Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    ManşetAliens: Dark Descent inceleme

    Aliens: Dark Descent inceleme

    Alien konseptini sevenler için gerçek zamanlı strateji mekaniklerine sahip Aliens: Dark Descent inceleme konuğumuz.

    Sıra tabanlı strateji oyunlarını seviyor, XCOM sizin için vazgeçilmez oyunlar arasındaysa ve ALIEN filmlerini tutkuyla izlemişseniz yeni fenomeniniz Aliens: Dark Descent olabilir. Bakalım bu oyun bize neler sunuyor, kafamızda nasıl bir yere oturuyor.

    Aliens: Dark Descent izometrik açıdan (hafif tepeden) görüp oynadığınız ekip tabanlı bir strateji oyunu. Birden fazla türün birleşimi, en güzel yanlarının alınıp uygulandığı fevkalade  bir yapım. Korku ve gerilim unsurları var, hayatta kalma üzerine mekanikler var, gerçek zamanlı strateji oyununa dair tüm maneviyat sıra tabanlı stratejilerden de alınarak enjekte edilmiş. Sonuçta orta sizi saniyeler içinde gerilim ve strese sokacak tertemiz bir oyun çıkmış. İlk Commandos oynadığınız zamanlardaki gerginliklerinizi hatırlayın ve onu en az 5 ile çarpın. İşte size Aliens: Dark Descent!

    Oyun Alien köklerine dayandığı için 1986 yılında hayatımıza katılan bu filmin gerilim ve korku temelli her detayını işliyor diyebiliriz. Oyunu ister sessizce isterseniz de bam güm ateş ede ede giderek sürdürmek isteyebilirsiniz. Şu an aklınızdan ne geçerse geçsin, haritaya indikten sonra hareket sensörünüzün bink bink diye ötmeye başlamasıyla gerilim de başlıyor. Sensör 1 tane Xenomorph’u gösterirken belki bazı şeyleri kolay düşünebilirsiniz. Bir anda ikinci bir yaratığın etrafınızda araştırma ve devriye usulü dolandığını fark etmenizle birlikte içiniz içinizi yemeye başlıyor. Malumunuz bu yaratıklar saldırıya geçtiğinde olup biteni agresiflik seviyesi olarak en yakındaki kovana bildirerek daha fazla yaratığın size saldırması için etrafta gezmesini sağlayabiliyor. Bu sebeple tetiği bir kez çektikten sonra çok da göze batmadan görevi bitirmeye oynamanız lazım. Yoksa bir yerden sonra içinden çıkamadığınız sorunlarla yüzleşebilirsiniz.

    Bu yüzleşme kısmı aslında oyunun en keyifli ve inovatif yeri diyebiliriz. Ekibinizdeki her birimin farklı RPG temelli yetenekleri var. Bu arkadaşların “insan” olduğunu unutmadan hareket etmek gerekiyor. Strese girebilir, baskı altında daha farklı kararlar alabilirler, hayatta kalmaya çalışırken çok acaip yerlere gidebilir konu. Yaratıklardan hasar görmeseler bize kafa olarak oradan kopabiliyorlar. Buff’lar kadar debuff denen negatif etkilere de ekibiniz maruz kalıyor. Bu etki ne kadar artarsa askerleri anda tutmak ve savaştırmak zorlaşıyor. Aklı başında olan askerlerinizle de  tutarsızca konuşarak ortamı gerebiliyor ve komple zarar ziyan bir hale dönüştürebiliyorlar.

    Harita yapıları gereği birden fazla katlı, yer yer açık yer yer dar koridorlara açılan ufak ya da büyük odalardan geçiyor. Bu odaların kapılarına kaynak yaparak geçici olarak güvenli alan oluşturabilir, ekibinizin stres seviyesinin düşmesini sağlayabilirsiniz. Stresi azaltmak için medkit gibi haplardan da kullanabiliyorsunuz. Silah, eşya ve benzer tüm sistemleri XCOM benzeri oyunlarda gördüğünüz şekilde yine karşımızda duruyor. Ekipteki askerlerin seviye atlaması onlara yeni özellikler ve yetenekler kazandırıyor. Bu yetenekler sizin oyunda nasıl bir yol izleyeceğinize de karar veriyor aslında.

    Görev için indiğiniz alana birden fazla noktadan intikal edebiliyorsunuz. Araçla intikal noktaları arasında gezebiliyor, görev icabı kurtarılması gereken kişileri, yaralı askerlerinizi bu araca yükleyerek oradan uzaklaşmalarını sağlayabiliyorsunuz. İsterseniz sizde görevlerin hepsini tamamlamadan o günü erken pas geçebiliyorsunuz. Yukarıda bahsettiğim şekilde bazen olaylar sarpa sardığında oradan uzaklaşmak en iyi çözüm oluyor. Yetişmiş askerlerinizi ölüme göndermek yerine üsse dönüp iyileşmelerini sağlamak çok mantıklı hamle olabiliyor.

    Oynanış açısından bizi yeterince gerilime ve strese sokan yapım görsel ve işitsel olarak da üstüne düşeni fazlasıyla yapıyor. Alien adına ne varsa o kadar iyi işlenmiş ki, uzayıp gider dar koridorların tasarımları, etraftaki ses efektleri ve detaylarla sizi daha da oyunun içine çekiyor. Ambians o kadar iyi oluşturulmuş ki, gerginlikten bir an olsun rahat rahat etrafı inceleyemiyorsunuz. Fenerin ışığına odaklı olarak ekibinizle birlikte tek aklınızdan geçen sadece hayatta kalmak oluyor ve oyun bunu çok iyi başarıyor!

    Son yıllarda gördüğüm en iyi ALIEN konseptli yapım olan Aliens: Dark Descent, sıra tabanlı stratejiden sevdiğimiz ne varsa bunu gerçek zamanlı strateji unsuru olarak karşımıza çıkarıyor. Hazır indirimler de varken kaçırmamanızı öneririm.

    Haberler

    BUNLARI DA BEĞENEBİLİRSİN