Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1898

    Android Marshmallow, Android Wear’a önümüzdeki aylarda geliyor

    Android Wear

    Android işletim sistemine sahip yüz milyonlarca cihaz arasında elbette üstünlük akıllı telefonlarda, ancak akıllı saatlerin de dikkat çekici bir hızla daha fazla kullanıcıya ulaştığı görülüyor. Bu noktada LG, Huawei gibi markaların iddialı modelleri ile gündemde yer aldığı da diğer detaylar arasında.

    Bilindiği üzere Google, Android işletim sisteminin en yeni versiyonunu 6.0 kodu ve Marshmallow adı ile birlikte duyurdu. Tasarım olarak ciddi değişimler içermeyen sistem güncellemesinin çok sayıda yeni özelliği kullanıcılara sunduğu dikkatlerden kaçmadı.

    İlk etapta şirketin Nexus serisi akıllı telefonları üzerinden kullanıma sunulan ilgili sürüme dair merak edilen sorulardan biri ise akıllı saatlerle ilgiliydi. Bu noktada ilk resmi açıklama geldi…

    Ekran_Resmi_2015-11-19_12_05_08

    Google, önümüzdeki aylarda Android Marshmallow güncellemesinin çok sayıda akıllı saat üzerinden deneyimlenebileceğini açıkladı. Bu yönde önceden belirlenmiş tarihler ise maalesef söz konusu değil, özetle Android işletim sistemine sahip akıllı saat kullanıcılarının ilk aşamada önümüzdeki ay için bekleyip görmeleri gerekiyor.

    Öte yandan Google, konuya ilişkin açıklamasında güncellemelerin OTA üzerinden dağıtılacağını duyurdu. Android Wear kullanıcıları şu anda API 22 kullanıyorlar, API 23 ise belki Aralık ayı ve arından da devam eden süreçte uyumlu akıllı saatlere gelecek.

    Güncellemenin ne gibi yenilikler getireceği sorusu ise sürprizlere gebe. Önümüzdeki süreçte Android Wear cihazlarda yeni işletim sistemi güncellemesi beraberinde ilgi çekici yenilikler söz konusu olabilir. Yazılım dünyasına dair gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz.

    Media Markt’taki akıllı saatlere göz atmak için buraya tıklayınız.

    Media Markt’ın son reklam filminde oyuncu Berk Atan sürprizi

    0

    1447921778_MM1

    Media Markt, yeni kampanyasının reklam filminde son dönemin gözde oyuncusu Berk Atan ile seyircinin karşısına çıkıyor.

    Avrupa’nın bir numaralı elektronik market zinciri Media Markt, hızıyla olduğu kadar tasarımıyla da dikkat çeken Lenovo bilgisayarları, ekranların beğenilen yüzü Berk Atan’la buluşturdu. Güneş’in Kızları dizisinin yıldız oyuncusu Berk Atan’ın oynadığı reklam filminde izleyiciler Intel işlemcili Lenovo bilgisayarlarla hızın, Media Markt’ın sunduğu birbirinden çekici fırsatlar ile de teknolojinin keyfini sürmeye davet ediliyor.

    1447921778_MM2

    Media Markt’ta 29 Kasım’a kadar sürecek Intel işlemcili Lenovo IdeaPad, Lenovo Yoga 500, Lenovo Yoga 3 Pro ürünlerini ve daha birçok fırsatı içeren kampanyasının tanıtıldığı reklam filmi Wanda Digital tarafından hazırlandı. Çekimleri Mall of İstanbul Media Markt mağazasında gerçekleşen filmde, 70 kişilik ekip görev aldı. Film, TV ve dijital mecralarda yerini aldı.

    [vsw id=”KhWRHiloEBI” source=”youtube” width=”425″ height=”344″ autoplay=”no”]

    Künye:

     

    Reklam Ajansı: Wanda Digital

    Yaratıcı Yönetmen: Enis Baruh

    Yaratıcı Grup: Armağan Ükünç, Kutsal Bayraktar

    Sosyal Medya Grubu: Lara Akış Baruh, Meriç Erdinç, Yağmur Başkesik, İmran Seçkin

    Tasarım Grubu: Murathan Eker, Erdem Duygu

    Ajans Prodüktörü: Kerem Aygün

    Yapım Şirketi: Gogo Project

    Yönetmen: Cem Adıyaman

    Yapımcı: Güneş Zahid

    Görüntü Yönetmeni: Murat Akay

    Geç olmadan fotoğraf ve videolarınızı arşivlemeye başlayın

    Geçtiğimiz 10 yıl içerisinde fotoğrafçılık konusunda çok şey değişti. Filmli makinelerden dijital makinelere geçerken cep telefonları da hayatımıza dahil oldu. Eskiden 24 ya da 36 pozluk filmlerle, filmleri boşa harcamadan, elimizi titretmeden çok dikkatli bir şekilde sınırlı sayıda fotoğraf çekerken artık elimizin ayarı kalmamış şekilde bir günde yüzlerce fotoğraf çeker hale geldik. Bunun en büyük nedenlerinden birisi de akıllı telefonların da oldukça kaliteli fotoğraflar çekebilmesi. Kendi gazetecilik hayatım boyunca 90’lı yılların sonunda yurtdışına çıktığımda çektiğim fotoğraflara baktığımda birkaç fotoğraf varken, en son çıktığım Paris gezisinden 500’e yakın fotoğrafla dönmem bunun çok güzel bir örneği aslında. Bu arada “selfie”leri de unutmamak gerek.

    paris_1
    Paris_Hyatt_infor_07_10_2015

    Durum bu şekilde olunca doğal olarak binlerce fotoğrafın arasında kalıyorsunuz, hatta MediaTrend yazarlarından Aykut Altındağ, 15 yılı aşkın bir süredir katıldığımız basın toplantılarında, gezilerde fotoğraf çekiyor ve bunları saklıyor. En son sorduğumda 3 terabayta yakın fotoğraf biriktiğini söylemişti. Benim de üç aşağı beş yukarı çektiğim videolar ve fotoğraflar da 1 terabayta yakın (Çocuğunuz olduktan sonra çektiğiniz fotoğraf sayısı bol miktarda artıyor). Bu kadar çok sayıda ve boyutta fotoğraf ve video ile uğraşmak, bunları arşivlemek de başlı başına bir iş. Ayrıca hayatınızın bir dönemini, bir parçasının yansıması olan bu fotoğrafları ve videoları da korumak gerekiyor. Dolayısıyla sizlere fotoğraflarım ve videolarımla ilgili olarak ne yaptığımı ve deneyimlerimi sizlere aktarmak istiyorum.

    Depolama ve yedekleme

    vegas_2
    vegas_venetian_aws_07_Ekim_2015

    Fotoğraf ve videolarımı ilk olarak dijital fotoğraf makinesinden ve akıllı telefonumdan bilgisayarıma aktarıyorum. Yanlışlıkla çektiğim ya da gereksiz gördüğüm fotoğrafları silerek arşivin gerektiğinden çok daha büyük olmasını engellemeye çalışıyorum. Sonrasında bu fotoğrafları ve videoları önce tarihe sonra çekildiği yere göre sınıflandırıyorum. Bunu aylık dönemlerle yapıyorum. Seçim işlemini yaptıktan sonra bunları harici depolama cihazına arşivlemek için aktarıyorum. Siz de fotoğraf arşivinizin boyutlarına göre USB bağlantı noktasından ya da ağ üzerinden bağlanabilen bir harici depolama cihazı alarak arşivleme işlemine başlayabilirsiniz. 4 terabaytlık ağa bağlı bir depolama cihazı ihtiyaçlarınızı uzun süre karşılamaya yeterli olur. Bu arada ben işimi daha da sağlama almak için hem USB’den bağlanabilen hem de ağa bağlı bir depolama cihazı kullanıyorum.

    Birkaç kez veri kaybetmiş birisi olarak fiziksel cihazların yanında uygun fiyatlara gerileyen bulut hizmetlerini de artık kullanıyorum. 1 terabaytlık bulut alanıma çok önemli gördüğüm fotoğrafları ve vidoları yedekliyorum. Bu sayede daha önce evine hırsız giren ve tüm elektronik cihazlarını kaptıran biri olarak bunun arşivleme için olmazsa olmaz bir tercih olduğunu belirtmeden de geçemiyorum. Arşivleme ve yedekleme işi biraz da paranoyak olmayı gerektiriyor. Bu arada Amazon gibi şirketlerin, 20 – 30 dolara sınırsız sayıda ve boyutta fotoğraf yüklemeye izin veren online fotoğraf depolama alanları bulunuyor. Ayrıca buluta taşıdığınız fotoğrafları birkaç küçük adımla yakınlarınızla kolay bir şekilde paylaşabiliyorsunuz. Sağladığı bu avantajlar ve kolaylıklardan dolayı bulut hizmetlerini gözden geçirmenizi tavsiye ediyorum.

    Fotoğrafları organize etmenin kolay yolu

    Biraz önce kısaca değindiğim dosyaları organize etmek için çeşitli araçlar kullanıyorum. Özellikle fotoğrafları ve videoları daha sonra aradığımda kolayca bulmak için toplu isim değiştirme yazılımı kullanıyorum. İsimlendirirken fotoğrafın çekildiği konum, etkinlik, tarih ve sayı kombinasyonunu kullanıyorum. Bu sayede örneğin Antalya’da 2005 yılında çekildiğim bir fotoğrafı kısa süre içerisinde bulabiliyorum.

    vegas
    vegas_aria_veeamon_26_Ekim_2015

    Sosyal ağlar

    Fotoğraflarınızı Facebook gibi sosyal ağlarda da arşivleyebilirsiniz. Bu şekilde arşivleme yapan tanıdıklarım var. Ama gizliliğe önem veriyorsanız fotoğraflarınızın gizliliği açısından bunu pek tavsiye etmiyorum açıkçası. Bunun yerine biraz önce bahsettiğimiz bulut ve diğer yöntemleri kullanmakta büyük fayda bulunuyor.

    Fotoğraf ve video arşiviniz başa çıkamayacak kadar büyümeden şimdiden önleminizi alın, yoksa işiniz zor.

    Ses Kalitesini Yükselten Taşınabilir Kablosuz Hoparlörler

    Taşınabilir hoparlör piyasası her geçen gün daha kızışıyor. Yeni markalar, yeni modeller ve yeni özellikler derken taşınabilir hoparlörler adeta ses sistemlerine can veriyor. En iddialı markaların bile bu sektöre giriş yaptığını düşünürsek çok geniş fiyat ve seçenek yelpazesine sahip olduğumuz söylenebilir. Peki neden taşınabilir ürünlere ilgi artıyor? Aslında bunun cevabı çok zor değil. Evlerde az alan kullanıp kaliteli müzik dinlemek isteyen, telefon veya bilgisayarını kablosuz olarak bu küçük canavarlara bağlayan bir kitle söz konusu. Bir bakıma eskiden radyo açılırken artık Spotify gibi yazılımlarla dijital platformlara geçiş yapılıyor. Bunu da taşınabilir bir ürünle kablosuz olarak kullanabilmek cazip bir fırsat. Plak ve CD dinleyicileri de yer ayırdıkları sistemlerine nispeten uygun fiyatlı bir ekleme ile dijital müziğin rahatlığını tercih ediyor. Tabii ürünlerin portatif olması onların istenildiğinde farklı bir odaya ya da gezilere götürülmesi anlamına geliyor. Kullanım açısından her gün daha popüler hale gelen bu ürünlerden öne çıkanları sizin için değerlendiriyoruz.

    Bose_SoundLink_Mini_speaker_II_1524_3

    Bose Soundlink Mini II
    Ünlü ses sistemleri markası Bose sadece 0.67 kg ağırlığındaki bu ürünle büyük bir başarıya imza atıyor. Bluetooth bağlantısı ve tek bir şarjla yedi saat çalışabilme özelliği ile kompak tasarım alanında önemli ilklere imza atan Mini II, kendisine bağlanan son altı cihazı otomatik olarak tanıyabiliyor. Dolayısıyla tablet, telefon ve daha birçok cihazı bir kere tanıtmanız yeterli. Dar alanlarda ses kalitesini çok fazla yükselten markalardan biri Bose. Bazı otomobillerin premium paketlerinde bu özelliğini defalarca ispat eden Bose, Mini II’de de formülü bozmuyor. Bas açısından kendisinden beklenenden çok daha yüksek performans gösteren Mini II ülkemizde 800 lira civarında etiketle satılıyor.,

    jbl_jblxtremeblkus_xtreme_portable_bluetooth_speaker_1182618

    JBL Xtreme

    Ses üzerine ihtisas yapmış markalardan biri de JBL. Ülkemizde dönem dönem çok sık bir şekilde karşımıza çıkan bazen de kaybolan bir marka olmasına rağmen genel olarak ürün kalitesinden ödün vermedikleri için ses kalitesine düşkün herkesin radarında olmayı başarıyorlar. Xtreme de JBL’in özel ürünlerinden biri. Öncelikle 10,000mAh Li-ion batarya ile gelen Xtreme’in 15 saate kadar çalışma kapasitesi olduğunu belirtelim. Bu da gerçekten fazlasıyla yeterli bir değer. Bluetooth üzerinden üç ürünün kablosuz olarak bağlanmasına imkan veren Xtreme “splash proof” olarak sunuluyor. Yani tamamen suya batırmadığınız sürece su geçirmiyor. Hafif yağmurdan etkilenmeyen ürünü musluğa tutup yıkayabiliyorsunuz. Portatif bir ürünü kamp veya sahil gibi farklı ortamlarda kullanabileceğinizi düşünürsek bu özellikleri artı hanesine eklemek lazım. Ürünün ağırlığı ve malzeme kalitesi de dayanıklı olduğunu ilk andan belli ediyor. Bu açıdan ürün Bose Soundlink Mini II’ye göre daha sağlam duruyor. Ses kalitesi ise genellikle tatmin edici olan Xtreme’in ses gücü oldukça yüksek. Müzik çaldığınız aygıtın ekolayzır ayarları ile oynamak sesin kalitesini Xtreme’de çok fark ettiriyor. Ülkemizdeki satış fiyatı ise 999 lira civarında.

    340196-soundcast-melody

    Soundcast Melody

    Bol ödüllü bir ürünle karşı karşıyayız. Bilgisayar dergilerinden en iddialı ses ve müzik dergilerine kadar çok farklı alanda yılın ürünü ödülünü alan Melody, Soundcast markasına ait. Soundcast ülkemize Extreme Audio tarafından getiriliyor. Yazılarımızı okuyanlar buranın sahibi Orhan Aydoğan ile yaptığımız söyleşiyi hatırlayacaktır. Melody pil ömrü açısından 20 saat gibi iddialı bir sayı ile karşımıza çıkıyor. Hava koşullarına dayanıklı şekilde lanse edilen ürün yine belli oranda su sıçramalarına ve yağmura karşı dayanıklı üretilmiş. Bluetooth dışında Aux portu bulunan Melody kablo ile de harici kaynakların bağlanmasına izin veriyor. Ses kalitesi de en az Bose ve JBL ile boy ölçüşebilecek düzeyde olan Melody’nin sıcak tınlaması ve yüksek ses gücü onu oldukça cazip bir seçenek haline getiriyor.

    4 inçlik iPhone modeli 2016 baharında gelebilir

    0

     

    iPhone_6C_2

    Apple’ın daha fazla gelir elde edebileceği hemen her alanı değerlendirdiği bir yılın ardından 2016 için iddialar ve çeşitli emareler açığa çıkmaya devam ediyor. ABD merkezli şirketin 4 inçlik küçük ve daha uygun fiyatlı iPhone hazırlığında olduğu iddiaları ise son dönemde sıklıkla gündeme geliyor. Ortaya çıkan yeni bilgi ise bu kez yorum ya da başka bir şeyden ziyade bir fotoğrafa dayanıyor…

    Aşağıda görülen fotoğraf, iPhone 5c modeli ile yanındaki benzer bir diğer iPhone’a işaret ediyor. Ancak benzerliğe karşın iki cihazın aynı olmadıkları görülüyor. Kamera lenslerinin yanındaki flaşlar farklı. Özetle bu cihaz -iddiaya göre- 2016’ta bahar aylarında tanıtılması beklenen düşük fiyatı iPhone’un ta kendisi…

    Ekran_Resmi_2015-11-18_11_15_01

    Model isminin iPhone 6c olması ise bu aşamada tartışılan konu durumunda, çünkü cihaz tam olarak önceki seri iPhone’ların devamı niteliğinde ve yeni nesil iPhone’lardaki tasarım anlayışına dair izleri tam anlamıyla taşımıyor. Özetle bu noktada iPhone 6c’den daha farklı bir isimlendirme de söz konusu olabilir.

    Ayrıca 802.11ac Wi-Fi standardı(güncel ve daha hızlı bir standart olarak) ve Bluetooth 4.1 ile daha iyi ön ve arka kameralar da beklentiler arasında. Öte yandan olası cihaza ilişkin teknoloji özellikleri arasında 3D Touch’ın olabileceği konusu tartışmalı. Bu konuya dair haberlerin ilerleyen süreçte daha da artacağını belirtelim.

    Göstergeler ışığında 2016’da daha düşük fiyatlı ama özellikleri ile tatmin edici iPhone’lar da sahne alabilir. Gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz.

    Buraya tıklayın, Media Markt’taki iPhone fiyatlarına yakından bakın.

      Not: En üstteki görsel temsilidir. 

    Asus, Android Marshmallow alacak modellerinin listesini yayınladı

    Android-MarshmallowTayvanlı tüketici elektroniği şirketi Asus’un son dönemde mobil pazarın da iddialı oyuncuları arasında yer aldığı görülüyor. Şirketin Türkiye’de ilgi ile karşılandığı da dikkatlerden kaçmıyor. Teknoloji firmasının merakla beklenen açıklamalarından biri ise Google’ın en yeni mobil işletim sistemi sürümü Android 6.0 Marshmallow’a ilişkin yol haritası ile ilgiliydi. (Diazepam)

    Asus’un kendi modellerinde söz konusu güncellemeyi ne zaman yayınlamaya başlanacağı ve hangi cihazların güncelleme alacağı merak edilen sorular arasında yer alıyordu. Beklenen açıklama kısa bir süre önce geldi…

    Asus-Zenfone-2-Featured-Image.png

    Asus, Android 6.0 Marshmallow güncellemesi alacak ilk cihazlarını duyurdu. Buna göre liste şu şekilde:

    PadFone S (PF500KL)

    ZenFone Selfie ZD551KL

    Zenfone 2 (ZE550ML ve ZE551ML)

    Zenfone 2 Deluxe (ZE551ML)

    ZenFone 2 Laser (ZE500KG, ZE500KL, ZE550KL, ZE600KL ve ZE601KL)

    Asus’un 5 farklı akıllı telefon modeli için en yeni Android desteğini ne zaman başlatacağı bilinmiyor. Ancak önümüzdeki aydan itibaren bu yönde adımların atılacağı yönünde bir beklenti var. Öte yandan şirketin güncelleme alacak sonraki akıllı telefon ve tabletleri de merakla bekleniyor.

    Media Markt üzerinden satın alınabilecek Asus modellerine buraya tıklayarak göz atabilir, online siparişle satın alabilirsiniz.

    iOS ve Android için Chrome 800 milyon kullanıcıya ulaştı

    chromeABD’de bir kuruluş tarafından yayınlanan veriler, Google’ın Chrome adını alan web tarayıcısının iOS ve Android platformlarındaki aylık aktif kullanıcı sayısını ortaya çıkardı.

    Aylık aktif kullanıcı sayısı, bir mobil uygulama ya da herhangi bir web platformuna ayda en az bir kez giriş yapılması ve bu yöndeki yapılan toplam giriş sayısının da istatistiki olarak sunulması şeklinde özetlenebilir.

    Buna göre Chrome’da iOS ve Android olmak üzere her iki işletim sistemi üzerindeki toplam aylık aktif kullanıcı sayısı 800 milyon. Bu rakama göre Google Chrome, en popüler web tarayıcısı durumunda.

    Her ay en az bir kez Chrome’un mobil sürümü kullanılarak web dünyasına giriş sağlayan 800 milyon kullanıcı var. Söz konusu rakam 2014 yılında 400 milyondu. Yani bir yılda yüzde 100’e ulaşan büyük bir aylık aktif kullanıcı artışı yaşandığı net bir şekilde görülüyor.
    androidÖnemli detay

    Öte yandan Chrome, Android cihazlar için önceden yüklü uygulama formunda geliyor. Herhangi bir Adnroid’li akıllı telefon veya tablet satın alındığında Chrome, kullanıma hazır halde. iOS platformu için durum aynı değil, kullanıcıların App Store’a girip uygulamayı indirmeleri gerekiyor.

    Hangi işletim sistemi kaç milyon Chrome uygulamasına sahip? Bu sorunun yanıtı verilmiş değil, ancak konuya ilişkin Google açıklaması özetle genele bakıyor ve gelecekte mobilin yükselişinin devam edeceği noktasına vurgu yapıyor.

    İnternet ve mobil dünyaya ilişkin gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz…

    LG G5 tamamen metal kasa ile gelebilir

    0

    lg-g4

    2016 yılı için amiral gemisi olarak tanımlanan en üst seviye akıllı telefonlardan biri de LG tarafından üretilecek G5 olacak. LG G4 modeli ile hatrı sayılır bir satış başarısı yakalayan şirketin 2016 yılı için hedefler çok daha yüksek olabilir. Aynı zamanda LG’nin de menşei olan Güney Kore kaynaklı çeşitli iddialar da bu noktada gündeme gelmeye başlıyor.

    Son haberlere göre LG G5, tamamen metal gövde ile gelebilir. Yekpare olarak tanımlanan ve cihazın her noktasını saran gövde şeklinde olacağı belirtilen sonraki LG amiral gemisinin dış tasarım ve malzemesi, günümüz üst seviye akıllı cihazları baz alındığında gerçeklik payı olan bir özellik şeklinde karşımıza çıkıyor. Öte yandan belirtilen iddia eğer gerçekleşirse LG ilk kez G serisi bir modelinde metal gövdeye yer vermiş olacak…

    lg-g4-2LG G4’teki plastik gövdenin LG G5’te yerini metale bırakacağı iddia ediliyor…

    Bilindiği üzere Apple ve Samsung markalarının son dönem akıllı telefonları metal yekpare gövde ile geliyorlar. Üstelik bu son birkaç yılda çok sayıda firmayı da peşinden sürükleyen bir trend halini aldı bile denilebilir. Otoritelere göre LG’den de bu yönde bir hamle gelme olasılı yüksek.

    Alışveriş önerisi: LG G4 satın almak için buraya tıklayınız.

    LG G5, 2016’nın ilk çeyreğinde tanıtılacak en önemli akıllı telefon modellerinden biri olacak ve aynı dönemde gelecek Galaxy S7 ile birlikte düşünüldüğünde potansiyel kullanıcıların akıllarında ‘hangisini tercih etmeliyim?’ şeklindeki soru işaretlerini de artıracağı kesin. 2016 yılında metal gövde kullanımını birçok cihazda göreceğiz, ancak LG G5 için belirtilen iddialar şimdilik herhangi bir LG yetkilisi tarafından doğrulanmış değil. Gelişmeleri izlemeye devam edeceğiz. (primedentistry.net)

    Dünya yolcusu kalmasın!

    0

    Bütün bir yıl çok yoğun çalıştınız ve nihayet hayalini kurduğunuz tatilin günü yaklaştı. Çok istediğiniz dünya turu seyahati için gerekli vizeleriniz de çıktı ve size sadece planlama yapmak kaldı. Bunun için kendinizi çok yormanıza gerek yok. Sizler için seçtiğimiz birkaç mobil uygulama sayesinde hem seyahatinizde hem de seyahatinizden önce oldukça rahat edeceksiniz. İşte, uçak biletinizi satın almadan otel rezervasyonuna, en iyi mekanların keşfinden gezip görülecek yer tavsiyelerine kadar rahatlıkla kullanabileceğiniz en popüler seyahat uygulamaları…

    iStock_000057953502_Small

    Seyahate çıkmadan…
    Skyscanner

    Günümüzde en çok kullanılan mobil programların başında gelen Skyscanner, cep telefonunuz üzerinden uçak bileti satın almaya, otel seçmeye ve araç kiralamaya yardımcı oluyor. Bu uygulama sayesinde yüzlerce havayolunun binlerce uçuşuna erişmeniz mümkün. Böylece göreceğiniz ülkeler ve şehirler için ara yolculukları yapacağınız uçak biletlerini buradan satın alabilirsiniz. Hatta fiyat filtrelemesi yaptığınızda bütçeniz için en uygun olan bileti seçebilirsiniz.

    Momondo
    Bu uygulama da uçak biletlerinizi almanızı ve otel rezervasyonlarınızı yapmanızı sağlıyor. Oldukça popüler olan bu Momondo sayesinde uygun fiyatlı uçak biletleri satın alabilir ve milyonlarca otelin detaylı bilgilerine erişebilirsiniz. Ayrıca kalacağınız her ülke ve şehir için hem uygun fiyatlı hem de merkezi bir yerden otel seçmeniz mümkün.

    AirBnb
    Eğer “farklı bir seyahat olsun, otellerde kalmayayım, değişik bir tecrübe yaşayayım” diyorsanız bu uygulama tam da size göre. AirBnb, dünyanın birçok farklı bölgesinde yaşayan insanların evlerini ya da evlerinin kullanıma açtığı bir bölümünü kiralamanıza yarayan bir uygulama. Ancak uygulamayı özel kılan en önemli şey ise farklı konaklama alternatiflerinin sunulması. Örneğin bir igloda ya da deniz üzerinde yüzen bir evde konaklayabilir ve çok farklı bir deneyim yaşayabilirsiniz.

    Booking.com
    Bu uygulama tamamen otel rezervasyonu yapmak için kullanılıyor. Gitmek istediğiniz bölgeyi belirterek, o bölgedeki otellerin, motellerin ve pansiyonların bilgilerine ulaşabiliyorsunuz. Aradığınız özelliklere göre filtreleme yaparak araştırmanızı daha kolay hale getirebiliyorsunuz. Örneğin “Amsterdam’da Dam Meydanı’nda 2 kişilik, kahvaltının dahil olduğu, nehir manzaralı, maksimum X Euro’ya bir pansiyon arıyorum” gibi…

    TripIt
    Son zamanlarda popüler olmaya başlayan bu uygulama, seyahatinizin her detayını planlamaya yardımcı oluyor. Daha organize bir şekilde hareket etmenize olanak sağlayan bu uygulama ile, seyahatinizin her anını planladığınız gibi, yol tarifi alabilir, haritalara erişebilir ve hava durumu hakkında bilgi toplayabilirsiniz.

    The Weather Channel
    Seyahatinizi planlarken belki de kullanabileceğiniz en gerekli uygulamalardan biri de bu olmalı. Çünkü gideceğiniz yerin hava durumunu önceden bilirseniz, bavulunuza koyacağınız kıyafetleri çok daha rahat seçebilirsiniz. Yapacağınız dünya turunda, kuzeydeki ve güneydeki, doğudaki ya da batıdaki ülkelerin hava durumu farklılık gösterebilir. Göreceğiniz her şehrin hava durumuna önceden bakmakta fayda var.

    Seyahatteyken…
    XE Currency

    Seyahatiniz sırasında size en yardımcı olarak mobil uygulamalar arasında yer alan XE Currency ile kur hesaplamaları yapabilirsiniz. Dünya üzerindeki tüm para birimlerini barındıran uygulama geçmişe yönelik olarak da kurları gösterebiliyor ve aynı anda 10 farklı para birimini takip edebilmenizi sağlıyor.

    Free Wi-Fi Finder
    Yurt dışı seyahatlerinde en büyük sıkıntı bir internet bağlantısının olmaması değil mi? Wi-Fi Finder, dünya genelindeki yaklaşık 600 bine yakın kablosuz bağlantı noktasını kullanıcısına sunuyor. Kişinin konumuna bağlı olarak çevredeki kablosuz bağlantı noktaları bildiren ve hatta bunu harita desteği ile sunan uygulama, kapsamlı bir veritabanına sahip.

    Around Me
    Bu uygulama, adından da anlaşılacağı üzere, etrafınızda nelerin olduğunu size bildiriyor. İlk kez gittiğiniz bir şehirde kaybolmadan gitmek istediğiniz yerleri bulmanızı sağlayan lokasyon bazlı bir keşif uygulaması olan Around Me, bulunduğunuz lokasyonu tespit ederek yakınınızdaki benzincileri, restoranları, barları, otelleri, hastaneleri gösteriyor.

    Tripadvisor
    Seyahatiniz sırasında, o yerleri sizden önce görmüş insanların tavsiyelerine ihtiyacınız olabilir. Örneğin gittiğiniz şehrin en lüks restoranında yemek yemek isteyebilir ve daha önce gitmiş olanların neler düşündüğünü merak edebilirsiniz. Tripadvisor, seyahat ettiğiniz şehrin en çok ziyaret edilen yerlerini, en sık yemek yenilen restoranını veri tabanında tutuyor ve daha önce deneyimleyenlerin tavsiyelerine göz gezdirmenize imkan sağlıyor.

    Google Maps
    Pek çok farklı ülkeyi ve şehri gezeceğiniz için bir haritaya ihtiyacınız olabilir. Google Maps uygulaması, gezip göreceğiniz şehirlerin, sokak sokak bilgilerini sizlere getiriyor. Böylelikle bol bol yürüyüş yapabilir ve hiç kaybolmadan otelinize dönebilirsiniz. Ya da gitmek istediğiniz yerin ne kadar mesafede olduğunu ve farklı yol alternatiflerini öğrenebilirsiniz.

    WhatsApp
    Seyahatiniz sırasında en çok ihtiyaç duyacağınız mobil uygulamalardan biri de WhatsApp. Çünkü siz dünya turundayken, yakınlarınız sizi merak edebilir ve onlarla görüşme ihtiyacı hissedebilirsiniz. Kuracağınız bir mobil bağlantı sayesinde yakınlarınıza ulaşabilir ve hatta internet aracılığıyla onları arayabilirsiniz.

    FOMO (fear of missing out) size de bulaştı mı?

    gorsel51

    Sosyal medyayı kullanırken sürekli olarak bir şeyleri kaçırıyorum hissine kapılıyor musunuz? Peki sosyal medya başında geçirdiğiniz zaman gittikçe artıyor mu? Gündemden uzak kalacağım korkusuyla tuvalete bile giderken telefonunuzu yanınıza alıyor musunuz? (texasautotrim.com) İşyerinde toplantıda bile olsanız gözünüz sürekli olarak telefonunuzun ekranında mı oluyor? En derin uykunuzdan uyanıp telefonunuzda mesaj var mı diye bakmak sizi heyecanlandırıyor mu? Eğer bütün bu sorulara verdiğiniz cevap “evet” ise ve tüm bunları yaparken cep telefonunuzdan kopamıyor ve bir bağımlı gibi zevk alıyorsanız sizin FOMO’ya (fear of missing out) yani bir çeşit “gündemi kaçırma korkusuna” maruz kaldığınız söylenebilir.

    En Basit Tanımı

    FOMO (fear of missing out) en basit haliyle kişilerin çevrimiçi olamadıkları veya telefonlarından uzak kaldıkları zaman yaşadıkları gündemden bir şeyleri kaçırma korkusu olarak tanımlanabilir. Yani FOMO aslında ciddi bir bağımlılık durumudur ve kişinin kontrolünü kaybetmesine yol açabilecek kadar kişinin bilinç kontrolünü olumsuz yönde etkiler.

    Ne Tür İnsanlarda Görülüyor? 

    FOMO, daha çok gençlerde ve mesleği bilgisayar ile ilgili olan kişilerde çok daha fazla görünmesine karşın bugün çevremize baktığımızda her yaş grubundan kadını olsun erkeği olsun bu bağımlılığı yaşıyor. Onları hangi belirtilerden FOMO olduklarını anlarım diyorsanız işte size aşağıda madde madde sıraladım.

    Çevrenizdeki Bir Kişinin FOMO Olduğunu Nasıl Anlarsınız?

    * Ellerinden cep telefonlarını hiç bırakmazlar. Şarj etmeleri gerekse bile telefonlarının yakın bir yerde olmasına özen gösterirler ve bir gözleri sürekli  telefonlarındadır. En ufak bir uyarı veya ekran ışığının yanmasına anında tepki verirler.

    * Sürekli telefonları ile oynarlar ve sosyal ağlarda sıkça sayfa yenilerler. Arkadaş çevrelerindeki birilerinin yaptığı bir şeyi kaçırmamalıdırlar.

    * Akılları sürekli cep telefonlarındaki mesajlarda ve okudukları gündemde olduğu için dikkatleri dağınıktır ve sizi pek can kulağı ile dinlemezler. Uzun süre bir konuya odaklanamazlar çünkü akılları hep telefonlarındadır

    * Ruh halleri sosyal medyada okudukları mesajlara göre anlık şekillenir. Sinirlenip agresif olmalarına arkadaşlarının içinde olduğu ama kendilerinin aynı kareye giremediği sosyal ağlara gönderilen bir fotoğraf bile sebep olabilir

    * Telefonlarının şarjı bitmek üzereyse büyük panik yaşarlar. Telefonlarını o an şarj ettirebilmek için neredeyse yapamayacakları şey yoktur.

    * Sinemaya bile gitseler telefonlarını asla tamamen kapatmazlar. Film gösterimi esnasında ara sıra telefonlarını kontrol etmeyi ihmal etmezler. Diğer insanların rahatsız olacaklarını ve kendilerini uyaracaklarını bile bile bunu yapmaya devam edenler çoğunluktadır. Çünkü en büyük korkuları film seyrettikleri esnada bir şeyleri kaçırma korkularıdır.

    * Sürekli olarak bağımlısı oldukları sanal dünyada kim nerede ve ne yapıyor diye merak ederler. İlgilerini çeken tüm sosyal ağa gönderilen mesajlara yapılan yorumları sonuna kadar okurlar.

    * Gece yatarken yaptıkları son şey ile sabah uyanınca yaptıkları ilk şey aynıdır: Telefondan sosyal ağları kontrol etmek.

    * Sosyal ağları kontrol ederlerken eğlence içerikli bir etkinliği kaçırdıklarında büyük bir mutsuzluk ve hayatı kaçırmışlık hissi yaşarlar. Hatta kendilerini dışlanmış hissederler.

    FOMO Olmamak İçin Neler Yapılabilir?

    İlk önerim sevdiklerinizle beraber olmaya daha fazla zaman ayırmanız olacaktır. Bunu elbette kademeli olarak cep telefonunuzdan biraz uzak kalmayı deneyerek yapabilirsiniz. Telefonunuzu kapatın ve uzak durun diye bir şeyi asla önermiyorum çünkü günümüzde böyle bir şeyin neredeyse olabilirliği yok ama rahatlıkla cep telefonunuzla geçirdiğiniz süreyi azaltabilirsiniz. Yeni ilgi alanları ve dostlarınıza ayıracağınız kaliteli zaman zaten FOMO olmanızı engelleyecektir.

    Hayat bir cep telefonunun ekranından ibaret değil ve bu dünyada daha ne kadar zamanımız olduğunu bilmiyoruz. Tadını çıkarmaya bakın…