Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1565

    Pixel 2 serisinin sunduğu özellikler!

    0

    Google’ın Pixel 2 ve Pixel 2 XL modelleri kısa bir süre önce duyuruldu. Tasarım anlamında teknoloji tutkunları iki ayrı cepheye ayıran bu modeller sahip oldukları bazı özelliklerle dikkat çekiyor. İşte sadece Pixel 2 ve Pixel 2 XL modellerinin sunduğu bazı özellikler!

    Pixel 2 en iyi kamera deneyimini sunacak!

    Google Pixel 2, teknoloji dünyasının kamera performansı otoritesi olan DxOMark’tan tam 98 puan alarak, tarihin en yüksek skorunu elde eden telefon olma ünvanını da elde etti. Bu skorun detayında ise fotoğraf performansından alınan 99 puan ve video performansından gelen 96 puan yatıyor. 1/2.6 inç sensör boyutu, 12.2. MP çözünürlük ve f/1.8 diyafram açıkılığı ile teknik anlamda da göz dolduran telefon, videosu başarısını da muhteşem OIS deneyimi ile taçlandırıyor.

    Etrafınızda çalan müzikleri internet olmadan tanıyacak

    Google Pixel 2 ve XL modelleri ile birlikte Pixel Launcher yazılımı da yenilendi. Arayüzdeki arama barı ekranın alt kısmına yerleştirildi ve parmağın daha rahat ulaşabileceği bir konuma sahip oldu. Diğer modellerde de yer alan Always On Display özelliğine de kavuşan Pixel Launcher bu özelliğin kapsamını da genişletti.

    Shazam ve SoundHound yazılımlarının benzeri olan Google Now Playing özelliği ile telefon kilit ekranına alındıktan sonra etraftaki şarkı ve müzikleri dinlemeye başlayacak. Tespit edilenler ise kilit ekranında kullanıcıya sunulacak. İşin en güzel noktası ise bu taramalar offline gerçekleşecek ve Google bu taramalardan veri almayacak. Detaylı bilgi edinmek ise kullanıcının insiyatifinde olacak.

    Google Lens ile ilk entegrasyon

    Google Lens, mobil teknolojilerde ciddi bir yere sahip olacak. Google Lens ile telefon kamerasını kullanarak etrafınızda her şey hakkında bilgi alabilirsiniz. Google Pixel 2 ve XL modelleri bu teknoloji ile uyumlu çalışan ilk modeller olacak.

    Google Lens ile etrafınızdaki şeyler hakkında bilgiler alırken, telefon numarası, e-posta adresi gibi bilgileri de kamera yardımıyla kaydedebilirsiniz. Bunlara ek olarak, artwork çalışmaları, albümler, kitaplar konsol oyunları gibi içeriklerde direkt olarak ilgil URL’lere de yönlendirme alınabiliyor.

     

    Güncellemeler tam 3 yıl boyunca gelecek

    Android ekosisteminde büyük yazılım güncellemeleri 2 yıllık takvimlerde dağıtılır yani bir telefon 2 yıl süre ile büyük yazılım güncellemelerini alır sonrasında ise aylık güvenlik yamaları gibi basit güncellemelerle devam eder.

    https://twitter.com/JRRaphael/status/915663778217414658

    Google Pixel 2 ve  XL modelleri ile bu süre hem büyük güncellemeler hem de güvenlik güncellemeleri kapsamında 3 yıl olarak değiştirildi.  Yazılım noktasında 3 yıl güncel kalacak.

     

    iOS 11.1 ile yeni emojiler geliyor!

    iOS 11.1 sürümü ile gelecek yeni emojiler Apple tarafından yayınlandı! Unicode 10’un bir bölümü olan yeni karakterler, daha önce eklenen 56 emoji’nin üzerine 30 yeni emoji daha getiriyor.

    Peki önümüzdeki hafta itibarıyla ilk olarak Beta sürümünün çıkması beklenen 11.1 sürümünde yeni hangi emojiler var?

    iOS 11.1 emojileri

    Hayvanlar bölümü gelişmeye devam ediyor. Bu sürüm ile birlikte zebra, kirpi ve zürafa gibi yeni hayvanlar var.

    iOS 11.1

    Bunlarla birlikte kapıda olan kış için de palto, eldiven ve atkı gibi yeni emojiler göze çarpıyor.

    Kalp emojilerine turuncu renkli bir yeni tane daha eklendi.

    Alışılagelmiş yüz emoji tasarımlarında da yeni sürümde farklı örnekler var.

    Son olarak metal müzik dinleyenlerin hareketi olan ve birkaç yıl önce zaten eklenen “devil horn” ile karıştırılmaması gereken bir emoji eklendi. Bu emoji, Amerikan Hareket Dilinde “seni seviyorum” anlamına geliyor.

    Apple A11 Bionic çip hakkında her şey

    Apple’ın geçtiğimiz ayki lansmanında tanıtılan 4K Apple TV, üçüncü nesil Apple Watch, Air Power ve diğer tüm teknolojiler çok fazla konuşuldu elbette ama yeni iPhone’lar her zamanki gibi lansmanın ve sonrasında medyanın bir numaralı gündemi oldu. Sosyal medya ölçümleme şirketi Kimola’dan aldığım verilere göre 12 Eylül günü sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlarda iPhone yüzde 72’lik konuşma hacmi ile ilk sırada yer aldı. Konuşulma hacimlerinden iPhone’a en yakın ürün üçüncü nesil Apple Watch. Tanıtılan iPhone’ların kendi içinde konuşulma oranlarından aldıkları paya baktığımızda ilk sırada tahmin ettiğiniz gibi iPhone X değil, iPhone 8 yer alıyor. iPhone yüzde 51 ile kendisini yüzde 45 ile takip eden iPhone X’ten daha fazla konuşulmuş. Yeni iPhone’ların bu kadar gündem olmasının birçok sebebi var. Fiyat, iPhone 7 ile iPhone 8’in mukayese paylaşımlarını bir kenara bıraktığımızda yeni iPhone’larla ilgili en çok konuşulan ve bana göre en heyecan verici özellik A11 bionic çipi. Yapay sinir ağları şeklinde tasarlanan bu özel çip, makine öğrenme ve yapay zeka yetenekleri sayesinde Face ID, Animoji ve diğer pek çok özelliği destekliyor.

    Apple ve Huawei’in içinde yer aldığı teknoloji firmaları yapay zeka alanında artan çalışmaları ile birkaç sene öncesine kadar hayal edilemeyen geliştirmeleri yapmaya devam ediyorlar. Örneğin Huawei’in geçtiğimiz günlerde tanıttığı Kirin 970, görüntü ve ses tanımayı hızlandıran yapay sinir ağları işletim birimine sahip. Apple’ın yapay zeka alanındaki hedefleri ise rakiplerinin çok daha ilerisinde. Bu hedeflerin kalbinde yer alan 64-bit mimariye ve 4.3 milyar transistöre sahip A11 Bionic çipi hakkındaki tüm detayları bu haftaki yazımda bir araya getirmeye çalıştım.

    Akıllı telefonlarda kullanılan en güçlü ve akıllı çip
    Apple’ın altı çekirdekli olarak tasarlanan işlemcisinin iki çekirdeğinin performansı eski modellerde kullanılan A10 Fuison’a göre yüzde 25 daha yüksek performansa sahip. Diğer dört çekirdek ise A10 Fusion’dan yüzde 70 daha hızlı. Bununla birlikte geliştirilen yeni nesil performans kontrolü altı çekirdeğin de aynı anda kullanılmasına imkan tanıyor. Eş zamanlı bir araya gelen altı çekirdek çok parçacıklı iş yükleri için yüzde 70’e kadar daha yüksek performans sunuyor. Bu verimlilik aynı zamanda batarya ömrünü de artırıyor. iPhone 7’ye göre A11 Bionic ile çalışan yeni iPhone’ların pili 2 saat daha fazla gidiyor. A11 Bionic ayrıca, eski nesil iPhone’lara göre yüzde 30’a kadar daha yüksek grafik performansı sunan üç çekirdekli bir tasarıma sahip Apple tasarımı GPU’ya entegre ediyor. Tüm bunlar, yeni yapay öğrenme teknolojisini, AR uygulamalarını ve 3D oyunları mümkün kılıyor. Ayrıca iPhone X ile fotoğraf çekerken A11 Bionic fotoğrafı çekilen nesnenin çevresini ve arka planını netleştirmeyi sağlayarak fotoğraf kalitesini maksimuma çıkarıyor.
    Yüz tanıma teknolojisinde kullanımı
    A11 bionic çip Face ID yani yüz tanıma özelliği ile çalışarak iPhone X kullanıcılarına cihazı yüz tanıma fonsksiyonu ile açma ve Apple Pay servislerini yine bu fonksiyon ile kullanma imkanı sunuyor. Nokta projektör, kızılötesi kamera ve akıcı aydınlatmadan oluşan son teknoloji TrueDepth kamera sistemini kullanan Face ID, iPhone X’da yüzü doğru bir şekilde haritalandırmak ve tanımak için A11 Bionic’ten güç alıyor.
    Animoji
    Yeni iPhone X derinlik algılayan ön kamerası ve kızılötesi sensörleri sayesinde insan yüzündeki 50’den fazla mimiği algılayarak emojiye dönüştürebiliyor. Şirket tarafından yapılan açıklamaya göre animoji özelliğini mümkün kılan A11 çipi ve onun yapay zeka özelliği. Apple’ın Emotient’i satın almasından yaklaşık 1,5 yıl sonra yüz ifade tanımlama sistemine dayalı olarak sunulan “Animoji” özelliğinin, emojilerden daha samimi ve gerçekçi ifadelerle iletişimimizi geliştireceğini düşünüyorum.
    Diğer tüm süreçler
    Gerçek zamanlı işlemler için saniyede 600 milyara kadar işlem yapabilen A11 Bionic çip, Apple’ın yeni cihazlarındaki tüm süreçlerini hızlandırıyor. Server’larını herhangi bir işlem için kullanmak istemeyen Apple için bu oldukça önemli bir yenilik. Çünkü A11 Bionic çipteki her işlem cihaz üzerinde gerçekleşiyor, dışarıya herhangi bir data gönderilmiyor. Bu özellik güvenliği önemseyen kullanıcılar için de bulunmaz bir nimet.

    FIFA 18

    0

    Futbol denildiğinde akla ilk gelen yapımlardan biri olan FIFA serisi, 20 yıldan uzun bir süredir biz futbol severlerin dijital dünyadaki yansıması oluyor. 2000 ile 2010 yılları arasında hızla popülerliğini kaybeden, ancak 2010 yılı sonrasında motor değişikliği ile yeniden 2000 öncesi eski şaşalı günlerine kavuşan yapım, her yıl aldığı irili ufaklı geliştirmeler ile bizleri ekran başına kilitlemeye devam ediyor. FIFA 18’de de getirilen yeni özellikler ile FIFA serisi, yine oldukça iddialı gözüküyor.

    FIFA denildiğinde tabii ki en önemli unsur oyunun oynanış kısmı, hız ile fizik gücü arasında gerçek anlamda en iyi denge sunan FIFA, FIFA 18 olmuş. Hızlı futbolcular her ne kadar depar atarak savunma yapan oyuncuları egale edebiliyor olsa da, savunma yaparken koşacağınız yeri akıllıca seçip önünü kestiğinizde, fizik gücünüz ile birlikte rakipten topu kapabiliyor, veya onu oyun dışı bırakabiliyorsunuz. FIFA 17’de bu durum daha zor bir halde iken, FIFA 18’de daha da kolaylaştırılmış, özellikle Ultimate Team’de oyuncuya zorlanarak kullandırılan yeni defans sistemi ( Manuel Pres ve Top Kapma ) nispeten daha rahat ve kolay bir hal almış.

    FIFA 16 ve FIFA 17’deki ara pas mekaniğinin kullanışsızlığı, FIFA 18’de çözülmüş. Öyleki artık ara pas attığınızda, paslarınız sizi bile şaşırtacak kadar etkili sonuçlar doğurabiliyor. Hatta FIFA serisini ciddi derecede zor bir oyun yapan, pas attığınız yöne doğru futbolcuyu çevirmek zorunda olmanız, FIFA 18’de bir nebze olsun azaltılmış. Artık futbolcunuz doğru yöne bakmasa dahi, hafif bir gecikme ile bakış atarak çok etkili ara paslar verebilFIFA 18’in en büyük yeniliklerinden biri ise oyunun kariyer mod’unda karşımıza çıkıyor. FIFA serisinin en çok eleştirilen yönlerinden biri olan kariyer mod’unun tekdüze olması. FIFA 18 ise bu tek düzeliği en azından transfer ekranlarını bir RPG oyunu gibi görüşme yapabileceğiniz şekilde tasarlaması ile çözülmüş gözüküyor. FIFA 18 ile birlikte artık her sözleşme ve transfer görüşmesi, karşı takım ile pazarlık yaptığınız ve konuşabildiğiniz bir diyalog sistemine sahip.

    Ayrıca FIFA 18 ile birlikte oyuncu ile anlaştıktan sonra imza töreni de üç boyutlu olarak gerçekçi bir şekilde vuku buluyor. Aslında bu tip özelliklerin FIFA serisine çok geç geldiğini belirtmek durumundayım. Bu gibi küçük detaylar başta önemsiz gözüküyor olsa da, uzun süreli oyun dönemlerinde oyuncuyu oyunda tutan, etkileyici özellikler. iyor, sizi bile şaşırtarak kaleci ile karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Ara pasların bu denli iyileştirmesinin ise bir de olumsuz sonucu olmuş tabii ki, eskisine nazaran daha çok gol atılan ve birazcık gerçekçiliğe darbe vurulan bir durum söz konusu. Ultimate Team maç yaparken, eski Fifa’larda eğer rakibiniz ile yetenekleriniz birbirinize yakınsa skorlar hep gerçekçi bir şekilde 1-0, 2-1, 2-2 gibi birbirine yakın ve az gollü şekilde biterdi. FIFA 18’de ise şuan en azından yapabildiğim maçlarda her maç 6-7 golü çok rahat görebiliyoruz.

    FIFA serisi her ne kadar yeşil saha üzerinde daima gerçekçi bir oyun gibi gözükse de, seyirciler ve diğer unsurlar işin içerisine girdiğinde aynı kalite ile karşılaşmıyorduk. FIFA 18’de ise bu durum sonunda değiştirilmiş. Artık maç içerisinde oluşan pozisyonlara göre tepki veren seyirciler mevcut. Hatta gol attığınızda seyircilere doğru koşarsanız, seyircilerin tıpkı gerçekte olduğu gibi koltuklarından kalkıp tribünün kenarına, oyuncuya doğru yığıldığını görebiliyorsunuz. Gol sevinçlerine de artık ortak olan seyirciler, futbolcuya sarılıyor ve gol sevincini beraber yaşıyor. Bu yenilik FIFA 18’in en güzel yeniliklerinden biri olmuş diyebilirim.

    Uzun lafın kısası FIFA 18, açık konuşmak gerekirse FIFA 17’nin DLC’si gibi bir tad veriyor. Getirilen yenilikler her yıl çok yavaş bir şekilde karşımıza çıkıyor. EA Sports gibi dev bir firmanın bir yıl içerisinde çok daha büyük yenilikler ile karşımıza gelmesini bekliyoruz artık.

    En iyi ekrana sahip akıllı telefonlar

    En iyi ekrana sahip akıllı telefonlar, güçlü grafik çipleri, kaliteli kamera ve hızlı bir internet bağlantısı ile donanarak görsel kalitesini her anlamda artırıyorlar. Harika bir ekran arıyorsanız ipuçları ve değerlendirmemizle yardımınıza koşuyorum.

    En iyi ekrana sahip akıllı telefonlar

    Samsung Galaxy Note 8

    Note 8’in ekranı, piyasadaki en büyük ekranlardan biri, ve Samsung’un AMOLED panellerine özgü mükemmel bir güneş ışığı altında okunabilirlik ve renk doğruluğu sunuyor. S Pen kalemi ile yazım ve çizim desteği bulunuyor, duygularınız emojilerin ötesine geçebiliyor. Her Zaman Açık Ekran özelliği ise bir bakışta saati ve bildirimlerinizi görmenizi sağlıyor.

    Apple iPhone X

    Apple iPhone X, listemizdeki telefonlar arasında en iyi güneş ışığı altında okunabilirliğe sahip ve renk doğruluğu Note 8’den daha iyi. X’in ekranı, 19,5:9 oranında, geliştiriciler uygulamalarını bu orana uyarlamaya başladı. iPhone X ekranı her zaman olduğu gibi 60Hz’de yenilenir, ancak kapasitif dokunmatik algılayıcı anında tepki süresi için 120Hz’de çalışır.

    Sony Xperia XZ Premium

    Hem Galaxy hem de iPhone HDR desteğine sahip olsa da Xperia XZ Premium haricinde piyasadaki hiçbir telefon hem 4K hem HDR desteklemiyor. Cihaz HDR içeriği sunan büyük video akışı hizmetleriyle entegre çalışabiliyor. BRAVIA TV’lerden ödünç alınan Uyarlanabilir Ton Eşleme teknolojisi parlak ışık altında bile içeriklerin iyi görünmesini sağlıyor. 5,46 inç büyüklüğündeki cihaz, bu listedeki en keskin ekrana sahip. Ne yazık ki güneş ışığı altında okunabilirliği harika değil, bu yüzden içeride film izlemeniz daha iyi.

    Huawei Mate 10 Pro

    İnce çerçevesi ve yüksek kaliteli AMOLED ekranı ile şık görünen cihaz, HDR10 desteği ve şaşırtıcı renk doğruluğu ile normal Mate 10’dan daha iyi bir görsel deneyim sunuyor. Güneş ışığı altında okunabilirlik performansı Note 8’den az farkla geride olsa da, renk doğruluğu hem Note 8’den hem de iPhone X’dan daha iyi.

    Xiaomi Mi Mix 2

    İlk Mi Mix çerçevesi tasarımıyla ve 16:9’dan uzun oranıyla dikkat çekmişti. Mi Mix 2’in ekranı daha küçük olsa da ekran/çerçeve oranı daha büyük olduğu için küçük bir çerçevede daha fazla ekran sunabiliyor. Mi Mix 2’nin ekranı şimdiye kadar gördüğümüz en doğru renkleri sunuyor, bu konuda Mi Mix 2’nin ekranı iPhone X’dan bile daha iyi.

    OnePlus 5T

    OnePlus, makul fiyata harika özellikler sunmasıyla tüketicilerin kalbini kazandı ve ilk denemede 5,5 inçle noktayı gözünden vurdu. Rekabet ettiği amiral gemilerinin çoğundan daha uygun fiyatlı olmasına rağmen, 5T’nin şaşırtıcı derecede iyi bir ekranı var. Güneş ışığı altında okunabilirliği Galaxy Note 8’den daha iyi ve Galaxy S8 ile eşdeğerde. Ekran listemizdeki en parlak ekran değil, ancak az yansıtma yapması fark yaratıyor. Renk doğruluğu ise listemizdeki Xperia haricindeki cihazlardan geride. Çözünürlüğü ise 1080p’de kalmış.

    Samsung’un özel telefonu sınırlı sayıda üretilecek

    0

    Çok uzun bir süredir Samsung tarafında patenti alınan katlanabilir akıllı telefon için bekleyişteydik. Galaxy X kod adı verilen cihaz, büyük ihtimalle 2018 yılı itibarıyla satın alınabilir olacak.

    Sonunda Bluetooth SIG ve Güney Kore Ulusal Radyo Ajansı’ndan sertifika almayı başaran bu katlanabilir cihazın model ismi belli oldu. Samsung’un katlanabilir telefonunun ismi SM-G888N0 olarak belirlendi.

    Katlanabilir yapısıyla ön plana çıkacak olan Galaxy X, önümüzdeki yıl şirketin çok sınırlı sayıda üreteceği bir model olacak. Yani bu modeli satın almak için elinizi çabuk tutmanız gerekiyor. Tahminlere göre stoklar sadece 100 bin civarında olacak.

    Galaxy X sınırlı sayıda üretilen bir cihaz olacak

    2018 yılı itibariyle Samsung’un ana odağı Galaxy S9 ve Galaxy S9+ modellerinde olacaktır.  Yine de sınırlı sayıda üretilecek ve katlanabilir yapıda olmasıyla öne çıkacak X modeli ise, şirketin şimdilik prestij için satışa çıkaracağı bir model olacak.

    macOS High Sierra 10.13 yayınlandı

    Apple’ın Mac bilgisayarları, dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yoğun ilgiyle karşılanıyor. Günümüzde bilgisayar segmentinde küresel satışları en yüksek markalarından biri de Apple. Bu noktada teknoloji şirketinin sıklıkla sunduğu işletim sistemi güncellemeleri de büyük önem taşıyor.

    Geçtiğimiz eylül ayında final versiyonu yayınlanan macOS High Sierra işletim sisteminin ilk –ek güncellemesi- 10.13 koduyla yayınlandı. macOS High Sierra 10.13, Mac App Store’daki yazılım güncelleme menüsü üzerinden ücretsiz olarak indirilip yüklenebiliyor. Söz konusu güncellemenin, ana sürümün yayınlanmasından sadece bir hafta sonra gelmesi ise dikkat çekti. Peki yeni ek güncelleme neler içeriyor?

    Öne çıkan özelliği güvenlik tarafında… Güncelleme, Apple Dosya Sistemi birimlerinin parolalarını Boot Camp Yardımcısı üzerinden düz metin şeklinde gösterebilen kritik bir güvenlik açığını çözüyor.

    Ek olarak Mac için daha fazla stabilite, güvenlik iyileştirmeleri ve bazı küçük değişiklikler de macOS High Sierra 10.13’ün öne çıkan özellikleri arasında yer alıyor.

    Örneğin güncelleme yükleyicisi değiştirilmiş durumda. Ayrıca Adobe InDesign kullanımında görülen bir grafik hatası ve Yahoo üzerinden erişilen e-mail’lerde iletilerin silinmesini engelleyen bir sorunun da giderildiği belirtiliyor.

    Apple, Mac kullanıcılarına yayınladığı güncellemelerin bekletilmeden gerçekleştirilmesini tavsiye ediyor. Özellikle güvenlik tarafında çeşitli yamalar (patch’ler) sunan macOS High Sierra 10.13’ün de hızlı bir şekilde indirilmesini öneriyoruz.

    Teknoloji dünyasına dair öne çıkan gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    Dünden Bugüne İnternet Tarihi

          Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre ülkemizde her 10 haneden 8’inde internet erişimi bulunuyor. Dünyanın yarısından fazlası artık bir akıllı telefon kullanıyor. Aynı zamanda dünya genelinde internet trafiğinin yarısından fazlası akıllı telefonlar üzerinden gerçekleştiriliyor. Yine ülkemizde mobil kullanıcı sayısı 71 milyonu aşmış durumda. Ülkemizden sosyal medya hesabına akıllı telefonlarından giren kullanıcı sayısı ise 42 milyonu bulmuş durumda. Bu bilgilerden de anlaşılacağı üzere; tam bir internet ve mobil çılgınlığı yaşanıyor. Bu gidişin sonunun nerelere varacağı konusunda farklı fikirler bulunuyor. İnternet’in geleceğinde neler olabileceği konusundaki fikirleri farklı bir yazıya bırakarak, gelin internet’in tarihinde kısa bir yolculuğa çıkalım.

    İlk e-posta

          1971’de Ray Tamlinson tarafından ilk e-posta gönderildi. Günümüzde saniyede 2,5 Milyondan fazla e-posta gönderiliyor.

    İlk Spam

          İlk spam e-postası 3 Mart 1978’de Gary Thuerk tarafından  ARPANET’teki  400 kişiye gönderildi. Bu spam e-postasında kendi şirketinin geliştirdiği bir ürünün tanıtım bilgileri bulunuyordu.

    İlk Alan Adı

          ilk alan adı www.symbolics.com olarak 1985 yılında kaydettirildi. Günümüzde 271 milyon dan fazla kayıtlı alan adı bulunuyor.

    İlk İnternet Sitesi

          Tarihteki ilk internet sitesi Tim Derners Lee tarafından tasarlandı ve 20 Ararlık 1990 tarihinde kullanıma açıldı. Günümüzde 1.8 Milyar’dan fazla site bulunmakta.

    İlk Arama Motoru

          İlk arama motoru olan ARCHIE 1990’da oluşturuldu. Bugün Google’da dakikada 3.5 Milyon arama sorgusu yapılıyor.

    Türkiye’de ilk internet ağı

          Ülkemizde ilk internet ağı projesi ODTÜ ve TÜBİTAK tarafından 1991’de başlatıldı.

    İnternet’te İlk Fotoğraf

          1992’de ilk kez bir fotoğraf internet’e yüklendi. Bugün sadece bir dakikada  Snapchat’de 1.8 Milyon iletişim yapılıyor.

    Türkiye’de ilk internet bağlantısı

          12 Nisan 1993’de 64 Kbps kapasiteli kiralık hat ile ODTÜ Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı sistem odasındaki yönlendiriciler kullanılarak, ADB’de NFSNet (National Science Foundation Network)’e TCP/IP protokolü üzerinden, Türkiye’nin ilk internet bağlantısı gerçekleştirildi. Günümüzde sadece mobil internet abone sayısı 71 milyonu aşmış durumda.

    İlk çevrimiçi alışveriş sitesi

          Dünyada ilk çevirimiçi alışveriş, Netmarket sitesinde 11 Ağustos 1994 yılında gerçekleştirildi. İlk çevrimiçi alışverişte Sting’in CD’si olan Ten Summoner’s Tale’ın 12.48$’a satılması ile gerçekleştirildi.  Tüm dünya dışında, sadece ülkemizde 2016’ta çevrimiçi alışveriş gelirlerinin toplamının 68 Milyar TL olduğu tahmin ediliyor.

    İnternet’ten ilk kitap siparişi

          İnternet üzerinden ilk kitap siparişi 3 Nisan 1995’te Amazon üzerinden yapıldı.

    İlk Facebook kullanıcısı

         Facebook’a kurucuları dışında ilk abonelik 2004’te gerçekleştirildi. İlk abone olan kişi ise Facebook’un kurucusu olan Mark Zuckerberg’in oda arkadaşı olan Arie Hasit idi. Günümüzde Facebook’un aylık aktif kullanıcı sayısı 1.8 Milyarı geçmiş durumda.

    İlk YouTube videosu

          Tarihte ilk YouTube videosu Jawed Karim tarafından 23 Nisan 2005 tarihinde yayınlandı. Günümüzde sadece 1 dakikada 4.1 Milyon video görüntülenmesi yapılıyor.

    Türkiye’de ilk Türkçe karakterli isim tescili

          Tükçe karakter içeren alan adı tahsisi 2006 yılına kadar yapılamıyordu. 4 Aralık 2006 tarihinden sonra Türkçe karakter içerek alan adı tahsisi yapılmaya başlandı.

    Bir saniyede ne kadar internet trafiği oluşturuluyor?

         Günümüzde sadece bir saniyede 40 bin 906 GB internet trafiği oluşturuluyor. Bu değer neredeyse saniyede 41 Terabayt internet trafiğine karşılık geliyor.

    İlk Tweet ne zaman atıldı?

          İlk tweet 21 Mart 2006 tarihinde atıldı. İlk tweet, kuruculardan olan Jack Dorsey tarafından gönderildi. Günümüzde saniyede  7 bin 466 adet tweet atılıyor.

    İlk Instagram gönderisi

         İlk Instagram paylaşımı 16 Haziran 2010 tarihinde gerçekleşti. Instagram’ın  kurucu ortaklarından olan Kevin Systrom, Instagram aleminin ilk fotoğrafını paylaşmıştı. Systron kız arkadaşının ayaklarının önüne yatan bir Golden Retriever’ı gösteren fotoğrafı Kaliforniya eyaletinin Baja kentinde çekmiş ve paylaşmıştı.

          Bu makaledeki bilgilerin büyük bir kısmı BTK’nın Twitter hesabından derlenmiştir.

    Sizi denizin derinliklerine götüren VR oyunu Sunken

    VR (sanal gerçeklik) alanında geliştirilen donanımların yanı sıra yazılımlar da hızla kullanıcılarla buluşmaya devam ediyor. İşte bunlar arasında son dönemin belki de en dikkat çekici yapımı Sunken.

    Sunken (Türkçesi Batık), sanal gerçeklik tarafında geliştirilen iddialı video oyunlarından. Teması su altındaki batıkların keşfi şeklinde özetlenebilir. Elbette atmosferik özellikleri, korku uyandıran öğelerle birlikte adrenalini tavana çıkartmaya hazır özellikler sergiliyor. Sevindirici haber ise oyunun Türkiye’de de yoğun şekilde kullanılan Samsung Gear VR için gelmesi. Dolayısıyla ülkemizdeki çok sayıda oyun meraklısı, mobil cihazları üzerinden Gear VR kullanarak Sunken’ı deneyimleyebilir.

    Tapps Games imzası taşıyan Sunken için geliştiricilerin suyun derinliklerinde çalışmalar yaptıkları kaydediliyor. Dalgıç kıyafeti giyen insanların bu oyun için özel olarak çalıştığı belirtiliyor. Oyunun hazırlanması sırasında karşılaşılan UX ve UI sorunlarıyla baş edildiği, küçük ölçekli bir oyunda ilginç bir deneyim yaratılması adına çaba sarfedildiği bilgileri aktarılıyor. Küçük bir ekiple hazırlandığı bilgisi de yine paylaşılan detaylar arasında. Beklentilerin yüksek tutulmaması adına söylenmiş birkaç söz olmasıyla birlikte bu alanda geliştirilen güzel yapımlardan biri olduğunu belirtmemiz mümkün.

    [vsw id=”VhmpMCoUGvA” source=”youtube” width=”425″ height=”344″ autoplay=”no”]

    Sanal gerçeklik tarafında sunulan çok sayıda oyun var. Göstergeler, oyun meraklılarının bu alandaki her türlü deneyime açık olduklarına işaret ediyor. Diğer yandan sanal gerçeklik ürünlerine yönelik pazarın da hızla büyüdüğü, özellikle 2020’li yıllarda tavan yapacak bir trend halini almasının beklendiği ifade ediliyor.

    MediaMarkt üzerinden, kısa sürede online alışverişle Samsung Gear VR satın almak için buraya tıklayabilirsiniz.

    Huawei Mate 10, 4.000 mAh pille geliyor!

    Samsung, Apple gibi öncü teknoloji şirketlerinin ardından gözler Huawei’nin üzerinde! Kısa süre sonra (16 Ekim 2017) lanse edilecek Mate 10 modelleri, yılın merakla beklenen yıldız adaylarından. Üstelik teknoloji şirketi, lansman öncesinde son derece bonkör; Android işletim sistemine sahip akıllı telefonun özellikleri hakkında ipuçları vermekten geri kalmıyor. Son ‘resmi’ detay pil kapasitesi hakkında.

    Huawei, Twitter hesabında paylaştığı bir görselle Mate 10’un 4000 mAh kapasiteli bir pille geleceğini açıkladı. Son derece önemli bir bilgi olduğuna şüphe yok, günümüzde mobil kalma süresinin uzunluğu oldukça değerli bir konu. Peki 4000 mAh pil kapasitesi ne kadar önemli? Baştan belirtelim bir hayli… Çünkü piyasada bu ölçekte pil kapasitesi sunan çok az model olduğu gibi amiral gemisi şeklinde tanımlanan üst segment modellerde sayı neredeyse sıfır düzeyinde.

    Örneğin Galaxy Note 8, 3300 mAh pile sahip. iPhone X’te ise 2716 mAh seviyesine iniyoruz. Pixel 2XL pil kapasitesi de 3520 mAh ölçeğinde. Diğer bir –öne çıkan- örnek Sony Xperia XZ Premium 3230 mAh pil kapasitesi sunuyor. Örnekler artırılabilir, sonuç şu ki 3500 mAh bile pek erişilebilir bir kapasite değil, bu bağlamda Huawei’nin söz konusu özellikle büyük iş çıkarmış olabileceğini düşünmek olası görünüyor.

    Bu arada ilginç bir gelişme, Huawei, ‘U’ şeklinde bir ürün veya hizmet sunmak için başvuruda bulundu. Bunun dijital asistan olabileceği konuşuluyor, teknoloji şirketi adına Alexa, Siri türünde yeni bir özellik söz konusu olabilir.

    Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz. Takipte kalınız…