıkacak ve bu bellekler 1 TB/s veri aktarım hızına sahip olacak. RTX 3080 ise, 2.1 GHz frekans hızı ile 10/20 GB GDDR6X ve 320 bitlik bellek teknolojisine sahip olacak. Açıklamalara göre, RTX 3090 modellerinde 384 bit 12 GB GDDR6X bellekler yer alacak.

    Son detaylara bakacak olursak, yeni modellerin çok daha güçlü olacağını söyleyebiliriz.

    COVID-19 belirtilerinin tespitini mümkün kılan chatbot ile tanışın

    0

    Fransız hükümetinin ve Dünya Sağlık Örgütü’nün sağladığı gerçek zamanlı bilgileri kullanan chatbot, bilinen belirtileri değerlendiriyor ve hükümet poliçeleri hakkındaki soruları yanıtlıyor…

    Dünya COVID-19 ile mücadele ederken, pandemiyle savaşmaya yönelik bir gram teknolojik inovasyon ve beceri bile bizi bu krizi yenmeye bir adım daha yaklaştırıyor. Yapay Zeka (AI) ve Makine Öğrenimi (ML), COVID-19 krizinin anlaşılmasında ve krizle mücadelede önemli rol oynuyor. Makine öğrenimi teknolojisi bilgisayarların insan zekasını taklit etmelerini ve büyük veriyi analiz ederek hızlıca modeller ve içgörüler sunmalarını sağlıyor.

    COVID-19’la mücadele sürecinde organizasyonlar çeşitli alanlara makine öğrenimi uzmanlıklarını hızlıca uyguladılar. Söz konusu alanlar arasında müşteri iletişimini ölçeklendirmek, COVID-19’un nasıl yayıldığını anlamak, araştırma ve tedaviyi hızlandırmak yer alıyor.

    Sağlık ve devlet kurulumlarına yönelik araçlar arasında ise COVID-19 belirtilerinin temassız bir şekilde tespit edilmesini ve halkın sorularının yanıtlanmasını sağlayan, makine öğrenimiyle uyumlu chatbot’lar yer alıyor. Fransız start-up Clevy.io, bunun örneklerinden biri.

    Clevy.io, insanların COVID-19 ile ilgili hükümet açıklamalarını kolayca bulabilmesi için bir chatbot’u kullanıma sundu. Fransız hükümetinin ve Dünya Sağlık Örgütü’nün sağladığı gerçek zamanlı bilgileri kullanan chatbot, bilinen belirtileri değerlendiriyor ve hükümet poliçeleri hakkındaki soruları yanıtlıyor.

    Bugüne kadar 3 milyon mesaj alan chatbot, sağlık kurumlarının ve hükümetin kaynaklarını zorlamadan COVID-19’la ilgili risklerin değerlendirilmesinden hangi egzersizlerin yapılabileceğine kadar her türlü soruyu yanıtlayabiliyor. Strasbourg, Orléans ve Nanterre gibi şehirler bu chatbot’u doğru, onaylanmış bilginin dağıtımı için kullanıyor.

    Samsung İnovasyon Kampüsü programının kazananları belli oldu

    Samsung’un Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı, İstanbul Teknik Üniversitesi ve Türkiye Bilişim Vakfı’yla birlikte hayata geçirdiği “Samsung İnovasyon Kampüsü” eğitim programında en başarılı projeler seçildi.

    Samsung Electronics’in küresel kurumsal vatandaşlık vizyonu kapsamında Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ve Türkiye Bilişim Vakfı (TBV) iş birliğiyle hayata geçirdiği “Samsung İnovasyon Kampüsü” eğitim programında başarılı projeler belli oldu.

    Uzmanlardan oluşan jüri, Samsung’un global olarak belirlediği seçim kriterlerine uygun olarak en yaratıcı, IoT teknolojilerini en iyi kullanan ve “Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına” en iyi hizmet eden projeleri seçti. Jüri oylaması sonucunda ilk üçe giren projelerin sahiplerine, Samsung.com’da yapacakları alışverişlerde geçerli olmak üzere birinciye 10.000 TL, ikinciye 7.500 TL ve üçüncüye 2.500 TL hediye çeki verildi.

    Climate Sensitive Smart System birinci…

    Batuhan Abay’ın hava kirliliğini ölçümlemek için geliştirdiği Climate Sensitive Smart System projesi birinci, Emre Mollahüseyinoğlu ve Fatih Arslantürk’ün atık yönetiminde sürdürülebilirliği sağlamayı hedefleyen Smart Waste Management projesi ikinci, Doğukan Ateş’in görme engellilerin karşılaştıkları zorlukları tek bir uygulamada çözen Invisible Helper projesi ise üçüncü oldu.

    25 öğrenciye IoT eğitimi verildi

    4 bini aşkın başvuru içinden seçilen öğrencilere nesnelerin interneti (IoT) odağında yaklaşık 3 ay süren eğitimler verildi. 240 saatlik eğitimlerin 80 saati IoT proje hazırlama süreçlerinden oluşurken projelerin “Sürdürebilir Kalkınma Amaçlarına” çözüm getirmesi şartı konuldu. İTÜ’nün uzmanları tarafından Samsung’un global müfredatı çerçevesinde verilen eğitimler sonucunda toplam 25 öğrenciye sertifika verildi.