Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1260

    Oppo RX17 Pro : Oppo’nun en iddialı modeli

    Oppo RX17 Pro , gerek tasarımı, gerek büyük ekranı, gerek hızlı şarj teknolojisi, gerekse de kameralarıyla dikkat çeken bir telefon. Tabii Android 8.1 işletim sistem sürümüyle gelmesi ve TOF 3D Stereo kameranın henüz kullanılamıyor olması biraz can sıkıcı.  

    Oppo RX17 Pro’da 6.4 inch ekran var. Amoled teknolojisinin tercih edildiği ekran, 2340 x 1080 çözünürlük sunuyor. Ekranın dokunuşlara verdiği tepkiler gayet hızlı, görüntü kalitesi başarılı ve dış mekan kullanımlarında dahi parlaklık düzeyi yeterli. Bunlara ek olarak, bir de Corning Gorilla Glass 6 teknolojisinin kullanıldığını söyleyelim. Gorilla Glass 5’e kıyasla 2 katı daha sağlamlık sunan bu teknoloji sayesinde, cihazınız 1 metre yükseklikten sert bir yüzeye birkaç kez düşse bile ekranının kırılması önlenebiliyor.

    Gelelim güvenlik tarafına

    Oppo RX17 Pro’da hem yüz tanıma sistemi hem de parmak izi okuma teknolojisi bulunuyor. Öncelikle parmak izi okuyucusundan başlayalım. Ekranın alt tarafında, orta kısımda konumlandırılan, yani ekrana yedirilen parmak izi okuyucu sensör güzel çalışıyor. Ekran kapalıyken bile sensörün olduğu bölgeye dokunarak cihazı aktifleştirebiliyorsunuz. İsterseniz birden fazla parmak izi de tanıtabilirsiniz.

    Yüz tanıma sistemine gelecek olursak, düşük ışıklı ortamlarda bile gayet performanslı çözümler sunduğuna tanıklık ettik.

    Snapdragon 710 ile geliyor

    Oppo RX17 Pro, gücünü Snapdragon 710’dan alıyor. 10nm olarak üretilen bu çipset, bu sayede yüksek performans gösterirken düşük enerji tüketimini hedefliyor. Ayrıca geliştirilmiş yapay zekâ desteği de var.

    Yaptığımız performans testlerinde AnTuTu’da 156899 puan alan telefon, Geekbench 4’te de tek çekirdekte 1841 puan, çift çekirdekte 5913 puan aldı.

    Ardından son dönemin en popüler oyunu PUBG’yi oynadık. Cihaz, oyunu ilk kez açtığımızda grafik kalitesini “yüksek kalite” olarak seçti. Bu da bir nevi donanımın gücünden kaynaklanıyor.

    Oyun, gayet akıcı bir şekilde çalıştı ve uzun süreli oynamalarda bile cihazda önemli bir ısınma düzeyi yaşanmadı.

    Telefonda Android 8.1 işletim sistemi bulunuyor. Açıkçası kısa sürede güncelleme beklediğimizi söylememiz lazım. Cihazın kullanışlı ve akıcı bir arayüzü var. Ayrıca ekranın sağ yan tarafında bir çentik göreceksiniz. Orayı sola doğru kaydırdığınızda hızlı araçlar ve hızlı uygulamalar sekmesiyle karşılaşıyorsunuz. Öncelikli uygulama ve oyun tercihlerinize göre özelleştirmeler yapabilirsiniz.

    Kamera

    Telefonun arka tarafında 3 kamera ve 1 flash ışığından oluşan özel bir sistem yer alıyor. Yapay zekâ desteği de bulunan bu sistem, gerek yüksek gerekse de düşük ışıklı koşullarda size en iyi kaliteyi sunmak için çabalıyor.

    Oppo RX17 Pro’nun arkasında 3 kamera bulunuyor. 12MP değerde olan f/1.5-2.4 açıklık oranları arasında geçişler yapabiliyor. Böylece ortam ışık seviyesine göre en uygun ışığı toplayarak en net fotoğrafı çekebiliyor. Diğer kamera ise f/2.6 değerinde 20MP. Sistemde optik görüntü sabitleme teknolojisi de bulunuyor. Böylece sarsılmalardan kaynaklı bulanık fotoğraflar ve videolarla karşılaşmıyorsunuz.

    Ürünün fotoğraf ve video çekim kalitesini beğendik. Hızlı ve net sonuçlar alabiliyorsunuz. Oppo yetkililerinin üzerinde durduğu konulardan biri, “gece çekimleri” idi. Kamera uygulamasında “Gece” seçeneğini de göreceksiniz. Bu seçeneği işaretledikten sonra düşük ışıklı ortamlarda daha iyi renklerde ve daha net fotoğraflar elde edebiliyorsunuz. Tabii burada yapay zekânın da desteği var. Farklı sahneleri tanımlayarak kameraları anında optimize eden yapay zekâ, aynı zamanda ışık koşulları doğrultusunda da uygun açıklık oranını belirleyerek ihtiyacı doğrultusunda ışığı sensöre toplayabiliyor.

    Diğer seçeneklere baktığımızda, yavaş çekim, panorama, hızlı çekim, etiketler ve yapay zekâ destekli güzellik modu gibi seçenekler var.

    Bir de, TOF 3D Stereo kamera var. Bu kamera daha çok artırılmış gerçeklik üzerine sonuçlar sunabiliyor. Örneğin, bir objenin ya da bir arkadaşınızın 3D olarak fotoğrafını çekebiliyorsunuz. Bu özelliğin henüz aktif olmadığını, ilerleyen zamanlarda gelecek güncellemeyle kullanılabilir olacağını belirtelim.

    Gelelim ön kameraya. RX17 Pro’nun ön tarafında da f/2.0 açıklık değeri bulunan 25MP’lik selfie kamerası var. Ön kamera zaten tam ortada konumlandırıldığı için daha rahat poz verebiliyorsunuz. İster yapay zekâ destekli güzellik modunu kullanın, isterseniz de etiketlerle rengarenk selfie’ler oluşturun. Ön kamera performansını da gayet başarılı bulduk.

    Pili ve şarj teknolojisiyle de iddialı

    Telefonda toplamda 3700mAh pil bulunuyor. Oppo, aslında cihazda 2 adet 1850mAh değerde pil konumlandırdı ve bu iki pil, ayrı ayrı, ama aynı anda şarj edilebiliyor. Böylelikle güvenli şarj mümkün oluyor. Ayrıca, Oppo’nun hızlı şarj teknolojisi Super VOOC sayesinde cihaz, 0’dan yüzde 100’e 35 dakika gibi kısa bir sürede şarj olabiliyor. Tabii kutudan hızlı şarj adaptörünün çıktığını da belirtelim.

    Kullanım tarafına geldiğimizde, tek şarj ile bir günü çok rahat çıkarabiliyorsunuz. Pil tasarruf profilleri sayesinde tek şarj ile 2 günü görmeniz de mümkün. Çok sık oyun oynamayı seviyorsanız da yine bir günün büyük bir bölümünde kullanım sağlayabiliyorsunuz. Hızlı şarj destekli adaptör sayesinde de zaten azalan şarjınızı kısa sürede tam kapasiteye çıkarmanız çok kolay.

    Oppo ürün ailesi hakkında detaylı bilgi ve satın almak için buraya tıklayın

    Şubat ayında Android platformunda en çok beğenilen beş oyun

    0

    Bu yıl 28 gün çeken ve göz açıp kapatıncaya kadar hızla geçip giden Şubat ayı, en azından İstanbul için geçmiş yıllardaki gibi çok da soğuk geçmedi. Oyunlar açısından baktığımızda ise bu yıl Şubat oldukça hareketliydi. Oyunseverleri memnun edecek pek çok oyun piyasaya çıktı. İşte Şubat ayının en beğenilen ve yeni çıkan çeşitli oyunlarını sizler için derledik.

    Oddmar

    Bu ayın listesinin ilk sırasında Vikingler döneminde geçen bir oyun olan Oddmar var. Oddmar, hayatla zorlu bir mücadele içindedir ve Valhalla’da bir yer edinemeyecek kadar değersizdir. Köyündeki diğer Vikingler onu dışlamıştır. Artık içindeki gücü ortaya çıkarmasının zamanı gelmiş de geçmiştir. Ve gücünü ortaya çıkarması ve kendini kanıtlaması için bir fırsat geçer, ancak her şeyin bir bedeli vardır. Tam bir platform oyunu olan Oddmar’da yapmanız gereken şeyi biliyorsunuz. Bozuk paraları toplayın, güçleri toplayın, zıplayın, koşun ve düşmanlarınızı ezip geçin. Platform oyunlarından hoşlanıyorsanız Oddmar tam size göre eğlenceli bir oyun. Oyunu ücretsiz olarak indirip oynayabiliyorsunuz.

    Oyunu indirmek için: https://play.google.com/store/apps/details?id=com.mobge.Oddmar

    oddmar

    Fist of Truth – Magic Storm

    Listemizin ikinci sırasında kart tabanlı bir strateji oyunu olan Fist of Truth var. Sahip olduğunuz kartlarla 700’den fazla kahraman ve büyü kartıyla muhteşem kombinasyonlar ortaya çıkararak İnternetteki rakiplerinizi devirmeye çalışıyorsunuz. Kart oyunlarından hoşlanıyorsanız denemeniz gereken bir oyun.

    Oyunu indirmek için: https://play.google.com/store/apps/details?id=com.funcell.fistoftruth

    fist-of-truth

    Nindash: Skull Valley

    Sıradaki oyunumuz Ninjaseverler için. 90’ın üzerinde seviyeye sahip oyunda iskeletlerden oluşan bir orduyu dize getirmeye çalışan bir Ninja’nın yerine geçiyorsunuz. En iyi Ninja becerilerinizi gösterebileceğiniz oyunda pek çok farklı canavarla karşılaşabiliyor, internet üzerinden arkadaşlarınız ve diğer oyunculara karşı oynayabiliyorsunuz.

    Oyunu indirmek için: https://play.google.com/store/apps/details?id=com.ankama.nindash

    nindash

    Walking Dead Ölüm Kalım Savaşı

    Zombilerin dünyasında yine bir ölüm kalım savaşıyla karşı karşıyasınız. Kendi yaşayanlar takımınızı kurarak yeni savaş stratejileri geliştirin ve takımınızla tehlikelerle dolu çetin bir maceraya atılın. Dışarıda sizi birçok tehlike bekliyor. Ölüm ve kalım kararı sadece sizin iki dudağınızın arasında.

    Oyunu indirmek için: https://play.google.com/store/apps/details?id=com.scopely.headshot

    walking-dead

    MARVEL Strike Force

    Listemizin son sırasında en çok beğeneceğinizi düşündüğümüz birçok süper kahramanı bir araya getiren MARVEL Strike Force var. Oyunda Örümcek Adam, Doktor Strange, Groot, Roket Rakun, Loki, Venom, Elektra, Kaptan Amerika ve İron Man gibi birçok süper kahraman ve süper kötü el ele vererek dünyayı işgalden kurtarmaya çalışıyor.

    Oyunu indirmek için: https://play.google.com/store/apps/details?id=com.foxnextgames.m3

    marvel

    MWC 2019’a damga vuran telefonlar!

    Barcelona’da düzenlenen MWC 2019’da katlanabilir telefonlardan tutun, 5G ve arka tarafında 5 kamera olan modellere kadar, pek çok farklı akıllı telefon tanıtıldı. Peki bu telefon modelleri neler ve bizlere sundukları özellikler neler? Bu yazımızda Barcelona’daki heyecanı sizler için özetledik.

    Samsung Galaxy Fold

    Her ne kadar MWC 2019’dan 1 hafta önce San Francisco’da görücüye çıkmış olsa da, Samsung’un yeni katlanır telefonu Galaxy Fold, MWC 2019’da teknoloji severlerle bir araya geldi.

    Huawei’nin katlanabilir telefonu Mate X ile beraber katlanabilir telefon arenasında mücadele edecek olan Galaxy Fold, yeni bir dönemi başlatan model olmayı başardı.

    Kitap gibi açılan katlanabilir telefonu açtığınızda herhangi bir kat izi bulunmaksızın 7.3 inç büyüklüğünde ve 1536×2152 piksel çözünürlüğünde bir ekranla kullanabiliyorsunuz. Ekranın sağ üst kısmında kameralara ev sahipliği yapan bir çentiğin yer aldığı telefonun dış yüzeyinde ise 4.6 inç büyüklüğünde ve 840×1960 piksel çözünürlüğünde bir ekran daha yer alıyor. Ayrıca her iki ekran da 420 ppi değerine sahip.

    Genel olarak Galaxy S10 serisi ile aynı donanım özelliklerine sahip olan akıllı telefonda 7 nm üretim sürecine sahip Snapdragon 855 işlemci kullanılıyor. 12 GB LPDDR4x RAM ve 512 GB UFS 3.0 dahili depolama biriminin kullanıldığı modelde microSD kart desteği ise bulunmuyor.

    Toplamda 6 kamera ile gelen Galaxy Fold’un arkasında 3, ön kapağında 1 ve kapağın açıldığında ise önde 2 kamerası bulunuyor.

    Kapak kamerasında f/2.2 diyafram açıklığına sahip 10 Megapiksellik bir sensör kullanılmış. Arka yani ana kamera ise üçlü lens düzeni ile geliyor. f/2.2 diyafram açıklığına sahip 16 Megapiksellik ultra geniş açılı lens, 12 Megapiksellik ve f/1.5 – f/2.5 değişken diyafram açıklığına sahip geniş açılı lens ve 12 Megapiksel f/2.4 diyafram açıklığına sahip telefoto lens ana kamera düzenini oluşturuyorlar. Geniş açılı lens ve telefoto lensin ayrıca OIS desteği bulunuyor.

    Ön kamera ise çift kamera düzenine sahip. 10 Megapiksellik f/2.2 diyafram değerine sahip ana lense, 8 Megapiksel f/1.9 diyafram açıklığına sahip RGB derinlik sensörü eşlik ediyor.

    4380 mAh kapasiteli bir bataryaya sahip olan katlanabilir telefon bu alanda da oldukça iddialı. Hem kablolu hem de kablosuz olarak hızlı şarj desteği sağlanıyor.

    En ince katlanabilir telefon: Huawei Mate X

    Huawei’nin Mobil Dünya Kongresi kapsamında resmiyet kazandırdığı yeni akıllı telefonu Mate X, katlanabilir ekranı ve şık tasarımıyla tüm gözleri üzerine topladı.

    8 inç büyüklüğündeki bükülebilir ekranla gelen akıllı telefon, katlandığında atlandığında ise 6,6 inç ve 6,38 inçlik iki farklı ekrana sahip olabiliyor.

    Gücünü Huawei’nin 7 nm üretim teknolojisine sahip 8 çekirdekli Kirin 980 işlemcisinden alan akıllı telefon ayrıca, Huawei Balong 5000 adı verilen 5G modem sayesinde “Dünyanın ilk 5G destekli katlanabilir telefonu” unvanına sahip oluyor. Ayrıca cihazda 8 GB RAM ve 512 GB dahili depolama da mevcut.

    Telefonun ön yüzünde özel olarak geliştirilen üçlü kamera kurulumu yer alıyor. 40 Megapiksel çözünürlüğünde (f/1.8, 27 mm) geniş açılı ana kameranın yer aldığı akıllı telefonda 16 Megapiksellik (f/2.2, 17 mm) ultra geniş açılı ve 8 Megapiksellik (f/2.4, 52 mm) telefoto lens yer alıyor.

    Gücünü 4500 mAh kapasiteli bataryadan alan akıllı telefon, 55W’lık Huawei SuperCharge teknolojisi kullanılıyor. Bu şarj aleti ile ayrıca bilgisayarınızı da şarj etmeniz mümkün.

    LG V50 ThinQ 5G

    LG’nin yeni amiral gemisi 6.4 inç büyüklüğünde 3120×1440 piksel çözünürlük sunan bir OLED ekrana ev sahipliği yapıyor. Ancak, katlanabilir telefonların tanıtıldığı şu günlerde ikinci ekran kılıfı ile LG’den çılgınca bir adım geldi.

    Satışa sunulacak ikinci ekranı satın alarak bu telefona 6.2 inç büyüklüğünde 2160×1080 piksel çözünürlük sunan bir OLED ekran daha eklemek mümkün.

    5G modemden anlaşılabileceği üzere Qualcomm’un Snapdragon 855 işlemcisiden güç alan telefon, 6 GB RAM ve 128 GB dahili depolama alanı ile geliyor. microSD kart ile cihazın hafızasını 512 GB’a kadar artırmak mümkün.

    Ön tarafta ekran çentiğinin içerisinde 8 Megapiksel çözünürlüğündeki ana kameraya, 5 Megapiksel çözünürlüğünde geniş açılı kamera eşlik ediyor. Cihazın arka tarafına geçtiğimizde ise üç kamera ile karşı karşıya kalıyoruz.

    12 Megapiksel çözünürlüğündeki f/1.5 diyaframlı ana kameraya, 12 Megapiksel çözünürlüğünde f/2.4 telefoto ve 16 Megapiksel çözünürlüğünde f/1.9 ultra geniş açılı kamera eşlik ediyor.

    4000 mAh kapasiteli bataryadan güç alan ve stereo hoparlörler, 32 bit Hi-Fi Quad DAC, FM Radyo ve MIL-STD 810G standartları kapsamında dayanıklı bir gövde LG V50 ThinQ’nun kullanıcılara sundukları arasında yer alıyor.

    3D Glasstic adı verilen plastik cam karşımı materyalin kullanıldığı telefonda bizleri 6.4 inç boyutundaki Full HD+ bir ekran karşılıyor. 403 ppi değerinde ve 1080x 2340 piksel çözünürlüğündeki olan ekran ile beraber ayrıca, kullanıcılara yüzde 84.9‘luk bir ekran-kasa oranı sunuluyor.

    Samsung Galaxy A50

    Samsung, MWC 2019’da yeni Galaxy A serisi modellerini de tanıttı. Galaxy A serisinin şimdilik en üst segment modeli olan Galaxy A50, ekrandan parmak izi ve arka tarafta 3 kamera gibi etkileyici özelliklere sahip.

    Infinity-U ekranı ile beraber göze hoş gelen bir tasarımıma ev sahipliği yapan Galaxy A50’nin en dikkat çeken özelliklerini başında ise ekrandan parmak izi okuma yer alıyor.

    Yeni nesil telefonun donanım özelliklerine değinecek olursak, Galaxy A50‘de bizleri 10 nm üretim teknolojisiyle üretilen 8 çekirdekli Exynos 9610 karşılıyor.

    Söz konusu bu işlemcinin yüksek performanslı 4 çekirdeği 2.3GHz hızında çalışıyor ve A73 mimarisini kullanıyor. Bunun haricinde, A53 mimarisinden oluşan düşük güç tüketimli 4 çekirdek ise 1.6 GHz frekansında çalışıyor.

    Grafik birimi olarak Mali G73 MP3’e ev sahipliği yapan Exynos 9610 ile beraber Galaxy A50 oldukça iyi bir performans sergiliyor.

    8 çekirdekli Exynos 9610 işlemcisine ise 4/6 GB RAM ve microSD kart ile artırılabilen 64/128 GB dahili hafıza seçenekleri eşlik ediyor.

    Genel anlamda kullanıcısına, kaliteli bir deneyim vaat eden A50’nin bağlantı tarafında ise WiFi 802.11 ac, Bluetooth 5.0, pazara göre NFC desteği ve fiziksel olarak da USB Type C bağlantıları sunuluyor. Tüm bu detayları geride bırakıp gelelim, yeni nesil telefonun kamera özelliklerine.

    Arka tarafında 3 kamera bulunan Galaxy A50, ultra geniş açı fotoğraflar çekebiliyor. 25 Megapiksel çözünürlüğünde f/1.7 diyafram değerine sahip olan ana kameraya, 8 MP, f/2.2 ultra geniş açılı kamera ve 5 Megapiksellik f/2.2 diyafram değerine sahip derinlik algılama kamerası eşlik ediyor.

    Kamera tarafında üst-orta segment bir telefona kıyasla oldukça iyi bir performans sergileyen Samsung’un yeni nesil telefonu video tarafında 30 FPS 4K ve 1080p kayıt yapabiliyor.

    Ön tarafında ise, 25 Megapiksel çözünürlüğünde f/2.0 diyafram değerinde bir kameraya ev sahipliği yapan Samsung’un yeni akıllı telefonu kamera konusunda kaliteli bir deneyim vaat ediyor.

    Bunların haricinde 4000 mAh boyutundaki bir batardan güç alan A50 ile beraber kutudan ayrıca 15 wattlık hızlı şarj adaptörü de çıkacağını belirtelim.

    Dünyanın ilk 4K HDR destekli OLED ekranlı telefonu: Sony Xperia 1

    Sony, en üst segmente Xperia 1 ve orta üst segment için de Xperia 10 ve Xperia 10 Plus modellerini tanıttı.
    XZ4 olarak tanıtılması beklenen cihaz, Xperia 1 olarak karşımıza çıktı. Şirket yetkilileri lansmanda, birinci odağının kullanıcılar olduğunu ve daima kullanıcılara göre şekilleneceğini özellikle vurguladı.

    İlk olarak kasa ve ekran özelliklerine bakacak olursak, 8.2 mm kalınlık ve 180 gram ağırlık bizleri karşılıyor. IP68 suya ve toza karşı dayanıklılık desteği sunan cihazın ön ve arka camı Corning Gorilla Glass 6 ile korunuyor.

    Dünyada ilk 4K HDR OLED ekrana sahip olan Xperia 1, 21:9 ekran oranıyla da film izleme ve oyun oynama deneyimi konusunda oldukça iddialı.

    21: 9 en boy oranı ile sinematik ekran olarak adlandırılan, uzun fakat yanlardan basık bir ekran ile karşımıza çıktı. 6.5 inç, 1644×3840 piksel 4K çözünürlüğe sahip OLED ekranı, mobil kullanıcıların sinema deneyimini artırmak amacıyla tasarlanmış.

    Donanımsal özelliklere ayrıntılı bakacak olursak, cihaz üçlü kamera kurulumu ile karşımıza çıkıyor. Bu kameralardan ilki f/1.6 diyafram aralığına sahip 12 Megapiksel bir sensör barındırıyor.

    Diğeri f/2.4 diyafram aralığına sahip yine 12 Megapiksel bir sensör ile telefoto özelliği ile karşımıza çıktı. Sonuncusu ise, 12 Megapiksel ultra geniş açılı bir sensör ile karşımıza çıkacak. Ön kamera ise 8 Megapiksel ve f/2.0 diyafram aralığına sahip.

    Dünyanın ilk arka tarafında 5 kameralı akıllı telefonu Nokia 9 PureView!

    Dünyanın ilk beşli dizisine sahip olan Nokia 9 PureView gücünü, 10 nm fabrikasyon süreciyle üretilen ve 2.8 GHz hızında çalışan yapay zeka destekli Snapdragon 845‘den alıyor. Grafik tarafında ise gerekli olan gücü Adreno 630 GPU‘dan alan yeni amiral gemisine 6 GB RAM ve 128 GB dahili hafıza eşlik ediyor.

    10W kablosuz şarj ve 18W Quick Charge 3.0 desteğine sahip olan 3.320 mAh boyutundaki bir bataryadan beslenen Nokia 9, ekran kısmında ise ne yazık ki rakiplerinin biraz gerisinde kalıyor.

    5.99 inç boyutundaki ve 538 ppi değerindeki p-OLED (PureDisplay) ekranın üzerine kurulan amiral gemisi ayrıca kullanıcılara yüzde 79‘luk bir ekran-kasa oranı sunuyor.

    Bunun haricinde Corning Gorilla Glass 5 ile korunan yeni nesil amiral gemisinin ekranı HDR10 ve Always on Display desteğine de ev sahipliği yapıyor.

    Donanım ve tasarımdan ziyade beşli kamera kurulumuyla ön plana çıkan Nokia’nın yeni amiral gemisi bu konuda oldukça kaliteli bir deneyim sunmayı hedefliyor.

    Nokia 9 PureView‘in arka tarafında her biri 12 MP ve f/1.8 diyafram açıklığında olmak üzere 5 farklı Zeiss lensi bizleri karşılıyor.

    Bu kısımda açıklanan resmi bilgilere göre, Nokia‘nın yeni amiral gemisinde iki adet renkli, üç adet ise siyah beyaz sensöre yer veriliyor. Bu sensörlerin haricinde, ToF sensörüne de yer verildiğini görüyoruz. Bu sensör ise, daha gerçekçi ve iyi bir derinlik efektinin verilmesine olanak sağlıyor.

    Kamera özellikleri ile kendine hayran bıraktıran Nokia 9, ayrıca 40 metre uzaklıktan bile rahatlıkla bokeh efekti yapabiliyor. Bunun yanı sıra, 4K çözünürlükte 30 FPS video çekim imkanı sunan yeni amiral gemisinin arka kamerası, bu konuda günümüz akıllı telefonlarının biraz gerisinde kalıyor.

    Ön tarafta ise, 20 MP f/1.8 diyafram değerindeki Tetracell pixel teknolojisine sahip olan bir kamera ile karşımıza çıkan Nokia 9, bu kısımda da farkını konuşturuyor.

    Açıklanan bu özelliklerin haricinde, RAW çekim gerçekleştiren Nokia 9 PureView’in fotoğraf düzenleme konusunda Adobe ve Google ile ortaklaşa çalıştığını da görüyoruz. Böylece kullanıcılara daha ayrıntılı bir şekilde fotoğraf düzenleme imkanı da sunuluyor.

    Yapay Zeka Destekli General Mobile GM 9 Plus

    Yerli üreticiler de Barcelona’da MWC 2019 kapsamında yeni akıllı telefonlarını tanıttı. General Mobile, Google ile Android One işbirliğinin yeni telefonu GM 9 Plus tanıtıldı.

    GM 9 Pro ile benzer tasarım ve özelliklere sahip olan üründe yapay zeka ve büyüyen ekran dikkat çekiyor.

    GM 9 Pro‘ya kıyasla biraz daha büyük bir ekran ile karşımıza çıkan serinin yeni üyesinde, bizleri 6.22 inç boyutundaki çentikli bir ekran karşılıyor. 405 ppi değerinde ve 1080x 2340 piksel çözünürlüğündeki olan ekran ile beraber ayrıca, tasarım açısından oldukça hoş bir görünüme sahip olan telefon, Corning Gorilla Glass ile korunuyor. Alüminyum kasaya da ev sahipliği yapan yeni nesil akıllı telefon, malzeme kalitesiyle de dikkat çekiyor.

    Bunun haricinde yine serinin önceki modelinde olduğu gibi arka panelde yatay şekilde konumlandırılmış çift ana kamera kurulumuna da sahip olan GM 9 Plus‘ın, arka panelinde bir parmak izi okuyucusuna da yer verildiğini görüyoruz.

    Yeni nesil telefonun donanım özelliklerine de değinecek olursak, GM 9 Plus’ta bizleri 12nm FinFet üretimi 8 çekirdekli Helio P60 karşılıyor.

    Söz konusu bu işlemcinin yüksek performanslı 4 çekirdeği 2.0GHz hızında çalışıyor ve A73 mimarisini kullanıyor. Bunun haricinde, A53 mimarisinden oluşan düşük güç tüketimli 4 çekirdek ise 2.0 GHz frekansında çalışıyor.

    Grafik birimi olarak, yeni nesil telefonda bizleri 800 MHz hızındaki Mali-G72 MP3 karşılıyor. Genel anlamda baktığımızda, serinin yeni telefonu kendini geliştirebilen ve yapay zeka odaklı Helio P60 işlemciyle oldukça iyi bir performans sergiliyor.

    8 çekirdekli Helio P60 işlemcisine ise 3 GB RAM ve microSD kart desteği ile 256 GB’a kadar artırılabilen 32 GB dahili hafıza seçeneği eşlik ediyor. Tüm bu teknik detayları bir kenara bırakıp gelelim, yeni nesil telefonun kamera özelliklerine.

    Arka tarafından 12 Megapiksel ana ve f/1.7 diyafram açıklığına sahip olan çift ana kamera kurulumuna ev sahipliği yapan telefonun, ön tarafında ise 8 Megapiksel çözünürlüğündeki bir kameraya yer veriliyor.

    Helio P60‘ın sunduğu yapay zeka desteğiyle beraber, kamera açısında da kaliteli bir deneyim vaat eden yeni nesil telefonun, hem ön hem de arka kamerasıyla porte modu ile fotoğraflar çekmek mümkün.

    Google ile yapılan iş birliği ile beraber AR (Artırılmış Gerçeklik) konusunda da bir takım yeniliklere ev sahipliği yapan telefonda, ayrıca birbirinden güzel çıkartmalarda kullanıcıları bekliyor.

    Bunun haricinde 3450 mAh boyutundaki bir bataryadan güç alan GM 9 Plus‘ın ayrıca GM Turbo Charge teknolojine de sahip olduğunu belirtelim.

    Kadınlar için Hayatı Kolaylaştıran Teknolojik Ürünler

    Kadınlar için Hayatı Kolaylaştıran Teknolojik Ürünler ile yakınlaşmaya ne dersiniz?

    Zamana ayak uyduran, geleceğe yön veren teknolojik kadınlar hayat sizinle güzel. Bu yazımda hayatınızı kolaylaştıracak teknolojik ürünleri derledim.

    Akıllı not defteri Google Keep alternatifi uygulamalar

    Not almak için kullandığımız uygulamalar hayatımızı kolaylaştırıyor. Bu uygulamaların bir çoğu hem mobil cihazlardan hem de bilgisayarlarımızdan erişilebilir olduğu için, her platformda kullanılabiliyor. Akıllı not defteri olarak nitelendirebileceğimiz bu uygulamaların başında, benim de başucu uygulamam olan Google Keep geliyor. Bu yazıda Google Keep ve ona alternatif olarak kullanabileceğiniz uygulamalara göz atacağız. Ama önce Google Keep’e ve bize sağladığı avantajlara göz atmakta yarar var.

    Google Keep

    Google Keep

    Google’ın tüm platformlardan kullanıcılara sunduğu Keep, not almak, alışveriş listeleri oluşturmak, hatırlatıcılar oluşturmak gibi bir çok temel işlevi içeren, oldukça kullanışlı bir uygulama. Akıllı telefon ve tablet bilgisayarınızın yanı sıra, bilgisayarınızın başında çalışırken web tarayıcınızdan da erişebileceğiniz Keep, benim de kişisel olarak tercih ettiğim bir seçenek. Sadece yazılı değil, sesli notlar almaya da imkân veren uygulama, hareket halindeyken aldığınız sesli notları yazıya dönüştürebiliyor olması açısından da oldukça başarılı. Google Keep, notlar ya da listeler üzerinde birlikte çalışmayı da destekliyor. Gmail ve Google Takvim içinden de tek tıkla Google Keep’e ulaşmak ve notlarımızı düzenleyebilmek büyük kolaylık.

    Uygulamayı Android için buradan, iOS içinse buradan cihazınıza indirebilirsiniz.

    Microsoft OneNote

    Microsoft OneNote

    Akıllı not defteri olarak kullanabileceğiniz ikinci uygulama, Microsoft şirketi tarafından geliştirilen OneNote. Yazı, çizim, sesli not ve fotoğraf gibi yöntemlerle fikirlerinizi kayda geçirmenizi sağlayan OneNote, Google Keep gibi, bilgisayarlar ile mobil platformlardan erişilebilir durumda. İster bilgisayar, ister akıllı telefon, isterseniz tabletinizden notlarınıza ulaşabilirsiniz. Hem kişisel hem de iş amaçlı kullanabileceğiniz OneNote, gelişmiş yapısıyla her ihtiyaca cevap verecek yetenekte bir çözüm. Notlar üzerinde ekip ya da aile bireylerinin birlikte düzenleme yapabiliyor olması da OneNote’un avantajlarından.

    Uygulamayı Android için buradan, iOS içinse buradan cihazınıza indirebilirsiniz.

    Evernote

    Evernote

    En popüler uygulamalardan biri ise Evernote. Google Keep ve Microsoft OneNote gibi yazılı, sesli ve görsel notlar almayı destekleyen uygulama, daha çok profesyonel amaçlar için tercih ediliyor. Videolar, ofis ya da PDF dosyaları eklemek, gerektiğinde üzerinde çalışmak, kartvizitleri tarayarak arşivlemek uygulamanın artılarından. Fişler, makbuzlar, faturalar gibi önemli belgeleri tarayarak arşivleme, gerektiğinde kolayca ulaşabilme imkânı veren uygulama, düzenli bir arşiv oluşturmanızı sağlıyor. Google Keep ve Microsoft OneNote gibi Evernote’ta da ekip çalışmasını destekleyecek yapı mevcut.

    Uygulamayı Android için buradan, iOS içinse buradan cihazınıza indirebilirsiniz.

    Wunderlist

    Wunderlist

    Notlarınızı düzenli olarak tutabileceğiniz bir başka alternatif ise Wunderlist. Dünya genelinde geniş bir kullanıcı kitlesine sahip olan bu uygulama, hem kişisel hem de profesyonel amaçlarla kullanabileceğiniz bir çözüm. Günlük yapılacak işler listenizden, okulda dersi izlerken alacağınız notlara kadar çok farklı yelpazede kullanabileceğiniz uygulamadan, daha önce söz ettiklerim gibi hemen her platfomda yazılım, mobil uygulama ve eklentilerle yararlanılabiliyor. Mac OS X işletim sistemli bilgisayarlardan Kindle Fire’a kadar pek çok cihazda kullanılabiliyor olması önemli artılardan sayılabilir.

    Uygulamayı Android için buradan, iOS içinse buradan cihazınıza indirebilirsiniz.

    Todoist

    Todoist

    Popüler uygulamalardan biri de Todoist. Akıllı telefon, tablet ve bilgisayarınızla aynı anda senkronize olarak çalışan bir uygulama olan Todoist, yapılacak işlerinizi, hedeflerinizi, projelerinizi, ödevlerinizi yönetmenizi sağlayan kullanışlı bir araç. Listeleriniz üzerinde birlikte çalışabilir, görevler için belli bir zaman hedefi koyabilir ve gerektiğinde dilediğiniz kişilerle liste ve notlarınızı paylaşabilirsiniz. Todoist, Dropbox, Amazon Alexa, Zapier, IFTTT ve Slack gibi 60’ın üzerinde popüler uygulama ile entegrasyon imkânı sağladığı için yapabilecekleriniz sadece hayal gücünüzle sınırlı.

    Uygulamayı Android için buradan, iOS içinse buradan cihazınıza indirebilirsiniz.

    Google Görevler

    Google Görevler

    Yukarıda sıraladığım uygulamalara alternatif olarak daha yalın bir kullanım sunan Google Görevler’i de deneyebilirsiniz. Yapılacak işlerinizi görev listesi şeklinde sıralayarak hatırlatıcılar ekleyebileceğiniz Google Görevler, mobil uygulamasının yanı sıra, Gmail ve Google Takvim’in içinden bir kısayolla da erişibilir olduğu için her an elinizin altında. Gmail senkronizasyonu sayesinde e-postalardan görev oluşturmak da mümkün. Bunun için “sürükle-bırak” fonksiyonunu kullanabilirsiniz. Tüm benzerlerinde olduğu gibi görevlerinize bir hedef zaman koyabileceğinizi ve bu şekilde daha iyi motive olabileceğinizi de eklemeliyim.

    Uygulamayı Android için buradan, iOS içinse buradan cihazınıza indirebilirsiniz.

    Microsoft To-Do

    Microsoft To-Do

    Microsoft cephesinde Google Görevler’in muadili sayılabilecek Microsoft To-Do da denemenizde yarar olan uygulamalardan. Günlük yapılacak işler planlamanızı basit bir arayüzle sunan Microsoft To-Do, mobil cihazlarınız ve bilgisayarınızla senkronize olarak görevlerinize her yerden erişebilmenizi sağlıyor. Aile ya da çalışma arkadaşlarınızla ortak liste ve görevleri kullanmanızı sağlayan Microsoft To-Do, Microsoft’un Outlook yazılımına da görevleri getirerek, her yerden yapmanız gerekenlere odaklanmanızı kolaylaştırıyor.

    Uygulamayı Android için buradan, iOS içinse buradan cihazınıza indirebilirsiniz.

    Sorularınız olursa yorumlardan bana ulaştırabilirsiniz

    Bu yazıda size akıllı not defteri Google Keep alternatifi uygulamalar hakkında detaylı bilgi vermeye çalıştım. Bu konuyla ilgili daha fazla uygulama seçeneği görmek isterseniz buradan bilgi alabilirsiniz. Konuyla ilgili sorularınız olursa, aşağıdan yorum bırakarak bana ulaştırabilirsiniz. Şimdilik hoşça kalın.

    Twitter’da beni takip edin: https://twitter.com/melihbayramdede

    YouTube kanalıma abone olun: https://www.youtube.com/c/melihbayramdede


    MediaTrend’de yayınlanan diğer yazılarıma göz atmak ister misiniz?

    Sinema keyfinizi katlayacak ‘soundbar’ önerileri

    Sinema keyfinizi katlayacak ‘soundbar’ önerileri

    Sinema keyfinizi katlayacak ‘soundbar’ önerileri

    Katlanabilen Galaxy Fold kılıfları ortaya çıktı!

    Samsung, 20 Şubat tarihinde düzenlediği Unpacked 2019 etkinliğinde Galaxy S10 modellerinin yanı sıra, sızıntılar aylardır gündemden düşmeyen ve Galaxy F adıyla da tanınan katlanabilir telefon Galaxy Fold‘u tanıttı.

    Infinity Flex sistemi üzerine kurulu olan Samsung’un ilk katlanabilir telefonu, açıldığında 7.3 inç büyüklüğünde olan ve 1536×2152 piksel çözünürlüğe sahip olan bir ekran sunuyor. Dış tarafta ise 4.6 inç büyüklüğünde ve 840×1960 piksel çözünürlüğünde bir ekran daha yer alıyor. Her iki ekran 420 ppi değerine sahip.

    Galaxy Fold kılıfları ortaya çıktı!

    Bu yılın ikinci yarısında satışa sunulacak olan Galaxy Fold, 1980 dolarlık fiyat etiketi ile birçok kullanıcıya uzak bir model. Tabi, bir akıllı telefona bu kadar para verdikten sonra iyi bir şekilde korumak istemeniz gayet normal.

    Galaxy Fold kılıfları ortaya çıktı!

    Bu kapsamda Spigen tarafından Galaxy Fold için hazırlanan ilk kılıflar ortaya çıktı. Spigen’in bu katlanabilir telefon için geliştirdiği kılıflar Sert Zırh, İnce Fit ve Ultra Hibrit olmak üzere toplamda üç modelden oluşuyor.

    Yaklaşık 20 dolarlık bir fiyat etiketine sahip olması beklenilen bu kılıflar dış tarafta yer alan 4.6 inç büyüklüğündeki ekranı da koruyacak. Tabi, cevaplanması gereken bazı soru işaretleri var. Zira, katlanabilir telefon söz konusu olduğu için bu kılıflarda kullanılan malzemelerin sağlamlığı kadar, esnekliği de önemli.

    Yeni iPhone’larda hoparlöre alternatif gelebilir!

    Apple’ın iPhone X’in ardından iPhone XS serisinde aynı tasarımı kullanması ve donanımsal farklılıklar dışında kullanıcılara büyük yenilikler sunulamaması 2019 iPhone modelleri için beklentiyi artırdı. Bu yıl tanıtılacak olan yeni iPhone modellerinde tasarımsal açıdan ne tür farklılıklar sunulacağı bilinmezken iddialar heyecan veriyor.

    Geçtiğimiz günlerde Steve Wozniak, Apple’ın katlanabilir iPhone konusunda geç kaldığını açıklarken, bu konuda bir adım atılıp atılmayacağına dair net cevap vermedi. Bu kez ise LG G8’de yer alan bir teknolojinin benzeri Apple tarafından patentlendi.

    Apple ekranı hoparlör olarak kullanabilir!

    MWC 2019’da tanıtımı gerçekleştirilen amiral gemilerinden LG G8 ThinQCrystal Sound OLED teknolojisine ev sahipliği yapıyor. Bu teknoloji sayesinde OLED ekran adeta bir amplifikatör olarak kullanılarak telefon görüşmelerinde ses düzeyi artırılıyor. Yani ekran titreşimler sayesinde aynı zamanda bir hoparlör görevi görüyor.

    Apple ise ABD Patent ve Marka Ofisi’ne yaptığı başvuru kapsamında LG Crystal Sound ile benzer şekilde ekranın hoparlör olarak kullanılmasını sağlayan bir teknolojinin patentini aldı. En çok merak edilen konu ise bu teknolojinin Apple tarafından ileri taşınıp taşınmayacağı.

    Apple ekranı hoparlör olarak kullanabilir!

    LG’nin geliştirdiği teknoloji sayde telefon görüşmeleri gibi düşük ses seviyelerinde işe yarıyor. Hoparlör ile müzik dinlemek gibi yüksek ses seviyelerinde ekran sayesinde bir artış elde edildiğini söylememiz pek mümkün değil.

    Tabi, patentin alınması bu teknolojinin mutlaka kullanılacağı anlamına gelmiyor. Teknoloji devleri tarafından yıllar önce alınan ancak gerçeğe dönüştürülmeyen yüzlerce patent var. Ancak, LG’nin bu teknolojiyi gerçeğe dönüştürmesi Apple’dan bir karşılık gelme ihtimalini güçlendiriyor.

     

    Metro Exodus İnceleme

    0

    İçinde baltalar kalkanlar olan fantastik oyunlar size sıkıcı geliyor ve daha futuristik, daha apokaliptik bir ortam istiyorsanız Metro Exodus tam olarak size göre bir oyun.

    Dmitry Glukhovsky’nin kitaplarından yola çıkılarak hazırlanan yapım serinin önceki oyunlarına göre daha fazla özgürlük sunuyor. Hikaye bazlı olduğu için önceki oyunları mutlaka bir gözden geçirmeniz size bu süreçte alt bilgi olarak büyük rahatlık sağlayacaktır. Ana karakterimiz Artyom’un yaşadığı süreci de daha iyi anlamanızı sağlayacaktır. Metro serisi, adının hakkını veren bir şekilde gelişen olaylar silsilesi sonucunda Moskova metrolarında geçen hayatı bize deneyimletirken Exodus ile birlikte bu akış biraz daha farklı deneme ve yanılmaları da peşinde getiriyor.

    Klasik bir hikaye odaklı FPS oyunu olarak düşünebileceğimiz yapım bize oyun içerisinde silahların özelleştirilmesinden farklı olarak aşırı derin bir yapı sunmuyor. Bir noktadan sonra etrafınızda kurulan dialogları Metro serisinden bir kitabı okurmuşçasına hissetmeniz olası. Etrafınızda yaşayan bir dünya var mı yok mu bu kaotik ortamda pek hissedemeseniz bile ziyaret ettiğiniz kişilerin ortamları ve dialogları ile size hissettirdikleri oldukça iyi bir deneyim diyebilirim. Özellikle gelişen olaylar ile birlikte gittiğiniz yerler ve içinde kaldığınız aksiyonlar bazen sizi tarifi olmayan duygulara sürükleyecek. Bir tren gördüğünüzde ne kadar sevinebilirsiniz? İşte bu sorunun cevabı oyunun içinde bir sahnede saklı.

    Metro Exodus görsellik namına oldukça başarılı bir iş çıkartmış diyebiliriz. Özellikle NVIDIA’nın RTX serisi ile birlikte duyurduğu özel yetenekleri de görmemizi sağlayacak yapıda hazırlandığı için görsel anlamda dolu olan içeriklerle birlikte daha da üst seviyede bir deneyim yaşamanız olası. Özellikle iklim değişimi ve çevrenin yaşanmışlık hissiyatı oyunda belki de bizi ambiansa en iyi taşıyan detay olabilir.

    Ses ve atmosfer olarak baktığımızda önceki oyunlar gibi türü sevenler için gerçekten nadide bir yapım. Kolay kolay böyle oyun gelmediği için piyasaya, çıkan yapımlarında beklentisi yüksek oluyor. Bu noktada Metro serisinin ilham kaynağının bir kitaba ve yazara dayanması da ek renk katıyor atmosferin oluşması kısmına. Oyunu Pc için şu an Epic Store’dan temin edebiliyorsunuz. Geçmişte Steam üzerinden temin edenler ise oradan oynamaya devam edebiliyorlar. Konsol sürümü ise disk olarak bulunabilmekte.

     

     

    ESET Araştırması, siber suçun gizlilik ve güvenlik üzerindeki etkisini irdeliyor

    ESET’in yaptığı araştırmaya göre toplumun yüzde 20’si siber güvenlik ve gizlilik endişeleri nedeniyle bankacılık ve alışveriş işlemlerini online yapmamayı tercih ediyor. Araştırmaya katılanların yüzde 70’i ise kişisel verilerin kötüye kullanılmasından endişe duyuyor.

    Antivirüs yazılım kuruluşu ESET, kamuoyunun siber suç, siber güvenlik ve veri gizliliğine ilişkin tutum ve deneyimini incelemek üzere Amerika Birleşik Devletleri’nde kapsamlı bir araştırma gerçekleştirdi. ESET Siber Güvenlik Barometresi olarak tanımlanan ve anket biçiminde düzenlenen araştırma, 2 bin 500 kişinin katılımıyla yapıldı. ESET Kıdemli Güvenlik Araştırmacısı Stephen Cobb’un duyurduğu araştırma, ilginç bulgular ortaya koydu.

    Siber suç, uyuşturucu kaçakçılığından da öne çıktı
    Amerikalıların yüzde 70’i, online bankacılık işlemlerinde veya alışveriş yaparken web sitelerine sağlanan kişisel verilerin kötüye kullanılmasından endişe duyuyor. Bununla birlikte toplumun büyük çoğunluğu artık siber suçları, ülkeleri için gittikçe büyüyen bir tehdit olarak görüyor. Hatta o kadar ki, katılımcıların yaklaşık yüzde 91’i siber suçun, uyuşturucu kaçakçılığı veya kara para aklamaktan daha önemli bir sorun olduğunu düşündüklerini ifade etti.

    Herkes risklerin artmasını bekliyor
    ESET Kıdemli Güvenlik Araştırmacısı Stephen Cobb’e göre bu araştırmadaki en çarpıcı bulgu, katılımcıların siber suçlar tarafından oluşturulan tehlikelere karşı duydukları derinlemesine endişe ve bunun yakın zamanda düzeleceğine dair inançlarının olmayışıdır. Ankete katılanların yaklaşık yüzde 87’si, siber suç kurbanı olma risklerinin artmasını beklediklerini belirtti.

    Online bankacılık ve online alışverişe temkinli yaklaşım
    Ankete katılanların yüzde 19’u online alışveriş, yüzde 20’si ise online bankacılık işlemlerini güvenlik ve gizlilik endişeleri nedeniyle yapmamayı tercih ettiklerini bildirdi. ESET Araştırmacısı Stephen Cobb’e göre bu yüzdeler, finansal kuruluşlar ve perakendeciler için kaybolan fırsatları ifade ediyor.

    Raporda ayrıca siber suçla ilgili kaygılar ve bu tür suçlarla karşılaşma oranı arasındaki ilişki de belgeleniyor. Yetişkin Amerikalıların yaklaşık yüzde 70’i, kişisel bilgilerini isteyen sahte e-postalar veya telefon görüşmeleri aldıklarını bildirdiler. Çok daha fazla sayıda insan, katılımcıların yüzde 86’sı kimlik hırsızlığı kurbanı olabileceğinden endişe duyduğunu söyledi ancak kimlik hırsızlığı yaşadığını bildiren katılımcıların yüzdesi ise bu sayının yarısından daha az, yüzde 30 olarak hesaplandı. “Açık olmak gerekirse, 10 Amerikalıdan üçünün kimlik hırsızlığı yaşamış olması oldukça şok edici” diyen Stephen Cobb, “Ancak bu yüksek endişe oranından tecrübeler edinebilir, önlemler geliştirilebilir” tespitini yaptı.

    Sosyal medyada sahte banka reklamlarının kurbanı olmayın!

    Sosyal platformların popülaritesindeki büyük artış, sosyal medya dolandırıcılıklarında büyük bir yükselişe neden oldu; bu da büyüyen bir topluluğu gün geçtikçe daha fazla riske sokuyor. Bu hafta Eczacıbaşı Bilişim Siber Güvenlik Ekip Lideri İsmail Saygılı ile sosyal medyada banka dolandırıcılarını konuştuk.

    Sosyal medyanın nüfusu artıyor, dijital suçlar yükselişte…

    Statista’ya göre Facebook , 2018’in ikinci çeyreğinden itibaren aylık 2,23 milyar aktif kullanıcıya sahipken, fotoğraf paylaşım sitesi Instagram Statista’ya göre Haziran 2018’de aylık 1 milyar aktif kullanıcıya ulaşıyor. Twitter ise 2018 yılının dördüncü çeyreğinden itibaren, ortalama 321 milyon aktif kullanıcıya ulaştı. Ülkemizdeki kullanıcı rakamlarına gelirsek… Türkiye, sosyal medyayı en yoğun kullanan ülkelerin başında geliyor. Bu da bizleri dijital suçlara ve özellikle banka dolandırıcılarına karşı daha fazla açık hale getiriyor.

     

     

     

     

     

     

     

     

    Siz de Twitter’da yukarıdaki gibi reklamlar görüp umarım gerçek sanmamışsınızdır. Nitekim son günlerde Twitter, banka dolandırıcılıklarının adeta merkezi haline geldi…

    Sosyal medyada banka dolandırıcılığı nedir?
    Ülkemizdeki çeşitli bankaların isimlerinden türetilerek sosyal medya siteleri için yeni açılmış veya daha önceden bir şekilde ele geçirilmiş kullanıcı hesaplarına, kurumsal hesap süsü verip, internet bankacılığı bilgilerini çalmayı hedefleyen dolandırıcılık akımı diyebiliriz.

    Dolandırıcılar hangi yöntemleri kullanıyorlar?
    Özellikle geçtiğimiz yıl yoğunlukta olmak üzere son iki yıldır siber saldırganların/dolandırıcıların sosyal medya siteleri üzerinden sponsorlu yani ücret ödeyerek olta (phishing) reklam verdiklerini farkettim. Hatta bununla kalmayıp, kullandıkları web sayfalarına güvenli bağlantı olarak bilinen “HTTPS” için SSL sertifikası bile satın alıyorlar. Evet yanlış duymadınız, dolandırıcılar bu saldırı için bütçe harcıyor.
    Öyle görünüyor ki dolandırıcılareklamcı olmuşlar…

    Peki ne tür reklamlar yayınlıyorlar?
    Para ödülü, internet ödülü, masraf iadesi, çekilişle hediye araba veya cep telefonu gibi vaatlerle kullanıcıların ilgisini çeken dolandırıcılar, kullanıcıları, paylaştıkları bağlantıya tıklamaya davet ediyor.

    Bu oltaya takılırsanız ne mi oluyor?
    Açılan web sayfasında internet bankacılığına giriş esnasında kullanılan TC kimlik numarası veya müşteri numarası, parola, SMS ile gönderilen doğrulama kodu ve ardından da para transferinde kullanılan SMS doğrulama kodu sizden isteniyor. Hatta bazı sahte sayfalar doğrudan kredi kartı bilginizi talep ediyor!

    Elbette ki dikkatsiz, aldırış etmeyen ve adrese bakmayan birçok kullanıcı, bahsettiğimiz hassas bilgilerini dolandırıcılara kaptırabilmekte..
    İlk tespitlerden bu yana, bu tür sponsor destekli oltalama reklamlarını, ilgili sosyal medya sitelerine şikayet ettim ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün Siber Suçlarla Mücadele birimine bilgi verdim. Tabi bu durumu sadece ben fark etmedim, sektördeki birçok uzman arkadaşımız da bunu fark etmiş ve tespit ettikçe ilgili yerlere şikayetlerini bildirmektedirler. Eğer oltayı siz de farkederseniz, şikayet etmeyi göz ardı etmeyin.

    Twitter bu konuda hangi önlemleri alıyor?
    Twitter’a dolandırıcılık reklamlarının defalarca kez bildirilmesine rağmen sürekli yenileri gelmekte. Twitter’ın bu konu hakkında nasıl bir önlem alacağı ise şu an için belirsiz görünüyor. Twitter’da çıkan bu dolandırıcılık reklamları Twitter tarafından sponsorlu olarak belirtildiği için dolandırıcıların, kullanıcıları ikna etmeleri çok daha kolaylaşıyor.

    Kullanıcılar mağdur olmamak için hangi önlemleri alabilir? Ne tavsiye edersiniz?
    – Sponsorlu reklam’ı yayımlayan kullanıcı hesabının resmi olup olmadığını doğrulayın.
    – Reklamdaki linke tıklandığında açılan web sayfanın adresine dikkat edin.
    – Web sayfanın HTTPS bağlantısı kullandığından emin olun.