Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1371

    FIFA 19 sistem gereksinimleri açıklandı [Sisteminiz yeterli mi?]

    0

    Yeniliklerle dolu FIFA 19 için merakla beklenen PC sistem gereksinimleri duyuruldu. İşte detaylar…

    Spor oyunları tarihine damga vuran FIFA serisinin 2018-2019 futbol sezonunu kapsayacak olan en yeni versiyonu FIFA 19 için geri sayım tüm hızıyla devam ediyor. Oyun, Nintendo Switch, PS4 sistemi ve Xbox One’ın yanı sıra PC için de gelecek. Peki PC için FIFA 19 sistem gereksinimleri nasıl? İşte bu sorunun yanıtı verildi…

    FIFA 19 sistem gereksinimleri PC oyuncularını pek üzmeyecek gibi görünüyor. 8 GB RAM, giriş seviyesi bir grafik kartı ile 50 GB depolama alanıyla oyunu normal ayarlarda oynamak mümkün. 10-16 GB ile daha zorlu ayarlarda oyunu deneyimleyebilirsiniz. Detaylar şöyle;

    Minimum:

    • İşletim sistemi: Windows 7/8.1/10 – 64-Bit
    • İşlemci: Core i3-2100, 3.1GHz ya da AMD Phenom II X4 965, 3.4 GHz
    • RAM: 8 GB
    • Disk alanı: 50 GB
    • Ekran kartı: NVIDIA GTX 460 1GB veya AMD Radeon R7 260
    • DirectX: DirectX 11

    Önerilen:

    • İşletim sistemi: Windows 10 – 64-Bit
    • İşlemci: Intel i3 6300T
    • RAM: 8 GB
    • Disk alanı: 50 GB
    • Ekran kartı: NVIDIA GeForce GTX 670 veya AMD Radeon R9 270X
    • DirectX: DirectX 12

    BONUS
    FIFA 18 de Champs Cup şeklinde isimlendirilen Şampiyonlar Ligi, artık gerçek ismiyle oyun severleri karşılayacak. Kariyer Modu severler, eğer liglerini üst sıralarda tamamlarsa UEFA Şampiyonlar Ligi’nde mücadele etme imkanı yakalayacaklar. Logolar ve elbette lisanslı (ikonik) Şampiyonlar Ligi şarkısıyla birlikte.

    FIFA 19, 26 Eylül 2018 tarihinde çıkışını gerçekleştirecek…

    En hafif 15 inç notebook modeli Acer Swift 5 ile tanışın

    0

     

    Acer, şimdiye kadar ki en hafif 15 inç notebook modeli olduğu belirtilen yeni Swift 5’i lanse etti. İşte detaylar…

    Tayvan merkezli teknoloji şirketi Acer, Almanya’nın Berlin şehrinde düzenlenen IFA 2018 kapsamında yeni Swift 5 dizüstü bilgisayar (notebook) modelini lanse etti.

    Şık tasarımıyla dikkat çeken ultra-hafif model, 8. Nesil Intel Core işlemciler ve inçe çerçeveli 15.6 inç ekranıyla dikkat çekiyor.

    Şimdiye kadar ki en hafif 15 inç ekranlı notebook olduğu belirtilen yeni Acer Swift 5, sadece 900 gram ağırlığa sahip. 8. Nesil Intel Core i7-8565U ve Core i5-8265U işlemcilerden güç alan model, aynı zamanda 10 saate varan pil ömrü vaat ediyor. Ayrıca yeni Swift 5’in, Windows 10 işletim sistemiyle yüksek standartlarda üretkenlik sunduğu kaydediliyor.

    1920 x 1080 piksel çözünürlüklü ekran, 16 GB’ye kadar DDR4 SDRAM, 1 TB’a kadar kapasiteli NVMe SSD PCIe, LED arka aydınlatmalı klavye, 5,87 mm’lik ultra ince çerçeveler, optimize edilmiş Dolby Audio stereo hoparlörler ve %87,6 ekran gövde oranı diğer öne çıkan özellikleri arasında yer alıyor.  

    “Olabilecek en iyi özellikleri sunuyor…”

    “Acer, en yeni teknolojileri ve mükemmel özellikleri barındıran ince ve hafif kasa tasarımları yapmak için sürekli yeni yollar arıyor” diyen Acer Tüketici Dizüstü Bilgisayarları ve BT Ürünleri İş Birimi Genel Müdürü Jerry Hou, sözlerine şöyle devam etti:
    “Sektörde lider olan 1 kg’ın altındaki ağırlığıyla Swift 5; şık kasası, tarz sahibi tasarımı, ince çerçevesi, üstün performansı ve pil ömrüyle bir ultra taşınabilir dizüstü bilgisayarda olabilecek en iyi özellikleri sunuyor.”

     

    Samsung Portable SSD X5 duyuruldu

    0

    Thunderbolt 3 ve NVMe teknolojisini bir araya getiren Samsung Portable SSD X5, iddialı bir tasarımla geliyor. İşte detaylar…

    Samsung, harici depolama çözümlerinde yeni bir performans ve güvenilirlik seviyesine ulaşıldığını müjdeleyen ilk NVMe temelli taşınabilir katı hal sürücüsü (SSD) olan Samsung Portable SSD X5 modelini duyurdu.

    Thunderbolt 3 teknolojisi üzerine inşa edilen yeni X5, kompakt ve dayanıklı yapısıyla hareket halindeki içerik yaratıcıları ile BT profesyonelleri için ideal taşınabilir depolama aygıtlarından biri olarak öne çıkıyor.

    Yeni X5 taşınabilir SSD, Thunderbolt 3’ün USB 3.1’e göre dört kata kadar daha hızlı olan 40Gbps bant genişliği sayesinde, 2.800 MB/s (yani yaygın olarak kullanılan SATA arayüzlü taşınabilir SSD’lerin 5.2 katına, harici HDD’lerin ise 25.5 katına kadar daha hızlı) okuma hızı sağlıyor. Yeni X5, 2.300 MB/s maksimum yazma hızıyla kullanıcıların 20 GB büyüklüğündeki bir 4K videoyu 12 saniye gibi bir sürede transfer etmesine de imkân tanıyor.

    “Yüksek performanslı ve güvenilir…”

    Samsung Electronics Türkiye’nin Veri Depolama Ürünlerinden Sorumlu Müdürü İsa Tolu yaptığı açıklamada şunları söyledi; “Yüksek performanslı ve güvenilir depolama çözümlerinde sektör lideri olarak ilk Thunderbolt 3 destekli taşınabilir SSD ürünümüzle harici SSD piyasasını geliştirmeye devam etmekten heyecan duyuyoruz. Bu bağlamda X5 de, Samsung’un büyük veri dosyalarının hızlı transferini mümkün kılarak kullanıcılarımıza çok değerli zamanlarından tasarruf etme imkanı sunan yenilikçi taşınabilir depolama çözümleri sunma yönündeki taahhüdünün yeni bir ifadesidir.”

    Sony’den bükülmeye dayanıklı SD kart

    0

    Sony, “TOUGH teknik özelliklerine uygun SF-G serisi” UHS-II SD kartını duyurdu. İşte detaylar…

    Sony, bükülme, düşme ve su sıçraması gibi etkilere karşı dayanıklı bir SD kart geliştirdi.

    Bu kapsamda ağırlıklı olarak zorlu koşullarda bulunabilen doğa fotoğrafçılarının ihtiyaçlarını karşılama iddiasına sahip olan Sony SF-G serisi yelpazesi, aynı zamanda yüksek okuma ve yazma hızlarını 180N’a kadar bükülmeye ve 5 metreye kadar düşmeye dayanıklı, sağlam tasarımla birlikte sunuyor.

    TOUGH teknik özelliklerine uygun SF-G serisi SD kart yelpazesi, aynı zamanda IPX8 düzeyinde su ve IPX6 düzeyinde toz geçirmiyor.

    Yeni TOUGH teknik özelliklerine uygun SF-G serisi SD kart yelpazesi, 3 parçadan oluşan ince yapıya sahip standart SD kartların aksine, dünyanın ilk yekpare yapısı (kartta boş alanın bulunmadığı, tek parçalı kalıp) ve birinci sınıf sertliğe sahip malzemeleri ile standart SD’den 18 kat daha güçlü.

    Plastik yuvanın, veri koruma kilidinin veya bağlantı dişlerinin kırılması gibi, geleneksel SD kartları etkileyebilecek tipik fiziki hasarlara karşı koruma vaat ediyor.

    Bu, yazma koruma mandalı olmayan dünyanın ilk dişsiz SD kartı olmasını sağlayan yeni bir yol ile başarılıyor.

    300MB/s’ye varan okuma hızı…

    Ürün, 300MB/s’ye varan okuma hızıyla öne çıkarken ‘SC Scan Hizmet Programı’ ve yanlışlıkla silinebilecek veri ve fotoğrafları kurtarabilen File Rescue Yazılımı ile birlikte geliyor.

    MediaMArkt’ta satışa sunulan SD kart alternatiflerini incelemek ve online alışveriş için buraya tıklayabilirsiniz.

    LG Tone serisi artık Google uyumlu

    0

    LG, popüler Tone serisi ürünlerini Google uyumlu halde sunmaya başlıyor…

    LG’nin önümüzdeki günlerde başlayacak olan IFA 2018 teknoloji fuarında görücüye çıkaracağı ürünler arasında Yeni TONE Platinum SE ve LG TONE Ultra SE de bulunuyor. Her iki modelde Google uyumluluğuyla dikkat çekiyor.

    Tek bir düğmeyle Google Translate ve diğer yapay zeka özelliklerine erişim imkanı sunan modeller, bu sayede gerçek zamanlı çeviri hizmeti sağlıyor. Öte yandan LG tarafından paylaşılan bilgilere göre kullanıcılar, “OK Google” demeden Google Assistant’ı etkinleştirebilecek ve böylece çok daha hızlı ve daha fazla etkileşim kuran yapay zekaya ulaşabilecekler. Bunun faydası ise en çok Google Translate gibi hizmetlerin kullanımında ortaya çıkacak. Hizmeti başlatmak için herhangi bir söz söylemeye gerek duymadan bir başka dilde iletişim kurmak çok daha hızlı ve çok daha doğal olacak.

    Diğer özellikleri de dikkat çekiyor…

    LG ses mühendislerinin keşfi olan dengeli bir yapı ve dinamik bir sürücünün birleşiminden oluşan hibrit cihaz, profesyonel müzisyenler tarafından kullanılan kulak içi birimlerle aynı özelliklere sahip. Cihaz, yüksek frekanslı sesleri herhangi bir bozulma olmadan dinleme imkanı verirken sürücü de güçlü bir bas sunuyor. LG’nin bu en yeni kulaklıkları siyah, mavi ve altın renginde satışa sunulacak.

    Diğer yeni bir cihaz olan LG TONE Ultra SE, kulak içindekilere ek olarak harici bir mono hoparlöre de sahip.

    Evde küçük bir kaçamak

    0

    Akşamları işten yorgun argın gelip televizyon karşısında koltuğa sabitlendiğimiz zamanlar günün en keyifli anları… Kendimizi bir filme ya da diziye kaptırıp geç saatlere kadar oturabiliyoruz. Bu zamanlarda kaçımızın aklından abur cubur yemek geçiyor? Evde küçük bir kaçamak yapmaya hazır mısınız?

    evde kucuk bir kacamak

    Evde küçük bir kaçamak yapmaya hazır mısınız?

    Oldukça yoğun bir gün geçirdiniz. Sabahın erken saatlerinde başlayan, yemek molası bile veremediğiniz ve mesai bitimine kadar hiç dinlenmeden çalışmak zorunda kaldığınız bir gün daha bitti. Yolda trafiğin içinde evinize doğru yol alırken, akşam televizyon karşısında koltuğunuza serilip ayaklarınızı uzatmayı, güzel bir film ya da merakla yeni bölümünü beklediğiniz diziyi açmayı hayal ediyorsunuz. Tabii tüm bu keyif kuru kuru gitmez. Aklınızda bu keyfe eşlik edebilecek abur cubur listesi yer etmeye başladı bile. Marketten cips, kuruyemiş, meyve suyu gibi malzemeleri alabilirsiniz. Ancak bunlarla yetinmez iseniz evde küçük bir kaçamak yapabilirsiniz. Nasıl mı? Mısır patlatabilir ya da bol kalorili bir waffle hazırlayabilirsiniz.

    Filmin yanına patlamış mısır iyi gider

    Sinemalardan kalma bir gelenektir herhalde, ne zaman film izlesek çoğumuzun aklına patlamış mısır gelir. Evde de film ya da dizi keyfi yaparken patlamış mısır iyi bir tercih olacaktır. Goldmaster’ın GM-423 modelindeki ve Pat Pat adındaki mısır patlatma makinesi iyi bir tercih olabilir. Şirin görüntüsüyle dikkat çeken bu ürün, minimal tasarımıyla da mutfaklarınızda kendisine kolayca yer bulacaktır. Ürünün özelliklerine gelince, 700W güce sahip bu ürünün mısır patlatma yüzeyi yapışmaz olduğu için mısırınızı kolaylıkla patlatabilirsiniz. Ürünün üst kapağını ölçü kabı olarak kullanmanız mümkün. Hazne kapağını ise servis kasesi olarak kullanabilirsiniz. Hızlı patlatma özelliği sayesinde mısırınızı 3 ila 5 dakika içerisinde ister yağlı isterseniz de tuzlu olacak şekilde hazır hale getirebilirsiniz. Dilerseniz Pat Pat ürününüz ile mısır haricinde kestane pişirebilir, çekirdek ya da kabak çekirdeği de patlatabilirsiniz.

    GOLDMASTER GM-423 Pat Pat 700 W Mısır Patlatma Makinesi ürününü incelemek ya da satın almak için bu linke tıklayabilirsiniz.

    Canınız tatlı çekerse…

    Evde küçük bir kaçamak yapmak için bir waffle kesinlikle herkesi cezbedebilir. Dışarıdan sipariş vermek yerine bunu evinizde kendiniz de istediğiniz malzemeyle hazırlayabilirsiniz. Korkmaz’ın Mia adındaki waffle makinesi isteğinizi tam anlamıyla karşılayacaktır. Ergonomik dizayna sahip ürünü, çok karışık olmadığı için rahatlıkla kullanabilirsiniz ve mutfağınızda rahatça ürününüze yer bulabilirsiniz. Granit kaplı döküm ızgara özelliği sayesinde oldukça lezzetli wafflelar hazırlamanız mümkün. Ayarlanabilir ısı kontrolü sayesinde de hamurunuzu yakmadan dilediğiniz sertlik ya da yumuşaklıkta pişirebilirsiniz. El yakmayan özel tasarım kulplar sayesinde de waffleınızı rahatlıkla makinenin içinden çıkarabilir, hamurun üzerine farklı çikolatalardan sürebilir, dilediğiniz malzemelerle süsleyebilir ve bu özel anın tadını çıkarabilirsiniz.

    KORKMAZ A 319-01 Mia Wafle Makinesi ürününü incelemek ya da satın almak için bu linke tıklayabilirsiniz.

    Evde kolay waffle tarifi:

    Malzemeler:

    -2 yumurta

    -1 yemek kaşığı toz şeker

    -1 paket kabartma tozu

    -1 paket vanilya

    -1 çay kaşığı tuz

    -1.5 su bardağı un

    -1 su bardağı süt

    -1/4 (çeyrek) su bardağı sıvı yağ

    Hazırlanışı:

    Öncelikle yumurtaların beyazlarını ve sarılarını ayırıyoruz. Yumurtanın beyazını vanilyanın yarısıyla mikserde köpürene kadar çırpıyoruz. Yumurtanın sarısıyla toz şekeri de ayrı bir kapta çırpıyoruz. Ayrı bir kapta çırptığınız yumurta beyazıyla vanilya karışımının üzerine bu karışımı ve diğer tüm malzemeleri döküp karıştırıyoruz ve hamurunuz hazır hale geliyor. Son olarak karışımı waffle makinesine döküp hamurunuzu hazır hale getirdikten sonra dilediğiniz malzemelerle süsleyebilirsiniz. Sizlere şimdiden afiyet olsun.

     

    Ücretsiz Adobe Photoshop programı alternatifleri

    Neredeyse her ülkede olduğu gibi, fotoğraf düzenlemenin adı bizde de ‘fotoşoplamak’ olarak geçmeye başladığına göre, yazılımın algısı konusunda önümüzü iliklememiz gerekiyor ama elbette Adobe Photoshop bu konudaki en kalitelilerden birisi olmasına karşın, hem ücretli hem de tek seçenek değil. Gelin ücretsiz alternatifleri karşılaştıralım…

    En iyi Photoshop alternatifi olarak gösterilen yazılım, yıllardır değişmiyor. Evet, GIMP’ten (www.gimp.org) bahsediyorum. Katmanlar, maskeler, gelişmiş filtreler, renk ayarlamaları ve dönüşüm seçenekleriyle dolu dolu bir grafik düzenleme yazılımı. Hatırlıyorum da, GIMP ilk önce, aralarında Linux’un da bulunduğu UNIX tabanlı sistemlerde kullanıma girmiş ve gerçekten basit işlemler yapabilen bir yazılımdı. Elbette Photoshop da o zamanlar daha basitti ama GIMP, daha çok Paint seviyesinden başlayarak buralara geldi. Şimdi ise macOS ve Windows’ta da kullanılabiliyor.

    GIMP’in şu an geldiği noktada sunduğu özelliklerin tümü özelleştirilebiliyor. Kullanıcıların hazırladığı eklenti ve betiklerin bir kısmı önyüklü geliyor. Bu konuda zengin bir kütüphaneye sahip olan yazılım, Photoshop eklentilerini de destekliyor.

    Yazılıma nasıl adapte olacağım sorusunu ise endişeyle yanıtlamayacağız, çünkü kullanım kılavuzunda her iş ayrıntılı şekilde, bazıları adım adım anlatılıyor.

    Son sürümde yeni bir arayüze kavuşan GIMP, tüm araç kutularını, paletlerini ve menüleri tek bir pencereye toplayarak, Windows yazılım dünyasına daha da adapte olmuş.

    İkinci seçenek ise Photo Pos Pro (www.photopos.com). Bugüne kadar bu yazılımı duymadıysanız, sizi şaşırtacağını düşünüyorum. Hem giriş hem de gelişmiş düzeydeki kullanıcılara hitap eden yazılım, seçiminize göre arayüzü de gerekli kullanım şekline göre ayarlayabiliyor.

    Giriş seviyesinde tek tıklamayla kullanılabilen filtreler, otomatik ayarlamalar öne çıkıyor; gelişmiş arayüz ise daha çok Photoshop’u andırıyor ve yazılımın tüm kabiliyetleri ekrana dökülüyor.

    Her iki arayüz de iyi tasarlanmış ve GIMP’in dipsiz kuyu gibi menü ve listelerine göre çok daha kolay erişim sağlıyor.

    Yazılım, katman, katman maskeleri, düzeltme ve klonlama fırçalarını içeriyor. Temel renk düzenleme araçları mevcut. Toplu düzenleme ve betiklerle rutin işlerde zaman kazandırabiliyor. Ayrıca tarayıcı ya da kameradan görüntü çekebiliyor. Eklentiler çerçeve ve tema olarak bulunabiliyor. Dilerseniz kendi filtrelerinizi oluşturma imkanı veren Photo Pos Pro’nun ücretsiz sürümündeki tek kısıtlama kaydedeceğiniz dosyaların boyutlarında yaşanıyor.

    İlk önce Microsoft Paint’e alternatif olarak düşünülen Paint.NET (www.getpaint.net), yıllar içinde ciddi bir görüntü düzenleyiciye dönüştü.

    Zengin otomatik filtre seçeneklerinin yanında ince ayar için elle düzenleme araçları da sunan yazılım, katmanları desteklese de, maskeler için bir eklenti kurulması gerekiyor.

    Toplu dosya düzenleme yapabilen Paint.NET, belki GIMP kadar zengin özelliklere sahip değil ama ufak ve gönüllü bir programcı topluluğuna sahip. Bu sayede arayüzü daha tutarlı ve pratik gözünüyor. Ancak bu açıdan Photo Pos Pro’nun hakkını yemeyelim, en iyi seçenek o gibi duruyor.

    Paint.NET, özellikle hızlı erişilebilen sekmeleri ile çoklu dosya üzerinde çalışanlar için iyi bir yazılım. Ayrıca hızlı ve düşük teknik özelliklerdeki PC’lerde de rahatça kullanılabiliyor.

    Herkesin malumu; Photoshop, Adobe gibi bir yazılım devinin ürünü. Aşağıda bahsedeceğim Pixlr Editor (www.pixlr.com/editor) ise bir başka yazılım devi Autodesk’e ait. Bilgisayar destekli tasarım (CAD) ve 3D modelleme alanlarının en büyük isimlerinden olan Autodesk, tecrübesini bu ücretsiz araca yansıtmış.

    Web üzerinde çalışan yazılım, tüm temel Photoshop tarzı araçları, artistik filtreler, otomatik optimizasyon araçlarıyla birleştirmiş.

    Pixlr Editor,  GIMP’inkine benzer, fırçalar, doldurma araçları, seçim, klon, düzeltme işlevlerini toparlayan bir araç kutusuna sahip. Katman ve maske destekleyen uygulamanın toplu düzenleme yapamayışı ve sekme desteği bulunmayışı en ciddi eksikleri.

    İki Sıfır-Gün (Zero-Day) saldırısı birden düzenlendi

    Bir siber güvenlik kuruluşu, iki güvenlik açığını birden kullanan siber saldırı yöntemi keşfetti. İşte detaylar…

    Küresel siber güvenlik kuruluşu ESET, iki güvenlik açığını birden kullanan bir siber saldırı yöntemini raporladı. Zararlı koda sahip bir PDF örneğini inceleyen ESET araştırmacıları, söz konusu örneğin hem Adobe Reader, hem de Microsoft Windows’daki açıkları birleştirerek kullandığını tespit etti. Siber hırsızlar, bu şekilde iki sıfır-gün saldırısı birden gerçekleştirmeye odaklanmış oldu.

    ESET araştırmacıları kısa süre önce ilginç bir kötü amaçlı PDF örneği buldu. Daha yakından bakılınca bu örneğin iki güvenlik açığını kullandığı görüldü: Adobe Reader’da yer alan bir uzaktan kod yürütme açığı ve Microsoft Windows’daki ayrıcalık yükseltici güvenlik açığı.

    ESET Güvenlik Araştırmacısı Anton Cherepanov‘un verdiği bilgiye göre ‘açıkların birleştirilerek kullanımı, saldırgana hedefe yönelik kodu en yüksek ayrıcalıklarla keyfi olarak yürütme imkanı veriyor. Bunu da en düşük kullanıcı müdahalesiyle gerçekleştirdiğinden oldukça güçlü ve etkilidir‘. Cherepanov, hedefli APT saldırılarında bu tür kombinasyonların zaman zaman kullanıldığını aktardı.

    Hangi yazılımlar hedef alındı?

    Söz konusu saldırıda Acrobat DC, Acrobat Reader DC, Windows 7, Windows Server 2008 yazılımlarının bazı versiyonlarının hedef alındığı tespit edildi. Ancak PDF örneğinin keşfedilmesiyle birlikte ESET; Microsoft Güvenlik Tespit Merkezi, Windows Defender APT Araştırma Ekibi ve Adobe Ürün Güvenliği Olay Tepki Ekibi ile iletişime geçerek bu sorunları gidermek üzere bir çalışma gerçekleştirdi. Hem Adobe hem de Microsoft tarafından hemen yamalar yayınlandı.

    Nvidia’dan görüntü temizleme teknolojisi

    Fotoğraf üzerindeki gren ve istenmeyen nesneleri yok etmek için yapay zeka destekli görüntü temizleme çözümü ekran kartı üreticisi Nvidia’dan geldi.

    Fotoğraf çekimlerinde gren bu alanda çalışanların en büyük sorunlarından biridir. Her ne kadar gelişen teknoloji, CMOS sensörlerin CCD benzerlerine göre daha az gren vermesi, gelişen algoritmalar bu konudaki sorunları azaltmış olsa da özellikle az ışıklı ortamlarda gren sorunu halen en büyük dertlerden biri.

    Gren, ışığın az olduğu ortamlarda fotoğraf sensörünün dijital olarak aydınlatma yapması ile ortaya çıkar. Yani az ışıklı ortamda kullandığımız makine parlak bir fotoğraf çekmek isterken mecburen bu yola başvurur. Özellikle giriş seviyesi telefon ya da giriş seviyesi fotoğraf makinesi ya da kameralarda yaşanan bu durumun önüne geçmenin çok fazla bir yolu yok. Ya çekim sonrası bilgisayar üzerinde (Photoshop gibi bir yazılımla) müdahale ya da sonucu kabullenme seçeneklerimiz var. Ancak bunların da çok iyi sonuçlar verdiğini söylemek zor.

    Görüntü temizleme teknolojisinin sonuçları

    Nvidia’dan görüntü temizleme teknolojisi

    Ekran kartı üreticisi Nvidia ise bu alanda geliştirdiği bir çözümü geçtiğimiz günlerde tanıttı. Nvidia’dan bir ekip, Aalto Üniversitesi ve ABD’nin ünlü teknoloji üniversitesi MIT’ten bir ekiple bir araya geldi. Bu işbirliği sonucunda yapay zeka destekli gren ve istenmeyen nesneleri temizleyen bir çözüm üretildi.

    Nvidia’nın cuDNN ile güçlendirdiği Tesla P100 GPU’su, TensorFlow derin öğrenme arayüzü, 50 bin fotoğraf ile eğitildi. Bu eğitimin sonucunda ortaya çıkan yapay zeka otomatik olarak fotoğraflardaki gren ve istenmeyen nesneleri (yazı ya da karede olmaması gereken bir şey) ortadan kaldırmayı başardı.

    Bu sayfada da göreceğiniz gibi elde edilen sonuçlar gayet başarılı. Üstelik yapay zeka sadece gren ve istenmeyen nesneleri temizlemekle kalmıyor aynı zamanda fotoğrafın renk ve parlaklık gibi ayarlarını değiştirerek daha iyi görünmesini sağlıyor.

    Öte yandan geliştirilen yöntem sadece fotoğraf değil MR görüntüsü gibi tıbbı sonuçlar için de kullanılmış. Zaman zaman kötü çıkan MR sonuçları da bu yöntem sayesinde daha net hale getirilmiş. Yapılan denemelerde düşük ışık koşulları, astronomi fotoğrafları ve MR sonuçları gibi farklı alanlardaki örnekler bu yöntemle daha iyi hale getirilmeye çalışılmış. Sonuçların çok iyi olduğunu belirteyim.

    Görüntü temizleme teknolojisinin sonuçları

    Yazı temizleme sonuçları muhteşem

    Teknolojinin beni en çok heyecanlandıran örneği ise üzerinde karmaşık yazıların bulunduğu fotoğrafları bile harika bir şekilde temizlemesi oldu. Uzun yıllardır kullanan biri olarak bu işlemlerin (çok emek harcar ve belli bir seviyenin üzerinde iseniz) Photoshop ile de yapılabildiğini biliyorum. Ancak geliştirilen çözümün bunu otomatik olarak yapması büyük başarı.

    Görüntü temizleme teknolojisinin sonuçları

    Bu teknolojinin hayatımıza ne zaman gireceği şimdilik belli değil. Bu konuda resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak ilk etapta kurumsal alanda kullanılacak bir teknoloji gibi görünüyor. Zira çekim sonrası bazı işlemlerin yapılması gerektiğinden şimdilik ancak kurumsal dünyada ticarileşebilecek bir teknoloji gibi görünüyor.

    Konunun teknik detaylarını merak ediyorsanız araştırma ile ilgili detayları anlatan PDF dökümanına göz atabilirsiniz. Araştırmanın özelliklerini anlatan bir video yayınlandı. Onu izleyerek de detayları görebilirsiniz.

    Önümüzdeki yıllarda bu teknolojinin cihazların içine entegre olmaması için bir sebep yok. Şimdilik donanım gücü isteyen bu teknoloji ilerleyen dönemde fotoğraf çekebilen cihazlara entegre edilebilecek potansiyele sahip.

    Işığınız bol olsun…

    Twitter’da en çok kullanılan hashtagler

    Mikro blog ağı Twitter, hashtag kullanımının 11’inci yılını kutluyor. Peki en çok kullanılan hashtag’ler hangileri? İşte yantlar…

    Tam 11 sene önce, 23 Ağustos 2007 tarihinde Twitter’da doğan hashtag, son 11 sene içerisinde kullanıcılarının Tweet’lerini kategorize etme yöntemi olmakla kalmayıp, dilimizin ve bulunduğumuz dijital çağın en önemli sembollerinden biri haline geldi.

    Bu arada ilk hashtag, Chris Messina @chrismessina adlı kişinin Tweet’inde #barcamp yazılmasıyla kullanıldı.

    Dünyada her gün yaklaşık 125 million hashtag Twitter üzerinden paylaşılıyor. Bu vesileyle kullanıcılar dünyada olup biten herşeyden haberdar olup gündemde konuşulanları keşfedebiliyor.

    Peki en çok kullanılan hashtag’ler hangileri? İşte bu sorunun ‘tüm dünyada’ ve Türkiye’de olmak üzere yanıtları şöyle;

    Geçen sene dünyada en çok kullanılan 10 hashtag

    • iheartawards
    • bestfanarmy
    • btsarmy
    • exol
    • premiosmtvmiaw
    • bts
    • ivotebtsbbmas
    • got7
    • bestboyband
    • exo

    Geçen sene Türkiye’de en çok kullanılan hashtagler

    Geçen yıl Türkiye’deki Twitter kullanıcıları, en fazla izledikleri diziler ve TV şovları hakkında konuştu ve bu elbette hashtaglere de yansıdı. Türkiye’de en çok kullanılan 10 hashtag, Adını Sen Koy, Söz gibi en çok izlenen diziler olurken bu dizilerin Erkan Meriç, Hazal Subaşı gibi popüler oyuncuları da çok fazla konuşularak hashtag olmayı başardı. En fazla kullanılan hashtag Adını Sen Koy dizisinin başrol oyuncularının adlarının kısaltması olan Zehöm oldu. Diziler ve şovlar hashtaglere yansırken Türkiye’nin en kalabalık şehri İstanbul da hashtag olarak Twitter konuşmalarının arasında yerini aldı.

    • zehöm
    • adınısenkoy
    • survivor2018
    • erkanmeriç
    • hazalsubaşı
    • siyahbeyazaşk
    • söz
    • asfer
    • istanbul
    • dreamtvdebüyükfinal