Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1753

    Jabra Halo Smart : Bluetooth kulaklık evrim geçirdi

    Jabra, Halo Smart ile kullanıcılara farklı bir Bluetooth kulaklık deneyimi sunmayı hedefliyor. Ergonomisi ve tasarımı ile meraklı gözleri üzerine çeken kablosuz Halo Smart inceleme altında.

    Jabra, Halo Smart adı altında yeni Bluetooth kulaklığını piyasaya sürdü. Siyah, mavi ve kırmızı renklerde satışta olan bu kulak içi kulaklıklar ilk olarak tasarımı ve ergonomisi ile ilgi çekiyor.

    Abartılmış bir tasarım yerine sade ama şık bir tasarım çizgisini tercih eden Jabra, bu sayede çok daha geniş bir kullanıcı kitlesini hedef alıyor. Bu esasında beğendiğimiz bir özellik. Çünkü bu ürün, ister iş çevreleri isterseniz de normal kullanıcılar tarafından rahatlıkla tercih edilebilir.

    44

    Zaten ürünü elinize aldığınızda bu hemen belli oluyor. Jabra, bu üründe sade tasarımı ve kullanılabilirliği çok iyi sentezledi. Jabra,  Halo Smart kulaklığında çok fazla kafa yorduğu, ürünü kullandığınızda hemen belli oluyor. Öyle ki, kullanıcıların rahatlığı ve zengin deneyimi için  neredeyse her şeyi düşünmüş. Bununla birlikte ürünün işçiliği ve malzeme kalitesi kullanım ömrünü önemli derecede arttırıyor. Halo Smart, üst seviye ve pahalı olan Bluetooth kulaklıklarla rahatlıkla yarışabiliyor.

    22

    Ergonomi

    Kulak içi yani In Ear kulaklıkların rahat taşınabilmesi oldukça büyük bir önem taşıyor. Bizim beğendiğimiz bir özellik ise iki kulaklığı birleştiren ense bağlantı sistemi. Bu bağlantı hem yumuşak hem de sert olmak üzere iki parçadan oluşuyor. Kulaklık bağlantısı ucu yumuşak ve kulağa tam oturması için tasarlandı. Ense bölümü ise sert ve bir o kadar da esnek. Bu bölüm sayesinde, 38 gr ağırlığında olan bu kulaklık sistemi enseyi tam sarıyor ve kullanıcıya herhangi bir rahatsızlık vermiyor.

    Halo Smart’ın diğer bir avantajı, earGel olarak adlandırılan kauçuk kulaklık tıkacısı. Kulaklığın kulağın içine sağlam oturmasını sağlayan bu kulaklık tıkacı, kulak içini tam sarıyor ve rahat bir kullanım sunuyor. Yaptığımız denemelerde Jabra Halo Smart’ın bize herhangi bir rahatsızlık vermediğini uzun bir kullanımda bile rahat ettiğimizi gözlemledik.

    33

    Kullanım

    Jabra Halo Smart’ı açtığınızda çeşitli ses sinyalleri ve sesli anlatım ile yönlendiriliyorsunuz. Bir telefon ile nasıl bağlanabileceğini, pil ve bağlantı durumu hakkında sesli mesajlar alabiliyorsunuz. Üründe beğendiğimiz bir özellik, Siri ve Google Now entegrasyonuna bir düğme ile anında ulaşabilmeniz. Gelen çağrıları tek bir tuşa basarak yanıtlayabiliyorsunuz. Ürünün ses kalitesi ise şaşırtıcı derecede başarılı. Ayrıca, 17 saatlik bir konuşma süresi sunan Jabra Halo Smart, tüm gün boyunca şarj olmadan kullanılabiliyor. İşin güzel tarafı ise çağrı geldiğinde ense bağlantısının titreşebilmesi.  22 günlük bir Stand By süresine ulaşabilen Jabra Halo Smart, kulağınızda takılı olmazsa bile, size gelen çağrıları kaçırmanıza izin vermiyor.

    66

    Jabra Halo Smart müzik sevenleri de düşündü. Sahip olduğu müzik yönetimi sayesinde müziklerinizi rahatlıkla kontrol edebiliyorsunuz. 15 saat kesintisiz müzik dinlemenizi sağlayan bu kulaklık, Bluetooth 4.1 teknolojisi sayesinde evin içinde 10 metrelik bir çapın içinde rahatlıkla dolaşmanızı sağlıyor.  Bu esasında çok iyi bir değer. Çünkü benzer kulak içi Bluetooth kulaklıklar bu tür değerlere ulaşamıyorlar. Yaptığımız testlerde alt katta bile müzik dinleyebildiğimizi söylemeliyiz.

    11

     Ses kalitesi

    Jabra Halo Smart, ergonomik tasarımın yanı sıra ses kalitesi ile de puan topluyor. Sahip olduğu 10 mm’lik sürücüler çok başarılı bir ses kalitesine ulaşıyor. Yaptığımız testlerde tizlerde ve bass’larda herhangi bir zayıflık duymadık. Bu ürün ile müzik dinlemek gerçekten çok zevkli olduğunu söylemeden edemeyeceğiz. Benzer ürünlerle kıyasla, Jabra Halo Smart’ın özellikle ses kalitesinde çok önde olduğu bir gerçek.

    Özetle söylemek gerekiyorsa, Jabra Halo Smart çok başarılı bir Bluetooth kulaklık. Başarılı bir ergonominin yanı sıra, işçiliği, malzeme kalitesi ve ses kalitesi kullanıcıya önemli artılar sunuyor. Kablosuz ortamda telefon görüşmesi yapmak isteyen ve müzik zevkinden de feragat etmek istemeyen kullanıcılar Jabra Halo Smart’a yakından bakmalarını tavsiye ederiz.

    FIFA 17 sınıfı geçti!

    0

    fifa17cover

    FIFA 17, tüm zamanların en çok tercih edilen spor oyunları serisinin son halkası. Bu fenomen üstü serinin 2016-2017 sezonunu konu edinen ayağına dair detaylar geçtiğimiz yaz duyurulmaya başlanmış ve oyunun yayınlanma tarihi de duyurulmuştu. Beklenen tarih, yakın zaman içerisinde geliyor.

    PlayStation ve PC platformları gibi ülkemizde yoğun şekilde kullanımda olan platformlar için yapımın çıkış tarihi için geriye sayım başladı. Öte yandan yapımcısı Electronic Arts, EA Access üyelerine özel olarak 10 saatlik FIFA 17 deneme versiyonunu yayınladı. Ve bununla birlikte oyuna dair ilk inceleme puanları da gelmeye başladı…

    fifa17standartedition-640x320

    Oyun yüksek inceleme puanları ile dikkat çekti

    IGN, USGamer gibi oyun dünyasının popüler platformları, FIFA 17 için puanlamalar yaparken dikkat çeken nokta ‘yüksek’ notlar oldu. Beğenildiği görülen FIFA 17’nin GamesRadar’dan 5 üzerinden 4,5, Multiplayer.it’den 10 üzerinden 9.3 ve God is a Geek’ten 10 üzerinden 9 puan alması dikkat çekti. İşte şimdiye kadar yapılan FIFA 17 incelemelerinde verilen puanlardan bazıları…

    – CGM: 9/10

    – IGN: 8.4/10

    – God is a Geek: 9/10

    – 3Djudegos: 9/10

    – GamesRadar: 4.5/5

    – Meristation: 8.5/10

    – We Got This Covered: 4/5

    – Digital Spy: 4/5

    – Gamer.nl: 8/10

    – USGamer: 4/5

    – Multiplayer.it: 9.3/10

    – Eurogamer Italy: 8/10

    – EveryEye.it: 9.3/10

    – SpazioGames: 9/10

    – Gamer.nl: 8/10

    – Inside Gamer: 8/10

    – GameBlog: 8/10

    FIFA 17, 29 Eylül 2016 tarihinde PlayStation 3, PlayStation 4, Xbox 360 ve PC için çıkışını gerçekleştirecek.

    Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz. Takipte kalınız…

    PES 2017 inceleme makalesi için buraya tıklayabilirsiniz.

    Ya patron patron değilse!

    Internet Theft and Fraud From an Unsecure Laptop

    E-posta kutunuza patronunuzun gönderdiği ve bir banka hesabına acilen 8000 TL yatırılmasını isteyen bir e-posta geliyor. Patronunuz konunun hemen halledilmesini istiyor. Ancak patron bu kez gerçek olmayabilir. Antivirüs yazılım kuruluşu ESET, “CEO Sahteciliği“ (CEO Fraud) olarak tanımlanan yeni bir dolandırıcılık türü hakkında uyarıda bulunuyor.

    Amaçlarına ulaşmak için her yolu deneyen ve her şeyin sahtesini üreten siber suçlular, bu kez de dijital dünyada sahte patronlar ya da sahte üst düzey yöneticiler oluşturmaya başladı.

    İlk kez İngiltere’de tespit edilen “CEO Sahteciliği“; patronunuz veya CEO‘nuz tarafından yapmanız istenilen ama gerçek CEO’nun aslında istemediği bir şeyler yapmak üzere, sizi kandırmak için özel olarak tasarlanmış modern bir sahtecilik yöntemi. Bu sahtecilik girişimi başarılı olduktan sonra, para başka hesaplara aktarılır ve asıl hesap kapatılarak paranın geri alınması şansı neredeyse ortadan kaldırılır, pek çok durumda imkansız hale gelir.

    Nasıl yapıyorlar?

    Günümüzde veri hırsızlığına dair pek çok örneğin bulunduğuna dikkat çeken ESET İngiltere’den Güvenlik Uzmanı Mark James, “Ele geçirilen verilerinizi size karşı kullanıyorlar“ açıklamasını yaptı. James; hırsızlar, elde ettikleri e-posta bilgilerinizden veya metinlerinizden, size uygun veya alışık olduğunuz bir dil kullanmayı öğreniyorlar ve daha sonra da bunu eylemlerini gerçekleştirmek için kullanıyorlar“ diye konuştu.

    1474527377_go__rsel_5

    Bu dolandırıcılığın kurbanı olmamak için neler yapılabilir?

    Mark James’e göre “Tüm para aktarımlarının en az 2 yetkili personel tarafından kontrol edildiğinden emin olmanızı sağlayacak prosedürleriniz olabilir. Bu ekstra sıkıntılı bir iş olsa da yedeklemeler ve virüsten koruma önlemleri gibi güvenlik prosedürlerinde olduğu gibi, sizi pek çok masraftan kurtarabilir.“

    James, önerilerini şöyle sürdürüyor: “Yazım hatalarına karşı e-posta adresini, nereden geldiğini ve gittiği yerleri iki kez kontrol ettiğinizden emin olun. İzlerini kaybettirmek için farklı harfler kullanarak sizi yanlış yönlendirmeleri çok da zor olmaz. Yöneticinizi telefonla arayın, sorun. Herhangi bir üst düzey yöneticinin, parası konusunda dikkatli davrandığınız için sizinle sorun yaşayacağını sanmıyorum; sonuçta siz sadece işinizi yapıyorsunuz!

    ATM’leri yakın gelecekte bekleyen tehlikeler

    atm_180893824_0

    Uzmanlar, siber suçluların yeni ATM kimlik doğrulama teknolojilerini nasıl istismar edebileceğini araştırdı. Pek çok finansal kuruluş biyometrik temelli çözümlerin mevcut kimlik doğrulama metotlarının yerini tutmasa da onlara yapılacak en iyi iyileştirmeler olduğunu düşünüyor, ancak siber suçlular biyometriği hassas bilgileri çalmak için yeni bir fırsat olarak görüyor.

    ATM’ler kredi kartı verileri konusunda her zaman siber suçluluların gündeminde oldu. Her şey ilkel kart kopyalayıcıları ile başladı. Bu kopyalayıcılar; ATM’ye bağlanan, kartın manyetik şeriti ve pin kodundan sahte ATM tuş bölgesi veya web kamera sayesinde bilgi çalabilen, ev yapımı cihazlardı. Zamanla bu tip cihazlar, daha az görünür hale getirilerek geliştirildi ve iyileştirildi. Kopyalamanın daha da zor olup imkansız da olmadığı kart şifresi ile alışveriş sisteminin uygulanması ile birlikte bu cihazlar sözde ‘titrek ışık’lara (shimmer) dönüştü. Büyük oranda aynı olmakla birlikte bu cihazlar kartın çipinden bilgi çalarak online role (aktarma/anahtarlama) saldırısı gerçekleştirmeye yetecek kadar bilgi çalabiliyor. Banka endüstrisi, bazıları biyometrik temelli olan yeni kimlik doğrulamaya çözümleriyle buna karşılık veriyor.

    Kaspersky Lab’ın yeraltı siber suçlar konusunda yaptığı araştırmaya göre hali hazırda kurbanların parmak izlerini çalabilen kart kopyalayıcı satan en az 12 tane satıcı bulunuyor. En az üç yeraltı satıcısı da avuç içleri ve iris tanıma sistemlerinden yasa dışı olarak veri elde edebilecek cihazlar araştırıyor.

    Biyometrik kart kopyalayıcıların ilk dalgası Eylül 2015’te ‘satış öncesi testler’de gözlemlenmişti. Araştırmacılarının testin ilk aşamasında topladığı kanıtlar, ürün geliştirmecilerin birkaç sorun bulduğuna işaret ediyor. Ancak asıl sorun, biyometrik veri transferi için GSM modüllerinin kullanılması — sebebi ise elde edilen büyük çaptaki verinin aktarılmasının çok yavaş işlemesi. Dolayısıyla kart kopyalayıcıların yeni versiyonları daha hızlı ve başka veri transfer teknolojileri kullanacak.

    FIFA 17’yi ilk kez Xbox One sahipleri oynadı

    0

    xxxDünyanın en popüler futbol oyunlarından biri olan FIFA 17’nin tam sürümü ilk kez Xbox One S ve Xbox One kullanıcıları tarafından 22 Eylül 2016 tarihinden itibaren oynanmaya başlandı. Böylece Xbox One S ve Xbox One sahipleri FIFA 17’yi bir hafta önce deneyimleme şansına sahip oldu. Ayrıca oyunu Xbox One S paketi ile satın alanlara ise ücretsiz olarak Türkiye Milli Takım forması hediye ediliyor.

    Xbox One S sahibi olmak isteyenler FIFA 17’ye özel iki farklı özel paketle satın alabiliyor. 1 TB kapasiteli Xbox One S FIFA 17 paketinin tavsiye edilen tüketici fiyatı KDV dahil 1699 TL. Bu pakette 14 günlük Xbox Live üyelik, 1 aylık EA Access üyeliği, 3 adet Kiralık Efsaneler Paketi ve 1 adet Nadir Oyuncu Paketi yer alıyor. Ayrıca EA Access ile EA oyunlarını piyasaya sürülmeden oynama fırsatı ve The Vault’taki oyunlara ücretsiz erişim imkanı veriliyor. Xbox One S’in FIFA 17’ye özel 500 GB’lik paketi ise 1299 TL fiyat etiketiyle raflardaki yerini alıyor. Bu paketi satın alanlar oyuna ücretsiz olarak sahip olabildikleri gibi yine 14 günlük Xbox Live üyeliği ve 1 aylık EA Access üyeliğine de erişim hakkı kazanıyorlar.

    Xbox One markası yeni Xbox One S konsolunun gelişi ile birlikte Türkiye Futbol Federasyonu ile bir işbirliğine girdi. 1 TB’lık özel paketi satın alan tüketiciler, paketlerin içlerinden çıkan hediye kodları ile www.fifaxboxonedaoynanir.com adresine kayıt olup ücretsiz Türkiye Milli Futbol Takımı resmi formasına sahibi olabilecekler.

    Google WiFi, 4 Ekim’de tanıtılabilir

    google-ceo

    4 Ekim 2016 tarihinin, teknoloji dünyası açısından büyük önem taşıdığı aşikar. Buraya tıklayarak detaylarına ulaşabileceğiniz duyuru, Google’ın söz konusu tarihte başta akıllı telefon olmak üzere bir dizi yeni ürünün lansmanını gerçekleştireceğine işaret etmişti. Yeni bir iddia ise tanıtımı gerçekleştirilecek cihazlar arasında bir de WiFi router’ın olduğu yönünde…

    Android Police adlı web sitesinde yer alan habere göre Google, 4 Ekim 2016 tarihinde bir WiFi router tanıtabilir. Aygıtın Google WiFi adıyla geleceği bildirilirken fiyatı da belirtiliyor: 129 Amerikan Doları.

    TP-Link, Asus, Zyxel gibi markaların Wifi router modelleri ile rekabet edecek yeni bir aygıtın geleceğine dair yeni iddialar, teknoloji dünyasında kendisine yer bulurken Google’ın en önemli rakibinin ise Eero (aşağıda) olacağı ifade ediliyor. Geçtiğimiz dönemde 50 milyon dolarlık yatırım alan Eero, ‘yeni nesil Wifi çözümü’ şeklinde lanse ediliyor ve özellikle ABD’de gittikçe daha popüler hale geldiği kaydediliyor…

    ekran-resmi-2016-09-25-01-47-19

    Eero’nun 149 dolarlık fiyatlı modeli baz alındığında Google’ın WiFi router’ının fiyatının neden 20 dolar daha düşük olduğu da konuya ilişkin destekleyici bir faktör olarak değerlendiriliyor. Google WiFi tanıtılacak mı sorusu şu an için kesin değil, ancak 4 Ekim 2016’da netlik kazanacağı da aşikar.

    Öte yandan teknoloji şirketinin Chromecast cihazının 4K sürümünün de belirtilen tarihte tanıtılması bekleniyor.

    Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    Girişimcilere ilham veren dizi ve filmler

    haltandcatchfire-fullGirişimcilik her ne kadar insanın içinde olması gereken bir dürtü olsa da kimi zaman onu bulup ortaya çıkartacak bir ilham gerekebiliyor. Yeni nesil bu bağlamda son derece şanslı. Önlerinde örnek alabilecekleri bir sürü başarı hikayesi mevcut.

    Son yıllarda yavaş yavaş Türkiye’den de başarılı işler geliyor olsa dahi birçoğumuz için fenomen olan Facebook, Apple, Alibaba gibi efsaneler uzun yıllar bu işe adım atanlara ders olarak anlatılmaya devam edecek gibi duruyor. Dünyaya ilham veren bu inovatif işlerin girişimcilikle ilgisi olsun olmasın büyük kitlelere ulaşmasında önemli etkenlerin başında bu hikayeleri beyaz perdeye ve TV ekranına taşıyan yapımlar geliyor. Ben de bu haftaki yazımda girişimcilere ilham veren dizi ve filmler içinde kendi en iyi listemi sizler için hazırladım.

    Narcos
    Netflix’in son dönemlerdeki en popüler yapımı Narcos’un hikaye edindiği Pablo Escobar’ın hayatı ve yaptığı işi ileri taşımada izlediği stratejiler pek çok girişimcinin örnek alması gereken cinsten. Sıfırdan yarattığı işini Medellín Kartelini bütün dünyaya açan Escobar uyuşturucu işinde çok farklı bir strateji izledi; fiyat ve tedariği kontrol etmeye çalışmaktansa pazara sınırsız miktarda kokain aktarımı yaparak pazarı fiyatı belirler duruma getirdi. Kuralları bütün iş sektörlerinden farklı, katı ve acımasız olan bir pazarın oyuncusu olan Escobar ve Kartel bir iş modelini tutundurmak isteyen girişimci beyinler için özellikle pazarlama anlamında ilham verici özelliklere sahip. Narcos’u izlerken Escobar’ın yaratıcılığına, yeniliklere açık olmasına, gerektiğinde aldığı risklere ve bütün zorluklara rağmen yaptığı işe inancına şahit olacaksınız.

    Steve Jobs
    Danny Boyle tarafından yönetilen ve Aaron Sorkin tarafından yazılan son Steve Jobs filmi en çok hatırlanan yapımlardan biri. Filmde Mac, iPod, ve iPhone’un yaratıcısı ve Apple’ın dünyanın en karlı şirketlerinden biri haline dönüştüren Jobs’ın hayatı anlatılıyor. Steve Jobs’ın gizli yönlerine yer veren film aynı zamanda teknoloji endüstrisinin gelişimini anlatıyor. Filmin bence girişimcilere giden en net mesajı ise; ne iş yapıyorsan yap yaptığın işe sonuna kadar inanmalı ve tabii onu en iyi şekilde anlatmalı, yani pazarlamalısın.

    Halt and Catch Fire

    Halt and Catch Fire, Christopher Cantwell ile Christopher C. Rogers tarafından yaratılan; IBM’nin kişisel bilgisayar işindeki hızlı yükselişinin perde arkasında kurulu Amerikan dönem drama dizisi. Dizi ismini bir bilgisayar komutu olan ‘Halt and Catch Fire’dan almış. 1980’li yılların bilgisayar patlamasının yaşandığı dönemde geçen dizide icatlar doğrudan o dönemin dev şirketleriyle karşı karşıya kalan dahi ve önsezili bir mühendisin gözünden anlatılıyor. Bir anlamda Texas’ın Silikon Vadisi’nin kültürel dönüşümünü gözler önüne seren yapımda; yenilikçi bir girişimci, bir mühendis ve yazılımcı arasındaki ilişki bu karmaşık dünyayı henüz hayal edenlere ders veren diyaloglara sahip.

    Silicon Valley
    Silikon Vadisi’nde çalışan, içine kapalı asosyal bilgisayar programcısı Richard ve onun beş arkadaşının öyküsünün anlatıldığı dizi HBO’nun kara mizah türündeki komedisi. Teknoloji dünyasının beşiği sayılan Silikon Vadisi’nde insanların başarıya ulaşabilmek için geçtiği yolların ortaya konulduğu yapımda developer klişeleri son derece güzel işlenmiş. Programlamanın bir sihir gibi gösterilmediği ve son derece gerçekçi anlatıldığı dizi izleyici kitlesini bu bağlamda da mutlu ediyor.

    Crocodile in the Yangtze

    ‘‘Başarısız olmam önemli değil. En azından başkalarına örnek olabilmişimdir. Ben başarısız olsam bile birisi mutlaka başaracaktır.’’ diyor dünyanın en başarılı girişimcilerinden Alibaba’nın kurucusu Jack Ma. Bu sözler bir nevi Jack Ma ve Alibaba’nın hayat hikayesinin iki cümlelik özeti niteliğinde. Crocodile in the Yangtze ise tüm girişimcilere örnek olan bu başarı hikayesinin ve Çin ekonomisinin devriminin beyazperdeye yansıması. Alibaba’nın eski pazarlama başkan yardımcısı Porter Erisman tarafından hikayeleştirilen belgesel türündeki bu yapımda şirketin bir apartman dairesinden 25 milyar dolarlık bir e-ticaret devine dönüşmesinin hikayesi anlatılıyor.

    The Startup Kids

    Genç yaştaki teknoloji girişimcilerinin röportajlarından oluşan belgesel türündeki yapımda Vimeo, Dropbox, Soundcloud, Debito ve xsmoke gibi girişimlerin hikayeleri bizzat kurucuları tarafından anlatılıyor. Yaratıcı ve etkileyici işlere imza atan bu kişilerin ortak özellikleri çok genç olmaları ve kişisel hayallerinin peşinden gidebilmeleri. 2012 yapımı 56 dakikalık bu belgesel ekonomik kriz sonrası kendi firmalarını kuran iki İzlandalı girişimci Vala Halldorsdottir ve Sesselja Vilhjalmsdottir tarafından çekilmiş. Yapım ailecek izlenebilecek nitelikte.

    The Big Short

    Oscar 2016’da en iyi uyarlama senaryo ödülünü alan The Big Short’da açgözlülüğün ve girişimcilikte gereğinden hızlı ve proaktif davranmanın dezavantajlarını anlatıyor. Filmin hikayesi, Michael Lewis’in Amerika’da geçerli bir uygulama olan ikinci kalite mortgage üzerine yazdığı kitabını baz alıyor. İş dünyasında başarılı olma konusunda önemli tüyolar veren filmi izleyen çoğu kişinin izleme sebebi ise zengin kadrosu. Christian Bale, Steve Carell, Ryan Gosling ve Brad Pitt gibi büyük isimlerin yer aldığı film izlemeye değer bir yapım olarak karşımıza çıkıyor.

    The Social Network
    Kambersiz düğün olmazsa, böyle listeler de malumunuz Facebook’suz olmaz. Facebook’un kurucusunun kuruluş sürecinde yaşadıklarını konu alan The Social Network (Sosyal Ağ) filmi Mark Zuckerberg’in Harvard’ın yurdunda hayata geçirdiği ve bugün 1 milyarı aşan üyeye ulaşan girişimin ilham verici hikayesi. Zuckerberg’in hayatı ile ilgili ilgi çekici detaylara sahip film, Facebook’un imparatorluğunun ortaya çıkışına yakından bakıp, izleyicisine girişimin ortaya çıkış sürecinde yaşanan zorluklara empati kurma şansı sunuyor. 2010 yapımı filmde hatırlayacağınız gibi Zuckerberg’i Jesse Eisenberg canlandırırmış, filmin yönetmenliğini ise David Fincher üstlenmişti.

    Retro, selfie ile buluştu: Olympus E-PL8

    ekran-resmi-2016-09-24-15-50-54

    Japon teknoloji şirketi Olypmus, retro stiliyle dikkat çekici, ama bir o kadar da modern özelliklere sahip Pen E-PL8 modelini duyurdu. Yeni aygıt, aynasız sistemi olarak tabir edilen sınıfta yer alıyor, özetle DSLR yapısını içerisinde bir ayna mekanizması olmadan sunuyor, objektifi de değiştirilebiliyor. Tasarımında öne çıkan ayrıntılar arasında sofistike deri malzeme dokunuşları ve metal aksanı ile yarattığı premium his vurguyu gerekli kılıyor.

    İddialı özelliklerle geliyor 

    Fotoğraf makinesinde CMOS sensörü ile 16.1 MP fotoğraf çekimine olanak tanıyor. TruePic VII görüntü işlemcisi ile gelen modelde Supersonic Dalga Filtresi, 81 noktalı AF, çok sayıda filtre, 25 farklı sahne modu, +/- 5 EV pozlama telafisi, ISO 200 – 25600, saniyede 8,5 kare seri çekim hızı, harici flaş, 3.2 inç dokunmatik LCD ekran öne çıkanlar arasında. Modelin ekranı döndürülebiliyor, akıllı telefon üzerinde de deklanşörü kontrol edilebiliyor; bu iki faktör sayesinde de selfie çekerken kullanıcısına büüyk kolaylık sağlıyor.

    ekran-resmi-2016-09-24-15-50-09

    RAW formatta görüntü elde edilebilen aygıt ile ayrıca Full HD (1920 x 1080) video kaydı gerçekleştirilebiliyor. Video tarafında da çeşitli sanat filtreleri sunan Olympus E-PL8’in gürültü azaltma özellikli stereo hoparlörleri de dikkat çeken detayları arasında. Ek olarak Pen E-PL8 üç farklı renk seçeneği ile geliyor: Kahverengi, beyaz ve siyah.

    ekran-resmi-2016-09-24-15-50-35

    Fiyatı belli oldu

    Dünyanın en önemli fotoğraf teknolojileri ve ekipmanları fuarları arasında gösterilen Photokina 2016 kapsamında, Almanya’da ilk kez kamuoyuna tanıtılan Olympus E-PL8 için belirlenen ilk fiyat etiketi ise 650 ABD Doları şeklinde.

    Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    NOT: Görseller Olympus.com’dan alınmıştır.

    Nikon KeyMission 170, 360 ve 80 tanıtıldı

    nikon-keymission-170-1-591x420Nikon, ilk kez geçtiğimiz Ocak ayında ABD’nin Las Vegas şehrinde düzenlenen teknoloji fuarı CES 2016 kapsamında görücüye çıkardığı KeyMission 360 modelinin ardından, KeyMission 170 ve KeyMission 80 adlı yeni aygtılarını tanıttı. Ayrıca henüz teknoloji raflarındaki yerini almayan KeyMission 360’a ilişkin yeni bilgiler ve satış tarihi de bildirildi.

    nikon-keymission-360-1-476x420

    KeyMission 360, ABD’de 499 dolarlık fiyat etiketi ile satışa sunulacak. 2 lensi bulunan kamera ile 4K video kaydı mümkün, düşük ışıklı ortamlarda daha net görüntüler elde edilebileceği anlamı taşıyan f/2.0 diyafram açıklığı ise yeni açıklanan özellik durumunda. Ek olarak adından da anlaşılacağı gibi bu aygıtla 360 derecelik videolar elde edilebiliyor. Ürün, güçlü izolasyonuyla da dikkat çekici; 30 metre derinliğe kadar su altı basıncına ve -10 dereceye kadar soğuğa dayanıklı, 2 metre yükseklikten düşmeye dayanıklı.

    nikon-keymission-170-2-564x420Yeni KeyMission 170 ise GoPro tarzı bir aksiyon kamerası. 170 derece açıyla 4K’ya kadar video kaydı gerçekleştirebiliyor, f/2.8 diyafram açıklığı ile gelen model, 10 metreye kadar su altı basıncı, -10 derece soğuk ve 2 metre yüksekliğe kadar düşmeye dayanıklı yapıda. Fiyat etiketinin 399 dolar olacağı kaydedildi.

    nikon-keymission-80-2-241x420Son olarak Nikon KeyMission 80 ultra-minik bir kamera. Önünde 12 MP, arkasında 5 MP kamerası bulunuyor. Ayrıca üründe LCD ekran da mevcut. Fiyatı ise 279 dolar olarak açıklandı. Her üç modelin de Snapbridge adlı uygulama üzerinden mobil cihazlarla kontrolü mümkün durumda.

    Instagram’a fotoğrafı taslak olarak kaydedebilme özelliği geldi

    instagram

    Instagram’da uzun süredir beklenen bir özellik daha tüm kullanıcıların huzuruna çıktı. Artık fotoğraflar taslak olarak da kaydedilebilecek. İşte detaylar…

    Instagram, son dönemin gittikçe daha fazla geliştirilen popüler uygulamaları arasında konumlanıyor. Facebook tarafından satın alınmasının ardından gördüğü ilgi boyutu daha da artan fotoğraf ve kısa video paylaşım ağı, yeni bir özelliği daha merhaba dedi…

    Artık Instagram kullanıcıları, fotoğraflarını paylaşmaktan vazgeçtiklerinde, kararsız kaldıklarında ya da düzenlemeleri daha sonra gerçekleştirmek istediklerinde kendilerine kolaylık sağlayan bir özellikle karşılanacaklar. Fotoğraflar taslak olarak kaydedilebilecek ve istenildiğinde düzenlemelere daha sonra da devam edilebilecek.

    Daha önce siliniyordu

    Daha önce paylaşılmayan görsellerde Instagram uygulamasından çıkış yapılırsa yapılan işlemler siliniyordu, böylelikle işlemi tamamlanmamış görsellerin çöpe gitmesi durumu da ortadan kalkıyor. Uzun süredir beklenen bu özellik, uygulamanın daha kullanışlı bir hal almasına pozitif katkı sağlıyor.

    Sonraki yenilik ne olacak?

    Geçtiğimiz haftalarda ilk kez bazı kullanıcılarda görülen, beta aşamasında olan özelliğin tüm kullanıcılar için hazır olduğu kaydedildi. Instagram’da son dönemde artan güncelleme hamlelerinde sonraki adım da şimdiden merak edilmeye başlandı.

    Sosyal medya dünyasına ilişkin öne çıkan yenilik ve gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz. Takipte kalınız…

    NOT: Görsel, Instagram.com’dan alınmıştır.