Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 923

    1v1 LoL turnuvası Red Bull Solo Q’da finalistler belli oldu

    Türkiye’nin en iyi oyuncularını bir araya getiren ve binlerce düellocunun mücadele ettiği ‘1v1’ League of Legends turnuvası Red Bull Solo Q’da finalistler belli oldu. Amatör oyuncuların kıyasıya mücadele ettiği Red Bull Solo Q’da büyük final 24 Ekim’de saat 17.30’da Red Bull Türkiye twitch kanalından canlı yayınlanacak.

    Vadi, ‘1v1’de şampiyonunu arıyor. Türkiye’nin en iyi düellocularının yarıştığı ‘1v1’ League of Legends turnuvası Red Bull Solo Q’da son hafta elemeleri büyük heyecana sahne oldu. Kıyasıya geçen son elemelerin ardından rakiplerini geçmeyi başaran Ozan”Jackie Walnuts”Asal ve Taha Mertcan “Drogo Wannabe” AKBABA, finaldeki en iyi 8 oyuncu ile birincilik mücadelesi verecek.

    Tek başına Vadi’de ‘1v1’ mücadeleye sahne olan turnuvada eleme heyecanı son buldu. Eleme etaplarında başarılı olan en iyi 8 oyuncu, 24 Ekim 2020 tarihinde düzenlenecek Red Bull Solo Q Türkiye Finali’nde birbirine meydan okuyacak. Eleme etaplarında başarılı olup büyük finale katılmaya hak kazanan düellocular ise şöyle;

    · Ulvi ‘’KheanJaii’’ Hakan Terzi

    · Emir ‘’ChillViolin’’ İçöz

    · Ozan”Jackie Walnuts”Asal

    · Taha Mertcan “Drogo Wannabe” AKBABA

    · Berkay “Kazing” Özyurt

    · Muhammet Emir “ŞAMPİYONLUK 1” Özdemir

    · Ekrem “Retyx” Şeref

    · Berke “Hadounken” Aytar

    Türkiye’nin en iyi düellocusunun belli olacağı Red Bull Solo Q Türkiye Finali www.twitch.tv/RedBullTR adresinden canlı izlenebilecek.

    DDoS Saldırılarına Karşı Önlem Almanın Yolları

    Özellikle web sitelerini etkileyen ve birçoğumuzun sadece adını bildiği DDoS saldırılarını açıklıyor ve nasıl önlemler alınabileceğini anlatıyoruz.

    Dağıtık Hizmet Reddi Saldırıları (DDoS), herhangi bir web sitesini çevrimdışı duruma getirebilir. Google ve GitHub bile muazzam kaynakları ile büyük bir saldırı sırasında çevrimiçi kalmak için mücadele ederken zorlanabiliyor. Daha da kötüsü, biraz parası olan herkes bir DDoS saldırısı başlatabilir.

    Web sitesi sahibiyseniz, siz ve kullanıcılarınız sitenizi saatlerce hatta günlerce kapatacak kadar büyük bir DDoS saldırılarıyla karşılaşabilirsiniz. Bununla birlikte, DDoS saldırılarının en kötü etkileri doğru araçlarla önlenebilir, bu nedenle cPanel ve WHM birden fazla ve etkili DDoS azaltma özelliği içerir.

    DDoS Saldırısı Nedir?

    Hizmet Reddi (DoS) saldırısı, kötü niyetli istekler ve bağlantılarla sunucuları bunaltmaya yönelik bir girişimdir. Bir sunucunun birincil amacı, ağ bağlantılarını, ağ sorgularını kabul etmek ve işlemektir. Her bir sorgu ve bağlantı isteği, belirli bir miktarda bant genişliği, bellek ve işlem gücü tüketir ve çok fazla kişi, mevcut kaynakların tamamını kullanarak yeni bağlantıları engelleyebilir. Böyle bir durumda web sitelerine erişilemez. Aslında web siteleri internetten ve işlem güçlerinden mahrum bırakılmış olunur.

    Saldırganlar, çok sayıda bağlantı oluşturarak ve sunucu veya ağ arabiriminin baş edemeyeceği kadar çok veri göndererek bu güvenlik açığından yararlanır. Site yöneticilerini neden sadece düşmanca bağlantıları engelleyip devam etmediklerini merak ediyor olabilirsiniz. DoS saldırıları hakkında bu kadar sinsi olan da tam olarak budur: Hepsi aynı göründüğünde kötü bağlantılardan iyi bağlantıları nasıl ayırt edebiliriz?

    Ayırt etmenin bir yolu, kaynağın IP adresidir. Bir IP adresi bir sunucuyu ezmekle ya da sorgulara boğmakla tehdit ediyorsa, onu engelleyebilir ve yolunuza devam edebilirsiniz. Ancak saldırganlar da bunu bilir ve Dağıtılmış Hizmet Reddi (DoS) saldırılarının motivasyonlarından biri de budur.

    Dağıtık Hizmet Reddi Saldırıları (DDoS)

    Bir DDoS saldırısında saldırgan, diğer sunuculardan son kullanıcı dizüstü bilgisayarlarına ve ağa bağlı güvenlik kameralarına kadar her şey olabilen, güvenliği ihlal edilmiş makinelerden oluşan bir BotNet kullanır. Bir BotNet, saldırganın hedefi sorgulara boğmak ve işlevsiz bırakmak için uzaktan talimat verebileceği binlerce node içerir. Çok fazla bot olduğu için hepsini engellemek oldukça zordur.

    Amplifikasyon Saldırıları

    DDoS saldırıları daha da aldatıcı hale gelebilir. Saldırganlar, iyi hazırlanmış bir hosting sağlayıcısını devre dışı bırakmak için yeterli veri üreten BotNet’ler oluşturmakta zorlanır. Hedefe doğrudan saldırmak yerine, isteklerini artırmak için çevrimiçi bir hizmet ararlar.

    Bir web sayfasını açtığınızda, başlangıçta az miktarda veri gönderirsiniz ve sunucu çok daha büyük bir yanıt gönderir. Aynısı bazı DNS sunucuları, Ağ Zaman Protokolü (NTP) sunucuları, veritabanları ve önbellekler ve diğerleri için de geçerlidir.

    Örneğin saldırgan, açık bir NTP sunucusuna istek göndermek için BotNet ağını kullanabilir. İlk istek küçük, birkaç bayttan oluşur. Ancak yanıt 200 kat daha büyük olabilir. Bir megabayt gönderen bir saldırgan, 200 megabayt yanıt oluşturabilir. İlk sorgunun IP adresini taklit ederlerse, veriler BotNet ağına değil, doğrudan hedefe gider.

    Bu tür Amplifikasyon, 2018 yılında GitHub’a karşı olan ve saniyede 1.35 Terabayt saldırısı da dahil olmak üzere, tarihin en önemli DDoS saldırılarının çoğunun arkasındaki temel unsurdur.

    DDoS Saldırılarından Korunma Yolları

    Bir sunucu ya da web sitesi yöneticisi olarak, saldırganların zararlı ağ istekleri göndermesini önlemek için yapabileceğiniz hiçbir şey yoktur. Ancak hem sunucunuzun güvenlik duvarını hem de web sunucusunu, hatalı çalışan IP adreslerinden gelen istekleri devre dışı bırakacak ya da engelleyecek şekilde yapılandırabilirsiniz.

    Popüler sunucu yazılımlarından biri olan cPanel, kullanıcıları DDoS saldırılarından korumanıza yardımcı olmak için saldırı azaltma azaltma aracı içerir.

    cPanel & WHM, kapsamlı konfigürasyon arayüzüne sahip bir WHM eklentisi sağlayan, Konfigürasyon Sunucusu Güvenliği (CSF) güvenlik duvarını destekler. Öncelikle, eklentiyi kurmak için bu talimatları izlemeniz gerekecek:

    CSF’yi yüklemek için, root kullanıcı olarak aşağıdaki komutları çalıştırın:

    cd /usr/src
    rm -fv csf.tgz
    wget https://download.configserver.com/csf.tgz
    tar -xzf csf.tgz
    cd csf && ./install.sh
    CSF’yi yapılandırmak için WHM’nin ConfigServer ve Güvenlik Duvarı arayüzünü kullanın:

    Home -> Plugins -> ConfigServer & Firewall
    CSF ile ilgili daha fazla bilgi için, CSF web sitesini ziyaret edebilirsiniz.

    Ardından, WHM kenar çubuğu menüsünün Plugins bölümündeki ConfigServer Security & Firewall sayfasına gidin. Aşağı kaydırın ve Firewall Configuration’a tıklayın.

    Amacımız, Connection Tracking’i açmak ve güvenlik duvarının bir IP adresinden kaç bağlantıya izin verdiğini kontrol eden “CT_LIMIT” değerini yapılandırmaktır. Bir DDoS saldırısı sırasında, aynı IP’den çok sayıda bağlantı yapılabilir ve bağlantıların sınırlandırılması, istenmeyen trafiğin ayıklanmasına yardımcı olabilir.

    Doğru değer, saldırının niteliğine ve tipik trafik modellerine bağlıdır ve kendiniz de denemek isteyebilirsiniz. Ancak 300 makul bir başlangıç değeridir. Bu değeri çok daha düşük ayarlamak, yasal bağlantıların da kesilmesine neden olabilir.

    Aynı sayfada PORTFLOOD değerini de ayarlamak isteyebilirsiniz. PORTFLOOD, belirli bir bağlantı noktasına yapılan bağlantıları sınırlar. Örneğin, bir sunucu, HTTP bağlantı noktası olan 80 numaralı bağlantı portuna yönelik bir saldırı yaşarsa, yeni bağlantıları on saniye içinde 50 ile sınırlandırarak sonraki girişimleri engeller.

    Son olarak, en yaygın ve uygulaması kolay DDoS saldırılarından biri, Katman 4 Syn Flood saldırısıdır. CSF, yapılandırma sayfasının Port Flood Settings bölümünde açabileceğiniz SYN flood koruması içerir.

    SYN Flood korumasını etkinleştirin ve SYNFLOOD_RATE ve SYNFLOOD_BURST ayarlarını yapın. Varsayılan değer, devam eden bir saldırıyı azaltmak için çok yüksek olabilir. Doğru değerler saldırının özelliklerine bağlıdır ancak 75/s ve 50 iyi bir başlangıç noktasıdır. Bu değerleri çok düşük ayarlarsanız, geçerli trafiğin de bağlantı sorunlarıyla karşılaşabileceğini unutmayın.

    Syn Flood koruması, önemli bir ağ gecikmesine neden olabileceğinden yalnızca bir saldırı sırasında etkinleştirilmelidir.

    cPanel IP Engelleyici

    cPanel, hem bireysel adresleri hem de adres aralıklarını engellemek için kullanılabilen bir IP Engelleyici içerir. Büyük bir DDoS saldırısı için manuel IP engelleme yöntemi pratik değildir ancak daha küçük saldırılar için yararlı olabilir. IP Engelleyiciyi cPanel’in güvenlik menüsünde bulabilirsiniz:

    DDoS saldırıları, web hosting sağlayıcıları için hayatın bir gerçeğidir. Zamanla, saldırılar daha büyük ve gerçekleştirilmesi daha kolay hale geldi. Saldırıların sayısı 2018 ile 2019 arasında iki katına çıktı ve bu eğilimin, meşru web hosting sağlayıcılarının ve site sahiplerinin geçim kaynaklarını tehdit ederek elde edilecek para olduğu sürece devam etmesini bekleyebiliriz. Neyse ki cPanel & WHM ve küçük bir hazırlık ile karşı koyabilir ve kullanıcılarınızı güvende tutabilirsiniz.

    Among Us oyununun geleceğine dair yeni detaylar

    2018 yılında piyasaya çıkmasına rağmen, parti oyunlarının popülerlik kazandığı günümüzde adından sıkça söz ettiren bir oyun var: Among Us… Birkaç kişilik bir ekip tarafından geliştirilen bu yapım, birdenbire tüm oyun dünyasının ve Twitch / DLive yayıncılarının saatlerce oynadığı bir fenomen hâline dönüştü. Bu durumu fark eden geliştirici ekip de Among Us’ın geleceğine ilişkin topluluklarını bilgilendirme ihtiyacı hissettiler.

    Among Us, bildiğiniz üzere iyi takımın çeşitli görevleri tamamlamaya çalıştığı ve gizli imposter’ların onları öldürmeye çalıştığı “Katil kim?” oyun tarzını sunuyor.

    Oyun lokal ya da online olarak oynanabiliyor. Boş odalara katılabilirsiniz ya da kendinize özel bir oda açarak en az 4 en fazla 10 kişiye kadar ekipler kurarak eğlenceli vakit geçirebilirsiniz. Oyunun şu anda Asya, Kuzey Amerika ve Avrupa sunucuları bulunuyor ve sunucularda yer bulmak oldukça zor.

    Among Us geliştiricileri, yaşanan talep patlamasının ardından bir açıklama yapma ihtiyacı hissettiler. Gelecek plânları içerisinde Among Us 2’nin geliştirileceği ve sunucularının daima açık tutulacağı belirtiliyordu.

    Ancak işler onlar için de farklı ilerlemiş olmalı ki kısa bir süre sonra Among Us oyunun geleceğine ilişkin ikinci bir açıklama daha yapıldı. Buna göre geliştirici ekip ikinci oyunu geliştirmekten vazgeçtiğini ve Among Us’ı ellerinden geldiğinde geliştirmeye devam edeceklerini duyurdular.

    Ekip, Among Us serverlarının kademeli olarak oyuncu kapasitelerinin arttırılacağını ve bunun günden güne hissedilir olacağını ifade ediyor. Ayrıca renk körlüğü yaşayan kullanıcıların kablolar gibi renk tabanlı görevleri yapabilmeleri için kabloları numaralandırma / işaretleme gibi ayırt edici ek özellikler getirilecek. Arkadaş ekleme ve hesap sisteminin de dahil edilmesinin plânlandığı oyunda yeni bir haritanın da geliştirileceği duyuruldu.

    Görünüşe göre Among Us macerası daha devam edecek ve gün geçtikçe daha fazlasını oyuncularıyla buluşturmaya devam edecek.

    Online eğitim platformları

    Koronavirüs salgını ile birlikte hayatımız zorunlu olarak dijitalleşti. Artık öğrenciler derslerini online olarak takip ediyor, yetişkinler ise evden çalışıyorlar. Bu süreçte birçok sektör olumsuz etkilenirken, bazı sektörlerde ise yeni iş fırsatları oluşmaya başladı. Bu yeni iş fırsatlarını kaçırmamak ve kariyerinizi bir basamak yukarıya taşımak istiyorsanız, online eğitimler imdadınıza yetişiyor! 

    Yeni bir kariyer için online eğitim

    Pandemi günlerinde çevrimiçi öğrenme platformları, öğrencilerin internet üzerinden kurs materyallerine erişmesi ve kullanması için kolay bir yol sağlarken, öğretmenlerin ve eğitmenlerin kursu yönetmesini kolaylaştırıyor. Bu eğitim platformlarının sunmuş olduğu içerikler yardımıyla evde kaldığımız zamanı en iyi şekilde kullanarak, kendimize yeni bir kariyer inşa edebiliriz. 

    Her ne kadar evde kaldığımız sürede Netflix’teki şahane dizileri izleyip, koltuk keyfi yapmak kulağa cazip gelse de, yakın geleceğimiz için bu geçiş sürecini iyi değerlendirmek daha mantıklı bir seçenek gibi görünüyor. Peki evde kaldığımız vakti neden yeni bir şeyler öğrenerek değerlendirmiyoruz? 

    Bu hafta evde geçirdiği zamanı verimli kullanmak isteyen okurlarımız için online hobi kurslarından, kariyerinizi bir üst basamağa taşıyacak profesyonel eğitim programlarına kadar geniş bir yelpazede online eğitim platformlarını araştırdım. 

    LinkedIn Learning (Lynda)

    Daha önceden Lynda.com olan LinkedIn Learning; iş, teknoloji ile ilgili ve yaratıcı alanlarda video dersleri formatında profesyonel kurslar sunan bir eğitim platformu. Platform, LinkedIn kullanıcıları için yazılım geliştirmeden fotoğrafçılığa kadar geniş bir yelpazede içerik yer alıyor. Sitede 7 dilde 16.000’den fazla kurs bulunuyor ve bir aylık ücretsiz deneme imkanı sunuluyor. Mesleki gelişimine yatırım yapmak isteyen profesyoneller için premium kariyer seçenekleri de mevcut.

    Udemy

    Udemy, web üzerindeki en popüler çevrimiçi kurs platformlarından birisi. Bu eğitim platformunda 40 milyondan fazla öğrenci ve çevrimiçi kurslar oluşturan 50 binden fazla eğitmen ve alanında uzman profesyonel bulunuyor. 

    Udemy, yeni beceriler edinme olasılığı olan herkes için kurs oluşturmayı mümkün kılıyor. Bunu yaparken, dersleri kolaylıkla takip etmenizi sağlayacak

    PDF belgeleri, PowerPoint, metin ve video içeriği dahil olmak üzere bir dizi çevrimiçi öğrenme materyali sunuyor.

    Platform, aynı zamanda gelir elde etme imkanı sunuyor. Dilerseniz siz de uzman olduğunuz konularda kurs açabilir, online eğitim platformları üzerinden kazanç elde etmeye başlayabilirsiniz. 

    Diğer taraftan, Udemy’de mesleki yeterliliğinizi arttıracak ve işinizdeki başarınıza katkıda bulunacak pek çok kurs mevcut. Örneğin ben SEO konusunda kendimi geliştirmek istiyorum ve bu konuda iki kurs satın alarak, eğitimlere başladım. Gayet akıcı ve kolay bir şekilde kursum devam ediyor. Öğrendiğim bilgileri hemen uygulamaya başladığım için dersler biraz yavaş ilerliyor ama öğrendiğini uygulamak ve bilginin faydasını görmek benim için çok daha fazla değerli. 

    edX.org

    Harvard ve MIT tarafından oluşturulan edX, dünya çapında önde gelen 140 kurumdan 2.500’den fazla ücretsiz çevrimiçi kursun bulunduğu bir dijital merkez. Dünya çapında 20 milyondan fazla öğrencinin güvendiği çevrimiçi platform, dünyanın en iyi üniversitelerinden ve sektör lideri şirketlerden kurslar içeriyor. Popüler konular arasında bilgisayar bilimi, diller, veri bilimi, işletme ve yönetim, mühendislik ve beşeri bilimler yer alıyor. Yapay zekadan, uzak mühendisliğine kadar ilginizi çekecek pek çok kursu sitede bulabilirsiniz. Dilerseniz çocuk gelişimi, psikoloji ve sanat gibi beşeri bilimlerle ilgili derslere de katılabilirsiniz.

    Coursera.org

    Coursera, dünya çapında yüksek kaliteli çevrimiçi eğitim kursları sunan bir çevrimiçi eğitim platformu ve yaklaşık 23 milyon kullanıcıya sahip. Birinci sınıf üniversiteler ve işletmelerle ortaklık kuran Coursera, öğrencilere ücretli kurslarına katıldıktan sonra tanınmış kurumlardan sertifika alma fırsatı da sunuyor. 

    Coursera, isteğe bağlı video dersler, ev ödevleri ve topluluk tartışma forumlarını destekleyen bireysel kurslar, özel kurslar ve derece programları da sunuyor. 

     

    Apple çalışanlarına yönelik Apple Mask hakkında her şey

    0

    Apple akıllı telefonları, işletim sistemleri, kişisel bilgisayarları, giyilebilir teknolojileri ve daha fazlasıyla tanınan öncü bir teknoloji markası… Bugünlerde ise alışılmışın dışında bir ürünle ismi anılıyor. İşte, Apple tarafından üretilen Apple Mask karşınızda…

    Apple Mask bizzat Apple mühendisleri tarafından, Apple çalışanlarının kullanımına uygun olması amacıyla tasarlandı. Sadece Apple çalışanlarının kullanması için üretildi. Bu maske piyasaya çıkmayacak, sadece Apple çalışanlarının kullanımı için tedarik edilecek. Ancak Apple koleksiyoncularının envanterlerine eklemek isteyecekleri türden bir ürün olduğunu söylemek hiç de zor değil.

    Apple Mask, alışkın olduğumuz beyaz renkli sade bir Apple kutusuyla beraber geliyor. Üzerinde ise “Apple tarafından tasarlanıp, Çin’de üretildiği” bilgisi bulunuyor.

    Kutu içerisinde maskenin kulağa zarar vermemesi için lastiklerini başımızın arkasında sabitlemeye yarayan küçük bir kanca ve 5 adet her biri ayrı ayrı paketlenmiş maske yer alıyor.
    Değişen salgın koşullarıyla beraber açılmaya başlanan mağazalarında, müşterilerle birebir kontağı bulunan Apple dâhilerinin genelinde bu maskeyi göreceğiz.

    Apple Mask tek kullanımlık bir maske değil, 8 saatlik kullanımın ardından yıkanabiliyor ve toplamda 3 kez bu yıkama işlemini yapmanıza izin veriyor.

    Önerilen yıkama sınırları dahilinde herhangi bir şekilde zarar görmüyor. Üç katlı yapısı ve burnunuza uygun ayarlanabilir tasarımına ilaveten, geleneksel maskelerden farklı olarak katmanlar dikey ve yatay konumlandırılmış. Böylece, maskeyi kullanan kişilerinin yanaklarında herhangi bir boşluk oluşmuyor ve kullanan kişide güven hissiyatı çok daha artıyor.

    12. nesil Intel Alder Lake ortaya çıktı!

    Intel’in yeni nesil işlemci ailesi Alder Lake beklenmedik bir şekilde ortaya çıktı. 12. nesil işlemci ailesi için çalışmalara başlayan Intel, AMD’nin pazardaki payını düşürmek için elinden geleni yapmaya çalışıyor ve bunun için kolları sıvamış durumda.

    12. nesil Intel Alder Lake işlemci ortaya çıktı!

    2021’in ikinci yarısında piyasaya sürülecek olan Intel 12. nesil işlemciler,10nm SuperFin mimarisine dayanacak. 12. nesil işlemciler ile birlikte Intel, ilk defa masaüstü tarafında 14 nm litografinin altına düşecek. Bu konuda geride kalan Intel, süreci hızlandırmak için 2021’de masaüstü işlemci bölümü için iki farklı sürüm piyasaya sürecek. 11. nesil olan Rocket Lake masaüstü işlemci ailesi, 2021’in ilk çeyreğinde piyasaya sürülecek.

    En büyük değişimi 12. nesil ile yapacak olan Intel, Rocket Lake ailesini geçiş sürümü olarak kullanmak istiyor olabilir. Rocket Lake ile birlikte PCIe 4.0 sürümüne geçilirken, Alder Lake işlemcilerde PCIe 5.0 teknolojisi kullanılacak. Videocardz‘ın özel haberi doğrultusunda, 12. nesil Intel Alder Lake masaüstü işlemci ilk defa canlı olarak görüntülendi. Mevcut Comet Lake işlemciler ile karşılaştırıldığında, Alder Lake işlemciler yaklaşık yüzde 20 uzamış.

    Aynı yıl içerisinde iki farklı işlemci serisinin gelmesinden dolayı, Rocket Lake ailesinin ölü doğması bekleniyor. 12. nesil ile birlikte, LGA 1200 soketinden LGA 1700 soketine geçilecek. Bu sebeple birçok insan, 2021’in ikinci yarısını bekleyip doğrudan 12. nesil işlemci satın almak isteyecektir. Ek olarak Intel, LGA 1700 ile birlikte uzun yıllardır devam ettirdiği soket politikasını değiştirmek ve soket ömrünü üç yıla çıkarmak istiyor.

    12. nesil ile birlikte gelecek özellikler arasında, DDR5 RAM ve PCIe 5.0 gibi yeni özellikler bulunuyor. Bununla birlikte 16 (8+8) çekirdekli bir işlemci ile gelecek olan Intel, hibrid bir tasarım kullanacak. 16 çekirdeğin sekizi güç tasarrufu, kalan sekizi de performans odaklı olacak.

    OPPO’nun akıllı TV pazarındaki hedefleri yüksek

    OPPO akıllı TV pazarına girmeye hazırlanıyor. Peki, şimdiye kadar neler biliyoruz?

    Akıllı TV pazarına akıllı telefon üreticilerinin de dahil olması, bu alandaki rekabeti iyiden iyiye arttırıyor. Söz konusu pazarın en son üyesi BBK Holding çatısı altındaki OPPO olacak…

    Çin merkezli firma, 19 Ekim 2020 tarihinde özel bir lansmanla ilk nesil akıllı TV seçeneklerini tanıtmaya hazırlanıyor.
    Peki, OPPO’nun gelecek akıllı TV’leri hakkında neler biliyoruz?

    2 akıllı TV geliyor…

    OPPO’nun sağladığı bu fotoğraf karesi bizlere lansman tarihi dışında herhangi bir bilgi vermiyor ne yazık ki… Ancak 3C sertifikasyon sayesinde az çok bilgi edinebiliyoruz. Şu an için OPPO, iki akıllı TV tanıtımına hazırlanıyor.

    Bunlardan A65UB00 numaralı model, 65” panelle piyasaya sunulacak. Bir diğer model OPPO A55UB00 ise 55” diagonal panel ile karşımıza çıkacak. Doğrulanmamış kaynaklara göre bu görsel, aynı zamanda Oppo’nun akıllı televizyonlarında bir selfie kamerasını bulunacağını ifade ediyor ancak dediğimiz gibi; bu sadece bir iddiadan ibaret.

    Maalesef henüz teknik detaylara ilişkin resmi bilgi bulunmuyor. Buna rağmen televizyonlardan OLED ekranda 4K çözünürlük ve 120Hz gibi sektörün gerekliliği olan özellikleri bekliyoruz.

    Akıllı televizyonların Türkiye pazarına sunulup sunulmayacağı ise belirsizliğini şimdilik korumaya devam ediyor. Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    Samsung M51, İnanılmaz Şarjı ve Başarılı Kamerasıyla Orta Segment Kralı

    Akıllı telefon piyasasında trendler her geçen gün değişiyor. Değişim o kadar süratli oluyor ki bir gördüğümüz modeli bir daha göremiyoruz. Her ne kadar Apple ve Samsung’un en üst segmentte yeri tartışmasız olsa da giriş seviyesi ve orta segment deyince rekabet kızışıyor. Bu alanda rekabet o kadar çetin ki kısa süre içerisinde yeni markalar ve modeller beğeni topluyor. Tabii tüketici olarak şikayetimiz yok çünkü seçenekler çoğaldıkça fiyatlar cazip hale geliyor. İşte Samsung yeni M51 modeli ile önceki yıllarda biraz boşlamış gözüktüğü bana göre akıllı telefon piyasasının er meydanı olan orta segmentte yeni bir rüzgar yakalamayı hedefliyor.

    M51
    M51, resimde de görüleceği üzere gerçek bir fiyat performans canavarı

    Samsung M51 ve bitmeyen şarj

    Günümüzde artık pazarlama açısından giriş ve orta segmenti ıskalayan bir markanın satış hacmi olarak büyüme şansı çok zor. Bunu bilen Samsung, M51 için önemli tercihlerde bulunmuş. Öncelikle telefonda 7000mAh gücünde pil bulunuyor. 25W’lık hızlı şarj desteği ile gelen pil yaklaşık 100 dakikada tam dolum sağlıyor ve normal – yoğun arası bir kullanım ile 2 günü rahat karşılıyor. Gerçekten rakiplerine göre muazzam bir batarya performansı ile karşı karşıyayız. Ancak devasa pil boyutu nedeniyle ürünün 213 gram ve 9.5mm kalınlığı ile rakiplerinden biraz daha ağır ve iri olduğunu hatırlatalım.

    Lensler Rüya Takım

    Genellikle pil yönünden gelişen telefonlar diğer yönlerden aksarken Samsung M51 ile ezber bozuyor. Her kullanıcının neredeyse birinci önceliği olan kamera ve fotoğraf kalitesi ise fazlasıyla tatminkar. Bunun nedeni arkada dört adet kamera bulunması. Bunlardan öne çıkan ise Sony lens kullanan 64 MP canavar. Diğer kameralar ise 12MP ultra geniş açı ve 5MP macro lens ile derinlik oluşturan yardımcı kameradan oluşuyor. Böyle bir dörtlüyü birkaç sene önce görseydik herhalde rüya takım diye yorum yapardık. Fotoğraf kalitesine geldiğimizde ise M51’in gün ışığı kadar daha karanlık ortamlarda da detay yakalamakta zorlanmadığını görüyoruz. Samsung’a özgü bazen aşırıya kaçan keskinlik ve doğallığın dışına çıkabilen renk ayarları da aslında büyük bir sorun değil. En azından M51 size başka bir fotoğraf işleme programı ile müdahale edip istediğiniz sonucu alabileceğiniz detaylar içeren fotoğraflar sağlıyor. Videoya geldiğimizde ise 4K 30FPS desteği görüyoruz. Amiral gemisi modellerinde bulunan optik görüntü sabitleyici özelliği donanım olarak yer almıyor. Bunun yerine Samsung, yazılım ile titremelerin önüne geçme seçeneği veriyor. Tabii ki fiyatına göre bunun bir eksiklik olduğunu söylemek doğru olmayacaktır.

    Özetleyecek olursak M51, güçlü Snapdragon 730G işlemci, 128GB dahili hafıza 8GB RAM ve 1080 x 2340 çözünürlüklü HDR destekli 6.7-inch FHD+ Super AMOLED Plus Infinity ekranla geliyor. Bu donanım özellikleri oyun başta olmak üzere her türlü yoğun işlem gerektiren işin üstesinden kolaylıkla geliyor. Üstelik bunu harika bir pil performansı ve istikrarlı bir kamera ile gerçekleştiriyorsunuz. Ortalama 3800 lira fiyat etiketi bulunan Samsung M51’i bu adresten yakın takibe alabilirsiniz.

    İddia: Oppo Find X2 League Of Legends Edition yolda

    Oppo’nun güncel üst segment modellerinden biri olan Find X2, bu defa League Of Legends evreniyle buluşuyor…

    Oppo Find X2 modelini bir süredir tanıyoruz… Firmanın en üst segment modelleri arasındaki Find X2, 65W hızlı şarj özelliği, Snapdragon 865 yonga seti, 120 Hz ekran ve üçlü kamera dizilimiyle boy gösteriyor. Bu noktada Çin’in sosyal medya ağı Weibo’da ortaya çıkan bir sızıntı, Oppo’nun Find X2 ile ilgili başka plânları olduğunu bize gösteriyor. Bu sızıntıya göre Oppo, 19 Ekim’de yepyeni bir Find X2 modeli tanıtacak.

    Tanıtılacak akıllı telefon, Oppo Find X2’nin bir League Of Legends Edition sürümü olacak. League Of Legends 2020 itibarıyla 11. yılını kutluyor ve oyunun Asya ülkelerinde ciddi bir popülaritesi bulunuyor.

    İddialara göre Find X2’nin bu yeni sürümü 8GB RAM ve 256 GB depolama seçeneğiyle piyasaya sunulacak. Tıpkı güncel Find X2 modeli gibi Color OS 7.1 ile gelecek olan modelin arka yüzeyinde “Worlds 2

    020” logosu yer alıyor. Bu, League Of Legends’ın 2020 dünya şampiyonasına ait bir pazarlama sloganı – aynı zamanda bu yıl Shangai’de gerçekleşen e-spor turnuvasını da ifade ediyor.

    Oppo Find X2 League Of Legend Edition modelinde oyun evrenine ait renklerin kullanıldığını; mavi ile yeşilin harmanlandığını görüyoruz. Ayrıca hem kamera çevresindeki hem de telefonun kenarlarındaki altın rengi şeritler dikkatimizi çekiyor. Altın şeritler Oppo’nun pek çok modelinde daha önceden de kamera lenslerinin kenarlarına uygulandığı için, oldukça beklenen bir tasarım detayı olarak karşımıza çıkıyor.

    Doğruyu söylemek gerekirse, bir önceki nesil Find X’in o geleceğe ait tasarımı, başarılı renkleri ve motorize yapıya sahip kamerasının ardından onun devamı niteliğindeki Find X2’nin çok sade çizgilere sahip olmasına şaşırmıştık. Şimdi ise Find X2’nin bu özel sürümüyle beraber Oppo’nun doğru bir hamle yaptığını düşünüyoruz. Oppo’nun Find serisi modellerinde bu tarz eğlenceli ve farklı denemeleri sunmaya devam etmesi, bizce akıllı telefon pazarına renk katacaktır.

    Çarpıcı akıllı saat Nubia Watch global pazarda

    Nubia akıllı saatleri, başarılı bir Kickstarter kampanyasının ardından global pazara açıldı…

    Teknoloji şirketi ZTE, uzun süredir Nubia markasıyla Çin pazarında mobil sektörde ses getiren işlere imza atıyor. Bu kapsamda firmanın giyilebilir teknoloji alanındaki en son ürünü olan Nubia Watch, 4,01” AMOLED ekranı ve bileği saran kavisli ekran tasarımıyla oldukça şık görünüyor. Üstelik bu akıllı saat, kısa süre önce global pazarda da satışa sunuldu.

    ABD ve İngiltere’nin yanı sıra pek çok Avrupa ülkesinde ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde satışa sunulan Nubia Watch, 219 dolarlık bir fiyat etiketine sahip. Maalesef bu listenin içerisinde şimdilik Türkiye bulunmuyor. Ancak Avrupa ve BAE pazarında satışa çıkması sebebiyle, diğer bazı Nubia modelleri gibi farklı ithalatçılar aracılığıyla bu akıllı saatin Türkiye’de de satışa çıkacağını düşünüyoruz. Ne yazık ki bu noktada bir fiyat tahmini yapmak oldukça zor görünüyor.

    Kavisli ekranı ile dikkat çekiyor

    Akıllı saat kavisli ekranına ilaveten alüminyum veya paslanmaz çelik kasa seçimine olanak tanıyor.

    NFC, Bluetooth 5.0 ve Wi-Fi desteği de öne çıkan özellikleri arasında yer alıyor. Kalp atış sensörüyle aktivitelerinizi takip edebilen model, aynı zamanda e-sim desteğine de sahip. Ne dersiniz? Sizce Nubia Watch başarılı olacak mı?