Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 66

    Hangi Apple Watch Modeli Sizin İçin Uygun?

    Bu rehberde, farklı Apple Watch modellerini detaylıca inceleyerek size en uygun olanı seçmenize yardımcı oluyorum.

    Samsung Electronics’in SmartThings platformu ISO 27001 sertifikası aldı

    Samsung Electronics’in evde bağlantılı yaşam deneyimleri sunan SmartThings platformunun bilgi güvenliği ve hizmet operasyonu alanlarındaki başarısı, ISO 27001 Sertifikası ile teyit edildi. Alınan bu sertifika, Samsung’un kullanıcıları ve iş ortakları nezdinde oluşturduğu güveni de pekiştirmiş oldu. 

    Samsung Electronics, global bağlantılı yaşam platformu SmartThings’in bilgi güvenliği yönetim sistemleri (ISMS) alanında uluslararası standardı belirleyen ISO/IEC 27001:2022 sertifikasını almaya hak kazandı. Uluslararası Standartlar Teşkilatı (ISO) tarafından oluşturulan ve bilgi güvenliği yönetim sistemlerinde önde gelen global bir standart olan ISO 27001, bilgi varlığına yönelik riskleri sistematik olarak yönetme ve bilgilerini koruma hedeflerine ulaşma konularında şirketlere rehberlik ediyor.

    Herhangi bir şirketin, dünyaca tanınan standardizasyon ve sertifikasyon kuruluşu British Standards Institution (BSI) tarafından verilen bu sertifikayı alabilmesi için, bilgi güvenliği politikaları, bilgi varlıklarına erişim kontrolü ve vaka müdahalesi gibi ayrıntılı olarak belirtilen 123 ayrı standardı karşılayabilmesi gerekiyor.

    Samsung, aldığı bu sertifikayla SmartThings Cloud hizmetinin sunduğu bilgi korumasının uluslararası standartlara uygun olduğunu ve entegre bağlantılı deneyimler sağladığını kanıtlamış oldu. Bu resmi onay, Samsung’un yalnızca SmartThings kullanıcılarına değil aynı zamanda iş ortaklarına da sağladığı güveni güçlendirecek ve bu alanda şirketin rekabet gücünü artıracak.

    Konuyla ilgili olarak, BSI Güvence Hizmetleri Başkanı Harold Pradal, “Hızla değişen iş dünyasında bulut teknolojilerinin ve bilgileri korumanın önemi giderek artıyor. Bu konuda, Samsung SmartThings’in operasyon kabiliyetinin ve güvenlik seviyesinin mükemmel olduğunu onayladık,” dedi.

    Samsung Başkan Yardımcısı ve SmartThings Başkanı Jaeyeon Jung ise şunları belirtti: “SmartThings’in ISO 27001 sertifikası alması, katlanarak artan bir zekâyla gelişen hiper bağlantılı dünyada kesintisiz olarak bilgilerin korunmasına odaklanmayı sürdürmemizin göstergesi niteliğinde. Bu başarı, platformun güvenliğini artırma çabalarımızın yalnızca bir kısmını oluşturuyor. SmartThings’in sunduğu kişiselleştirilmiş hizmetlerin daha da güvenli olmasını sağlamak için yeni yollar keşfetmeye devam edeceğiz.”

    LG OLED, dijital empresyonizmi Contemporary Istanbul’a taşıyor

    LG OLED, sanat ve teknolojiyi buluşturarak dijital empresyonizmi Contemporary Istanbul’a taşıyor. 23-27 Ekim tarihleri arasında LG OLED partnerliğinde Tersane İstanbul’da gerçekleşecek 19.Contemporary Istanbul Çağdaş Sanat Fuarı’nda görsel sanatçı Quayola’nın Fransız Empresyonizmi’ne ve Claude Monet’nin geç dönem eserlerine övgü niteliği taşıyan Jardins d’Été (Yaz Bahçeleri) adlı video serisi LG OLED deneyim alanında sanatseverlerle buluşacak.

    LG OLED partnerliği ile 23 Ekim ön izleme ve 24-27 Ekim tarihlerindeki genel ziyaret günlerinde Tersane İstanbul’da gerçekleştirilecek Contemporary Istanbul’da 14 ülkeden 53 çağdaş sanat galerisi yer alacak. LG OLED, fuarda görsel sanatçı Quayola’nın Chaumont-sur-Loire Şatosu bahçelerinden algoritmik olarak üretilen gece çiçeklenmelerini betimleyen Jardins d’Été (Yaz Bahçeleri) adlı video serisini sergileyerek, Fransız Empresyonizmi’nin büyüsünü dijital bir boyuta taşıyacak. Monet’nin zamansız eserlerine saygı duruşunda bulunan bu seri, LG OLED’in üstün görüntü teknolojisi sayesinde bahçelerin büyüleyici renklerini, dokularını ve derinliğini gerçekçi ve etkileyici bir şekilde izleyiciye sunacak.

    Quayola, eserlerinde teknolojiyle sanatı bir araya getirerek, gerçek ve yapay, figüratif ve soyut, eski ve yeni gibi zıt güçler arasındaki gerilimleri araştırıyor. Sanatçı, peyzaj resmi, klasik heykel ve ikonografiden ilham alarak hibrit kompozisyonlar yaratıyor. Quayola’nın eserleri, dünyanın dört bir yanındaki prestijli müzelerde ve etkinliklerde sergilenmeye devam ediyor. Sanatçının eserlerinin yer aldığı bazı önde gelen kurumlar arasında Londra’daki Victoria & Albert Müzesi, Seul’deki SeMA, Tokyo’daki Ulusal Sanat Merkezi, Pekin’deki UCCA Çağdaş Sanat Merkezi ve Paris’teki Palais de Tokyo bulunuyor.

    LG OLED Sanata İlham Veriyor

    LG, sanat ve teknolojiyi bir araya getirerek yaşamı daha iyi hale getirme misyonuyla 2021 yılında başlattığı LG OLED ART projesi ile sanatçıların yeni olasılıklar keşfetmesini sağlıyor. Geleneksel medyanın sınırlarını aşarak sanat dünyasında yeni bir akım yaratmayı hedefleyen bu projeyle LG, OLED ekranlarının benzersiz özelliklerini sanat eserlerine taşıyor. LG OLED’in kendinden aydınlatmalı ekran teknolojisi, sanatçıların tasarımlarını tam da hayal ettikleri gibi hayata geçirerek izleyicilere kusursuz bir deneyim sunuyor.

    Beko’dan enerji verimli gıda saklama teknolojilerine geçiş çağrısı

    Beko, gıda güvenliği ve gıda israfının önlenmesi için buzdolabı ve soğutma teknolojilerinin önemine dikkat çekerken, gezegenin sürdürülebilirliği için yüksek enerji verimli ürünlerin teşvik edilmesi çağrısı yaptı. 

    58 ülkedeki iştirakleri, 22 markasıyla milyonlarca eve giren Beko, Dünya Gıda Günü’nde “Temel Hizmetlere Erişim Olmadan: Soğutma Hakkı” (Without Access to Fundamental Services: The Right to Refrigeration) adlı raporundan gıda güvenliğine ilişkin önemli veriler paylaştı.

    Buzdolabı teknolojilerinin gıda güvenliğindeki kritik rolüne vurgu yapan rapora göre 2023 yılında 333 milyon insan gıdaya erişimde ciddi sıkıntı yaşadı. Buna karşın gıda saklama koşullarındaki sıkıntılar, her yıl 526 milyon ton gıdanın israf edilmesine yol açıyor. İsraf edilen bu gıdalar yaklaşık bir milyar insanı besleyebilirdi.

    1.200.000.000’dan fazla insan gıda soğutma teknolojilerine erişim sağlayamadığı belirtilen raporda, 745 milyon kişinin buzdolabı için gerekli elektriğe erişimi bulunmadığı, 3.500.000.000 kişinin ise sık sık elektrik kesintileriyle karşılaştığı ifade ediliyor.

    Gıda güvenliği için önemli olan buzdolabı teknolojilerinin önemli bir çevresel etkiye sahip olduğunu da vurgulayan Beko CEO’su Hakan Bulgurlu şunları söyledi: “Dünyada gıdaya, gıdayı saklamak için gerekli buzdolabı teknolojilerine ve elektriğe erişimde sıkıntı yaşayan milyonlarca insan var. Bunun yanında artan nüfusla birlikte 2050 yılına kadar dünya genelinde kullanılacak buzdolabı sayısının 2 katından fazlaya çıkarak 4,2 milyar adete yükselmesini öngörüyoruz. Ancak bu büyüme, enerji verimli teknolojiler kullanılmazsa ciddi çevresel etkilere neden olabilir. Ev aletleri, küresel karbon emisyonlarının %8’ini oluştururken, bu emisyonların %15’i buzdolaplarından geliyor. Soğutma sektörünün elektrik tüketimi, dünya genelindeki toplam elektrik tüketiminin %17’sini oluşturuyor. En fazla enerji harcayan beyaz eşyalar olan buzdolaplarında yüksek enerji verimliliğiyle gezegenimizin sürdürülebilirliği için fark yaratabiliriz” dedi. Beko CEO’su iş dünyasına ve kanaat önderlerine yenilikçi teknolojilerin geliştirilmesi ve bu konuda standartlar oluşturarak tüketicilere yol gösterilmesi konusunda çağrıda bulundu.

    United for Efficieny UNEP ajansına göre halihazırda en gelişmiş teknolojiye sahip buzdolabı ve soğutucularla, eski teknolojiye sahip buzdolaplarından %60 daha az enerji harcanıyor. Yüksek enerji verimli soğutucu teknolojilerine geçişle küresel ölçekte elektrik faturalarında 23 milyar dolar tasarruf sağlanabilir. Eğer mevcut politikalarla devam edilirse 2040 yılına gelindiğinde evlerdeki buzdolaplarından kaynaklı elektrik tüketimi 2 katı artacak.

    Excalibur oyuncu türlerine göre tercih edilmesi önerilen bilgisayar modellerini sıralıyor

    0

    Milyar dolarlık bir endüstriyi oluşturan video oyunları, karakterleri ile oyun ve donanım üreticilerine yön veriyor. 

    Oyunlar günümüzün en büyük eğlence kaynaklarından biri haline geldi. Gittikçe çeşitlenen oyunlar, beraberinde yeni teknolojileri ve kitleleri getiriyor. Oynamak istedikleri oyundan kullanım sıklığına ya da satın alma tutumuna kadar değişkenlik gösteren oyunseverler, hem oyun hem de bilgisayar üreticilerine yön veriyor. Oyun endüstrisini ve oyuncuları anlamanın, klasik ve temel ayrıştırmalar üzerinden gidilmemesine dikkat çeken güç ve performans bilgisayarı markası Excalibur, oyuncu profillerine göre tercih edilmesi gereken bilgisayar modellerini sıralıyor. 

    1. Rekabetçi Oyuncular: Oyun dünyasındaki rekabetçi yönü seven bu oyuncu profili, genellikle çok oyunculu oyunlara ilgi duyan, zafer kazanmayı ve rakiplerini yenmeyi önemseyen kişilerden oluşuyor. Ancak bunun için yetenek ve stratejinin yanı sıra oyun performansını önemli ölçüde etkileyen bilgisayar gereksinimleri de büyük bir önem taşıyor. Cesaretini gücünden alan metal tasarımı ile Excalibur G911 dizüstü bilgisayar; Intel’in en yeni işlemcisi, DLSS 3 fonksiyonları ile yenilenen yapay zeka destekli RTX40 serisi ekran kartı, yüksek FPS ve grafik performansı ile en iyi oyun deneyimini sağlıyor.

    2. Hikaye Odaklı Oyuncular: Bu oyuncular, oyun dünyasının derinlikli hikayelerini ve karakter gelişimlerini ilgiyle takip eden kişilerden oluşuyor. Oyunları bir hikaye anlatma aracı olarak kabul eden bu oyuncular için karakterlerin duygusal bağ kurmaları ve hikayenin akışını etkilemeleri son derece önemli. Özellikle açık dünya ve çok katlı görev sistemine sahip hikaye odaklı oyunlar, görsel ve grafiksel olarak yüksek düzeyde olduğu için gelişmiş bir bilgisayara ihtiyaç duyuyor. Tamamen oyuncuların beklentilerine göre şekillenen Excalibur E750 masaüstü bilgisayar, Intel’in en güçlü ve en yeni işlemcileriyle üstün performansı, NVIDIA’nın en güncel ekran kartlarıyla da üst düzey grafik gücünü oyunculara sunuyor.

    3. Trendleri Takip Eden Oyuncular: Oyun dünyasının her yönüne ilgi duyan ve yeni çıkan oyunları tür fark etmeksizin deneyimlemek için can atan bu oyuncular, oyun dünyasını sıkı takip ediyor. Genellikle trend olacak oyunları öncesinde hisseden ve uzmanlaşmadan yarıda bırakmayan bu meraklı oyuncular, oyun dünyasındaki yenilikleri sürekli takip ediyor. Özgürlüğüne düşkün oyuncular için NVIDIA’nın eşsiz gücüne sahip GeForce RTX 4070 ekran kartıyla da desteklenen Excalibur G870, oyun tutkunlarına daha gerçekçi bir deneyim, profesyonellere ise ultra verimlilik sağlıyor.

    4. Çevrimiçi Oyuncular: Rekabetin hiç eksik olmadığı çok oyunculu oyunlarda, kazananı yalnızca saliseler belirleyebiliyor. Oyunlarda en iyisi olmak için güçlü bir masaüstü bilgisayarına ihtiyaç duyan gamer’ların yardımına koşan Excalibur E750, ön panelinde RGB’li bir tasarımla birlikte kusursuz bir kullanıcı deneyimi sunuyor. Intel’in en yeni ve en güçlü 13. ve 14. Nesil işlemcileriyle üstün performans ihtiyaçlarını karşılayan Excalibur E750, NVIDIA’nın en güçlü grafik kartlarıyla ihtiyaca göre kişiselleştirilebiliyor.

    Sony’den iki yeni güç kaynağı; BC-ZD1 ve DC-C1

    0

    Sony, NP-FZ100 pil kullanan Alpha serisi ve Cinema Line kameralar için içerik oluşturucuların giderek artan ihtiyaçlarını karşılamayı amaçlayan iki yeni kamera güç kaynağı ürününü piyasaya sürüyor.

    Sony, orijinal pil ürünleri de dahil olmak üzere güç çözümleri yelpazesini genişletmeyi hedefliyor. Bu sayede daha uzun süreli fotoğraf ve video çekimine olanak sağlayarak, içerik oluşturucular için daha verimli bir iş akışına katkıda bulunmayı amaçlıyor.

    BC-ZD1 pil şarj cihazı

    Sony’nin yüksek kapasiteli NP-FZ100 pilleri için yüksek hızlı bir şarj cihazı olan BC-ZD1, 30W veya daha yüksek çıkışlı USB Power Delivery (PD) uyumlu bir güç kaynağına ve USB PD destekli (3A) veya daha yüksek akımlı bir USB kablosuna bağlandığında iki pili aynı anda yaklaşık 155 dakikada (tam şarj) şarj edebiliyor.

    Temel Özellikleri

    • USB PD uyumlu bir güç kaynağına bağlandığında iki NP-FZ100 pili aynı anda ve hızlı bir şekilde şarj edebiliyor. 
    • İki NP-FZ100 pil yaklaşık 155 dakikada hızlı bir şekilde şarj edilebiliyor (tam şarj)
    • 5 aşamalı gösterge lambası sayesinde akünün şarj durumu kolaylıkla takip edilebiliyor.
    • Kolay taşınabilirlik için kompakt boyut: genişlik yaklaşık 84,5 mm x yükseklik yaklaşık 29,2 mm x derinlik yaklaşık 70,0 mm, ağırlık yaklaşık 149 g 
    • İki NP-FZ100 pili aynı anda, hızlı ve güvenli bir şekilde şarj etmek geniş ısı dağıtma önlemleri ve dahili ısı izleme ve kontrolüne sahip.

    DC çoğaltıcı DC-C1

    DC-C1 DC çoğaltıcıv, USB PD (65 W veya daha fazla) uyumlu AC adaptörü ve USB PD destekli (5 A) USB kablosu gibi harici bir güç kaynağı kullanıyor. NP-FZ100 veya NP-FW50 şarj edilebilir pil paketleriyle uyumlu kameralara sürekli ve güvenilir güç sağlayarak uzun çekimler veya akış sırasında istikrarlı bir güç kaynağı sağlıyor.

    Google, Pixel 10 için son kararını verdi: İşlemci seçimi belli oldu!

    0

    Google, Pixel 10 serisi ile birlikte çip üretiminde köklü bir değişikliğe gidiyor. Yıllardır Samsung ile iş birliği yapan teknoloji devi, bu kez tercihini TSMC’den yana kullandı. Yeni Tensor G5 işlemcilerinin, Tayvan merkezli yarı iletken üreticisi TSMC’nin gelişmiş 3 nm N3E teknolojisiyle üretileceği açıklandı. Peki, bu hamlenin arkasındaki nedenler neler?

    Google, Samsung ile çalışmaktan vazgeçti!

    Pixel 10 serisinde yer alacak olan Tensor G5 çiplerinin performans açısından büyük bir sıçrama yapması bekleniyor. Yeni üretim süreci sayesinde Google, önceki nesillerde sıkça karşılaşılan pil ömrü ve aşırı ısınma gibi problemleri geride bırakmayı hedefliyor. TSMC’nin 3 nm teknolojisi, hem performansı artıracak hem de enerji verimliliğini önemli ölçüde iyileştirecek.

    Apple’ın iPhone 16 modellerinde kullandığı aynı üretim sürecine geçen Google, bu adımla Apple ile olan rekabetini daha da kızıştırıyor. Her iki teknoloji devi de akıllı telefon pazarında kendi özel çiplerini kullanarak, kullanıcılarına daha üst düzey bir deneyim sunmayı amaçlıyor.

    Google’ın çip geliştirme konusundaki adımları yalnızca Tensor G5 ile sınırlı değil. Şirketin bir sonraki çip olan Tensor G6’yı, TSMC’nin daha ileri bir teknolojisi olan N3P süreciyle üretmeyi planladığı sızdırılan bilgiler arasında. Bu teknoloji, Apple’ın gelecekte piyasaya süreceği A19 çiplerinde de kullanılacak.

    Google’ın bu yeni stratejisi, Samsung ile çalıştığı dönemde yaşanan performans sorunlarına bir yanıt olarak değerlendiriliyor. Özellikle önceki Tensor çiplerinde yaşanan pil ömrü ve ısınma sorunları, kullanıcılar arasında büyük bir memnuniyetsizlik yaratmıştı.

    TSMC ile iş birliği yaparak bu problemlerin üstesinden gelmeyi hedefleyen Google, aynı zamanda performans alanında da önemli bir ivme kazanmayı amaçlıyor.

    Google’ın Pixel 10 serisini piyasaya sürmesiyle birlikte, akıllı telefon dünyasında büyük bir ilgi odağı haline geleceği şimdiden öngörülüyor. Eğer bu yeni Tensor G5 çipleri, beklentileri karşılayabilirse, Pixel 10’un piyasadaki rekabeti önemli ölçüde etkilemesi bekleniyor. Hem daha yüksek performans sunan hem de enerji tasarrufu sağlayan bir telefon, kullanıcılar için cazip bir seçenek olabilir.

    Huawei Cloud, ‘Cloud for Good’ programını duyurdu

    Huawei Cloud Pazarlama Direktörü Aka Dai, Huawei Cloud Türkiye Summit 2024’te gerçekleştirdiği ‘İnovasyonu Hayata Geçirmek’ başlıklı sunumunda, bulut ve yapay zeka teknolojilerinin Türkiye’de sürdürülebilir kalkınma ve sosyal ilerlemeye olan katkı potansiyelini vurguladı. 

    Huawei Cloud, ‘Cloud for Good’ programıyla dijital dönüşümü hızlandırmayı ve sosyal ilerlemeyi desteklemeyi hedefliyor. Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma ve dijitalleşme yolculuğunda önemli bir rol oynayan Huawei Cloud, bulut hizmetleri ve yapay zeka teknolojileri sayesinde bireylerin ve şirketlerin dijital yolculuklarına katkı sağlamayı amaçlıyor.

    Yapay Zeka destekli sağlık teknolojileri

    Huawei Cloud’un Pangu Tıp Modeli, sağlık sektöründe birçok yeniliğe imza atıyor. 16 milyon akademik makaleden ve 1 milyon bilgi grafiğinden elde edilen verilerle eğitilen bu model, sağlık çalışanlarına; muayene, teşhis ve tedavi süreçlerinde yardımcı olarak, bireysel sağlık yönetiminde büyük kolaylık sağlıyor. Aka Dai, Çin’deki bir hastanede üç ay boyunca uygulanan modelin, 4.268 hasta arasından 11 adrenal yetmezlik vakasını tespit ettiğini ve bu sayede hastaların hayatlarının kurtarıldığını belirtti. Dai, Türkiye’nin önemli sağlık hizmetlerine sahip olduğunu vurgulayarak, bu tür yapay zeka çözümlerinin Türkiye’de de kullanılmasını teşvik ettiklerini ifade etti.

    Hava durumu takibinde yapay zeka dönemi

    Küresel ısınma ve hava değişimleri, dünya genelinde insan yaşamını tehdit ediyor ve ciddi ekonomik kayıplara neden oluyor. Huawei Cloud’un Pangu Hava Durumu Modeli, 40 yıllık küresel hava gözlem verileri ile eğitilerek büyük tayfunların 10 günlük rotalarını başarıyla tahmin edebiliyor. Geleneksel yöntemlerin aksine, bu model çok daha kısa sürede ve daha az kaynak kullanarak tahminlerde bulunabiliyor. 2023 yılında Saola gibi tayfunların yolları, bu yöntemle başarıyla tahmin edildi. Madagaskar’daki Mitao Forecast adlı yerel bir STK, Pangu modelini kullanarak 3 günden 10 güne kadar uzayan tahminler yapabiliyor ve bu sayede 600.000’den fazla kişinin hayatını ve mal varlığını koruyabiliyor. Dai, bu teknolojinin Türkiye’deki ekstrem hava koşullarına karşı da uygulanabileceğini belirtti.

    PS5 Pro, PSSR ile AMD FSR 3.1’i adeta ezip geçti!

    0

    Sony’nin yakında piyasaya süreceği PS5 Pro’nun PSSR yapay zeka destekli görüntü iyileştirme teknolojisi, şimdiden oyun dünyasında ses getirmeye başladı. Gerçekleştirilen ilk testler, PSSR’ın performans modunda AMD’nin FSR 3.1 teknolojisinden çok daha net ve detaylı görüntüler sunduğunu ortaya koydu.

    PS5 Pro, düşündüğümüzden daha mı güçlü?

    Özellikle Ratchet & Clank: Rift Apart üzerinde yapılan karşılaştırmalar, PSSR teknolojisinin potansiyelini gözler önüne seriyor. PlayStation’ın baş tasarımcısı Mark Cerny tarafından tanıtılan bu yeni teknoloji, konsola %67 daha fazla işlem gücü ve %28 daha hızlı RAM ile birlikte geliyor.

    699.99 dolar / 799.999 euro fiyat etiketiyle gelecek olan PS5 Pro’nun bu başarısı, AMD için ciddi bir endişe kaynağı olabilir. Nitekim AMD’nin yüksek segment grafik kartları pazarından çekilme kararı, oyuncu dizüstü bilgisayarı pazarında NVIDIA’nın dominant konumu ve şimdi de hem DLSS hem de PSSR karşısında yaşanan performans farkı derken işler pek de yolunda gitmiyor gibi…

    Ancak AMD’nin FSR 4 teknolojisi için yapay zeka odaklı yeni yaklaşımı da oyuncuları heyecanlandırıyor. Özellikle Ryzen Z2 Extreme APU ile birlikte el konsollarında pil ömrü ve performans konusunda önemli iyileştirmeler vadeden şirket, 2025’te karşımıza daha iddialı teknolojilerle çıkmayı hedefliyor.

    PS5 Pro’nun başarısını destekleyebilecek en önemli faktörlerden biri olan özel oyunlar konusunda da süreç ilginç ilerliyor. Ghost of Yotei, Marathon ve Wolverine gibi merakla beklenen yapımlar duyurulmuş olsa da, 2025 için açıklanan özel oyun sayısı şimdilik oldukça sınırlı kaldı. Üstelik PlayStation özel oyunlarının PC platformuna da gelmeye başlaması, oyuncuları hazır sistem almaya yönlendirebilecek bir faktör olarak öne çıkıyor.

    GTA 6’nın PS5 Pro’da nasıl bir performans sergileyeceği de ayrı birr merak konusu. Oyunun 60 FPS hedefini yakalayıp yakalayamayacağı henüz netlik kazanmış değil.

    Yeni nesil ödeme sistemleri, tüketici beklentilerini olumlu yönde etkiliyor

    0

    Yapılan araştırmalar yeni nesil ödeme sistemlerinin tüketici davranışları üzerinde oldukça olumlu sonuçlar doğurduğunu gösteriyor. 

    Finansal teknolojiler hayatımıza girdikten sonra kullanıcı alışkanlık ve davranışları önemli derecede değişiklikler göstermeye başladı. Yapılan araştırmalara göre yeni nesil ödeme sistemlerinde kullanılan teknolojilerle birlikte aldıkları hizmet kalitesinde artış gören kullanıcılar bu standartların daha da artması gerektiği yönünde görüş belirtiyor.

    Son dönemde öne çıkan teknolojiler kullanıcı deneyimini önemli ölçüde geliştirmektedir. Bir süredir neredeyse adını her yerde duyduğumuz NFC (Yakın Alan İletişimi) özelliği bulunan akıllı telefonlar, uygulamalar ve akıllı kartlar sayesinde hızlı, temassız ve hijyenik ödeme yapmak mümkün. Bir diğer popülerleşen ödeme yöntemi ise giyilebilir teknoloji ürünleri. Akıllı saatler ve yüzük, bileklikler artık sadece aksesuardan ibaret değiller, alışverişlerde birer ödeme aracı haline geldiler. Fiziksel cüzdanlara olan ihtiyacı azaltan bu yöntem müşterilerin alışveriş deneyimini daha konforlu hale getiriyor.

    Siber güvenliğin önemi artıyor

    Alışverişte yüz tanıma ve parmak izi gibi biyometrik verilerin kullanımı sayesinde müşterilerin kimlikleri hızlı ve güvenli bir şekilde doğrulanırken, kullanıcı için alışveriş deneyimini daha kişiselleştirilmiş şekilde yaşatıyor. Bu yöntemler ne kadar büyük rahatlık sağlasa da veri gizliliği ve siber güvenlik konusunda dikkat edilmesi gerekiyor. Mevcut risklerin en aza indirildiği uygulamalar ise kullanıcılar nezdinde daha çabuk kabul görüyor. Bu noktada ESET gibi saygın siber güvenlik kuruluşlarının sağladığı çözümlerden yararlanan şirketler, müşterilerine daha güvenli deneyimler sunuyor.

    Tüketicilerin tercihi hız ve güvenlik

    PwC tarafından yapılan Tüketici Davranışları Araştırması’na göre tüketiciler hızlı ve kolay bir yöntem olan online alışverişi tercih ediyor. Aynı araştırma sonuçlarında tüketici ile veriye dayalı etkileşim kurmanın markalar için her zamankinden daha önemli hale geldiği de öne çıkıyor. Araştırma bulguları, anında erişim sunarak alışveriş deneyimini daha cazip hale getiren sosyal medya kampanyaları ve indirim duyurularının, anlık satın alma kararlarını yönlendirdiğini de ortaya koyuyor. Tüketicilerin hem ekonomik hem de pratik bir alışveriş deneyimi yaşamalarını sağlayan online alışveriş kampanyalarında, ücretsiz teslimat ve indirim kuponları tüketicilerin en çok tercih ettiği avantajlar olarak ilk sıralarda yer alıyor.

    Araştırma, tüketicilerin ödeme tercihlerine ilişkin değerli veriler de sunuyor. Buna göre, katılımcıların yüzde 73’ü alışverişlerinde kredi kartı, yüzde 20’si nakit ve yüzde 7’si ise banka havalesi ya da EFT ile ödeme yöntemlerini tercih ediyor.