Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 43

    Sony ZV-EV10 II: Yeni YouTuber kamerası

    Sony ZV-Ev10 II özellikle pratik bir şekilde video içerik üretmek isteyenlere hitap eden bir kamera.

    Son yıllarda videolu içerik üretmek farklı bir noktaya evrildi. Eskiden tek bir kamera ile her işimizi görürken artık farklı durumlar, içerikler ya da konular için farklı kameralar kullanmaya başladık.

    Video dendiğinde akla ilk gelen kamera markalarından biri olan Sony’nin Sony ZV-EV10 modeli 2021 yılında piyasaya sürülen günlük ihtiyaçları fazlasıyla görebilen bir modeldi. Marka bu modeli yeniledi ve Sony ZV-Ev10 II ismiyle satışa sundu.

    Sony ZV-Ev10 II

    Kısa bir süre kullanma imkanı bulduğum bu yeni model önceki süremle benzer bir tasarım anlayışına sahip. Ele iyi oturan, APS-C formatında bir sensöre sahip olan ikinci nesil sürümde de döndürülebilir bir ekran yer alıyor. Bu ekran yan taraftan öne doğru çevrilebildiği için kendinizi çekerken de kullanabiliyorsunuz.

    Yeni modelde fotoğraf çözünürlüğü 24 MP’den 26 MP’ye çıkmış. Ayrıca yeni model daha iyi otomatik netlik, daha iyi stabilizasyon, 10 bit desteği ve yeni nesil sensör gibi farklılıklarla geliyor. Ek olarak ikinci sürüm USB Tip C üzerinden 4K 30 fps video çıkışına izin veriyor. Önceki sürümde bu değer 1080p idi. Bu da özellikle canlı yayın yapanlar için güzel haber.

    Bu model 4K 60 fps’ye kadar video kayıt imkanı sunuyor. 10 bit desteğinin olması da önemli.

    Kullanım deneyimimde ise kit olarak gelen E PZ 16-50 mm F3.5-5.6 OSS II objektif günü kurtarmak adına yeterli. Yine de daha net ve daha keskin görüntüler için uygun bir objektif almak gerekebilir. Tabi kaliteli bir objektifin makineye yakın bir fiyattan satılacağını da hatırlatmak isterim.

    Sony ZV-Ev10 II

    Bir de kamerada standart olarak bulunan arka planı bulanıklaştırma özelliği de çok iyi çalışıyor. Benzer şekilde önceki sürümde de olan hızlı otomatik netlik bu modelde de var.

    Fotoğraf tarafında da güzel sonuçlar veren bu kamera Sony kalitesini yansıtıyor.

    Yine de belli bazı videolarımı bu kamera ile kayıt ettim. Gayet güzel ve yeterli sonuçlar aldım. Özellikle hareket halinde kayıt yapanlar ve pratik bir ürün isteyenler için güzel bir seçenek. USB Tip C üzerinden şarj olması ve şarj olurken kullanılabiliyor olması da önemli bir avantaj.

    Yazı yayına girdiği tarih itibariyle Sony ZV-Ev10 II kameranın fiyatı E PZ 16-50 mm F3.5-5.6 OSS II objektifle beraber yaklaşık olarak 46 bin TL civarında. Bu tarz işleri yarı profesyonel ya da profesyonel olarak yapmak isteyenler için güzel bir seçenek olabilir.

    Yeni Samsung Galaxy A16 ile tanışın

    Samsung’un yeni fiyat-performans cihazı Galaxy A16, bir önceki modele göre genişleyen ve parlaklığı artan ekranı, suya dayanıklılığı,işletim sistemi ve güvenlik güncellemeleriyle kullanıcılara uzun ve konforlu bir kullanım ömrü vadediyor.

    Samsung Electronics, kullanıcıların günlük ihtiyaçlarını karşılayan ve beklentilerinin ötesine geçen fiyat performans odaklı akıllı telefonu yeni Galaxy A16’yı tanıttı. Bir önceki modele göre daha geniş 6,7 inç yüksek çözünürlüklü FHD+ Super AMOLED ekranı, 90 Hz yenileme hızı, 1200 Nit’e ulaşan ekran parlaklığı ve canlı renkleri ile akıcı ve etkileyici bir görsellik sunan yeni Galaxy A16, dayanıklılığı ve performansıyla günlük ihtiyaçlarını karşılayacak bir akıllı telefon deneyimi ve daha ekonomik bir seçenek arayan kullanıcılara hitap ediyor.

    Galaxy A16, ekran üzerinde 13 MP ve arka bölümde 50 MP geniş açı, 5 MP ultra geniş açı ve 2 MP makro olmak üzere yüksek çözünürlüklü ve güçlü ön ve arka kameraları ve göz alıcı ekranıyla ve teknolojiyi erişilebilir ve keyifli hale getiren özellikleriyle öne çıkıyor. 5000 mAh kapasiteye sahip güçlü pili ve Helio G99 işlemcisi, Galaxy A16’nın tüm bu güçlü ekran ve kamera özelliklerine eşlik ederek kullanıcıları asla yarı yolda bırakmıyor.

    Yalnızca 200 gram ağırlığındaki Galaxy A16, IP54 suya dayanıklılık derecesi ve kapsamlı Knox Vault korumasıyla dayanıklılık ve güvenli bir kullanım deneyiminin yanında, uzun vadeli işletim sistemi ve güvenlik güncellemeleriyle uzun bir kullanım ömrü de sunuyor. 6 nesil Android, 6 yıl boyunca güvenlik güncellemesiyle Galaxy A16 güncel ve güvenli.

    Yeni Galaxy A16 Serisi 4GB/6GB RAM 128GB depolama ve 8GB RAM 256GB depolama kapasiteli olarak piyasaya sürüldü. Cihaz siyah, gri ve yeşil renklerde mevcut.

    CD Projekt RED, Cyberpunk ile ilgili son kararını açıkladı!

    0
    Oyun dünyasında devrim niteliğinde bir karar alındı. Cyberpunk serisi, geçmişindeki tüm zorlukları geride bırakarak bambaşka bir yola girmeye hazırlanıyor. Project Orion adı verilen yeni oyun projesi, sektörde büyük bir değişimin habercisi olarak görülüyor.

    Cyberpunk serisi teknolojik devrime hazırlanıyor!

    CD Projekt Red, oyun geliştirme stratejisinde radikal bir değişikliğe imza atıyor. Şirketin teknoloji başkan yardımcısı Charles Tremblay’in verdiği röportaj, oyunseverler için oldukça önemli sinyaller içeriyor. Uzun yıllar kendi geliştirdiği REDengine motorunu kullanan şirket, artık Unreal Engine 5’e geçiş kararı aldı. Bu hamle, birçok kişinin düşündüğünün aksine, Cyberpunk 2077’nin problemli lansmanından kaynaklı bir çaresizlik hamlesi değil. Tremblay, kararlarının stratejik bir tercih olduğunun altını çizdi. Şirketin asıl hedefi, aynı anda birden fazla oyun projesinde çalışabilme kapasitesini artırmak. Şu an için üç farklı proje yürütülüyor: Polaris kod adlı The Witcher 4, Orion kod adlı yeni Cyberpunk oyunu ve henüz detayları bilinmeyen gizemli Hadar projesi. Üçüncü parti bir oyun motoruna geçiş, beraberinde pek çok avantaj getiriyor. Bakım maliyetlerinin düşürülmesi, dış destek imkanları ve kaynak optimizasyonu bunların başında geliyor. Ancak bu değişimin bazı riskleri de yok değil. Özel bir motor geliştirmek stüdyolara benzersiz olanaklar sağlarken, hazır motorlar bazı yaratıcılık sınırlamaları getirebiliyor. Polaris projesi için şirket, 650 çalışanından 400’ünü görevlendirmiş durumda. İlk olarak The Witcher 4 ile karşımıza çıkacak olan bu yeni teknolojik altyapı, oyunseverlerin merakını artırıyor. CD Projekt Red’in bu stratejik kararı, oyunların kalitesini nasıl etkileyecek? Siz ne düşünüyorsunuz?

    Huawei MatePad Pro 12.2 : Pazardaki En Hafif 12 İnç Tablet

     Huawei MatePad Pro 12.2 Pro tablet, amiral gemisi bir ürün. En başta ince, hafif tasarımı ve 12.2 değerde çift katmanlı Tandem OLED ekranıyla ön plana çıkıyor. Aslında sadece bu detaylarla bile ürünün şu an pazarda eşsiz olduğunu söylemek mümkün.

    Huawei MatePad Pro 12.2  sadece 508 gram ağırlıkta ve 5.5mm incelikte. Bir kâğıt kadar olmasa da, gerçekten çok ince ve bunu fark etmeniz uzun sürmüyor.

    Tabii ince olması, dayanıksız olduğu anlamına gelmiyor. Huawei, bu ürününü de hazırlarken premium malzemelerden yararlanıyor ve premium tasarım detayları sunuyor. Tıpkı altın rengi gibi.

    Huawei MatePad Pro 12.2

    Çift katmanlı Tandem OLED PaperMatte ekran  

    MatePad Pro 12.2, 12.2 inç değerde, büyük bir ekrana sahip. Bu, bir şeyler okumak ve izlemek için genellikle sevindirici bir değerdir. Ama sadece bu yeterli mi, tabii ki hayır.

    Sunulan görüntünün netliği, parlaklık değeri, dokunuşlara verilen cevaplar ve tabii uzun süreli deneyimlerde gözlerin zarar görmemesi için önlemler gereklidir. Çift katmanlı Tandem OLED ekran, bir yandan yansımaları büyük ölçüde engelleyip canlı renkler sunabilirken, bir yandan da kâğıt üzerinde yazma hissini sunabiliyor.

    Huawei MatePad Pro 12.2

    Bunları gerçekleştirirken de göz koruma modu sayesinde sizi yormuyor. Ek olarak Huawei, bu ekran teknolojisi yardımıyla yıllarca sorunsuz deneyimlerin mümkün olabileceğini de belirtiyor.

    3:2 görüntüleme sağlayan ekran, 2800×1840 çözünürlük sunuyor ve  2000 nit parlaklık değeri var. Ek olarak DCI-P3 ve sRGB renk gamutu da var. 144Hz tazeleme değerini de unutmayalım. Eh, gerçek renkleri, parlak detaylar ve akıcı performansla deneyimleyebilirsiniz. Bakıldığında, bu detaylarla Huawei’nin rakiplerini rahatlıkla geride bırakabildiğini söylemek mümkün.

    Huawei MatePad Pro 12.2

    Yüksek performans

    Ürünümüzde Huawei’nin ürettiği güçlü Kirin T91 işlemcisi bulunuyor. Buna 12GB RAM ve 512GB dahili depolama faktörleri eşlik ediyor. İşletim sistemi tarafında da Huawei’nin Harmony OS 4.2’si var. İster standart Android isterseniz de Huawei’nin kontrol şemasıyla kullanım mümkün. Tablete alışmanız uzun sürmeyecektir diye düşünüyoruz.

    Cihazda sosyal medya uygulamaları, çizim uygulamaları ve oyunlar gayet performanslı çalışıyor. Örneğin bu tablette, Angry Birds 2 gibi güzel renklere ve gelişmiş fizik detaylarına sahip bir oyunu akıcı olarak oynayabilirsiniz.

    Huawei MatePad Pro 12.2

      Gelişmiş klavye ve kalem

    Huawei MatePad Pro 12.2’i standart tablet modunda kullanabileceğiniz gibi, daha ötesine erişmeniz, yeri geldiğinde bir laptop, yeri geldiğinde de bir tasarım tahtası olarak da kullanabilmeniz mümkün. Bunun için klavye ve kalem desteği sunuluyor.

    Öncelikle klavyeye göz attığımızda, önceki nesilde olduğu gibi bu yeni ürünün de kılıf özelliğinin olduğunu görüyoruz. Yani bir yerden bir yere taşırken, cihazı kullanmayı bıraktığınızda bu kılıfı kullanarak ürünü sağlama alabiliyorsunuz.

    Huawei MatePad Pro 12.2

    Klavye tuşları genel olarak büyük ve sessiz çalışıyor. Dikkat çeken bir nokta ise, alt kısımdaki touchpad, yani dokunmatik alan. Bu sayede, özellikle hareket anında, dış mekân deneyimlerinde bir mouse’a ihtiyaç duymadan da kolaylıkla kullanımlar gerçekleştirebiliyorsunuz.

    Klavyenin kılıfı, aynı zamanda iki farklı kademede ekranı konumlandırmanıza da imkân sunuyor ve bir de kalem saklama bölmesini sunuyor.

    Huawei MatePad Pro 12.2

    Evet, artık kaleminizi tabletinizden ayrı tutmaya, “Ya kaybolursa?” diye endişelenmeye gerek yok. Çünkü klavye kılıfında bu kez kalem için de manyetik bir yuva var. Böylece her şey bir arada ve güvende oluyor.

    Huawei M-Pencil 3. jenerasyon kalem ise, zaten kâğıt hissi sunan ekranda adeta kayıyor. Huawei özelinde Nearlink teknolojisine sahip ilk kalem olan ürün, 16,384 basınç seviyesi sunuyor. Böylece hafif, yumuşak ve sert çizgiler oluşturabiliyorsunuz.

    Huawei MatePad Pro 12.2

    Kameralar, hoparlörler, gelişmiş anten sistemi ve dahası

    Ürünümüzün ön tarafında 8, arka tarafında da 13MP değerde kameralar bulunuyor. Bu kameraları özellikle online toplantılar için kullanabilirsiniz. Tatmin edici görüntü kalitesi sunabiliyorlar.

    MatePad Pro 12.2 Pro, hoparlör ve ses kalitesi tarafında şimdiye dek deneyimlediğimiz en iyi tabletlerden bir tanesi. Kesinlikle ev ve ofis kullanımlarında bir kulaklığa ihtiyaç duymadan yol alabilirsiniz.

    Huawei MatePad Pro 12.2

    Tabii kalabalık ortamlarda ve dış mekân kullanımlarında kablosuz kulaklık iyi olacaktır. İster Huawei isterseniz de farklı marka bir kulaklığınızı saniyeler içinde bu tabletle eşleştirip kullanabilirsiniz.

    Peki bu kadar özellik, bu kadar iş güç ve kullanım imkânı varken ya pil bizi yarı yolda bırakırsa? Neyse ki böyle bir endişeye gerek yok. Ürünümüzde 10.100mAh pil var ve beraberinde 100w hızlı şarj adaptörüyle geliyor.

    Huawei MatePad Pro 12.2

    Adaptörün boyutları da ufak olduğu için yanınızda taşıyabilir, ihtiyaç duyduğunuzda akıllı telefon ve kablosuz kulaklık gibi cihazlarınızı da şarj edebilirsiniz. Huawei MatePad Pro 12.2 Pro tablet, sadece 55 dakikada tamamen şarj olabiliyor. Bu da sevindirici bir detay.

    Huawei ürün ailesi hakkında detaylı bilgi ve satın almak için buraya tıklayın

    Apple iPhone serisinin geleceği için kritik karar!

    0
    Teknoloji devi Apple’ın işlemci yol haritası, sektör uzmanlarının yakından takip ettiği bir alan olmaya devam ediyor. 2nm çip teknolojisinin piyasaya çıkış süreci, şirketin geleneksel ilerleyişinden biraz farklı bir seyir izliyor. Güncel raporlara göre, bu yeni nesil yongaları ancak 2026’da tanıştıracak olan Apple, oldukça temkinli bir yaklaşım sergiliyor. Şirketin mevcut planlamasına bakıldığında, iPhone 15 Pro serisinde kullanılan 3nm işlemci teknolojisinin, önümüzdeki iPhone 17 serisinde de devam edeceği görülüyor. TSMC’nin N3P üretim süreciyle daha gelişmiş bir versiyon olarak karşımıza çıkacak bu teknoloji, 2nm geçişinin ertelenmesinin nedenlerini de kısmen açıklıyor.
    2nm yonga teknolojisi, sektörde devrim yaratacak potansiyele sahip. Daha düşük enerji tüketimi, yüksek performans ve kompakt tasarım vadeden bu teknoloji, Apple’ın öncelikli tercihi olacak gibi görünüyor. Ancak, üretim maliyetlerinin yüksekliği ve teknik zorluklar, şirketin bu geçişi yavaş ve kontrollü bir şekilde yapmasına neden oluyor. Mevcut öngörülere göre, 2nm çipler ilk etapta yalnızca iPhone 18 Pro ve Pro Max modellerinde yer alacak. Standart iPhone 18 modellerinde ise 3nm teknolojisinin N3X versiyonu kullanılması bekleniyor. Mac ve iPad ürün grupları için de benzer bir strateji söz konusu. M5 işlemciler, ilk aşamada 3nm teknolojisini kullanmaya devam edecek. TSMC’nin 2nm üretim hattının tam kapasiteye ulaşması ve Apple’ın spesifik gereksinimlerini karşılaması için zamana ihtiyaç var. Apple, daha önce 3nm geçişinde olduğu gibi, bu yeni teknolojide de öncü rolünü sürdürecek. Ancak şirketin asıl odağı, teknolojik yeniliklerin yanı sıra kullanıcı deneyimini en üst düzeyde tutmak. Peki siz ne düşünüyorsunuz? 2nm teknolojisi cihazlarımızın günlük kullanımını ne ölçüde değiştirecek?

    Yapay Zekanın Ayrılmaz Parçası: Doğal Dil İşleme

    0

    Bilim ve teknoloji uzmanları, doğal dil işleme üzerinde 50 yılı aşkın zamandır çalışıyor…

    Doğal Dil İşleme veya orijinal ismiyle Natural Language Processing (NLP), yapay zekanın gelişimi ve dil bilimle ortaklaşa geliştirilen çalışmalar sonucunda hayatımıza girmiş bir terimdir.

    En geniş kapsamıyla doğal dil işleme, Türkçe, İngilizce gibi doğal dillerdeki metinlerin, ses dalgalarının bilgisayar tarafından algılanarak yazılım programında çözümlenmesi ve bilgisayar ortamına aktarılmasıdır. Bilim insanları, doğal dil işleme üzerinde 50 yılı aşkın zamandır çalışmaktadırlar. Hem dil bilimini hem de bilgisayar teknolojileri ve yapay zekayı yakından ilgilendiren bu konunun neden bu kadar önemli olduğunu bu yazımızda işleyeceğiz.

    Doğal dil nedir?

    Herkesin bildiği üzere, doğal dil insanların iletişim kurması ve hayatta kalması için kullanılan en temel özelliklerden biridir. Sosyal bir insanın günlük hayatında dilden uzak kalması mümkün değildir. Konuşmanın haricinde herhangi bir yerde rastlanabilecek metinler, işaretler, menüler, e-postalar, SMS, internet sayfaları, reklamlar ve daha nice örnekle dil karşımıza çıkmaktadır. Konuşma da yine aynı şekilde hayatımızın her alanında yer alan ve hatta yazmaktan daha kolay ifade ettiğimiz dil özelliğidir. Haliyle insanlar ses ve metin ile tüm işlerini halledebilmektedirler.

    Doğal dilin zorluğu

    Ana dilde konuşmak her ne kadar kolay gibi görünse de, dil edinimi gerçekten de zorlayıcı ve zaman alan bir süreçtir. Farklı bir yabancı dili ne gibi süreçler atlatarak öğrendiğinizi ya da öğrenemediğinizi düşünebilirsiniz. Ayrıca dilin canlı bir organizma gibi düşünülmesi gerekir. Gündelik dilde bile değişen zamanla birlikte değişen birçok kelime ve durum ifadesi vardır. Doğal dili anlama ve doğal dilde düşünebilme süreci beyin içinde karmaşık bir yapıya sahipken, bunu hemen anlayarak bilgisayar ortamında yazılıma dökebilmek için de çok fazla mesai harcanmıştır. 50 yılı geçen bir süre sonucunda yapay zeka modüllerinin geliştirilmesi ile doğal dil işleme ortaya çıkmıştır.

    Dil bilimden doğal dil işlemeye

    Dil bilim, dil bilgisi, anlam bilim ve fonetik dahil olmak en küçük anlamı açıklamaktan söz dizimine ve anlam bütünlüğüne kadar uzanan bilimsel bir çalışmadır.

    Klasik dil bilim, dil kurallarını geliştirmek ve değerlendirmekle ilgilidir. Söz dizim ve semantik için resmi yöntemlerle ilgili büyük ilerlemeler kaydedilmiştir. Yani kullanılan sözcükler ve cümle yapılarındaki kurallar, birer matematik formülü gibi açıklanabilmektedir. Ancak beynin karmaşık yapısında oluşturulan ve kitlelerce kabul gördüğü halde dilin kurallarıyla açıklanamayan istisnalar da hemen her dilde mevcuttur. Haliyle dilin doğal yapısı bir yerde matematiğe direniyor denilebilir.

    Matematik, bir bilim aracıdır. Doğal dil üzerinde çalışan matematikçiler, matematiksel dil bilim olarak çalışmalarına atıfta bulunarak, yalnızca özel matematiksel formüllerin ve biçimsel diller gibi doğal dil kuramının konuşurlar tarafından kullanımına odaklanırlar.

    Hesaplamalı dil bilim, bilgisayar bilimi araçlarını kullanarak modern dil bilimsel çalışmalarını yürüten bir alt daldır. Hesaplamalı dil bilim, doğal dilin anlaşılması ve üretilmesi için bilgisayar sistemlerinin çalışmasıdır. Böylece teorik ölçümler ve sağlamalar gerçekleştirilerek yazılımlara hazırlık yapılır. Dev veriler toplandıkça da yeni ve farklı şeylerin keşfedilebileceği ve bilimin ilerletilebileceği gündeme gelir.

    Doğal dil işleme için Data-Drive yöntemleri artık o kadar popüler hale gelmiştir ki, bunlar hesaplama dil bilimine ana akım yaklaşımlar olarak düşünülmelidir. Bu gelişime güçlü bir katkı sağlayan faktör, şüphesiz, bu yöntemlerin uygulanabileceği mevcut elektronik olarak depolanmış verilerin artış miktarıdır.

    Diğer bir faktör ise, yine de istisnaların bulunabileceğidir. Tüm bilginin elde edilmesi ve kodlanması, etkili ve güçlü dil sistemlerinin geliştirilmesine katkı sağlayarak sözlü makine öğrenme yöntemlerinin ilerletilmesine katkı sağlar.

    İstatistiksel doğal dil işleme

    Hesaplamalı dil bilim, istatistiksel yöntemlerin daha mühendis tabanlı veya ampirik yaklaşımını yansıtmak için doğal dil süreci veya NLP adıyla da bilinir. Alanın istatistiksel baskınlığı da sıklıkla NLP’nin İstatistiksel Doğal Dil İşleme olarak tanımlanmasını sağladığı gibi bir yerde de klasik dil bilim yöntemlerinden ayrılır.

    Hesaplamalı dil bilim, hem bilimsel hem de mühendislik olarak görülebilir. Genellikle doğal dil işleme (NLP) olarak adlandırılan hesaplamalı dil bilimin mühendislik ve yapay zeka tarafı, büyük ölçüde, dil ile yararlı şeyler yapan hesaplama araçları oluşturma ile ilgilidir. Örneğin, makine çevirisi, özetleme, soru cevaplama gibi programlar doğal dil işlemeden yararlanır.

    Basitçe ifade edersek, istatistiksel NLP olasılıkları, bir ifadeyi veya metni analiz ederken karşılaşılan alternatiflerle ilişkilendirir ve en olası sonucu doğru olanı kabul eder. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, dünyayla yakından ilişkili olan olguları olan sözcükler sık ​​sık birbirine yaklaşır ve bu türdeki metinleri hızlıca çözmek daha kolay ve güvenilir olabilir.

    Doğal dil işleme yöntemleri

    Makine öğrenimi uygulayıcılarının metin verileriyle ilgilenirken, Doğal Dil İşleme alanındaki araç ve yöntemlere yakından bakmak gerekir.

    Bir önceki bölümde dil bilimden NLP’ye giden yolu gördük. Şimdi, modern araştırmacıların ve uygulayıcıların NLP’nin neyle ilgili olduğunu nasıl tanımladıklarını inceleyelim.

    Belki de, bu alandaki en iyi araştırmacıların yazdığı daha geniş kapsamlı ders kitaplarından birinde, konuya hem klasik dil bilim hem de modern istatistiksel yöntemlerin tartışılmasına izin veren “dil bilim bilimi” denir.

    Dil biliminin amacı, etrafımızda dolaşan konuşmaların ve diğer medyanın çok yönlü dil bilimsel gözlemlerini karakterize edip açıklayabilmektir. Bunun bir kısmı, insanların dilin nasıl edinildiğini, üreteceğini ve anladığını bilişsel büyüklüğü ile ilgilidir, diğer bir kısmı dilsel sözler ve dünya arasındaki ilişkiyi anlamakla yani dilsel yapıları anlayabilmekle ilgilidir.

    İstatistiksel NLP, doğal dil alanı için istatistiksel çıkarım yapmayı amaçlamaktadır. Genel olarak istatistiksel çıkarım, bazı verilerin (bazı bilinmeyen olasılık dağılımına göre üretilmiştir) alınması ve daha sonra bu dağılım hakkında bazı çıkarımlarda bulunmasından oluşur.

    Nasıl çalışır?

    Doğal dil işleme, insan dillerinin otomatik hesaplama olduğundan, sürece insan tarafından üretilen metni girdi olarak alan algoritmalar ve çıktılar olarak doğal görünümlü metinler üreten algoritmalar dahildir.

    Diyalog temelli bir yapay zeka uzman sisteminden karar almak istediğinizde, robotun sizin talimatlarınız doğrultusunda işlemleri gerçekleştirmesi gibi akıllı bir sistemin çalışması için sizin konuştuğunuz doğal dilin işlenmesi gerekir.

    NLP alanı, bilgisayarları insanların kullandığı doğal dillerle yararlı görevleri yerine getirmeyi gerektirir. NLP’nin girdisini doğal konuşma, çıktısını da yazılı metin oluşturur. NLP’nin temel iki bileşeni vardır. Bunlardan ilki NLU olarak kısaltılan doğal dil anlayışıdır. Anlama şu görevleri içerir; verilen girdinin doğal dilde yararlı temsillerle eşlenmesi ve dilin farlı yönlerini analiz etmek. Diğer bileşen ise NLG kısaltması ile anılan doğal dil üretimidir.

    NLG, bazı iç temsillerden doğal dil biçiminde anlamlı söz öbeklerini ve cümleleri üretme sürecidir. Bu süreçte, yapay zeka tarafından içerik algılanır, ilgili içeriği bilgi tabanından alınması sağlanarak metin planlaması gerçekleşir. Planlamaya göre istenilen kelimeler seçilir ve cümlelerin oluşturulmasıyla cümlenin tonu belirlenmeye başlanır. Ardından cümle planının cümle yapısıyla eşleştirilmesi gerçekleşir.

    Yapay zekanın iki bileşeninden NLUNLG’den daha zordur. Doğal dil anlayışındaki zorluklar, doğal dilin son derece zengin bir yapıya sahip olmasından ileri gelmektedir. Daha önce doğal dil bölümünde detaylıca açıkladığımız nedenlerden dolayı dilin farklı seviyelerinde belirsizlik olabilir. Sözcüksel belirsizlik, kelime seviyesi gibi çok ilkel düzeyde olabilir.

    Örneğin “yaz” kelimesinin isim olarak mı yoksa fiil olarak mı kullandığınızın algılaması zor olabilir. Söz dizimi seviyesinde “Doktor ona baktı.” gibi bir cümlede doğru tonlama yapılmadıysa ses algısında ayrıştırma zor olabilir. Özellikle Türkçe gibi eril/dişil ayrımı olmayan dillerde zamir belirsizliği yaşanabilir. Bunların önüne geçebilmek için işlenen dilin kodları maksimum derecede detaylandırılarak işlenmelidir.

    Cümlelerin ve söz öbeklerinin kodlandığı dil bilimsel ağaçlar ne kadar doğru çizilirse sonuçlar da o kadar güvenilir olur. Ayrıştırma ağacı, cümleyi yapılandırılmış parçalara ayırır, böylece bilgisayar dili kolayca anlayabilir ve işleyebilir. Ayrıştırma algoritmasının bu ayrıştırma ağacını oluşturması için yapay zeka kodlamasında hangi ağaç yapılarının doğru olduğunu açıklayan bir dizi yeniden yazma kuralları oluşturulmalıdır.

    Doğal dil işlemenin geleceği

    Doğal dil işlemede büyük yol alınmış olsa da, şirket CEO’ları bu teknolojinin daha geliştirilecek çok fazla yönünün olduğunu düşünüyor. Bazen dilsel kodlamalarda sorun olursa işlemler karmaşık sonuçlar verebiliyor. Bu nedenle doğal dil işleme programıyla tam olarak neye hizmet verilmek istendiği, hangi fayda için kullanılacağı gibi saptamaların da iyi analizlerle yapılmış olması gerekir. Yine de uzmanlar bir sonraki teknoloji dalgasının NLP’yi algılayan NLP olduğunu savunuyor, buradan yapay zekanın daha birçok sahada kendini göstereceğini söyleyebiliriz. Sonuç olarak, şu andaki haliyle bile birçok alanda işleri kolaylaştıran ve hızlandıran NLP’nin daha da geliştikçe neler yapabileceği merak konusu.

    Ferhat Verdi / Newtech 

    HDMI kablo alırken nelere dikkat edilir: Ucuzla pahalı arasında fark var mı?

    Teknolojinin hızla gelişmesiyle birlikte HDMI kablolar, TV, oyun konsolu, bilgisayar ve projektör gibi cihazlar için vazgeçilmez hale geldi. Ancak, piyasada çok çeşitli fiyat aralıklarında ve özelliklerde HDMI kablolar bulunuyor. Bu durum, “Ucuz bir HDMI kablo işimi görür mü, yoksa pahalı bir kablo mu almalıyım?” sorusunu beraberinde getiriyor. Gelin, HDMI kablo alırken dikkat edilmesi gereken noktaları ve fiyat farklarının gerçekten ne anlama geldiğini inceleyelim.

    HDMI sürümü: Eski kablo, yeni cihazla uyumlu olmayabilir!

    HDMI kabloların en önemli teknik özelliği, taşıdığı sürüm numarasıdır. HDMI 1.4, 2.0 ve 2.1 gibi sürümler, kablonun desteklediği çözünürlük, yenileme hızı ve veri aktarım kapasitesini belirler. Bu açıdan fiyatı ve kalitesinin yanı sıra, HDMI sürümüne dikkat etmeniz lazım.  Örneğin, bir HDMI 1.4 kablo, HDMI 2.1 destekleyen bir TV’nin tüm özelliklerinden yararlanmanıza izin vermez.

    HDMI sürümleri neyi temsil ediyor?

    • HDMI 1.4: 1080p çözünürlükte video ve ses aktarımı için yeterlidir. 4K desteği sınırlıdır.
    • HDMI 2.0: 4K videoyu 60 Hz yenileme hızıyla aktarabilir. Daha yüksek çözünürlük ve renk derinliği isteyen kullanıcılar için uygundur.
    • HDMI 2.1: 8K çözünürlükte ve 120 Hz yenileme hızında görüntü aktarımı yapabilir. Ayrıca, oyun konsolları için önemli olan VRR (Değişken Yenileme Hızı) gibi özellikleri destekler.

    Altın uçlu HDMI kablolar: Gerçekten fark yaratır mı?

    Piyasada sıkça gördüğümüz ‘altın uçlu HDMI kablo’ ifadesi, kablonun dayanıklılığı ve iletim kalitesi için öne çıkarılıyor. Altın uçlar, oksidasyona karşı direnç sağladığı için uzun vadede avantajlı olabilir. Ancak, bu durum çoğunlukla kablonun dayanıklılığını etkiler, görüntü veya ses kalitesine belirgin bir katkı sağlamaz. Kısacası, altın uçlar, genelde reklam amaçlı bir pazarlama unsuru olarak kullanılıyor diyebiliriz.

    HDMI kablo fiyatları, markaya, malzeme kalitesine ve pazarlama stratejilerine göre de büyük farklılıklar gösterebilir. Ancak, fiyat farklarının her zaman anlamlı bir performans farkı sunduğunu söylemek zor.

    • Ucuz HDMI kablolar: Çoğu zaman temel işlevleri yerine getirir. Eğer kısa mesafede (1-2 metre) kullanacaksanız, görüntü ve ses kalitesinde ciddi bir sorun yaşamazsınız. Ancak, uzun vadeli kullanımda dayanıklılık sorunu yaşayabilirsiniz.
    • Pahalı HDMI kablolar: Genellikle daha iyi malzeme kalitesine, güçlü koruyucu kaplamalara ve daha uzun kablolarda sinyal kaybını önleyen özelliklere sahiptir. Özellikle 5 metreden uzun kablolarda sinyal kaybını azaltabilirler.

      Doğru HDMI kabloyu nasıl seçersiniz?

      1. Cihazınızın ihtiyaçlarını kontrol edin: TV, oyun konsolu veya bilgisayarınız hangi HDMI sürümünü destekliyorsa ona uygun bir kablo seçin.
      2. Kablo uzunluğunu hesaplayın: 2 metreden kısa bir kablo için ucuz bir model tercih edebilirsiniz. Ancak daha uzun kablolar için kaliteli bir model seçmek faydalı olabilir.
      3. Dayanıklılık ve garanti süresine bakın: Uzun süreli kullanım için sağlam yapılı ve garantili bir kablo tercih edin.

    MediaMarkt’ta “Şahane Kasım” tüm heyecanıyla devam ediyor

    Avrupa’nın bir numaralı tüketici elektroniği perakendecisi MediaMarkt’ın Şahane Kasım kampanyası birçok ürünle devam ediyor. 2 Aralık tarihine kadar devam edecek kampanya kapsamında; MediaMarkt mağazaları, mediamarkt.com.tr ve MediaMarkt mobil uygulamasında binlerce ürün tüketicilere sunuluyor. 

    Geniş ürün yelpazesiyle tüketicilere konforlu alışveriş keyfi sunan MediaMarkt’ın Şahane Kasım kampanyası tüm coşkusuyla devam ediyor. 2 Aralık’a kadar sürecek kampanya kapsamında tabletten epilasyon cihazına, akıllı telefondan dizüstü bilgisayara binlerce ürün MediaMarkt’ta tüketicileri bekliyor.

    MediaMarkt’ın Şahane Kasım kampanyası kapsamında;

    • SAMSUNG Galaxy Tab A9 + 4/64 GB Tablet – 4.799 TL,
    • PHILIPS BRE710/05 Islak ve Kuru Epilatör – 1.599 TL,
    • LENOVO IdeaPad Slim 3/ Intel N100/ 4GB Ram/ 128GB SSD/ 15.6″/ W11/ Laptop – 7.599 TL,
    • REALME 11 8/128GB Akıllı Telefon – 8.799 TL,
    • TP-LINK Tapo C200, 1080P Full HD,Hareket Tespit ve Takibi,360°, Gece Görüşü, Wi-Fi Güvenlik Kamerası – 849 TL’den satışa sunulacak.

    MediaMarkt’ın Şahane Kasım kampanyası 2 Aralık’a kadar MediaMarkt’ın Türkiye genelindeki 102 mağazasında ve online alışveriş sitesi mediamarkt.com.tr’de geçerli olacak.

    Tüketiciler kampanyaya dair detaylara Şahane Kasım Kampanyası | MediaMarkt adresinden ulaşabilirler.

    MediaMarkt Startup Challenge yarışmasına başvuru için son 2 gün!

    0

    MediaMarkt’ın girişimcilik ekosistemini desteklemek amacıyla düzenlediği “MediaMarkt Startup Challenge” yarışması için başvurular başladı. Geleceğin teknolojilerini kurgulayan şirketlerle, perakendeyi yeniden şekillendirecek girişimcileri bir araya getirmeyi hedefleyen yarışmaya son başvuru tarihi 2 Aralık 2024.

    MediaMarkt Türkiye’nin girişimcileri ve girişimcilik ekosistemini desteklemek amacıyla bu yıl 7’ncisini düzenlediği “MediaMarkt Startup Challenge” yarışmasının başvuru süreci başladı. Bugüne kadar Türkiye başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesinden başvuru alan yarışmaya girişimciler, 2 Aralık 2024 tarihine kadar başvuru yapabilecek.

    Yarışmada; “Perakende Satış Teknolojileri”, “Satış Sonrası Teknolojiler” “Kurumsal Dijitalleşme ile Çalışan Deneyimini Güçlendirme” ve “Sürdürülebilirlik ve Çevresel Etki Çözümleri” alanlarında, inovatif perspektifiyle fark yaratan ve perakende dünyasını dönüştüren uygulamalar değerlendirilecek.

    Uzman isimlerden oluşan jüri değerlendirmesi sonucunda finalde yarışmaya hak kazanan girişimler, 15 Ocak 2025 tarihinde düzenlenecek Startup Challenge yarışmasında projelerini sunacak ve ödüle hak kazanan ilk üç proje belirlenecek.

    Yarışmaya katılmak isteyen girişimciler, başvurularını 2 Aralık 2024 tarihine kadar MediaMarkt Startup Challenge | MediaMarkt adresinden yapabilecek.

    Realme GT 8 Pro, bataryasıyla devrim yapabilir!

    0

    Realme, mobil teknoloji dünyasında yeni bir çığır açmaya hazırlanıyor. GT 8 Pro modeli ile sektörde ses getirecek bir hamle yapan marka, devasa batarya kapasitesiyle dikkat çekiyor. Şirketin geliştirdiği yeni akıllı telefon, kullanıcıların beklentilerini ve teknolojik sınırları zorlayacak gibi görünüyor.

    Realme GT 7 Pro’nun başarısı sürdürülecek

    Geçtiğimiz GT 7 Pro modelinde 6500mAh Titan Batarya ile kullanıcılardan övgü toplayan Realme, şimdi çıtayı daha da yükseltiyor. Yeni modelin 8000mAh gibi etkileyici bir batarya kapasitesine sahip olması bekleniyor. Ancak bu büyük kapasite, beraberinde bazı zorlukları da getirebilir.

    Şarj performansı açısından bakıldığında, batarya kapasitesindeki artış doğrudan şarj sürelerini de etkileyecek:

    • 7000mAh kapasitede 42 dakikalık şarj süresi
    • 7500mAh kapasitede 55 dakikalık şarj süresi
    • 8000mAh kapasitede muhtemel 70 dakikalık şarj süresi.

    Realme, silisyum-karbon anot teknolojisi sayesinde bataryanın daha uzun ömürlü ve verimli olacağını vurguluyor. Ancak rakip markaların aksine kablosuz şarj desteği sunmaması, modelin potansiyel bir dezavantajı olarak öne çıkıyor.

    OnePlus 13 ve Xiaomi 15 Pro gibi rakip modeller Snapdragon 8 Elite işlemci ve kablosuz şarj özelliği sunarken, Realme’nin bu yaklaşımı eleştiri alıyor. Şirket şimdilik batarya kapasitesine odaklanarak farklı bir yol izliyor.

    Realme GT 8 Pro’nun pazar başarısı, kullanıcıların büyük batarya karşılığında daha uzun şarj sürelerini kabul edip etmeyeceğine bağlı olacak. Teknoloji tutkunları ve tüketiciler için kritik soru şu: Batarya kapasitesi mi yoksa şarj hızı mı daha önemli?

    Realme, bu modeliyle mobil teknoloji yarışında iddiasını ortaya koyarken, tüketicilerin nasıl tepki vereceği merak konusu. Şirketin bu stratejisi, akıllı telefon pazarındaki konumunu nasıl etkileyecek, hep birlikte göreceğiz.