Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 106

    Samsung ve UNDP’nin kadınlara özel yapay zeka sınıfı ilk mezunlarını verdi

    Samsung Electronics’in Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Türkiye iş birliğiyle hayata geçirdiği Innovation Campus Programı kapsamında genç kadınlara özel olarak açtığı yapay zeka sınıfı ilk mezunlarını verdi.

    Samsung ve UNDP’nin toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda bilinç yükseltmeyi ve genç kadınları eleştirel düşünme, problem çözme ve yaratıcı fikirler üretme konusunda teşvik etmeyi amaçlayan özel yapay zeka (AI) sınıfı, Innovation Campus Programı kapsamında Dünya Kadınlar Günü’nün kutlandığı 8 Mart haftasında açıldı. Eğitim sonrasında verilen mentorluk desteğiyle genç kadınlar, kişisel ve profesyonel gelişimlerine katkı sağlayacak şekilde, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına (SKA’lara) hizmet edebilecek toplumsal faydayı amaçlayan bilim projeleri geliştirdi.

    Genç kadınlar bilimin gücüyle toplumsal faydayı buluşturan yenilikçi projeler geliştirdi

    Innovation Campus kapsamındaki yapay zeka eğitimlerine katılan genç kadınlar, makine öğrenimi, doğal dil işleme ve dil modelleri, sinir ağları ve derin öğrenmenin yanı sıra SKA’lar perspektifinde keşifsel veri analizi ve sunum becerileri gibi alanlarda, formel eğitim içeriklerinde yer almayan bilgiler edindi. Genç kadınlar ayrıca SDG AI Lab tarafından verilen Yapay Zeka Teknolojilerinde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği eğitimiyle de farkındalık kazanma olanağı buldu. Özel yapay zeka sınıfını tamamlayan genç kadınlar, yenilikçi, yaratıcı ve SKA’lar çerçevesinde topluma fayda sağlayan projelerinin sunumunu gerçekleştirdi.

    Genç kadınlara yönelik AI sınıfının mezunları arasında “En Yenilikçi Proje” ve “En İyi Proje” ödüllerini, Ceren Kılıç, Mihriban Özdemir ve Türkan Rişvan’dan oluşan ekibin hazırladığı, makine öğrenmesi kullanımını içeren “Kumul Bitkilerin Loggerhead Deniz Kaplumbağalarına Etkisi” başlıklı proje aldı. “En İyi Teknik Uygulama” ödülünü, Buket Gençaydın’ın nörogörüntüleme verileri üzerinden ADHD (Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu) tahmini yapabilecek bir makine öğrenimi modeli geliştirdiği “ADHD Tahmini” projesi kazandı.

    “Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına En Uygun Proje” ödülü, Tuğba Melisa Güngör’ün “Türkiye’de Sıcaklık Artışı ve Yağış Değişimlerinin Tarımsal Üretime Etkisi” projesi ile Begüm Nur Okur ve Melisa Erce’den oluşan ekibin “Önleyici Bakım” projesine verildi. “En Başarılı Sunum” ödülünü almaya Gülce Berfin Ercan’ın sokak hayvanlarının refahını artırmayı ve onların topluma entegrasyonunu sağlamayı hedefleyen “Pati Kurtarma” projesi hak kazandı. “En Uygulanabilir ve Ölçeklenebilir Proje” ödülünü ise Selin Ataş’ın cilt benlerini iyi huylu veya kötü huylu (melanom) olarak sınıflandırmak için derin öğrenme tekniklerini kullanan “Cilt Benleri Sınıflandırma Web Uygulaması” projesi aldı.

    Apple Watch isim değişikliğine gidiyor: İşte o isim!

    0

    Apple, teknoloji dünyasını heyecanlandıran yeni bir etkinliğe hazırlanıyor. 9 Eylül’de gerçekleşecek olan ‘Glowtime’ etkinliği, Apple Watch’un 10. yıl dönümüne denk gelmesiyle ayrı bir önem taşıyor: Bu özel gün için Apple’ın, amiral gemisi Apple Watch akıllı saati için büyük bir değişikliğe gitmesi bekleniyor.

    Yeni isim: Apple Watch X!

    Güvenilir kaynaklardan gelen bilgilere göre, Apple’ın yeni nesil akıllı saati ‘Apple Watch X’ adıyla piyasaya sürülecek. Bu isim değişikliği, Apple’ın 2017 yılında iPhone’un 10. yılı için uyguladığı stratejiyi hatırlatıyor. O dönemde firma, iPhone 10 yerine “iPhone X” adını kullanmış ve bu hamle ile büyük bir satış başarısı elde etmişti.

    apple-watch-series-9-bf-1

    Apple Watch X’in sadece ismiyle değil, tasarım ve özellikleriyle de dikkat çekmesi bekleniyor. Daha ince bir tasarıma sahip olması öngörülen cihazın, kayışların bağlantı mekanizmasında da yenilikler sunacağı konuşuluyor. Manyetik bir bağlantı sistemiyle gelmesi beklenen Apple Watch X, kullanıcılara daha pratik bir deneyim vaat ediyor.

    Sağlık özellikleri konusunda da Apple’ın çıtayı yükseltmesi bekleniyor. Bloomberg’in raporlarına göre, yeni modelde kan basıncı izleme gibi ileri düzey sağlık takip özellikleri yer alabilir. Bu özellik, Apple Watch’u sadece bir aksesuar olmaktan çıkarıp, kullanıcıların sağlığını yakından takip eden bir cihaz haline getirecek.

    Etkinlikte Apple Watch X’in yanı sıra, iPhone 16 serisi, Apple Watch SE 3, Apple Watch Ultra 3 ve AirPods 4’ün de tanıtılması bekleniyor. Bu geniş ürün yelpazesi, Apple’ın farklı kullanıcı ihtiyaçlarına hitap etme stratejisini sürdürdüğüne işaret ediyor.

    Lansman sonrasında duyurulacak olan ürünlerle ilgili detayları sizle paylaşmaya devam edeceğiz.

    MacBook Pro Klavyesi Çalışmadığında Neler yapılmalıdır?

    MacBook Pro’nuzun klavyesinde sorunlar yaşamaya başladığınızda bu oldukça sinir bozucu olabilir. Bu sorunu düzeltmek için denemeniz gereken birkaç çözüm yolu bulunuyor. MacBook Pro Klavyesi Çalışmadığında Neler yapılmalıdır? başlıklı bu makalede, MacBook Pro’nuzun klavyesi çalışmadığında yapabileceğiniz adımları ele alıyorum. Bu yazının, sorunun kaynağını belirleyip çözüm bulmanız için rehber niteliği taşıyacağını düşünüyorum. 

    Yazılım Güncellemelerini Kontrol Edin

    Klavye sorunları, çoğu zaman yazılımsal hatalardan kaynaklanır. Bu yüzden ilk adım olarak macOS işletim sisteminizin güncel olup olmadığını kontrol etmelisiniz. Apple, klavye sorunlarını gidermek için zaman zaman güncellemeler yayınlamaktadır. 
    Adımlar:
    • Ekranınızın sol üst köşesindeki Apple logosuna tıklayın.
    • Sistem Ayarları”na gidin.
    • Yazılım Güncellemesi” seçeneğini seçin.
    • Güncelleme varsa, mutlaka yükleyin.

    MacBook Pro’nuzu Yeniden Başlatın

    Yazılımsal bir sorun olup olmadığını anlamanın en kolay yolu, cihazınızı yeniden başlatmaktır. Basit bir yeniden başlatma işlemi, geçici yazılım hatalarını ortadan kaldırabilir ve klavyenizin tekrar çalışmasını sağlayabilir.
    • Apple logosuna tıklayın.
    • Yeniden Başlat” seçeneğini seçin.
    • MacBook Pro’nuz yeniden başlarken, klavyenizin çalışıp çalışmadığını kontrol edin.

    SMC ve NVRAM/PRAM Sıfırlaması Yapın

    SMC (System Management Controller) ve NVRAM/PRAM, MacBook Pro’nuzun donanım işlevlerini kontrol eden önemli bileşenlerdir. Bu bileşenlerdeki bir sorun, klavyenizin çalışmamasına neden olabilir. 
    SMC Sıfırlaması:
    • MacBook’unuzu kapatın.
    • Şarj kablosunu takılı bırakın.
    • Shift” + “Control” + “Option” tuşlarına ve güç düğmesine aynı anda basın.
    • Tüm tuşları aynı anda bırakın ve cihazı normal şekilde açın.
    NVRAM/PRAM Sıfırlaması:
    • MacBook’unuzu kapatın.
    • Açma düğmesine basın ve aynı zamanda  “Option” + “Command” + “P” + “R” tuşlarına aynı anda basın.
    • Bu tuşları yaklaşık 20 saniye basılı tutun ve ardından bırakın.

    Donanımsal Sorunları Kontrol Edin

    Eğer yazılımsal çözümler işe yaramadıysa, sorun donanımsal olabilir. Klavyenizin çalışmamasına neden olan fiziksel bir hasar olup olmadığını kontrol etmelisiniz. Toz, kir veya sıvı teması klavyenizin çalışmamasına neden olabilir.
    Adımlar:
    • MacBook Pro’nuzu dikkatlice ters çevirin.
    • Klavyenin üzerinde biriken toz ve kirleri nazikçe üfleyerek veya bir fırça yardımıyla temizleyin.
    • Klavyenizin düzgün çalıştığından emin olmak için bir test yapın.

    Harici Bir Klavye Kullanarak Test Yapın

    MacBook Pro’nuzun klavyesi çalışmıyorsa, harici bir klavye bağlayarak test edebilirsiniz. Bu, sorunun donanımsal olup olmadığını anlamanın etkili bir yoludur.
    Adımlar:
    • USB veya Bluetooth aracılığıyla harici bir klavye bağlayın.
    • Harici klavyenin çalışıp çalışmadığını kontrol edin.
    • Harici klavye çalışıyorsa, sorun dahili klavyenizde olabilir.

    Apple Destek ile İletişime Geçin

    Yukarıdaki adımlar sorununuzu çözmediyse, profesyonel destek almanın zamanı gelmiş demektir. Apple Destek ile iletişime geçerek sorununuzu anlatın ve cihazınızı yetkili bir servise götürün. Özellikle garanti süresi içinde iseniz, ücretsiz tamir veya değişim hizmetlerinden yararlanabilirsiniz.
    MacBook Pro’nuzun klavyesi çalışmadığında, bu durumun birden fazla nedeni olabilir. Yazılımsal ve donanımsal sorunları göz önünde bulundurarak adım adım ilerlemek, sorununuzu çözmenize yardımcı olacaktır. Eğer sorunun kaynağı tespit edilemiyorsa, en güvenli yol Apple’ın yetkili servisinden destek almaktır. Unutmayın, cihazınızı kendiniz tamir etmeye çalışmak yerine profesyonel bir yardım almak her zaman daha güvenli ve etkili bir çözümdür.

    x takio için @salihertugrul

    MacBook Air ile MacBook Pro Arasındaki Farklar

    Windows 11 güncellemesiyle, AMD Ryzen kullanıcılarının performası arttı!

    0

    AMD, Ryzen işlemci kullanıcıları için heyecan verici bir gelişmeyi duyurdu. Şirket, Ryzen 9000 Zen 5 ve Ryzen 7000 Zen 4 işlemcileri için geliştirdiği oyun performansı optimizasyonunu, beklenenden daha erken bir tarihte kullanıma sundu.

    Windows 11’de ücretsiz performans artışı!

    Microsoft tarafından yayınlanan bu önemli güncelleme, Windows 11 23H2 sürümü için yayınlandı ve kullanıcılar artık Windows 11 24H2 sürümüne geçmek zorunda kalmadan bu performans iyileştirmesinden faydalanabilecekler.

    Optimizasyon güncellemesi, KB5041587 kodu ile Windows Update > Gelişmiş Seçenekler > İsteğe Bağlı Güncellemeler bölümünden indirilebiliyor. AMD, bu güncellemenin kurulmasının ardından, 24H2 ve 23H2 sürümleri arasında benzer performans artışları sağlanacağını belirtiyor.

    Erken test sonuçları, bu optimizasyonun bazı oyunlarda çift haneli performans artışları sağladığını gösteriyor, ancak bu artışlar oyundan oyuna değişiklik gösteriyor.

    AMD’nin açıklamasına göre, bu güncellemenin geliştirilme süreci oldukça ilginç. Şirket, Ryzen 9000 serisi işlemcilerin kendi iç testlerinde elde ettiği yüksek performans değerlerini, bağımsız inceleme sitelerinin sonuçlarıyla karşılaştırdığında ortaya çıkan farklılıkları fark etti.

    Bu farklılıkların nedenini araştıran AMD, iç testlerinde gizli yönetici hesabı kullanımı gibi bazı faktörlerin performansı etkilediğini keşfetti. Bu keşif, şirketi tüm kullanıcılar için bir optimizasyon paketi geliştirmeye yöneltti.

    Güncelleme, özellikle Ryzen 9000 serisi işlemcilerde dikkat çekici bir performans artışı vaat ediyor. AMD’nin verilerine göre, bu işlemciler 1080p çözünürlükte oyunlarda Ryzen 7000 serisine kıyasla yüzde 9’a varan bir performans artışı sağlayabilecek. Ancak, güncellemenin faydaları sadece en yeni işlemcilerle sınırlı değil. Ryzen 7000 ve hatta Ryzen 5000 serisi işlemciler de bu optimizasyondan yararlanacak.

    Türkiye’de telekomünikasyon sektörünün büyüklüğü açıklandı

    Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği (TELKODER), Telekomünikasyon sektörünün 2023 yılı performansı ve sektör düzenlemeleri üzerine hazırladığı kapsamlı değerlendirme raporunu kamuoyuyla paylaştı. TELKODER, 2023 sonu itibariyle 466 şirketin faaliyet gösterdiği sektördeki gelişmelerin ve düzenlemelerin etkilerini ayrıntılı bir şekilde ele alarak, sektörün gelişmesine katkı sağlayacak değerlendirmelerde bulunuyor. 

    TELKODER’in hazırladığı rapor, 2023 yılında uygulamaya konan düzenlemelerin sektöre olan etkilerini geniş bir perspektiften değerlendiriyor. Rapor, telekomünikasyon sektöründe karşılaşılan zorluklar ve fırsatlar hakkında derinlemesine analizler sunarken, yeni düzenlemelerin piyasa dinamikleri üzerindeki etkilerini, tüketici hakları ve veri güvenliği konularında yapılan iyileştirmeleri ve sektördeki rekabet koşullarını da ele alıyor.

    Sektör büyüklüğü 224,5 Milyar TL

    Elektronik haberleşme hizmetleri sektörünün 2023 yılı büyüklüğü 224,5 Milyar TL olarak belirlendi. Dolar bazında değerlendirildiğinde 2008 yılından itibaren sektörde dikkat çekecek seviyede bir büyüme olmadığı görülüyor. 2019 yılından bu yana Dolar kurunda yaşanan artış nedeni ile ülkemizde dolar bazında elektronik haberleşme gelirlerinde ciddi bir düşüş yaşandığı ve buna göre 2013 yılında 18,02 Milyar Dolar olan Sektör büyüklüğünün tam on yıl sonra 2023 yılı sonunda 9,33 Milyar Dolar’a gerilediği görülüyor.

    Elektronik Haberleşme Sektörü Ciroları, Milyar Dolar (Yıllık Ortalama Kur)

    Sektör gelirlerinden enflasyon etkisinin arındırılması ile zaman içerisinde sektördeki reel büyüme de gözler önüne seriliyor. Bu çerçevede, TÜİK enflasyon verileri kullanılarak yapılan hesaplamalara göre, 2003 yılından itibaren sektörde dikkat çekecek seviyede bir büyüme olmadığı görülüyor. 2003 yılında 14,98 Milyar TL olan enflasyondan arındırılmış elektronik haberleşme gelirleri, 2020 yılında 15,27 Milyar TL iken 2023 yılına gelindiğinde yaşanan ciddi enflasyon artışı sebebi ile 12,08 Milyar TL’ye düşüyor. Elektronik Haberleşme Sektörü, serbestleşmenin başladığı 2002 yılından itibaren reel olarak 2020 yılına kadar aynı noktalarda kalıyor ve 2020 yılından sonra ise küçülmeye başlıyor.

    Mevcut büyük şirketler ile değer üretmeye çalışan alternatif telekkomünikasyon şirketlerinin Pazar payları da raporda yer alıyor. Buna göre, TTNET’in iştiraki olduğu Türk Telekom’un içinde değerlendirildiği, Turkcell ve Vodafone’a ait olan ve sabit ses ve genişbant tarafında hizmet veren Superonline ve Vodafone Net’in payları çıkarıldığında, alternatif işletmecilerin 2023 yılı sonundaki gelirlerinin 21,2 Milyar TL olduğu görülüyor.

    Android 15 ne zaman çıkacak? İşte yeni bilgiler…

    Akıllı telefon dünyasının merakla beklediği an yaklaşıyor: Google’ın yeni işletim sistemi Android 15, nihayet kullanıcılarla buluşmaya hazırlanıyor. Peki, bu yeni sürüm ne zaman çıkacak? İşte, Google’ın yanlışlıkla ele verdiği tarih ve merak edilen detaylar…

    Android 15, yıl bitmeden bizlerle!

    Google, genellikle yeni Android sürümlerini amiral gemisi Pixel telefonlarıyla birlikte piyasaya sürüyordu. Ancak bu yıl farklı bir strateji izlendi ve Pixel 9 serisini, 10 aylık Android 14 ile erkenden çıkardı. Bu durum, teknoloji tutkunları arasında “Android 15 ne zaman çıkacak?” sorusunu gündeme getirdi.

    Nisan 2024’ten beri beta testinde olan Android 15’in, Google’ın normal takviminde şu an çıkmış olması gerekiyordu. Fakat şirket, platformun kararlılığına odaklanmak için lansman tarihini erteledi. Peki, yeni tarih ne zaman?

    Google’ın yanlışlıkla güncellediği Android 14 sürüm notları, bize bu konuda önemli bir ipucu veriyor. Buna göre, Android 15’in halka açık sürümü 7 Ekim 2024 tarihinde yayınlanabilir. Bu tarih, Google’ın aylık güvenlik yamaları ve güncellemeleri için tercih ettiği ‘her ayın ilk pazartesi günü’ kuralıyla da örtüşüyor.

    Ancak işin ilginç yanı, Google’ın Android 15’in kaynak kodunu 3 Eylül 2024’te AOSP’ye (Android Açık Kaynak Projesi) göndereceği söylentisi. Bu durumda, neden final sürümün yayınlanması için bir ay daha beklendiği merak konusu.

    Google’ın bu yeni stratejisinin arkasındaki neden, Android 15’in piyasaya daha kararlı ve hatasız bir şekilde çıkmasını sağlamak. Önceki büyük Android sürümlerinin başlangıçta yaşadığı sorunları tekrarlamamak için ekstra özen gösteriliyor.

    En ergonomik klavye ve fare modelleri

    0

    Günümüzde bilgisayar kullanımı, hem iş hayatımızın hem de günlük yaşantımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Uzun saatler boyunca klavye ve fare kullanımı, özellikle bilek, parmak ve el kaslarımızda ciddi zorlanmalara neden olabilir. Karpal Tünel Sendromu gibi rahatsızlıkların önüne geçebilmek için ergonomik tasarımlı klavye ve fare setleri kullanmak büyük önem taşıyor. İşte size hem konfor hem de performans sunan en ergonomik klavye ve fare setleri…

    Logitech MK850 Performance: Maksimum Konfor için Tasarlandı

    Logitech’in MK850 Performance modeli, kablosuz bağlantı özgürlüğü sunarken ergonomik tasarımıyla öne çıkıyor. Klavyenin bilek desteği, uzun süreli kullanımlarda bile konforlu bir deneyim sağlıyor. Dalgalı tasarımı sayesinde eller doğal pozisyonunda kalırken, programlanabilir tuşları sayesinde sık kullanılan fonksiyonlara hızlı erişim mümkün. Fare ise başparmak desteği ve ergonomik kavrama yüzeyi ile uzun kullanımlarda bile yorgunluğu minimuma indiriyor.

    Samsung 150: Sadelik ve İşlevselliğin Buluşması

    Samsung’un 150 serisi klavye ve fare seti, basit ama etkili tasarımıyla dikkat çekiyor. 2.4 GHz kablosuz bağlantı teknolojisi ile kesintisiz performans sunarken, düşük profilli tuşlar sayesinde yazım deneyimini kolaylaştırıyor. Klavyenin açılı tasarımı, bileklerin doğal pozisyonunda kalmasına yardımcı olurken, farenin simetrik tasarımı her iki elle kullanım için uygun.

    Everest KM-6284 Whisker: Stil ve Ergonomiyi Birleştiren Tasarım

    Everest’in Whisker serisi, renkli tasarımıyla göz doldururken ergonomik özellikleri de ihmal etmiyor. Mekanik anahtarlara sahip klavye, hassas geri bildirim sağlarken, tuşların yerleşimi el kaslarının daha az yorulmasına yardımcı oluyor. Windows işletim sistemiyle tam uyumlu çalışan set, ofis kullanımı için ideal bir seçenek sunuyor.

    HP 330: Ekonomik ve Ergonomik Çözüm

    HP’nin 330 modeli, bütçe dostu bir seçenek arayanlar için ideal bir klavye-fare seti. 2.4 GHz kablosuz bağlantı teknolojisiyle donatılan set, günlük kullanım için gerekli tüm temel özellikleri sunuyor. Klavyenin kompakt tasarımı masa üzerinde az yer kaplarken, düşük profilli tuşlar sayesinde yazım sırasında parmakların daha az hareket etmesini sağlıyor.

    Ergonomik klavye ve fare setleri, sadece konfor değil, uzun vadeli sağlığımız için de önemli bir yatırım. Yukarıda bahsettiğimiz modeller, farklı bütçe ve ihtiyaçlara uygun seçenekler sunarak, hem ev hem de ofis kullanımı için ideal çözümler sunuyor. Seçiminizi yaparken, günlük kullanım sürenizi ve temel ihtiyaçlarınızı göz önünde bulundurmanız, en doğru ürüne ulaşmanızı sağlayacaktır.

    ViewSonic yapay zeka destekli iş birliği yazılımı TeamOne’ı piyasaya sürdü

    ViewSonic, yapay zeka destekli iş birliği yazılımı TeamOne’ı piyasaya sunarak, iş dünyasına ve eğitim sektörüne yepyeni bir soluk getiriyor.

    Önde gelen küresel görsel çözümler sağlayıcısı ViewSonic, yapay zeka destekli işbirliği yazılımı TeamOne’ı tanıttı. ViewSonic’in “Geleceğin Toplantı Odası” ve “Geleceğin Sınıfı” çözümlerinin bir parçası olan TeamOne, ekipler arasında fikir oluşturmayı ve planlamayı destekleyerek uygulama alanlarının gelişimine katkıda bulunuyor. TeamOne ayrıca, gelişen dijital işbirliği alanını desteklemek için yapay zeka işlevleriyle her türlü iş ve yüksek öğrenim ortamına sorunsuz bir şekilde entegre oluyor.

    TeamOne coğrafi sınırları ortadan kaldırıyor

    Modern ekip çalışmasının karşılaştığı coğrafi sorunları ortadan kaldıran ViewSonic TeamOne ile farklı sistemler ve gerçek zamanlı etkileşim özelliklerinin eksikliği gibi zorlukların üstesinden geliniyor. Bir iş birliği yazılımı olarak konumlanan TeamOne, bu sorunlara karşın iş akışını optimize etmek için çok yönlü şablonlar, sonsuz bir tuval ve çok sayıda interaktif araç içeren gerçek zamanlı dijital tahta gibi özellikleri ile yüksek erişilebilirlik ve birleşik tarayıcı tabanlı bir çalışma alanı sunuyor.

    ViewSonic’in ViewBoard interaktif ekranlarıyla çalışırken, toplantı verimliliğini artırmak için katılımcıların gerçek zamanlı olarak sezgisel olarak birliktelik oluşturmalarına olanak tanıyan TeamOne, yapılan çalışamların otomatik olarak panoya kaydedilmesi ve her zaman her yerde geriye doğru izlenebilme imkanı tanıyor. TeamOne sahip olduğu özellikler ile ekiplerin karmaşık projeleri görsel olarak yönetmesini sağlarken, iş akışlarını kolaylaştırmasına ve hibrit ekip çalışmasında iş birliğine dayalı deneyimi geliştirmesine de yardımcı oluyor.

    Yapay zekayla geliştirilmiş üretkenlik

    TeamOne, not özetleri ve dijital el yazısı dönüştürme gibi yapay zeka işlevleriyle kullanıcılara destek verirken, notları düzenlemek için harcanan zamanı da azaltıyor. Beyin fırtınası fikirlerini ve toplantı öğelerini not etmek için dijital yapışkan notlar sunan yazılım, tek tıklamayla “Yapay Zeka özetleme” özelliğini kullanarak, önemli noktalara hızlı bir şekilde ulaşabiliyor.

    Ayrıca dokunmatik ekranlardaki iş akışını daha verimli bir şekilde kolaylaştırmak için TeamOne, tuval üzerindeki tüm el yazısı akış şemalarını yalnızca birkaç saniye içinde düzenlenebilir nesnelere dönüştürmek için yapay zekadan yararlanıyor. Bu da düzenleme sürecini basitleştirirken, şekilleri ve metni manuel olarak ayarlama ihtiyacının azalmasını sağlıyor.

    Savunmasız Windows sürücülerini hedef alan saldırılarda artış tespit edildi

    0

    Kaspersky uzmanlarına göre saldırganlar, güvenlik açığı olan savunmasız sürücüler aracılığıyla Windows işletim sistemini giderek daha fazla hedef alıyor. 2024’ün ikinci çeyreğinde, bu teknikle saldırıya uğrayan sistemlerin sayısı ilk çeyreğe kıyasla yaklaşık %23 arttı. Savunmasız sürücüler, fidye yazılımı ve Gelişmiş Kalıcı Tehditler (APT’ler) dahil olmak üzere çok çeşitli saldırılar için kullanılabiliyor.

    Güvenlik açığı olan sürücüleri kullanan siber saldırılar, BYOVD (Bring Your Own Vulnerable Driver – Kendi Savunmasız Sürücünü Getir) olarak biliniyor. Bu teknik, tehdit aktörlerinin sistemdeki güvenlik çözümlerini devre dışı bırakmaya çalışmasına ve ayrıcalıklarını yükseltmesine olanak tanıyarak, özellikle saldırının arkasında Gelişmiş Kalıcı Tehdit (APT) grubunun olduğu durumlarda, fidye yazılımı yüklemek veya casusluk veya sabotaj amaçlı saldırılarda kalıcılık sağlamak gibi çeşitli kötü niyetli faaliyetlerin gerçekleştirmesini sağlıyor.

    Kaspersky, bu saldırı tekniğinin 2023 yılında hız kazandığını ve şu anda hem bireyler hem de kurumlar üzerinde potansiyel bir etkiye sahip olduğunu bildirdi. 2024 yılının 2. çeyreğinde, BYOVD tekniği ile saldırıya uğrayan sistemlerin sayısı bir önceki çeyreğe göre yaklaşık %23 arttı.

    Savunmasız sürücülerden yararlanan saldırıların değişimi 

    Kaspersky Kötü Amaçlı Yazılımla Mücadele Araştırmaları Başkanı Vladimir Kuskov, şunları söyledi: “Söz konusu sürücüler yasal olsalar dahi güvenlik açıkları içerebilirler. Bu güvenlik açıkları daha sonra kötü niyetli kişiler tarafından kullanılabilir. Saldırganlar sisteme güvenlik açığı olan bir sürücü yüklemek için çeşitli araçlardan ve yöntemlerden yardım alırlar. İşletim sistemi bu sürücüyü yükledikten sonra, saldırgan kendi hedefleri doğrultusunda işletim sistemi çekirdeğinin güvenlik sınırlarını aşmak için bu sürücüden yararlanabilirler.” 

    Vladimir Kuskov, şöyle devam etti: “Bu eğilimin endişe verici bir yönü, çevrimiçi olarak bulunabilen savunmasız sürücülerden yararlanan araçların çoğalması şeklinde karşımıza çıktı. Bu araçlardan nispeten çok azı 2024’te mevcut olsa da (2021’den bu yana yalnızca 24 yeni araç yayınlandı), Kaspersky uzmanları geçen yıl çevrimiçi olarak yayınlanan bu tür araçların sayısında bir artış gözlemledi. Tehdit aktörlerinin kendi özel araçlarını geliştirmesini hiçbir şey engelleyemese de, herkese açık olan araçlar savunmasız sürücüleri araştırmak ve bunlardan yararlanmak için gerekli özel becerilere olan ihtiyacı ortadan kaldırıyor. Sadece 2023 yılında bu tür yaklaşık 16 yeni araç tespit ettik. Bu da önceki yıllarda gözlemlediğimiz sadece bir ya da iki araca kıyasla önemli bir artışa işaret ediyor. Bu artış göz önüne alındığında, herhangi bir sistem için koruyucu önlemlerin uygulanmasını önemle tavsiye ediyoruz.” 

    Mitsubishi Electric ürün kataloglarını dijitalleştiriyor

    Mitsubishi Electric Türkiye Klima Sistemleri, 2050 Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonu ile paralel bir şekilde ilerleyerek ürün kataloglarını dijitalleştiriyor.

    İklimlendirme sektörünün yenilikçi markalarından Mitsubishi Electric Türkiye Klima Sistemleri, 2050 Çevresel Sürdürülebilirlik Hedefleri’ni hayata geçiriyor. Enerji tasarrufu sağlayan ürünleri, sistemleri ve hizmetleri ile yenilenebilir enerjinin hayatın her alanında kullanımına olanak sağlıyor. Paydaşlarıyla dünya çapında sera gazlarının azaltılmasına katkıda bulunmayı ilke edinen Mitsubishi Electric, daha iyi bir toplum yaratma vizyonu için global çapta farklı uygulamaları ve projeleri hayata geçirmeye devam ediyor. Karbon emisyonlarının tüm değer zincirlerinde 2050 yılına kadar “net sıfıra” indirilmesi hedefiyle Mitsubishi Electric Türkiye Klima Sistemleri çatısı altındaki 203 iş ortağında dijital katalog uygulamasına geçiyor. Böylece Mitsubishi Electric Türkiye hem sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda çevreyi korumaya katkı sağlayacak hem de müşterilerine hızlı ve kolay çözümler sunacak.

    Global sürdürülebilirlik hedeflerine bir adım daha yaklaşıldı

    2021 Çevre Vizyonu hedeflerinin gerçekleştirilmesinin ardından, 2050 yılına kadar tüm değer zincirlerinde net sıfır emisyona ulaşmak için Mitsubishi Electric Türkiye olarak farklı uygulamaları hayata geçirdiklerini belirten Mitsubishi Electric Klima Sistemleri Pazarlama ve Ürün Yönetimi Yöneticisi Dr. Murat Hoşgör şu ifadeleri kullandı:  

    “Dijital katalog uygulaması ile 2050 sürdürülebilirlik hedeflerimize bir adım daha yaklaşmayı amaçlıyoruz. Mitsubishi Electric Türkiye Klima Sistemleri olarak, enerji tasarrufu sağlayan çevre dostu iklimlendirme ürünlerimiz ile sürdürülebilir geleceğe katkı sunmak ve sonraki nesillere daha yaşanılabilir bir dünya bırakmak için yeni değerler yaratmaya ve çevreci çözümler üretmeye devam ediyoruz. Yüzyılı aşkın mühendislik deneyimimizin ürünü Mitsubishi Electric A+++ enerji sınıfı klimalar, çevre dostu olmaları ve düşük karbon emisyonu sağlanması ve çevresel sürdürülebilirliğe katkılarının yanı sıra; daha fazla tasarruf edilmesine ve kullanıcıların enerji maliyetlerinin düşmesine katkı sağlıyor.”