Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 750

    Perakende sektöründe AR teknolojileri nasıl kullanılıyor?

    0

    Artırılmış Gerçeklik (AR) teknolojileri uzun zamandır hayatımızda. Ancak 2016’daki Pokémon Go çılgınlığı dışında hiç bir zaman son tüketiciyi yakalayamadı. Bununla birlikte pandemi sonra çarpanlarla büyüyen online alışverişin de etkisi ile perakende sektöründe daha yaygın kullanımı AR’ın makus talihini değiştirebilir.
    Pandemi etkisi ile değişen ve online’a kayan tüketim alışkanlıklarının pandemi sonrasında da devam etmesi bekleniyor. Çevrimiçi alışverişe artan güven, perakendecileri, tüketicilerle etkileşim kurma, ürünlerini farklılaştırmalarma gibi konularda yeni teknolojileri kullanma konusunda cesaretlendiriyor. AR da bu teknolojiler arasında perakencilere heyecan verici fırsatlar sunması ile öne çıkıyor.
    AR yeni bir teknoloji değil, hatta birçok perakende markası bir şekilde bu teknoloji ile özellikle ilk çıktığı ve trend olduğu dönemlerde ilgilenmiştir. Ancak son zamanlarda AR ile anlamlı uygulamalar geliştirme konusunda şartlar daha elverişli hale geliyor diyebiliriz. Online alışverişe artan ilgi ve 5G’nin yaygınlaşması buradaki en kıymetli gelişmeler. Çevrimiçi deneyimin her zamankinden daha önemli olduğu bugünlerde perakendecilerin pazarlama stratejilerini dönüştürmek için AR’ı en efektif kullanabilecekleri yolları bu haftaki yazımda bir araya getirdim.

    Canlı etkinlikler ve ürün lansmanları
    Pandeminin sürdüğü mevcut şartlarda ürün lansmanları gibi yüz yüze etkinlikler çok nadir olsa da, bu perakendecilerin yeni ürünlerinin tanıtımı ile ilgili ses getirecek etkinlikler yapmaları önünde engel olmayabilir. Bu noktada AR kullanarak, yüz yüze deneyimler kadar etkili, sürükleyici ve etkili sanal etkinliker organize edilebilir. AR’ın canlı etkinliklerdeki potansiyelini bize kanıtlayan bazı etkinliklere bu yıl içinde şahit olduk aslında. Ünlü model Adwoa Aboah’ın Londra Moda Haftası podyumunda AR teknolojisi ile yürümesi ya da Temmuz ayında Çinli marka OnePlus’ın yeni akıllı telefonu için gerçekleştirdiği lansman etkinliği akla ilk gelenler.
    Araştırmaya göre, tüketicilerin %55’i AR’ın alışveriş deneyimini daha heyecanlı hale getirdiğini düşünüyor. Bu bağlamda dijital etkinlikler bu ilgiyi yakalayabilir ve teknolojiye olan güveni daha da artırabilir. Bir AR etkinliği deneyiminin, fiziksel bir etkinliğe göre birçok avantajı vardır. Öncelikle dijital sunum katmanına entegre edilmiş etkileşimli işlevsellik aracılığıyla tüketicilerin pasif izleyiciler yerine aktif katılımcılar olmaları sağlanabilir. Aynı zamanda, sayısız tüketicinin ürün lansmanlarını ve diğer etkinlikleri dünyanın herhangi bir yerinden aynı anda deneyimlemesini de AR ile sağlamak mümkün.

    Kişiselleştirilmiş ürün görselleştirme

    Çevrimiçi alışveriş, fiziksel bir mağazayı ziyaret etme zorunluluğunu ortadan kaldırırken, perakendecilerin tüketicilerini satın almaya teşvik için daha fazla alternatif yöntem kullanmasına imkan veriyor. AR da bu noktada iyi bir alternatif olabilir. Apple’a göre, satın almak istedikleri mobilyaların ev ortamında nasıl göründüğünü deneyimleyen tüketicilerin ilgili ürünleri alma olasılığı 11 kat artıyor.
    Perakendeciler, LiDAR ve Eşzamanlı Yerelleştirme ve Haritalama (SLAM) gibi AR teknolojilerini uygulayarak, kullanıcıların bir ürünün belirli özelliklerini görmelerini ve bunlarla etkileşim kurmalarını sağlayacak, bu da daha iyi bir alışveriş deneyimi yaratacak. LiDAR, AR güdümlü 3D arayüzlere daha fazla derinlik hissi ekleyerek bunu başarabilir, SLAM ise dijital nesnelerin fiziksel dünyaya ‘bağlanmasını’ sağlayarak alışveriş yapanlara daha gerçekçi bir deneyim sunar.
    Ikea, müşterilerin sipariş vermeden önce evlerinde bir mobilyayı konumlandırmasına ve görselleştirmesine olanak tanıyan, sürekli gelişen Place uygulamasında AR’ı yıllardır başarıyla kullanıyor. Alışveriş yapanların %40’ı AR aracılığıyla test edebilecekleri ürünler için daha fazla ödemeye istekli olduklarını söylerken, diğer birçok perakendeci artık daha değerli bir alışveriş deneyimi sağlamak için teknolojiyi e-ticaret tekliflerine dahil ediyor. Max Factor ve Bobbi Brown gibi güzellik markaları da AR özelliklerini kullanıyor, böylece potansiyel müşteriler farklı kozmetik ürünlerinin kendi yüzlerinde nasıl göründüğünü görebiliyor.

    Ürünün hikayesini anlatmak

    Günümüzün müşterileri, satın aldıkları ürünler hakkında derinlemesine bilgi istiyor ve AR, perakendecilerin bir ürünün hikayesini sürükleyici bir şekilde aktarmasına yardımcı olabilir. WebAR, bu bilgileri geniş çapta erişilebilir ve ilgi çekici hale getirerek, kullanıcılara bir uygulama indirmeye gerek kalmadan web tarayıcıları aracılığıyla kusursuz bir dijital deneyim sunuyor. Örneğin Kellogg’s, yakın zamanda Coco Pops yemeyi Orta Doğu’daki çocuklar için eğlenceli ve eğitici bir deneyim haline getirmek için AR’ı kullandı.
    AR ile ürün hikayesi anlatma yeteneği, sürdürülebilirlik ve kurumsal sosyal sorumluluk uygulamalarında kullanılarak tüketicilerin satın alma kararlarını etkilemede fayda elde edilebilir. AR, hamm addelerin nereden temin edildiği, ürünlerin nasıl üretildiği, tedarik zincirinin nasıl göründüğü ve ürünlerin nihayetinde nasıl geri dönüştürülebileceği dahil olmak üzere ürünün tüm yolculuğunun tüketici ile paylaşılmasında kullanılabilir.
    Online alışverişe ilgi artarak devam ederken, AR, perakendecilere tüketicilerle etkileşim kurmaları, ürünlerini sergilemeleri, rekabet avantajı yaratmaları ve satışları artırmaları için değerli fırsatlar sunuyor. Canlı etkinlikler ve ürün lansmanları, gelişmiş ürün görselleştirme yetenekleri ve derinlemesine ürün hikayesi anlatımı, AR’ın perakende sektörünü dönüştürmek ve perakendecilerin bu zorlu zamanda başarılı olmasına yardımcı olmak için belirlediği birçok yoldan sadece birkaçı.

    Doğru Vlog Kamerası Nasıl Seçilir?

          Teknoloji ilerledikçe yüksek kaliteli görüntü kayıt ekipmanlarına her kesimden talep artıyor. Kaliteli kameralar içerik oluşturucular için daha erişilebilir hale geliyor. Video içerik pazarlama, günümüz sosyal medya etkileyicileri tarafından yoğun olarak kullanılıyor. Bir zamanlar sadece zengin şirketler tarafından erişilebilen pahalı prodüksiyon sistemleri, günümüzde neredeyse isteyen herkesin kullanabileceği cihazlar haline geliyor  Doğru Vlog Kamerası Nasıl Seçilir? başlıklı yazımda, vlog dünyasında etkileşimli video üretmek istiyorsanız doğru kamera seçmek için nelere dikkat etmeniz gerektiğinden bahsedeceğim.

    Öneri ve İncelemeleri Okuyun

          Vlog kamerası almadan önce yolu sizden önce yürüyenlerin fikirlerini araştırmak iyi bir başlangıç noktasıdır. Bu işe daha önce başlayanların söyledikleri kendi araştırmanızı yapmadan önce yol gösterici olacaktır.  Çoğu Vlogger kayıt ve yayın yaptığı ekipmanlarını sponsorları için tanıtımını yapar. Bu cihazları görüntü ve ses kalitesi kapsamında inceleyerek karar verebilirsiniz.

          Vlog kamerası almadan önce, internette seçtiğiniz cihazları kendi arasında karşılaştırarak farkları görebilir ve kamera teknolojisi hakkında ayrıntılı bilgiye sahip olabilirsiniz.

    Taşınabilirlik 

          Bir vlog kamerası seçerken taşınabilirlik oldukça önemlidir. Seçiminiz aynı zamanda üretmeyi planladığınız vlog tarzına da bağlı olacaktır.

          Çalışmalarınız sadece bir stüdyoda olacaksa taşınabilirlik çokta önemli olmamasına rağmen, seyahat ederken veya açık havada çekim yapacağınız zaman oldukça önemli hale gelir.  Özellikle kamerayı tek başınıza kullanacaksanız seçeceğiniz kameranın hafif olması da oldukça önemlidir.

    Çözünürlük

          Çözünürlük bir vlog kamerasında en önemli özelliklerin başında gelir. Minimum 1080p ile çalışan bir kamera seçilmelidir. Bu özellikli bir kameraya bazen full HD veya 1920×1080 de denir. Bu çözünürlüğe sahip kameralar standart bir HD televizyondaki görüntü netliğine sahiptir.

          Teknolojideki gelişmelerle 1080p kameralar yerini 4K HD çözünürlüklü kameralara bırakıyor. Yeni kameraların maliyeti eskilerine göre yüksek olmakla birlikte zamanla bütün kesimlere hitap edecek seviyelere geleceğini söyleyebiliriz.

          Vlog işine yeni başlıyorsanız 1080p kameralar harika bir başlangıç noktasıdır.

    Aydınlatma

          Vlog kamerası seçerken dikkat edilmesi gereken özelliklerden bir diğeri de kameranın farklı ışık kaynağında nasıl çalıştığıdır. İç mekan ve geçe kaydı yapılacaksa, düşük ışıkta kayıt için yüksek ISO ayarı yapılabilen bir model seçmekte yarar vardır.

          Kamera sensörüne ulaşan ışık miktarının hangi düzeyde algılanacağını ISO değeri kontrol ettiğinden, yüksek ISO ayarı yapılabilen bir cihaz tercih edilmelidir.

    Lens ve Odak İhtiyacı

          Kamera alırken dikkat edilmesi gereken diğer bir konu da otomatik odaklamadır. Manuel odaklama zaman alıcı olduğundan kabus yaşatabilir. Çekim sırasında doğal olarak hareket edeceğinizden, görüntü odaklaması değiştiği için özellikle kendi başınıza çekim yapacaksanız, odaklamayı otomatik yapan cihaz seçmek uygun olacaktır.  Doğru Vlog Kamerası Nasıl Seçilir?

          Lens gereksinimi hangi kameranın sizin için gerekli olduğunu da etkiler. Daha küçük bas-çek türünde kameralar, hareket halindeki vlogger’lar için uygun fiyatlı ve kullanımı kolaydır. Diğer taraftan, görsel uyarıcıların olması gerekiyorsa, değiştirilebilir lensli DSLR bir cihaz seçilmesi daha uygun olacaktır.

    Mikrofon

          Ses kalitesi, vlog’unuzun bir diğer ayrılmaz bileşenidir. Kayıt gereksiniminize uygun ek bir mikrofon kullanabilmeniz için ekipman entegrasyonuna izin veren bir kamera tercih etmeniz yararlı olacaktır.

    Bütçe

          Vlog için birçok bütçe dostu kamera seçeneği olsa da, fiyatlandırma önemli bir rol oynar. Bütçeniz en iyi kameranın belirlenmesinde belirleyici faktör olacaktır.  İlk etapta komple bir vlog kamerası ile işe başlamak yerine, bir akıllı telefon ile başlayıp ilerledikçe ölçeği büyütmek yararlı olacaktır.

          Vlog için örnek bir kamera olarak bu cihazı inceleyebilirsiniz.

          Twitter takip için @salihertugrul    YouTube Kanalım 

     

    Her ortamda kaliteli müzik ve görüşme deneyimi sunan JBL 225 TWS MediaMarkt’ta!

    0

    JBL’in kablosuz kulaklık modeli Tune 225 TWS güçlü sesi ve uzun süren pil ömrüyle her ortamda kusursuz müzik dinleme, toplantılara sorunsuz katılma ve kesintisiz görüşme yapma deneyimi vadediyor.

    75 yıldır ses teknolojisi alanında benzersiz deneyimler sunan JBL, kablosuz bluetooth kulaklığı Tune 225 TWS ile kesintisiz müzik zevki, sorunsuz toplantı bağlantısı ve görüşme yapma olanağı sunuyor. Hem fiyatı hem performansıyla öne çıkan kablosuz Tune 225 TWS, 25 saat pil ömrü ve güçlü bas teknolojisiyle her ortamda eşsiz bir ses deneyimi sunuyor. Tune 225 TWS, USB type C kablolu olarak kullanılabilen şarj kutusuyla birlikte satılıyor.

    Güçlü ses ve 8 farklı renk seçeneğiyle gerçek özgürlüğü yaşatıyor

    JBL Tune 225 TWS, Google tarafından etkinleştirilen Fast Pair özelliği sayesinde kılıfından çıkarıldığı an cihazlarla hızlıca eşleşiyor.

    Rahat kullanımıyla öne çıkan ve JBL Pure Bass teknolojisini kullanan kulaklık, müzik ve aramaları arasında sorunsuz geçiş yapılmasını sağlıyor.

    Kutusundan çıkarıldığı anda cihazla eşleşen ve her iki kulaklığında da mikrofon bulunan JBL Tune 225 TWS, Dual Connect özelliğiyle tek bir kulaklık olarak da kullanılabiliyor. Tune 225 TWS aynı zamanda kullanıcılarına hem kablosuz kullanım rahatlığı hem de ideal bir ses deneyimi yaşatıyor. Sekiz farklı renk seçeneğiyle kullanıcılarına zevklerine göre tercih hakkı veren kulaklık, ulaşılabilir fiyatlarıyla satışa sunuluyor. Satın almak için buraya tıklayınız.

    Canon yeni ürün yazılımı ile film yapımcılarını destekliyor

    Canon, güncellemelerine devam ediyor. Kullanıcıların geri bildirimleri dikkate alınarak hazırlanan Canon’un en son ürün yazılımı güncellemesi, EOS R5, EOS R6 ve EOS-1D X Mark III modelleri için profesyonel video çekim özellikleri sunuyor.

    Canon, EOS R5, EOS R6 (ürün yazılımı v1.4) ve EOS-1D X Mark III (ürün yazılımı v1.5) için ürün yazılımı güncellemesi yayınladığını duyurdu. Kullanıcılardan gelen geri bildirimlere yanıt olarak hazırlanan bu ürün yazılımı güncellemeleri, her bir fotoğraf makinesini profesyonel video çekimi için güçlü bir sistem haline getiriyor.

    Canon’un EOS R5 modelinde halihazırda mevcut olan yeni ürün yazılımı güncellemesi, kullanıcılar tarafından çok talep edilen Canon Log 3’ü (C-Log 3), EOS R6 ve EOS-1D X Mark III modellerine getiriyor. Canon’un Log 3’ü, Hollywood standartlarındaki sinema çekim kameralarına benzer şekilde zengin ve yüksek kaliteli videolar elde etmek adına daha fazla renk alanı seçeneği sunuyor ve dinamik aralığı genişletiyor. Bu logaritmik gama eğrisi, bu modellerin sinema prodüksiyonu iş akışlarıyla uyumluluğunu da artırarak Canon’un Cinema EOS Serisi fotoğraf makineleriyle çekilen videolara renk eşleştirmesi yapılmasını kolaylaştırıyor.

    Bu ürün yazılımı yükseltmeleri, C-Log 3’ü kullanıma sunduğu gibi, bu üç fotoğraf makinesine iki karta kayıt özelliği ekliyor. Kullanıcılar artık aynı video dosyasını, her iki hafıza kartına da kaydedebiliyor ve bu sayede bir kartın bozulması durumunda arşivlerini yedekleyebiliyor.

    Sinema üretimleriyle uyumlu

    EOS R5 modeline yapılacak ürün yazılımı güncellemesi Canon’un CN-E18-80mm T4.4 L IS KAS S ve CN-E70-200mm T4.4 L IS KAS S Cine servo zum lensleriyle uyumluluk sunarak kullanıcıların içeriklerini bir üst seviyeye taşımalarını sağlamak adına bu modeli çok yönlü bir fotoğraf makinesi haline getiriyor.

    Bu en son ürün yazılımı güncellemeleri içerik oluşturucularını yeni üretim değeri seviyelerine ulaştırmak için önemli video becerilerini kullanıma sunuyor.

    Xiaomi, MIUI arayüzüne yeni özellikler ekledi

    0

    Akıllı telefon pazarının önde gelen isimlerinden Xiaomi, kısa süre önce Samsung’u da geçerek dünyanın en çok telefon sevkiyat eden üreticisi oldu. Şirket mobil pazarda oldukça iyi işler yaparken, aynı performansı yazılım tarafında da göstermeyi başarıyor.

    Geçtiğimiz günlerde düzenlediği etkinlikte Mi Mix 4 ve Mi Pad 5 modellerini piyasaya süren firma, bunun akabinde ise MIUI arayüzüyle ilgili  yeni bir müjde verdi. MIUI 13’ün hazırlıklarını sürdüren Xiaomi, akıllı telefonlar için daha iyi deneyim vaat eden MIUI 12.5 Enhanced sürümünü duyurdu. Şu anda şirket geliştirilmiş özellikte olan bu sürümü Çin’deki kullanıcılara kademeler halinde sunmaya başladı. Bu arada güncellemeyi alacak ilk gruba da buradan bakabilirsiniz.

    MIUI arayüzüne , iOS benzeri widget’lar eklendi

    Xiaomi, halihazırda MIUI 12.5’i dağıtmaya yönelmişken aynı zamanda yeni özellikler üzerine de sık sık çalışmalar yapıyor. Çinli üretici kısa süre önce beta kullanıcıları için yeni bir özelliği daha kullanıma sundu. Görünümüyle iOS 14/15’i anımsatan widget’lar, artık Xiaomi kullanıcıları içinde yayımlanmaya başladı.

    Yukarıda da görüldüğü üzere MIUI arayüzüne yeni widget’lar, yeni ızgara sistemi, widget mağazası, sistem uygulaması widget’ı ve ücretsiz sürükle bırak desteği geliyor. 13 Ağustos itibariyle sunulmaya başlayan bu özellik, kayıtlı beta kullanıcıları tarafından indirilebilir. Ancak kayıtlı olmayan kullanıcılar da sızdırılan APK dosyaları ile yeni özelliği deneyimleyebilir.

    Xiaomi’nin yeni ızgara sistemi; 2 x 2, 4 x 2, 2, 4 x 4 ve 2 x 3 olmak üzere toplam dört boyutta geliyor. Bir diğer eklenen Widget mağazası da, masaüstüne ekleyebileceğiniz pek çok widget’ı içerisinde barındırıyor.

    Sistem uygulama widget’ı ise; cep telefonu hizmetçisi, saat, sağlık vb. gibi pek çok pratik widget’ı ana sayfaya eklemenize olanak tanıyor.

    Şu anda beta olarak kullanıma sunulan bu özellik, Android 11 tabanlı MIUI arayüzünde çalıştırılabilir. Kararlı sürüme ne zaman geleceği ise şimdilik bilinmiyor.

     

     

    ViewSonic ColorPro Awards 2021 fotoğraf yarışmasına başvurular başladı

    ColorPro Awards 2021’in teması “Yeni Macera” olarak belirlendi…

    ViewSonic, Global Fotoğraf Yarışması ColorPro Awards 2021’de kadraja “Yeni Macera” temasını taşıyor. Başvuruları 14 Ağustos – 15 Eylül tarihleri arasında yapılacak olan yarışmada birinci olan fotoğrafçı 3.000 Dolar, ColorPro VP2776 Monitör, Monogram Ana Konsolu, Shoot Frame Premium Üyeliği ve Capture One kalıcı lisansı kazanacak.

    Yarışmaya gönderilecek fotoğraflar; aktarılan genel izlenim-edinilen duygu, özgünlük, yaratıcılık ve hikâye anlatımı ile ışık, pozlama, renk, ton ve uygulama gibi teknik yönler göz önünde bulundurularak değerlendirilecek. Global fotoğraf yarışmasına katılanlar ve dereceye girenler birbirinden özel ödüllerin sahibi olacaklar.

    “Yaratıcıların yaratıcılık süreçlerini geliştirmelerine daha fazla yardımcı olmak” amacıyla düzenlenen yarışmada ViewSonic’in kreatif sektörünün önde gelen isimlerinden ortakları da bulunuyor. Monogram Creative Console, Shoot The Frame, Capture One, Getty Images ve iStock’un da dahil olduğu yarışma, insanlara sanat yoluyla kendilerini ifade etme, diğer yaratıcılarla etkileşime geçme ve sanat eserlerinin dünyada nasıl bir fark yaratacağını gösterme fırsatı sunuyor.

    Yarışma ödülleriyle göz dolduruyor

    ViewSonic ve yarışma ortakları tarafından verilen ödüller fotoğraf sanatçıları için oldukça ilgi çekici bir seçkiyi barındırıyor. Yarışmada birinci olan fotoğrafçıyı; 3.000 Dolar, ColorPro VP2776 Monitör, Monogram Ana Konsolu, Shoot Frame Premium Üyeliği ve Capture One kalıcı lisansı bekliyor. İkincilik ödülü; 1.000 Dolar, ColorPro VP2776 Monitör, Monogram Stüdyo Konsolu, Shoot Frame Premium Üyeliği, Capture One kalıcı lisansı ve üçüncülük ödülü ise 500 Dolar, ColorPro VP2776 Monitör, Monogram Stüdyo Konsolu, Shoot Frame Premium Üyeliği ve Capture One kalıcı lisansı.

    Galaxy A52s, lansman öncesi Samsung’un sitesinde görüldü!

    0

    Samsung’un önümüzdeki günlerde piyasaya süreceği orta sınıf telefonuyla ilgili detaylar gelmeye devam ediyor. Koreli üreticinin ”A” serisine ekleyeceği Galaxy A52s modeli, tanıtım tarihine doğru yaklaşırken daha fazla detayıyla gündeme gelmeye başladı.

    Geçtiğimiz günlerde çeşitli sertifika siteleri tarafından onaylanan Galaxy A52s, bu kez de Samsung’un Hindistan internet sitesinde göründü.

    Galaxy A52s hakkında tüm bilinenler

    Orta sınıf özellikler sunacak olan Galaxy A52s, Samsung Hindisan web sitesinde SM-A528B/DS numarasıyla gün yüzüne çıktı. Ne yazık ki bu site her zaman olduğu gibi yine model numarası dışında başka detay sunmuyor. Ancak önceki raporlar sayesinde Galaxy A52s hakkında tüm merak edilenlere bakabilmek mümkün.

    Daha önce ortaya çıkan bilgilere göre Galaxy A52s, şirketin mevcut A52 modelinin yerini alacak. Bir öncekine kıyasla daha gelişmiş özelliklere sahip olan bu telefon,  Qualcomm’un Snapdragon 778G yonga seti tarafından desteklenecek.

    Öte yandan Samsung’un yeni nesil orta sınıf telefonu, ön tarafında 120Hz yenileme hızını destekleyen, 2400 x 1080 piksel çözünürlüğünde 6.5 inç AMOLED ekran ile donatılacak. Kameralara gelecek olursak bu telefonun akasında; 64+12+5+5 Megapiksel dörtlü lense yer verilecek. Cihazın ön tarafında ise ekrana gömülü 32 megapiksel selfie kamerası yer alacak.

    Galaxy A52s’in diğer özellikleri arasında IP67 su korumasına sahip olduğu, NFC desteği ve Android 11 tabanlı One UI 3 ile kutudan çıkacağı bilgisi bulunuyor. Ayrıca 25W destekli 4.500 mAh pil ile donatılması da yine sızıntılar arasında.

    PUBG: BATTLEGROUNDS güncelleme 13.1 PC ve konsollarda çıktı

    0

    PUBG: BATTLEGROUNDS Güncelleme 13.1 çıktı ve beraberinde, bazı maçların başlangıcında gerçekleşen acil inişler de dahil olmak üzere, yakın zamanda yayınlanan TAEGO haritasına bir takım yenilikler getirdi.

    Uçak, oyuncuları harita üzerinde taşırken motorunun patlayacağı ve acil iniş yapmak zorunda kalacağı zamanlar olacak. Oyuncular uçak iniş yapmadan önce atlamamaya karar verirlerse maça yüzde 50 HP ile başlayacaklar.

    Güncelleme 13.1, geçen hafta PC’de kullanıma sunulmasının ardından konsollarda da çıkış yaptı.

    Sezon 13 ayrıca yeni dereceli sezonu, Sanhok haritasındaki ayarlamaları, yeni Taego özelliklerini ve daha fazlasını sunuyor.

    Yeni Dereceli Sezon: Güncelleme 13.1 yeni dereceli sezonu tanıtıyor, böylelikle Dereceli Sezon 12 boyunca kazanılan tüm ödüller oyuncuların envanterine otomatik olarak eklenecek. Dereceli sezon 13, son dönem dereceli sezonlarına benzer bir şekilde 2 ay boyunca devam edecek.

    Taego Ayarlamaları: Daha önce bahsedilen Gizli Oda’ya ek olarak TAEGO’da, tüm oyuncuların daha değerli eşyaları elde etmesine fırsat veren Oyuncu Yardım Paketleri sayısında bir artış olacak.

    Sanhok Güncellemeleri: 2020’de tam bir yenileme almasına rağmen, PUBG Studios Sankhok’u geliştirmeye devam ediyor. 13.1 ile harita, Kuzeybatı Adası’nın coğrafyasında kıyı boyunca hareket eden oyuncular için gizlenme sağlayan küçük uçurum ve kayalıklarla güncellendi.

    Harita Rotasyonu: 13.1 ile normal maçlarda Paramo’nun yerini Karakin aldı. Yeni Harita Rotasyonu aşağıdaki gibi.

    • Erangel
    • Miramar
    • Sanhok
    • Vikendi
    • Karakin

    IMAX destekli HONOR Magic3 Serisi tanıtıldı

    0

    IMAX desteği, güçlü Qualcomm Snapdragon 888 Plus yonga seti, 10 bit HDR 10+ ekranı ve iddialı kamera özellikleriyle HONOR Magic3 Serisi meraklılarıyla buluştu. 

    HONOR Magic3, HONOR Magic3 Pro ve HONOR Magic3 Pro+ modellerinden oluşan HONOR Magic3 Serisi, 12 Ağustos’ta düzenlenen ve HONOR Global YouTube kanalında da canlı yayınlanan küresel lansman etkinliğinde tanıtıldı. Serinin tüm modelleri sinema kalitesinde video çekimi, öne çıkan fotoğraf deneyimi ve üst seviye performans özellikleri ile dikkat çekiyor.

    HONOR Magic3 Serisi, profesyonel film kalitesinde renk çözümlerini etkinleştiren yapay zekâ film efektlerine sahip ilk IMAX destekli akıllı telefon. HONOR Magic3 Serisi, Magic Log ve sinematik Seviye 3D LUT video özelliklerini sunuyor.

    Kullanıcılara pozlama ve görüntü netliğinden ödün vermeden renk kontrolü ve ayarlama konusunda daha fazla özgürlük sağlayan HONOR, klasik IMAX filmlerinden ilham alan sekiz özel LUT’yi ortaya çıkarmak için Hollywood’un ünlü renk uzmanı Bryan Mamahan ile çalıştı.

    Üst düzey kullanıcı deneyimi ve birinci sınıf tasarım sunan HONOR Magic3 Serisi, sürükleyici bir izleme deneyimi için 89° Süper Kavisli Ekrana ve ultra ince çerçevelere sahip. HDR 10+ destekli 10-bit ekran, 1,07 milyar renk görüntüleme kapasitesi ile kullanıcıların daha canlı renklerin ve ayrıntılı görsellerin keyfini çıkarmasını sağlıyor. HONOR Magic3 Pro+, Süper Kavisli Nano Kristal Kalkan ve Nano Seramik gövdesiyle seçkin bir tasarım ve rahat bir tutuş deneyimi sunuyor. Ek olarak HONOR Magic3 Serisi, yüksek kaliteli ve canlı görüntüler sağlayan, HONOR’un kendi merkezlerinde geliştirdiği yapay zeka destekli gelişmiş bir görüntüleme sistemi olan HONOR Image Engine ile birlikte geliyor.

    Sosyal medya bağımlısı mı olduk?

    Aradan iki yıl geçmesine rağmen dünya hala hayatımızı alt üst eden pandeminin etkileriyle mücadele ediyor. İnsan etkileşimi çok az veya karantina günlerinde evde kaldığımız için, sosyal yaşamımız sekteye uğradı. İş arkadaşlarımızla Zoom aramalarında bir araya geldik, ailemizle ve arkadaşlarımızla görüntülü görüşmelerle hasret giderdik. Kısacası, online eğitim ve evden çalışmak artık yaşam biçimimiz oldu.

    Nihayetinde zorunlu dijitalleşme teknolojiye bağımlılığımızı arttırdı. Peki devam eden pandemi döneminde gençler arasında aşırı sosyal medya kullanımı kaygı, tükenmişlik, depresyon ve diğer akıl sağlığı sorunlarına yol açıyor mu?

    Sosyal medya bir kaçış mı?

    İnternetin kolay erişilebilirliği sayesinde, dünya nüfusunun %49’unu oluşturan 3 milyardan fazla sosyal medya kullanıcısı var. COVID-19’un ruh sağlığı üzerindeki etkisi, etkilenen kişiler, aileleri ve sağlık hizmeti ile sınırlı değil, toplumun genel olarak tepkisini kapsıyor. Pandemi ve ardından ülke çapında sokağa çıkma yasağının ortasında, sosyal medya kullanımında dünya çapında bir sosyal tepkinin de yansıması olan bir artış oldu. Örneğin, pandemi günlerinde sıkça kullandığımız sosyal medya bağımlılık yapan davranışlara yönelik bir eğilim mi yoksa küresel krizle başa çıkmak için bir kaçış mıydı?

    Sosyal medya ruh sağlığını nasıl etkiliyor?

    Çağlar boyunca yaygın kullanımı göz önüne alındığında, sosyal medyanın bir sosyal pekiştirme ve doğrulama kaynağı olduğu biliniyor. Bu platform insanlara fikirleri paylaşma, sosyal olarak etkileşim kurma, ilişkiler kurma, başkalarının dikkatini çekme ve sosyal imaj yaratma fırsatı sunuyor . ‘Sosyal mesafenin’ bir norm haline geldiği mevcut küresel krizler sırasında, sosyal medyaya aşırı katılım ‘psikolojik bir gereklilik’ haline geldi ve böylece insanların insan etkileşimi ve pandemi ile başa çıkma ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı oldu. Bu nedenle, sosyal mesafenin ihtiyati yönergelerine rağmen, insanlara sosyal olarak bağlı kalmaları ve mevcut krizin neden olduğu sıkıntıyı evrenselleştirmeleri için bir platform sağlandı. Sosyalleşmenin yanı sıra sosyal medya, online dersler, web seminerleri, toplantılar ve evden çalışmayı sağlamak gibi akademik ve işle ilgili amaçlar için de interneti kullanıyoruz. Sosyal medyanın en büyük avantajlarından biri, karantina nedeniyle uzun süre evde kalanlara zihinsel sağlık desteği sağlaması diyebiliriz.

    Devam eden senaryoda, sosyal medya, insanlar için COVID-19 hakkındaki bilgileri güncellemek için ana kaynaklardan biri haline geldi. Bununla birlikte, sorumsuz kullanımı ‘infodemi’ sorununu ortaya çıkardı, yani ‘yanlış bilginin’ hızla yayıldığı ve böylece insanların düşünce ve sonraki davranışlarını etkilediği bir durum haline geldi. Son zamanlarda DSÖ, insanları panik, damgalama ve mantıksız davranışlara yol açan sosyal medya söylentilerine karşı uyarmıştı. Bu medyanın kullanımındaki artış göz önüne alındığında, ruh sağlığı ile olan ilişkisini ele almak gerekli hale geliyor. Sosyal medya bağımlılığı ve ruhsal bozukluklar arasındaki ilişki artık önemli bir problem haline geldi.

    Geçmişte yapılan araştırmalar, sosyal medyanın kompulsif kullanımının özellikle ergenlerde kardiyo-metabolik sağlık, uyku, duygulanım, benlik saygısı, esenlik ve işlevsellik dahil olmak üzere fiziksel ve zihinsel sağlığı etkilediğini göstermiştir . Mevcut pandemi ışığında, zihinsel sağlık koşullarının sosyal medyaya maruz kalma miktarı ile ilişkili olduğu bulunmuştur. Örneğin, Çin’in Vuhan kentinde COVID-19 salgını sırasında yapılan bir çalışmada, depresyon, anksiyete ve depresyon ve anksiyete kombinasyonunun yaygınlığı sırasıyla %48, %23 ve %19 olarak bulunmuştur. Ayrıca, sosyal medyaya sıklıkla maruz kalan %82 ​​katılımcının yüksek kaygı oranları bildirmiştir.

    Psikolog Arzu Yazar
    Psikolog Arzu Yazar

    Konu ile ilgili olarak Psikolog Arzu Yazar ile de görüştüm. Pandemi ve sosyal bağımlılığı ile ilgili değerlendirmelerini şu şekilde paylaştı:

    “Pandeminin hayatımıza olağan dışı etkisiyle normal bildiğimiz çoğu şeyi yapamaz olduk. Arkadaşlarımızla görüşmek, dışarıda yemek yemek, sinemaya gitmek, eğlenmek ve fiziksel teması içeren daha bir çok aktivitemiz engellendi. Yetişkin olarak bu sürecin geçici olduğunu, bir çok felaket gibi bunun da geçeceğini ve eski normalimize döneceğimizi kendimize hatırlatarak yeni koşullara adapte olmaya çalıştık. Teknolojinin kolaylaştırıcı etkisinden faydalandık. Alışverişi ekrandan yaptık, arkadaşlarımızla, sevdiklerimizle ekrandan dertleştik, iş görüşmelerimizi de ekrandan yapar halde geldik. Çokça zorlandık ama uyumlandık. Peki çocuklar ve gençler için bu durum nasıldı ?

    Küçük yaştaki çocuklar için oyun ve yaşıtları ile zaman geçirmek oldukça önemlidir. Oyunlar ile rahatlarlar, gelişirler, akranlarıyla kurdukları ilişkilerde sosyal becerilerini geliştirmiş olurlar. Pandemi döneminde özellikle kısıtların fazla olduğu sürçte okula da fiziksel olarak gidemedikleri için ekran başında kaldıkları süre arttı. Çalışmayan ya da evden çalışan anneler de bir süre sonra yoruldukları, sürekli oyun oynayamadıkları ( ve tabi kendi başına kalma ihtiyaçları da olduğu için) ekrana biraz daha fazla izin verir oldular. Küçük yaş çocuklarda tek yönlü uyarıma maruz kalmanın sakıncalı etkileri olduğu bilinmektedir. Dil gelişimine, sosyal ilişkiye ve ruhsal dünyaya zarar verir. Çocuklar renkli, sürekli doyum veren teknoloji dünyasına çabuk alışır. Elinden alındığında agresyon artar ve ya ağlayarak ya da bağırarak tepki verirler. Eğer bu davranış örüntüsüyle çok sık karşılaşıyorsanız kesinlikle “detox” zamanı gelmiş demektir. Teknolojiden uzak tutacağınız, hayal gücünü destekleyen oyunlar ve aktiviteler yaparak yeniden ruhsal dengelenme sağlanabilir.

    Ergenler özgürlüklerine düşkün oldukları bu ruhsal süreçte, pandemi sebebiyle çok ciddi kısıtlamalar ile karşı karşıya kaldılar. Akranlarıyla zaman geçirmek, karşı cins ile flört etmek bu yaş döneminin önemli meseleleriyken dışarı çıkamıyor olmak depresif duygulara sebebiyet vermektedir. Oynadıkları online oyunlar ile arkadaşlarıyla buluşmak, yeni kişiler ile tanışmak, sosyal medyayı kullanmak bu açıdan bakıldığında “yara bandı” etkisi yapmıştır. İletişim kurmak, sosyal ilişkileri devam ettirmek depresif duyguların azalmasına yardımcı olmuştur. Normalde beklenen şey, yasaklar kalktığında olabildiğince dışarıda sosyal etkinliklere katılmaları, arkadaşlarıyla açık alanda buluşmaları yani ekranın başından kalkmalarıdır. Eğer koşullar uygun olduğu halde bu olmuyor ise o zaman “detoks” zamanı gelmiştir. Ergenden ekran başında geçirdiği süreyi kontrol etmesi, olabildiğince minimuma indirmesi ve doğal akışında sosyal ilişkilerini sürdürmesi istenir.

    Özetle şöyle diyebiliriz sanırım;

    Teknoloji ve sosyal medya zor zamanlarda, yaşadığımız engellenmişlik, çaresizlik ve korku gibi duygularla başa çıkmamızı kolaylaştıran bir araç olarak kullanıldı. Dozunda kullanıldığında işlevsel olan bu araç, dış dünyaya dönmemiz gerektiğinde bizi engellemeye başlamışsa o zaman dozunu azaltarak kullanımını kontrol altına almamız gerekmektedir. Her şey ayarında güzel, fazlası zarar.”

    Teknoloji bağımlılığı
    Teknoloji bağımlılığı

    Teknoloji bağımlısı olup olmadığınızı nasıl anlarsınız?

    Pandemi döneminde aşırı teknoloji kullanımı ve sosyal medyada saatlerimizi geçirdik. Bütün olup bitenlerden sonra belki de bir ara vermeye ihtiyacımız var. Dijital detoks tam da bu noktada imdadımıza yetişiyor! Peki teknoloji bağımlısı olup olmadığınızı nasıl anlayabilirsiniz? Aşağıdaki belirtiler varsa kısa bir ara vermenizi öneririm.

    • Çevrimiçi olarak ne kadar zaman harcadığımızın kaydını oluşturmak
    • Mutlu olmak için bilgisayar ve akıllı telefonlarda daha fazla zamana ihtiyacımız olduğunu hissetmek
    • Cihazımızı kullanmadığınızda yoksunluk belirtileri
    • İşimizi, okulumuzu veya profesyonel ya da özel yaşamlarımızı ihmal etmek
    • İnternet etkinlikleri nedeniyle uyku problemi yaşamak
    • Sürekli mesajları veya sosyal medya bildirimlerini kontrol etme isteği
    • Hayatınızın İnternet veya teknoloji içermeyen yönlerine olan ilginizi kaybetmek
    • İnternette geçirdiğimiz zaman konusunda suçlu hissetmek veya savunmaya geçmek
    • Karpal tünel sendromu, baş ağrıları, açıklanamayan kilo alımı, görme değişiklikleri ve sırt veya boyun ağrıları gibi fiziksel semptomlar