Eylül ayında iPhone 13 serisini tanıtmaya hazırlanan Apple, oldukça yoğun günler geçiriyor. Yazılımsal anlamda da eli dolu olan şirket, bir yandan iOS 15 beta programıyla öte yandan ise çocukları korumak için aldığı yeni tedbirlerle uğraşıyor.
Geçtiğimiz haftalarda bir açıklama yapan Apple, çocuk istismarını önlemek için iPhone’lardaki fotoğrafları otomatik olarak tarayacağını duyurdu. Kullanıcıların kafasını karıştıran yeni güvenlik politikası, akıllarda soru işaretleri oluşmasına neden oldu. Ancak ABD’li teknoloji devinin gelen şikayetlere rağmen geri adım atmaya niyetli değil. Ancak tek sorun güvenlik değil bazı riskler de bulunuyor.
Apple’ın bu politikası, kullanıcıların en çok önemsediği güvenlik ve mahremiyeti tehlikeye atıyor. Aslında şirketin kullanmayı planladığı CSAM oldukça yaygın bir yöntem. Pek çok sosyal medya platformunda istismarı önlemek için kullanılıyor. Ancak ilk defa bir telefonda karışımıza çıkıyor.
Asıl problem ise pek çoğumuzun içinde yer aldığı WhatsApp ve Telegram gruplarında karşımıza çıkıyor. Oldukça yaygın olan bu gruplar güvenlik riski oluşturabiliyor. Örneğin bir WhatsApp ya da Telegram grubundan uygunsuz bir görsel atıldı ve otomatik kayıt nedeniyle bu görüntü telefonunuza kaydoldu. Apple bunu görüyor ve görselin içeriğine bağlı olarak yetkililere haber veriyor.
Sorun yaşamak istemeyen kişilerin doğru ayarları yaparak sadece tanıdıkları kişilerden medya dosyası kabul etmesi gerekiyor. Peki siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.
Sinema tarihinin kült serilerinden ‘Indiana Jones’un yeni filmi ‘Indiana Jones ve Kader Kadranı’nın dünya prömiyerinin bu seneki Cannes Film Festivali’nde gerçekleştirileceğinin açıklanmasından sadece birkaç gün sonra filmden yeni fragman geldi.
Londra’da gerçekleşen ‘Star Wars Celebrations’da filmin oyuncuları Phoebe Waller-Bridge ve Mads Mikkelsen ile yönetmen James Mangold’un katılımıyla gösterilen fragman büyük heyecan yarattı. Harrison Ford’un efsanevi arkeolog Indiana Jones’a yeniden hayat verdiği ‘Indiana Jones ve Kader Kadranı’, 30 Haziran’da vizyona girecek.
Londra’da düzenlenen ‘Star Wars Celebrations’ etkinliğinde büyük bir sürpriz yaşandı. ‘Indiana Jones ve Kader Kadranı’ filminin yıldızları, yönetmeni ve yapımcıları, serinin hayranlarını yepyeni fragmanı ve resmi afişi paylaşarak şaşırttı. Oyuncular Phoebe Waller-Bridge ve Mads Mikkelsen ile yönetmen / senarist James Mangold ve yapımcı Kathleen Kennedy’nin katıldığı etkinlikte, Harrison Ford da ilettiği mesaj ile heyecanla beklenen serinin son filmine dair yeni detayları paylaştı.
Efsanevi oyuncu Ford’un son Indiana Jones macerası olacak film, 18 Mayıs’ta Cannes Film Festivali’nde dünya prömiyerini gerçekleştirecek ve 30 Haziran’da ise sinemalarda gösterime girecek.
Lucasfilm imzalı ‘Indiana Jones ve Kader Kadranı’nda Harrison Ford efsanevi kahraman arkeolog olarak soluksuz bir serüvene atılacak. Filmde Ford’a Phoebe Waller-Bridge, Antonio Banderas, John Rhys-Davies, Toby Jones, Boyd Holbrook, Ethann Isidore ve Mads Mikkelsen eşlik ediyor. Yönetmen koltuğunda ise James Mangold oturuyor.
Ekranı katlanabilen telefon dediğinizde aklıma ilk gelen markalardan biri Samsung olur her zaman. Çünkü daha bu telefonlar piyasada yokken Samsung’un bu alanda çalışmalar yürüttüğünü biliyordum ve bu yönde pek çok haber de kaleme aldım. Bugün ise Samsung ile birlikte diğer teknoloji devleri de en yeni modellerini görücüye çıkardı bile. Huawei, TCL, Oppo, Motorola, vivo ve şu an aklıma gelmeyen birçok marka ekranı katlanabilen telefonlar üzerinde yoğun bir çalışma yürütüyor.
Bu modellerin piyasaya çıkmasıyla birlikte ulaşılması imkansız bir teknoloji kafamızda canlanıyordu. Ama pek de öyle olmadı. Evet, hala oldukça yüksek fiyatlara sahipler, ama yıldan yıla da fiyatlar daha makul bir seviyeye geliyor. Tabii işin enflasyon, döviz kuru kısmına hiç girmeyeceğim, o durum daha çok bize özel şu sıra.
Konumuza geri dönecek olursak ekranı katlanabilen bu esnek yapıdaki telefonlar aslında birer deneyim telefonu. Kendilerinden beklediğimiz şey ya genişleyip tablete yakın bir büyüklüğe ulaşması ya da iyice küçülerek minik bir kredi kartını andırması. Yani biraz şekilcilik söz konusu. Peki burada bize sağlanan esneklik nedir? Bir telefonun katlanarak cebe girmesi onu çok daha minik bir hale getirdiği gibi, çantanıza koyduğunuzda da daha az yer kaplamasını sağlıyor. Ayrıca tablet gibi büyüyen modelleri düşündüğümüzde yeri gelince standart telefon kullanırken birden tablete dönüştüğünde oyun oynayabildiğimiz veya film izlediğimiz bir ekran hayal edin.
Ve tabii tüm bunların üzerine de ekranın katlanabilmesi zaten başlı başına sıra dışı bir deneyim. Milyonlarca telefonun arasında sizinki sanki çok özel bir yere sahip ve son teknolojiye gerçekten sahip olduğunuz hissini sonuna kadar alıyorsunuz.
Ancak alınacak daha çok yol var. Açıkçası yazımın başında da belirttiğim üzere büyük heyecanla yıllarca bu tip telefonları bekledim. Ancak şu an bu heyecanı duyduğum noktadan uzaktayım. Bunun üzerine düşündüm. Sırf ben değil, bu telefonları deneyimleyen pek çok kişiden aldığım bilgiler de aynı paralelde ve örtüşüyor. Sorun fiyatlar değil sadece. Ki ben fiyatların tüm olumsuz şartlara rağmen çok yüksek olduğunu düşünmüyorum. Zaten gelecekte yayınlaştıkça bu fiyatların tabii ki altı görülecek.
Asıl takıldığım nokta bu telefonların hayatımda bir şey değiştirmemesi. Yani günün sonunda bir telefondan ne bekliyorsam aynısını yapıyorum ama bu esnek ekranlı yapının bana sunduğu avantajlar bana dokunamıyor. Mesela çalışma hayatımda ya da eğlence tarafında bana büyük bir farkındalık yaşatmıyor.
Elbette şunu da unutmamak lazım: Bu tip telefonlar daha yolun çok başında. Bu telefonların çok daha ince bir yapıya büründüğünü, belki de kağıt kadar ince ama çelik kadar sağlam olanlarını göreceğiz. Ve tüm bunların üstüne bir de daha fonksiyonel bir yapının sunulmasıyla birçok kişinin cebinde olmasını isteyeceği bir çözüm ortaya çıkabilir.
Mevcut modellere bakınca birçoğunun fazlasıyla ağır olduğunu görüyorsunuz. Bunun için şikayet edecek halimiz yok elbette, sonuçta ekranı düşününce iki telefonu tek telefon gibi kullanıyorsunuz. Ama biz teknolojiden daha fazlasını istiyoruz. Daha ince, hafif ve hayatımıza daha yararlı dokunuşlar yapan çok yönlü bir telefon.
Şunu da söyleyeyim: Bu esnek yapıdaki telefonları almak isteyenler genellikle çabuk bozulur mu sorusunu soruyor. Sanki bu tip modeller daha zarif ve daha dayanıksızmış gibi bir algı var. Ancak bu doğru değil. Ekranı açıp kapatmakla, sert kapatıp açmakla bozulacak çapta dayanıksız telefonlardan söz edemeyiz. Aksine hem zerafet sunuluyor, hem de bunun üstüne dayanıklı bir yapı da sağlanıyor.
Şu da bir gerçek ki dayanıklılık ve uzun ömürlülük noktasında geliştirmeler sürüyor ve gelecekte çıkacak modeller çok daha iyisini yapacak. Bugün kullandığımız telefonlarda yaşadığımız olumlu ve olumsuz deneyimler gelecek modellerin iskeletini şimdiden oluşturmaya başladı ve daha iyileri de raflardaki yerini alacak.
Bu evrimi beraber göreceğiz, ama benim yıllardır hayalini kurduğum telefon olmaları için daha alacakları çok yol var.
Avrupa’nın açık ara bir numaralı elektronik perakendecisi MediaMarkt, 1.850 metrekarelik yeni mağazasını Ankara Panora AVM’de açtı. On binlerce ürünün tüketicilerle buluştuğu mağazada açılışa özel çeşitli ürün kategorilerinde sunulan fırsatlar büyük ilgi çekti.
Geniş ürün yelpazesiyle teknolojiseverlere konforlu alışverişin keyfini sunan, Türkiye’nin en geniş satış alanına sahip elektronik perakendecisi MediaMarkt, Türkiye’deki yatırımlarına devam ediyor. Bugün 230 bin metrekareden fazla mağaza alanına sahip olan MediaMarkt, ülkedeki büyüme hedefleri doğrultusunda yeni mağaza açılışlarını sürdürüyor. Bu doğrultuda MediaMarkt, Türkiye’deki 91’inci mağazasını Ankara Panora AVM içerisinde açtı. Açılan mağaza ile Ankara’daki MediaMarkt mağaza sayısı da 11’e yükseldi. MediaMarkt, açtığı mağazada 20’si erkek, 15’i kadın çalışan olmak üzere toplam 35 kişiyi istihdam edecek.
MediaMarkt, on binlerce ürünün yer aldığı Ankara Panora AVM’deki mağazasında, çeşitli ürün kategorilerinde açılışa özel kampanya da gerçekleştirdi. Ankaralı teknolojiseverler, fırsatlarla dolu açılışa yoğun ilgi gösterdi.
MediaMarkt Türkiye Operasyondan Sorumlu İcra Kurulu Üyesi (COO) Hulusi Acar, mağaza yatırımlarıyla ilgili şu açıklamalarda bulundu: “Tüketicilerin MediaMarkt mağazalarına duydukları ilgiden çok mutluyuz. Onlara en iyi deneyimi sunmayı amaçladığımız geniş mağazalarımızda tüketicilerimiz diledikleri ürünleri yakından incelemekle kalmıyor, aynı zamanda mediamarkt.com.tr’den aldıkları ürünleri mağazalarımızdan teslim alabiliyor, ürünle ilgili bir uzmanla konuşabiliyor veya tamirden ürün aksesuar montajlarına kadar satış sonrası tüm hizmetlerimizden faydalanabiliyorlar. Kısaca “Tüketici Elektroniğinde Deneyim Şampiyonu” olma yolunda sunduğumuz tüm hizmetlerimize her kanaldan ulaşabiliyor, alışveriş deneyimlerini kendi tercihlerine göre yönlendirebiliyorlar. Açtığımız her yeni mağaza ile tüketicilerin tercihlerine yönelik en iyi hizmeti vermek için çalışıyor, cazip fiyatlarımızla tüketicinin bütçesine katkı sağlıyor ve istihdam yaratıyoruz. Ankara Panora AVM’deki yeni mağazamızda da teknolojiseverlerle buluştuğumuz için mutluyuz. Önümüzdeki dönemde de yeni mağaza açılışlarımızı sürdüreceğiz.”
Samsung, geliştirdiği öncü teknolojileriyle görüntü kalitesi ile inovasyonun sınırlarını zorlamaya devam ediyor…
İlk defa 2017 yılında piyasaya sunduğu QLED TV ile ‘yeni nesil ekran’ kavramını getiren Samsung, bu ekranlarda kullanılan kuantum nokta teknolojisi ise renk hacminde yüzde 100’lük bir oran yakaladı. 2018 yılının çığır açan QLED 8K ekranlarını, 2021 yılında Quantum Mini LED teknolojisiyle Neo QLED ve MICRO LED ekranlar izledi. Tüm bu yenilikçi teknolojiler, TV’lerdeki görüntü kalitesi ve kullanıcı deneyimine yeni bir boyut kazandırırken, her lansmanda sınırları yeniden değiştirdi.
Samsung, Lifestyle TV serisi gibi yeni kategorilerde de ön saflarda yer almaya devam ediyor. Şirket, 2016 yılında The Serif’in ikonik tasarımıyla yeniliklerine devam ederken; The Frame, The Sero, The Terrace, The Premiere ve The Freestyle gibi kullanıcı deneyimini bir üst boyuta taşıyan inovasyonlar geliştirmeye devam etti.
2023’te kişiselleştirmeye ve kullanıcı ihtiyaçlarına odaklanıyor
Samsung, 2023 yılında kullanıcıların ihtiyaçlarına odaklanan teknolojiler geliştirmeye devam ediyor. Samsung, SmartThings ekosistemi sayesinde birden fazla cihaz arasındaki entegrasyon ve bağlantı özelliklerini daha da kusursuz hale getirmeye odaklanıyor. Güvenlik özellikleri ise Samsung dünyasında en büyük öncelik olarak önemini korumaya devam ediyor. Samsung TV kullanıcıları, kişiselleştirme özelliğini her geçen gün artıran ürünler sayesinde ekranlarını tamamen kendi tercihlerine ve ihtiyaçlarına göre kullanabiliyor.
Palo Alto Networks’ün dünya genelinde ve farklı sektörlerden C-Level 1.300 üst düzey yöneticiyle gerçekleştirdiği “Siber Güvenlikte Sırada Ne Var?” araştırmasına katılan yöneticilerin yüzde 84’ü, kurumlarının hibrit çalışma ortamlarına yönelmesi nedeniyle güvenlik sorunlarında artış yaşandığını kaydediyor.
Dünya çapında binlerce müşterisine kendi veri merkezlerinde ve bulut üzerinden siber güvenlik çözümleri sunan Palo Alto Networks, geniş alan, mobil ve IoT ağlar arasında kesintisiz, performanslı ve güvenli erişim sunan SASE (Secure Access Service Edge) teknolojilerine her geçen gün bir yenisini ekliyor. Şirket en son olarak kurumları, yeni erişim çağının standardı olmaya aday Sıfır Güven Temelli Ağ Erişimi 2.0’a (ZTNA 2.0) geçmeye çağırdı.
Palo Alto Networks’ün dünya genelinde ve farklı sektörlerden C-Level 1.300 üst düzey yöneticiyle gerçekleştirdiği “Siber Güvenlikte Sırada Ne Var?” araştırmasına katılan yöneticilerin yüzde 37’sine göre, 2023’teki siber güvenlik atakları ağırlıkla tedarik zincirlerini hedefleyecek. Araştırmaya yanıt verenlerin yüzde 96’sı son bir yılda en az bir kez saldırı yaşadığını ifade ederken, yarıdan fazlası (yüzde 57) üç veya daha fazla ihlal olayı yaşadığını söylüyor. Her üç yöneticiden biri ise bir saldırı sonucu operasyonel kesinti yaşadıklarını kabul ediyor. Yöneticilerin yüzde 84’ü, kurumlarının hibrit çalışma ortamlarına yönelmesi ile birlikte güvenlik sorunlarında artışlar gördüklerini vurguluyor.
Dünyaca ünlü ABD’li yaşam tarzı markası Nautica, şimdi E-Scooter, Tüketici Elektroniği ve Kişisel Bakım Ürünleri ile Türkiye pazarında satışta.
Nautica Buds
Farklı tasarım, renk ve fiyat seviyelerinde pazara sunulan Nautica TWS Kablosuz Kulaklıklar ergonomik ve estetik tasarımları ile dikkat çekiyor.Dokunmatik kontrol paneli, handsfree telefonla görüşme, dahili şarj, kolay bluetooth bağlantısı ve daha bir çok özelliğe sahip Nautica Buds ailesi, neredeyse tüy kadar hafif olması ve farklı renk seçenekleri ile dikkat çekiyor.
Nautica Kulaklıklar
Derin bas ve net tiz sağlayan yüksek kaliteli sürücüler ile donatılmış Nautica Kulaklıklar ses deneyiminizi bir üst seviyeye taşıyor.Akıllı Gürültü Engelleme (ANC) teknolojiine sahip Nautica H400 dış ortam gürültüsünü %95’e kadar azaltarak etkileyici bir ses deneyini sunarken, altı farklı renk seçeneği ile Nautica H120 20 saate varan kesintisiz müzik dinleme ve spor tasarımı ile dikkat çekiyor.
Nautica Bluetooth Hoparlörler
Nautica’nın birbirinden farklı tasarım ve özelliklerde kablosuz taşınabilir hoparlörleri ile müziğin ötesinde bir görsel deneyim sunuyor.Nautica Aurora serisi kablosuz hoparlörler 8 saate varan çalma süreleri ve “Magic Light” özellikleri ile ışıl ışıl parlıyor. 15 farklı renk seçeneği ile Nautica S100 ise 15W PMPO ses çıkış gücü, iki hoparlörün birbirine bağlanarak iki daha güçlü ses elde edilmesine olanak veren TWS özelliği, 15 saate varan çalma süresi, outdoor kullanıma için özel tasarlanmış taşıma ipi ve karabina, su sıçramalarına karşı koruma gibi birçok özelliğe sahip.
Teknoloji dünyası, son yıllarda hızla ilerleyen yapay zeka teknolojileri ile büyük bir dönüşüm yaşıyor. İş dünyasında da yapay zeka, girişimciler için heyecan verici fırsatlar sunuyor. Yapay zeka, iş süreçlerini otomatikleştirmek, veri analitiği yapmak, müşteri deneyimini geliştirmek, kişiselleştirilmiş hizmetler sunmak gibi birçok avantaj sağlayarak girişimcilerin rekabetçi bir avantaj elde etmelerine yardımcı oluyor. Peki yapay zekayı iş dünyasında nasıl kullanabiliriz, yeni girişimciler için hangi fırsatları sunuyor?
Yapay zeka ile logo tasarımı
Yapay zeka ile kurumsal kimliğinizi oluşturun
Kurumsal kimlik, markanızın temsil ettiği değerleri yansıtan önemli bir unsurdur ve profesyonel bir tasarım ve marka stratejisi gerektirir. Artık yapay zekanın sunduğu platformlar sayesinde yeni girişimciler kurumsal kimlik oluşturma konusunda daha fazla seçeneğe sahip. Profesyonel tasarım bilgisine sahip olmadan seçeceğiniz tasarım stili ve renklerle markanızın kimliğini oluşturabilir, hatta sosyal medya görselleri ve videolar hazırlayabilirsiniz.
Canva
Canva, kullanıcı dostu bir arayüzü olan çevrim içi bir tasarım aracıdır ve logolar, renk paletleri, fontlar ve diğer grafik tasarım öğeleri oluşturmak için kullanılabilir. Canva’nın yapay zeka destekli özellikleri sayesinde, kullanıcılar kolayca logolar ve diğer marka kimlik unsurları oluşturabilir ve bunları özelleştirebilir.
Brandmark
Brandmark, yapay zeka tabanlı bir logo oluşturma platformudur. Kullanıcılar, marka isimlerini ve tercih ettikleri logo stilini seçerek hızlı ve kolay bir şekilde logolar oluşturabilirler. Brandmark, kullanıcılara yaratıcı ve çeşitli logo seçenekleri sunar ve yapay zeka algoritması, kullanıcının tercihlerine dayalı olarak logo tasarımlarını özelleştirebilir.
Tailor Brands
Tailor Brands, kullanıcı dostu bir platform olan ve yapay zeka teknolojisini kullanan bir kurumsal kimlik oluşturma aracıdır. Kullanıcılar, marka adını ve tercih ettikleri stil ve konseptleri seçerek logolar, renk paletleri, sosyal medya grafikleri ve daha fazlasını oluşturabilirler.
Looka
Looka, kullanıcıların yapay zeka destekli bir platform üzerinden logolar, renk paletleri, fontlar ve diğer kurumsal kimlik unsurlarını oluşturmalarına olanak tanır. Kullanıcılar, marka kimliklerini ve tercih ettikleri stil ve renkleri seçerek hızlı ve kolay bir şekilde profesyonel görünümlü materyaller oluşturabilirler.
Tome app ile müşteri sunumlarını hızlıca hazırlayın
Müşteri sunumlarını hızlıca hazırlayın
Artık iş dünyası, hızlı tempolu bir yarış pistine dönmüş durumda. Girişimciler, iş sahipleri ve satış profesyonelleri, müşterileri etkilemek ve rekabet avantajı elde etmek için her zamankinden daha hızlı ve etkili bir şekilde sunumlar hazırlamak zorunda. İşte tam da burada, Tome App devreye giriyor! Tome App, hızlı ve etkili bir şekilde müşteri sunumları hazırlamak isteyen profesyonellere yardımcı olan bir uygulamadır. Bu kullanıcı dostu uygulama, yapay zeka teknolojisini kullanarak, kullanıcılara profesyonel ve etkileyici sunumlar oluşturma konusunda büyük bir avantaj sağlıyor.
Tome App’in sunduğu birçok özellik sayesinde, artık sunum hazırlamak sıkıcı ve karmaşık bir süreç olmaktan çıkıyor. Uygulama, kullanıcıların hızlıca grafikler, slaytlar, renk paletleri ve daha fazlasını oluşturmasına olanak tanır. Kullanıcılar, sadece birkaç adımda, kendi marka kimliklerine uygun profesyonel sunumlar oluşturabilir ve müşterilerini etkileyebilirler.
Tome App, yapay zeka teknolojisi ile güçlendirilmiş ve kullanıcılara benzersiz bir deneyim sunan bir platform. Uygulama, kullanıcının tercihlerini ve ihtiyaçlarını anlayarak, her konuda önerilerde bulunuyor, bir dakikada sunum içeriğinizi görselleri ile birlikte önünüze seriyor. Böylece kullanıcılar hızlıca profesyonel görünümlü sunumlar oluşturabiliyorlar Ayrıca, uygulama, kullanıcılara zaman kazandırarak, müşteri sunumlarını hızlı bir şekilde tamamlamalarına yardımcı oluyor ve bu sayede bizi bekleyen diğer işlerimize de zaman ayırabiliyoruz.
Chat GPT nasıl kullanılır?
Chat GPT’den yeni girişimciler için taze fikirler
Özellikle son bir aydır Google’da ciddi bir arama motoru zehirlenmesi söz konusu. Aradığımızı bulmakta zorlanıyor, arama sonuçlarında bahis siteleri baştta olmak üzere spam sitelere yönlendiriliyoruz. Hal böyle olunca akıllara acaba “Google’ın kullanım süresi doldu mu?” sorusu geliyor. Öyle görünüyor ki Chat GPT Google’ı tahtından edecek. Peki bir girişimciyseniz Chat GPT’den nasıl faydalanabilirsiniz? Gelin anlatayım…
Chat GPT, özellikle girişimcilerin yeni fikirler üretmelerine yardımcı olabilecek ve doğru sorular sorulduğunda şahane cevaplar alabileceğiniz bir platform. Kullanıcının girdiği konular veya sorular üzerinden, yaratıcı fikirler ve öneriler sunuyor. Girişimciler, potansiyel iş fikirlerini keşfetmek ve daha geniş bir bakış açısı elde etmek için Chat GPT’yi kullanabilirler.
Girişimciler, hedef pazarlarını daha iyi anlamak için Chat GPT’yi kullanabilirler. Yapay zekka, hedef pazar hakkındaki sorularınıza cevaplar sunarak; pazar trendleri, müşteri davranışları ve rekabet analizleri gibi konularda bilgi sağlayabilir. Bu da girişimcilerin daha bilinçli kararlar almalarına yardımcı olabilir. Diğer taraftan bu bilgilere ulaşmaya çalışırken SEO çöplüğünde maden aramak zorunda da kalmazsınız. Keza, black hat SEO uygulamaları yüzünden Google’da aradığınızı bulmak artık çok da kolay değil.
Chat GPT, girişimcilerin içerik oluşturma sürecine de katkıda bulunabilir ve bu konuda önerilerde bulunabilir. Şirket tanıtımları, makale ve blog yazıları oluşturma, haber içerikleri ve sosyal medya postları hazırlama konusunda size yardımcı olabilir.
Android 13 kısa süre önce tanıtıldı. Her ne kadar geliştirilmesi ve kullanıcıları sunulması için biraz daha zamana ihtiyaç olsa da hangi telefonların güncelleme alacağı şimdiden ortaya çıkmaya başladı. Özellikle de gözler en çok satan akıllı telefon markalarına çevrildi.
Söz konusu markalardan biri olan Xiaomi, kısa süre önce Android 13 alacak telefonların listesini açıkladı. Peki ya alamayan telefonlar hangisi olacak? Sizin için güncelleme desteği olmayan ve tamamen unutulacak telefonları listeledik.
Android 13 alamayacak Xiaomi modelleri
Yıllardır fiyat / performans odaklı ürünleriyle hayatımızda olan Xiaomi, dünyanın en büyük ikinci akıllı telefon üreticisi. Bu nedenle şirketin pazarda bulunan ürün sayısı rakiplerinin çok daha ötesinde. Poco ve Redmi gibi alt markaları da bulunan şirket, bu nedenle her cihaza güncelleme vermekte zorlanıyor. Hazırladığımız listeye göre Android 13 güncellemesi alamayacak Xiaomi telefonlar şu şekilde;
Xiaomi Mi Mix 3 5G
Xiaomi Mi Mix 2S
Xiaomi Mi 9
Xiaomi Mi 9 SE
Xiaomi Mi 9 Lite / Mi CC9
Xiaomi Mi 9T / Redmi K20
Xiaomi Mi 9T Pro / Redmi K20 Pro
Xiaomi Mi Note 10 / Pro / Mi CC9 Pro
Redmi Note 8/8T
Redmi Note 8 Pro
Redmi Note 7
Redmi 9
Redmi 9A / 9AT
Redmi 9C
Belirmekte yarar var ki şirketler güncelleme konusunda esnek davranabiliyor. Bu nedenle listede olan bazı telefonların zaman içerisinde güncelleme alabileceği gibi destekleyen bazı modeller de MIUI 14 alamayabilir.
Lei Jun tarafından 2010 yılında kurulan Xiaomi, günümüzde dünyanın en büyük teknoloji üreticileri arasına adını yazdırmayı başardı. Şirket, dünya çapında satışını yaptığı akıllı telefonları, bileklikleri, bluetooth kulaklıkları ve özellikle son dönemde büyük bir satış başarısı sağladığı robot süpürgeleriyle ön plana çıkıyor.
Xiaomi çatısı altında 2 bin ürün bulunuyor!
Tabii şirket genellikle tüketici elektroniği ile piyasadaki pazar hacmini genişlettiği için, diğer ürünleri ve alt markaları o kadar bilinmiyor. Dolayısıyla aslında piyasada gördüğümüz pek çok ilginç ürünün üzerinde direkt olarak Xiaomi yazmadığı için pek çok tüketici bu durumu gördüğünde şaşırabiliyor.
Xiaomi’nin bünyesi altında en çok tanınan Poco, Redmi ve Mi markalarının yanı sıra, daha az bilinen Mijia, Haylou, ZMi, Ninebot, QCY, Huami ve Yi gibi 150’ye yakın partner şirketi bulunuyor. Bu sebeple firma dünyanın farklı bölgelerindeki pazara göre değişen ürün çeşitliliğiyle öne çıkmayı başarıyor.
Şarj kablosundan güneş gözlüğüne, şemsiyeden kaleme, tornavidadan güvenlik kamerasına kadar Xiaomi’nin 2 bindenfazla ürünün satışını gerçekleştirdiği söyleniyor. Tabii direkt olarak mağazalarında satılmıyor veya markanın imzasını taşımıyor olsa da bazılarını oldukça ilginç bulabilirsiniz.