Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1640

    Mobil uygulama ekonomisinin 139 milyar dolara ulaşması bekleniyor

    Uygulama ekonomisi gelişmeye devam ediyor. Önümüzdeki beş yıla dair beklentiler de son derece çarpıcı. İşte detaylar…

    App Annie adlı tanınmış ve güvenilir mobil ekosistem odaklı araştırma şirketi tarafından gerçekleştirilen analize göre 2021 yılında mobil uygulama ekonomisi toplamda 139 milyar dolar seviyesine ulaşacak.

    Endüstrinin birçok boyutunun ele alındığı, gelişmekte olan ve gelişmiş pazarlara halihazırdaki dair indirme ve gelir ölçümlerinin gelişimine yönelik tahminlerle elde edilen veriler ışığında geleceğin son derece parlak olduğunun altı çiziliyor.

    Söz konusu tahmin rakamı olan 139 milyar doların, brüt tüketici harcamaları şeklinde olduğu ifade edilirken Apple’ın iOS uygulama mağazası App Store’un önce gelen platform rolünü ‘bir süre daha’ devam ettireceği kaydediliyor.

    2021 için App Store gelirlerinin 60 milyar doların üzerinde seyredeceği belirtiliyor. Dolayısıyla App Store bir süre daha zirvede yer alacak gibi görünüyor, ancak 2017 itibarıyla Android uygulama mağazası Google Play’in, iOS’u ilk kez geçeceği tahminleri paylaşılıyor.

    Gelecek dönemde Android uygulama mağazası, elbette küresel cihaz sayısında durmaksızın devam eden artış paralelinde geliştiricilere ve çok sayıda markaya yüksek miktarda gelir sağlama trendini devam ettireceğe benziyor.

    Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    Google, Project Treble’ı duyurdu

    Teknoloji şirketi Google, Android işletim sistemiyle mobil cihaz ekosisteminde öncü yazılım platformunun mimarı. Diğer yandan her sene bir üst versiyona güncellenen işletim sisteminin, milyarlarca mobil cihaza aynı anda ulaşamadığı biliniyor, hatta bu noktadaki ilerlemenin son derece yavaş olduğu da yazılım dünyasında uzun yıllardır tartışma yaratan konular arasında yer alıyor. Google, sunduğu yeni bir yazılımsal mimari ile gelecekteki güncel işletim sistemi versiyonlarının dağıtımına hız kazandırmayı amaçlıyor.

    Project Treble adıyla duyurulan mimari yapı, Android O sonrası cihazlarda çalışabilecek tek bir güncellemenin inşasına dayanıyor. Hem üreticiler hem de kullanıcılar için önem taşıyan bir üst versiyona geçişin bu şekilde daha hızlı şekilde gerçekleşeceği kaydediliyor.

    Teknik detayları ise Android işletim sisteminin iki ayrı bölümde ele alınması, bunlardan birinin Google, diğerinin donanım desteği bölümü şeklinde gelmesi ile şekilleniyor. Bu sayede üreticilerin işletim sistemi özelleştirmeleri için ek alan sunulurken, söz konusu güncellemeler hızla kullanıma sunuluyor. Ancak altının çizilmesinin gerekli kılan bir unsur var…

    Yapılan duyuruya göre Android Project Treble güncellemeleri, sadece güncel cihazlara uygulanabilecek. Bu noktada Android O ve sonrasındaki cihazlarda söz konusu mimari çalışabilecek. Bu da Google açısından halihazırdaki Android cihazlardan ziyade gelecekteki akıllı telefon ve tabletlere yönelik bir hamlenin atıldığı anlamına geliyor.

    Teknoloji dünyasına dair öne çıkan gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    Dell S2716DG: Oyuncular için geliştirildi

    Dell, sonunda ilk G-Sync destekli monitörünü piyasaya sürdü. Dinamik tazeleme oranı ile ilgi çeken ve Dell’in ilk oyuncu Monitörü olan Dell S2716DG inceleme altında.

    Dell, oyun monitörleri piyasasına biraz geç  girdi. Ama bu demek olmuyor ki treni kaçırdı. Bu piyasa yeni sayılır ve gün geçtikçe de büyüyor. Bunu bilen Dell, biran önce hızlı bir giriş yapabilmek için Nvidia’nın G-Sync teknolojisini tercih etti. Bu elbette bir avantaj. Ama pahalı olan IPS ekran teknolojisi yerine 144 Hz hızında çalışan WQHD bir panel kullanması da bir o kadar da düşündürücü.

    Dell ürünlerinde bizi şaşırtan bir özellik, oyuncular için geliştirilen bu monitörde bile  teknolojileri ön plana çıkarmaması.  Benzer üreticilere baktığımızda, en ufak bir ayrıntıyı hemen öne çıkartıp ürünü fazlasıyla abarttıklarını görüyoruz.  Dell’de böyle bir durum söz konusu değil.  Dell sakinliğini koruyor ve kesinlikle çizgisini bozmuyor.

    Ürüne yakından baktığımızda, neredeyse çerçevesiz bir panel tasarımına sahip olduğunu görüyoruz. Oldukça ince olan bu çerçeve, Multi monitör sistemler için tam aranan özellikte. Ayak tasarımı ve duvara monte mekanizması oldukça basit ve stabil.  Fakat  parmak izine karşı da fazlasıyla hassas.

    Dell S2716DG,  yerden 30 cm’e kadar yükselebiliyor. Sağ ve sola 45 derecelik açılarla ayarlanabilen bu ürü Pivot özelliği sayesinde dikey olarak da kullanılabiliyor. Çerçevenin sağ tarafında bulunan OSD tuşlar oldukça sert. Monitörü ayarlamak için bu tuşlara sıkıca basmak gerekiyor. Bu da ister istemez, Dell S2716DG’yi sallıyor. Buna karşın OSD menüsü kesinlikle karmaşık değil ve ayarlara anında ulaşabiliyorsunuz.

    Performans

    Dell S2716DG’yi ilk kullandığınızda %75 parlaklık ve %75 kontrast ayarı ile birlikte geliyor. Bu modda 49 Watt’lık bir güç harcayan bu ürün, %100 parlaklık ve %50 kontrast değerinde 51 Watt’a kadar çıkıyor. Bekleme modunda da 0.5 Watt harcayan Dell S2716DG, söylenen tüm değerleri kullanıcıya sunuyor.

    Fabrika ayarındaki renk doğruluğuna ve renk sıcaklığına baktığımızda, biraz şaşırdığımızı söylemeliyiz. Çıplak gözle bile, görüntünün net olmadığı hemen belli oluyor.  Bu yüzden bu ürünü kullanırken ya bir ölçüm cihazı ile ayarları yapın ya da doğru kaliteyi yakalamak için önce ürünün sürücüsünü kurup ardından da manuel ayarlamanızı yapın. Doğru renk, kontrast ve Gama değerine ulaşmak için sinirlerinize hakim ve sabırlı olmanız şart.

    920:1 kontrast ve 320 cd/m² parlaklık değeri ile iyi değerler elde edebilen Dell S2716DG, bu sayede başarılı bir görüntü oluşturuyor. Üründe beğendiğimiz bir özellik, panelin her noktasında neredeyse aynı parlaklık değerine sahip olması. Daha çok profesyonel ürünlerde bildiğimiz bu özellik, Dell S2716DG’ye ciddi bir güç katıyor.

    Ekran yenileme hızlarını GPU’ya senkronize ederek ekranda kopmaları ortadan kaldıran ve takılmaları ve görüntü gecikmelerini de en aza indirgeyen. G-Sync teknolojisi 30 ile 144 Hz arasında çalışıyor. Bunun dışında 120, 100, 85 ve 60 Hz çalışma modları da kullanılabiliyor. Dell S2716DG’de, hareket izini azaltan ve hareketli nesneleri normal ayarlara göre daha yumuşak göstererek Ghost efektini ortadan kaldıran Utra Low Motion Blur (ULMB) teknolojisi, G-Sync ile paralel olarak çalışmıyor. ULMB sadece 85, 100 ve 120 Hz modlarında çalışıyor.

    Sonuç

    Yaptığımız ölçümlerde 4 ms’lik bir değer ile Dell S2716DG’nin tazeleme oranının oldukça iyi olduğunu gördük. Bu tam olarak, oyunları kesintisiz oynamak için oyuncuların istediği bir değer olduğunu söylemeliyiz. Üründe beğendiğimiz diğer bir özellik Gri’den Gri’ye 144 Hz’de 3 ms’lik tazeleme oranını verebildiğini gördük.

    Dell S2716DG, çok az da olsa oyunlarda Corona Effect’ine neden oluyor. Koyu arkayüzde hareketli  beyaz bir objenin etrafında oluşan bu efekt, özellikle oyun ve videolarda ortaya çıkıyor.  Benzer ürünlerle kıyasladığımızda,  Dell S2716DG’nin Corona Effect’ine karşı çok iyi başa çıktığını söylemeliyiz.

    Dell S2716DG, yüksek hızlı/düşük gecikmeli  bir monitör arayan oyuncular için başarılı bir alternatif oluşturuyor. Yüksek bir görüntü kalitesi ve başarılı bir görüntü işleme performansı arayan kişiler farklı seçeneklere bakmalarını tavsiye ederiz.

    Bilgisayarınıza kablosuz ağ yeteneği kazandıran aksesuarlar

    Bugün satın alabileceğiniz masaüstü ve dizüstü bilgisayarlarda kablosuz ağ özelliği yerleşik olarak geliyor. Eğer kullandığınız bilgisayarda kablosuz ağ özelliği yoksa, eklemek zor değil. Bilgisayarda kablosuz ağ özelliği olup da, daha yüksek hızlarda internete bağlanmak için de kablosuz ağ adaptörleri tercih edilebiliyor.

    YÜKSEK HIZDA VİDEO VE OYUN İÇİN TERCİH EDİLEBİLİR

    Özellikle yüksek kalitede video izleme, oyun oynama gibi konularda, bilgisayarınızdaki yerleşik kablosuz ağ teknolojisi, her zaman yeterli gelmeyebilir. Bu yazıda, bilgisayarınızda internete daha hızlı bağlanabilmeniz için kullanabileceğiniz kablosuz ağ aksesuarlarını inceliyorum.

    AIRTIES Air 2610 886 Mbps 11ac Çift Band Kablosuz Adaptör

    AirTies tarafından üretilen kablosuz ağ erişim cihazı Air 2610, 802.11ac teknolojisine sahip ve 802.11ac destekli modemlerle uyumlu çalışarak yüksek hızda veri aktarımı yapabiliyor ve bilgisayarlara kablosuz internet konforu getiriyor. Ürün, 866 Mbps veri iletim hızıyla HD video, müzik, oyun ve uygulamalar için daha yüksek performans elde etmeyi sağlıyor. AirTies’ın kablosuz ağ adaptörü, çift bant desteğine sahip. Bu sayede hem 5 GHz 802.11ac ve 802.11a/n hem de 2.4 GHz 802.11b/g kablosuz ağlar ile uyumlu çalışabiliyor.

    TAK-ÇALIŞTIR ÖZELLİĞİYLE KOLAY KURULUM

    Kullanıcılar mevcut modemlerini değiştirmek zorunda kalmadan kablosuz ağ keyfi yaşayabiliyor. AirTies Air 2610, USB uzatma kablolu stand ve tak-çalıştır kurulum özelliğiyle dikkat çekiyor. USB kablo sayesinde AirTies Air 2610’ı farklı şekillerde ve daha iyi sinyal alabilecek şekilde konumlandırabilirsiniz. AIRTIES Air 2610 886 Mbps 11ac çift band kablosuz adaptör hakkında daha fazla detay ve satınalma bilgisini buradan alabilirsiniz.

    TP-LINK TL-WN725N 150Mbps Kablosuz N Nano USB Adaptör

    TP-LINK’in TL-WN725N 150Mbps Kablosuz N Nano USB adaptörü, masaüstü veya dizüstü bilgisayarlarının kablosuz ağlara yüksek veri aktarım hızıyla bağlanmasını sağlıyor. 150Mbps’e kadar hızlı kablosuz iletimini destekleyen ürün, sürekli video izleyenler ve internetten videolu görüşmeler yapanlar için ideal konfor getiriyor. Bu mini adaptörü bilgisayarınızın USB portuna bir kere bağlayıp, gerekli tanımlamaları yaptıktan sonra, evde ya da seyahat ederken hiç yerinden çıkarmaya gerek kalmadan dilediğiniz zaman kullanabilirsiniz.

    GELİŞMİŞ ŞİFRELEMEYLE YÜKSEK VERİ GÜVENLİĞİ

    Geliştirilmiş kablosuz şifreleme özelliği bulunan ürün, bu sayede kullanıcısının veri güvenliğini de garanti altına alıyor. Ürün, 64/128 WEP, WPA, PA2/WPA-PSK/WPA2-PSK (TKIP/AES) ile geliştirilmiş güvenlik desteği sunuyor ve 14 dil destekli kolay kurulum yazılımı sayesinde kolayca kullanıma hazır hale getirilebiliyor. TP-LINK-TL-WN725N 150Mbps Kablosuz N Nano USB Adaptör hakkında daha fazla detay ve satınalma bilgisini buradan alabilirsiniz.

    TP-LINK 300Mbps Mini Kablosuz N USB Adaptör TL-WN823N

    TP-LINK’in TL-WN823N model ürünü, dizüstü veya masaüstünüzü kablosuz bir ağa bağlamak ve yüksek hızlı kablosuz performansının keyfini çıkarmak için tasarlanmış bir başka seçenek. 300Mbps kablosuz internet hızı sunan bu ürün, HD video, ses akışı ve çevrimiçi oyun için ideal bir çözüm. Parmak ucu şeklinde tasarımı, bu adaptörü taşınması rahat ve kolay hale getirmiş durumda. TL-WN823N, kablosuz N cihazları ile en iyi performansı gerçekleştiriyor, var olan IEEE 802.11b/g ağları ile de sorunsuz bir şekilde çalışıyor.

    SoftAP MODU İLE AĞINIZI KOLAYCA PAYLAŞIN

    TP-LINK-TL-WN823N 300Mbps Mini Kablosuz N USB Adaptör’ün desteklediği SoftAP Modu ise kablolu bir internet bağlantısını bir PC veya dizüstü üzerinden Wi-Fi hotspot’a çevirerek paylaşmayı sağlıyor. TL-WN823N’in SoftAP Modu, tek düğme ile güvenlik ayarı, kullanımı kolay konfigürasyon yazılımı, onu hızlı kablosuz ağın keyfini çıkarmak için önemli bir seçenek haline getiriyor. Ürünle, WPS düğmesine bir kere basarak güvenli bir kablosuz bağlantı kolayca kurulabiliyor. TP-LINK’in 300Mbps Mini Kablosuz N USB Adaptör TL-WN823N hakkında daha fazla detay ve satınalma bilgisini buradan alabilirsiniz.

    Twitter’da beni takip edin: https://twitter.com/melihbayramdede

    YouTube kanalıma abone olun: https://www.youtube.com/c/melihbayramdede

    Instagram Takipçilerimizi Nasıl Arttırırız?

    Instagram Takipçilerimizi Nasıl Arttırırız?” en sık aldığım sorulardan biri.

    Instagram takipçilerinizin artmasını istiyor, ancak bunu nasıl yapacağınızı bilemiyorsanız yazımda vereceğim öneriler size yol gösterici olabilir.

    Yılın en akıllı Çinlileri

    0


    Çin’de üretilen akıllı telefonların kalitesiz ve düşük performanslı olduğu günler çok geride kaldı. Bugün 4 büyük Çinli akıllı telefon üreticisi tarafından üretilen cihazlar Apple ve Samsung’un telefonları kadar çok satılıyor ve  hatta yakın gelecekte onları da geçeceğe benziyor. Gartner’ın verilerine göre 2015 ve 2016 3. çeyrekte tüm dünyadaki akıllı telefon satışlarına bakıldığında Apple ve Samsung’un akıllı telefon satışlarında yaşanan düşüş karşında Çinli markaların ciddi yükselişte olduğunu görüyoruz. Bu periyotta Oppo satışlarında yüzde 110 artış göstermişken, Huawei’in satışları yüzde 18,52 oranında artmış. Statista verilerine göre 2017 içinde Çinli markaların 900 milyon adetin üzerinde akıllı telefon sevkiyatı yapması bekleniyor. Bu çok ciddi bir rakam. Bununla birlikte Huawei, OnePlus, veya  Oppo gibi markalar ürünlerinin fenomen markalarınki kadar değil onlardan çok daha iyi olması gerektiğinin farkındalar. Bu haftaki yazımda piyasada bu yılın öne çıkan ve çok tercih edilen Çin malı akıllı telefonlarını kısa kısa inceledim.

    Huawei Mate 9
    IDC’nin raporlarına göre 2016 yılında 139,3 milyon akıllı telefon satan Huawei’in Finlandiya’daki satışı Apple’ın yaklaşık 10 katı. Huawei’in Çin, Avrupa, Afrika’daki büyük başarısına rağmen tamamen jeopolitik nedenlerden dolayı ABD’deki pazar payı yüzde 0,4. Huawei’in başarısının arkasında yatan nedenlerde kalitesi, inovasyonları, güvenilir olması ilk akla gelenler. Markanın son olarak piyasaya sürdüğü yeni amiral gemisi Huawei Mate 9 ise tüm bu özelliklerin toplamı niteliğinde. 20 MP monochrome yani siyah beyaz sensörü ve 12 MP renk sensörü ile cihazın kamerası canlı renkleri ve pek çok detayı yakalama gücüne sahip. Cihazda Kirin 960 işlemci ve akıllı makine öğrenmesi algoritması kullanılmış. Kirin 960 Mali-G71 MP8 grafik birimi teknolojisini kullanan ilk işlemci ve bu sayede pek çok talep gören oyunu kolaylıkla çalıştırabiliyor. Pazardaki pek çok kaliteli telefon gibi Mate 9’da da USB Type-C bağlantısı, parmak izi okuyucusu, Gorilla Glass ekran koruyucu teknolojisi özellikleri bulunuyor. Huawei’in 4000 mAh bataryası sayesinde hala piyasadaki daha popüler cihazların mobil teknolojinin en iyisi olduğunu düşünen arkadaşlarınızdan daha uzun süre cihazınızı şarj etmeden kullanabilmeniz mümkün.
    OnePlus 3T A3000
    OnePlus akıllı pazarlama stratejisi ve telefonları ile öne çıkan bir diğer marka. OnePlus cihazlarında marka tarafından özel olarak geliştirilen bir Android versiyonu olan OxygenOS işletim sistemi kullanılıyor. Akıllı telefon pazarında yeni bir nefes olarak tanımlanan OxygenOS kişiye göre özelleştirilebilir özellikleri ile dikkat çekiyor. Örneğin cihaz ana ekranında uygulama ikonlarını isteğinize göre boyutlandırılabilir ya da istediğiniz uygulamalara şifre veya parmak izi kilidi ekleyebilirsiniz. Yeni geliştirilmiş ekran görüntüsü alma özelliği ile kolaylıkla ekran görüntüsü alabilirsiniz. Snapdragon 821 işlemcisi, Adreno 530 grafik işlemcisi ve 6 GB RAM cihazın performansını arttıran özellikler. Cihazın ayrıca 64 GB ve 128 GB hafıza seçenekleri de bulunuyor. Ancak ne yazık ki cihazda ek hafıza için mikro SD kart girişi mevcut değil. 3400 mAh batarya kapasitesi ise Dash Charge hızlı şarj teknolojisini destekliyor.
    ZTE Axon 7
    Çinli akıllı telefon üreticileri tüketicilerin dikkatini çekme amacıyla cihazları genellikle daha  uygun fiyatlarla satıyorlar. Snapdragon 820’li Axon 7 de bunlardan biri. Cihazın fiyatı 400 doların altında. 5.5 inç AMOLED kapasitif dokunmatik ekran, 1440 x 2560 piksel çözünürlük  ve  Corning Gorilla Glass 4 ekran koruyucu teknolojisi Axon 7’nin öne çıkan özellikleri arasında. Cihazın 4 GB RAM ve 64 GB depolama alanı bulunuyor. Cihazın çift LED flaşla güçlendirilmiş  arka kamera çözünürlüğü 20 MP. Kamera düşük ışıkta bile güzel fotoğraflar çekebiliyor. Axon 7’de selfie kamerası olarak 8 MP’lik bir ön kamera bulunuyor. 3250 mAh kapasiteli bir bataryaya sahip Axon 7’nin kişiselleştirilebilir ara yüzünün kullanımının oldukça kolay olduğunun altını çizelim.
    LeEco Le Pro3
    Avrupa pazarına yeni giren LeEco son cihazı Le Pro3 ile teknoloji dünyasının övgüsünü kazanmayı başardı. Güçlü Snapdragon 821 işlemcisi ve Adreno 530 grafik birimi cihazın teknik özelliklerinden bazıları. Hafızasını 4 veya 6 GB artırabileceğiz  Le Pro3 piyasadaki en hızlı cihazlarla rekabet edebilecek güçte. Tasarımı ve teknik özellikleri ile dikkat çeken cihazda kullanılan LeEco’nun kendi geliştirdiği eUI isimli kullanıcı ara yüzü kullanıcılar arasındaki interaktif iletişimi geliştirmeyi ve uygulamalar ve servisler arasındaki sınırları kaldırmayı  amaçlıyor. USB Type-C üzerinden bağlanan kulaklığı ile CDLA adını verdiği özel bir ses teknolojisini sunan Le Pro 3’ün batarya kapasitesi 4070 mAh ve hızlı şarj teknolojisi ile 30 dakika içerisinde sıfırdan yüzde 50’ye kadar şarj olabiliyor.
    OPPO R9S
    2017’nin ilk çeyreğinde dünya çapında 8.9 milyon adet sipariş adedine ulaşan agresif Çinli Oppo bu başarısı ile akıllı telefon pazarındaki rekabete renk katmaya devam ediyor. Markanın amiral gemisi R9S başarılı ön ve arka kamerası, AMOLED dokunmatik ekranı ile yılın öne çıkan telefonlardan biri. Düşük ışık performansı, hızlı odaklanma ve canlı renkleri ile cihazın kamerası oldukça başarılı. OPPO tarafından akıllıca bir şekilde tercih edilen işlemci Snapdragon 625 cihaz fiyatını arttırmadan performansını yükseltiyor. 5.5 inç AMOLED, FHD çözünürlüklü dokunmatik ekran, FHD çözünürlük ve Corning Gorilla Glass 5 cihazın diğer özellikleri arasında.15 dakikada şarj olmasını sağlayan VOOC Flash Charge teknolojisi ise bir diğer güzel özellik.
    Lenovo P2
    Moto markasıyla akıllı telefon pazarında hızla büyüyen Lenovo’nun P2 modeli 5100 mAh’lık bataryası ile sınıfının en iyilerinden biri olarak dikkat çekiyor. Qualcomm Snapdragon 625 2.0 Ghz işlemcisi, Super AMOLED 5.5 inç Full HD ekranı ve 4GB RAM’i cihazın öne çıkan diğer teknik özellikleri. Android 7.0 Marshmallow işletim sistemine sahip P2, 24W’lık adaptörü ile de 15 dakikada 10 saatlik pil ömrü sunuyor. Cihaz 32 GB dâhili, mikro SD kart ile de 128 GB’a kadar artırılabilir hafızaya sahip.

    Görsel kaynak: androidheadlines.com

    Oyuncular için aksesuarlar

    0

    Günümüzde oyunculuk, tıpkı diğer genel kültür alanlarında olduğu gibi birkaç farklı dala ayrılıyor. Profesyonel oyunculuk, basit oyunculuk ya da mobil oyunculuk gibi. Oyunculuk çeşitleri böyle farklı dallara ayrılınca da, haliyle ortaya birbirinden çok farklı eşyalar ve ekipmanlar da çıkıyor. Her oyuncu profilinin birbirinden çok farklı istekleri oluşabiliyor.

    Profesyonel oyuncuların kullanmakta olduğu ekipman türleri de haliyle basit veya mobil oyuncuların ekipmanlarına göre daha pahalı, fakat daha işlevsel oluyor. Profesyonel bir oyuncunun kullandığı farenin üstündeki doku bile bazen çok önemli olabiliyor. Profesyonel farelerde genellikle farenin üzerinde bulunan tuş takımı büyük önem taşıyor. Oyuncunun, hazırladığı oyun-içi makrolara rahat erişimi ve farenin fiziksel özelliklerini ayarlayabilmesi bir hayli önemli. Bu yüzden parmaklarının fare üzerinde rahat hareket edebilmesi ve makro tuşlarına da rahat bir şekilde erişebilmesi gerekiyor. Profesyonel oyuncular için fare geliştiren firmalara Razer, SteelSeries ve Logitech’i örnek olarak verebiliriz. Her bir firma, kendine öz bir tasarıma ve makro sistemine sahip.

    Farelerin yanı sıra, profesyonel oyuncular için kulaklık, klavye ve hatta mousepad bile oldukça önemli. Kulaklığın performansı oyundan oyuna değişmektedir. Örneğin Counter-Strike’da ses kasmak gerektiği için, kulaklığın etrafın sesini çok net bir şekilde alıp sağ veya sol kulağa göre doğru bir şekilde yöneltmesi gerekiyor. Klavyelerde ise tıpkı farenin üzerinde bulunan tuşlarda olduğu gibi, makro tuşları bir hayli önemli. Oyuncu, eline ve koluna en rahat gelen klavyeyi seçmeli, parmak uzunluğunu bile hesaba katmalıdır. Klavyenin alt tarafında bulunan bilek desteği bile profesyonel bir oyuncu için çok önemli olabilir. Ayrıca klavyenin üstünde bulunan renkli tuşlar, led ışıklar ve numerik tuş takımı bile önemsiz gibi görünse de, profesyonel bir oyuncu için büyük önem taşıyabilir.

    Mousepad mevzusunda da yine en ön planda oyuncunun bilek rahatlığı yer alıyor. Yastıklı mousepad çeşitleri olduğu gibi yastıksız, düz mousepad çeşitleri de bulunmaktadır. Oyuncu eline en rahatı hangisi geliyorsa onu seçmeli ve dokusunu da hesaba katmalıdır. Farenin mousepad üzerindeki kayganlığının derecesi bile çok önemli.

    Basit oyuncular ise gerçekten de sınıflandırıldıkları şekilde, daha basit seçimler yapıyorlar. Aslında basiti direkt olarak böyle yazınca, ters bir anlam da ifade edebiliyor fakat yabancı adı ile, Casual Oyunculuk olarak düşünmek lazım. Oyunculuğu bir iş olarak görmeyen, herhangi bir profesyonellik kaygısına girmeden oynayan oyuncular. Bu tür oyuncular için ekipman seçimi genellikle fiyat/performans açısından oluyor.

    Farenin üzerindeki makro tuşları kadar, fiyatı da önemli. Fiyat/performans olarak günümüzde tüm markaların belirli ürünleri var elbette. Ancak en ucuz modellere Logitech sahip. 89 TL’den başlayan Logitech fare fiyatları bulunduğu için oyunculuğu profesyonel bir iş olarak görmeyen oyuncular genellikle tercihi Logitech yönünden yapar. Klavye kullanımı ise bu tür oyuncular için büyük bir yelpazeye sahiptir. Logitech, Razer veya SteelSeries’in yanı sıra Microsoft, HyperX veya bunlar gibi, bütçeye daha uygun markalar da bulunabiliyor. Burada söylediğimiz gibi, asıl önemli faktör fiyatına göre verdiği performans. En uygunu hangisiyse, o seçilir.

    Kulaklıklar için de tıpkı klavye ve farelerde olduğu gibi fiyat performans bir hayli önemlidir. Ancak günümüzde ucuza satılan kulaklıkların malzeme kalitesi açısından çok da iyi olmadığını söylemek gerek. Genellikle ilk hafta çok iyi performans veren bir kulaklık, ucuz malzeme sebebiyle zamanla deforme olabilir ve performansını kaybedebilir. Bu yüzden kulaklık seçiminde bütçeyi biraz daha artırıp, en azından yarı-profesyonel bir ürün almak daha önemlidir. Mousepad konusunda ise profesyonel olmayan oyuncuların seçimi gayet kolay. Genellikle alınan farelerin yanında verilen mousepad ürünleri gayet yeterli seviyededir.

    Samsung Z4 tanıtıldı

    0

    Samsung, giriş seviyesi akıllı telefon modeli Z4’ü resmi basın bildirisiyle duyurdu. Cihaz, diğer birçok Samsung modeline göre ilginç bir farkla geliyor. İşte detaylar…

    Samsung, uzun bir aradan sonra giriş seviyesi özelliklere sahip akıllı telefon duyurdu. Cihazı, diğer birçok modelden ayıran özelliği ise Android yerine Tizen işletim sistemine sahip olması…

    Kore merkezli şirketin kendi geliştirdiği işletim sistemiyle birlikte sunduğu model, mütevazı özelliklerle geliyor. Tizen 3.0 versiyonunu yazılımının temelinde konumlandıran modelde ekran 4,5 inç formunda ve 480 x 800 piksel çözünürlüklü. 1.5 GHz hızında çalışan dört çekirdekli işlemci, 1 GB RAM, 8 GB dahili depolama kapasitesi, 128 GB’a kadar microSD desteği öne çıkan özellikleri arasında. Akıllı telefonun pil kapasitesi ise 2050 mAh.

    Siyah ve beyaz olmak üzere iki renk seçeneği ile sunulan modelin 4G LTE, VoLTE ve VoWiFi destekleri de mevcut. Multimedya özellikleri ise 5 MP arka / 5 MP ön kamera şeklinde. 720p (HD) video kaydı yapılabiliyor.

    HD ekranı, 5 MP fotoğraf, HD video kaydı özellikleri ile oldukça temel bir akıllı telefon deneyimi vaat eden modelin Tizen işletim sisteminin bilinirliğini artırmada etkili olabileceği tahmin ediliyor. Elbette sonrasında gelecek diğer Tizen modellerinin de habercisi olduğunun altını çizmek gerekli.

    İlk etapta Hindistan pazarında sunulacağı kaydedilen Samsung Z4’ün sonrasında diğer ülkelerde de satışa sunulacağı belirtildi.

    Gelişmeleri aktarmayı sürdüreceğiz. Takipte kalınız…

    Snapchat’in günlük aktif kullanıcı sayısı arttı, zararı da arttı

    2017 yılı birinci çeyreğine ilişkin mali bilançosu ile bazı istatistiklerini yayınlayan Snap Inc. (Snapchat’in çatı şirketi), kullanıcı sayısının arttığını kaydetti, ancak söz konusu dönemde önemli ölçüde zarar edildiği görülüyor. Detaylar dikkat çekici…

    Snapchat’in günlük aktif kullanıcı sayısının (her gün platform ziyaret eden kullanıcılar), bir önceki döneme göre 8 milyonluk artışla 166 milyona ulaştığı belirtildi. Günlük aktif kullanıcı sayısındaki yüzde 5’lik büyüme iyiye işaret. Popüler platformun geçen yılın aynı döneminde söz konusu rakamı 122 milyon seviyesindeydi, bu da hatrı sayılır bir yıldan yıla artış anlamına geliyor. Diğer yandan 2014 ilk çeyreğindeki günlük aktif kullanıcı sayısı 46 milyondu. Gelişim gösterildiği, dünya genelinde Snapchat’in önemli bir trend olmaya devam ettiği açık. Ancak şirketin mali bilançosu ise düşündürücü…

    Buna göre 2016’nın ilk çeyreğinde 104 milyon 500 bin dolar zarar açıklayan Snap Inc., 2017 ilk çeyreğinde ise yaklaşık 20 kat daha fazla zarar etti; belirtilen rakam 2 milyar 200 milyon dolar seviyesinde. Şirketin kasasına giren toplam rakam 149 milyon 500 bin dolar, ancak giderlerin rekor seviyede fazla olduğu net.

    Son dönemde Snapchat ile ilgili her uluslararası haberde karşılaşılan ‘Instagram etkisi’, açık bir şekilde mali bilançoda da görülüyor. Instagram, Snapchat’in karakteristik birçok özelliğini klonlayarak kullanıcılarına sunmuş, üstelik bunlar yoğun ilgiyle karşılanmıştı.

    Google’dan yeni VR hamlesi

    Virtual Reality (sanal gerçeklik) kelimelerinin kısaltılmışı VR, son dönemde oyun dünyasında en sık karşılaşılan harfler arasında aynı zamanda. Pek yüksek bir hızla ilerlememesine karşın yakın gelecekte gerek son kullanıcı, gerekse kurumsal alanlarda geniş alanlara yayılabileceği öngörülüyor. Bu yönde öncü teknoloji şirketlerinin de kimi hamleleri dikkat çekiyor. Google, ‘VR’ odağındaki adımlarıyla son dönemin dikkat çeken teknoloji şirketlerinden biri ve gerçekleştirdiği yeni satın alımla bir kez daha gündeme gelmeyi başarıyor.

    Google, bazı başarılı VR yapımlarına imza atan ve geçmişi çoğu firmaya göre eskiye (2011’de kuruldu) dayanan Owlchemy Labs’i bünyesine kattığını duyurdu. 2011’de kurulmasına karşın 2013’te VR oyunları üretmeye başlayan Owlchemy Labs, Job Simulator ve kısa süre önce Oculus Rift/HTC Vive için çıkışını gerçekleştiren Rick and Morty: Virtual Rick-ality adlı yapımları ile tanınıyor.

    Google tarafından satın alınmasının ardından yeni hedefler de açıklandı; bundan sonra Google’ın VR platformu Daydream’e odaklanılacak ve geliştirilmesi yönünde çalışmalar yürütülecek. Ayrıca kullanıcı deneyimini daha iyi hale getirecek yapımlar üretilmeye devam edilecek.

    Merak edilen en önemli yanıtlardan biri satın alım bedeli, ancak bu yönde henüz bir bilgi paylaşılmış değil. Diğer yandan tahmin edilen rakamın ‘milyar dolarlık’ bir satın alım şeklinde olmadığını belirtelim.

    Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…