Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1617

    İddia: Samsung OLED ekranlı Gear VR geliştiriyor

    Tüketici elektroniği pazarında son aylarda ilginç gelişmeler yaşanıyor. Özellikle OLED ekran tarafında artan bir ilgi boyutunun söz konusu olduğu görülüyor. Apple’ın iPhone 8 modeli için OLED ekran özelliği sunmaya hazırladığı bilgisi ise şüphesiz en popüler konu başlıklarından biri. Diğer yandan konunun farklı boyutları da gündeme yansıyor. İşte bunlardan belki de en çok dikkat çekeni Samsung’un OLED ekrana sahip VR aygıt geliştirmekte olduğu iddiaları…

    İddiaya göre Samsung, tedarikçilerinden birinden sonraki Gear VR (Samsung’un halihazırdaki sanal gerçeklik gözlüğünün model adı) için OLED ekranlı bileşen siparişinde bulundu. LCD ekrana göre 1000 kat daha iyi tepki süresine sahip olduğu kaydedilen yeni bir VR aygıtının geliştirildiği kaydedildi. Ayrıca söz konusu aygıtın 2000 ppi piksel yoğunluğuna sahip olacağı bilgisi de iddialar arasında yer buldu. Bu rakam son derece çarpıcı, çünkü piyasanın en çok bilinen VR gözlüklerinden Oculus Rift’te bu değer 460 ppi seviyesinde.

    Ve bilimsel olarak insan gözünün 300ppi’dan fazlasını ayırt edemediği konusu gündeme geliyor, ancak beynin farklı kesinlikle hissettiğinin de altı çiziliyor.

    En nihayetinde ise söz konusu detayların tamamı şimdilik belirli kaynaklara dayandırılan iddialar, Kore merkezli şirketin konuya ilişkin bir açıklaması ise bulunmuyor. Yine de sonraki Samsung markasına sahip VR aygıtının önemli özellikler birlikte gelmesi sürpriz olmayacak.

    Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    LG V30 ne zaman tanıtılacak?

    0

    LG, geçtiğimiz yıllarda büyük sükse yaratan V serisi modellerinin sonraki halkasının duyurusu için gün sayıyor olabilir. Kore merkezli medya kuruluşu ETNews’e göre LG V30, 1-6 Eylül tarihleri arasında Almanya’nın Berlin şehrinde düzenlenecek teknoloji fuarı IFA 2017 kapsamında görücüye çıkacak. Resmi duyuru ise fuarın başlamasından bir gün önce, 31 Ağustos 2017 tarihinde gerçekleştirilecek. Bilindiği üzere bu tür önemli cihaz lansmanları, büyük fuarların başlangıç tarihinde önce düzenlenen özel basın gösterimleriyle tanıtılıyor. Dolayısıyla belirtilen tarihler son derece gerçekçi görünüyor. Ayrıca LG, geçtiğimiz yıl ki V20 lansmanını da IFA 2016’dan hemen önce gerçekleştirmişti.

    Diğer bir detay ise işletim sistemi tarafında; geçtiğimiz yılın modeli (LG G20), en yeni Google işletim sistemi Android 7.0 Nougat önyüklü olarak sunulmuş ilk akıllı telefondu. LG V30’un da benzer bir şekilde sonraki versiyon Android O ile birlikte gelmesi oldukça muhtemel.

    V30’un olası özellikleri arasında 5.7 inçlik OLED ekran, çerçevesiz tasarım ve Snapdragon 835 çipseti öne çıkıyor. Ayrıca son derece merak uyandırıcı bir detay olarak bir klavye yapısında kayabilen ikinci bir ekrana sahip olacağı kaydediliyor.

    Son olarak LG V30’un fiyatı hakkında da bazı olasılıklar gündeme gelmiş durumda. Buna göre cihaz, Kore’de 700 dolar civarında bir fiyat etiketiyle sunulabilir.

    Teknoloji dünyasına dair öne çıkan gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    NOT: Görsel temsilidir.

    Samsung’un Twitter destek hesabı hizmete sunuldu

    Sosyal medya platform Twitter’ı en iyi şekilde kullanan teknoloji şirketlerinden biri olan Samsung, ülkemizdeki cihaz sahiplerine yönelik destek hesabı @SamsungDestekTR’yi hizmete sundu. İşte detaylar…

    Twitter’ın teknoloji şirketlerinin yeni ürün ve hizmetlerini duyurması noktasında büyük önem taşıdığına şüphe yok. Görsel ve metinsel bilgilendirmeler, ürünlere dair detaylar ve çeşitli kampanyaların duyuruları da yine popüler mikro blog ağı üzerinden gerçekleştirilebiliyor.

    Samsung’un Twitter’ı aktif olarak kullanan şirketlerden biri olduğu da biliniyor. Kore merkezli tüketici elektroniği markası, sosyal medyadaki bir eksiğini daha tamamlayarak Twitter destek hesabını kullanıma sundu. Twitter destek hesabı sayesinde Samsung, kullanıcılarının sorularına daha hızlı şekilde yanıtlar vermeyi hedefliyor.

    Kullanma sunulan @SamsungDestekTR kullanıcı adına sahip hesap, ülkemizdeki Samsung cihaz sahiplerinin sorunları ile sosyal medya kanalıyla da ilgilenilmesini mümkün kılacak ve çözüm odaklı yönlendirmeler de sağlanabilecek. Eğer Samsung marka cihazınızla ilgili bir sorun yaşıyorsanız, Samsung Twitter destek hesabı aracılığı ile firmaya ulaşabilirsiniz.

    Samsung, dünya genelindeki yapılarıyla sosyal medyayı etkin şekilde kullanıyor. Türkiye’deki sosyal ağ hesaplarıyla ilgi gören Kore merkezli şirketin, kullanıcıları/ potansiyel kullanıcılarına popüler ağlardan Twitter üzerinden sağladığı pozitif yaklaşım ise kamuoyu nezdinde olumlu karşılanıyor ve dikkat çekiyor.

    Teknoloji dünyasına dair öne çıkan gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    TürkTelekom K8: Düşük fiyatlı akıllı telefon

    LG tarafından üretilen TürkTelekom K8, sadece temel donanım birleşenlere sahip olan ve LG K10’dan daha küçük bir boyut ile karşımıza çıkan, düşük fiyatlı bir akıllı telefon. Temel olarak ucuz bir telefon arayan kişilere hitap eden K8 inceleme altında.

    LG, K serisi akıllı telefon ailesi ile öncellikle fiyat/performans tutkunlarına hitap ediyor. K serisi bununla birlikte ortalama performanstaki kamerası, değiştirilebilir pili ve tasarımı ile ilgi çekiyor. Bunun için de en iyi örnek piyasada tutulan LG K10 (2017) gösterilebilir.

    LG, özellikle bu alanda bir açık görmüş olmalı ki daha küçük bir ekrana ve kısıtlı donanım birleşenlere sahip olan K8’i piyasaya sürdü. Ülkemizde TürkTelekom markası altında satılan K8, 5 inç ekranı, düşük performanslı LTE modülü, düşük güçte çalışan işlemci ve minimum bellek miktarı ile piyasada satılıyor.  Öyle anlaşılıyor ki  LG, kaliteli donanım birleşenlerden vazgeçerek piyasaya çok ucuz bir telefon satma peşinde. Bunun için de TürkTelekom markasını kullanıyor. Peki, TürkTelekom K8, verdiğiniz paranın karşılığını veriyor mu? Bu ürünü almak akıl karı mı? Bu telefonu tercih edenler ne gibi avantajlar ve dezavantajlara sahip olacaklar? Tüm bu soruların cevaplarını sizler için derledik.

    Tasarım

    TürkTelekom K8’in kasa sistemi oldukça kaliteli bir plastik malzemeden oluşuyor.  Ele çok iyi oturan bu telefon, iyi de bir işçiliğe sahip. LG K10 ile kıyaslandığında, her ne kadar küçük olsa da,  daha ağır ve 8.1 mm ile daha kalın.  Yine şunu söylemekte fayda var. 8.1 mm’lik kalınlık birçok üründen daha ince olduğunu söylemeliyiz.

    K8’in arka kapağı çıkabiliyor. Kapağın altında bulunan pil değiştirilebiliyor olması önemli bir avantaj.  Başarılı bir işçiliğe sahip olan K8, oldukça sağlam. Yine de ürünü sıkıca tuttuğunuzda az da olsa çatırdamalar duyuyorsunuz.  TürkTelekom K8, basınca karşı her iki tarafta da çok hassas olduğunu söylemeliyiz. Ekran, en ufak baskıda bozuluyor.

    Ekran

    K8’in üzerinde 5 inç büyüklüğünde bir IPS ekran var. 1280×720 piksel çözünürlüğüne sahip olan bu ekran 351 cd/m²’lik parlaklık değeri ile yetersiz kalıyor.  Günümüzde giriş seviyesi telefonlar daha yüksek parlaklık değerleri ile satılıyorlar. Bu da ister istemez ürünün siyah değerini de etkiliyor. Yaptığımız testlerde siyah değerinin daha çok koyu griye kaçtığını gördük. Bununla birlikte kontrast ve ekranın renk spektrumunun düşük olması, ekran renklerinin canlılığını olumsuz yönde etkiliyor. Burada en çok etkilenen renk Mavi. Mavi renk tonları ideal değerlerinden çok uzak olduğunu söylemeliyiz.

    LG K8’in sahip olduğu düşük parlaklık değeri, kullanıcıyı güneşli ortamlarda çok zor bir durumda bırakıyor. Ekran içeriği bu ortamda ne yazık ki ayırt edilemiyor.

     Performans

    TürkTelekom K8, 1.4 Ghz saat frekansında çalışan Qualcomm Snapdragon 425 işlemcisini kullanıyor. MicroSD kart ile 32 Gbyte eklenebilen 16 Gbyte kapasiteli K8, ne yazık ki 1.5 Gbyte’lık bellek kullanıyor. Benzer ürünler 2 Gbyte’lık bir bellek kullanırken 1.5 Gbyte’lık bir bellek kapasitesi çok yetersiz kaldığını söylemeliyiz.

    Benzer bir durum Adreno 308 grafik yongası için de geçerli. TürkTelekom K8 ile performans isteyen yeni nesil oyunları oynamak veya uygulamaları açmak neredeyse imkansız.

    Pil konusuna gelince tam tersi bir durum söz konusu. TürkTelekom K8 yaklaşık 2 gün boyunca şarj olmadan çalışabiliyor. Tam yük altında ise rahatlıkla 10 saat çalışabiliyor.

     Kamera

    TürkTelekom K8, 13 ve 5 MP olmak üzere iki kameraya sahip. 13 MP’lik arka kamera giriş seviyesi bir telefon için gayet başarılı olduğunu söylemeliyiz. Çekilen fotoğraflar oldukça keskin ve net. Yalnız otofokus özelliği daha çok öndeki objeleri baz alıyor. Arkadaki objeler, fotoğraflarda çoğu kez flu çıkıyor. Manuel fokuz ile elbette bunun önüne geçilebiliyor olmasına karşın, düşük ışıklı ortamlarda tüm keskinlik kayboluyor.  TürkTelekom K8’in ön kamerasında ise çok farklı bir durum yok.  5 MP’lik kamera şaşırtıcı derecede başarılı fotoğraflar çekiyor ve FullHD video kaydı da yapabiliyor.

    Sonuç

    TürkTelekom K8, fiyatına göre birçok özellik sunuyor. Giriş seviyesi bir üründe NFC ve yeni nesil Bluetooth standardının olması şaşırtıcı. Parmak izi sensoru elbette yer almıyor. Sahip olduğu kameralar başarılı fotoğraflar çekiyor.  Buna ek olarak pilin değiştirilebilmesi de önemli bir avantaj.  Tasarım ve ergonomi ortalamanın üzerinde. Buna karşın performansından çok fazla bir şey beklememek gerekiyor. Özellikle de, kullanıcıya pek bir gelecek sunamayan Adreno grafik işlemcisinden.

    Neticede düşük bir fiyat ile temel özelliklere sahip olmak isteyen ve fazla bir beklentisi olmayan kullanıcılar, K8’i tercih edebilirler.

    Vantilatör Rehberi ile Ucuza Serinleyin

    Vantilatör almayı düşünüyor ancak kararsızlık yaşıyorsanız, seçim konusunda rehber niteliği taşıyan yazımı okumadan karar vermeyin.

    Yaz mevsimi yavaş yavaş etkisini göstermeye başladı. Sıcakların yaklaşmasıyla beraber klimaya karşı mesafeli olanlar için hazırladığım bu yazıda, vantilatör ile ilgili önemli detayları bir araya getirdim.

    Sesli komutla çalışan akıllı hoparlörler

    Sesli komutlarla kullanıcısının hayatını kolaylaştıran akıllı hoparlörler son dönemde çok popüler. Bu yazımızda, kablosuz ağ ile internete bağlanan ve dilediğimizde ‘Neşeli bir şeyler çal’, dilediğinizde ‘Bugün hava nasıl’ gibi komutlarımızı anında yerine getiren akıllı hoparlörlere göz atıyoruz.

    Sesli komutlarla kontrol edilen ve kullanıcılarının hayatını kolaylaştıran akıllı hoparlörlerin popülaritesi hızla artıyor. Akıllı hoparlörler, Wi-Fi ile internete bağlanıyor ve kullanıcılar tarafından sesle yöneltilen sorulara yine sesli cevap veriyor.

    BUGÜN HAVA NASIL?, HABERLERDE NELER VAR? NEŞELİ BİR ŞEYLER ÇAL!

    Akıllı hoparlörlere, ‘Bugün hava nasıl?’, ‘Bana haberleri oku’, ‘Neşeli bir şeyler çal’ gibi çok farklı taleplerinizi sesli komutlar halinde verebiliyorsunuz. Zamanlayıcı ve hatırlatıcıları yönetmek, online alışverişlerinizi yapmanın yanı sıra, ortam ışıklarını, termostatlar gibi bağlı ev aygıtlarını kontrol etmek için de akıllı hoparlörler kullanılıyor.

    AKILLI HOPARLÖR TRENDİNİN ÖNCÜSÜ AMAZON 

    Akıllı hoparlör pazarında öncü şirket Amazon. Şirket, 2014’te Echo adlı ürününü duyurdu ve o günden bu yana pazar lideri. Amazon, Echo serisinden çok farklı ürünleri kısa sürede pazara sunarak, sesli komutlarla hayatımızı kolaylaştırmak üzere neler yapılabileceğini uygulamalı olarak gösterdi.

    AMAZON’UN AMİRAL GEMİSİ: ECHO (179.99 Dolar)

    Amazon Echo, Spotify, Pandora, TuneIn ve iHeart Radio gibi popüler müzik servislerinden kullanıcısı sesli komut verdiğinde müzik çalabiliyor. Dilerseniz size haberler ve hava durumu gibi günlük bilgileri okuyabiliyor. Ajandanızdaki randevular size hatırlatıyor. İnternetten sipariş vermek, banka hesap bakiyenizi kontrol etmek gibi farklı görevleri de yerine getirebiliyor. Amazon Echo’nun yapabilecekleri neredeyse sınırsız. Üçüncü parti yazılım ve donanımlarla birleştiğinde, ev ya da işyerinizdeki ses, ışık, havalandırma, enerji sistemleri gibi çok farklı işlevi Amazon Echo üzerinden sadece sesli komutlar vererek yönetebilirsiniz.

    SES SİSTEMLERİNE BAĞLANAN AKILLI ASİSTAN: ECHO DOT (49.99 Dolar)

    Amazon Echo, yerleşik hoparlörüyle kullanılabilirken, Echo Dot, bluetooth veya bir ses kablosu üzerinden büyük ses sistemlerine bağlanan akıllı asistan olarak kurgulanmış. Evinizde zaten kurulu ve Amazon Echo’dan daha yüksek kaliteli müzik zevki yaşatacak bir ses sisteminiz var ve bu sisteme akıllı hoparlör fonksiyonları eklemek istiyorsanız, Echo Dot tam size göre.

    MOBİL KULLANIM İÇİN TASARLANDI: ECHO TAP (129.99 Dolar)

    Taşınabilir olmasıyla diğer ürünlerden ayrılan Echo Tap, daha çok gençlerin yanlarında taşıyabileceği ve hayatlarına renk katacak bir araç olarak dikkati çekiyor. Echo Tap, evde, okulda, plajda ve çok farklı mekanlarda kullanılabilen ve kullanıcısının sesli komutlarıyla farklı işlevler yüklenen bir yapıya sahip. Örneğin, evde klasik bir akıllı hoparlör olarak kullanılabilirken, plajda size sevdiklerinizle keyifli anlar geçirmenizi sağlayacak şarkılar çalacak akıllı bir arkadaş olabilir.

    AKILLI HOPARLÖRLERE GÖRÜNTÜ GELDİ: ECHO SHOW (229.99 Dolar)

    Dokunmatik ekran ve kameralı olmasıyla diğerlerinden ayrılan Amazon Echo Show, özellikle aile bireylerinin sevdikleriyle görüntülü görüşme yapmaları için tasarlanmış. Echo Show, Amazon’un diğer akıllı asistanlarında bulunan sesli komutlarla bilgi vermek ve çeşitli fonksiyonları yerine getirmenin yanı sıra, ekranında yöneltilen sorularla ilgili videolar oynatarak, kullanıcısına bilgi verme konusunda da yeni bir çığır açıyor. Mutfakta yemek yaparken, ‘Mantı tarifi göster’ dediğinizde, ekranında Youtube’dan bir mantı tarifi videosu oynatmaya başlaması güzel olmaz mı?

    BUGÜN NE GİYSEM PROBLEMİ TARİH OLUYOR: ECHO LOOK (199.99 Dolar)

    Bugün ne giysem sorusu, evden çıkarken hemen herkesin kendisine sorduğu ve kararsızlık yaşadığı bir durumdur. Amazon, Echo Look adlı akıllı hoparlörle, bu soruya arkadaşlarınızdan hızlı cevaplar ve oylamalar almanızı sağlıyor. Üzerinde LED flaşlı bir kamera ve mikrofon bulunan Echo Look’a kararsız kaldığınız kıyafetlerle poz veriyor, fotoğraf ya da video ile arkadaşlarınıza kıyafetinizi iOS ve Android cihazlar için geliştirilen mobil uygulaması üzerinden göstererek, karar vermenizde yardımcı olmasını sağlayabiliyorsunuz. Echo Look, ayrıca Amazon’un diğer akıllı hoparlörlerinin temel işlevlerine de sahip.

    GOOGLE’IN AKILLI HOPARLÖR PAZARINDAKİ OYUNCUSU: HOME (129 Dolar)

    Amazon’un akıllı hoparlör pazarında açtığı yola 2016’da Google girdi ve Google Home adlı akıllı hoparlörü duyurdu. Google Assistant altyapısı kullanan Google Home, kullanıcısının yönelttiği sorulara cevap veriyor, müzik çalabiliyor ve diğer akıllı cihazların sesli kontrolle yönetilebilmesini sağlıyor. Google Home, yöneltilen soruların cevaplarını internette bularak, yapaz zekâ teknolojisiyle kendisi karar vererek oldukça makul cevaplar veriyor.

    MICROSOFT’UN AKILLI ASİSTANI CORTANA HARMAN KARDON’LA GELİYOR

    Pazara Google’ın ardından Microsoft girdi. Microsoft, Harman Kardon ile birlikte akıllı asistan Cortana altyapısı kullanan Invoke adlı akıllı hoparlörünü bu yıl içinde pazara sunacak. Microsoft’un haberleşme yazılımı Skype çağrılarını varsayılan olarak destekleyecek ürün, pazardaki akıllı hoparlörlerin temel fonksiyonlarına sahip.

    APPLE HOMEPOD İLE AKILLI HOPARLÖR PAZARINDA İDDİALI: (349 Dolar)

    Bir çok alanda öncü olmasıyla tanınan Apple ise, akıllı hoparlör kategorisine girmekte gecikti. Şirket Haziran ayı başında HomePod adlı akıllı hoparlörünü duyurdu. Apple’ın akıllı asistanı Siri altyapısını kullanan HomePod, Apple Müzik servisiyle entegre çalışacak ve iPhone ya da iPad’den Airplay aracılığıyla müzik de çalabilecek. Dilerseniz size Podcast veya BeatsOne radyoyu açabilecek.

    BİRİ BAS, YEDİSİ TİZ SEKİZ HOPARLÖRLE KUŞATICI SES SİSTEMİ

    Apple HomePod, yüksek kaliteli ses verebilen hoparlörler kullanılarak geliştirildi. HomePod, bir bas ve yedi tiz hoparlör ile altı adet mikrofona sahip. Bu yönüyle bir müzik sistemini aratmayacak gibi gözüküyor. HomePod, temel olarak diğer rakipleri gibi sesli komutlarla kullanıcısına destek oluyor. HomePod, Aralık ayında satışa sunulacak.

    LENOVO, AMAZON ALEXA DESTEKLİ ÜRÜNÜYLE PAZARDA 

    Pazarda bir başka oyuncu ise Lenovo. Şirketin Smart Assistant adlı akıllı hoparlörü Amazon’un Alexa adlı asistanının altyapısını kullanıyor. Lenovo Smart Assistant’ın iki versiyonu var. Standart model 129 dolar, Harmon Kardon ses sistemli versiyonu ise 179 dolardan satışa sunuluyor. Samsung ise, Bixby adlı bir akıllı asistana sahip. Halen Samsung akıllı telefonlarda kullanılan Bixby’nin akıllı hoparlör olarak da tüketicilerin karşısına çıkması sürpriz olmaz.

    Son olarak bu yazıda verdiğim fiyatların, ürünlerin ABD’deki satış fiyatı olduğunu hatırlatmalıyım.

    Twitter’da beni takip edin: https://twitter.com/melihbayramdede

    YouTube kanalıma abone olun: https://www.youtube.com/c/melihbayramdede

    En seçme mobil oyunlar

    0

    Oyun dünyası her ne kadar konsollar ile doğmuş olsa da, gelişen teknoloji ile birlikte artık ellerimizin avuçlarımızın içerisine kadar girdi. Gelişen akıllı telefonların gücü, günümüz konsolları ile yarışır hale gelince, doğal olarak da oyunların da görsel ve mekaniklerinin kalitesi de inanılmaz şekilde arttı. Öyle ki, PC ve konsollara odaklanan devasa oyun firmaları bile, geçtiğimiz yıllarda ağırlığını mobil platformlara vermeye başladı. Bunun sebebi de tabii ki mobil oyun pazarının, konsol ve pc’ye kıyasla çok daha ulaşılabilir olması ve de çok daha fazla müşteriye sahip olması. Bizler de bugün sizler için, akıllı telefonlarımız ve tabletlerimiz üzerinde oynanabilecek en başarılı oyunlardan oluşan ufak bir yazı hazırladık. Mobil oyuncuların bakmadan geçmemesi gereken oyunları şöyle sıraladık:

    Prison Architect
    PC platformunda oldukça yüksek satış rakamlarına ulaşan Prison Architect, isminden de anlaşılacağı gibi kurabileceğiniz maksimum güvenlikli hapishaneyi kurmak üzerine kurulu bir oyun. Size sunulan sayısız seçenek ile mahkumlarınızı mümkün olduğunca dört duvar arasında tutma amacı güden yapımda, mahkumların eğlenceli hareketleri ve çıkan kavgalar da keyifli anlar yaşatmayı başarıyor. Eğer mobil platformda vakit geçirtecek bir oyun arayışındaysanız, Prison Architect’te kesinlikle göz atmanızda fayda var.

    The Escapists
    Yine bir PC oyunu ve yine bir hapishane teması işleyen oyunumuz The Escapists’te, bu sefer hapishane kurup mahkumları içerde tutmaya çalışmıyor, tam tersi bir mahkumu kontrol edip hapishaneden firar etmeye çalışıyoruz. Tıpkı Prison Architecht’te olduğu gibi 2 boyutlu grafiklere sahip olan The Escapists, yine diğer oyun gibi oldukça eğlenceli bir atmosfere ve komedi unsurlarına sahip. PC platformunda olduğu gibi mobil platformda da oldukça yüksek satış rakamlarına sahip olan oyun, Prison Break severlerin dikkatini çekecek bir yapım olmayı başarıyor.

    Evilbane
    PC ve oyun konsolu piyasasının sevilen türü Hack & Slash deneyimini avuçlarımızın içerisine taşıyan Evilbane, başarılı grafikleri, muhteşem animasyonları ve bağımlılık yapan oyun tarzı ile mobil platformun en başarılı yapımlarından biri. Tamamen ücretsiz olarak oynanabilen Evilbane içerisinde, PvP seçenekleri, raid’ler, zindanlar ve birçok oynanış türü bulunuyor. Zaman geçirmek için birebir olan yapımda, karakterinizi geliştirerek çok daha etkili bir konuma gelebiliyorsunuz. Ayrıca arena içerisinde de geliştirdiğiniz karakteriniz ile diğer oyunculara meydan okuyor, başarı merdivenini hızla tırmanabiliyorsunuz. Eğer siz de mobil platformda başarılı bir RPG arayışındaysanız, EvilBane’e bir şans vermenizde fayda var diyoruz.

    Hearthstone: Heroes of Warcraft
    Blizzard’ın efsaneler efsanesi MMORPG oyunu World of Warcraft’ı, kartlar ile buluşturup muhteşem bir şekilde harmanlayan yapımcılar, önce tabletlere, sonra da akıllı telefonlara getirdikleri Hearthstone: Heroes of Warcraft ile adeta bizlerin vakti emdi geçti. Aşırı derecede keyifli ve bağımlılık yapan oyun tarzı ile muhteşem bir deneyim sunan Hearthstone, hiçbir ücret ödemeden oynanabilen yapısı ile de mobil platformda en çok sevilen yapımlarından biri olmayı başarıyor.

    Minecraft: Pocket Edition
    PC platformunda doğup, daha sonra neredeyse oyun oynanabilen her platformda kendine yer bulmayı başaran efsane Minecraft, tabii ki listede olmazsa olmazdı. Sunduğu sınırsız özgürlük ve yaratıcılık ile 7’den 70’e herkesin ilgisini çekmeyi başaran yapım, keyifli oyun tarzı ve öğretici yapısı ile küçük yaştaki oyuncuların da büyük bir beğeniyle oynadığı yapımlardan biri. Yapılan sayısız güncelleme ile hali hazırda sayısız içeriğine, içerik katmaya devam eden Minecraft, neredeyse en ucuz android telefonlarda bile çalışabilmesi ile oldukça ulaşılabilir bir yapım olmayı başarıyor. Ayrıca çoklu oyuncu seçeneği ile arkadaşlarınız ile birlikte de oynayabileceğiniz Minecraft: Pocket Edition, listemizin baş taçlarından biri olarak karşımıza çıkıyor.

    Bayramda siber suç kurbanı olmamanın 9 yolu

    Bir antivirüs yazılımı şirketi, Ramazan Bayramı sürecinde ve sonrasında başlayan tatil döneminde kullanıcıların siber suç kurbanı olmaması için uyarılarda bulundu. İşte o uyrılar…

    1. Ararken zehirlenmeyin. Özel günlerde arama motoru zehirlenmeleri artıyor. Siber suçlular, şu dönemde arama motorlarında “Ramazan Bayramı” ya da “Şeker Bayramı” gibi kelime aramalarında, bulaşıcı sitelerin üst sıralarda yer almasını sağlayabiliyor.
    2. Sahte bayram tebrik kartlarına dikkat edin. E-posta veya sosyal medya yoluyla gelen bayram tebrik kartları sanal dünyada çok rağbet görüyor. Saldırganlar da bunun farkında oldukları için birçok sahte kart ve bu kartların yönlendiği linkler, kullanıcıları bulaşıcı sitelere götürüyor. Tanımadığınız, size hiç birşey ifade etmeyen kişilerden gelen linkleri tıklamayın!
    3. Bilgisayarınızı virüslere karşı tarayın.
    4. USB aygıtları ve diğer hafıza kartlarını da aynı şekilde virüslere karşı kontrol edin.
    5. Sistem yamalarını ihmal etmeyin.
    6. Verilerinizi mutlaka yedekleyin.
    7. Konumuzunu herkesle paylaşmayın. Bayramda evde olmadığınızı herkes bilmek zorunda değil. Özellikle de hırsızlar bilmese iyi olur. Sosyal medya hesabınızda konumuzunu belirten özelliği kapalı tutun.
    8. Cihazlarınız pek çok kişisel bilgi taşıyor, hırsızlara karşı dikkatli olun. Riski minimize etmek için cihazlar güvenli yerde tutulmalı ve mümkünse güvenlik kilidi kullanılmalı.
    9. Veri hırsızlarına karşı da dikkatli olun. Acil durum oluşmadığı sürece ortak Wi-Fi ortamlarında parasal işlemler yapmayın!

    Üç vakte kadar yaygınlaşacak otomotiv teknolojileri

    0

    Teknolojinin ne kadar hızlı geliştiğini anlamak için Apple’ın yeni iPhone lanse etme hızını takip etmeniz yeterli. Her gün hayatımıza giren yeniliklere bakınca teknolojinin 10 yıl içinde ne duruma geleceğini tahmin etmek ise gerçekten çok zor. Ve tabii bu durum otomotiv dünyası için de geçerli.. Bu sektörde sürücüsüz araç teknolojileri her ne kadar şu an en sıcak başlık olsa da yakın gelecekte otomobil dünyasını değiştirecek pek çok yeni teknolojinin hayatımıza gireceğini söyleyebiliriz. Bu haftaki yazımda çok değil 5-10 yıl içinde yaygınlaşacağını düşündüğüm ve otomotiv sektörünü kökünden değiştirecek fütürist teknolojileri yazdım.

    Biyometrik araç erişimi
    Her sabah arabanızın anahtarını aramaktan eminim yorulmuş ve sıkılmışsınızdır. Biraz daha sabredin. Çünkü yakın zamanda biyometrik teknoloji sayesinde aracınıza yalnızca parmak izi kullanarak girmeniz mümkün olacak. Şu anda akıllı telefonlarda kullanılan biyometrik teknolojiyle üretilen kişiye özel parmak izi ya da göz tarama sistemlerinin bulunduğu araçlar sizi anahtar arama derdinden kurtaracak.
    Nesnelerin interneti
    Nesnelerin internetini uzun zamandır konuşuyoruz. Başlangıçta kulağa bir pazarlama terimi gibi gelse de bu teknoloji otomobiller dahil olmak üzere pek çok alanda hayatımızı kolaylaştıracak ve aslında örnekleri görmeye başladık bile. Peki internete bağlı geniş akıllı cihazlar topluluğu olarak ifade edebileceğimiz nesnelerin interneti otomobillerde nasıl kullanılıyor? Bunun cevabı aracınızın tüm fonksiyonlarıyla internete bağlı olması kadar basit. Örneğin aracınızın klimasını binmeden önce çalıştırmak isterseniz akıllı telefonunuzu kullanarak bunu uzaktan yapabilmeniz mümkün. Benzeri uygulamalar öncü otomotiv firmaları tarafında son yıllarda sunulmaya başlandı, burada asıl mesele tüketici tarafında bir karşılık bularak yaygınlaşmaları elbette.
    Araç takip sistemi
    Araç hırsızlığı vakaları ciddi anlamda artıyor. Emniyet Genel Müdürlüğü’nün 2015 yılı verilerine göre Türkiye’de 1 günde çalınan araç sayısı 63 ve İstanbul günde 26 araçla ilk sırada. Tahmin edeceğiniz üzere bu araçların çok azı polis tarafından bulunabiliyor. Bu nedenle araç takip sistemleri üreticiler tarafından önemli bir güvenlik önlemi olarak düşünülüyor. Ancak sigorta şirketlerinin sistemi sürücülerin sürüş alışkanlıklarını analiz ederek bunu sigorta pirimine yansıtma olasılıkları bazı üreticileri endişelendiriyor. Şimdilerde araç takip sistemi kullanmak tercihe göre değişiyor, ancak gelecekte sigorta şirketleri bunu zorunlu hale getirebilirler.
    Gelişmiş sanal gösterge paneli
    Geçmişte pek çok otomobil üreticisi araçlarda sanal gösterge panelleri kullanmayı denedi, ancak sonuçlar sürücülere pek de fayda getirmedi. Ancak bu teknoloji de artık değişiyor. Şimdilerde sürücüler küçük akıllı ekranlardan istedikleri her bilgiye erişebiliyorlar. Gelişmiş sanal gösterge panelleri ile videolu görüşmeler yapmak da mümkün. Hem de hepsi sürücünün ellerini direksiyondan çekmesine ya da gözünü yoldan ayırmasına gerek kalmadan.
    Sağlık takip sistemi
    Her yıl direksiyon başında yaşanan sağlık problemleri nedeniyle binlerce kaza meydana geliyor. Geçtiğimiz günlerde otomotiv devi Ford tarafından geliştirilen emniyet kemeri sürüş esnasında sağlık durumunu kontrol edebiliyor. Kemerde yer alan sensörler vücut ısısını takip ediyor ve sürücünün bilincini kaybetmesi durumunda bunu algılayarak araç kontrolünü ele alıyor ve aracı uygun yere park ediyor. Akabinde en yakın sağlık servisi ya da hastane ile bağlantıya geçiyor. Bu gibi teknolojilerin kısa sürede yaygınlaşmasını bekliyoruz.
    Ayarlanabilir vücut panelleri
    Araçta çok fazla zaman geçirdiniz ve yoruldunuz diyelim. Böyle bu durumda haliyle aracınızın içinin biraz daha rahat olmasını isteyeceksinizdir. Yakın gelecekte ayarlanabilir vücut panelleri ile araç içini modunuza göre değiştirmek mümkün olacak. BMW ve Chrysler gibi otomotiv üreticileri şimdiden ayarlanabilir vücut panelleri ile ilgili sistemleri test etmeye başladılar.
    Lokasyon tabanlı reklamlar
    Akıllı telefonunu civardaki restoran ya da kafeleri bulmak için kullananlar konum tabanlı servislere aşinadır. İnternete bağlı araçların yaygınlaşması ile civardaki servisleri bulmak çok daha kolay olacak. Lokasyon bazlı servisler oldukça faydalı ve hayatı kolaylaştıran teknolojiler, ancak kullanıcıları endişelendiren yerel işletmelerin bunu kullanarak araçları reklam bombardımanına tutabilme ihtimali. Şüphesiz araç üreticileri reklam engelleyecek servisler geliştireceklerdir, tabii belli bir ücret karşılığında.
    Otomatik motor arıza takibi
    Nesnelerin internetinin bir diğer faydası otomatik motor kontrolü olacak. İnternet bağlantısı sayesinde aracınız motorundaki herhangi bir problemi otomatik olarak üreticiye iletilecek. Bu sayede beklenmeyen arızaların da önüne geçilmiş olacak.

    Görsel kaynak: http://essentracontent.com

    Son dönemin çılgınlığı Google’a da taşındı!

    Google, arama motorunda, bazı gereklilikler sağlandıktan sonra yapılan ‘spinner’ aramasında, kullanıcıların karşısına sanal stres çarkı çıkarıyor. İşte detaylar…

    Popüler kültürün beraberinde getirdiği çok sayıda ‘anlık trend’ var. Bunlardan kimisi tüm dünyayı peşinden sürükleyecek kadar fazla ilgi görebiliyor. İşte ‘stres çarkı’ olarak tanımlanan, temelde parmaklar ve el uyumu gerektiren basit bir oyuncaktan ibaret olan ürünün, bu noktada dikkat çekici olduğuna şüphe yok. Peki son derece fiziksel bir ürün olan stress çarkları tanınmış teknoloji şirketi Google’ın arama motorunda özel bir bölümle kullanıcılara sunuldu desek. Evet, bu şaka değil…

    Google’ın arama motorunda yer alan stres çarkı bölümü, arama kutucuğuna ‘spinner’ yazılmasını gerekli kılıyor. Bundan sonrası ise bir hayli ilginç…

    Arama sonucu olarak Google, kullanıcıların karşısına sanal bir stres çarkı çıkarıyor, üstelik bu ilginç sürprizle oynayabilmek de mümkün hale getirilmiş.

    Chrome ve Firefox’ta çalışan stres çarkı oyununun Safari’de ise stabil olmadığı belirtiliyor. Ayrıca arama dilinin de kesinlikle İngilizce olması gerekli.

    Sanal stres çarkının çalışma prensibi ise şöyle; mouse’la çarkı çevirir gibi yapmak gerekiyor. Spin butonu tıklanarak da istenilen işlemi gerçekleştirebilmek mümkün.

    Teknoloji dünyasına dair sürprizlerle dolu benzer haberleri aktarmaya devam edeceğiz…