Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1588

    The Crew 2 çıkış tarihi duyuruldu

    0

    Dünyanın en önemli oyun etkinliklerinden biri olan Gamescon 2017 kapsamında The Crew 2’nin çıkış tarihi bilgisi resmi olarak açıklandı. Oyun severlerin merakla beklediği sorulardan biri daha yanıt buldu. Detaylar pek de kısa olmayacak bir bekleyişe işaret ediyor…

    Yarış oyunun arkasındaki şirket Ubisoft’un açıklamasına göre The Crew 2, 16 Mart 2018’de çıkışını gerçekleştirecek. Üzerinde çalışmaların devam ettiği kaydedilen yapım, PC, PlayStation 4 ve Xbox One platformlarına gelecek.

    Öte yandan sadece duyuruyla yetinilmedi ve ilginç bir tanıtım videosu da paylaşıldı. Videoda oyunun Fast Fav adını alacak yeniliğine yer verildi. Bu özellik, kara araçlarından deniz araçlarına veya hava araçlarına hızlıca geçişler yapılabilmesi şeklinde özetlenebilir. Elbette bu geçişler birçok farklı şekilde de olabilecek.

    [vsw id=”41dsvnwJ5w0″ source=”youtube” width=”425″ height=”344″ autoplay=”no”]

    Diğer bir detay olarak ön siparişle birlikte verilecek ekstralar da açıklandı. Buna göre The Crew 2 ön siparişleri oyun severlere Mercedes-AMG Touring Car 2016 ve Harley Davidson Iron 883 gibi araçları içerecek Legendary Motors eklentisini kazandıracak. Deluxe Edition siparişlerinde ise Motorsports Deluxe paketi kullanıcıya sunuluyor; kapsamı içerisinde yarış kıyafetleri ile bir de bir uçak bulunuyor. Son olarak Gold versiyonun tercih edilmesi halinde Legendary Motors ve Motorsports Deluxe paketlerine ek olarak bir de Season Pass erişimine sahip olunacak. Paketlerin satış fiyatları ise ülkemizde henüz netlik kazanmış değil.

    Oyun dünyasına dair öne çıkan gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    Nikon D850 lanse edildi

    Nikon D810’un devamındaki DSLR fotoğraf makinesi modeli D850 tanıtıldı. İşte yeni modelin öne çıkan özellikleri…

    Japon fotoğraf teknolojileri şirketi Nikon, merakla beklenen Full frame DSLR fotoğraf makinesi D850’yi resmi olarak duyurdu. Profesyonel fotoğrafçılar için geliştirilen modelin 45.7 MP çözünürlükte fotoğraf çekimine imkan tanıyan BSI CMOS sensörü dikkat çekti. Modelde bir ilk olarak arka aydınlatmalı sensör kullanıldı. Bu arada önceki model D810, 36.2 MP çözünürlükteydi.

    Saniyede 7 kare çekim hızına ulaşan D850’de ayrıca değerin battery grip kullanıldığı taktirde 9 kareye çıkacağı kaydediliyor. Nikon’un yeni modelinde daha yüksek performans vaat eden yeni Expeed 5 görüntü işlemcisi kullanılıyor.

    Cihazın videografi açısından sunduğu değerler de iddialı; 4K (3840 x 2160) çekim özelliği sunuluyor. Full HD video tercihlerinde 4x ve 5x seviyesinde yavaş çekim imkanı, fotoğraflarda da 8K time lapse gibi farklı video kullanım şekilleri de modelde mevcut.

    3.2 inç dokunmatik ekrana sahip Nikon D850, 102.400’e kadar genişletilebilir ISO aralığı ile geliyor. XQD veya SDHC II bellek kartları ile kullanılıyor. Geniş NIKKOR lens uyumluluğuyla da dikkat çekiyor.

    Nikon D850 çıkış tarihi, Eylül 2017 olarak açıklandı. Henüz resmi bir açıklama gelmemekle birlikte bu iddialı modelin ülkemizde de satışa sunulmasına kesin gözüyle bakılıyor.

    Teknoloji dünyasına dair öne çıkan gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    NOT: Görseller Nikon resmi sitesinden alınmıştır.

    Hayatı Değiştiren Japon İcatları

          Popüler teknoloji kültüründe oldukça önemli bir yere sahip olan Japonya; geçmişte ve günümüzde hayatı değiştiren icatlar ile ” Japon İcadı” deyimini tam anlamı ile hak eden bir ülke konumunda. Yeniliklerine günümüzde de başta robotlar olmak üzere icatlar ile devam eden Japonlar, geçmişte buldukları buluşlar ile hayatı gerçekten de değiştirdiler.

          Bu haftaki yazımda; hayatı değiştiren Japon icatlarından bahsedeceğim.

    Nintendo

          Nintendo, oldukça uzun bir geçmişe sahip. Kökeni neredeyse 1889’a kadar uzanıyor. Fusajiro Yamuachi’nin oyun kartları ile başlayan serüven, 1933 yılında Nintendo şirketi adı ile tescillenmesi ile devam etmiş. Şirket; 1970 yılından itibaren de elektronik oyun sektörüne girmiş. Game Boy, Nintendo 64 ve Wii şirketin en popüler ürünlerinden sadece birkaçı. 1985 yılında piyasaya sürülen Süper Mario oyunu, günümüze kadar adından oldukça fazla söz ettirdi. İnsanların yaşam şekillerini değiştirme gibi bir misyona sahip olan şirket, halen popülaritesinden hiç bir şey kaybetmiş değil.

    Sony Walkman

          Sony’nin “Walkman” kasetçaları; dünyamızın müzik dinleme alışkanlığını değiştirdi. İnsanlara ilk kez gezerken bile müzik dinleme fırsatı verdi. Sony; 1979 yılında tanıtımını yaptığı kasetçalarını, tanıtımından neredeyse bir ay sonra da piyasaya sürdü. Piyasaya sürüldüğünde müthiş ilgi gördü. Bütün dünyada “Wakman” adı ile tanınan ürün; kısa sürede büyük satış rakamlarına ulaştı.  CD, Mini-Disc, MP3 ve son olarak da stream müzik alternatiflerinin gelmesiyle Walkman’e olan ilgi de azaldı. 2010 yılında seri üretimini son verilen ürün, tüm dünyada “Sony Walkman” adıyla neredeyse 400 milyon adet sattı.

    Sudoku

          Zeka oyunları kategorisinde yine yaşam şeklimize yön veren Sudoku; 1984 yılında Maki Kaji tarafından geliştirildi. Sudoku; her yaştan insanın, temel mantıksal akıl yürütmelerle kolayca öğrenebileceği bir bulmaca oyunu olarak, oldukça popüler oldu. Japonya kökenli olan oyun; Japonca “Suuji wa dokushin ni kagiru” kelimelerinin birleşiminden oluşmakta. Oyun kısaca rakam yerleştirme olarak tarif ediliyor ve en klasik şekli ile 9×9 boyutlarında oynanıyor.

    VHS

          1976 yılında ev video sistemi olarak Japonya’da piyasaya sürülen VHS formatlı kasetler; ilk zamanlarda sadece video izlemek için kullanılmış, sonraki yıllarda video kaydedilebilme özelliği de kazanarak, oldukça popüler olmuştur.  VSH kasetleri, film kiralama sektörünün gelişmesi ile dünya çapında adından söz ettirmiştir. VHS formatı, 1987 yılında Super-VHS (S-VHS) formatı olarak  yenilenmiş ve boyutları da küçülmüştür.

    Pokemon

          Pokemon 1995 yılında Satoshi Yajari tarafından geliştirildi. Kısa sürede tüm zamanların en çok satan video oyun serilerinden birisi haline geldi. Seri; kart oyunları, film, çizgi roman ve oyuncak sektörlerinde genişleyerek devam etti.  Serinin en son oyunu olan “Pokemon Go” 2016 yılında tüm dünyadaki akıllı telefon kullanıcıları tarafından büyük beğeni toplayan bir artırılmış gerçeklik oyunu olarak adından oldukça fazla söz ettirdi. Pokemon Go fırtınası, tüm dünyada bir dönem gerçek manada hayatın akışına etki etti diyebiliriz.

    Led Işık

          LED Işığı, 1990 yılının başında üç Japon bilim insanı tarafından geliştirildi. Bilim insanları ilk defa yüksek parlaklıkta mavi LED ışığını üretmek için yarı-iletken malzeme kullandı. Düşük enerji kullanması nedeniyle, özellikle televizyon,bilgisayar ve akıllı telefonların ekranlarında LED ışığı teknolojisinin kullanılmaya başlaması, bu alanda büyük bir yeniliğin kapısını açtı.

    Jet-Ski

          Jet-ski aslında bir buluş değil, Kawasaki firmasının tescilli ticari markasıdır. Bir Japon şirketi olan Kawasaki, ilk ticari Jet-Ski’yi 1972 yılında tanıttı. Bu aracı 1965 yılında ilk geliştiren kişi ise bir bankacı olan Clayton Jacobson’dur.

    Cep Hesap Makinesi

          Canon “Pocketronik”; ilk taşınabilir, pilli elektronik hesap makinesi olarak tarihe geçti. Daha önce masa üstünde kullanılan hesap makinelerinin aksine 1970 yılında ilk kez cepte taşınacak hale gelen bir makine olarak tarihe geçti.

    CEO’lar sosyal medyayı nasıl kullanmalı?

    Teknolojinin popülerliğe katkısının ivme kazandığı her yeni günle beraber, iş dünyası da bu popülerliğe ve teknolojiye ayak uydurmanın ihtiyacını kendisinde görüyor. Eskiden bir firma için yalnızca billboard veya televizyon reklâmları kitlelere ulaşmak için yeterliyken, şimdi çok daha ucuza daha fazla insana ulaşmayı sağlayan bir platform var. Adı, “Sosyal Medya”.

    Sosyal medyada markaların; kurum ve kuruluşların popülerliği kadar, bu markaların yönetim koltuğunda yer alan isimler de dikkatleri çekmektedir. Sektörü ne olursa olsun; eğer bir markanın dümeni sizin ellerinizdeyse,  gözleri sizi daima takip eden sanal bir toplulukla karşı karşıyasınız demektir. Sözlerim başta tabii ki CEO’lar için olmakla beraber, isim yapmış üst düzey yönetim kademeleri olan COO, CFO, CGO, CIO, CTO, CISO ve daha burada sayamadığım pek çok üst düzey yönetim kademesini de ilgilendiriyor. Paylaşımlarınızı gören, bunları beğenen, önemli hususlardaki açıklamalarınızı paylaşan, hatta merakla beklenen konularda yapacağınız sızdırmaları ve duyuruları bekleyen, paylaşıma aç bir kitleden bahsediyorum. Göz önünde olmanın en doğal sonucu olarak, dikkatli olmanızı gerektirecek hususlar bulunuyor. Gelin, sosyal CEO olmanın inceliklerine beraber göz atalım.

    Hesap Güvenliği

    Temsil ettiğimiz markaya düşman olanlar, fidye avcıları, gizli düşmanlar ve daha pek çok art niyetli kişi için bir CEO’nun sosyal medya hesabı iştah açıcıdır. İleride sıklıkla yineleyeceğim gibi; bu hesapların çok ciddi takipçi kitlesi vardır. Sahibi oldukları popülerlik ve temsil gücü değerlidir. Bu yüzden bir CEO veya üst düzey yönetici iseniz, sosyal medya hesaplarınızda hesap güvenliğine önem veriniz. Harf-rakam-sembol ile harmanlı güçlü şifreler kullanınız. Ayrıca bazı sosyal medya platformlarının sunduğu “onaylı hesap” prosedürlerini yerine getirmek, ileride olası bir hesap çalınması durumunda sizin için hayat kurtarıcı olabilir.

    Oltalama gibi bilindik metotlarla, hesabınızı çalma girişimleriyle karşı karşıya kalacağınız sayısız an olacaktır.  Hesabının ele geçirildiğini / çalındığını söyleyerek sosyal medya sitenizin destek sistemini taklit eden sahte mailler almanız gayet mümkün. Ne olursa olsun; hiçbir koşulda güvenlik tedbirlerinizi almadan, size gönderilen köprü bağlantılarına tıklamayın.  Eğer mümkünse, siber güvenlik uzmanlarınıza müracaat ederek derhal hesaplarınızın kontrol ve analizlerini isteyin.  Hukuk biriminizle görüşerek de bu dolandırıcılık sahtecilik için yapılması gerekenleri irdeleyin.

    Kişisel Gizlilik

    CEO’lar ve üst düzey yöneticiler bir diğer önemli konu da gizliliktir.  Kendiniz hakkında sosyal medyada paylaşacağınız bilgileri iyi analiz etmeli, kendinize dair yapacağınız veri paylaşımının ileride size nasıl bir geri dönüşü olacağını düşünmelisiniz.  Çok çok basit ve bir o kadar bayağı kalmış bir örnek verelim: Bugün Facebook üzerinde herkesin erişimine açık bir cep telefonu numaranızın, size nasıl bir zarar verebileceğini yalnızca hayal etmek yeterli olacaktır. Verilerinize erişim konusunda hedef kitle sınırlaması yapmak, sizin için daha güvenli bir sosyal medya yaratacaktır.

    Tutum ve Davranışlar

    Özellikle ülkemiz, konumu gereği sıklıkla farklı olaylar yaşayan ve gündemi hızlı şekilde değişen bir ülkedir.  Siyasi yönden, devlet işleyişi yönünden, toplum yönünden,  sektör yönünden takdir edeceğiniz olaylarla karşılaşacağınız gibi, asla desteklemeyeceğiniz ve varlığından hoşnutsuzluk duyacağınız olaylar da olacaktır. Hoşnutsuzluklarınızı sosyal medya hesaplarınızda aşırı olarak belli etmemenizi, şayet belli edecekseniz de kullanacağınız ifadeleri özenle seçmenizi tavsiye ederim. Unutmayın, sizin çok ciddi bir takipçi kitleniz var ve kullanacağınız bir ifadeyi size karşı linç kampanyasına dönüştürebilirler.

    Bununla beraber takipçilerinizle ikili tartışmalara girmemeniz sizin için daha faydalıdır. Hitap ettiğiniz kitlede size “bulaşmayı” görev edinmiş kişiler de olacaktır. Böyle kimselere yanıt yetiştirmeye kalkmak, yalnızca size zarar verecektir. Sabırlı, kontrollü, akıllıca ifadeler kullanmayı hiçbir zaman bırakmayın. Unutmayın! Siz bir markayı, bir organizasyonu temsil ediyorsunuz. Klavyenizden çıkacak her ifade, markanızın itibarını etkileyecektir. Bugün yaşanan olumsuzluklarda “Onun kendi düşüncesidir, organizasyonumuzun görüşünü yansıtmaz.” sözü kimi markalarca kullanılsa da, halk nezdinde bunun ehemmiyeti yoktur. Sözleriniz, yönettiğiniz organizasyonu gayet bağlayıcıdır ve markanızın kaderi bir bakıma klavyenizdedir.

    Veri Gizliliği

    Başta teknoloji sektörü olmak üzere tüm markaların takipçileri, yeniliklerden haberdar edilmeyi isterler. Örneğin bir akıllı telefon üreticisinin önde gelen isimlerinden biriyseniz, yeni modeller veya güncellemeler için spam mesaj yağmuruna tutulmanız işten bile değildir.  Bir CEO ya da alanında yetkili üst düzey bir yönetici, markasına dair neleri paylaşması gerektiğini ve neleri gizlemesi gerektiğini iyi bilmelidir. Takipçilerin sorularını tümden yanıtsız bırakmak, onlarda umursanmadıkları izlenimi oluşturacak ve negatif bir imaj çizecektir. Öte yandan, vaktinden önce sızdıracağınız bir bilgi, şirketiniz tarafından hoş karşılanmayabilir. Rakip firmalar için sizin ellerinizden zamansız paylaşılmış bir bilgi, strateji oluşturmaları adına onlara yardımcı olabilir. Bu yüzden iyi bir denge kurmalı, hem takipçileriniz için en son yenilikleri paylaşabilmeli, hem de zamansız ve sorun oluşturabilecek sızdırmalardan da kaçınmalısınız.

    Sonuç Olarak

    Sosyal medyada CEO’lar için daima yer var! Ulaşacağınız hedef kitlelerle hem kendinizi duyurabilir hem de markanızı sosyal medya aracılığıyla daha iyi yerlere getirebilirsiniz. En ufak bir yanıtınız sizi göklere çıkarabildiği gibi, zamansız kullanılmış bir sözcük de sahip olduğunuz bütün itibarı tüketebilir. Sosyal medya, acımasızdır… Ancak en iyiler, onunla başa çıkmanın sırlarını keşfeder!

     

    Hangi Note 8, ülkemize gelmeyecek? Detaylı ön inceleme videosunda anlattık

    Hangi Note 8, ülkemize gelmeyecek? Detaylı ön inceleme videosunda anlattık

    Samsung Galaxy Note 8 tanıtıldı

    Yılın merakla beklenen akıllı telefon modellerinden Galaxy Note 8, 23 Ağustos 2017 tarihinde, birçok ülkedeki eşzamanlı lansman etkinlikleri ile tanıtıldı. Android işletim sistemine sahip akıllı telefon, iddialı özellikleri ile dikkat çekti.

    6.3 inçlik ekranına karşın kompakt bir yapıda gelen akıllı telefon, Note serisi için birer ilk olan ‘uçtan uca ekran’ ve ‘çift arka kamera’ gibi detayları ile öne çıktı. 64, 128 ve 256 GB olmak üzere küresel pazarlara sunulmak üzere üç farklı dahili depolama alternatifi sunulurken RAM kapasitesinin ise tüm versiyonlar için 6 GB olacağı kaydedildi.

    1440 x 2960 piksel (Quad HD+) çözünürlüklü Super AMOLED ekran, Exynos 8895 çip seti, Mali-T71 grafik işlemcisi, 3300 mAh pil kapasitesi ve yüksek profilli güvenlik özellikleri öne çıkan teknik detayları arasında yer alan model, kamerasıyla da dikkat çekiyor.

    12 MP çift arka kamerası ile 4K video kaydına imkan tanınırken, 1.7 diyaftam açıklığı ile birlikte düşük ışık performansı gibi konularda iddiası yüksek bir model sunuldu. Cihazın ön kamerası da oldukça güçlü; 8 MP fotoğraf çekilip 1440p video kaydı gerçekleştirilebiliyor.

    USB Type 3.1, Bluetooth 5.0, 802.11ac, retina tarayıcısı, parmak izi okuyucusu, kablosuz hızlı şarj, Samsung DeX ve yenilenen dokunmatik ekran kalemi de yeni Note 8’in teknoloji çevrelerince beğeni toplayan özellikleri arasında yer alıyor. Üründe 0,7mm seviyesinde inceltilmiş kalem ucuna sahip S-Pen de Note 8’de öne çıkanlar arasında.

    Ön siparişleri alınmaya başlanan modelin resmi satışlarına ise Eylül ayında başlanacağı duyuruldu.

    Bu ipuçlarıyla Windows 10’u daha verimli kullanın

    0

    Microsoft, Windows 10’u piyasaya sürdükten sonra geliştirmeye ve güncellemeye devam ediyor. Çıktığı günden bu yana Windows 10’a birçok özellik eklendi. Sadece yeni özellikler değil bu arada, güvenlikle ilgili çeşitli geliştirmeler de yapılmaya devam ediyor. Diğer taraftan Microsoft’un eski işletim sistemlerine olan desteğini bırakmasıyla birlikte Windows 10’a geçenlerin sayısı da her geçen gün artıyor. Windows 10’u en iyi şekilde kullanabilmenizi sağlayacak çeşitli ipuçlarını bu haftaki yazımda topladım.

    Başlangıç menüsünü özelleştirme

    Windows 10’un en güzel özelliklerinden biri kullanıcıların başlangıç menüsünü isteklerine göre özelleştirebilmeleri. En son eklenen uygulamalardan en çok kullandığınız uygulamalara kadar birçok özellik ayarlar menüsünden açılıp kapatılarak başlangıç menüsü özelleştirilebiliyor.  Dilerseniz başlangıç menüsünü tam ekran dahi kullanabiliyorsunuz ya da başlangıç menüsünü birkaç seçenekle kullanabiliyorsunuz. Bunu yapmak için sol alt kısımdaki Windows simgesine tıklayarak başlangıç menüsünü açmanız ve daha sonra menünün üst kısımdaki alt alta 3 çizgiye tıklayarak açılan pencerede ayarlara tıklamanız. Buradan Başlangıç kısmına giderek menüyü özelleştirebilirsiniz.

    Windows 10 Başlangıç

    Hızlı erişim

    Windows 10’un en sevdiğim özelliklerinden birisi dosya gezginindeki hızlı erişim bölümü. Bu sayede en son açtığınız klasörleri ve dosyaları görüp hemen ulaşabiliyorsunuz. Eğer bu özellikten hoşlanmıyorsanız ya da bir şekilde kapandıysa ve açmak istiyorsanız yapmanız gereken basit. Klavyenizde Windows tuşu ile birlikte R tuşuna basarak çalıştır kutucuğunu açın. Burada “Control Folders” yazarak dosya gezgini seçeneklerine girin ve istediğiniz ayarları yapın.

    Hızlı Erişim

    Sanal Masaüstü (Görev Görünümü)

    Daha önce Windows’da sanal masaüstü üçüncü taraf uygulamalarla yapılabiliyordu. Ancak Windows 10’la birlikte bu değişti ve Windows’un yerleşik bir özelliği haline geldi. Windows’da çeşitli klavye kısa yollarını kullanarak ya da görev çubuğundaki Görev Görünümü düğmesiyle sanal masaüstlerini yönetebiliyorsunuz. Sanal masaüstü klavye kısa yolları ise şöyle:

    Görev Görünümünü açmak için: Windows + Tab tuşu

    Yeni masaüstü oluşturmak için: Windows + CTRL + D tuşu

    Geçerli masaüstünü kapatmak için: Windows + CTRL + F4 tuşu

    Sanal masaüstleri arasında gezinmek için: Windows + CTRL + sağ veya sol ok

    Sanal Masaüstü

    Ekran görüntülerini kaydetme

    Daha önceden bilgisayarımızın ekranını kaydetmek için (ekran görüntüsü almak değil, ekranın videosunu kaydetmek) üçüncü taraf yazılımlara ihtiyaç duyuyorduk. Windows 10’la birlikte bu değişti. Artık üçüncü taraf bir yazılım kurmaya gerek kalmadan ekranımızı kaydedebiliyoruz. Windows + G tuşuna basarak bu özelliği açıp ekranınızı rahatça kaydedebilirsiniz. Ayrıca ekran görüntüsü de alabilirsiniz. Klavye kısa yolları şöyle:

    Ekran kaydetmek için: Windows + ALT + R

    Ekran görüntüsü almak için: Windows + G + PrintSc

    Ekran Kaydı

    Ekran döndürme

    Windows 10’da ekranınızı döndürebilirsiniz. Ne gerek var denebilse de bazı durumlarda oldukça kullanışlı olabilecek ve kullanımı çok kolay bir özellik. Bazı kullanıcılar yanlışlıkla tuşlara basarak ekranı döndürüp yana yakıla nasıl geri alabileceklerini arıyor, bunu da söylemeden geçmeyelim. Ekranı döndürmek için CTRL + ALT + D tuşuna ya da ok tuşlarına basmanız yeterli.

    Masaüstünü pencereyi sallayarak temizleme

    Aslında Windows 7’den beri var olan bu özelliği çoğu kişi bilmiyorum. Masaüstünde birçok pencere açtıysanız ve bu pencereleri görev çubuğuna indirmek istiyorsanız bunun çok kolay bir yöntemi bulunuyor. Açık kalmasını istediğiniz pencereyi üst kısmından tutun ve sallayın. O an kullandığınız pencere haricinde diğer açık tüm uygulamaların pencerelerinin görev çubuğuna indiğini göreceksiniz. Yani bu pencereleri tek tek aşağıya indirmenize gerek yok. Diğer pencereleri tekrar geri getirmek mi istiyorsunuz, pencereyi tekrar sallamanız yeterli. Tüm pencereler geri gelir.

    Ülkemizdeki Yeni Hibrit Otomobil Modelleri

    0

    Küresel ısınmaya karşı mücadelede otomobil üreticileri elini taşın altına koymaya başladı. Gerek birçok Avrupa ülkesinin dizel motorları kademeli olarak saf dışı bırakacak olması gerekse de çevreci bilincin artması hibrit ve elektrikli otomobillere olan ilgiyi yükseltmekte. Özellikle şehir trafiğinde sakin kullanımı tercih eden, yakıt tüketiminde cimri model arayan ve yeniliğe açık bir kitleye hitap eden hibrit otomobiller %100 elektrikli otomobiller öncesi önemli bir basamak. Bunu gören firmalar da hibrit modellere yatırım yapmakta gecikmiyor.

    Hyundai IONIQ
    Hyundai de hibrit otomobil kervanına katılan firmalardan biri olarak gözünü direkt olarak bu segmentin yaratıcısı konumundaki Toyota Prius’a dikmiş vaziyette. Dünyada hibrit, tam elektrikli ve plug-in hibrit olarak üretilen otomobilin sadece hibrit modeli Türkiye’ye ithal edilmekte. 1.6 litre benzinli ve elektrik motorla gelen IONIQ, 105 Beygir / 43 Nm değerlere sahip. Yani iki motorun toplamı 140 beygiri geçiyor. Fabrika verilerine göre araç 100 km’de 3.9 litre benzin yakıyor ki bu da benzinin fahiş fiyatta olduğu ülkemizde büyük bir albeni yaratıyor.
    Hyundai, IONIQ’te tasarım olarak yenilikçi olmakla beraber aşırıya kaçmamış. Dijital göstergeler ve aracın ferah kullanımının yanı sıra Catering, Apple CarPlay ve Android Auto dahil olmak üzere birçok bağlantı özelliğini bir arada sunuyor. 7-inç TFT bilgi ekranıyla takip edilebilen hibrit sisteminin yanı sıra müzik ve radyo gibi medya özellikleri de kokpitteki bu teknolojik ekrandan yönetilebiliyor. Ayrıca 8 inç navigasyon ve bilgi eğlence sistemi de sunan otomobilde kablosuz şarj özelliği de bulunuyor. Aracın ülkemizde iki farklı donanımı bulunuyor. Başlangıç seviyesi 123.900 TL ve daha donanımlı versiyonu da 149.900 liradan satışa sunuluyor. Toyota Prius’a göre fiyat avantajı bulunan bu modelin ülkemizde olması hibrid rekabetine yarayacaktır. İlk hibrit modelinde oldukça doğru işler yapan Hyundai’yi tebrik ediyoruz.

    Toyota Auris Hybrit
    İçinde bulunduğumuz yılı hibrit yılı ilan eden Toyota, dünya çapındaki her modelinin hibrit alternatifini geliştirmekte kararlı. Bu modellerden ülkemize gelmeye hazırlanan bir yenisi de ünlü Auris modeli. Toyota Yaris’in biraz daha büyüğü olarak göze çarpan Auris’in hibrit Rav 4 ve C-HR’den sonra bir başka alternatif hibrit seçeneği. 1.8 motorla gelen Auris, ÖTV teşviği kategorisinden yararlanarak vergisini düşük tutuyor ve 99.950 lira fiyatla satışa sunuluyor. Normalde 1.6 motorun üstü lüks sayıldığı için teşvik öncesi bu rakam daha da yüksek (140 bin lira civarı) olacaktı. Ülkemizde hibritin “Premium” olarak konumlandırılması sonucu aracın üst donanımlarında bazı ekstra seçenekler bulunmakta. Örneğin Deri/Alcantara/Kumaş karışımı spor koltuklar, çift bölgeli klima, akıllı park destek sistemi, Toyota Safety Sense ve ısıtmalı ön koltuklar gibi özelliklerin yanı sıra tüm versiyonlarda sunulan skypack opsiyonu, joystick tasarımlı vites kol mekanizması ile hem tasarımıyla hem de teknolojisi ile öne çıkmaya çalışıyor. Tüm bu şık seçenekler biraz da sürücüleri hibride çekmek için yapılıyor ve bizce güzel bir sonuç doğuruyor. Artan otomobil fiyatları karşısında vergi indirimi ile 100 bin lira psikolojik rakamının altında kalan Auris, 4.1 litre karma yakıt tüketimine sahip.

    2017 Kia Niro hybrid

    Kia Niro
    Ülkemize gelecek yeni hibrit modellerinden bir diğeri de Kia. Kia’nın gizli bir şekilde geliştirdiği ve sır gibi sakladığı Niro’su küçük SUV olarak rakiplerinden farklı. Onu daha çok bir crossover olarak konumlandırmak mümkün. Bu da daha geniş bagaj kapasitesi olarak hemen kendini belli ediyor. 1.6 motora sahip Niro, 105 beygir benzinli, 43 beygir de elektrikli motor gücüne sahip. 11.5 saniyede 100 km’ye hızlanma ve maksimum 162 km/h son sürat değerlere sahip Niro, segmentine göre hiç de fena değil. Yaklaşık 1.5 ton ağırlığında olan aracın fabrika verilerine göre yakıt tüketimi 100 km’de 4 litrenin altında. Kablosuz şarj, 5 inç navigasyon paneli, elektrikli ve hafızalı sürücü koltuğu gibi özellikleri barındıran Niro’nun satış fiyatı 124,500 liraya.
    Görüldüğü gibi ülkemizdeki hibrit modellerinin sayısı yavaş yavaş artıyor. Hibrit teknolojisine karşı önyargının zamanla azalacağını düşünürsek, bu sayının her sene artacağını söyleyebiliriz. Çevreci sürüşler…