Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 1774

    Ünlü yüzücü Michael Phelps Facebook’u salladı!

    Ekran Resmi 2016-08-13 13.11.58

    200 metre kelebek finalinde altın madalya kazanan dünyaca ünlü ABD’li yüzücü Michael Phelps, 20’nci Olimpik madalyasını Facebook’ta paylaştığı fotoğrafla kutladı. Fotoğrafının altına “Wow! Bu, daima hatırlayacağım bir şey olacak… dün gece bunu çok istemiştim!!” yazan Phelps, yüzmeden önce bekleme odasında müzik dinlerken kameralara takılan yüz ifadesi ile de Facebook’u salladı. #PhelpsFace etiketi ile yüz ifadesinin taklidini yapan resimler ve caps’ler paylaşıldı. Bunu yapanlar arasında ABD’li oyuncu Adam Shapiro da yer aldı.

    Bunlara ek olarak, ABD’li ünlü sunucu Ryan Seacrest ise Michael Phelps’in kazanma anında eşinin ifadesinin televizyon ekranlarına nasıl yansıdığını paylaşırken, Today Show da Facebook hesabından Phelps’in altın madalyasını aldıktan sonra çocuğunu öpen bir fotoğrafını paylaştı. Engelli Olimpiyatları’nda yarışan Adam Gilmore isimli yüzücü de Facebook’ta paylaştığı fotoğrafında kendisine ilham veren Phelps’e teşekkür etti.

    Haberin devamında ilgili paylaşımlardan bazılarını linklere tıklayarak görebilirsiniz.

    Michael Phelps’in 20’nci madalyasıyla ilgili paylaşımı: https://www.facebook.com/michaelphelps/photos/a.446945581246.249367.8938856246/10153882268776247/?type=3

    Adam Shapiro’nun #PhelpsFace paylaşımı: https://www.facebook.com/AdamShapiroOfficial/photos/a.297497647111469.1073741828.297495507111683/502649653262933/?type=3&theater

    Ryan Seacrest’in paylaşımı: https://www.facebook.com/ryanseacrest/videos/539416409581384/

    Today Show’un paylaşımı: https://www.facebook.com/today/photos/a.122723261349.132852.12566691349/10154441722711350/?type=3&theater

    Engelli Olimpiyatları Facebook sayfasındaki Adam Gilmore paylaşımı: https://www.facebook.com/SpecialOlympics/photos/a.146562253781.143839.10331123781/10155248521378782/?type=3&theater

    Sosyal medya dünyasına dair öne çıkan gelişmeleri aktarmayı sürdüreceğiz…

    Star Trek’in şimdilik hayal olan teknolojileri

    Star TrekBu yıl 50. yaşını kutlayan Star Trek ya da Türkçesi ile Uzay Yolu hem TV hem de beyazperdeye damgasını vurmuş bir yapım. Tüm dünyada filmin 50. yılı için çeşitli organizasyonlar düzenlenirken bir yandan sinemaseverleri 26 Ağustos’ta vizyona girecek fenomen serinin yeni filmi “Star Trek Sonsuzluk”un heyecanı sarmış durumda. Yeni film eminim hayal gücümüzün sınırlarını yine epey zorlayacaktır ancak şu ana kadar çekilen 12 filmin de inanın hala hayata geçmeyi bekleyen çok sayıda teknolojiyi barındırdığına emin olun. Star Trek ya da benzer bilim kurgu serilerinin genellikle zaman içinde gerçeğe dönüşen teknolojileri konuşulur bildiğiniz gibi, ancak ben bu yazımda konuya daha farklı bir açıdan bakıp çoğu hala hayal olan ya da pratikte kitlelere ulaşmasına çok fazla zaman olan, Star Trek filmlerinde yer alan teknolojileri bir araya getirdim.

    Warp Drive
    Gemiler ışık hızından daha hızlı seyahat edebilir mi? Işık hızı dünyanın en yüksek hız limiti ve yalnızca kütlesiz cisimler bu hıza ulaşabilir. Çünkü kütlesi olan bir cismi bu hıza ulaştırmak için sonsuz enerji gerekebilir. Peki ya hareket eden uzay olursa. Miguel Alcubierre’nin teorisine göre uzay aracının önünde yaratılacak bir negatif enerji baloncuğu ile uzay hareket edebilir. Ancak negatif enerji bilim adamaları tarafından henüz kanıtlanamadı. Buna ek olarak baloncuk durağan olmayacak ve enerji bir kez serbest bırakıldığında uzay gemisinin yavaşlaması ile büyük bir patlama yaşanabilir. Bu da demek oluyor ki Warp Drive’ın hayata geçmesi için daha çok zaman gerekli.
    Replicators
    Star Trek’te cihaz ya da istenilen herhangi bir şey olduğunda tek yapmaları gereken bunu bilgisayara anlatmaktı. Enerjiyi herhangi başka bir forma çevirebilen replikatör uzay yolunun en futuristik ve ikonik teknolojilerinden biridir. Bu teknoloji tam olarak gerçekleşmemiş olsa da 3D yazıcılar bu teknolojiye bir hazırlık niteliğinde. Bir çoğumuz son 5-6 yılın teknolojisi olarak bilsek de ilk 3D yazıcı bundan 30 yıl önce Charles “Chuck” Hull tarafından icat edildi ve patenti alındı. Ancak 3D yazıcılar asıl olarak 2009 yılında kullanılmaya başlandı.
    Tractor Beams
    Tractor Beam gibi araçlar bugün mevcut ancak hiçbiri bir uzay aracını hareket ettirecek kadar büyük ve güçlü değil. Bilim insanları molekülleri hareket ettirmek için “optical tweezers” adını verdikleri odaklanmış ışın demetlerini kullanıyorlar. Ses dalgaları objeleri suyun altına çekebilir ancak bu yöntem uzayda işe yaramaz. Eğer istediğiniz yalnızca cisimleri uzay geminize çekmekse çekim yasasına göre geminizin yeterince büyük ve ağır olması gerekir.
    Tricorders
    Star Trek sağlığın geleceğine de farklı bir bakış açısı getirmişti. Filmde tek bir cihazla insan vücudunu anlamak ve hastalığın nedenlerini teşhis etmek mümkün. Peki böyle bir cihaza sahip olmamız ne derece mümkün? Modern tıp alanında son yıllarda bilim kurgu ile yarışacak gelişmeler yaşandı. Bazıları tricorder teknolojisine rakip olacak nitelikte. Ancak henüz hiçbirinin o kadar geniş yetenekleri bulunmuyor.
    Transporters
    Star Trek deyince herkesin aklına gelen ilk replik “ışınla beni Scotty’dir. Peki bu efsane repliğe konu olan ışınlanma hikayesi gerçekte nedir? Teorik olarak ışınlanma mümkün. Tüm olay kuantum dolaşıklık kavramı ile ilgili. Yani aralarında belli bir ilişki olan iki atomdan birini ölçtüğümüz anda diğerinin bu sonuca göre kendini biçimlendirmesi. Tabii ki bu durum kuantum dünyasında çok küçük mesafeler için geçerli. Fakat şimdiye kadar bilim insanların gerçekleştirdikleri deneyle cisimlerin ya da insanların ışınlanması için yeterli değil. Şimdilik insan oğlu bilim laboratuvarlarında fotonlar yoluyla kuantum ışınlanma ile yetiniyor.
    Phaser
    ‘Star Trek’ ekibinin kullandığı unutulmaz ışın silahı Phaser, akabinde yapılan bilim kurgu film ve dizilerinde kullanılan tüm lazer silahlara ilham kaynağı olmuştur. Gerçek hayatta kullanılan elektrik şoku silahı Taser’e de ilham veren silahın filmdeki üstün özelliklere sahip olması için ise henüz çok zaman var. Star Trek fanlarının hatırlayacağı üzere serinin 3. bölümünde karşımıza çıkan Phaser tüfek kuvvetli lazer etkisi ile koca bir kayayı dahi yerinden oynatmıştı. Tüfek 2013 yılında yapılan müzayede de 231 bin dolara kendine alıcı bulmuştu.
    Hyposprays
    Star Trek’de kullanılan hypospray aslında basınçla sıkıştırılmış hava veya gaz kullanan bir enjektör. 1952 yılında savunma bakanlığında çalışan bir sivil araştırmacı alet üzerinde çalışmaya başladı ve 1962 yılında ABD patentini aldı. Çok dozlu jet enjeksiyon aleti olarak adlandırılan cihaz tüm dünyada çiçek hastalığı ile mücadelede kullanıldı. Ancak bir süre sonra aletin sağlık için riskli olabileceği ortaya çıktı. Epidermise temas eden alet hastalıkları kişiden kişiye taşıma riski oluşturuyordu. Kısa süre önce ise araştırmacılar tek kullanımlık jet enjektörler geliştirmeyi başardı. Geliştiren aletlerden PharmaJet 2014 yılında FDA tarafından onaylanarak grip salgınında kullanıldı.

    Görsel kaynak: howstuffworks

    Microsoft Xbox One S, Türkiye’de yalnızca Media Markt’larda!

    1470208397_XboxOneS_CnslCntrllr_Hrz_FrntTlt_RedBG_RGB

    Microsoft tarafından geçtiğimiz Haziran ayında Amerika’da düzenlenen E3 oyun fuarında duyurusu yapılan Xbox One S Türkiye’de… Günün koşullarına uygun olarak 4K ve HDR (High Dynamic Range – Yüksek Dinamik Aralıklı Görüntüleme) desteği ile geliştirilmiş olan Xbox One S, Bluetooth özelliğine sahip yeni kumandası ile oyun tutkunlarının gönlünü çalacak.

    Türkiye’de yalnızca Media Markt mağazalarında sınırlı sayıda satılacak olan 2 TB’lık “Limited Edition” Xbox One S, önceki nesillere oranla yaklaşık yüzde 40 civarında daha küçük bir tasarıma sahip. 1899 TL ile raflarda yerini alan oyun konsolu özellikle “robot beyazı” adı verilen rengi ve şık yapısı ile dikkat çekiyor.

    Xbox’ın önceki nesillerine bir bakalım

    Aslında Xbox One S ile ilgili anlatılacak çok şey var ama, şöyle bir Xbox geçmişini hatırlamakta yarar var elbette… İlk Xbox, Kasım 2001’de Amerika’da piyasaya çıkmıştı. Avrupa’ya gelmesi yaklaşık altı ay sonra oldu. Ancak Türk oyun severler, Xbox’ın resmi olarak ülkemizde satışa sunulmasını uzun yıllar beklemek zorunda kaldılar.

    Xbox’ın adında yer alan “X” aslında bir zamanlar PC’de oyun oynarken sık sık güncellediğimiz Microsoft’un grafik API yazılımı olan DirectX’den geliyor. Doğrusu, bir kullanıcı olarak Xbox’ın ilk nesil kasasını hep sevmişimdir. Biraz büyük olmakla birlikte Xbox adını tasarım olarak taşıyan kaliteli bir kasaydı bana kalırsa…

    İkinci nesil Xbox 360 piyasaya çıktığında takvimler 2005 yılını gösteriyordu. Yatay olarak kullanılan Xbox’ın kasası biraz küçülmüş ve dikey olarak da kullanılabilir hale gelmişti. Xbox 360 Elite ve Xbox 360 S olarak iki ayrı tasarımla gelen bu oyun konsoluyla birlikte harekete duyarlı bir oyun sistemi olan “The Kinect” de hayatımıza girdi. Ekstra bir kamera ve hareket sensorü sayesinde artık birçok fiziksel hareket gerektiren oyunda herhangi bir oyun çubuğu yerine vücudumuzu kullanabiliyorduk. İkinci nesil Xbox 360, büyük bir başarı yakaladı. 2013 yılı yapılan bir araştırmanın sonucunda oyun konsolunun dünya çapında yaklaşık 80 milyon adet sattığı açıklandı.

    Üçüncü nesil olan Xbox One, 2013 yılında piyasaya çıktı. Tasarım daha minimal ve köşeli bir hal almış yine yataya dönülmüştü… Geniş bant internetin yaygınlaşması ve bağlantı hızlarının artması sonucu, Xbox One, oyunların internet üzerinden satılıp oynanması konusuna yoğunlaşmıştı.

    1470208412_XboxOneS_CnslCntrllr_Vrt_TopOrtho_RedBG_RGB
    … Ve Xbox One S!

    Ve dördüncü nesil Xbox One S’e gelelim… Öncelikle son derece zarif, görsel açıdan göz okşayan bir tasarıma sahip olduğunu kabul etmek gerekiyor. Oyun konsolu, selefi olan sürüme göre yaklaşık yüzde 40 daha küçük bir tasarıma sahip… Ayrıca, daha önceki nesillerde karşımıza çıkan o kocaman güç kaynağı da kasanın içine alınmış. Oyun konsolunu ister yatay, isterseniz dikey olarak kullanabiliyorsunuz. Ancak kabul etmek gerekiyor ki, Xbox One’ın kendine özgü köşeli çizgileri hemen hemen aynen korunmuş… Diğer nesiller arasındaki keskin geçiş burada kendini daha yumuşak bir şekilde göstermiş. Şu anda “robot beyazı” adı verilen bir renkle satışa sunulan Xbox One S’in başka renklerinin de piyasaya çıkıp çıkmayacağıyla ilgili Microsoft yetkilileri pek “renk” vermiyorlar diyebilirim.

    Oyun konsolunun “içindeki” radikal değişikliklere baktığımızda artık neredeyse endüstri standartı haline gelen 4K’nın desteklendiğini görüyoruz. Bu da HD kalitesinden 4 kat daha kaliteli görsellerden oluşan oyunlar oynamak anlamına geliyor ki, tadından yenmez. 4K ile birlikte gelen önemli görsel gelişmelerden biri de, fotoğraf makinesi ve kameralarda sıkça rastladığımız HDR (High Dynamic Range – Yüksek Dinamik Aralıklı Görüntüleme) desteği… Bu da görüntüye inanılmaz kaliteli bir kontrast derinliği getiriyor. Ancak, şunu belirtmek gerekiyor. Filmleri 4K desteğiyle izleyebiliyorsunuz, oyunlar ise şimdilik “upscale” ediliyor. İşin biraz teknik detayına girecek olursak, aslında Xbox One’ın da “teknik anlamda” 4K desteklediğini söyleyebiliriz. Ancak, Xbox One’da kullanılan HDMI 1.4a portu yalnızca 30Hz’de 4K yayını sağlayacağından bu bazı videolarda sorun yaratabiliyordu. Oysa yeni nesil Xbox One S’te yer alan HDMI 2.0a 60Hz 4K yayını sunuyor, bu da pırıl pırıl, sorunsuz bir görüntü anlamına geliyor.

    Kinect girişi yok ama USB var

    Daha önceki nesillerde birçok tartışmaya neden olan Kinect’le ilgili özel bir girişin bulunmaması dikkat çekici. Ancak dileyenler USB girişinden Kinect’i oyun konsoluna bağlayabilirler.

    Oyun konsolunun ana işlemcisi ve grafik işlemcisiyle ilgili herhangi bir geliştirmenin yapılıp yapılmadığı konusunda Microsoft’tan sağlıklı bir açıklama gelmemesine rağmen, oyunlarda belirli bir performans artışı olduğu gözlemlenebiliyor.

    En önemli tasarım yeniliklerinden biri de Xbox’ın Bluetooth destekli kumandasında yapılmış. Şekil olarak daha önceki sürümlerin yapısı korunmakla birlikte, özellikle kumandanın elle kavrandığı bölümlerde kullanılan kaydırmaz doku, uzun süreli oyunlarda terden kaynaklanan kaymaları başarıyla önlüyor. Ayrıca kapsama mesafesinin artmış olması, neredeyse 5 metreden fazla mesafeden oyunların kontrol edilebiliyor olması gerçekten hoş özellikler… Kumandanın yeteneği bununla bitmiyor. Windows işletim sistemine sahip olan PC, Tablet ve akıllı telefonunuzda da bu kumandayı rahatlıkla kullanabiliyorsunuz.

    Microsoft, 2 TB kapasiteli “Limited Edition” (Sınırlı Sürüm) modelini özellikle tavsiye ediyor. Günümüzde oyunların konsola kaydedildiğini düşünecek olursanız, bu tavsiyeye kulak vermek yerinde olacaktır. 2 TB kapasiteli Xbox One S, 1.899 TL fiyat etiketiyle Türkiye’de sadece Media Markt mağazalarında satılıyor. Dileyenler bu konsolu MediaMarkt’ın internet sitesi üzerinden satın alabilir.

    Batarya Ömrü En Uzun Akıllı telefonlar

    Akıllı telefon kullanım oranları günümüzde oldukça artmış durumda. Neredeyse her anımızda, yanımızda telefonumuz olmadan yapamıyoruz. Akıllı telefon kullananların büyük bir çoğunluğu, gününün neredeyse her anını online olarak geçiriyor. Akıllı telefonun bu denli yoğun kullanılması batarya sorunlarını da beraberinde getiriyor.

    Telefona en çok ihtiyaç duyulan zamanda, bataryanın bitmek üzere olduğunu görmek, eminim hiç kimsenin karşılaşmak istemeyeceği durumların başında geliyor. Normal kullanım durumunda, tam şarj ile bir akıllı telefon, bütün bir günü geçirecek şekilde ayarlanmış olmasına rağmen, çoğu kişi gün içinde iki hatta üç kez şarj etmek durumunda kalabiliyor.

     

    Özellikle yaz tatilinde devamlı cep telefonu kullanımı, bataryanın önemini oldukça artırıyor. Hele birde oyun oynamayı seviyorsanız, elektrik prizine yakın bir yerde bulunmanız kaçınılmaz oluyor.

    Bu haftaki yazımda; batarya ömrü uzun olan akıllı telefonlardan bahsedeceğim.

    Samsung Galaxy S7 Active

    uzun_omurlu_batarya_0112

    5.1 inç büyüklüğünde Quad HD Super AMOLED ekranı bulunan Galaxy S7 active, 4.000 mAh batarya ile oldukça uzun pil ömrü sunuyor. Kullanım durumuna göre 21 saat ile 16 saat arasında batarya kullanım süresi bulunuyor.

    Android 6.0 Marshmallow işletim sistemi ile piyasaya sürülen telefonda aynı zamanda  parmak izi sensörü de bulunuyor. Samsung ilk defa Active serisi bir telefonda parmak izi sensörü teknolojisine yer vermiş durumda.

    Dual Pixel teknolojisine sahip 12 megapiksel arka kamera, 5 megapiksel ön kamera ve FM radyo, Galaxy S7 Active’in diğer özellikleri arasında geliyor.

    Samsung Galaxy S7 Active’de aynı zamanda Qualcomm’un dört çekirdekli Snapdragon 820 işlemcisi bulunuyor. Cihazda 4GB RAM ve artırılabilir 32GB dahili depolama alanı bulunuyor.

    Motorola Moto Z Force

    uzun_omurlu_batarya_0113

    5.5 inç boyutlarındaki telefon, 3500 mAh batarya ile adından söz ettiriyor. 2K AMOLED ekran, Gorilla Glass 4 koruma, Qualcomm Snapdragon 820 çipset, Adreno 530 grafik işlem birimi, 4GB RAM, 32GB/64GB depolama, MicroSD kartdesteği, 21MP f/1.8 arka ve 5MP f/2.2 ön kameraya sahip olan Moto Z Force, 16 saat batarya ömrüne sahip.

    OnePlus 3

    uzun_omurlu_batarya_0114

    5.5 inç Optik Amoled ekran bulunan OnePlus 3, 3650 mAh batarya ile 14 saat şarj kullanımı sunuyor. Cihazda, 6 GB Ram, 16 MP arka kamera, 64 GB dahili depolama alanı bulunuyor.

    Ultra ince metal gövdesi ile gri, siyah ve altın renk seçenekleri bulunan OnePlus 3, Corning Gorilla Glass 4 ile korunan 5.5 inç Optik Amoled ekrana sahip. 152.7 x 74.7 x 7.4 mm boyutlarında olan telefon, sadece 158 gram ağırlında.

    Android v6.0.1 işletim sistemiyle sunulan OnePlus 3, Snapdragon 820 chipset, Dual-core 2.15 GHz Kryo & dual-core 1.6 GHz Kryo işlemci ve Adreno 530 grafik işlemci barındırıyor.

    Xiaomi Mi 5

    uzun_omurlu_batarya_0115

    5.15 inch ekrana sahip olan Xaomi Mi 5 akıllı telefonunda, 3000 mAh batarya bulunuyor. 14 saat batarya kullanım ömrü sunan cihaz, 1080 x 1920 piksel (Full HD) çözünürlüğünde IPS LCD ekran, 16 Megapiksel arka, 5 Megapiksel ön kamera, Çift LED (çift tonlu) Flaşı, 4-çekirdekli Qualcomm Snapdragon 820 işlemci, Adreno 530 GPU, 3 GB / 4 GB RAM, 32, 64 GB / 128 GB dahili hafıza, NFC, kızıl ötesi ve parmak izi okuyucusu barındırıyor.

    Huawei Mate 8

    uzun_omurlu_batarya_0116

    6 inç ekrana sahip olan Huawei Mate 8’de 4000 mAh batarya bulunuyor. Hiç durmadan 15 saat video gösterme kapasitesine sahip olan cihaz, CES 2016 Tüketici Elektroniği Fuarı’nda tanıtıldı. Mate 8 ile birlikte, yeni nesil iş yaşamına da hitap eden bir ürün sunduklarının ifade eden Huawei Tüketici Elektroniği Terminal Ürün Grubu Başkanı Kevin Ho, cihaz için; “Yüksek performansı ve uzun pil ömrü ile kullanıcılara daha bağlı ve verimli bir dünyanın kapılarını açan Mate 8’i, daha üretken bir yaşam için pazara sunmaktan mutluluk duyuyoruz” açıklamasını yaptı.

    Ürün, mimarisini ve enerji verimliliğini en yüksek performansa çıkartmak için 4 x A72 2,3 GHz ve 4 x A53 1,8 GHz işlemcileri ile desteklenmiş durumda.

    Samsung Galaxy J3

    uzun_omurlu_batarya_0117

    5 inç ekrana sahip olan Galaxy J3, 2600 mAh bataryaya sahip.  Cihaz 15 saat pil ömrü sunuyor. Samsung Galaxy J3, bilhassa Android’in güncel sürümlerini hızlı ve etkili kullanmayı amaçlayan kitleye hitap ediyor.

     

    Evlilik hazırlığı yapan çiftler için alışveriş önerileri

    Hayallerinizi süsleyen, masal gibi bir düğünle evlenmek istiyorsanız gelinlikten damatlığa, düğün çiçeğine, pasta ve kurabiyeden davetiye tasarımına, nerede balayı yapacağınıza,  hatta pratik fikirlerle düğün organizasyonunu kadar her şey çok önemlidir. Ancak bunlardan daha önemlisi evinizin ihtiyaçları ve mutfak eşyalarınızın eksiksiz olarak tamamlanmış olmasıdır. Henüz çeyiz alışverişinizi yapmadıysanız sizler için ev işlerini daha pratik hale getirecek ve mutfakta sevdiğiniz adama birbirinden lezzetli yemekler hazırlamanıza yardımcı olacak ev aletlerini yazdım.

    MasterchefGourmet

    Hem göze hem de damağa hitap eden yemekler hazırlayın

    Tefal Masterchef Gourmet ile pizzadan muffine, taze, sağlıklı meyve sularından smoothie’lere ve kıyma çekmeye kadar pek çok gıdayı evde kolaylıkla hazırlayabilirsiniz. Ürünle birlikte gelen tarif kitabıyla da hem göze hem de damağa hitap eden lezzetli yemekler ve hamur işleri sofralarınızı zenginleştirecek.

    Masterchef Gourmet’in mikseri ve özel tasarımlı çırpıcısı sayesinde tüm kek karışımları, birbirinden lezzetli tatlılar ve pasta çeşitlerini hazırlamak artık oldukça kolay. Gıda hazırlama aksesuarları ve parçalarıyla Masterchef Gourmet, sebze doğrayabilir, meyveleri dilimleyip sıkabilir hatta kendi mutfağınızda kıyma çekmenizi sağlayabilir. Üstelik kulplu kasesi ve sıçrama önleyici siper kapağı ile kullanımı ve temizliği de oldukça rahat. Yeni evlilerin mutfakta geçireceği zamanı azaltan Masterchef Gourmet, böylelikle birbirinize daha çok vakit ayırmanızı da sağlayacak.

    1465203681_NAR_SERISI

    Mutfağınızı nar kırmızısıyla renklendirin

    Arzum, bolluk ve bereketten yola çıkarak tasarladığı Nar Serisi’nde tasarım ve şıklığı mutfağınıza getiriyor. Yılın moda rengi “Nar kırmızısı” renginde tasarlanan küçük ev aletleri ile mutfağınızı ve hayatınızı renklendirebilirsiniz. Mutfakta renkli ürünler kullanmayı seviyorsanız markanın marin serisi ürünlerine de bir göz atmanızı tavsiye ederim.

    Arzum Nar Serisi içinde yer alan; Prostick 1500 El Blender Seti,Çaycı Klasik Çay Makinesi ,Cezveli Türk Kahvesi Makinesi, Mixxi Mikser, Prochopp Cam Hazneli Doğrayıcı ve Panini Granite Tost Makinesi tasarımı ve şıklığı kadar işlevselliği, ergonomisiyle de dikkat çekiyor. Nar Serisi, az yer kaplayan, sağlıklı malzemelerden üretilen ve az enerji harcayan özellikleri ile de kullanım avantajı sağlıyor.

    electrolux-zen-hava-temizleyici

         –  Sessiz süpürge kullanın, evliliğiniz uzun ömürlü olsun –

     

    Dünyanın en sessiz elektrikli süpürgesi: Electrolux UltraSilencer ZEN

    Sessiz çalışan elektrikli süpürgelerin performansının düşük olacağına dair efsane, Electrolux UltraSilencer ZEN ile tarihe karışıyor. Sadece 58 dB ses seviyesi ile dünyanın en sessiz elektrikli süpürgesi olan UltraSilencer ZEN, tamamen sessiz ve gürültüsüz bir temizlik fırsatı sunuyor.

    Dünyanın en sessiz elektrikli süpürgesi

    Electrolux UltraSilencer ZEN, sadece 58 dB ses seviyesi ile dünyanın en sessiz elektrikli süpürgesi olarak karşımıza çıkıyor. Bu sayede siz evde temizlik yaparken eşiniz rahatsız olmuyor ve evde gereksiz gerginlikler yaşamıyorsunuz.

    UltraSilencer ZEN, güçlendirilmiş motoru, yenilikçi hortumu, geliştirilmiş ağız kısmı ve son teknolojiyle donatılmış yalıtım materyalleriyle kullanıcıların daha sessiz süpürme ihtiyacını tam anlamıyla karşılıyor. Yalıtım tabakalarıyla geliştirilmiş UltraSilencer ZEN huzurlu bir temizlik deneyimi sunuyor. Optimize edilmiş Silent AeroPro hortumu ve pürüzsüz iç profili ile gürültüyü daha da azaltmaya yardımcı oluyor.

    UltraSilencer ZEN’in ağız kısmı da halıya temasta daha az gürültü sağlamak üzere kanallarla geliştirildi. Hava kanalının aerodinamik tasarımı ve pürüzsüz iç profili de istenmeyen sesi azaltmaya yardımcı oluyor. Normalden daha yüksek fırça boyu ise sert zeminde daha az gürültü çıkarıyor. Süpürgenin hortumu 36 mm çapındaki bir boruya takılıyor, böylece yalıtılmış bir sistem sunuyor ve gürültüyü de bloke ediyor.

    Sessiz, hızlı ve temiz

    Electrolux UltraSilencer ZEN, sessiz bir temizlik deneyimi için yapılan tüm teknik iyileştirmelerin yanında yüksek kaliteli bir elektrikli süpürgeden beklenen tüm özellikleri de sunuyor. Hareket Kontrol Sistemi yumuşak ve kolay bir manevra kabiliyeti sağlıyor. Multi-room Sistemi ise 12 metrelik kablo uzunluğu sunarak süpürgeyi odadan odaya geçirirken prizden çıkarma derdini ortadan kaldırıyor. Allergy Plus filtre sistemi ise A sınıfı mükemmel hava temizliğini garanti ediyor.

    Electrolux UltraSilencer ZEN ürün kategorisinde 58 dB ses seviyesi sunan ZUSDELUX58, ZUSANI58TR, ZUSALLER58 modelleri bulunuyor ve metalik gri, mavi ve beyaz renk alternatiflerinden oluşuyor. Electrolux UltraSilencer kategorisinde yer alan ZUSORIGDB+ ise 61 dB ses seviyesine sahip ve lacivert renk seçeneği mevcut.

    Fakir Skygo blue

         – Yeni evlenecekler için çeyizlerin olmazsa olmazı: Ütü yapmak! –

     

    Fakir Hausgeräte’den yeni evleneceklerin işi kolaylaştıracak son teknoloji ütüler: Sky Serisi…

    Ev işlerinin en zahmetlilerinden olan ütü yapmak, Fakir Hausgeräte’nin üstün teknolojili Sky serisi ile zevkli ve pratik hale geliyor. Güvenilir Alman teknolojisiyle tasarlanan Fakir Sky serisi; Skyfall, Skyjet ve Skygo modellerinden oluşuyor.

    Sky serisi ütüler üstün buhar gücü, kaliteli seramik taban yapısı ve kolay kullanımlı şık tasarımıyla ütü yapmayı çile olmaktan çıkarıp, keyfe dönüştüren teknolojiyi evinize getiriyor. Geniş su tankı kapasiteli ütüler, kendi kendini temizleme ve kirece karşı koruma özelliğiyle uzun süreli kullanım sağlıyor. Ayarlanabilir buhar özelliği ve dikey buhar çıkışı sayesinde tüm kumaşlarda kolay ütü yapma imkanı veriyor.

    Skyfall premium double seramik taban, Skyjet premium nano seramik taban, Skygo ise 350 ml su tankı kapasitesi özelliğiyle öne çıkıyor. Otomatik kapanma özeliği sayesinde olabilecek yanma durumlarına karşı güvenli kullanım sağlıyor.

    profilo-yaz-mevsimi-beyaz-esya-kampanyasi

    Profilo’dan yaz fırsatları 

    Evlenenler, Evini Yenileyenler Profilo’nun yaz fırsatları ile beyaz eşyalarını değiştirebiliyor. Üstelik bütçelerine göre üç farklı setten birini seçmek mümkün! Buzdolabı, fırın, çamaşır ve bulaşık makinesi olmak üzere üç ayrı setten oluşan yaz fırsatı kampanyasıyla tüketiciler bütçelerine en uygun olanı seçme şansını yakalıyor.

    Hem ince hem hafif hem de yüksek performanslı: Lenovo Yoga 710 i7

    Son dönemde hem dizüstü hem tablet olarak kullanılabilen bilgisayarların sayısı artmaya başladı. 2 in 1, 3 in 1 ya da dönüştürülebilir (convertible) olarak adlandırılan bu cihazlar, tamamen kullanıcıların işini kolaylaştırmak ve her türlü ortamda rahat bir şekilde bilgisayarlarını kullanabilmeleri için tasarlanıyor. En önemli özellikleri elbette ince ve hafif olmaları. Bu nedenden dolayı çoğu zaman karşımıza teknik özellikleri çok yüksek olmayan ürünler önümüze çıkıyor. Fakat bu sefer durum oldukça farklı. Lenovo, Yoga 710 i7 ile çıtayı daha da yükseltiyor ve ben de dahil birçok kullanıcıyı mutlu edecek teknik özelliklerle karşımıza çıkıyor.

    710_1

    İnce ve şık tasarım

    Lenovo, Yoga 710’u tasarlarken kesinlikle en üst düzey malzemeleri kullanmış. Alüminyum kasası, gri rengi ve ince yapısıyla kalitesini hemen fark edebiliyorsunuz. Cihazın kapağını açtığınızda ilk dikkatinizi çeken şey çok ince bir çerçeveye sahip 14 inç ekranı. Bu sayede cihazın boyutları daha da küçültülebilmiş. Karşılaştırdığınızda neredeyse diğer üreticilerin 13 inç cihazlarıyla aynı boyutlara sahip. İkinci dikkatinizi çeken şey ise oldukça büyük “touchpad”. Klavye ile orantılı bir şekilde tasarlanmış ve kullanırken hiç zorluk çekmiyorsunuz. Klavye demişken, aydınlatma özelliği sayesinde (son dönemde benim dizüstü bilgisayarlarda vazgeçilmez diyebileceğim en sevdiğim özelliklerden) geceleri çok rahat kullanabiliyorsunuz. Cihazı tablet moduna geçirirken menteşelerin sağlamlığını hissedebiliyorsunuz. Bu menteşelerin sağlam olması cihazın uzun yıllar kullanılabilmesi açısından çok önemli. Klavye kısmında ve kapakta Lenovo ve Yoga yazıları da dikkat çekiyor. Bu arada cihaz 1,9 kg ağırlığında. Cihazı dizüstü, tablet ve tente olmak üzere üç farklı modda kullanabiliyorsunuz. Özellikle uçak ya da tren yolculuklarında film seyrederken tente modu çok işe yarıyor. Yoga 710’un 14 inç 1080p çözünürlüğe sahip dokunmatik ekranı parlaklığı ve renkliliği ile dikkat çekiyor. Ekranın üst tarafında 720p çözünürlüğe sahip bir kamera bulunuyor.

    Lenovo 710’un sol tarafında adaptör girişi, SD kart okuyucu ve 3.5 mm kulaklık/mikrofon girişi bulunuyor. Sağ tarafta ise 2 adet USB 3.0 bağlantı noktası, mikro HDMI bağlantı noktası ve açma kapama tuşu bulunuyor.

    710_kenar_2

    710_kenar_1

    Her yerde yüksek performans

    Gelelim teknik özelliklerine, biraz önce de bahsettiğim gibi Lenovo Yoga 710 i7 ile dönüştürülebilir ürünlerde çıta daha da yükseliyor. Bizim incelediğimiz Yoga 710’un üzerinde Intel’in i7 6500U 2.5 Ghz 4MB önbelleğe sahip işlemcisi vardı. Ayrıca 11 ve 15 inç ekrana sahip üzerinde i3 ve i5 işlemci bulunan farklı modelleri de mevcut. Cihazın üzerinde 256GB SSD sabit disk, 8GB bellek ve 2GB GeForce 940MX bulunuyor. Grafikle ilgili yoğun işlemler olduğunda sistem otomatik olarak Geforce 940MX ile Intel HD Graphics 520 arasında geçiş yapıyor. Böylelikle güç harcamasını azaltıyor. Aynı zamanda DirectX 12 desteğine de sahip. Birçok oyunu rahatça takılmadan çalıştırabiliyor.

    Bu yüksek teknik özellikler sayesinde herhangi bir yavaşlık yaşamadan birçok işlemi yapabiliyorsunuz. Benim denemelerimde arka planda Photoshop, 30’un üzerinde sekmenin açık olduğu Google Chrome, Word, Excel ve diğer uygulamalara rağmen hiçbir yavaşlık hissetmedim. Kısacası performans açısından baktığımızda Yoga 710 i7 bu teknik özelliklerin hakkını gayet iyi veriyor. Eğer yolda izde bir anda yoğun bir iş yapmak zorunda kalırsanız arkanız sağlam.

    710_mentese

    Yoga 710 i7, Windows 10 Home ile birlikte geliyor. Ayrıca Lenovo’nun çeşitli ayarları yapabilmenizi ve cihazı güncel tutmanızı sağlayan çeşitli yazılımlar da önceden yüklü olarak geliyor. Kullanım süresi açısından baktığımızda, Yoga 710 i7’yi güçten çıkardıktan sonra ortalama bir kullanımla tam bir gün kullanmak mümkün. 10 saatlik bir uçak yolculuğunda sadece yemek ve kısa uyku aralarında kısa süreli kapatarak kullanabildim.

    Eğer ince, hafif ve yüksek performanslı hem tablet hem de bilgisayar olarak kullanabileceğiniz bir çözüm arıyorsanız Lenovo 710 i7 tam size göre. Ürünle ilgili ayrıntılı bilgi ve satın almak için buraya tıklayın.

    710_tablet

    Profesyonel amaçlı iPad Pro kullanımı

    0

    Tabletlerin yayılmaya başladığı ilk zamanlarda üretkenlik veya üretime geçmek ikinci planda kalan bir özellikti. Tablet üretmek için değil, üretilmiş bir kavramı kullanmak, tüketmek üzerine geliştirilmişti. Yani tablet kullanarak internet sitesi hazırlanmaz, internette gezinirdi. Aynı şekilde video montajı yapılmaz, video izlenirdi. En azından bize söylenen buydu ve eldeki veriler de bunu doğruluyordu. Teknolojinin ilerlemesiyle birlikte farklı ürün segmentleri arasındaki çizgi inceldi. Artık işlevsel olarak telefonlar tablete, tabletler dizüstü bilgisayarına, dizüstü bilgisayarlar da masaüstü bilgisayarlara dönüşüyor. Bu dönüşüm aslında markaları zora sokuyor çünkü tüketiciyi ikna etmek zorlaşıyor. Bu açıdan bakıldığında özellikle tabletler ekranı büyüyen ve güçlenen telefonlarla, incelip hafifleyen bilgisayarların arasın sıkışmışa benziyor. Ancak üreticilerin tabletlerden vazgeçmesi mümkün değil. Tablet ömrünü artırmak ve tüketiciyi pazara çekmek için tabletlere yeni işlevler kazandırılıyor. İşte bu yazımızda Apple’ın özellikle 12.9 ve 9.7 inç iPad Pro tabletlerinde kullanabileceğiniz profesyonel amaçlı özellikleri inceleyeceğiz. Öncelikle hızlıca hangi boy ekranın size uygun olduğuna karar vermeniz gerekmekte. Bunun için de iPad Pro’yu iş ortamınız için nasıl kullanacağınıza karar vermelisiniz. Eğer ki tabletinizde müşterinin veya iş ortağınızın görmesini istediğiniz dosyalar ağırlıklıysa 12.9 inç tercih etmelisiniz. Daha büyük ekran karşı tarafta daha etkili olacaktır. Ayrıca tabletinizi geçici süre kullanan bu kişi bir Excel dosyası gibi bir dosya ile ile etkileşime girecekse büyük ekran avantaj olacak. Eğer işiniz bu tarz bir paylaşım gerektirmiyor ve tableti çoğunlukla kendi alanınızda kullanıyorsanız da büyük bir ekrana gerek yok. Hatta bu gibi durumlarda biraz da “Koca ekranla ne yapacak acaba?” bakışlarına maruz kalabilirsiniz. Ekran boyutunu seçtiysek devam edelim.

    MM2L2
    Profesyonel amaçlı kullanımların vazgeçilmez aksesuarı klavye…

    Fiziksel Klavyenin Avantajı

    Profesyonel amaçlı kullanıma geçtiğiniz zaman bol bol yazı yazmanız gerekecek. E-postalarınıza cevap verecek, notlar alacak, sunumlarınızı düzenleyeceksiniz. Temel görevler için sanal klavye kullanışlı olabilir ancak iş ciddiye bindiğinde klavyeye terfi etmenizi öneriyoruz. Bunun için üç ürünümüz var. İlki Apple’ın resmi aksesuarı Smart Keyboard. Ürün katlanabilen malzemeden üretilmiş. Smart Connector adındaki yenilikçi bir Apple bağlantı kanalıyla kullanılan klavye Bluetooth gerektirmiyor ve sarj edilmeden kullanılıyor. Son derece hafif olan ürün su geçirmiyor ve katlanarak saklanıyor. Tuş hissi de inceliğine nazaran klasik bir klavyeye yaklaşıyor. Tek eksisi ürünün 549 liraya satılması. İkinci alternatifimiz ise Logitech’ten geliyor. Logitech özellikle Samsung ve Apple ürün çok başarılı tamamlayıcı ürünler çıkarıyor. Logitech Create ise iPad Pro için geliştirilen bir ürün. Ürün, Smart Keyboard’dan farklı olarak aydınlatmalı tuş takımıyla geliyor. Ürünün ülkemizde bulunması biraz zor. Fiyat olarak da 140 dolar etikete sahip olduğu için Smart Keyboard’dan uygun. Ancak yaklaşık 700 gram olması biraz fazla ağır. Son ürünümüz ise yine Logitech tarafından geliştirilen Keys-To-Go. 239 liraya satılan ürünün tek dezavantajı tabletinizden bağımsız durması. Bu da ürünü daha çok masaüstünden kullanacaklar için uygun hale getiriyor.

    pencil
    Toplantı notlarını klavye ile almak iş ortamına çok yakışan bir durum değil. Bunun yerine Apple Pencil daha doğru bir seçenek

    Dijital kalem analog klavyeye karşı

    Klavye ihtiyacımızın dışında bir Apple’ın iPad Pro için geliştirdiği Apple Pencil’a geldi sıra. Apple Pencil çizim yapmanız ve not almanız için oldukça başarılı bir ürün. 379 liraya satılan Apple Pencil grafik amaçlı kullanım dışında özellikle toplantılarda tercih ediliyor. İş ortamında özellikle klavyeye basarak not almak yerine kalem kullanmak daha profesyonel bir imaj veriyor. Kalem ile not almanın pratikliği, notların bulut ortamına kaydedilip eş zamanlı olarak asistan veya diğer kişilerle paylaşıma açık olması da büyük bir nimet. Bunun için mutlaka Dropbox, Microsoft OneDrive, Google Drive veya iCloud gibi bir yazılım tabletinizde kurulu olsun. Apple Pencil almaya karar verdiyseniz mutlaka layer / katman ve brush / fırça desteği ile gelen çizim programı Adobe Photoshop Sketch ve Procreate’i deneyin.

    Genel olarak ekran seçimi, klavye ve kalem desteği konularıyla iPad Pro’nun profesyonel amaçlara nasıl hizmet edebileceğine dair genel fikir veren yazımızın sonuna geldik. Her zaman tekrarladığımız gibi her türlü teknolojik ürünü satın almadan önce ihtiyaçlarınızı belirleyin. İhtiyaçlarınızın karşılanması oranında ödediğiniz fiyat size mantıklı gelecektir. Yoksa sadece YouTube izleyecekseniz değil iPad Pro’ya hiçbir tablete ihtiyacınız yok demektir. iPad Pro modellerini incelemek için burayı ziyaret edebilirsiniz.

    Avrupa’da mobil reklamlara en fazla tıklayan ülke Türkiye

    android

    40 ülkeden derlenen araştırma sonuçlarına göre, Türkiye’deki kullanıcılar Avrupa ülkelerine kıyasla mobil reklamlara daha fazla tıklıyor. İşte detaylar…

    RTB House’un Avrupa çapında yürüttüğü kişiselleştirilmiş yeniden hedefleme kampanyalarından çıkardığı sonuçlara göre, Türkiye’deki tablet ve akıllı telefon kullanıcıları Avrupa’nın en fazla mobil gösterim reklamlarına tıklayan kitlesi olarak öne çıkıyor. Ayrıca internet kullanıcıları, masaüstü cihazlarda karşılarına çıkan reklamlara kıyasla mobil reklamlara daha çok tıklıyor.

    40 ülke arasında mobil reklamlar üzerinden elde edilen tıklama oranı (CTR) masaüstündeki dönüşlere kıyasla çok daha fazla. Avrupa’da masaüstü CTR ortalaması yüzde 0.73 iken akıllı telefon için yüzde 0.84, tablet için ise yüzde 0.87 oranında gerçekleşiyor.

    Türkiye ise hem akıllı telefonda hem de tabletlerde ortalama tıklama oranında Avrupa’nın oldukça üzerinde. Türkiye’de masaüstü CTR ortalaması yüzde 1,01 olarak gerçekleşirken, akıllı telefonda yüzde 1.44 ve tablette ise yüzde 0.96 oldu.

    Türkiye’deki Z ve Y kuşaklarının toplam nüfusa oranla yoğunluğu nedeniyle akıllı telefon ve tablet kullanımında ülkemizin Avrupa’dan daha hızlı penetrasyona sahip olduğu ifade ediliyor.

    IAB Türkiye’ye göre, Türkiye’de 2015 yılında dijital reklam yatırımları bir önceki yıla kıyasla yüzde 18,8 oranında büyüme göstererek 1,6 milyon lirayı aştı. Display reklam kategorisi ise 611,5 milyon liraya ulaştı. Bu rakamlar arasında en fazla büyümeyi ise yüzde 61 ile mobil gösterim reklamlar elde ederken, pazardaki payı 41,6 milyon lira oldu.

    MediaTek Helio X30 duyuruldu

    helio-x30

    Çip üreticisi MediaTek, 10 çekirdekli (deca core) yeni mobil işlemcisi Helio X30’u duyurdu. Şirketin yeni donanım ürünü, kendi tarihindeki 10nm sürecindeki ilk işlemci olması açısından önem taşıyor. Daha önce 8 çekirdekli ilk işlemci de MediaTek tarafından tanıtılmıştı.

    Yeni Helio X30, bir diğer çip üreticisi Qualcomm’un Snapdragon 820’nin devamındaki ürünleri ile rekabet doğrultusunda geliştirildi. Peki özellikleri neler? Hangi yönleri ile dikkat çekmeyi başarıyor?

    Helio X30’da DDR4 RAM kullanımı mümkün. Böylelikle Helio X30 ile birlikte mobil cihazlarda 8 GB’a kadar 2 x LPDDR4 RAM 1600 mHz kullanılabilecek. Bu da 4 ve 6 GB RAM’lerden sonra 8 GB RAM’li akıllı telefonların da kısa süre içinde teknoloji dünyası ile buluşacağı anlamına geliyor.

    Diğer öne çıkan özellik, 10nm üretim süreci üzerinden geliştirilmesi. Böylelikle daha küçük alanda daha fazla performans ve daha düşük pil tüketimi vaat ediliyor.

    Artemis kod adlı Cortex-A73 çekirdeği de yeni Helio X30’un bir diğer kritik önem taşıyan silahı olacak. Cortex A-53’le birlikte cihazlar, 2.8 GHz’lik saat hızlarında işlemci hızları sunabilecek. Bu yapı, çok daha yüksek saat hızlarının yanı sıra günümüz modellerine kıyasla birçok açıdan daha iyi performanslı akıllı cihazlarla karşılaşılabileceği anlamına geliyor.

    Son olarak özelleştirilmiş PowerVR 7 serisi ile gelen Helio X30, bu sayede grafik açısından da daha yüksek performans sunacak.

    Önümüzdeki dönemde özellikle Çin merkezli mobil cihaz üreticilerinin cihazlarında sıklıkla görülmesi beklenen Helio X30’un nasıl bir ilgiliyle karşılanacağı ise merak konusu.

    Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    Tizen OS’li Samsung Z2’nin özellikleri ortaya çıktı

    0

    Samsung-Z-Tizen-Hero

    Samsung, kendi geliştirdiği işlemci ve çeşitli komponentlerle çok sayıda tüketici elektroniği cihazı geliştirmesi ile tanınıyor. Donanım anlamındaki bu durumun, bir de yazılım tarafı var. Tizen işletim sistemi (Tizen OS), Kore merkezli şirket tarafından akıllı saat gibi aygıtlarda kullanılıyor. Ancak bu kapsamın akıllı telefon boyutu da söz konusu…

    Tizen işletim sistemin sahip Samsung Z2 model kodlu bir akıllı telefonun kısa süre içinde satışa sunulacağı biliniyor. Son detaylar ise Türkiye pazarında da yer alması beklenen cihazın teknik özelliklerine işaret ediyor…

    Buna göre Samsung Z2, daha önceki Z serisi modellerden biraz daha farklı olacak. Öncelikle son derece düşük bir donanım yapısıyla gelecek. 3.97 inçlik ekranının 800 x 480 piksel çözünürlük değeri sunacağı, 5 MP arka ve VGA ön kameraya sahip olacağı belirtiliyor. Fiyatının da oldukça mütevazi olmasına kesin gözüyle bakılan akıllı telefonda ayrıca 1 GB RAM, 8 GB dahili depolama kapasitesi, 1.5 GHz saat hızında çalışabilen işlemci, LTE, GPS, Bluetooth 4.0, 802.11n WiFi standardı gibi özelliklerin olacağının altı çiziliyor.

    2000 mAh kapasiteli pile sahip olması beklenen modelin kutu içeriğinde kulaklık ve 5V şarj cihazının olacağı da yine detaylar arasında. Yazılım alanında ise Tizen 2.4 sürümü söz konusu.

    Samsung, Tizen işletim sistemine sahip son derece düşük özellikli bir model tanıtak üzere. Akıllı telefonun Türkiye pazarının yanı sıra Suudi Arabistan, Bengladeş, Nijerya, Hindistan, Sri Lanka, Güney Afrika, Endonezya, Bireşik Arap Emirlikleri başta olmak üzere daha çok gelişmekte olan ülkelerde boy göstereceği bildiriliyor.

    Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz…

    NOT: Görsel temsilidir.