Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 712

    PlayStation 5 depolama alanı nasıl artırılır?

    0

    PlayStation 5’e geçtiğimiz ay gelen bir yazılım güncellemesiyle birlikte, artık konsolunuzun depolama alanını, satın alacağınız bir SSD ile yükseltmeniz mümkün. Yine de PS5’inize bir SSD takmak istiyorsanız bazı gereksinimler var.

    Sony tarafından listelenen gereksinimler beklendiği kadar katı görünmüyor. Ancak özellikle ülkemiz şartlarında bu yükseltme için iyi bir ödeme yapmanız gerektiğini söylesek yanılmış olmayız. Zira SSD sıralı okuma hızının minimum 5500 MB/sn olması gerekiyor ve PCIe 4.0 arayüzünü kullanan bu sürücüler birçok oyuncuya göre pahalı. Ayrıca konsola tüm form faktörlerdeki M.2 SSD’lerin takılabildiğini belirtelim.

    Konsol üreticisi, sürücünün mutlaka soğutmaya sahip olması gerektiğini söylüyor ve maksimum boyutları tabloda görebilirsiniz. Elbette tercihe bağlı olarak SSD’yi soğutmasız takmak mümkün. Ayrıca hazır soğutmalı bir model tercih edebilirsiniz ya da harici bir soğutma satın alabilirsiniz.

    PlayStation 5 SSD Gereksinimleri

    Arayüz PCIe Gen4 x4 M.2 NVMe SSD
    Kapasite 250 GB – 4 TB
    Soğutma Gerekli: birleşik veya ayrı olarak alınabilir.
    Sıralı okuma hızı 5500 MB/s veya daha yüksek hızda önerilir.
    Form faktör 2230, 2242, 2260, 2280 veya 22110
    Soğutucu dahil maksimum boyut 110 mm (U) x 25 mm (G) x 11,25 mm (Y)’den küçük.
    Uzunluk (Form faktörle aynı) 30 mm, 42 mm, 60 mm, 80 mm, 110 mm
    Genişlik 22 mm genişliğinde bir M.2 SSD.
    Soğutma dahil olmak üzere 25 mm’nin altında olması şart.
    Yükseklik M.2 SSD ve soğutucu dahil olmak üzere toplam yüksekliğin 11,25 mm’den az olması şart.

    Uygun SSD modelleri için MediaMarkt’ın SSD kategorisine bakmayı unutmayın.

    25 modele daha HarmonyOS 2.0 geldi! İşte liste

    2019 yılında Çin devletiyle doğrudan bağlantısı olduğu gerekçesiyle ABD tarafından kara listeye alınan Huawei, yaptırımların yarattığı tahribatın yaralarını sarmak için çalışmalarına devam ediyor. Şirket, bu süreçte ABD’ye olan bağlılığını minimuma indirmek için çeşitli hamleler yaptı. Bunların en dikkat çekeni ise şüphesiz HarmonyOS 2. (Ambien) 0.

    Android ve iOS’a doğrudan bir rakip olarak kullanıma sunulan HarmonyOS 2.0, piyasaya sürülmesinden sonra tarihteki en büyük sistem yükseltme planı kapsamında Huawei ve Honor cihazlara hızla gönderilmeye başlandı. Son olarak 25 Huawei ve Honor modeli, yeni güncellemeyi hızla almaya başladı. 

    İşte HarmonyOS 2.0 alacak Huawei ve Honor telefonlar

    Son gelen verilere göre HarmonyOS 2.0 güncellemesini dünya genelinde 100’den fazla modelin olduğu 120 milyondan fazla Huawei ve Honor cihazı aldı. Özellikle eski telefonların da yeni güncellemeyi alacak olması Huawei’nin tarihteki en büyük sistem yükseltme planında oldukça etkili oldu. İşte HarmonyOS 2.0’ı alacak son modeller:

    • Huawei P20
    • Huawei P20 Pro
    • Huawei-Mate 10
    • Huawei Mate 10 Pro
    • Huawei Mate 10 Porsche Design
    • Huawei-Mate RS Porsche Design
    • Huawei nova 4
    • Huawei Enjoy 10S
    • Huawei-Enjoy 10 Plus
    • Honor 9X
    • Honor 9X Pro
    • Honor-20S
    • Honor Play 4T Pro
    • Honor 10
    • Honor-V10
    • Huawei Smart Screen S 55 inches
    • Huawei Smart Screen S 65 inches
    • Huawei-Smart Screen S 75 inches
    • Huawei Smart Screen S Pro 65 inches
    • Huawei Smart Screen S Pro 75 inches
    • Huawei-Smart Screen V55i
    • Huawei Smart Screen V65i
    • Huawei Smart Screen V65 Premium Edition
    • Huawei-Smart Screen V65 2021
    • Huawei Smart Screen V75 2021

    Güncellemeyi alan yukarıdaki modellere ek olarak Huawei, ayrıca Enjoy 20 5G dahil olmak üzere 9 model için halka açık beta testlerine başladığını duyurdu. Öte yandan Huawei nova 8 SE ve diğer 8 tablet için de dahili beta testlerinin başladığını belirtelim.

    iPhone için En İyi Uygulamalar

    Son dönemde dijital hayatımda fark yaratan uygulamalara yer verdiğim  iPhone için En İyi Uygulamalar derlemesini bu yazımda bulabilirsiniz.

    Galaxy Z Flip3 inceleme! Hayatı ikiye katlayın

    Galaxy Z Flip3 hem katlama yöntemi hem de özellikleriyle farklı bir cep telefonu olarak karşımıza çıkıyor. Son dönemde katlanabilir ekranlı model sayısının arttığını söylemek çok da doğru olmayacaktır. Bu teknolojinin öncü isimlerinden Samsung’u bir kenara koyduğumuzda, diğer markalardan pek de somut adımlar göremediğimizi söyleyebiliriz.

    Güney Koreli şirket daha önce Fold ve Flip tarafında çeşitli modellerle tüketicinin karşısına çıkmıştı. Fakat kısa süre önce tanıtılan yeni nesil katlanabilir ekranlı modeller, Samsung’un bu konuda zirveye çıktığının da göstergesi oldu.

    Önceki nesilde gelen Z Flip modelinde en çok eleştirilen konu telefonun ön yüzünde yer alan bildirim ekranının biraz ufak olmasıydı. Tek satır olarak tasarlanan bu ekran nispeten de olsa beklentileri karşılıyordu. Fakat ekranda yalnızca gelen bildirimlerin çıkması ve bildirimlerin gösterilmemesi kullanıcıları biraz hayal kırıklığına uğrattı.

    Bu mesajı alan Samsung yeni nesil Galaxy Z Flip3 modelinde ön paneldeki ekranı büyüterek ihtiyaçları fazlasıyla karşılamış oldu. Ön yüzde yer alan bu ekrandan artık bildirimlerinizi rahatlıkla okuyabiliyorsunuz. Hatta ana kameraları kullanarak selfie bile çekebiliyorsunuz.

    Galaxy Z Flip3

    Amiral gemisini andıran teknik özellikler

    Samsung Galaxy Z Flip3 modelinde Qualcomm tarafından tasarlanan 5G destekli Snapdragon 888 yonga setini kullanmış. Bu yonga seti 8GB RAM ve 128GB dahili depolama alanıyla desteklenmiş. Yani özetlememiz gerekirse telefonun genel anlamda amiral gemisi modellerine kafa tutacak bir güçte olduğunu söyleyebiliriz.

    Samsung katlanabilir ekranlı modelinde 6.7 inçlik 1080 x 2640 piksel çözünürlüğünde bir ekrana yer vermiş. Dynamic AMOLED 2X teknolojisini kullanan bu ekranda HDR10+ desteği de bulunuyor. 120Hz yenileme hızına sahip olan bu ekranın maksimum parlaklığı ise 1200 nits.

    Az önce bahsettiğimiz kapak tarafında yer alan ekranın boyutu ise 1.9 inç. 260 x 512 piksel çözünürlüğündeki ekran genel kullanım için hayli yeterli.

    Galaxy Z Flip3 arka yüzünde 12 MP, f/1.8, 27mm (geniş), 1/2.55″, 1.4µm, Dual Pixel PDAF, OIS, 12 MP, f/2.2, 123˚ (ultra geniş), 1.12µm özelliklerinde çift kameradan oluşan bir modül yer alıyor. Ön yüzde ise 10MP’lişk geniş açılı bir kamera bulunuyor.

    Hem ön, hem de arka kamerayla 4K çözünürlükte videolar çekebiliyoruz. Bunun önemli bir nüans olduğunu söyleyebiliriz.

    3300 mAh’lık bataryadan beslenen telefonda 15W’lık hızlı şarj desteğinin de bulunduğunu belirtelim. Eğer şu sıralar katlanabilir ekranlı modellere geçiş yapmayı düşünüyorsanız Z Flip3 sizin için doğru tercih olacaktır.

    Ev ve ofis kullanımı için ideal modem: ZYXEL VMG3625-T50B

    Küresel salgın, uzaktan çalışma sistemini hayatımızın merkezine koydu. Ortak çalışma alanlarından işlerini sürdürenler gibi, evlerinin bir bölümünü ofis haline getirenler ve burada da sağlıklı internet erişimi bulunmasına özen gösterenler var doğal olarak. Evlerindeki sabit telefon ve DSL internet erişimlerini iptal edip, “Bana cep hattı yeter” diyenler de vardı daha önce. Ancak bu kişiler evlerinden çalışmak zorunda kalınca, DSL (bulabilirlerse fiber) internet abonesi olmaya koştu. Çünkü mobil operatörlerin paketleri uzaktan çalışma için yeterli değildi.

    İster kablolu ister kablosuz

    Kesintisiz ve sağlıklı internet erişimine sahip olmanın yolu; ADSL, VDSL ya da fiber gibi geniş bant internet abonesi olmak ve evlerde interneti kablolu veya kablosuz olarak dağıtmaktan geçiyor. İşte tam bu noktada uygun modem ve router seçimi önem kazanıyor. Zyxel firmasının VMG3625-T50B model kablosuz modemi uygun bir seçenek olarak öne çıkıyor. Ürünün kutu içeriğine baktığımızda modem, ethernet ve DSL bağlantısı için telefon kablosu ve 18 Watt’lık bir adaptör çıktığını görüyoruz. Kutuda Türkçe kullanım kılavuzu ve garanti belgeleri de çıkıyor.

    Tasarımı şık bir aksesuar gibi

    Zyxel firmasının VMG3625-T50B model modeminin adeta şık bir aksesuar gibi tasarlandığı görülüyor. Konulduğu her noktada rahatsız etmiyor. Bu şık modemin içinde dikine konumlandırılmış ve 4 adet 5bDi gücünde gizli anten bulunuyor. Modemin 6 adet bilgilendirme ledi mevcut. Bu ledler sayesinde cihazın açık olup olmadığını, internete bağlı olup olmadığını ve kablosuz ağın devrede olup olmadığını yerinizden kalkmadan takip edebiliyorsunuz.

    ZYXEL VMG3625-T50B

    USB ile mobil ağ alternatifi

    Ürünün arka tarafından açma-kapama butonu, reset butonu, adaptör girişi, USB girişi, 4 adet Ethernet port girişi, geniş alan ağı girişi, DSL portu, WiFi açma-kapama butonu ile WPS butonu bulunmakta. Mobil operatörlerin sağladığı USB modemleri de desteklemesi faydalı bir özellik. USB girişi ayrıca aynı ağdaki kullanıcılar tarafından dosya paylaşımı için de kullanılabiliyor. Burada kullanılan USB soketi 2.0 teknolojisini destekliyor.

    Çift bant kablosuz ağ desteği

    Bu modem çift bant olduğu için kullandığınız cihazların teknolojisine göre trafiği yönetiyor. Üründe 4 adet Gigabit Ethernet Port mevcut. Bu sayede kablolu olarak da cihazlarınınız bu ürünle kullanabiliyorsunuz. Bu ürün hem VDSL, hem ADSL, hem fiber ve kablolu internet bağlantılarını desteklemesi nedeniyle önemli. Gelen fiber internet erişimi kablosu WAN bağlantı yuvasına takılıyor. Zyxel’in bu ürünü çift bant destekli ve 802.11AC 2×2 Wave 2 teknolojisi kullanıyor. 2.4GHz bandında 300 Mbps, 5GHz bandında ise 867 Mbps kablosuz hız sunabiliyor.

    ZYXEL VMG3625-T50B

    Ebeveyn kontrol özelliği mevcut

    Zyxel’in bu modeminin güvenlik özellikleri de gayet iyi. Modemin paket filtreleme, DoS atakları önleme ve ebeveyn kontrol özelliği mevcut. Ebeveyn kontrol özelliğiyle aileler, çocuklarının kullandığı cihazları kolayca kontrol edebilir. Zyxel’in bu modeminin kurulumuna gelince, çok kolay olduğunu söyleyebilirim. Bilgisayarınız ile ya da akıllı telefonunuz üzerinden modemin kurulum ve yönetim arayüzüne erişebilirsiniz.

    Telefondan da kurulum mümkün

    Ben kurulum içim bilgisayarımla modemin farklı mekânlarla olduğu için telefonumu kullandım. Cihaz, tüm ayarları fabrika çıkışında yapılmış ve gerekli kullanıcı adı ve parolalar arka taraftaki etikete basılmış olarak geliyor. Ben modemin arkasındaki QR kodu telefonumla okutarak modemin yönetim paneline kolayca ulaştım. Daha sonra ilgili yönergeleri izleyerek internet servis sağlayıcımın bana verdiği kullanıcı adı ve parolayı girerek kurulumu tamamladım.

    ZYXEL VMG3625-T50B

    Yönetim panelinin dili Türkçe

    Yönetim paneli ilk girişte İngilizce olarak geliyor. Kuruluma başlamadan sağ üst taraftan hemen Türkçe’yi seçebilirsiniz. Ürünle gelen kullanım kılavuzunda kurulumla ilgili tüm detaylı bilgilendirme yer alıyor. Bu sayede hiç zorlanmadan bu ürünü sizde kolayca kurabilirsiniz. Daha önce kullandığım modemin kablosuz ağı sık sık kopuyordu ve genellikle tekrar bağlanmıyordu. Yerimde kalkarak modemin yanına girmek ve yeniden başlatmak zorunda kalıyordum. Zyxel’in bu modemine geçtikten sonra kablosuz ağda hiç kopma yaşamadım.

    Kapsama alanı gayet yeterli

    Ayrıca eski modemine göre kapsama alanının daha geniş olduğunu gözlemledim. Evimin tüm mekânlarına kablosuz ağ sinyali iyi derecede ulaşıyor. Ürünün maksimum güç tüketimi 24 Watt. Ağırlığı ise sadece 325 gram. Eğer Zyxel firmasının VMG3625-T50B model modeminin diğer detayları ve fiyatı hakkında bilgi almak isterseniz, MediaMarkt internet mağazasındaki sayfasına buradan ulaşabilirsiniz.

    ZYXEL VMG3625-T50B incelemesini aşağıdan izleyebilirsiniz:

    Sorularınız olursa yorumlardan bana ulaştırabilirsiniz

    Bu yazıda ZYXEL VMG3625-T50B Dual Band Wireless AC Modem hakkında bilgi vermeye çalıştım. MediaMarkt internet mağazasında satışa sunulan tüm modem modellerini buradan görebilirsiniz. Konuyla ilgili sorularınız olursa, aşağıdan yorum bırakarak bana ulaştırabilirsiniz. Şimdilik hoşça kalın.

    Twitter’da beni takip edin: https://twitter.com/melihbayramdede

    YouTube kanalıma abone olun: https://www.youtube.com/c/melihbayramdede


    MediaTrend’de yayınlanan diğer yazılarıma göz atmak ister misiniz?

    Fujifilm Instax Mini 11 ile anında fotoğraf baskısı

    Fujifilm Instax Mini 11 ile anında fotoğraf baskısı

    Fujifilm Instax Mini 11 ile anında fotoğraf baskısı

    Akıllı çocuk saati TCL MoveTime MT42, güvenlik özellikleri ile öne çıkıyor

    Akıllı saat denilince akla genellikle yetişkinlerin sağlık ve fitness için kullandığı giyilebilir teknolojiler geliyor. Ancak son yıllarda çocuklar için de üretilen akıllı saat kategorisinde pek çok yenilikçi ürün var. Çocuklar için sunulan akıllı saatler sağlık, fitness gibi özelliklerin dışında ebeveyn kontrol özellikleri gibi güvenlik odaklı çözümlere odaklanıyor. Bu güz döneminde okulların yüz yüze eğitime geçmesi ile birlikte ebeveynleri çocuklarının güvenliği konusunda pandeminin de devam etmesi nedeniyle eskisine göre daha fazla telaş sardığını düşündüğümüzde akıllı saatlerin bu noktada daha önemli bir ihtiyaç olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca eğitici oyunlardan arama bağlantılarına çocukların günlük hayatlarına konfor ve eğlence katan özellikler de bu kategoride geliştirilen ürünlerde öne çıkıyor. Bununla birlikte bazı temel özellikler akıllı saatlerle birlikte çocukların aileleri olan iletişimlerine kolaylık getiriyor. Karşılıklı arama ve mesajlaşma, acil durum araması yapma, güvenli alan belirleme, anlık olarak takip gibi birçok çocuk akıllı saatinde mevcut olan özelliklerle ailelerin çocuklarından okul gibi nedenlerle ayrı kaldığı durumlarda içlerinin rahat etmesini sağlıyor. Piyasada çocuklar için sunulan çok fazla akıllı saat var. Bu yazımda kategorinin en yenilikçi ürünlerden olan TCL MoveTime MT42 Familywatch 2’nin genel özelliklerine baktım. Bir önceki modele göre pil ömrü artırılan akıllı saat, tasarım detayları ile güvenlik ve iletişim özellikleri anne babaların işlerini kolaylaştıracak bir ürün.

    Güvenlik özellikleri ile fark yaratıyor
    TCL MoveTime MT42, öncelikle güvenlik özellikleri ile öne çıkan bir ürün. Nano SIM kart yuvasına sahip cihaza bir sim kart takarak bu özellikleri kullanmaya başlayabiliyorsunuz. Saatin güvenlik özelliklerini kullanabilmek için telefonunuza TCL Connect uygulamasını yüklemeniz ve saat ile eşleştirmeniz yeterli olacak. Uygulamayı hem iOS hem Android uygulama marketlerinden ücretsiz olarak edinebiliyorsunuz. Cihazın tercih edilme nedenleri arasından belki de en önemli özelliği GPS desteği. Bu özellik sayesinde çocuğunuzun nerede olduğunu gerçek zamanlı olarak takip edebiliyorsunuz. Saat ayrıca konum geçmişini de kaydediyor. Bu da detaycı ebeveynlerin dikkatini çekecek bir özellik bence. Bir diğer önemli özellik ise güvenli bölge oluşturma. Çocuğunuz belirlediğiniz güvenli bölgenin dışına çıkınca telefonunuza bildirim gelerek sizi uyarıyor.

    Gelelim iletişim yeteneklerine
    4.5G üzerinden sesli aramalar yapabildiğiniz saatin üzerinde bir mikrofon ve hoparlör mevcut. Bu sayede ekranın üzerindeki kamera yoluyla çocuğunuzu görüntülü olarak arayabildiğiniz gibi, aramalarda sürekli olarak çocuğunuz sesini duyabiliyorsunuz. Aci durumlar için ise SOS acil durum çağrı düğmesi var. Tüm bu özellikler sayesinde çocuğunuzla iletişimde asla kopukluk olmuyor. Ayrıca iletişime eğlence katan detaylar da var. Ebeveynler saat üzerinden eğlenceli çıkartmalar kullanarak çocukları ile mesajlaşabiliyorlar.
    Bu güçlü özellikleri okuyunca aklınıza pil ömrü gelecektir. Pil kapasitesi selefine göre yüzde 40 artırılarak 850mAh’e ulaşmış durumda. Bu da tüm özellikleriyle 2 güne kadar çalışma süresi sağlıyor. Pili bittiğinde ise microUSB yuvasından bağlayarak 2 saat içinde tam kapasite şarj olabiliyor.

    Mavi ve Sakura Pembe gibi 2 farklı renk kombinasyonu seçeneğiyle gelen cihazın tasarımı çocukların ilgisini çekecek küçük detaylara sahip. 1.54 inç büyüklüğündeki ekranı daha geniş görüntü sağlayacak ölçüde tasarlanmış. Ara yüzü ise tamamen çocukların rahatlıkla kullanabilmeleri için renkli ve dokunmatik ekranda özel tasarlanmış Kids UI tasarımı ile geliyor. Çocuklar ayrıca renkli duvar kağıtları ile ekranı kişiselleştirebiliyorlar. Suya karşı dayanıklılık özellikleri ile öne çıkan saatin kayışı da son derece rahat ve kullanışlı. TCL MoveTime MT42 akıllı çocuk saatini piyasada 1599 TL fiyatla bulabiliyorsunuz.

    iOS 14 vs iOS 15: Neler değişti?

    Haziran ayında düzenlenen WWDC 2021 etkinliğinde bünyesinde barındırdığı işletim sistemlerinin yeni sürümlerini kullanıcılarla buluşturan Apple, son dönemde iOS 15’te yaşanan ve kullanıcıların canını fazlasıyla sıkan çeşitli hatalar nedeniyle gündemde.  

    Yeni güncellemeyi cihazlarına yükleyen kullanıcıların dışında bir kesim de iOS 15’in iOS 14’e kıyasla hangi farklılıkları yapısında barındırdığına dair büyük bir kafa karışıklığı yaşıyor. Peki bu iki sürüm arasındaki farklar neler? Yeni güncellemeyle neler değişti? Siz değerli okuyucularımız için yazımızda anlattık… 

    iOS 14 vs iOS 15

    Hatırlanacağı üzere duyurulduktan hemen sonra beta testleri başlayan ve yaklaşık dört aylık bir süreç sonrası eylül ayında kararlı olarak yayınlanan iOS 15, ilk etapta iPhone kullanıcıları arasında beklenen etkiyi yaratamadı. 

    Bu noktada işletim sistemi, Apple’ın hedeflediği güncelleme oranlarının bir hayli altında kaldı. MixPanel verilerine göre 5 Ekim 2020’de iOS 14 kullanıcı sayısı yüzde 41.97’ye ulaştı. iOS 15’te ise 5 Ekim 2021 itibari ile güncelleme oranı yüzde 22.22’de kaldı.

    Ancak bu verilerin iOS 15’in başarısız olduğu şeklinde yorumlanmaması gerektiğini de belirtelim. Zira Apple, bu yılın başlarında iOS 14 kullanıcıların yeni sürümün gelmesi durumunda da tüm güvenlik güncellemelerini eksiksiz alacağını duyurmuştu. Yani şirket, kullanıcılarına bu iki sürümün arasında potansiyel bir geçiş zorunluluğun aksine seçim sundu. Neyse lafı daha fazla uzatmadan gelelim asıl konuya…

    Hata ve kararlılık sorunları

    Her ne kadar Apple, iOS 15’i en gelişmiş ve güvenilir bir işletim sistemi şeklinde kullanıcılara sunsa da, iOS 14’ün bir yıl boyunca hata düzeltmeleri ve kararlılık sorunları nedeniyle birçok güncelleme aldığını belirtelim. Bu da ilk etapta iOS 14’ün iOS 15’e göre daha güvenilir ve kararlı olduğu anlamına geliyor.

    Sadece iOS 15 özelinde değil, yeni kullanıma açılan bütün işletim sistemlerinde beta dönemlerinde fark edilemeyen onlarca hata bulunuyor. Bu nedenle kullandığım işletim sistemi daha güvenilir ve kararlı olsun diyorsanız iOS 15’e geçmek için biraz daha beklemeniz en sağlıklısı olacaktır. 

    Sonradan eklenecek özellikler

    iOS 15, kullanıcıları fazlasıyla heyecanlandıran birçok yeni özelliği de yapısında barındırıyor. Ancak SharePlay, ID Cards, Uygulama Gizlilik Raporu, Ayrıntılı 3D Navigasyon ve Evrensel Kontrol gibi çeşitli özellikler maalesef yeni sürümü cihazlarına yükleyen kullanıcılarla şimdilik buluşmuyor. 

    Bunun aksine Apple, yukarıda verdiğimiz özellikleri sonradan gelmesi planlanan yeni güncellemelerle kullanıcıların beğenisine sunacak. Bu nedenle iOS 15’i söz konusu özellikler için yüklemeyi planlayan kullanıcılar, biraz daha sabretmek zorunda kalabilirler.

    Uygulama ve aksesuar optimizasyonu

    Geliştiriciler ve üçüncü taraf aksesuar üreticileri, iOS 15′ in duyurulması ve beta testlerinin başlamasının ardından zaman kaybetmeden ürünlerini yeni sürüme optimize hale getirmek için çalışmalarına başladı. Ancak bazı geliştiriciler ve aksesuar üreticilerinin ürünlerini optimize etme konusunda yavaş kaldığını belirtelim. Bu da genellikle popülerliği fazla olmayan uygulama ve aksesuarlarda yaşanıyor. 

    iOS 15 ile neler değişti?

    Son olarak şunu belirtmeliyiz ki iOS 15, kullanıcı deneyimini üst seviyeye çıkaracak yenilikleri yapısında barındırıyor. Ancak son gelen verilere göre kullanıcıların büyük bir çoğunluğu hemen güncelleme yapmak yerine söz konusu sürümün biraz daha kararlı hale gelmesini bekliyor. Peki iOS 15 kullanıcılara neler sunuyor? Bir de buna göz atalım…

    FaceTime

    iOS 15 ile gelen en dikkat çeken yeniliklerden biri de FaceTime tarafında oldu. Artık Android ve Windows kullanıcıları da FaceTime aramalarına katılabilecek. Bu görüşmeler uçtan uca şifrelendiği için diğer tüm FaceTime görüşmelerinde olduğu gibi gizli ve güvenli olacak. Hatırlanacağı üzere söz konusu hizmet daha önce yalnızca iOS ve Mac cihazlarla sınırlıydı.

    Bunun yanı sıra görüşme yaparken ekran paylaşmaya imkan sağlayan SharePlay, konuşan kişilerin seslerinin ekranda konumlandığı yerden geliyormuş gibi duyulmasına olanak veren Uzamsal Ses özelliğinin yanı sıra ızgara görünümü ve portre modu da iOS 15 ile birlikte kullanıcıların beğenisine sunuldu.

    Odak

    iOS 15, kullanıcıların dikkat dağınıklığını azaltmak ve yaptıkları işlere odaklanmaları için yeni bir araç sunuyor. Odak adı verilen yeni özellik sayesinde o anda yapılan aktiviteyle ilgisi olmayan bildirimler otomatik olarak filtrelenebilecek. Bunun için kullanıcıların Odak seçenekleri listesinden bir Odak seçerek veya özel bir Odak ayarı oluşturması yeterli olacak.

    Bildirimler

    iOS 15’in gelmesiyle birlikte Bildirim özelliğinde de bazı değişiklikler oldu. Kullanıcılar, büyüyen ikonlar sayesinde bildirimlerin kimden veya nereden geldiğini daha rahat görebilecek. Bunun yanı sıra bildirimleri öncelik sırasına göre düzenleyen Bildirim Özeti özelliği de kullanıma sunuldu.

    Haritalar

    iOS 15 özellikleri

    Apple’ın WWDC21 etkinliğinde tanıttığı yeni Haritalar uygulaması yollar, mahalleler, ağaçlar, binalar ve çok daha fazlası ayrıntılı bir şekilde kullanıcılara sunuyor. Bunun yanı sıra binaları ve Golden Gate Köprüsü gibi önemli yapıları da 3 boyutlu olarak gösteren Haritalar, Artırılmış gerçeklik teknolojisini kullanarak adım adım yol tarifi yapabilecek.

    Safari

    iOS 15 özellikleri

    Apple’ın varsayılan internet tarayıcısı Safari, iOS 15 ile birlikte yeni görünümüne kavuştu. Bu noktada kullanıcıları yormayan ve kompakt bir tasarımın hakim olduğunu belirtelim. Yeni Safari; Alt sekme çubuğu ve Sekme Grupları gibi yeniliklerle kullanıcı deneyimini üst seviyeye çıkaracak.

    Canlı Metin

    iOS 15 özellikleri

    iOS 15, kullanıcılara herhangi bir üçüncü parti uygulamaya gerek kalmadan OCR, yani Optik Karakter Tanıma teknolojisini sunuyor. Bununla birlikte görsellerdeki zengin ve yararlı bilgileri seçebilmenize ve vurgulanan metne dokunarak arama yapabilmek, mail gönderebilmek veya yol tarifi alabilmek mümkün oluyor.

    iOS 15’i hangi modeller alabiliyor?

    • iPhone 6S
    • iPhone 6S Plus
    • iPhone SE (ilk nesil)
    • iPhone 7
    • iPhone 7 Plus
    • iPhone 8
    • iPhone 8 Plus
    • iPhone X
    • iPhone XS
    • iPhone XS Max
    • iPhone XR
    • iPhone 11
    • iPhone 11 Pro
    • iPhone 11 Pro Max
    • iPhone SE (2020)
    • iPhone 12 Mini
    • iPhone 12
    • iPhone 12 Pro
    • iPhone 12 Pro Max

    Bilgisayarda İkinci Monitöre Neden İhtiyaç Duyarız?

          Bilgisayar başında ikinci bir ekran, üretkenlik ve rahatlık açısından kesinlikle avantaj sağlar.  Genişletilmiş  masaüstünde bir yandan çevrimiçi toplantılara katılırken diğer tarafta da e-posta veya diğer işleriniz ile zaman geçirebilirsiniz. Bilgisayarda ikinci bir monitör, üretkenlikte neredeyse %50’ye varan kazanç elde etmenize ve bilgisayar başında daha motive olmanıza yardımcı olur. Bilgisayarda İkinci Monitöre Neden İhtiyaç Duyarız? başlıklı yazımda, ikinci bir monitör ile ne gibi avantajlar elde edebileceğinizden bahsedeceğim.

    Verimliliği Artırır

          Microsoft’un yaptığı araştırmaya göre, bilgisayar başında ikinci bir monitörün olması yapılan işin türüne bağlı olarak üretkenliği %9 ile %50 arasında artırdığını ortaya koymuş durumda. Aynı konuda farklı firmaların yaptığı araştırmalarda da yine üretkenliğin yüzde %20 ile %30 oranında arttığı belirlenmiş.

          Üretkenlik artışı ne olursa olsun, bilgisayara ikinci bir monitör bağlamak tam anlamı ile paranızın karşılığını aldığınızı hissettiriyor. Daha büyük bir ekran alanıyla çalışmanın, çalışmayı daha rahat hale getirdiğini de söylemeliyim. Daha fazla bilgisayar ekran alanı ile çalışmayla aynı zamanda daha konforlu bir çalışma ortamı da oluşturuyorsunuz.

    İki monitör Bir Monitörden Daha İyidir

    • İki monitör ile uygulamalar arasında daha hızlı geçiş yapabilirsiniz.
    • Bir ekranda internette gezinirken, diğer ekranda diğer işleriniz ile ilgilenebilirsiniz.
    • Bir ekranda çalışmanızda yardımcı olacak referans belge varken diğer ekranda düzeltme yaptığınız belge ile işinizi daha kolay ve daha hızlı yapabilirsiniz.

    Bilgisayara Ek Monitör Nasıl Takılır

          Masaüstü bilgisayara ikinci bir monitör takmak oldukça kolaydır. Bilgisayarda DVI ve VGA  konektörü üzerinden ikinci monitör takılabilir. Bilgisayarda DVI çıkışı bulunmuyorsa, sadece VGA çıkışı ile iki ekran kullanılamaz. Bu durumda ya üzerinde DVI çıkışı olan bir ekran kartı alınmalı ya da video destekli bir USB yuvası tedarik edilmelidir. Video destekli USB istasyonuyla, 3 farklı monitör bilgisayara bağlanabilir.  İhtiyaç olduğu taktirde, dizüstü bilgisayar ekranını da video destekli USB yerleştirme istasyonu üzerinden 3. ekran olarak masaüstü bilgisayarı ile kullanılabilir. Bilgisayarda İkinci Monitöre Neden İhtiyaç Duyarız?

    Windows 10 Masaüstü Bilgisayarda İkinci Monitör İşlemleri

          Masaüstü bilgisayarda ikinci bir monitör kullanılmak istendiğinde, ikinci monitör üzerindeki VGA veya DVI portundan çıkan kablonun bilgisayardaki DVI portuna bağlanması gerekiyor. Bilgisayarda DVI portu yoksa, DVI destekli bir ekran kartı almak gerekiyor. Windows 10 işletim sisteminde, ikinci monitörden bilgisayardaki DVI portuna bağlantı sağlandığında, ekranın sağ alt kısmındaki ” işlem merkezinden ” ” tüm ayarlar ” seçilerek devam edilir.

          Windows Ayarları penceresinden “ sistem ” seçilerek devam edildiğinde, monitör ayarlarının yapıldığı ekrana ulaşılır. Bu ekranda, bilgisayarın DVI portuna ikinci ekran takıldığında monitörün algılandığı görülebilir. Algılama da sorun olduğunda, video ekranının alt kısmındaki ” birden çok ekran ” altındaki ” algıla “ seçilerek, sistemin ikinci monitörü görmesi sağlanır.

          Bilgisayarda birden fazla monitör kullanırken,  takılacak ek monitörlerin algılanması için alınan DVI destekli ekran kartı veya video destekli USB istasyonları için gerekli olan uygulamaların kurulmuş olması gereklidir.

          Bilgisayarınız için ikinci monitör seçeneklerine bu linkten bir göz atabilirsiniz.

          Twitter takip için @salihertugrul      YouTube kanalım 

    Xiaomi kullanıcıları üzgün: MIUI 13 almayacak telefonlar

    0

    Google, 18 Mayıs 2021’de düzenlediği I/O 2021 etkinliğinde, popüler işletim sistemi Android‘in yeni versiyonunu tanıttı. Hemen ardından akıllı telefon üreticileri merakla beklenen Android 12 güncellemesi için çalışmalara başladı. Söz konusu üreticilerden biri olan Xiaomi, pek çok modele güncelleme vermeye başladı.

    Ne yazık ki şirketin her telefonu Android 12 tabanlı MIUI 13 alamayacak? Peki söz konusu modeller hangileri? Bu haberde sizler için Xiaomi’nin güncelleme vermeyeceği ve eskimiş telefonları listeledik. İşte ayrıntılar…

    MIUI 13 alamayacak Xiaomi modelleri

    Yıllardır fiyat / performans odaklı ürünleriyle hayatımızda olan Xiaomi, dünyanın en büyük ikinci akıllı telefon üreticisi. Bu nedenle şirketin pazarda bulunan ürün sayısı rakiplerinin çok daha ötesinde. Poco ve Redmi gibi alt markaları da bulunan şirket, bu nedenle her cihaza güncelleme vermekte zorlanıyor. Hazırladığımız listeye göre Android 12 güncellemesi alamayacak Xiaomi telefonlar şu şekilde;

    MIUI 13

    • Xiaomi Mi Mix 3 5G
    • Xiaomi Mi Mix 2S
    • Xiaomi Mi 9
    • Xiaomi Mi 9 SE
    • Xiaomi Mi 9 Lite / Mi CC9
    • Xiaomi Mi 9T / Redmi K20
    • Xiaomi Mi 9T Pro / Redmi K20 Pro
    • Xiaomi Mi Note 10 / Pro / Mi CC9 Pro
    • Redmi Note 8/8T
    • Redmi Note 8 Pro
    • Redmi Note 7
    • Redmi 9
    • Redmi 9A / 9AT
    • Redmi 9C

    Belirmekte yarar var ki şirketler güncelleme konusunda esnek davranabiliyor. Bu nedenle listede olan bazı telefonların zaman içerisinde güncelleme alabileceği gibi destekleyen bazı modeller de MIUI 13 güncellemesi alamayabilir.

    Xiaomi kullanıcıları, Android 12’de hüsrana uğradı!

    Yeni siber tehdidin hedefi Linux yüklü cihazlar 

     Siber güvenlik şirketi ESET, özel ve iyi tasarlanmış modüller aracılığıyla  Linux işletim sistemlerinin kullanıldığı cihazları hedef alan, daha önce bilinmeyen kötü amaçlı bir yazılım ailesini keşfetti. 

    ESET tarafından FontOnLake adı verilen bu kötü amaçlı yazılım ailesinin kullandığı modüller sürekli geliştiriliyor. Operatörlere anında erişim sağlıyor, kimlik bilgilerini topluyor ve proxy sunucusu işlevi görüyor. Komuta ve Kontrol sunucusunun konumu, örneklerin VirusTotal’e yüklendiği ülkeler, hedeflerinin arasında Güneydoğu Asya’nın da bulunduğunu gösteriyor.

    Yeni tehdidi analiz eden ESET Kötü Amaçlı Yazılım Araştırmacısı Vladislav Hrčka şunları söyledi: “Gelişmiş tasarım ve düşük görülme oranı ile bir araya gelen FontOnLake’in araçlarının sinsi doğası, bunların hedefe yönelik saldırılarda kullanıldığını gösteriyor.” Veri toplamak ya da diğer kötü amaçlı etkinlikleri gerçekleştirmek için bu kötü amaçlı yazılım ailesi, başka bileşenler yükleyecek şekilde ayarlanan değiştirilmiş yasal ikili dosyalar kullanıyor. Varlığını gizlemek için FontOnLake’e her zaman bir kök kullanıcı takımı eşlik ediyor. Bu ikili dosyalar Linux yüklü sistemlerde yaygın olarak kullanılıyor ve ayrıca kalıcılık mekanizması işlevi de görebiliyor.

    ESET araştırmacıları, FontOnLake operatörlerinin görülen tüm örneklerde değişik standart dışı bağlantı noktalarına sahip, farklı ve benzersiz Komuta ve Kontrol sunucuları kullandıkları için aşırı dikkatli olduklarına inanıyor. Kötü amaçlı yazılım yazarları çoğunlukla C/C++ ve Boost, Poco ve Protobuf gibi üçüncü taraf kitaplıkları kullanıyor. Bu kötü amaçlı yazılım ailesinin ilk bilinen dosyası, geçtiğimiz Mayıs ayında VirusTotal’de görüntülendi. Diğer örnekler ise yıl içerisinde yüklendi. FontOnLake’in tüm bilinen bileşenleri, ESET ürünleri tarafından Linux/FontOnLake olarak algılandı.