Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1137

    Control İnceleme

    0

    Remedy Entertainment’ın Quantum Break oyunundan sonra beklentilerin biraz düştüğü zamanlardayız. Tam olarak istediği etkiyi yaratamayan Quantum Break’in adımlarını takip eden Control, oynanış kısmında daha başarılı detaylarla öne çıkıyor. İşin içerisinde RTX teknolojisi girdiğinde, gözleriniz şenleniyor.

    Oyun hikayesi Jesse Fadens ve kız kardeşinin doğaüstü bir olaya karışmasının ardından başlarına gelenleri anlatıyor. Ancak asıl karmaşa Jesse’nin kız kardeşinin Federal Kontrol Bürosu tarafından kaçırılmasıyla başlıyor. Jesse, kız kardeşini bulmak umuduyla “acil kapanma” konumuna geçen Oldest House’a giriyor. Oyunun tamamı, tek bir mekanda gerçekleşiyor ancak elimizde aslında Metroidvania mantığı var. Metroidvania, tek ve koca bir haritada olduğumuz anlamına gelir. Bu da bazı noktaları akılda tutmayı gerektirir.

    Control, bu yapıyı ana fikir olarak almış olsa bile tam anlamıyla istediği şekilde oyuncuya sunamamış. Metroidvania sisteminde haritayı ezberlemek kolaydır, bir şekilde nereye gideceğinizi anlarsınız ve yolunuzu kaybetmeniz pek kolay değildir. Control’de bu sistemin tam olarak oturamamasının nedeni ise oyunda çok sayıda ofis ve gizli oda bulunmasından kaynaklanıyor. Control dünyasında oynanış mekanikleri inanılmaz eğlenceli. TPS modunda aksiyone doyabiliyorsunuz ve Jesse’nin özel güçleri, bu konuda yardımınıza koşuyor.  Jesse’nin gücünün de bir sınırı var, bu durumda silahına sarılıp, düşmanları mermi yağmuruna tutabilirsiniz. Silahlar, tıpkı Jesse’nin kendisi gibi güçlenebiliyor.

    Önemli olan gücünüzü kullanırken, enerjinize dikkat etmek ve ipin ucunu kaçırmamak. Oyun dünyasında sizi karşılayacak olan düşmanlar, sıradan değiller. Bulunduğunuz ortam, acil kapanış moduna girip Dünya’yı tehdit eden bir takım deneylerin yapıldığı korkutucu koridorlara sahip. Ancak bir tane bile canlı görmek neredeyse imkansız. Bu noktada hem kız kardeşinizi arıyor, hem de olayların arkasındaki sır perdesini aralamaya çalışıyorsunuz. Düşmanlar, hiss olarak karşımıza çıkıyorlar. Hiss’ler, çok boyutlu düşman gücü. Tek amaçları yok etmek ve ele geçirmek. Savaş kısmı eğlencesinden hiçbir şey kaybetmiyor ve oyuna biraz da bulmaca öğeleri eklenmiş durumda.

    Bulmacalar daha çok kapı kilitlerini açıp, laboratuvar notlarını bulmaktan öteye gidemiyor. Ancak bulduğunuz videolar, ses kayıtları ve notlar, oyun hikayesi hakkında bayağı bilgi veriyorlar. Özellikle videoların dizi kıvamında sunulması güzel bir detay olmuş. Control, Northlight teknolojisiyle geliştirilen bir oyun. Eğer PC sistem gereksinimlerinize güveniyorsanız ve RTX ekran kartınız varsa, görsel anlamda tatmin olacağınızdan emin olabilirsiniz. Genel anlamda oyun mükemmel değil, ufak tefek bug’ları ve kendisini unutturabilen bir yapısı var. Karakter hikayesinin daha vurucu olması veya zorlu bulmacalar olsaydı Control, çok daha başarılı olabilirdi. Eğer aksiyon, macera türünü seviyorsanız ve eğlenceli oynanış beklentiniz varsa, gizem dolu bir hikayeye davetlisiniz.

    LotR: Adventure Card Game İnceleme

    0

    Bir kitabı filme dönüştürmek veya filmi, kitaba adapte etmek kolay iş değil. Yüzüklerin Efendisi, bu konuda yıllardır en başarılı isimlerden biri olarak anılır. Mükemmel değil ve hatta kitaptaki çokça detayı filmde göremedik, ancak daha iyisi yapılamazdı ve hala hemen hemen hepimizin film arşivinde yer edinmiştir. Konu kart oyunları olunca da benzer durum söz konusu. Birbirine benzeyen çokça kart oyunu mevcut ve çoğu ücretsiz.

    Farklı oyunların hikayelerini kendilerine adapte edip, kart temasında oyuncuya sunum yapmaya çalışan çokça yapım var. The Lord of the Rings: Adventure Card Game de bunlardan biri. LotR: Adventure Card Game, Orta Dünya’da meşhur Bilbo Baggins’in Gloin ile buluşmasını  konu alan hikayeyle başlıyor. Peter Jackson’un Yüzüklerin Efendisi konusunda harikalar yarattığı kesin, ancak Hobbit üçlemesi için aynı şeyi söylemek zor. Ana oyun temeli Gloin, Bilbo, Gandalf gibi karakterleri oyun tahtanıza koymak ve belli görevleri yapmak. Bu görevler “3 raund hayatta kal, gardiyanı durdur, sümüklü yaratığı seni yemeden yok et” gibi temalardan oluşuyor.

    Oyun zorluğu, her eylemden sonra Sauron’un hareket etmesiyle şekilleniyor. Cücenize bir balta verdiğinizde, Sauron yarasalarını harekete geçirebilir. En büyük tavsiyemiz, Sauron Treachery kartını kullanırsa “Sneak Attack” aktif edin. Yolunuzdaki düşmanları dikkate almayıp, sadece görevlere odaklanabilirsiniz. Her geçen turda Sauron’ın dikkat barı yükselmeye başlar ve bu da belli yeteneklerin açılmasına izin verir. Ancak ortada can sıkan bir durum var ki bazı kartlar Sauron’un sayacını artırma ve bazıları da onu azaltma yeteneğine sahip. Hangisine denk geleceğinizi bilememek üzücü.

    Oyun mekaniği, “Fate” sayacına sahip. Saldırmak yerine, Fate sayacına yatırım yapabilirsiniz ve Sauron’un etkisinden biraz olsun çıkabilirsiniz. Oyun içi parada sadece Fate sayacı değil, çeşitli avantajlara sahip olmanızı sağlayabilecek kartlar da alabilirsiniz. Oyun, mantıkta oldukça ilgi çekici ve görevler arasında gidip gelirken, kart tasarımlarından da hoşlanabilirsiniz. Daha ilk görevlerde bile kendinizi sayaç kontrolü yaparken bulabilirsiniz. Unutmayın ki her saldırı ve sağlık dahil stat önemlidir ve kimi zaman saldırgan olmamak işinize yarayabilir. Oyunun multiplayer kısmında eksik çok. Henüz tam olarak odalar oluşturulamamış ve görünen o ki ortada fazla çevrimiçi oyuncu da yok.

    Aslında PvP kısmında oyun çok eğlenceli olabilirmiş veya co-op tarafında ilginç maceralara satılmanızı sağlayabilirmiş. Ancak o kısım hala fazla havada ve hatta çoğu zaman bağlanamıyorsunuz. Ancak ilginç tarafı zaten sadece hikaye tarafını oynasanız bile internetinizin çöküş durumu, oyunu da etkiliyor. Kısacası Lord of the Rings: Adventure Card Game için internet bağlantınız olmak zorunda. Eğer Orta Dünya temasından hoşlanıyor ve başarılı kart tasarımlarıyla dolu ilginç bir kart oyunu aksiyonuna girmek istiyorsanız, The Lord of the Rings: Living Card Game’e şans verebilirsiniz.

    HTC’ye yeni CEO: Yves Maitre

    HTC Corporation, Yves Maitre’nin CEO görevine getirildiğini duyurdu.

    Mobil teknolojiler ve çevreleyici bilgi işlem çözümleri alanında yeniliklere öncülük eden HTC Corporation, Yves Maitre’nin bugünden itibaren CEO görevine getirildiğini duyurdu. Yeni CEO Yves Maitre, VIVE Reality üzerine odaklanmaya devam edecek.

    Dünyanın en büyük telekomünikasyon şirketlerinden biri olan Orange’da Tüketici Ekipmanları ve İş Birliklerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı olarak görev yapan Yves Maitre, burada Orange’ın bağlantılı teknoloji stratejilerini ve çalışmalarını yürüttü. Maitre’nin geçmişinde, dünyanın en büyük tüketici elektroniği markalarının müşterilere sunulması ve geniş bir bağlantılı ve mobil hizmetler portföyünün hazırlanması da bulunuyor. Orange’ın inovasyon teknolojileri grubunun da bir üyesi olan Maitre, yeni gelir fırsatları geliştirmek üzerine de çalıştı.

    HTC yönetim kurulu başkanı olmaya devam eden Cher Wang, HTC’nin gelişen portföyü ve VIVE Reality vizyonu ile örtüşen teknolojilere odaklanacak.

    “Dört yıl önce CEO olduğumda, HTC’yi tam anlamıyla bir ekosistem şirketi haline dönüştürmek için çalışmaya başladım ve şirketin 5G ile XR alanlarında öne çıkmasını sağlayacak temelleri attım. Şimdi HTC’nin idaresini, bizi yolculuğumuzun bir sonraki aşamasında yönlendirecek güçlü bir lidere bırakmanın tam zamanı.” diyen HTC Başkanı Cher Wang, sözlerine şöyle devam etti: “Yves’in yönetimi ele almasından mutluluk duyuyorum. Kendisinin şirketimizle uzun zamana dayalı ilişkisi var ve bizim inovasyon tutkumuzu paylaşıyor. Yves’in HTC’yi tam potansiyeline ulaştıracak doğru lider olduğuna gönülden inanıyorum.”

    Kablosuz şarj özellikli en iyi akıllı telefonlar

    Kablosuz şarj özellikli en iyi akıllı telefonlar, aslında tek bir standardı kullanıyorlar. Üstelik bu yeni bir özellik de değil. Akıllı telefonlar için kablosuz şarj yeni değil, indüktif şarj cihazları zaten piyasada birkaç yıldır mevcut. Yeni nesil amiral gemisi akıllı telefonlarda ise kablosuz şarj standart bir özellik gibi gelmeye başladı.

    Kablosuz şarj, elektrikli diş fırçaları ve hatta bazı mutfak ürünlerinde gördüğümüz gibi indüksiyon teknolojisi ile çalışıyor. Enerji, elektromanyetik dalgalar yardımıyla kısa mesafelerde kablosuz olarak iletilerek akıllı telefona güç sağlıyor. Qi adlı bir standart kullanan bu sistemler tam olarak nasıl çalışıyor ve en iyi kablosuz şarj özellikli akıllı telefonlar hangileri, bunları sizin için toparlamaya çalıştım.

    Qi kablosuz şarj özelliği nedir?

    Qi kablosuz şarjlı bir akıllı telefon, kablosuz şarj için Qi standardına (Çi diye okunur ve Çince “yaşam enerjisi” anlamına gelir) sahip olan cihazları tanımlamak için kullanılan bir terimdir. İndüktif güç iletimi için kablosuz şarj cihazlarında Qi alıcı bobinleri yer almaktadır.

    Akıllı telefonunuzu kablosuz olarak şarj etmek istiyorsanız, önce bu standardı destekleyip desteklemediğini kontrol etmeniz gerekiyor. Mevcut akıllı telefonlarda Qi standardı genellikle mevcuttur ve daha eski modellerin bazıları ise sonradan aparat kullanarak bu standarda uygun hâle getirilebilmektedir.

    Qi standardı nedir?

    Qi standardı, 2008 yılında Wireless Power Consortium (Kablosuz Güç Birliği) tarafından geliştirilen evrensel bir kablosuz şarj standardıdır. Teknik olarak, enerjinin elektromanyetik dalgalar tarafından kısa mesafelerde kablosuz olarak iletildiği indüksiyon prensibine dayanmaktadır. Bu nedenle şarj cihazları ayrıca indüksiyon şarj cihazları veya indüktif şarj cihazları olarak da adlandırılır.

    Qi standardı şu anda akıllı telefonlarda ve diğer küçük cihazlarda kullanılmaktadır ve kablosuz şarj açısından vazgeçilmez duruma geldiğini söylersek, yalan olmaz. Qi özellikli telefonların avantajı, hangi üretici olursa olsun tüm Qi şarj cihazlarında kablosuz şarjın mümkün olmasıdır.

    Ancak her şeyden önce, asıl avantaj telefonunuzu kablosuz olarak şarj edebilmenizdir. Telefonu şarja koymak ve şarjdan almak son derece pratik hâle gelir. Bu pratiklik, telefonu daha sık şarj etmeyi ve şarjsız kalmamayı sağlar.

    Qi standardı şu anda 5-15 Watt arası birkaç farklı güç seviyesine sahiptir, ancak daima geriye dönük olarak uyumlu kalırlar. Qi telefonları açısından, bazı akıllı telefon üreticileri öncüler arasında yer almaktadır, ancak bu teknoloji 2019 yılında geniş kitle pazarına ulaşmıştır ve birçok mevcut akıllı telefon zaten bu standardı belirli ürünleriyle sunmaktadır.

    Akıllı telefonumu nasıl kablosuz şarj edebilirim?

    Qi özellikli akıllı telefonlar için bu sorunun yanıtı gayet basit: Şarj aparatına yerleştirin.

    Qi desteklemeyen yani kablosuz şarj özelliği olmayan telefonlar ise kablosuz şarj olabilecek hâle getirilebilir. Arka yüzünde Qi alıcıları için özel şarj kontakları bulunmayan cep telefonları için, özel Qi şarj pedleri bulunuyor. Bunlar akıllı telefonun arkasına monte edilir ve cihazın şarj bağlantısına kabloyla bağlanır. Daha sonra indüksiyonla, şarj cihazından pede gelen enerji, buradan kabloyla telefonun pillerine aktarılır.

    iPhone XS Max

    Apple iPhone XS serisi

    iPhone XS ve XS Max, önceki model iPhone X’ten daha hızlı işlemcilere, daha iyi kameralara ve daha iyi hoparlörlere sahip, ayrıca kablosuz şarj hızı da artmış durumda. Her kablosuz şarj cihazının aynı gücü sağlamaması sebebiyle, iPhone modellerinde 7,5 Watt değer olduğuu bilmeniz önemli. Bunun altındaki cihazlar şarj hızı açısından daha ağır kalacaktır.

    huawei p30

    Huawei P30 Pro

    P30 Pro, arkasındaki dört mercekli kamerasıyla oldukça etkileyici. Düşük ışıklı senaryolarda harikalar yaratıyor, geniş açılı ve 5x telefoto mercekleriyle de farklı senaryolarda dahi çok iyi çekiyor. Ekran üzeri parmak izi tarayıcı, 15 Watt hızlı kablosuz şarj ve hatta ters kablosuz şarj özelliği ile geliyor.

    samsung galaxy s10

    Samsung Galaxy S10 Series

    Galaxy S10 serisindeki 3 cep telefonunun (Galaxy S10 Plus, S10 ve S10e), 15 Watt kablosuz şarjı destekliyor. Üstelik, hepsinde Samsung’un Wireless PowerShare dediği, diğer kablosuz şarj cihazları için şarj edebilme, yani ters kablosuz şarj özelliği de yer alıyor. P30 Pro’da da bulunan bu özellik açıldığında kablosuz şarj olabilen bir başka cihaz yaklaştırıldığında, o cihazı da şarj edebiliyor.

    xiaomi mi 9

    Xiaomi Mi 9

    Qualcomm Snapdragon 855 yonga seti, üç arka kamera ve uygun fiyatına karşılık ekran üzeri parmak izi okuyucusyla iddialı bir model. Mi 9, hızlı kablosuz şarjı için 20 Watt destekliyor. Ayrıca özel Charge Turbo kablosuz pedine sahipseniz, yalnızca 1 saat 40 dakika içinde yüzde 100 dolum sağlayabiliyor.

    MediaMarkt’tan Bir İlk Daha; İnternetten Al Mağazada Öde!

    MediaMarkt, teknolojiseverlere yepyeni bir hizmet daha sunmaya başladı. Mağazada Ödeme hizmeti ile tüketiciler mediamarkt.com.tr üzerinden aldıkları ürünlerinin ödemelerini ürünü mağazadan teslim alırken nakit, banka veya kredi kartı ve MediaMarkt Hediye Kartı ile gerçekleştirebiliyor. Mağazadan Teslimat hizmeti ile kullanılan Mağazada Ödeme hizmeti sipariş verilen ürünün hızlıca teslim alınmasını sağlıyor.

    Avrupa’nın açık ara 1 numaralı elektronik perakendecisi MediaMarkt, mediamartk.com.tr üzerinden yapılacak online alışverişlere yeni bir ödeme yöntemi daha ekledi. Elektronik perakendeciliğinde bir ilk olan Mağazada Ödeme hizmeti ile teknolojiseverler internet üzerinden aldıkları ürünlerin ödemelerini, mağazadan ürünü teslim alırken gerçekleştirebiliyor. Sipariş verildikten 1 saat sonra mağazadaki internet satış noktasından ürün teslim alırken Mağazada Ödeme hizmetini kullanabiliyor.

    MediaMarkt’ın Mağazada Ödeme hizmeti, banka veya kredi kartı kullanmayan tüketicilerin de online alışveriş yapmasına olanak veriyor. Mağazadan Teslimat hizmeti ile birlikte kullanılan hizmet, ürünün teslim alınmadan mağaza da incelenmesini de sağlıyor.

    İstediğin yerden satın al, mağazadan teslim alırken öde

    MediaMarkt sağladığı hizmetlerle tüketicilerin alışveriş sürecini kolaylaştırmaya devam ediyor. Mağazada Ödeme hizmeti ile teknolojiseverler ödeme işlemini, online alışveriş sırasında ürünü teslim almak istedikleri mağazada; nakit, banka veya kredi kartı ve MediaMarkt Hediye Kartı ile yapabiliyor. mediamarkt.com.tr üzerinden sipariş verilen ürün, stoklarda var ise en erken 1 saat sonra mağazadan teslim alınabiliyor. Mağazada Ödeme hizmeti ile alışveriş yapıldıktan sonra 24 saat içinde mağazada ödeme yapılması gerekiyor.

    Hizmet, kredi kartı bilgilerini online ortamda paylaşmak istemeyen ve kredi veya banka kartı kullanmayan tüketiciler tarafından ilgi görürken, Mağazadan Teslimat hizmetinin de ücretsiz olması kargo ücreti vermek istemeyen tüketicileri cezbediyor.

    Redmi 7A : Uygun fiyata yeni nesil Android telefon

    Yeni bir akıllı telefon mu arıyorsunuz? Eğer üst seviye bir model değil de, giriş seviyesinde, uygun fiyatlı, temel ihtiyaçlarınızı karşılayabilecek bir telefon arıyorsanız, size bir önerimiz var. Redmi 7A 

    Bu ay incelememize konuk olan Redmi 7A, 165 gram ağırlık ve 9.6mm kalınlık değeri ile boy gösteriyor. Mat plastik bir tasarıma sahip olan bu telefon, yanlardan kıvrımlı tasarımı sayesinde de tek elde tutuş ve kullanım kolaylığı sağlaması ile avantaj sağlıyor.

    Ekranı

    Redmi 7A, 5.45 inç, HD+ IPS ekrana sahip ve iyi bir görüntü kalitesine ulaşabiliyor. Özellikle iç mekanlarda görüntüleme performansı gayet başarılı. Bir şeyler oynarken ya da izlerken performansından kesinlikle memnun kalıyorsunuz. Tabii yoğun güneş altında kullanıldığında görüntü belirginliği ne yazık ki azalıyor.

    Ekranın parlaklık ve kontrast değeri özellikli çok güneşli ortamlarda zaman zaman yetersiz kaldığını söylemeliyiz. Buna karşın düşük ışıkta, bir şeyler okurken  göz konforu modunu aktifleştirerek rahat bir kullanım sağlayabiliyorsunuz.

    Üründe beğendiğimiz bir özellik, dokunuşlara verdiği tepkilerin gayet seri olması. Bunun avantajı Redmi 7A akıllı telefonu zorlanmadan tek el ile rahatlıkla yönetebiliyor olmanız.

    Performans

    Telefonda Snapdradogon 439 çipseti bulunuyor. Yani performans tarafında çok büyük bir  beklentiye girmemeniz iyi olur. Snapdragon 439 çipset, 2GB RAM ve 16GB dahili depolaması (isterseniz microSD kart takabilirsiniz) bulunan ürün, özellikle arama yapma, internet ve sosyal medyada gezinme gibi gündelik ihtiyaçlarınıza yönelik hazırlanmış. Kısaca, Redmi 7A gündelik işleriniz için sizi yarı yolda bırakmıyor.

    Fakat yukarda da bahsettiğimiz gibi gelişmiş oyunları çalıştırma ve gelişmiş fotoğrafçılık deneyimleri gibi beklentileriniz kesinlikle olmamalı. Beğendiğimiz bir özellik ise Android 9 işletim sistemine sahip olan cihazın kolay bir arayüze sahip olması. Alışma sorunu yaşamıyor, hemen kullanmaya başlayabiliyor olmanız önemli bir avantaj.

    Kamera

    Gelelim kameralara. Biliyorsunuz, akıllı telefonlarda kameralar oldukça önemlidir. Redmi’nin bu modelinde ise müthiş fotoğraflar beklemeyiniz. Telefonun arkasında 12, ön tarafında da 5MP kamera yer alıyor. İkisi de yapay zeka destekli ve günümüzdeki diğer telefonlar gibi iyi ışıklı ortamlarda iyi sonuçlar verebiliyor. Arka kamerada hızlı video çekim seçeneği de bulunması önemli bir artı.

    Buraya kadar her şey çok güzel. Fakat işin içine loş ortamlar ve düşük ışık girdiğinde madalyonun diğer yüzünü görüyorsunuz. Giriş seviyesi ürünlerde olduğu gibi  düşük ışıklı ortamlarda hem kameranın çekim hızı hem de kalitesi önemli derecede düşüyor. Grenli fotoğraflar ve netlik kaybı yaşanabiliyor.

    Sonuç

    Akıllı telefonlarda bir diğer önemli nokta ise, pil. Cihazın pil kapasitesi ise 4000mAh ve tek şarj ile iki günü rahatlıkla çıkarabiliyorsunuz. Tabii güç tasarruf modu da var ve bunu aktifleştirdiğinizde tek şarj ile kullanım ömrünü daha da artırabiliyorsunuz. Hızlı şarj ve kablosuz şarj gibi detaylar ise bu üründe aramamalısınız.

    Gelelim ürünün en büyük avantajına. Yani fiyat etiketine. Redmi 7A, 1000 TL’nin altında bir fiyat etiketi ile çok iddialı.  Hatta Redmi 7A’nın 16GB’lık versiyonu ülkemizde 849 TL fiyat etiketiyle bulunabiliyor olması onu rakipsiz kılıyor. Eğer giriş seviyesinde, uygun fiyatlı bir Android telefon arıyorsanız, Redmi’nin bu modeline kesinlikle göz atmalısınız. Fiyat/performans oranı daha iyi bir ürün bulmak çok zor olacaktır.

    Xiaomi ürün ailesi hakkında detaylı bilgi ve satın almak için buraya tıklayın

    Huawei Porsche Mate 30 RS modelini doğruladı

    0

    19 Eylül 2019 tarihinde tanıtılacak olan Huawei Mate 30 serisi, merakla beklenen akıllı telefonlar arasında yer alıyor. Daha önce Mate 20 serisine özel Mate 20 Porsche Design cihazını satışa sunan Çinli ekip, yeni üründen de son derece umutlu.

    Huawei Porsche Mate 30 RS

    Huawei Porsche Mate 30 RS modeli doğrulandı

    Resmi Twitter hesabı üzerinden çok kısa bir video paylaşan Huawei, herhangi önemli bir detay vermedi. Tasarımcılar tarafından yapılan yorumlar, bu özel modelin metal ve yekpare bir dizayna sahip olacağı yönünde. Ayrıca kendisinin arkasında 4 kamera bulunacak.

    Gücünü Kirin 990 işlemciden alacak olan cihazın yapay zeka konusunda diğer rakiplerinden çok daha başarılı olması umut ediliyor. Huawei’nin en yeni işlemcisinin özellikleri, aşağıda detaylı bir şekilde mevcut. Buna göre:

    • 2.86 GHz hızında çalışan 2 adet ARM Cortex A76 çekirdek
    • 2.36 GHz hızında çalışan 2 adet ARM Cortex A76 mimarili ek çekirdek
    • 1.95 GHz hızında çalışan 4 adet ARM Cortex A55 çekirdek
    • 700 MHz hızında çalışan ve 16 çekirdek kullanan Mali G76 GPU
    • 7+nm fabrikasyon yapısı
    • Kirin 980’e göre 4.7 kat daha fazla “Yapay Sinir İşleme Ünitesi” (NPU) performansı
    • 24 kat daha fazla verim
    • Gürültü azaltma teknolojisi
    • 3D filtrelem
    • Düşük ışıklı ortamlarda daha parlak ve daha net görüntü hizmeti

    Mate 30 modeli ile beraber tanıtılması planlanan ürünün fiyatı henüz belli değil. Son olarak, Huawei tarafından yayımlanan videoyu aşağıdan izleyebilirsiniz.

    İyi seyirler.

    Teknolojik öğrenci evi için 5 altın tavsiye!

    Üniversiteyi kazandınız ve başka bir şehirde yeni bir hayata başlamak üzeresiniz. Elbette ilk uğraşmanız gereken detay, bir öğrenci evi kurmak olacak. Peki, bütçenizi çok zorlamadan ama öğrencilik hayatınızı kolaylaştıracak şekilde bir ev kurmak için nelere dikkat etmelisiniz? İşte öğrenci eve kurarken aklınızda tutmak isteyebileceğiniz 5 altın tavsiye.

    Mikrodalgasız öğrenci evi olmaz

    Mikrodalga fırınlar bizim kültürümüzde hala yeterince kabul görmedi ancak teknolojinin insanoğluna hediye ettiği bu pratik cihazların artık her bütçeye uygun modelleri bulunuyor.

    Öğrenci evinde mutfakta her gün 2-3 saat sürecek yemek hazırlama ritüelleri uygulamak mümkün olmayacağına göre evden gelen sağlıklı anne yemeklerini veya boş vaktinizde mutfağa girip “bolca” yapacağınız yemeklerden kalan kısımları, uygun kaplara koyup buzlukta dondurarak saklamanız hayatınızı kolaylaştırır. Böylece acıktıkça buzluktan yemekleriniz çıkarıp çıkarıp yiyebilirsiniz. İşte bu noktada mikrodalga fırınlar devreye giriyor ve buzlukta donmuş besinleri birkaç dakika içinde çözüp yenilecek kıvamda sıcak yemeğe dönüştürmeye yardımcı oluyor. Dolayısıyla, Mikrodalga fırına yapacağınız küçük bir yatırım, öğrencilik hayatınıza size sağlıklı beslenme fırsatı ve hergün 2-3 saatlik zaman tasarrufu sağlayacak.

    Güçlü aydınlatma ekipmanları

    Öğrenciler bir eve taşınırken en umursamadıkları detay, odaların aydınlatması olur. Nasıl olsa her odanın tepesinde bir lamba ve ampul var değil mi? Öte yandan, öğrenciye ev kiralama hesabı yapan ev sahiplerinin de en umursamadığı detaylardan biri aydınlatmadır. Bunun sonucu olarak, en ucuz ampüllerle, en loş ve sağlıksız şekilde aydınlatılmış öğrenci evi gerçeği ile yüzleşmek zorunda kalırsınız.

    Çoğu öğrenci, ömür boyu ona eşlik edecek göz bozukluklarına yakalanmadan aydınlatmanın önemini fark etmez bile ama biz size hatırlatalım. Sürekli ders çalışmak, kitap okumak, yazı yazmak zorunda kalacağınız odanızda mutlaka güçlü bir ışıklandırma olmalı, üzerinde çalıştığınız kitap net şekilde aydınlatılmalı, üzerine kafanızın gölgesi de düşmemeli. Dolayısıyla, hiç olmazsa bir okuma lambası göz sağlığınız için önemlidir. Mümkünse alttan tavana ışık vuracak aydınlatma ekipmanları da ders çalıştığınız odadaki aydınlatmayı hem güçlendirmeli hem de yumuşatmalısınız.

    Yanmaz fırın kağıdı

    Şaşırtıcı ama gerçek, bu küçük kağıt rulosu, sizin her hafta 4-5 saat daha az bulaşık yıkamanızı sağlayacak. Çok sık kullanacağınız tost makinesinin arasına koyacağınız fırın kağıdı, tost makinenizin sürekli kirlenmesini engelleyecek. Fırında pratik küçük pizza dilimleri/brucehetta’lar yapmak istediğinizde her defasında fırın tepsisini yıkamak zorunda kalmayacaksınız. Hatta zamandan ve bulaşıktan daha da tasarruf etmek istiyorsanız, fırından çıkaracağınız minik kızarmış ekmeklerinizi ve diğer kuru malzemeleri, fırın kağıdı ile masaya getirebilir, tabak bile kirletmeden minik pizzalarınızı yiyebilirsiniz. Ardından tek yapmanız gereken şey, fırın kağıdını üzerindeki kırıntıları dökmeden çöpe atmak.

    Öğrencilik bazen böyle yaratıcı çözümler geliştirmeyi zorunlu kılıyor zira ya o bulaşık yıkanacak, ya da o sınava yetişilecek, sizi anlıyoruz. Sonra da öğrenci evinde dağ gibi bulaşık birikiyor derler.

    Kettle

    Yoğun ders çalışma gecelerinde en sık tüketeceğiniz içecekler kahve ve hatta çay olacak. Eğer ocak üzerinde su kaynatarak kahve ve çay yapmaya kalkışırsanız, çok bölünürsünüz. Çok zaman harcarsınız. Oysa pratik bir kettle, ateşin üzerinde çaydanlık unutmadan, ders başında uyuyakaldığınızda evi yakma riski yaşamadan gece boyunca dilediğiniz kadar çay ve kahve içmenize yardımcı olur.

    Wi-Fi range extender

    Eğer apart evler gibi Wi-Fi bağlantının bir hizmet olarak kiraya dahil olduğu eşyalı kiralık evlerde kalacaksanız, apartmandaki diğer komşularla Wi-Fi konusunda yarışmak zorunda kalacaksınız demektir. Ayrıca evinizdeki bazı odalara ve köşelere apartmandaki Wi-Fi modemin sinyalleri ulaşamayabilir. Uygun bir Wi-Fi Range Extender cihazı ile evinize ulaşan sinyalleri, evin sinyali çekmeyen köşelerine kadar ulaştırabilirsiniz. Böylece pahalı 3G/4G verilerinizi evde sosyal medyaya girmek, internetten film seyretmek için harcamak zorunda kalmadan binanın Wi-Fi bağlantısını kullanabilirsiniz.

    Mate 30 kamera tasarımını en net gösteren kılıf sızdırıldı

    0

    Huawei Mate 30 ailesinin tanıtılmasına sayılı günler kaldı. Ailenin arka kamera kurulumunun dairesel tasarıma sahip olacağı artık neredeyse kesin. Ancak yine de bu tasarım ile ilgili sızıntılar ortaya çıkmaya devam ediyor. Huawei Mate 30 kamera tasarımı, sızdırılan kılıf ile en net şekilde ortaya çıktı.

    Huawei Mate 30 kamera tasarımı nasıl olacak?

    Neredeyse her gün yeni bir Mate 30 sızıntısı gündeme geliyor. Bu kez kamera tasarımını en net şekilde ortaya koyan bir kılıf fotoğrafı internetteki yerini aldı.

    Dairesel kamera tasarımının görüldüğü kılıfta aynı zamanda sol üstteki dikey boşluk da dikkat çekiyor. Bu alanda ne kullanılacağı şimdilik bilinmiyor.

    Kılıf üreticileri telefonların şemalarını önceden alabiliyor. Böylece kılıfları, telefonların lansmanlarına yetiştiyor. Bu tasarımlarda herhangi bir sürprizin yaşanabilme ihtimaline karşı genel hatlarıyla hazırlanan kılıflar, telefonlar ortaya çıktıktan sonra en net halini alıyor.

    Kamera tasarımından bahsetmişken telefonun kamera özelliklerine de bakmak gerekiyor.

    Huawei Mate 30, dörtlü kamera kurulumuyla gelecek. Ana kamerası ve ultra geniş açılı kamerası 40 Megapiksel çözünürlüğünde olan telefonda 8 Megapiksellik telefoto lens ve ToF sensör de yer alıyor. Telefonun işlemci tarafında ise karşımıza Huawei ailesinin en yeni ve en güçlü işlemcisi Kirin 990 yer alacak.

    Apple, iPhone 11 Pro reklamları ile tüketicilere göz kırptı

    0

    Apple, 10 Eylül günü düzenlediği etkinlikle iPhone 11 ailesini görücüye çıkardı. iPhone 11, iPhone 11 Pro ve iPhone 11 Pro Max modelleri bu lansmanın ardından Amerika Birleşik Devletleri’nde ön siparişe çıktı. Yakın zamanda da ülkemizde satışa çıkması beklenen telefon ailesi için yeni reklam filmleri yayınlamayı başlandı. Apple, iPhone 11 Pro reklamları ile tüketicileri ‘Ön sipariş ver’ butonuna yönlendirmeye çalışıyor.

    iPhone 11 Pro reklamları yayınlandı

    Apple, iPhone 11 Pro reklamları ile hem dayanıklılığı hem de telefonun kamera özelliklerine odaklanıyor. Reklamlardan ilki telefonun ne kadar dayanıklı olduğunu tüketicilere göstermeye çalışırken, diğeri kamera yeteneklerine dikkat çekiyor.

    İlk reklamda çocuk oyuncakları, yiyecekler, buz küpleri ve saç fırçaları akıllı telefona fırlatılıyor. Dikkat çeken nokta ise telefonda hiçbir iz olmamasının iddia edilmesi.

    İkinci videoda ise iPhone 11 Pro‘nun üçlü kamera kurulumunun yetenekleri gösteriliyor. Android dünyasında geçen yıldan beri popüler olan üçlü kamera kurulumu bu yıl iOS tarafına da geldi. Apple de son reklam filmiyle adeta bu gelişi kutluyor diyebiliriz.

    Reklam filminde telefonun Gece Modu özelliğinin yanında telefoto ve geniş açılı lensin nasıl işler çıkardığı gözler önüne seriliyor.

    Tabii bu reklam filmlerinin özel ortamlarda çekildiğini de bilmek gerekiyor.

    Son olarak iPhone 11 Pro özellikleri ile ilgili detaylara baktığımızda telefonun önceki nesliyle hemen hemen aynı tasarımla karşımıza çıktığını söyleyebiliriz. iPhone 11 Pro’nun tasarımındaki en büyük fark ise tabii ki arkadaki üçlü kamera kurulumu.

    Arkada yer alan 12 Megapiksellik üç kameradan biri geniş açılı lens. Bu da artık telefonun daha geniş açılı fotoğraflar çekmesinin yolunu açıyor.

    Gücünü Apple’ın A13 Bionic işlemcisinden alan iPhone 11 Pro’nun işlemcisinde 2.66 GHz hızında çalışan 6 çekirdek yer alıyor. Bu 6 çekirdekten 2’si performansa, 4’ü ise verimliliğe odaklanıyor.