Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 524

    Grundig sürdürülebilirliği evlerde başlatıyor

    0

    Avrupa’nın ev elektroniği alanındaki öncü markalarından Grundig, geliştirdiği en son sürdürülebilir teknolojileri Avrupa’nın en büyük tüketici elektroniği fuarı IFA’da tüketicilerle buluşturdu. Grundig’in fuarda sergilediği FiberCatcher® filtreli çamaşır makineleri mikro plastikleri %90’a varan oranda filtre ediyor.  Grundig’in daha iyi bir gelecek için tasarladığı, enerji tasarruflu televizyon, gıda israfını azaltan fırın, fuarda sergilediği sürdürülebilir ürünler arasında yer alıyor.

    “Daha iyi bir gelecek evde başlar” sloganıyla sürdürülebilir bir yaşam tarzı için tüketicilerine ilham vermeyi amaçlayan Grundig, Berlin’de düzenlenen tüketici elektroniği Fuarı IFA’da bu yıl da çevre dostu yenilikçi ürün ve teknolojileriyle dikkat çekiyor.

    Grundig’in sergilediği sürdürülebilir ürünlerden biri dünyanın ilk entegre mikrofiber filtre sistemine sahip FiberCatcher® filtreli çamaşır makineleri. Grundig FiberCatcher® filtreli çamaşır makineleri deniz ve okyanuslarda ekosisteme zarar veren, besin zincirine karışarak sağlığı da tehdit eden mikro plastik kirliliğiyle mücadele ediyor. Sürdürülebilir bir gelecek için mikro plastikleri %90’a varan oranda filtreleme imkânı sunuyor. Böylece okyanuslardaki mikro plastiklere sebep olan sentetik kumaşların yıkanıp kurutulması sırasında ortaya çıkan ve sulara karışan mikrofiber oranı azaltılmış oluyor. Grundig çamaşır makineleri bir yıkama döngüsü sırasında salınan mikrofiberlerin %90’a kadarını filtreliyor. Çamaşır makinelerinin filtre kartuşunun %98’i geri dönüştürülmüş plastikten yapılıyor.  Makinelerde kullanılan kazanların her biri yaklaşık 60 adet geri dönüştürülmüş plastik şişe kullanılarak üretilmiştir.

    Grundig ProDose bulaşık makineleri

    ProDose teknolojisi sayesinde kullanılan sıvı deterjanın miktarı makine tarafından ayarlanıyor. Auto program kullanıldığında bulaşık makinesi kir seviyesine göre uygun programı seçip Prodose özelliği sayesinde kullanılması gereken deterjan miktarını otomatik olarak belirliyor. Bu sayede deterjan kalıntısı bırakmayacak şekilde en uygun miktarda deterjan kullanılıyor ve her yıkamada deterjan ekleme zorunluluğu ortadan kalkıyor.

    Grundig Express Dry Kurutma Makinesi

    Grundig Express Dry kurutma makinesi, tüketicilerin 5 kg’lık karışık çamaşırlarını sadece bir saatte kurutmasını sağlıyor. Hızlı kurutmasıyla öne çıkan makine ısı pompası teknolojisi ve çamaşırlardaki nem seviyelerini algılayabilen yenilikçi sensörleri sayesinde çamaşırları daha düşük sıcaklıklarda kurutarak enerji tüketimini minimumda tutmaya yardımcı oluyor.

    Gıda israfını azaltmaya yardım eden buzdolabı

    AeroFresh™ teknolojisine sahip Grundig buzdolaplarındaki yeni nesil no-frost teknolojisi, gıdaların tazeliğini daha uzun süre koruyor. AeroFresh teknolojisi, buzdolabının içinde eşit bir ısı dağılımı yapılmasını sağlarken, ısı dalgalanmalarının ve dehidrasyonun önüne geçiyor.

    Grundig HotAero Pro teknolojisine sahip fırın, yeni fan sistemi ve yeniden tasarlanan iç yapısıyla sıcak havayı fırının her yerine eşit şekilde yayarak yemeklerin kenarlarının yanmasını ya da ortasının çiğ kalmasını önlüyor ve her pişirmede mükemmel sonuçlar sunuyor.

    Grundig’in yeni hoparlörlerinde kullanılan plastiğin %90’ı geri dönüştürülmüş plastiklerden oluşuyor. 360 derece ses sunan yeni Grundig Portable 360 BT Hoparlör ve Grundig Band 360 BT Hoparlör’de geliştirilmiş bas deneyimi için çift pasif radyatör bulunuyor. USB şarj özelliğini kullanılarak telefon şarj edilebilen ürünler, suya dayanıklılık standartlarını karşılıyor.

    Teknoloji, spor ve yaşam tarzı alanlarında verilen dünyanın en büyük inovasyon ödülü olan Plus X Ödülü’ne sahip Grundig Jam Earth BT Hoparlör’ün gövdesinin %100’ü geri dönüştürülmüş plastikten tasarlandı.

    Grundig TV, Eko-Uzaktan Kumanda, Çevre Dostu Ambalajlar

    Grundig, IFA’da TV kategorisinde de yenilikleriyle öne çıkıyor. Ambient Light Sensor (Ortam Işığı Sensörü) (ALS), ortam ışığını tespit ederek, cihaz ekranını ortam ışığına uygun şekilde karartmaya yarayan bir tür fotodedektör işlevi görüyor.

    Yüzde 100 geri dönüştürülmüş plastikten üretilen Eko-Uzaktan Kumanda, eko tuşu sayesinde tek adımda eko moduna geçerek, TV’nin minimum düzeyde elektrik harcadığı tüm işlevleri aktif hale getiriyor.

    Yayıncılar için mikrofon seçenekleri

    İnternet üzerinden canlı yayınlar, oyun yayınları, podcast kaydı ya da video konferanslar için kaliteli bir mikrofon tercih etmek zorunluluk. Bu nedenle yayıncı mikrofonu olarak adlandırılan özel bir ürün kategorisi var. Bu kategorideki mikrofonlar, kaliteli ses aktarımı için özel olarak geliştiriliyor. Arka plan gürültüsü olmadan sesi temiz olarak karşıya ileten bu mikrofonlar, tek yönlü ya da çok yönlü ses yakalama yetenekleriyle, farklı yayın tipleri için elverişli koşullar sunuyor. Tek kişinin mikrofon karşısına geçip yayın yapabileceği bir senaryodan, mikrofon karşısında bir sunucu ve çok sayıda konuğun bulunması gibisenaryolara kadar her alanda bu mikrofonları kullanmak mümkün. Bu hafta MediaMarkt internet mağazasından seçtiğim üç farklı markanın yayıncı mikrofonuna yakından bakacağız. Hazırsanız gelin hemen başlayalım:

    JBL Quantum Stream

    JBL Quantum Stream

    96 kHz yüksek örnekleme hızı ve 14 mm’lik çift yoğunlaştırıcısıyla, sesinizi arka plan gürültüsü olmadan her zaman yüksek ve net çıkmasını sağlayan JBL firmasının Quantum Stream model yayıncı mikrofonu, çevredeki sesleri yayına almak istediğinizda farklı modlara kolayca geçmenizi sağlıyor. Mikrofonu, kardioid tek yönlü ya da çok yönlü olarak kullanabiliyorsunuz. Yayınlar sırasında mikrofonu pasife almak için dokunmatik yüzey kullanılıyor. Mikrofonun aktif ya da pasif olduğunu RGB aydınlatmadan fark edebiliyorsunuz. Böylece sesinizin ne zaman yayına yansıyacağını ya da yansımayacağını kontrol edebilirsiniz. JBL Quantum Stream yayıncı mikrofonu, sorunsuz tak ve çalıştır özelliğiyle teknik bilgi gerektirmeden yayına girmenizi sağlıyor. Ürünle birlikte gelen ters çevrilebilir stand, mikrofonu 360 derece hareket ettirmenize, bir kamera tripoduna bağlamanıza, bir bom koluna takmanızı mümkün kılıyor.

    SARAMONIC SR-MV2000

    SARAMONIC SR-MV2000

    iF Tasarım Ödülü kazanan SARAMONIC firmasının SR-MV2000 model yayıncı mikrofonu, canlı yayınlar, oyunlar, video konferanslar ve podcast yayınları için uygun çözümlerden biri. Olağanüstü net ve sıcak sesler elde etmenizi sağlayan SR-MV2000, stüdyo sınıfı bir USB mikrofon. Genel kullanım için özel olarak üretilen ürün, yerleşik bir pop filtresiyle geliyor ve bu sayede sesteki patlamaları önlüyor. Kardioid ses alma tekniği kullanılan bu ürün, hassas kontrollere sahip. 3,5 mm kulaklık çıkışı bulunan SARAMONIC SR-MV2000 ile yayın yaparken sesin çıktısını gerçek zamanlı olarak kontrol etme şansına sahip oluyorsunuz. LED ışık göstergesiyle mikrofonun aktif ya da pasif olduğunu kolayca takip etmek ve olası yayın kazalarını önlemek mümkün oluyor. SR-MV2000 entegre 360 ​​derecelik döner standıyla masaya, mikrofon sehpasına veya stüdyo koluna hızlı ve kolay bir şekilde monte edilebiliyor.

    KINGSTON Quadcast

    KINGSTON Quadcast

    Yayıncılara tavsiye edeceğim bir başka mikrofon ise KINGSTON firmasının HyperX Quadcast modeli. Profesyonel kalitede yayıncılık yapmak isteyenlere hitap eden bu mikrofon; stereo, çok yönlü, kardioid ve çift yönlü olmak üzere dört farklı moda sahip. LED göstergeyle mikrofonun aktif ya da pasif olduğunu anlama, dolayısıyla olası canlı yayın kazalarını önleme fonksiyonuyla gelen ürün, dahili titreşim önleyici ve pop filtreyle geliyor. KINGSTON HyperX Quadcast, dahili kulaklık jakı ile de kullanıcısına yayına giden sesi kontrol etme fırsatı sunuyor. Discord ve TeamSpeak gibi yayın platformları tarafından başarısı onaylanan KINGSTON HyperX Quadcast, masaya sağlam oturan özel ayakla birlikte kutusundan çıkıyor. Canlı yayınlar, oyunlar, video konferanslar ve profesyonel stüdyolar için rahatlıkla kullanılabilecek olan bu ürün, ses kalitesi ve pürüzsüzlüğüyle dikkat çeken bir seçenek.

    Sorularınız olursa yorumlardan bana ulaştırabilirsiniz

    Bu yazıda yayıncılar için mikrofon seçenekleri hakkında detaylı bilgi vermeye çalıştım. MediaMarkt internet mağazasında satışa sunulan tüm mikrofon modellerini buradan görebilirsiniz. Konuyla ilgili sorularınız olursa, aşağıya yorum bırakarak bana ulaştırabilirsiniz. Şimdilik hoşça kalın.

    Twitter’da beni takip edin: https://twitter.com/melihbayramdede

    YouTube kanalıma abone olun: https://www.youtube.com/c/melihbayramdede


    MediaTrend’de yayınlanan diğer yazılarıma göz atmak ister misiniz?

    Güne zinde başlamanızı sağlayacak meyve sıkacağı modelleri

    Profesyonel yaklaşım: Logitech G502 Lightspeed oyuncu faresi

    Hoparlör sistemleri ile bilgisayarınızın sesi daha gür çıksın

    The Last of Us Part I – PS5 inceleme

    0

    Oyun dünyasında büyük bir iz bırakan The Last of Us, PlayStation 5 için yeniden yapılmış hali ile karşımızda. Güçlü bir remake olan The Last of Us Part 1 PS5 platformunda inceleme konuğumuz.

    The Last of Us tam 9 yıl önce piyasaya çıktı. Çıktığı gün bile hepimiz için gerçekten muazzam bir deneyim sunuyor, kendine özel çizgisi, anlatım dili ve yoğunluğu ile kendini diğer tüm oyunlardan farklı bir yere konumluyordu. Hikaye olarak herhangi bir değişime uğramadan remake olarak karşımıza çıkan oyunun bize sunduğu yeni deneyimlere bir bakalım.

    PlayStation 5 ve yakında PC için çıkacak olan The Last of Us Part I, oyunculara daha iyi görünebilmek ve daha iyi deneyim sunabilmek adına geliştirilmiş bir yapım. Günümüz teknolojileri baz alındığında hem PS5 hem de PC tarafında çağın görsel zenginliklerine hitaben bir ürün ortaya konmuş. 9 yıl öncesinin zamanına göre çok iyi görünen bir yapımını alıp, çeşitli ufak tefek dertlerini giderip görsel olarak da günümüzün canavar sistemleri ve PS5 gibi üst düzey bir grafik gücüne sahip konsolu ile yeni nesil için ortaya çıkartmak oldukça güzel bir aşama.

    Zombi ve salgın kültürünü seven oyuncular için standart FPS oyunlarının ya da hayatta kalmaya dayanan yapımların çok ötesinde bir drama sunuyordu The Last of Us. Çoğu oyunda özne sizsinizdir ve hayata tutunacak kadar güçlü yanlarınız sizin kabiliyetlerinize kalır. Bu çoğu zaman iyi bir kas – refleks kombinasyonu ile çözüm bulur. Fakat burada olay farklı bir yönde seyrediyor. Bu zombili salgınlı olayın merkezi ya da olayları sırtlayanı olmaktan çok “yaşayanı ve yorumlayanı” olarak dramanın içinde yer alıyorsunuz. Bu da her zaman oyun dünyasında görebileceğimiz dramatik anlatım gücüne sahip geniş perspektif sahnelere, uzayıp giden intervaller eşliğinde sonuca ulaşmaktan çok “acaba neden?” sorularına yanıt aradığımız, kendimiz ve bizle iletişim kuran diğer yakın sanal karakterler ile hayatı sorguladığımız zamanlar oluşturulmasını sağlıyor.

    Bir oyun olmaktan çıkıp yaşadığımız bir an olarak bize geri dönüyor. The Last of Us tam olarak bize bunu veriyordu.  Daha önce hiç oynamadıysanız çok şanslısınız diyebilirim. Yeni hali ile size oldukça güzel yepyeni bir heyecan sunacak.

    Oyunu ilk kez oynayacaksanız yeniden hazırlanmış grafikler, animasyonlar, günümüze uyarlanmış yumuşak dokunuşlar ile karşılaşacaksınız diyebiliriz. İskeleti ve konusu eski ama görünür kısımları ve hissiyatı günümüzü yansıtan bir yapım şu an itibariyle The Last of Us Part I PS5 sürümü. Bu gerçekten tatlı bir nüans aslında.

    Bu yeni dokunuşları da küçümsememek lazım. Yeni jenerasyonun gücüyle birlikte ışığın daha doğal kırılmasından tutun yansıma ve alan – mekan tasarımlarının güncel hale getirilmesi ve daha doğal daha gerçekçi olması için yoğun bir çaba sarf edilmiş. Oyunun akıcılığı ve grafik katmanı için yapılan değişiklikler ile birlikte günümüze iyice ayak uydurmuş.

    Ve tabii ki DualSense! PlayStation 5 için yeniden yapılan The Last of Us Part I, oyun deneyimimize yepyeni deneyimleri ekliyor. Adaptive Trigger ve Haptic Feedback’in aslında oyun deneyimimizi 9 yıl öncesindeki bir oyunda bile ne kadar farklılaştırabildiğini bir kez daha görme şansına erişiyoruz.

    Bütün bu iyi yönlü çalışmalar ile birlikte oyun dünyasına PS5 ile adım atan oyuncular için harika bir serüven hazırlanmış.

    The Last of Us Part I için söylememiz gereken son nokta ise Türkçe dublaj ve altyazı seçenekleri ile birlikte gelmesi. Özellikle PlayStation tarafında çoğu büyük yapımda karşımıza çıkan ve oyunun keyfini daha da arttıran bu deneyim güzel bir katkı olarak bu oyunda da bize sunulmuş.

    Her oyuncunun mutlaka oynaması ve deneyimlemesi gereken yapımlar arasında üst sıralarda hayli güçlü bir isim olan The Last of Us için özellikle PlayStation 5 ve gelecek PC sürümü bazında ortaya konulmuş bu emeği takdir etmek gerek.

    Meta ve Qualcomm, VR başlıklar için bir araya geliyor!

    0
    Facebook, WhatsApp ve Instagram’ın ana şirketi Meta, metaverse sektörü için yeni projeler üzerinde çalışmaya devam ediyor. Şirket, geliştireceği yeni VR ve AR cihazlarda özelleştirilen yonga seti için Qualcomm ile iş birliğini duyurdu. Metaverse sektörü için önemli bir adım olan bu ortaklığın ilerleyen dönemler için etkili olacağı düşünülüyor.

    Meta, VR başlıklar için Snapdragon XR yonga setini tercih edecek

    Son zamanlarda gündemden düşmeyen çatı şirketi Meta, metaverse geleceği için pek çok sanal ve artırılmış gerçeklik başlığı üzerinde çalışıyor. İlerleyen dönemlerde karşı karşıya kalacağımız bu başlıkların işlem gücü ise önemli bir ortaklıkla geliyor.
    Meta ve Qualcomm, VR başlıklar için bir araya geliyor
    Meta ve Qualcomm, cuma günü yaptıkları açıklamayla önemli bir iş birliğini duyurdu. Buna göre iki şirket, sanal gerçeklik ürünleri için özel yonga setleri geliştirmek amacıyla bir araya geliyor. Çeşitli metaverse platformları kurarak metaverse’ün popüler olmasında payı olan Meta, Snapdragon XR çipiyle gelecek. İki sene önce sunulan Meta Quest 2‘de de Snapdragon XR2 yonga seti yer aldı. Qualcomm CEO’su Cristiano Amon ise Berlin’deki IFA konferansının açılışında konuyla ilgili açıklama yaptı. “Meta ile ortaklık kurarak, önümüzdeki yıllarda milyarlarca insan için bilişimin geleceğini kökten değiştirmek için dünyanın iki metaverse liderini bir araya getiriyoruz. XR’deli ortak liderliğimizi geliştiren bu anlaşma, şirketlerimizin çalışma, oynama, öğrenme, oluşturma ve bağlantı kurma şeklimizi tamamen gerçekleştirilmiş bir metaverse’e dönüştürmek için sınıfının en iyi cihazlar ve deneyimler sunmalarına imkan tanıyacak.” Meta CEO’su Mark Zuckerberg de bir basın açıklamasında Qualcomm ile birlikte çalıştığını belirtti. Ayrıca Meta bir sonraki VR başlığı Project Cambria adlı projesi için yeşil ışık yaktı. Yeni VR başlığının 800-1000 dolar arasında bir fiyata sahip olacak.
    Meta ve Qualcomm, VR başlıklar için bir araya geliyor
    Bununla birlikte yüksek fiyat etiketine rağmen, cihazın Quest 2’de yer alan Qualcomm Snapdragon XR2 ile destekleneceğini belirtti. Mark Zuckerberg’in geçtiğimiz ay yaptığı açıklamaya göre Meta, bir sonraki sanal gerçeklik başlığını ekim ayında tanıtacak. Ürün hakkında resmi olarak bir bilgi yer almıyor. Ancak iddilara göre başlık, hibrit bir yapıya sahip olacak. Peki, siz Meta ve Qualcomm ortaklığı hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın!

    IFA 2022’de görücüye çıkan en yenilikçi ürünler

    0

    Bu yıl 61’incisi düzenlenen IFA 2022, 2-6 Eylül’de Almanya’nın Berlin şehrinde Messe fuar alanında gerçekleşti. 46 ülkeden bin 100 firmanın yeni teknoloji ürünlerini sergilediği etkinlik binlerce ziyaretçiyi ağırladı. Bu haftaki yazımda bu yılki IFA’da öne çıkan yenilikçi ürünlere yer verdim.

    HONOR 70
    Açık ara akıllı telefon kategorisinde “IFA’nın En İyisi” olan Honor 70, IFA Tüketici Elektroniği Fuarı’nda global medyadan toplam 35 ödül kazandı ve çeşitli kategorilerde tam 21 ödüle layık görüldü. Güçlü kamera özellikleri ile öne çıkan telefonda 54 Megapiksel ana kamera, 50 Megapiksel ultra geniş ve 2 Megapiksel derinlik sensörüne yer verilmiş. Önde ise 32 Megapiksellik bir selfie kamerası bulunuyor. Sony’nin yeni IMX800 görüntü sensörünü kullanan ilk akıllı telefon olan HONOR 70, Solo Cut Modu ile Vlog çekimleri için yepyeni bir yöntem sunuyor. Snapdragon 778G Plus 5G yonga setinden beslenen cihazda, 8 GB RAM ve 128GB / 256 GB dahili depolama seçeneği bulunan cihazda, 120 Hz yenileme hızı sunan OLED panel yer alıyor.

    Asus Zenbook 17 Fold OLED
    IFA 2022’de duyurulan Asus’un yenilikçi dizüstü bilgisayarı Zenbook 17 Fold OLED 17.3 inç büyüklüğünde katlanabilir OLED ekranı ile geliyor.120 derecelik bir açıyla katlanan bu ekran Bluetooth klavyeyle kullanılabiliyor. Kurumsal çalışanların hayatını kolaylaştıracak özelliklerle dolu cihaz, tamamen açıldığında kendi dayanağı üstünde durabiliyor ve aynı zamanda bir monitör olarak kullanılabiliyor. Intel i7-1250U işlemci ve 16 GB LPDDR5 RAM’den güç alan Zenbook 17 Fold OLED Windows 11 yüklü olarak gelirken, Intel Iris Xe ekran kartı ve 1 TB M.2 NVMe PCIe 4.0 SSD depolama alanı da sistemi tamamlıyor.

    LG OLED FLEX Monitör
    IFA 2022’de tanıtılan ve 900R kavis olarak tasarıma kadar bir esneme payına sahip LG OLED Flex esnek monitör fuarın en fazla dikkat çeken teknolojilerinden biri oldu. 42 inçlik OLED ekrana sahip olan monitörü toplamda 20 farklı kavis oranı ile özelleştirmek mümkün. Cihazın diğer öne çıkan özellikleri arasında ise 120hz tazeleme hızı, Dolby Atmos, AI Game Sound, HDMI 2.1, 2 adet 40W hoparlör, VRR, ALLM düşük gecikme modu, G-SYNC Compatible, AMD FreeSync Premium ilk olarak bahsedebileceklerimiz.

    Jabra Elite 5
    IFA 2022 etkinliğinde tanıtılan Jabra Elite 5, taşıdığı 6 mikrofon sayesinde yüksek performanslı aktif gürültü engelleme özelliği sunan bir kulaklık. IP55 sertifikasına sahip olan cihaz, zor koşullarda dahil kusursuz bir dinleme deneyimi sağlıyor. aptX, AAC ve SBC kodek desteklerine sahip cihaz, özel ekolayzır uygulamasıyla ile ayarlanabilen kulaklık, 6mm’lik sürücülere sahip. Oldukça kompakt ve kullanışlı bir tasarıma sahip Elite 5, ANC açık olduğunda 7 saatlik bir çalma süresi sunuyor. Kasasıyla birlikte bu dinleme süresi 28 saate çıkıyor.

    Beko SaveWater teknolojisi
    IFA’da SaveWater teknolojisini tanıtan Beko, bu yenilikçi teknoloji ile temizleme performansından ödün vermeden su tasarrufu sağlıyor. SaveWater teknolojisiyle tasarlanan kurutma makinesinin su tankında, çamaşır makinesinin su girişine bağlı bir boşaltma sistemi bulunuyor. Kurutma makinesi her çalıştırıldığında su tankında 5,2 litreye kadar su toplarken, tankta biriken suyun doğrudan çamaşır makinesine verilmesiyle her yıkamada 5,2 litreye kadar su tasarrufu sağlanıyor. SaveWater bulaşık makineleri ise, son durulama suyunu biriktirerek bir sonraki yıkama çevriminin başında kullanmaya imkân tanıyor. Beko ürünlerinde gamdaki en düşük su tüketimini sağlayan teknoloji olan SaveWater teknolojisi sayesinde son durulama suyu mega su tankında toplanarak bir sonraki yıkamada yeniden kullanılmak üzere saklanıyor. SaveWater bulaşık makinelerinde Eco program ile yapılan her yıkamada aynı enerji sınıfı ve kapasiteye sahip Beko bulaşık makinalarının Eco programlarındaki su tüketimine kıyasla 2,6 litre su tasarrufu sağlanıyor.

    Okula dönüş kampanyaları MediaMarkt’ta devam ediyor

    Okulların açılmasına sadece 2 hafta kala MediaMarkt, öğrenciler için günler öncesinden başlattığı kampanyasını yeni ürünleri ekledi. Marka, mevcut kampanyalarına ek 5 Eylül’e kadar akıllı tabletlerde, kulaklıklarda mikrodalga fırınlarda, tost makinelerinde ve tıraş makinelerinde de fırsatlar sunacak.

    Okulların açılış tarihi yaklaşırken farklı kademelerden milyonlarca öğrenciyi ve ailelerini okul alışverişi heyecanı sardı. Öğrenciler için fırsatlarını günler öncesinden başlatan Avrupa’nın açık ara bir numaralı elektronik perakendecisi MediaMarkt, şimdi de kampanyasına öğrencilerin farklı ihtiyaçlarını gözeterek yeni ürünler ekledi.

     

    5 Eylül tarihine dek sürecek kampanyada öne çıkan ürünler ve fiyatlarıysa şöyle;

    • TCL TAB10L Akıllı Tablet 1.799 TL
    • Braun XT 5200 Tıraş Makinesi 999 TL
    • Altus ALMD20 20 lt Mikrodalga Fırın 1.299 TL
    • JBL T450BT Bluetooth Kulaklık 749 TL
    • Arnica Tostit GH26300 Tost Makinesi 1.099 TL

    Metaverse oyun dünyasını nasıl etkileyecek?

    Metaverse, dünyanın her yerinden oyuncuların bir araya gelmesini kolaylaştıran sanal bir evren.  Oyun endüstrisindeki son gelişmeler Metaverse oyunlarını da beraberinde getirdi. Oyuncular, bir sonraki seviye oyun deneyimini yaşamak için Metaverse evrenine geçiş yapıyorlar. Oyun geliştirici firmalar ise Metaverse oyunlarını sürükleyici hale getirmek için blockchain, yapay zeka, AR-VR teknolojileri ile 3D görselleştirme gibi yeni teknolojileri kullanıyorlar. Bu hafta IWPA Game Kurucu Ortağı Bora Acar ile Metaverse’ün oyun dünyasına ne gibi yenilikler getireceğini ve hayatımızı nasıl değiştireceğini konuştuk.

    IWPA Game Kurucu Ortağı Bora Acar
    IWPA Game Kurucu Ortağı Bora Acar

    Metaverse ile birlikte sosyal ortam da dijitalleşiyor. Metaverse hayatımızda neleri değiştirecek?

    Metaverse aslında neredeyse 30 yıllık geçmişe sahip bir kavram olsa da son bir yılda özellikle Facebook’un şirket adını Meta olarak değiştirmesiyle birlikte yediden yetmişe herkesin gündemine oturdu. Öyle ki Twentify’ın yaptığı Türkiye odaklı Metaverse Araştırması 2022 raporuna göre toplumun yüzde 63’ü gibi yüksek bir oranı “Emin değilim ama bir fikrim var” şeklinde yanıt vermiş. Henüz tam anlamıyla hayatımızda olmayan bir kavram için bu gerçekten de çok yüksek bir oran. Gartner’a göre 2026 yılında insanların yüzde 25’i çalışmak, alışveriş yapmak, eğitim almak, sosyalleşmek ve/veya eğlenmek için en az 1 saatlerini metaverse’te geçirecekler.

    Metaverse ile yaratılabilecek yeni dünyalarda yapılabileceklerin sınırını ancak insanlığın hayal gücü belirleyecek. Şu anda teknolojik alt yapının ve araçların elverdiği ölçüde metaverse’ün ilk bebek adımlarını attığına hep beraber şahit oluyoruz. Elbette ki metaverse teknolojik tabanlı bir gelecek inşası niteliğinde olduğundan blokzincir ve Web 3.0 internetteki gelişmelerden bağımsız düşünülemez. Tüm bu teknolojik gelişmelerle birlikte yeni bir çağ açılıyor önümüzde. Artık dijitalle gerçekliğin sınırlarının yavaş yavaş belirsizleştiği, gerçeklikle akışkan bir şekilde iç içe geçmiş merkeziyetsiz, dijital bir deneyim dünyası bizi karşılayacak. İnsanların dijital dünyadaki varlığının en az gerçek dünyadaki kadar derin olacağı, sosyalleşeceği, para kazanabileceği, hizmet satın alabileceği hatta fiziksel dünyada yapamadığı yeni deneyimleri edinebileceği bir noktaya evrilecek şüphesiz.

    Metaverse oyun dünyası
    Metaverse oyun dünyası

    Metaverse’ün bilmemiz gereken en önemli özellikleri nelerdir?

    Metaverse’ün karşımıza bugünün imkanlarıyla sunulmuş şu anda ulaşabildiğimiz projelerin çok ötesinde bir kavram. Bugün tohumları atılan ve sonsuz farklı çeşitte meyve verme potansiyeli olan çok uzun süreli bir hasat sürecinin başındayız. Metaverse’ü ne sadece konserlerin olduğu bir platform ne de arazilerin satıldığı bir ortam diye basite indirgeyebiliriz. metaverse hayatın tüm bileşenlerini içerme potansiyeli olan, Web 3.0 ve blokzincir teknolojileri sayesinde bize neredeyse eksiksiz bir evren sunmayı vadediyor. Birbirleriyle bağlantılı/geçiş imkanı olan çoklu birçok evrenin eğlenmek, alışveriş yapmak, çalışmak, spor yapmak kısacası dijital varlıklarımızın yaşamını sürdürmek için bugünkü örnekleri VR ve AR kulaklıkları/gözlükleri, akıllı cihazlar, gelecekte ise etkileşimli akıllı tulumlar, dijital kontakt lensler, haptik eldivenler gibi teknolojik donanımlarla erişilebilmesi diye özetleyebiliriz. Şu anda sakince ama yakından ve mümkün olduğu kadar deneyerek, deneyimleyerek Metaverse’e adım atmak en doğrusu.

    Metaverse ve oyun dünyası

    Metaverse dijital oyunların geleceğine nasıl katkı sağlıyor, oyun dünyasında neleri değiştirecek?

    Oyun sektörü giderek tüm eğlence sektörünü içerisine alan bir şekilde büyüyor. KPMG’nin paylaştığı verilere göre dünya genelinde yaklaşık olarak 3 milyar oyun kullanıcısı bulunuyor, bu müzik ve film endüstrilerinin toplamından daha büyük bir hacme sahip olması anlamına geliyor.

    Accenture raporuna göre oyun endüstrisi 2021 yılında 200 milyar dolar doğrudan, 100 milyar dolar ise dolaylı olarak toplamda 300 milyar dolarlık bir hacmi temsil etmekte.  

    Özellikle son dönemde oyun platformlarında sıkça müzik, film alışveriş gibi etkinliklerin yapılmasına yönelik örnekler görüyoruz. Milyonlarca kişiye ulaşan konserler, moda haftaları, özel film gösterimleri gibi çok büyük iş birlikleri sahne alıyor. Her türlü teknolojik gelişmeyi cesurca deneyen ve organik bir şekilde bünyesine alan oyun sektörü bildiğiniz gibi blokzincir tabanlı birçok gelişmenin de filizlerinin atılmasını sağladı. Ayrıca NFT’ler de oyunlar vasıtasıyla doğru kullanım yerlerini bulma yolunda ilerliyor.

    Bu noktada aklımıza şu soru geliyor; metaverse mü oyun dünyasına katkı sağlayacak, yoksa oyun dünyasındaki gelişmeler metaverse’ün yaratılmasındaki en önemli enstrümanlardan birisi mi olacak?

    Markalar için metaverse
    Markalar için metaverse

    Metaverse ve oyun dünyasında marka ve tüketici ilişkisine nasıl bakıyorsunuz?

    Web 2.0’dan Web 3.0’a geçiş, yalnızca markaların işleyiş biçimini değil, aynı zamanda tüketicilerin yaşama, çalışma ve eğlenceyi deneyimleme biçimini de etkileyecek, hatta etkilemeye başladı bile. Yepyeni bir teknolojik ve kültürel devrimin başlangıcında olduğumuz bu dönemde, bu yeni ekosistemi oluşturacak tüm paydaşların doğru oranda katkı sağlaması çok önemli. Oyuncuların sadece reklam tükettiği bir yapıdan ziyade karşılıklı faydanın sağlanacağı yöntemler sunmak kritik öneme sahip.

    Şu anda oyun dünyası tüketicilerin eğlenirken, aynı zamanda farklı ihtiyaçlarını aynı platformdan karşılamaları noktasında çok çeşitli imkanlar sunmak üzere çok öncü adımlar atmaya başladı. Markalar tarafında ise özellikle simüle edilmiş 3D dünyaların evrimi büyük bir fırsat sunuyor. Fiziksel alanlardan sanal dünyalara geçiş, markalara diğer reklamcılık biçimleri aracılığıyla hem yaklaşması hem de para kazanması daha zor olan oldukça yoğun bir kullanıcı kitlesine ulaşmak için yeni bir fırsat sunuyor. 2026 yılında pazarlama bütçelerinin yüzde 95’inin oyun içi reklamlara harcanacağı öngörüsü bu anlamda oyunların ne kadar kritik bir noktada olduğunu gösteriyor.

    Metaverse ile birlikte şu anda bilinenin ve deneyimlenebilenin çok ötesinde “meta-pazarlama” kavramı da gündemimize gelecek, teknolojik altyapı ile birçok fırsat hem markaların hem de oyun geliştiricilerin önüne serilecek. Bu imkanlar doğru değerlendirildiğinde markalar ve oyuncular arasında derinlikli bir bağ kurmayı sağlamanın çok da hayal olmadığını söyleyebilirim. Oyuncular markaların kimliklerini tanıma, hikayelerine dahil olma, ürünlerini/hizmetlerini metaverse’te deneyimleme ve tüm bunların neticesinde fiziksel bağlantı kurma fırsatı yakalayabilecekler. Örneğin biz de oyunumuzu tasarlarken bugünün teknolojik imkanlarını sonuna kadar kullanıp öncelikle komünitemiz ve iş ortağımız markalar ile doğru senaryoları yaratmak, herkes için ilgi çekici ve kazançlı kurgular oluşturmak için hem ekibimiz hem de danışmanlarımızla çok sıkı şekilde çalışıyoruz.

    Metaverse ve kripto paralar 

    Son yıllarda oyunlarda oyna-kazan mantığı daha fazla öne çıkıyor. Oyun dünyası yeni kripto paraların çıkmasını tetikler mi?

    Araştırmalar oyun token’larının trend olmaya devam edeceğini gösteriyor. GameFi herkes için yeni kapılar açıyor ve blokzincir ekonomisinin de lokomotifi konumunda diyebiliriz. Bu alana yapılan yatırım rakamları da oldukça ilgi çekici. 2021 yılında blokzincir oyun sektörüne yatırılan toplam fon miktarı sadece 4 milyar dolarken bu rakam 2022’nin ilk çeyreğinde 2,5 milyar dolar oldu. İlk çeyrekteki hız devam ederse elde edilen bu rakamın 2022 yılının sonuna kadar 10 milyar dolara kadar yükselebileceği düşünülüyor.

    Oyun tokenları oyunların kendi yönetişim ve ekonomi modellerini kurmalarında yardımcı oluyor, ayrıca oyun dinamiklerini oturtmak yönünde de son derece yenilikçi seçenekler sağlıyor. IWPA olarak biz sürdürülebilir ekonomik modellerin kurulmasının önemli olduğunu düşünüyoruz. Çok fazla proje ve beraberinde kripto varlık var piyasada fakat bunların içinden uzun vadeli olarak iyi düşünülmüş projelerin ayakta kalacağını düşünüyoruz. Rekabet ortamının, güçlü global projelerin varlığının önemli ve besleyici olduğu görüşündeyiz.

     

    Xbox Game Pass aile planı duyuruldu! Neler sunuyor?

    Microsoft’un bir süredir oyun servisi Game Pass için paylaşımlı bir abonelik üzerinde çalıştığını biliyorduk. Kolombiya ve İrlanda’da yürütülen testler nihayet doğrulandı. Xbox Game Pass Friends & Family (Game Pass Arkadaşlar ve Aile) olarak adlandırılan yeni plan, beş kişinin tek hesabı kullanmasına izin veriyor.

    Xbox Game Pass Friends & Family fiyatı ve özellikleri

    Microsoft’un sunduğu yeni aile ve arkadaş planı sayesinde Game Pass Ultimate aboneliği, hesap sahibi dışında dört kişi tarafından daha kullanabilecek. Ultimate aboneliği sayesinde Game Pass; konsolda, bilgisayarda veya bulutta oynanabilecek. Ayrıca tüm EA Play ve Xbox Live Gold kataloğu da erişime açık olacak.
    İrlanda’da resmi olarak erişime açılan yeni plan, Game Pass Ultimate abonelerinin ayda 21,99 euro ile hesaplarını paylaşmalarına izin veriyor. Halihazırda Game Pass Ultimate abonelik fiyatının ise aylık 12,99 euro olduğunu belirtelim. Yeni abonelik katmanı kullanıcıların tek bir hesaptan Game Pass Ultimate avantajlarını kullanmasına izin veriyor olsa da, bazı kısıtlamalara sahip. Microsoft, paylaşımlı profildeki hesapların aynı ülkede yaşıyor olması gerektiğini söyledi. Game Pass Friends & Family planı ayrıca zaman olarak da kısıtlı. Yani Ultimate’in tüm özelliklerine 18 günlük, 12 günlük veya 6 günlük sınırlamalar ile erişebiliyorsunuz.
    • Game Pass Ultimate = 18 günlük Friends & Family
    • Game Pass (Konsol) = 12 günlük Friends & Family
    • PC Game Pass = 12 günlük Friends & Family
    • Xbox Live Gold = 12 günlük Friends & Family
    • EA Play = 6 günlük Friends & Family
    Türkiye’de Game Pass 29.99 TL ve Ultimate 44,99 TL’den sunuluyor. Bu fiyat hem konsol hem de PC kullanıcıları için geçerli. Game Pass Friends & Family fiyatı için 150 TL’nin altında bir ücretin karşımıza çıkma ihtimali var. Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın!

    HTC Vive Flow inceleme!

    Sanal gerçeklik gözlükleri günümüzdeki trendini korumaya devam ediyor. Teknoloji şirketleri son zamanlarda kendi bünyelerine ait ürünlerini sergilerken, sosyal medya devi Facebook’ta Oculus ile rekabet etmekte.

    HTC Vive Flow inceleme!

     

    Tarihteki ilk Android telefonu yaratan HTC’nin Vive Flow VR gözlüğünü inceledik. Tüm VR gözlük çeşitleri MediaMarkt mağazaları ve internet sitesinde sizleri bekliyor. Sanal gerçeklik gözlükleri, çeşitli kategorilerde kullanıcılara hitap ediyor.

    Örneğin kimi üretici VR ürünlerini oyuncular için tasarlarken, kimisi ise bunu sadece medya odaklı geliştiriyor. Vive Flow VR, medya odaklı bir ürün olarak karşımıza çıktı. HTC’nin yeni Vive Flow’u, çip tarafında Oculus Quest 2’den daha az güce sahip. Tasarım tarafında ise Vive Flow, çoğu kullanıcıyla daha uyumlu olması için çift menteşe sistemi kullanıyor.

    Bunun yanı sıra HTC’nin VR kulaklığı; uzamsal ses, ayarlanabilir lensler ve aktif soğutma sistemine de sahip. İki adet 1.6K çözünürlüklü 75 Hz ekrana sahip ve 100 derece görüş açısı sunan gözlükte Qualcomm XR1 işlemcisi bulunuyor. 64 GB’lik dahili depolamaya sahip, hafif oyun oynama ve meditasyon konusunda da görev yapan sanal gerçeklik başlığı, taşıdığı iki adet kamera ile içten dışa kafa takibi gerçekleştirebiliyor.

    HTC Vive Flow’da yerleşik hoparlör bulunuyor. Ayrıca Android bir telefonun kontrolcü haline gelmesini sağlıyor. Modele kablo ile bağlanan harici güç ünitesi ile 5 saate kadar bir kullanım getiriyor. Ürünün içinde de pil var ancak sadece temel olarak 5 dakikalık kullanım getiriyor.

    ROG Flow X16 liderliğe oynayanlar için tasarlandı

    0

    ASUS, güçten ödün vermeden en üst düzeyde taşınabilirliğe ihtiyaç duyan oyuncular için geliştirdiği Flow X16’yı tanıttı. ASUS mühendisleri, çok yönlü kullanımıyla fark yaratan cihaz için 16 inçlik bir ekranı 15 inçlik bir kasaya sığdırarak oyun deneyimine mobilite kazandırdı.

    Dünyanın lider bilgisayar üreticisi ASUS, oyuncular için özel olarak tasarladığı, dünyanın en güçlü ve çok yönlü oyun dizüstü bilgisayar modellerinden oluşan ROG (Republic of Gamers) serisinin yeni üyesini tanıttı. ROG Flow ailesinin üçüncü üyesi olan ROG Flow X16, ince ve hafifliğine rağmen serinin şimdiye kadar ki en güçlü cihazı olmasıyla dikkat çekiyor.

    X16, gücünü AMD Ryzen™ 9 6900HS işlemcisi ve MUX Anahtarlı NVIDIA® GeForce RTX™ 3070 Ti ekran kartından alıyor. CPU ve GPU’nun güç kaynağı arasında geçiş yapmayı sağlayan Dynamic Boost sayesinde maksimum 125 watt TGP’de (total graphic power) çalışan cihaz, ultra taşınabilir oyun ve içerik oluşturmayı yeniden tanımlıyor. DDR5 4800 MHz hıza sahip belleği cihazın gücüne güç katarken; PCIe 4.0 arabirimini kullanan SSD sürücüsü sayesinde de cihazda hem daha yüksek hız, daha az gecikme, hem de daha az ısınma mümkün oluyor. Daha fazla güce ihtiyaç duyanlar, X16 oyun bilgisayarını, ultra kompakt bir formatta gelen yalnızca 1,2 kg ağırlığındaki XG mobil harici GPU’ya da bağlayabiliyor.

    İster dizüstü ister tablet

    X16’yı diğer oyun dizüstü bilgisayarlarından farklı kılan en önemli özelliği; esnekliği ve çok yönlü oluşu. 16:10 en boy oranına sahip 16 inç ekrana sahip cihaz, 360 derecelik bir menteşesi sayesinde dokunmatik bir tablete dönüşebiliyor. Tablet ve çadır formunda kullanılabilen oyuncu dizüstü bilgisayarının kalem desteğine de sahip olması oyun dışı kullanım alanını artırıyor. Ayrıca dokunmatik ekran, çizilmeye karşı daha dayanıklı olması için Corning tarafından geliştirilen Corilla Glass ile dizayn edildi. Ethernet, USB Type-A, DisplayPort™, HMDI® 2.1 bağlantı noktaları ve bir SD kart okuyucu barındıran, hiçbir yerde yarı yolda bırakmayan geniş bir giriş çıkış portlarına sahip.