Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 559

    Yeni Apple Watch hasta olduğunuzu anlayacak!

    0
    Giyilebilir teknoloji alanında sektöre yön veren şirketler arasında yer alan Apple, akıllı saatlerine getirdiği özellikler ile her yıl şaşırtmayı başarıyor. Son olarak kandaki oksijen seviyesini ölçme yeteneğini bu cihazlara kazandırdı. Bütün piyasa da onun yolundan giderek aynı özelliği kendi modellerinde sunmaya başladı. Bugün ortaya çıkan bir habere göre ise Apple Watch 8, hasta olup olmadığınızı anlayabilecek.

    Apple Watch 8, hasta olduğunuzu nasıl anlayacak?

    Güvenilir sızıntılarıyla bilinen Mark Gurman’ın ortaya çıkardığı bilgilere göre, Apple Watch 8, kullanıcılarının hasta olduğunu anlayabilecek. Bunu da yeni getirilen bir özellik ve sensör aracılığıyla yapacak.
    Apple Watch 8
    Aslında bu yeni sensörün temel amacı, kullanan kişinin vücut ısınını ölçmek ve sürekli olarak takip etmek. Bu sayede ateşli bir hastalık geçirdiğinizde veya siz daha hasta olduğunuzun farkında olmadan akıllı saat bunu tespit ederek uyarıda bulunacak. Ayrıca henüz Türkiye’de olmayan bir özelliği sayesinde de doktorunuzla paylaşabilecek.

    Apple bu sefer geride kaldı! İşte alternatif çözüm!

    Buna ek olarak, Apple’ın 2. bir saat modeli üzerinde çalıştığı iddia ediliyordu. Gurman tarafından yapılan paylaşımda bunun da doğrulandığını söyleyebiliriz. Açıklamanın tamamı ise şu şekilde:
    Bu yıl gelecek Apple Watch modelinde bazı yeni sağlık izleme özellikleri bekleyebilirsiniz. Nisan ayında Apple’ın 8 nesil ile birlikte vücut sıcaklığı algılamayı eklemeyi hedeflediğini bildirmiştim. Artık bu özelliğin hem standart 8. nesilde hem de ekstrem spor sporcularını hedefleyen yeni, sağlam bir sürüm için geçerli olduğuna inanıyorum.
    Rugged Edition veya Extreme Edition olarak adlandırılması beklenen model dayanıklı tasarımı, uzun ömürlü pili ve ekstrem sporlara yönelik özellikleri ile öne çıkacak. Apple Watch 8‘in ekstrem sporlar göz önünde bulundurularak geliştirilen versiyonunun tasarımı hakkında ise henüz bir şey söylemek oldukça güç.
    Apple Watch 8
    Nasıl görüneceğini bilmiyor olsak da yeni akıllı saatin neler sunabileceğini tahmin ediyoruz. Ekstrem sporlar için tasarlanan saatte GPS, yükseklik ve hava durumu gibi özelliklerin öne çıkması muhtemel. Bunun yanı sıra akıllı saatte tırmanma, kayak ve trekking gibi sporlar için özel olarka geliştirilmiş seçenekler olmasını da bekliyoruz. Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!

    Vivo Y21 :Hızlı şarj destekli 5000mAh pil

    Vivo Y21, güzel tasarım detaylarına ve güçlü bir pile sahip. Eğer yeni bir Android telefon almak istiyor ve çok da para vermek istemiyorsanız, bu telefonu da göz önünde bulundurabilirsiniz.

    Deneyimlediğimiz metalik mavi renkli Vivo Y21’nin arka yüzeyi, farklı ışık açılarında değişen renk tonlarıyla güzel detaylar ortaya çıkarıyor. Arka yüzeye baktıkça sonsuz bir gökyüzü hissine kapılmanız oldukça normal. Plastik malzemenin tercih edildiği ve yanlardan yumuşatılmış hatları bulunan telefon, tek elde kullanıma uygun yapıda. 8mm kalınlıktaki cihaz, 182 gram ağırlıkta. Pek çok rakibine kıyasla daha ince ve hafif olduğunu söyleyebiliriz.

    Vivo Y21

    Tabii telefonu daha temiz ve sağlam kullanabilmek için koruyucu şeffaf kılıftan da yararlanmalısınız. Neyse ki kutudan bu da çıkıyor. Ürünün sağ yan tarafındaki fiziksel güç tuşu, aynı zamanda parmak izi okuyucu sensör olarak görev alıyor ve iyi sonuçlar veriyor.

    Telefonun alt kısmında USB Type-C bağlantısının olması, güncellik ve kolay kullanım için önemli. Aynı zamanda 3.5mm kulaklık girişine yer verilmesi de hâlâ kablolu kulaklık tercih eden kullanıcılar için sevindirici bir detay.

    Vivo Y21

    6.51 inç Ekran

    Vivo Y21’in sahip olduğu LCD ekran, HD+ çözünürlük sunuyor ve görüntüleme oranı da 20:9. Özellikle iç mekân kullanımlarında iyi performans sunuyor. Uzun süreli deneyimlerde de gözlerinizin zarar görmemesi için göz konforu modunu aktifleştirebilirsiniz. Ekran, dokunuşlara verdiği cevaplar ve sunduğu yumuşak kullanım hissiyle de beğenimizi kazandı.

    Vivo Y21

    Helio P35

    Vivo Y21, yonga seti olarak Helio P35 yongasını kullanıyor. Bunun yanında 4GB RAM ve 64GB dahili depolama faktörleri de var. Vivo, güç gerektiren oyun ve uygulamaların performanslı çalışabilmesi için 1GB sanal RAM faktörünü de devreye alabiliyor. Ayrıca, 1TB değere kadar microSD desteği mevcut. Bu, fotoğraflardan videolara, ses dosyalarınızdan oyunlara kadar oldukça geniş bir depolama alanına sahip olabileceğinizi gösteriyor.

    Android 11 işletim sistemi ve firmanın kendi arayüzüyle gelen telefon, genel olarak kolay kullanım sunuyor ve performansta sorunlar yaşamıyorsunuz. Oyun performansı nasıl diye soracak olursanız, bu telefonda Call of Duty Mobile gibi iyi grafiklere sahip bir oyunu, sorunsuz deneyimleyebildik. Ciddi bir performans düşüşü ve uzun süreli kullanımda ciddi bir ısınma düzeyiyle karşılaşmadık.

    Vivo Y21

    Yapay zekâ destekli ikili kamera sistem

    13 MP çözünürlüklü ikili kamera çözümü, özellikle iyi ışıklı ortamlarda güzel fotoğraflar çekebilmenize imkân sunuyor. Arka plandaki flu hale getirebileceğiniz portreler çekebilir ya da 4cm mesafeden makro fotoğraflar çekebilirsiniz. Video tarafında da 1080p 30FPS çekim seçeneği mevcut.

    Ürünün ön tarafında ise, selfie’ler ve görüntülü görüşmeler için 8MP kamera var. Tabii ki güzellik modu, portre modu ve çeşitli filtrelere de yer verilmiş.

    Vivo Y21

    Hızlı şarj destekli pil

    Tam 5000mAh değerdeki pil, 18w hızlı şarj desteğine sahip. Böylece ürünü, yarım saatte yaklaşık %35 seviyesinde şarj edebilirsiniz. Telefon, tek şarj ile normal kullanımda 2 günü geride bırakmanıza yardımcı oluyor.

    Vivo ürün ailesi hakkında detaylı bilgi ve satın almak için buraya tıklayın

    Tatilinizi planlayabileceğiniz uygulamalar

    Tatilinizi planlayabileceğiniz uygulamalar konusunda arayış içerisindeyseniz, sizin için derlediğim bu uygulamalara mutlak bir göz atın. 

    AnTuTu açıkladı: En hızlı orta segment telefonlar!

    0
    Günden güne yeni bir modelin karşımıza çıktığı akıllı telefon pazarında AnTuTu gibi kıyaslama platformları kritik bir rol oynuyor. Bu sayede hangi modelin nasıl bir performans sergilediğine dair fikir sahibi oluyoruz. Aynı zamanda segmentindeki rakiplerine kıyasla artıları ve eksilerini görebiliyoruz. Son olarak haziran ayının en hızlı orta segment Android telefonlar listesi belli oldu.

    Haziran ayının en hızlı orta segment Android telefonlar listesi

    AnTuTu’nun haziran ayı listesine bakarsak, MediaTek’in ön planda olduğunu söyleyebiliriz. Zira şirketin yonga setleri listedeki 10 modelin 9’una güç veriyor. Buna göre geçen ayın şampiyonu Dimensity 8100 Max işlemcisiyle gelen OPPO Reno8 Pro+ 5G oldu. Toplamda 822 bin 915 puan alan cihazı, 816 bin 851 puanlı Redmi K50 takip ediyor.
    Listenin üçüncüsü 812 bin 671 puanlı Redmi Note 11T Pro+ oldu. Dördüncü sırada 812 bin 338 puanlı vivo S15 Pro yer alırken, beşinci sırada ise 810 bin 412 puanla realme GT Neo 3 karşımıza çıkıyor. İşte haziran ayının en hızlı orta segment Android telefonları;
    1. OPPO Reno8 Pro+ 5G – 822 bin 915 puan
    2. Redmi K50 – 816 bin 851 puan
    3. Redmi Note 11T Pro+ – 812 bin 671 puan
    4. vivo S15 Pro – 812 bin 338 puan
    5. realme GT Neo 3 – 810 bin 412 puan
    6. OnePlus Ace – 801 bin 388 puan
    7. OnePlus Ace Racing – 796 bin 121 puan
    8. Redmi Note 11T Pro – 784 bin 657 puan
    9. OPPO K10 5G – 779 bin 268 puan
    10. vivo S15 – 734 bin 852 puan
    Peki szi bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce hangi model kaçıncı sırada olmalıydı? Görüşlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın.

    Gerçek zamanlı konum takibi yapan akıllı çocuk saati

    TCL firmasının MOVETIME MT42 akıllı çocuk saati, yaşı küçük çocuklarına cep telefonu vermek istemeyen ancak sürekli onunla iletişimde kalmak ve yerini takip etmek isteyen aileler için ideal bir ürün. Ürünün kutusunda, bir adet akıllı çocuk saati, mikro USB girişli şarj kablosu ve kullanıcı belgeleri geldiğini görüyoruz. Bu akıllı çocuk saatinin boyu 48,5 mm, eni 42 mm, yüksekliği ise 14.8 mm. Ağırlığı ise 57 gram.

    Kordonu değişebiliyor

    Tasarım özelliklerine baktığımızda saatin dikdörtgen bir tasarıma sahip olduğunu ve plastik ve silikon malzemeden üretildiğini görüyoruz. Bu akıllı çocuk saatinin kordonu ihtiyaç duyulduğunda değiştirilebiliyor. Saatin sol tarafında güç tuşu ve hemen yanında hoparlör mevcut. Sol tarafta ise USB şarj girişiyle nano SIM kart yuvası mevcut. Bu iki girişin ortasında mikrofon bulunuyor.

    Yüksek çözünürlüklü ekran

    TCL’in yeni akıllı çocuk saatinde, önceki modellere göre daha geliştirilmiş 1,54 inç yüksek çözünürlüklü ve dokunmatik ekran mevcut. Ekranın orta üst kısmına fotoğraf çekmek ve görüntülü görüşme yapmak için kullanılan 2 MP çözünürlüğünde bir kamera bulunuyor. Bu kamera sayesinde çocuğunuz size fotoğraf ya da video çekip gönderebiliyor.

    cocuk saati

    Nano SIM kartla kullanılıyor

    TCL MOVETIME MT42, mobil ağ, WiFi ve Bluetooth bağlantılarını destekliyor. Bu akıllı çocuk saatini kullanabilmek için mutlaka nano SIM kart takmanız gerekiyor. SIM kart takmadan ürünü tam olarak kullanabilmek mümkün değil. SIM kart taktıktan sonra, telefonunuzdaki TCL Connect uygulaması üzerinden WiFi ağ ayarlarını yapabilirsiniz.

    Mobil uygulama: TCL Connect

    Aileler, akıllı telefonlarına TCL Connect uygulamasını yükleyerek, çocuklarını buradan takip edip, gerektiğinde iletişim kurabiliyor. Uygulamanın Android ve iOS sürümleri mevcut. TCL Connect uygulamasına girişte öncelikle üye olmanız gerekiyor ve telefonla saati eşleştirmeniz gerekiyor.

    Harita üzerinden takip edebilirsiniz

    TCL Connect uygulamasında çocuğunuzu harita üzerinde görüp takip etmek, onunla sesli ya da görüntülü iletişim kurmak için tüm seçenekleri göreceksiniz. Uygulamanın Türkçe oluşu, tüm özelliklerin kolayca anlaşılabilmesi ve kullanılabilmesini sağlıyor. Uygulama içinde bir de kullanıcı kılavuzu mevcut.

    çocuk saati

    Güvenli Bölge dışına çıkarsa bildirim alın

    TCL MT42, çocuğunuzu gerçek zamanlı olarak takip etmenizi sağlıyor. Böylece onun okulda olup olmadığından emin olabiliyorsunuz. Güvenli Bölge adı verilen bir özellikle, okulun bulunduğu bölgeyi işaretleme imkânınız var. Çocuğunuz bu bölge dışına çıktığında size hemen bildirim geliyor. TCL Connect uygulaması üzerinden çocuğunuzun konum geçmişini inceleme özelliği de var.

    SOS acil durum çağrısı avantajı

    Çocuklar, güç düğmesine uzun süre bastığında acil durum için belirlenen kişilere anında SOS acil durum çağrısı iletebiliyor. SOS acil durum çağrısı, o an akıllı saatin kamerasından çektiği fotoğrafı ve çocuğunuzun bulunduğu konumu size gönderiyor.

    Saat üzerinden telefon görüşmesi

    Üründe çocuğunuzla telefon görüşmelerinizi gerçekleştirmeniz için dahili bir mikrofon ve hoparlör mevcut. Ayrıca çocuğunuzla görüntülü görüşme de yapabiliyorsunuz. Görüntülü görüşme, velinin telefonuna yüklenen TCL Connect uygulaması üzerinden gerçekleştiriliyor. Çocuğunuzun sizi sesli ya da görüntülü arama fırsatı her zaman var. Bunun dışında size önceden tanımlı mesajlar, emoji, fotoğraf ve videolar gönderebiliyor.

    cocuk_saati

    Zengin kadran seçeneği mevcut

    TCL MT42 akıllı çocuk saatinde farklı kadran tipleri seçme imkânı var. Çocuğunuz sevdiği kadran tipini kendisi dilediği gibi belirleyebilir. Saatin menüsünde, sohbet, kişiler, kamera, galeri, adımsayar, arkadaş ekle, eğlence, hatırlatıcı, hava durumu, tema ve daha fazla seçeneklerini görüyoruz.

    Daha fazla dediğimizde, alarm, mesaj, kişisel merkez, bluetooth, acil durum ayarları ve ayarlar seçenekleri karşımıza çıkıyor. Ayarlar bölümünde ise mobil veri ve WiFi’ı açıp kapatma fonksiyonlarını görüyoruz. Dolayısıyla saatin menüleri anlaşılır ve kullanışı çocuklar için gayet kolay.

    Çocuklara özel sosyal platform

    TCL MT42’de çocuklara özel bir sosyal platform mevcut. Bluetooth bağlantısı sayesinde çocuklar, aynı saati kullanan kişileri, yeni arkadaş olarak ekleyebiliyor. Bunun için iki saati yan yana getirmek ve sallamak yeterli oluyor. Atılan adım sayısı, kat edilen mesafe, yakılan kaloriyi takip ederek kaydediyor. Aileler, çocuklarının spor aktivitelerini de telefonlarındaki TCL Connect uygulaması üzerinden görebiliyor.

    Derste dikkat dağılmasına önlem

    Üründe ayrıca Okul Saati Modu var. Bu mod, bildirimleri sessize alıyor ve derste dikkat dağılmasını önlüyor. Bu akıllı saatte, çocukların keyifli zaman geçirmesi için oyun da mevcut. 512 MB RAM ve 4GB veri depolama kapasitesi mevcut. Fotoğraf ve videoları saklamak için bu kapasite gayet yeterli.

    cocuk_saati

    Su ve toza karşı dayanıklı

    TCL MT42, IP65 sertifikasına sahip. Dolayısıyla ani su sıçramalarına ve toza karşı dayanıklı olarak tasarlanmış bir ürün. Günlük kullanımda el yıkarken ya da yağışlı havalarda su sıçramalarından etkilenmiyor.

    Android işletim sistemli olan TCL MT42 akıllı çocuk saatinde, arayüz olarak Kids UI bulunuyor. Kullanımı kolay olan Kids UI’da çocuklar, renkli duvar kâğıtları ve ana ekranlarını diledikleri gibi kişiselleştirebiliyor.

    2 güne kadar pil ömrü

    MT42, önceki modellere göre yüzde 40 iyileştirilmiş, 850 mAh pille geliyor. Tek şarjla 2 günlük kullanım ömrü sunan ürünün bekleme süresi ise bir hafta. Bu akıllı çocuk saati, mikro USB 2.0 kabloyla 2 saatte şarj edilebiliyor.

    MT42’nin mavi ve pembe olmak üzere iki farklı rengi mevcut. MT42, TCL’in ilk akıllı çocuk saati değil. Dolayısıyla şirket, akıllı çocuk saatleri alanında tecrübeli. Eğer çocuğunuzun güvenliği için bir çözüm arıyorsanız, bu alanda kendisini kanıtlamış bir marka olan TCL’in MT42 modelini tercih etmenizi öneririm.

    TCL MOVETIME MT42 çocuk saati incelemesini aşağıdan izleyebilirsiniz:

    Sorularınız olursa yorumlardan bana ulaştırabilirsiniz

    Bu yazıda TCL MOVETIME MT42 çocuk saati hakkında detaylı bilgi vermeye çalıştım. MediaMarkt internet mağazasında satışa sunulan tüm akıllı saat modellerini buradan görebilirsiniz. Konuyla ilgili sorularınız olursa, aşağıya yorum bırakarak bana ulaştırabilirsiniz. Şimdilik hoşça kalın.

    Twitter’da beni takip edin: https://twitter.com/melihbayramdede

    YouTube kanalıma abone olun: https://www.youtube.com/c/melihbayramdede


    MediaTrend’de yayınlanan diğer yazılarıma göz atmak ister misiniz?

    Hibrit çalışanlar için: Logitech MX Anywhere 3 kablosuz fare

    Hibrit çalışanlar için: Logitech MX Anywhere 3 kablosuz fare

    Babalara en güzel hediye: Erkek kişisel bakım ürünleri

    Kayıp Apple Kulaklıklar iPhone ile Nasıl Bulunur?

          Kablosuz kulaklık kullanımının yaygın olduğu günümüzde, kulaklıkların kaybolması can sıkıcı olabilir. iPhone kullanıcılarının yakından bildiği ” Find My “ uygulamasına gelen güncellemelerle uygulama daha da yararlı hale gelmiş durumda. Kayıp Apple Kulaklıklar iPhone ile Nasıl Bulunur? başlıklı yazımda, iPhone’da yapacağınız birkaç ayar ile ” Bul” uygulaması üzerinde AirPod’larınızı bir daha kolay kolay kaybetmeyeceksiniz.

          Apple, Bluetooth kapsama alanı dışında olsalar bile, kayıp kulaklıkları bulmak için ” Find My “ uygulamasında bulunan AirPod izlememe servisini geliştirerek yeni özellikler eklemeye devam ediyor.

          Apple’ın kablosuz kulaklıkların kaybolmasını engellemek için neler yapılması gerektiğini incelemeye başlayalım.

    iPhone’da Bul Uygulaması Nasıl Kullanılır

          iPhone’da Find My uygulaması kullanılan AirPod’un modeline göre farklılıklar gösteriyor. Apple’ın tanıttığı bütün modelleri için bu uygulamada bir seçenek bulunuyor.

    AirPod’lar  Apple hesabınız ile entegre iCloud’a bağlı olan iPhone, iPad veya Mac ile eşleşir eşleşmez, konumlarını otomatik olarak Find My uygulamasına kaydettirirler.

          Uygulama ekranında AirPod’larınızın listelendiğini görüyor olmalısınız.  Uygulamanın cihazlar sekmesinde bulunan AirPod seçildiğinde, o an için haritadaki konumu da gösterilecektir.  Eğer, AirPod’un bataryası bitmiş ya da başka bir şekilde çevrimdışıysa, bilinen son konumu gösterilecektir.

          Eğer isterseniz, AirPod’unuzun konumunu web üzerinden iCloud aracılıyla da takip edebilirsiniz.

    sr: Apple.com

          AirPod’unuzu haritada göremezseniz, ” Bulunduğunda Bildir ” geçiş anahtarını etkinleştirebilir, tekrar iletişim kurulduğunda uyarı alabilirsiniz. Cihazın bulunma garantisi olmamasına rağmen, bu uyarıyı aktif ettiğinizde  her an Find My uygulamasının açık olmasına gerek kalmayacaktır.

          Birinci veya ikinci nesil AirPod kullanıyorsanız, uygulama üzerinden bir yol tarifi de alabiliyorsunuz. Yol tarifi ile kulaklıklarınızın Bluetooth üzerinden en son iletişim sağladığı yere yönlendirilirsiniz.

          Üçüncü nesil AirPod’u, AirPods Pro veya AirPods Max’ı bulmaya çalıştığınızda, yine harita üzerinden yol tarifi alırsınız. Bununla birlikte, bu cihazlarda ultra geniş bant (UWB) yongası olduğundan, daha doğru konum izlemeye olanak sağlar. iPhone 11 ve daha sonra tanıtılan bütün telefonlarda UWB desteği bulunur.

           iPhone’unuz ve AirPod’larınız UWB’ye hazırsa, Find My uygulamasında kullanılan her Apple cihazı için bir Bul düğmesi etkinleştirilir. AirPod’larınız tıpkı bir AirTag cihazı gibi aynı hassasiyetle izlenir.

    AirPod’lar telefonun yakınında değilse?

          AirPod’larınızı yakında bir yerlerde kaybettiyseniz bu iyi ama ya daha uzaktalarsa? Apple bu gibi durumlarda AirTag’lerde kullanılan teknolojinin aynısını kullanıyor. Apple, anonim ve güvenli bir şekilde, AirPod’unuzun yayınladığı sinyalleri taramak için neredeyse bütün iPhone’lardan yardım alıyor.

          iPhone’daki Find My uygulamasında kaybolan AirPod’unuzu seçip üzerindeki bilgilerin olduğu sekmeyi aşağıya kaydırdığınızda ” Kaybolan Olarak İşaretler “  görülecektir. Bu sekmeyi aktifleştirdiğinizde; AirPod’unuzu bulan kişinin ekranına belirecek bir e-posta adresi ve cep telefonu numarası girebileceğiniz bir ekran ile karşılaşırsınız. Ayrıca, kendi cihazınızda bildirilen konumuyla alakalı bir bildirim alırsınız.

          Kayıp olarak işaretlenen AirPod, iCloud sistemine Apple kimliği ile bağlı olduğundan, cihazı bulan kişi onları kullanamaz.

          Find My uygulamasının özelliklerinden bir diğeri de, Ses Çal seçeneğidir. Kablosuz kulaklığınızı bulmanın bir diğer yöntemi olan bu özellikle, yakınınızda kaybolduğunu düşündüğünüz cihazdan ses gelmesini sağlayarak bulunmasını daha kolay hale getirebilirsiniz.

    AirPod’larınızı kaybetmeyi engelleme

          Telefon ile yakınlarda bir yerde kaybolduğunu düşündüğünüz AirPod’ları bulma olanağının olması harika. Bunun yanı sıra, cihazın kaybolmasını engellemek için harika bir çözüm de var.  Bu da, AirPod’u kaybetmeyi engellemek. iPhone’da bulunan Find My uygulamasında Geri Kaldığında Bildir özelliği ile, bağlı olan AirPod’dan uzaklaşıldığında iPhone’a uyarı gönderiliyor. Unutulan AirPod’un telefona mesaj göndermesi harika bir fikir değil mi?

          Tüm bu özellikler bir araya geldiğinde, AirPod’larınızı bir daha kaybetmek oldukça zor olacaktır.

          AirPod modellerine bir göz atmak için bu linki kullanabilirsiniz.

     

          Twitter takip için @salihertugrul      YouTube kanalım

     

    Instagram kullanıcıları dikkat! Hesabınız yakında kapanabilir

    Sosyal medya kullanımı her geçen gün artmaya devam ediyor. Ancak bu durum, özellikle çocuklar üzerinde olumsuz etkilerini sürdürüyor. Sorunun önüne geçmek isteyen yetkililer ise çözümü 18 yaş atlındaki kullanıcıları kısıtlamakta buluyor. Bu alandaki en büyük sorun ise bunun tespitini gerçekleştirmek. Son olarak Instagram, 18 yaş altındaki kullanıcıları tespit etmek ve hesaplarını kısıtlamak için yeni yüz tanıma özelliğini test etmeye başladıklarını açıkladı.

    Instagram, 18 yaşından küçük kullanıcıların hesaplarını kapatacak

    Sosyal medya uygulaması, kullanıcıların 18 yaşından büyük olduklarını belirtmek yeni bir sistem tanıttı. İlk olarak ABD’de kullanılmaya başlanacak olan yüz tanıma sistemi ile kullanıcılar 18 yaşından büyük olduklarını kanıtlamak adına video yükleyebilecekler.
    Instagram’da kullanıcılar kimlik görsellerini yüklemenin yanı sıra bundan böyle çektikleri videolar ile yaşlarını ortaya koyabilecekler. Bu sistem için ise küresel kimlik ve biyometrik teknoloji şirketi olan İngiltere merkezli Yoti ile anlaşılmış durumda. Instagram, Yoti’nin yüz tanıma teknolojisinin sadece yaş belirlemek için kullanılacağının ise altını çiziyor.
    Gençlerin ve yetişkinlerin kendi yaş grupları için doğru deneyimi yaşadığından emin olmak için bunu test ediyoruz. Birinin genç (13-17) olup olmadığını öğrendiğimizde, onların hesaplarını otomatik olarak gizlemek, tanımadıkları yetişkinlerden istenmeyen kişileri engellemek ve reklamverenlerin seçeneklerini sınırlamak gibi yaşa uygun deneyimler sağlıyoruz.
    Instagram, 13 yaşından küçüklerin Instagram’a kaydolmasını engelliyor ve yeni kullanıcıların yaşlarını paylaşması gerektiğini söylüyor. Bir kullanıcı 13 ila 17 yaş arasındaysa, uygulama otomatik olarak hesabını gizli yapıyor ve reklamverenlerin onları hedefleyebileceği yolları sınırlıyor Yoti, yapay zekasının 13-17 yaşlar arasındaki insanların yüzde 99.65 oranında doğru tespit ettiğini belirtiyor. Ayrıca 6-11 yaşlarındaki kişilerin tespitinin de yüzde 98.91 oranında doğrulukta yapıldığı açıklandı. Şirket ayrıca sisteminin Genel Veri Koruma Yönetmeliği’nin Birleşik Krallık ve Avrupa Birliği yönergelerine uygun olduğunu da vurguluyor. Başka bir yeni yöntem ise gençlerin 18 yaşından büyük ortak takipçilerinden yaşlarını doğrulamaları için kefil olmalarını istemeleri olacak. Instagram, bir kullanıcının yaşını doğrulamak için üç kişi istiyor. Başkaları için kefil olan kişiler söz konusu kullanıcının yaş grubunu doğrulamak için “13 yaşından küçük”, “13-17 yaşında”, “18-20 yaşında” veya “21” gibi bir dizi seçenekle karşılaşacak. Bir genç kullanıcının yaşının doğrulanması için üç kullanıcının da aynı seçeneği işaretlemesi gerekiyor.
    Instagram hikayeler
    Instagram, kullanıcının yaşı onaylandıktan sonra hem kendilerinin hem de Yoti’nin videoları sileceğini belirtti. Gençler bir kimlik aracılığıyla yaşlarını doğrulamayı seçtiklerinde ise sosyal medya uygulaması bilgilerin şifrelendiğini ve güvenli bir şekilde saklandığını vurguluyor.

    AMD FSR 2.0 Oyunlara Takla Attıracak!

    AMD’nin yeni teknolojisi AMD FSR 2.0 ile oyunlarda ciddi FPS artışları göreceğiz. Peki, bu teknoloji grafik anlamında neler sunuyor?

    AMD, Nvidia’nın DLSS teknolojisine rakip olmak için karşımıza AMD FSR 2.0 ile çıktı. DLSS’in aksine hem PC hem de konsollarda kullanılacak olan bu teknoloji sayesinde FPS değerlerinde ciddi iyileştirmeler sunuluyor. İlk olarak God of War ve Deathloop oyunlarında gördüğümüz bu teknoloji orta segment ekran kartlarında performans artışı sunması ile dikkat çekmişti. Xbox One ve Xbox Series X/S konsollarında da yakın zamanda göreceğimiz bu teknoloji sayesinde 4K çözünürlükte 60 FPS oyunları konsolda oynamak mümkün hale gelecek. Hem de grafikten çok fazla feragat etmeden.  

    AMD FSR 2.0 neler sunuyor?

    AMD’nin mevcut FSR teknolojisi, daha düşük çözünürlüklü bir kaynağı yükseltiyor. Nvidia’nın derin öğrenme süper örneklemesinin (DLSS) aksine, AMD’nin mevcut FSR uygulaması, görüntü kalitesini iyileştirmek için herhangi bir AI/DL tabanlı görüntü analizi kullanmıyor. Bu teknoloji DLSS’ten daha iyi çalıştığı gibi hem AMD hem de Nvidia markalı ekran kartlarında kullanılabiliyor.

    Performansı artırmak için tasarlanmış oyunlar için bir yükseltme teknolojisiyle uğraştığımız için performansı çok etkilemeyen ve gerçek zamanlı bir oluşturma algoritması bu teknolojide yer alıyor.

    Son yıllarda tanıtılan yüksek kaliteli görüntü yükseltme tekniklerinin çoğu sahnelerinde yaygın olan kontrast modellerini tanımak için çeşitli AI/DL analizi türlerini kullanıyor. Performans ve kalite açısından belirli bir dokuya en iyi uyan bir yükseltme algoritması  AMD FSR 2.0 ile hayatımıza kazandırılıyor. Bu teknolojide AI/ML özellikli analiz kullanan bir görüntünün hareketli ve hareketsiz kısımlarını işlemek için ayrı algoritmalar uygulanıyor.

    AMD’nin FSR’yi geliştirmek isteyebileceği birkaç potansiyel alan var. FSR şu anda Nvidia’nın DLSS 1.0 ile yapmaya çalıştığı bir şey olan uzamsal yükseltme kullanıyor. Nvidia sonunda algoritmayı makine öğrenimi ile birleştirilmiş geçici bir ölçekleyici kullanmak için yeniden çalıştı ve DLSS 2.0’ın ilk uygulamadan çok daha iyi olduğu kanıtlandı. FRS 2.0 ile AMD de bu denli büyük bir sıçrama yaşayacak.

    DLSS’e göre daha avantajlı

    Nvidia’nın karmaşık DLSS hesaplamalarından sıyrılabilmesinin bir nedeni, RTX serisi GPU’larını Tensor çekirdekleriyle donatmasıdır. Bunlar, FP32 hesaplamaları yerine FP16’yı kullanarak çok daha az hassas matematik işlemlerini çok hızlı bir şekilde gerçekleştirebilir. AMD’nin GPU’ları, Nvidia’nın Tensor çekirdeklerine eşdeğer değil. Bu yüzden orta segment kartlarda bile FSR 2.0’ı kullanmak mümkün hale geliyor.

    AMD’nin yeni nesil yükseltme teknolojisinin performans ve kaliteyi artırmak için AI/DL analizini kullandığı söyleniyor. Belki AMD, yeni nesil GPU’larında Adobe’nin Premier Pro’su veya Blackmagic Design’ın DaVinci Resolve’si gibi programlar tarafından kullanılan yüksek kaliteli üst düzey algoritmalar için donanım desteği uygulamıştır. Ancak bu konuda AMD net bir açıklama yapmadı.

    AMD FSR 2.0
    AMD FSR 2.0

    Intel, ise Arc olmayan diğer yongalarda çalışacak bir geri dönüş yöntemiyle Arc GPU’ları için XeSS üzerinde de çalışıyor. Intel, XeSS’yi son birkaç neslin GPU’larında çalıştırabilirse, AMD benzer bir şey deniyor olabilir. Ancak FSR 2.0’ın Intel ekran kartlarında da çalıştığını belirtelim.

    FSR 2.0 ve DLSS 2.0 gibi teknolojiler masaüstü cihazlardan çok laptop ve el konsollarına seviye atlattıracak. Steam Deck ile başlayan PC tabanlı el konsolu furyası 2-3 yıl içerisinde bu teknolojiler sayesinde laptoplara kafa tutacak düzeye gelecek gibi görünüyor. El konsollarında şimdilik 1080P ve üzeri çözünürlüğe geçmeye gerek yok. Eğer firmalar 1080P’de orta-yüksek ayarlarda mobil GPU’lar ile oyunları optimize edebilirse AAA yapımları daha akıcı bir şekilde dilediğiniz her yerde oynamak mümkün hale gelebilir.

    En hızlı Android telefonlar belli oldu

    0
    Akıllı telefon sektöründeki hareketlilik sürüyor. Son zamanlarda birbirinden farklı tasarıma sahip birçok model kullanıcıların beğenisine sunulurken, cihazları belirli standartlar altında test ederek kıyaslayan AnTuTu gibi platformlar da her ay yeni listeleriyle karşımıza çıkmaya devam ediyor. Son olarak AnTuTu, haziran ayının en hızlı Android telefonlar listesini paylaştı.

    Haziran ayının en hızlı Android telefonlar listesi

    AnTuTu‘nun haziran ayının en hızlı Android telefonlar listesine Qualcomm Snapdragon 8 Gen 1 damga vurdu. Bir süredir rakibi MediaTek Dimensity 9000’e büyük farkla üstünlük kuran yonga seti; bu ay da listedeki 10 modelin 8’inde karşımıza çıkmayı başardı.
    En hızlı Android telefonlar
    AnTuTu’ya göre haziranın en hızlı Android amiral gemisi telefonu Qualcomm Snapdragon 8 Gen 1’den güç alan Black Shark 5 Pro oldu. Toplamda 1 milyon 40 bin 111 puan alan modeli 1 milyon 31 bin 867 puanlı Nubia Red Magic 7 Pro takip etti. Üçüncü sırada 1 milyon 16 bin 346 puanlı Lenovo Legion Y90 bulunuyor. İlk üç modeldeki gibi Qualcomm Snapdragon 8 Gen 1’le gelen telefonun ardından yine aynı işlemciden güç alan 1 milyon 8 bin 842 puanlı iQOO 9 geliyor. Beşinci sırada da 1 milyon 5 bin 116 puanla aynı modelin Pro sürümü karşımıza çıkıyor. Not: Liste sadece Çin pazarındaki modelleri baz alıyor. Küresel pazarları da kapsayan liste çok yakında açıklanacak. İşte haziran ayının en hızlı 10 Android telefonu:
    1. Black Shark 5 Pro – 1 milyon 40 bin 111 puan
    2. Nubia Red Magic 7 Pro – 1 milyon 31 bin 867 puan
    3. Lenovo Legion Y90 – 1 milyon 16 bin 346 puan
    4. iQOO 9 – 1 milyon 8 bin 842 puan
    5. iQOO 9 Pro – 1 milyon 5 bin 116 puan
    6. vivo X80 – 996 bin 787 puan
    7. OPPO Find X5 Pro – 990 bin 691 puan
    8. vivo X80 Pro – 985 bin 460 puan
    9. iQOO Neo6 – 976 bin 405 puan
    10. Xiaomi 12 Pro – 976 bin 31 puan
    Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce açıklanan listelerde hangi telefon hangi sırada olmalıydı? Görüşlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın.

    Apple müjdeyi verdi: iPad fiyatları düşüyor!

    0

    Tablet dünyasına giriş yaptığımız zaman zirvedeki ismin Apple olduğunu görüyoruz. Zira şirket, aynı zamanda ürün çeşitliliği en fazla olan markalar arasında yer alıyor. Aktif olarak satışta bulunan modellere baktığımızda iPad, iPad mini, iPad Air, iPad Pro 11 ve iPad Pro 12.9’ların yer aldığını görüyoruz.

    Tabii Pro’lar her zaman için fiyatı tuzlu cihazlar oldu. Fakat ortaya çıkan bilgilere göre Apple, önümüzdeki yıl 14 veya 15 inçlik yeni bir Pro modelini piyasaya sürecek. Hazırlığını ise bu yıl yapmaya başlayarak mevcut iPad Pro modellerine büyük bir indirim yapacak.

    Apple, yeni iPad Pro modellerinde büyük bir indirim yapacak!

    Apple’ın iPad Pro modellerine bu yıl büyük bir indirim yapması bekleniyor. Normal satış fiyatı iPad Pro 11 (128 GB depolama ve 5G destekli model) için 999 dolar, iPad Pro 12.9 için ise 1.299 dolardı. Fakat yeni tanıtılacak olan M2 işlemcili versiyonlarının 799 dolar ve 1099 dolarlık fiyat etiketlerine sahip olacağı söyleniyor.

    iPad Pro indirim

    Bu da yüzde 15 ve yüzde 20 oranında fiyatların düşürüleceği anlamına geliyor. Tabii bu kararın arkasındaki en büyük sebep belirtmiş olduğumuz gibi tepe noktasına yeni bir cihaz gelecek olması. 2023 yılında piyasaya çıkması beklenen bu yeni 14 inçlik iPad Pro modelinin, 1.399 dolarlık bir fiyat etiketine sahip olacağı söyleniyor.

    Tabii bu yıl çıkacak modellerin daha ucuz olmasının arkasında yatan bir diğer neden ise tasarımın birebir aynı olacak olması. Beklenen tek yeniliğin M2 işlemci yükseltmesi olduğunu söyleyebiliriz. Dolayısıyla 2022 yılı ar-ge harcamalarının geçtiğimiz yıllardan çok daha düşük tutulması tüketiciye yarayacak.

    Öte yandan Apple’ın tüm tabletlerinde mini LED paneller kullanacağı ve MagSafe’e geçiş sağlanacağı yönünde bazı sızıntılar da bulunuyor. Fakat bunların çok büyük bir ihtimalle hiç bir zaman hayata geçmeyecek tasarım ve prototip denemeleri olduğu düşünülüyor.

    Buna ek olarak, Apple her yıl uygun fiyatlı ve genelde öğrencilere hitap eden bir model çıkarıyor. Bu yıl da geleneğin sürdürüleceği söylendi. iPad 10 isimlendirmesine sahip olacak bu cihazın, fiyat ve özellik tarafında ise 2 ana sızıntı bulunuyor. Bunlardan ilki, eski iPad Pro’nun kasasını kullanacağı ve bu nedenle 10.5 inçlik daha büyük bir ekranla karşımıza geleceğini söylüyor. Eğer bu seçenek gerçekleşirse bir indirim görmemiz mümkün.

    Diğer bir iddia ise, Apple’ın tıpkı iPhone modellerinde olduğu gibi 10. modele özel yeni tasarıma geçeceğini söylüyor. Bu durumda ise 5. nesil iPad Air ve Pro modellerinde gördüğümüz ince çerçeveli bir ekran ve köşeli kenar tasarımı karşımıza çıkabilir. Ayrıca bu senaryoda ekran boyutunun da 10.6 inç olacağı belirtiliyor. Fakat bu seçenek tercih edilirse indirim değil, ufak bir fiyat artışı ile karşılaşabiliriz.

    Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!