Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 88

    Android 15, bildirim sorunlarını kökünden çözecek!

    0
    Google, Android 15 güncellemesini 15 Ekim’den itibaren Pixel cihazlarına sunmaya başlayacak. Bu yeni Android işletim sistemi güncellemesi, pek çok gelişmiş özellikle geliyor. Ancak kullanıcıların merakla beklediği en önemli yeniliklerden biri, eski ve yinelenen bildirimlerin yönetimi olacak. Android kullanıcıları nihayet bu konuda önemli bir çözüm ile karşı karşıya kalacak.

    Android 15 ile bildirimler artık çok daha akıllı olacak

    Birden fazla Android cihazı kullanan ve birini ana cihaz olarak belirleyen kullanıcılar, diğer cihazlarda tekrar eden eski bildirimler nedeniyle ciddi bir rahatsızlık yaşıyorlardı. Google, Android 15 ile bu sorunu çözmeyi hedefliyor. Bu yeni sürümde bildirim yönetimi konusunda önemli iyileştirmeler test edilmeye başlandı.
    yillardir-devam-eden-bu-sorun-android-15-ile-cozuluyor-2
    Android 15’in son beta sürümü, eski ve gereksiz bildirimlerle ilgili büyük bir çözüm getiriyor. Mishaal Rahman’ın Android Authority’de paylaştığı bilgilere göre, Android 15 QPR1 Beta 2 sürümü ile birlikte iki haftadan eski bildirimler otomatik olarak görmezden geliniyor. Bu eski bildirimler, artık cihazda sesli ya da titreşimli bir uyarı oluşturmayacak ve tam boyutlu bildirim olarak gözükmeyecek. Ancak, bazı temel detaylar hala görüntülenebiliyor, böylece kullanıcılar önemli bilgileri kaçırmadan bildirim yönetimini daha rahat yapabilecek. Rahman ayrıca, Android 15 ile birlikte başka bildirim yeniliklerinin de geleceğini belirtiyor. “Bildirim soğutma” (notifications cooldown) olarak adlandırılan özellik ile aynı uygulamadan gelen ardışık bildirimlerin ses seviyesi düşürülerek kullanıcıların rahatsız edilmesinin önüne geçilecek. Böylece yoğun bildirim akışına sahip kullanıcılar için çok daha dengeli bir bildirim yönetimi sağlanmış olacak. Buna ek olarak Google, Android cihazlar arasında “bildirim reddetme senkronizasyonu” üzerinde de çalışıyor. Bu özellik, kullanıcıların bir cihazda kapattıkları bildirimlerin diğer cihazlarda tekrar görünmesini engelleyecek. Böylece kullanıcılar, bir cihazda reddettikleri bildirimlerin tüm cihazlarında da kapatılmasını sağlayarak bildirim karmaşasını önleyebilecekler. Bu yeniliklerin Android 15’in kararlı sürümünde yer alıp almayacağı henüz kesinleşmiş değil. Ancak, Google’ın bu uzun süredir devam eden şikayetleri gidermek için adımlar atması, kullanıcılar arasında şimdiden olumlu karşılandı.

    Küresel Siber Güvenlik Liderliği İçgörüleri Araştırması yayımlandı

    0

    Uluslararası danışmanlık, denetim, güvence, strateji, kurumsal finansman ve vergi hizmetleri şirketi EY (Ernst&Young)’ın Küresel Siber Güvenlik Liderliği İçgörüleri Araştırması’nın yeni versiyonu, yapay zekânın siber güvenlik işlevlerinde nasıl bir devrim yarattığını ve bu teknolojinin etkin bir şekilde benimsenmesiyle kurumların nasıl daha güvenli hale gelebileceğini ortaya koyuyor.

    Rapor, yapay zekânın siber güvenlik alanında daha hızlı tespit, müdahale ve veri analizi sağladığına dikkat çekiyor. Ancak, yapay zekânın siber güvenlikte kullanımı, aynı zamanda yeni güvenlik açıklarını da beraberinde getiriyor. Rapor, CISO’ların siber güvenlik stratejilerini yapay zekâ ve otomasyon ile nasıl güçlendirebileceğine dair öneriler sunuyor. Özellikle, otomasyonun kapsamını genişletme, yapay zekâyı tüm işletme genelinde değerlendirme ve tehdit algılama uygulamalarında güncel kalma gibi stratejik eylemler ön plana çıkıyor.

    Yapay zekâ hızlı tespit ve yanıt verme konusunda önemli bir rol oynuyor

    EY araştırması, şirketlerin yapay zekâ ve otomasyonu benimseme konusunda hızla ilerlediğini gösteriyor. Yapay zekâ teknolojilerini etkin bir şekilde entegre eden şirketler, tehditleri tespit etme ve tehditlere yanıt verme sürelerini diğer şirketlerden %50 daha hızlı gerçekleştirme imkânına sahip olurken bu gelişmeler, siber güvenlik iş yüklerini hafifletme potansiyeli sunuyor.

    CISO’lar (Bilgi Güvenliği Yöneticileri), yapay zekânın ve üretken yapay zekâ (GenAI)’nın siber güvenlik stratejileri üzerindeki etkilerini değerlendirme konusunda daha da proaktif bir yaklaşım sergiliyor. Yapay zekâ, siber ekiplerin aynı veya daha az kaynakla daha etkili olmalarına yardımcı oluyor ve daha az kaynakla daha fazlasını yapma fırsatı sağlayarak CFO’yu memnun etme fırsatı da sunuyor. Araştırma, siber savunmada yapay zekânın kullanımından elde edilen verimlilik kazanımlarının %15 ila %40 arasında değişebileceğini gösteriyor.

    Siber güvenlik, yapay zekânın şirket genelinde güvenli bir şekilde benimsenmesini hızlandırabilir

    Şirketlerin iş genelinde yapay zekâyı uygulamaya koymasıyla birlikte siber güvenlik işlevi, diğer departmanların yapay zekâ tabanlı çözümlerden değer yaratma potansiyelini gerçekleştirmelerine yardımcı olabilir. Ancak siber ekiplerin, yapay zekâ işlevleri ve denemeleri yaygınlaştıkça uygun kontrolleri kurmak için işletme içinde daha stratejik, proaktif ve entegre bir rol üstlenmesi gerekiyor. Bu noktada ESET gibi saygın ve güvenilir markalardan destek alınması ve tercih edilmesi önem taşıyor.

    Yapay zekânın yaygınlaşmasında siber tehditlerle mücadele şart

    Hacker’lar halihazırda yapay zekâ sistemlerindeki güvenlik açıklarını hedef alıyor. Hacker’ların saldırılarına ek olarak, kuruluşların çalışanlar yapay zekâ kullanırken uyumluluk veya düzenlemeleri ihlal etmediğinden emin olması gerekiyor. Yapay zekâ genelinde güçlü siber güvenlik, ekiplere deneme yapma konusunda güven verirken şirketlerin pratik uygulamaları belirlemesine ve yatırım getirisini açıkça tanımlamasına yardımcı oluyor.

    Yapay zekâ siber güvenliğin daha fazla iş değeri sunmasına yardımcı oluyor

    Siber güvenlik ekibinin zaman kaybetmeden hedeflere odaklanmasını sağlayan yapay zekâ uygulamaları sayesinde bu ekipler, işletmenin geri kalanının yapay zekadan güvenle değer elde etmesine yardımcı olabilir.

    Yapay zekâ ayrıca siber işlevin daha hızlı kararlar almasını ve analizler yürütmesini, maliyet tasarrufu için süreçleri kolaylaştırmasını ve ek çalışanlara olan ihtiyacı azaltmasını sağlıyor. Bu, düzenleyici taleplere uymak ve pazar fırsatlarına hızlı yanıt vermek için önem taşıyor.

    LG – Ricoh iş birliği duyuruldu

    LG ve RICOH, Verimliliği Artırmak ve Daha İyi Kullanıcı Deneyimleri Sunmak İçin Tasarlanmış Kapsamlı Dijital Ofis Çözümleri ve Hizmetleri Paketi Sunacak.

    LG Electronics (LG), modern ofis ortamlarına yönelik dijital dönüşüm çözümleri üzerinde işbirliği yapmak üzere işyeri çözümlerinde dünya lideri Ricoh ile bir mutabakat zaptı (MOU) imzaladı. İki şirket, işbirlikçi çabaları için satış ve pazarlama faaliyetlerini ortaklaşa yürütecek ve gelecekte daha fazla iş fırsatlarını keşfetmeye çalışacak. Bu stratejik ortaklığın LG’nin küresel B2B pazarındaki konumunu güçlendirmesi bekleniyor.

    Merkezi Tokyo, Japonya’da olan Ricoh dünya çapında yaklaşık 200 ülkede bulunuyor. Ricoh, yazıcılar ve fotokopi makinelerinin yanı sıra, yönetilen işyeri hizmetlerinden belge yönetimi ve bilgi işlem otomasyonuna kadar geniş bir çözüm yelpazesi aracılığıyla dünya çapındaki müşterilerinin hibrit iş gücünü destekliyor. Yeni anlaşmanın bir parçası olarak Ricoh, seçkin teklifleri LG’nin birinci sınıf dijital tabela ürünleri ve diğer çeşitli B2B çözümleriyle eşleştirecek. Sektörün en saygın iki isminin ürün ve hizmetlerinin birleşimi, yüksek bir kullanıcı deneyimi ve olağanüstü müşteri değeri sunacak.

    Hindistan merkezli lider bir pazar araştırma şirketi olan Market Research Future tarafından yürütülen bir ankete göre, küresel dijital işyeri çözümleri pazarının 2023’teki yaklaşık 33,7 milyar ABD dolarından, yıllık bileşik büyüme oranıyla (CAGR yüzde 15) 2030’a kadar 90,5 milyar ABD dolarına ulaşması bekleniyor. B2B sektörünü iş büyümesinin temel itici gücü olarak tanımlayan LG, sektördeki varlığını genişletmeyi ve B2B satışlarını 2030 yılına kadar toplam satışların (tüm iş bölümlerinden) yaklaşık yüzde 45’ine çıkarmayı hedefliyor. Şirket, B2B portföyünü sürekli olarak genişletiyor ve yeni, yüksek potansiyele sahip iş alanlarını keşfetme konusunda oldukça proaktif.

    Yeni teknolojilerle gelen zorluklara dikkat!

    Siber güvenlikte küresel bir lider olan ESET teknolojik gelişmeleri ve trendleri yakından takip ediyor. Start-up’ların yapay zekâ teknolojilerini,  siber güvenlik alanındaki çalışmalarını inceleyen uzmanlar güvenlik kategorisinin çok fazla dinamiği olduğunun altını çizerek, kullanılan yapay zekâ araçlarının bunlardan sadece bir tanesi olduğunu vurguluyorlar. Uzmanlar yapay zekâ teknolojileri ve güvenlik araçlarının dikkatlice incelenmesi ve kıyaslanması gerektiğini belirtiyorlar.

    Teknoloji hem iş hayatımızın hem de gündelik yaşamımızın ayrılmaz bir parçası haline geldi. Bu hızlı ve kapsayıcı dijitalleşme dönemi siber güvenliğin önemini her sektörde hissettiriyor. Yapay zekâ ve ona bağlı olarak gelişen iş kolları yeni girişimleri, start-up’ları da cezbediyor. Büyük teknoloji firmaları tarafından satın alınma umudu ile ortaya çıkan ve popülerleşen yapay zekâ tabanlı start-up’ların bir kısmının iş sonuçları henüz istenilen değerlerden uzak görünüyor. Siber güvenlik şirketi ESET, yapay zekâ ve makine öğrenimini (ML) her zaman güvenlik çarkının sadece bir dişlisi olarak gördüklerinin altını çizerek güvenliğin birçok bileşeni olduğunun altını önemle çiziyor.

    Yapay zekâ siber güvenlik için kullanılan araçlardan sadece bir tanesi

    Uzmanları zor olanın sadece yapay zekâ güvenliği olmadığını aktararak tanım gereği, güvenlik yazılımlarının yüzeyin derinliklerinde gerçekleşen “kötü şeyleri” izlemek için düşük seviyeli işletim sistemi kaynaklarına erişimi ve etkileşimi olduğunu; bunun aynı zamanda aşırı endişeli bir güncellemenin bir bilgisayarın ya da bulutu oluşturan birçok bilgisayarın başına iş açabileceği anlamına geldiğini belirterek çok dikkatli olunması gerektiğini özellikle vurguluyorlar . Teknoloji muazzam bir güç ve çeviklik sunsa da kötü aktörlerin sinsi bir istismarla küresel bir bulutu ele geçirerek bir dizi şirketi alaşağı edebileceği uyarısında da bulunuyorlar.

    Yapay zekâ güvenliğini kıyaslayın

    Henüz emekleyen bir  sektörün raydan çıkmasına engel olmak adına, LLM’ler için uygulanabilecek ölçütleri tanımlamak üzere sıkı bir çalışma yürüten ekipler de var. Bu ekipler kullanılabilir bir referans üretmeye çalışıyorlar ve “şu anda neyin mümkün olup neyin mümkün olmadığına dair net bir resme sahip olmanın zor olduğu konusunda hemfikirler. Kanıta dayalı kararlar almak için karar alma sürecini ampirik ölçümlere dayandırmak gerekiyor. Bunlar bir start-up değiller, yani bir grup araştırmacıyı görevin gerektireceği zor ve sıkıcı işi yapacak kadar uzun süre bir arada tutmak için gereken önemli kaynaklara sahipler. Bu ekipler önceki çalışmalarında “otomatik istismar üretimi, güvensiz kod çıktıları, LLM’lerin siber saldırılara yardımcı olmayı kabul ettiği içerik riskleri ve hızlı enjeksiyon saldırılarına duyarlılık” gibi konuları ele almışlardı. En yeni sürüm “otomatik sosyal mühendislik, manuel saldırgan siber operasyonların ölçeklendirilmesi ve otonom siber operasyonlar dahil olmak üzere saldırgan güvenlik yeteneklerine odaklanan yeni alanları” da kapsayacak. Kamuya da açık olan The National Institute of Standards and Technology (NIST) gibi grupların çalışmaları bu nedenle çok önemle takip ediliyor.

    Elon Musk’ın Yapay Zekası: Grok

    Yapay zeka dünyasında hızla değişen bir ortamda, mevcut düzeni sarsmak için yeni bir oyuncu sahneye çıktı: Grok. Elon Musk’ın xAI tarafından geliştirilen bu yeni chatbot, sadece bir sohbet aracı değil; yapay zeka etkileşiminde sınırları yeniden tanımlama girişimidir. Kasım 2023’te piyasaya sürülen Grok, bilgi işlemeye yenilikçi yaklaşımı, mizah anlayışı ve diğer yapay zeka sistemlerinin kaçınabileceği konulara olan açık tutumu ile hızla dikkat çekti.

    Bu makalede, Grok’un yeteneklerini bir dizi çalışma örneği ile inceleyeceğiz. Gerçek zamanlı X (eski adıyla Twitter) verilerine erişiminden, “Eğlence Modu” olarak adlandırılan ve daha esprili yanıtlar sunan moduna kadar Grok, yapay zeka ile etkileşimde önemli bir değişimi temsil ediyor. Amacımız, Grok’u diğer yapay zeka chatbot’larından ayıran özellikleri ayrıntılı bir şekilde ele alarak, güçlü yönlerini, sınırlamalarını ve yapay zekanın geleceği üzerindeki potansiyel etkisini keşfetmek.

    Grok’un yolculuğu, Elon Musk’ın mevcut yapay zeka chatbot’larının gidişatından memnun olmadığı 2023 yılında başladı. Musk, daha “gerçeği arayan bir yapay zeka” yaratma vizyonunu duyurdu ve bu vizyon, Kasım 2023’te Grok’un lansmanı ile gerçeğe dönüştü. Grok, ismini Robert A. Heinlein’ın bilim kurgu romanı “Stranger in a Strange Land”den (Yaban Diyarlarda Yabancı) alıyor ve bu isim, chatbot’un derin bir kavrayış ve iletişim yeteneğine sahip olma amacını vurguluyor.

    İlk sürüm olan Grok-1, Mart 2024’te açık kaynak olarak yayınlandı ve geliştiricilere bu teknolojiyi kendi projelerinde kullanma ve özelleştirme fırsatı sundu. Bu hareket, Grok’u birçok rakibinden ayıran önemli bir adım oldu. Mayıs 2024’te Grok-1.5’in piyasaya sürülmesiyle, gelişmiş mantık yürütme yetenekleri ve 128.000 token’a kadar genişletilmiş bağlam uzunluğu eklendi. Ağustos 2024’te Grok-2 ve Grok-2 mini sürümleri ile performans iyileştirmeleri ve görsel içerik oluşturma özellikleri devreye alındı. Grok’un ayırt edici özelliklerinden biri, X üzerinden gerçek zamanlı bilgilere doğrudan erişebilmesi. Bu sayede, Grok güncel olaylar hakkında bilgi sunma yeteneğine sahip. Ayrıca, iki farklı etkileşim modu sunuyor: Varsayılan olarak gelen “Eğlence Modu”, daha gündelik ve esprili yanıtlar verirken, “Normal Mod” ise daha sade ve doğrudan yanıtlar sunuyor.

    Grok’a Nasıl Erişilir?

    Grok’u kullanmak için X (eski adıyla Twitter) Premium aboneliğine sahip olmanız gerekiyor. Başlangıçta sadece Premium+ abonelerine açık olan Grok, Eylül 2024 itibarıyla tüm Premium kullanıcılarının erişimine açıldı.

    X Premium’a Abone Olun: Eğer hâlihazırda Premium abonesi değilseniz, X’in web sitesini ziyaret ederek hesabınızı Premium’a yükseltin.
    Grok Giriş Sayfasına Gidin: Premium aboneliğinizi aldıktan sonra, resmi Grok giriş sayfasını (grok.x.ai) ziyaret edin.
    Hesabınızı Doğrulayın: X kimlik bilgilerinizi kullanarak giriş yapın ve Premium abonelik durumunuzu doğrulayın.
    Kullanılabilirliği Kontrol Edin: Grok her bölgede kullanılabilir olmayabilir. Eğer bulunduğunuz bölgede aktif değilse, e-posta adresinizi bırakarak erişim sağlandığında haberdar olabilirsiniz.
    Modunuzu Seçin: Erişim sağladıktan sonra, “Normal Mod” ile daha doğrudan yanıtlar veya “Eğlence Modu” ile daha esprili ve eğlenceli yanıtlar arasında seçim yapabilirsiniz.
    Sohbete Başlayın: Sohbet kutusuna sorularınızı yazın ve Grok ile etkileşim kurmaya başlayın. Başlangıç için önerilen sorular ve yönlendirmeler de bu bölümde mevcut.
    Özellikleri Keşfedin: Grok’un gerçek zamanlı bilgi erişimi ve aynı anda birden fazla sorgu işleme gibi benzersiz özelliklerini deneyimleyin.

    Grok’u diğer yapay zeka asistanlarından ayıran birkaç temel özellik bulunuyor. Bu özellikler, Grok’un hem işlevselliğini hem de kullanıcı deneyimini farklı bir boyuta taşıyor:

    1. Gerçek Zamanlı Bilgi Erişimi:
    Grok’un en dikkat çekici özelliklerinden biri, X üzerinden gerçek zamanlı veri erişimine sahip olması. Bu yetenek, Grok’un güncel olaylar, popüler konular ve devam eden tartışmalar hakkında anlık bilgi sunabilmesini sağlıyor. Çoğu yapay zeka chatbot’unda bilgi sınırları bulunurken, Grok, gerçek zamanlı bilgi sunarak bir adım öne çıkıyor.

    2. Çift Etkileşim Modu:
    Grok, kullanıcıların tercihlerine göre iki farklı etkileşim modu sunuyor:

    “Normal Mod” (Varsayılan): Bu mod, daha doğrudan ve bilgi odaklı yanıtlar sunar. Mizah veya edebi bir dil kullanmadan, kullanıcılara konuyla ilgili net ve doğru bilgiler sunar.
    “Eğlence Modu”: Bu mod, Grok’un espri yeteneğini ve daha rahat bir dil kullanmasını sağlıyor. Özellikle daha mizahi veya provokatif yanıtlar almak isteyen kullanıcılar için tasarlanmış bu mod, diğer yapay zekâ asistanlarından ayrılıyor.

    3. Tartışmalı Konulara Açık Olma:
    Grok, pazarlama stratejisi olarak diğer yapay zekâların genellikle kaçındığı tartışmalı veya hassas konulara daha açık olduğunu vurguluyor. Bu açıklık, bazı kullanıcılar için faydalı olabilirken, Grok’un bu konuları ele alışı hem eleştirilerin hem de övgülerin odağı haline geldi. Grok’un yeteneklerini daha iyi anlamak için birkaç çalışma örneğine göz atalım:

    Gerçek Zamanlı Bilgi İşleme:
    Grok’un en belirgin yeteneklerinden biri, gerçek zamanlı bilgiye erişim ve bu bilgileri işleyebilme yetisidir. Örneğin, Grok’a “Yapay zeka destekli otonom araçlar hakkında X’deki genel düşünceler neler?” sorusu sorulduğunda, Grok bu soruya yedi ana temaya dayanan detaylı bir yanıt verebilir. Bu temalar arasında iyimserlik, heyecan, şüphecilik ve geleceğe dair tahminler gibi konular yer alabilir. Grok’un bu kapsamlı yanıtı, X üzerindeki karmaşık tartışmaları analiz edebilme ve bu verilerden anlamlı çıkarımlar yapabilme yeteneğini ortaya koyar.

    Mizah ve Kişilik:
    Grok’un en dikkat çekici özelliklerinden biri, mizah ve kişilik sahibi yanıtlar sunabilmesidir. Bu yetenek, Grok’u daha klasik ve sıkıcı yanıtlar veren chatbot’lardan ayırıyor. Örneğin, Grok’a “Bir yapay zeka hata verdiğinde komik bir hata mesajı oluştur” dendiğinde, Grok’un yanıtı kendi varoluşsal durumuna dair bir espri yapabilir. “Error Code 418 – Ben bir çaydanlığım!” gibi kültürel referanslar ve kendi dijital doğasını ele alan zekice kelime oyunları, Grok’un yaratıcı ve eğlenceli yanıtlar verebilme kapasitesini gözler önüne seriyor.

    Görsel İçerik Oluşturma:
    Grok-2’nin piyasaya sürülmesiyle, xAI görsel içerik oluşturma özelliğini de ekledi. Örneğin, Grok’a “Gelecekte doğa ve teknolojinin uyum içinde olduğu bir şehir manzarası oluştur. Uçan arabalar ve ağaçlarla kaplı gökdelenler olsun. Görselde ‘Doğa ve Teknolojinin Uyumu’ ifadesini de belirgin bir şekilde ekle” gibi bir komut verildiğinde, Grok bu tanıma uygun bir görsel oluşturabilir. Bu yetenek, Grok’u yalnızca metin işleme değil, aynı zamanda görsel içerik üretme konusunda da güçlü bir araç haline getiriyor.

    Grok’un sunduğu pek çok yenilikçi özellik olmasına rağmen, bazı sınırlamalar ve eleştiriler de mevcut. İşte bu alandaki üç önemli sorun:

    Doğruluk Sorunları: Gerçek zamanlı bilgiye erişmesine rağmen, Grok’un sağladığı bilgilerin doğruluğu bazen tartışmalı olabiliyor. X platformundaki yanlış bilgilere dayalı yanıtlar verebilmesi, bu konuda dikkatli olunmasını gerektiriyor.

    Yanlılık Endişeleri: Grok, kendisini “anti-woke” olarak tanıtsa da, yanıtlarında belirli önyargılar sergileyebiliyor. Bu durum, eğitim verilerinin ve algoritmalarının tarafsızlığı hakkında soru işaretleri doğuruyor.

    Tartışmalı İçerikler: Grok’un tartışmalı veya hassas konulara olan açıklığı, kullanıcıların bazı yanlış bilgilere veya uygunsuz içeriklere maruz kalma riski taşıdığı anlamına geliyor. Bu da yapay zeka güvenliği ve etiği açısından endişe yaratıyor.

    Grok, yapay zeka dünyasında önemli bir adım olarak karşımıza çıkıyor. Gerçek zamanlı bilgi işleme, mizah ve görsel içerik oluşturma gibi gelişmiş yetenekleri ile dikkat çeken Grok, özellikle Elon Musk’ın vizyonunu yansıtıyor. Ancak bu yenilikler, aynı zamanda doğruluk ve etik sorunlarını da beraberinde getiriyor.

    Grok’un başarısı, bu sorunlarla başa çıkma ve yapay zeka teknolojisinin sınırlarını sorumlu bir şekilde genişletme yeteneğine bağlı olacak. Gelecekte, bu tür platformların ne kadar başarılı olacağı, kullanıcıların bu gelişmiş etkileşim olanaklarını nasıl karşıladığı ve geliştiricilerin bu sorunları nasıl ele alacağı ile şekillenecek.

    Star Wars Jedi: Survivor PlayStation 4 ve Xbox One için çıktı!

    Star Wars efsanesi artık daha fazla oyuncu tarafından tecrübe edilebilecek…

    Respawn Entertainment ve Lucasfilm Games iş birliğiyle hazırlanan Grammy ödüllü Star Wars Jedi: Survivor, 2023’te PlayStation 5, Xbox Series X|S ve PC’de yayınlanmasının ardından bugün tüm dünyadaki PlayStation 4 ve Xbox One konsollarındaki oyunculara sunuluyor.

    Star Wars Jedi: Survivor’ın PlayStation 4 ve Xbox One sürümleri önceki neslin konsol donanımları için optimize edildi ve daha fazla oyuncunun sevilen Star Wars galaksisinde geçen destansı atmosferi tecrübe etmesine imkan tanıyor.

    Star Wars Jedi: Fallen Order’ın devam oyunu olan Star Wars Jedi: Survivor’da Cal Kestis, daha güçlü ve tecrübeli bir Jedi Şövalyesi olarak geri dönüyor. İmparatorluk’un gölgesinden ve galaksinin uzak geçmişindeki gizemli bir tehditten kaçmak için Cal’in eski dostlarıyla bir araya gelmesi ve yeni müttefikleriyle güçlerini birleştirmesi gerekiyor. Push Square’in, “Bugüne kadar yapılmış en iyi Star Wars oyunlarından biri” ve Inverse’ün “Bir devam oyunundan isteyebileceğiniz her şey” olarak yorumladığı bu sevilen macerada yeni yetenekler, gezinme seçenekleri ve savaş tarzları sizi bekliyor.

    realme GT 6 İnceleme | Yeni GT neler sunuyor?

    0

    realme’nin amiral gemisi segmenti GT serisi geri döndü. realme, ülkemizde en son, GT 3 modeliyle satıştaydı. Şimdi realme GT 6 serisi ülkemizde hem GT 6 hem de GT 6T modeliyle satışta. Peki serinin en güçlüsü GT 6 modeli kullanıcısına neler sunuyor? Gelin yakından bakalım ve derinlemesine inceleyelim.

    realme

    Dünyanın en parlak ekranı unvanını elinde bulunduran realme GT 6, 6000 nit parlaklık seviyesiyle dikkat çekiyor. HDR içeriklerde bu derece parlak bir ekranla gelen telefonda 8T LTPO ekran kullanılıyor. Bu sayede 1Hz ile 120Hz arasında değişkenlik göstererek bataryadan da tasarruf etmesini sağlıyor.

    realme

    realme GT 6, içerisindeki Snapdragon 8s Gen 3 işlemcisinden gücünü alıyor. Bu işlemciye ek olarak 16GB RAM ve 512GB depolama geliyor. Yüksek fps değerlerinde oyun oynatabilmenin yanında, güncel yazılımı destekliyor. Android 14 ve realmeUI 5.0 ile gelen telefon, 4 senelik güncelleme takvimine sahip olacak.

    realme

    Önemli kamera gelişmeleriyle gelen realme GT 6 arka taraftaki 50 MP, f/1.7 diyafram açıklığında OIS destekli Sony LYT-808 sensörünü kullanan bir ana kamerasıyla geliyor. Bu sensör ile amiral gemisi kalitesinde fotoğraflar çekebiliyor. 50MP telefoto kamerası ile 2x optik zoom yaparken, 8MP çözünürlüğündeki kamerası ile 112 derece geniş açı fotoğraflar çekebiliyor. 32MP ön kamerasıyla net özçekimler yapmanıza olanak tanıyor.

    realme

    realme GT 6, 5500 mAh boyutundaki bataryasıyla iki güne varan batarya ömrü sunabiliyor. Bu büyüklükteki bataryasını 120W SuperVOOC ile sadece 28 dakikada %100 doluma ulaştırabiliyor. SUPERVOOC S Güç Yönetimi Çipi sayesinde 1600 şarj döngüsü / %80 batarya ömrü sunan telefon kullanıcısını çok rahat ettiriyor.

    Güncel ağ bağlantılarından WiFi 6, Bluetooth 5.4, 360 derece NFC ve 5G teknolojilerini içerisinde barındırıyor. Peki siz realme GT 6 modeli hakkında neler düşünüyorsunuz? Sizce segmentindeki en iddalı telefonlardan biri mi?

    Samsung, TwitchCon San Diego 2024’te #PlayGalaxy Cup’a ev sahipliği yapacak

    0

    Samsung Electronics, TwitchCon San Diego 2024’te #PlayGalaxy Cup ile Galaxy cihazlarının üstün mobil oyun performansını sergilemeye hazırlanıyor. İçerik oluşturucular etkinlik boyunca Galaxy S24 Ultra ile PUBG Mobile turnuvasına katılarak PC düzeyinde mücadele edecek. 

    Samsung Electronics, TwitchCon San Diego 2024 kapsamında 21 Eylül Cumartesi günü düzenlenecek olan ikinci #PlayGalaxy Cup’a ev sahipliği yapacak. Etkinlikte Ludwig Anders Ahgren (Ludwig) ve Tyler Polchow (TeeP) gibi popüler yayıncılar ile e-spor profesyonelleri, PlayerUnknown’s Battlegrounds (PUBG) Mobile turnuvasında karşılaşacak. Dokunmatik ekran ya da fare ve klavye kontrollerini kullanan takımlara ayrılacak olan katılımcıların tamamı, akıcı ve yüksek performanslı mobil oyun deneyimi yaşatmak üzere optimize edilmiş bir cihaz olan Galaxy S24 Ultra’da oynayacak. Turnuva, yayıncı ve eski profesyonel oyuncu Jack Martin’in (NiceWigg) kanalı aracılığıyla Twitch’te tüm dünyada canlı yayınlanacak ve etkinlikte her katılımcı kendi ek Twitch canlı yayınını da yapacak. TwitchCon 2024’ün fiziksel katılımcıları ise etkinlikteki Samsung’un standında Genshin Impact ile özel ve uygulamalı bir deneyimin keyfini çıkarabilecek.

    Türünün tek örneği olan turnuvayı TwitchCon 2024’te gerçekleştirmek için Twitch ve PUBG Mobile ile iş birliği yapmaktan heyecan duyduklarını belirten Samsung Electronics Başkan Yardımcısı ve Mobil e-Deneyim İş Birimi Pazarlama Stratejisi Grubu Başkanı Saejin Kim, “Avucumuzdaki Galaxy S24 Ultra, inanılmaz derecede güçlü ve bu güçle PC düzeyinde performans sunmak üzere mobil oyun deneyimini yeniden tanımlıyor. Etkinlikle ister dokunmatik ekran ister klavye ve fare kullanıyor olsunlar her türden oyun severe teknolojilerimizle en sevilen oyunların keyfini optimum performansta çıkarma imkanını nasıl sunduğumuzu göstereceğiz,” dedi.

    GoPro Hero 13 ailesi tanıtıldı. İşte detaylar!

    GoPro Hero 13 ailesi aksiyon kameraları tanıtıldı. İşte yeni modellerin tüm özellikleri.

    Eylül ayı gelince hem GoPro hem DJI aksiyon kameralarını tanıtıyor. Bu alandaki ilk tanıtım GoPro’dan geldi ve Hero 13 Black ile Hero modellerini duyurdu.

    İlk olarak ailenin amiral gemisi Hero 13 Black modelini anlatmak isterim. Bu modelde 27 MP çözünürlük desteği sunan 1/1.9 inç büyüklüğünde CMOS bir sensör bulunuyor. Objektifin diyafram açıklığı ise f/2.5.

    GoPro Hero 13

    Bu modelde de öncekilerde olduğu gibi hem önde hem arkada ekran bulunuyor.

    Video tarafında en yüksek çözünürlük 16:9 formatında 5.3K 60 fps. 4K çözünürlükte ise 120 fps’ye kadar video kayıt yapılabiliyor. Ağır çekim modunda ise 720p çözünürlükte 400 fps alabiliyorsunuz.

    3 mikrofonu bulunan ürün Wi-Fi 6 bağlantısını destekliyor ve Bluetooth 5.3 ile geliyor. Titreşim engelleme özelliği ise HyperSmooth 6.0 olarak güncellenmiş.

    Gelelim teknik olmayan özellikler tarafındaki yeniliklere: Öncelikle bu yeni aksiyon kamerasında objektifler değiştirilebiliyor ve makrodan geniş açıya kadar bir dizi objektif seçeneği yer alıyor. Ayrıca ND filtre seçenekleri de yine objektife takılabiliyor. Anladığınız üzere objektif değiştirilebiliyor. İhtiyaca göre böyle bir düzenleme yapılması iyi olmuş.

    Bir de aksiyon kamerasının şarj girişi eskiden Apple’ın MacBook modellerinde olduğu gibi manyetik hale gelmiş. Time Code özelliği, HDR desteği, 10-Bit Color desteği ve GP-Log desteği de bu aksiyon kamerasında yer alıyor.

    Tüm bunların yanısıra Bluetooth kulaklık ile mikrofon ses kayıt desteği gelmiş. Bu özelliği sesli komutları verirken de kullanabiliyorsunuz. Özellikle ses kaydını biraz uzakta (mesela kamerayı aracın kaputuna koydunuz ve arabanın içindesiniz) çok işe yarayacak bir özellik.

    Türkiye’de satışa sunulan GoPro Hero 13 Black modelinin fiyatı yaklaşık olarak 20 bin TL civarında. İşi bu tarz kameralarla içerik üretmek olanlara kesinlikle önerebileceğim bir kamera.

    En küçük Hero

    Gelelim ailenin küçük üyesi olan GoPro Hero modeline. Bu modelin en önemli özelliği ön yüzünde ekran bulunmaması.

    GoPro Hero 13

    12 MP çözünürlüklü sensör 4K 30 fps video kaydına izin veriyor. Bu modelde titreşim engelleme özelliği bütünleşik olarak bulunmuyor. Bunun yerine uygulama üzerinden titreşim engelleme özelliği kullanılıyor.

    Wi-Fi 5, Bluetooth 5.2 gibi özellikleri bulunan üründe GPS desteği yok. Sadece 5 metreye kadar su altında kullanılabilen Hero aksiyon kamerası, 1255 mAh pile sahip.

    Bu modelin Türkiye fiyatı henüz net değil. Yurtdışı fiyatının ise 200 dolar olduğunu belirteyim.

     

    Apple iPhone 13 128 GB Satın Alınır mı? ( Eylül 2024)

    iPhone 16’nın piyasaya sürülmesiyle birlikte, birçok kişi iPhone 13 veya 14’e yatırım yapmanın hala değerli olup olmadığını merak ediyor. Bu yazımızda, iPhone 13’ün temel özelliklerini ve teknik özelliklerini inceleyerek geçmiş modeller olan iPhone 11 ve iPhone 12 ile karşılaştıracağız. Hadi başlıyoruz…

    iPhone 13, şık bir tasarım ve bir dizi etkileyici özellik sunarak 2021 yılında piyasaya sürüldü. Güçlü A15 Bionic çipi, Super Retina XDR ekranı ve geliştirilmiş kamera sistemiyle iPhone 13, birinci sınıf bir kullanıcı deneyimi sunuyor. Çıkış tarihi ve bulunabilirliği, yeni bir iPhone düşünenler için onu şimdilerde en uygun seçenek haline getiriyor.

    iPhone 13’ün 11 ve 12 ile Karşılaştırılması

    iPhone 13, özellikler ve fiyatlandırma açısından iPhone 11 ve iPhone 12 ile aynı seviyelerde yer alıyor. Apple 11 ve 12 ‘yi piyasadan çekse de iPhone 13 hali hazırda satışa sunulmakta.

    iPhone 11 iPhone 12 iPhone 13
    Ürün Çıkış Tarihi 2019 2020 2021
    Ekran 6.1 inç Sıvı Retina 6.1 inç Süper Retina XDR 6.1 inç Süper Retina XDR
    Çözünürlük 1792 x 828 piksel 2532 x 1170 piksel 2532 x 1170 piksel
    İşlemci A13 Biyonik A14 Biyonik A15 Biyonik
    Depolama Seçenekleri 64 GB, 128 GB, 256 GB 64 GB, 128 GB, 256 GB 128 GB, 256 GB, 512 GB
    Arka Kameralar Çift 12MP (Geniş, Ultra Geniş) Çift 12MP (Geniş, Ultra Geniş) Çift 12MP (Geniş, Ultra Geniş)
    Ön Kamera 12 MP 12 MP 12 MP
    Yüz Kimliği Evet Evet Evet
    5G Desteği HAYIR Evet Evet
    Pil Ömrü (Video Oynatma) 17 saate kadar 17 saate kadar 19 saate kadar
    Su ve Toz Direnci IP68 IP68 IP68
    İşletim Sistemi iOS 13 (yükseltilebilir) iOS 14 (yükseltilebilir) iOS 15 (önceden yüklenmiş)

    iPhone 13 Performans ve Yazılım Güncellemeleri

    iPhone 13’ün A15 Bionic çipi, yüksek ve iyi bir performans sağlayarak onu günlük görevler ve zorlu uygulamalar için güvenilir bir seçim haline getiriyor diyebiliriz. iPhone 11 ve iPhone 12 ile karşılaştırıldığında ise iPhone 13 gelişmiş hız ve verimlilik sunuyor. Ayrıca, Apple’ın yazılım güncellemeleri sağlama taahhüdü, iPhone 13’ün önümüzdeki yıllarda da destek ve yeni özellikler almaya devam etmesini sağlıyor. Bunu hesaba katmakta fayda var.

    Kamera Değerlendirmesi

    iPhone 13’ün kamera yetenekleri, seleflerine kıyasla önemli gelişmeler kaydetmiş durumda. Gece modu, Deep Fusion ve geliştirilmiş hesaplamalı fotoğrafçılık gibi özelliklerle iPhone 13, çarpıcı fotoğraflar ve videolar sunuyor diyebilirim. iPhone 11 ve iPhone 12 de başarılı kamera sistemleri sunarken, iPhone 13’ün geliştirmeleri onu 2024’te fotoğraf tutkunları için daha ilgi alımlı bir seçim haline getiriyor.

    iPhone 13 Pil Ömrü ve Dayanıklılığı

    Günlük akıllı telefon kullanımı için pil ömrü ve dayanıklılık önemli faktörler arasında yer alıyor. iPhone 13 etkileyici bir pil ömrü sunarak kullanıcıların gün boyunca telefonlarının açık kalması konusunda endişelenmeden çalışmasını sağlıyor. Dayanıklılık açısından iPhone 13, Apple’ın malzemeler ve yapı tekniklerindeki devam eden iyileştirmelerinden faydalanıyor. iPhone 11 ve iPhone 12 de tatmin edici pil ömrü ve dayanıklılık sunarken, iPhone 13’ün ilerlemeleri onu öne çıkan bir seçenek haline getiriyor.

    Pil Özellikleri iPhone 11 iPhone 12 iPhone 13
    Pil Kapasitesi 3.110 mAh 2.815 mAh Resmi olarak açıklanmadı
    Hızlı Şarj Evet, 18W Evet, 20W Evet, 20W
    Kablosuz Şarj Evet (Qi uyumlu) Evet (MagSafe) Evet (MagSafe)
    Pil Ömrü (Video Oynatma) 17 saate kadar 17 saate kadar 19 saate kadar
    Uyarlanabilir Pil Yönetimi Evet Evet Evet

    Apple, iPhone 13 için pil kapasitesini resmi olarak açıklamıyor. Pil ömrü ayrıca kullanım kalıplarına ve diğer faktörlere bağlı olarak da değişebilir, bu nedenle verilen sayılar yaklaşık değerlerdir. Hızlı şarj ve kablosuz şarj yetenekleri her nesilde iyileştirildi ve iPhone 13, MagSafe kablosuz şarjı destekliyor. Ayrıca, üç iPhone’un da pil sağlığını ve performansını optimize etmek için uyarlanabilir pil yönetimi var.

    Uygulama Ekosistemi ve Kullanıcı Deneyimi

    iPhone’un güçlü yanlarından biri sağlam uygulama ekosistemi ve sorunsuz kullanıcı deneyimi. Hangi iPhone modelini seçseniz de fark etmeksizin, geniş bir yüksek kaliteli uygulama yelpazesine erişebileceksiniz. Ancak, daha yeni modeller genellikle daha iyi performans ve en son yazılım güncellemeleri için optimizasyon sunarak daha akıcı bir kullanıcı deneyimi sağlarlar.iPhone 13

    Fiyatlandırma ve Değer

    iPhone 13’ün fiyatını düşünürken, sunduğu özellikleri ve performansı tartmak önemli bir faktör. iPhone 11’den daha yüksek bir fiyat noktasında gelse de , iPhone 13’ün geliştirmeleri birazcık da olsa yatırımı haklı çıkarıyor diyebilirim. iPhone 12 ile karşılaştırıldığında, 13, bireysel tercihlere ve ihtiyaçlara bağlı olarak fiyat farkına değebilecek veya değmeyecek kademeli iyileştirmeler sunabilir. Bunu tahmin edebilecek kişi sizssiniz. Çünkü neler yapabileceğinizi veya yapacağınızı siz biliyorsunuz.
    Eski Bir Model Satın Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler
    iPhone 11 veya iPhone 12 gibi eski bir iPhone satın almayı düşünüyorsanız, aklınızda bulundurmanız gereken birkaç faktör var.

    Bu modeller hala sağlam performans ve özellikler sunarken, yaşlarını ve gelecekteki yazılım güncellemelerinin potansiyelini göz önünde bulundurmak önemli. Ayrıca, kullanılmış veya yenilenmiş pazardaki bulunabilirlik ve fiyatlandırma kararınızı etkileyebilir. Tabii isterseniz çok daha ugun bedelle yenilenmiş bir model de alabilirsiniz. Aşağıdaki bağlantıdan yenilenmiş iPhone modellerine erişebilirsiniz.

    iPhone 13 Genel Değerlendirme

    Size şöyle diyebilirim. 2024 yılında iPhone 13 modeli en son özellikleri ve performansı arayanlar için akıllıca bir yatırım olmaya devam ediyor. iPhone 11 ve iPhone 12 çeşitli yönlerden hala kendi yerlerini korurken, 13’ün performans, kamera yetenekleri, pil ömrü ve dayanıklılıktaki ilerlemeleri onu öne çıkan bir seçim haline getiriyor.

    Sonuç olarak, karar sizin bireysel ihtiyaçlarınıza, önceliklerinize ve bütçenize bağlı. Tabii ki bütçeniz varsa iPhone 14, 15 ve hatta bugünlerde piyasaya sürülen yeni 16 modeline de bakabilirsiniz. Eğer bu modeller arasında vazgeçemeyeceğiniz bir özellik varsa 13 modelindense yeni bir iPhone almak sizin için daha iyi olacaktır.

    iPhone 13 modellerine ulaşmak için bu bağlantıyı tıklayın.