Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 629

    HUAWEI MatePad Pro’nun gelişmiş ekranı profesyonel bir kullanım sunuyor

    0

    Ekranlar, kullanıcıların bilgi edindiği ve cihazlarla etkileşime girdiği ortamdır, bu nedenle ekranların kalitesi, kullanıcı deneyimi ile doğrudan ilişkilidir. HUAWEI’nin yeni amiral gemisi tableti MatePad Pro, 12,6 inç OLED FullView ekrana sahip…

     

    HUAWEI MatePad Pro, neredeyse bazı dizüstü bilgisayarların ekranları büyüklüğünde 12,6 inç ekrana sahip ilk Huawei tablet. Daha büyük ekran, üretkenlik için daha fazla alan sağlıyor. İlk olarak, daha büyük bir ekran aynı anda daha fazla bilgiyi sığdırabilir ve daha iyi çoklu göreve olanak tanır. Çoklu Pencere ile kullanıcılar, HUAWEI MatePad Pro’da aynı anda dört adede kadar uygulamayı açabilir. İkincisi, içerik oluşturucular için ekran dijital bir tuval gibidir. Daha büyük ekran, yaratıcılıklarını ortaya çıkarmaları için onlara özgürlük sağlar.

     

    Ayrıca HUAWEI MatePad Pro, FullView DNA’sını seleflerinden devralarak şu anda dünya çapında mevcut olan tüm tabletler arasında en yüksek olan yüzde 90 ekran – gövde oranı sunuyor. Kullanıcı ister oyun oynasın veya film izlesin, her biri yalnızca 5,6 mm olan çerçeveler neredeyse hiç fark edilmiyor.

     

    Gerçeğe yakın ekranlar en yüksek netliği sunar

    HUAWEI MatePad Pro’nun ekranının renk doğruluğu da aynı derecede harika. Üretilen her bir tablet ekranı, ΔE<0,5 renk doğruluğu derecesini elde etmek için fabrikada özel kalibre edilir. ΔE, bir ekranın renk gösteriminin ne kadar doğru olduğunu belirleyen önemli bir ölçüdür; değer ne kadar düşükse, doğruluk ve ekranın gerçeğe yakın renkleri yeniden üretme yeteneği o kadar iyi olur.

    Bang & Olufsen, geçmişi geleceğe bağlıyor

    Bang & Olufsen, yeni nesil ev hoparlörleri için sunduğu yazılım güncellemesiyle geçmiş ve gelecek arasında köprü kuruyor. Beolink güncellemesi, markanın tarihi 1980’lere uzanan ikonik hoparlörleri, müzik sistemleri ve pikaplarını; modern kablosuz hoparlörler ile bir arada kullanılmasını sağlıyor.

    1925’te Peter Bang ve Svend Olufsen tarafından kurulan lüks ses sistemleri markası Bang & Olufsen ses teknolojisinin sınırlarını zorlamaya devam ediyor. Beolink güncellemesiyle geçmiş ve gelecek arasında köprü kuran marka, zamansız tasarımlarının birbiriyle ideal bir şekilde kullanılmasını sağlıyor.

     

    Lüks ve ses teknolojisi tutkunlarının tercihi, dünyaca ünlü lüks ses sistemleri markası Bang & Olufsen, yayınladığı yeni güncellemeyle 40 yıl önce hayata geçirdiği “Multiroom” teknolojisini günümüze taşıyor. Güncelleme, Multiroom teknolojisiyle tüm ikonik Bang & Olufsen ürünlerinin kablosuz olarak birbiriyle bağlanabilmesini sağlıyor.  

    İster 1986’ya uzanarak Beogram 5500 pikapta klasik bir kaydın keyfini çıkarın, isterseniz de son teknoloji Beosound Level hoparlörle müziği kablosuz bir şekilde odanıza taşıyın ya da Beolab 28’le eşleştirdiğiniz ikonik Beosound 9000 CD çalar ile müziğe yeniden hayat verin…

    Geleceğin kapılarını aralayan “Beolink Multiroom”, tüm odalar arasında ilginç bir kablosuz bağlantı sağlıyor. Uygulama, “One Touch to Music” ve “Touch to Join” gibi özellikleriyle de müzik dinleme deneyimine başka bir boyut kazandırıyor. Multiroom deneyimini zenginleştiren uygulama ile tüm ses sistemlerinizin kontrolünü tek noktada toplamak artık çok kolay.

     

    Canon: Fotoğrafçılığa ilgi duyanların sayısı her geçen gün artıyor

    Canon’un sosyal medya hesapları üzerinden 5500’den fazla katılımcının oylarıyla yaptığı anket, Türkiye’nin fotoğraf ve fotoğraf teknolojileri profiline ışık tutuyor.

    Katılımcıların yüzde 59’u fotoğrafçılık tecrübesinin 1-5 yıl arasında olduğunu söyleyerek seviyelerini ‘Amatör’ olarak ifade etti. Bu kapsamda anket sonuçları (aşağıda), Türkiye’de fotoğrafçılığa olan ilginin son yıllarda giderek artış gösterdiği ve geçtiğimiz 1-5 yıl içinde pek çok fotoğrafseverin fotoğrafçılığa adım attığı şeklinde yorumlanabilir.

    Her 10 katılımcıdan 1’i ise profesyonel fotoğrafçı olarak belirlendi. Katılımcıların yüzde 42’si fotoğrafçılığı hobi ve ilgi alanı olarak belirtip makinesini ayda ortalama 1 ila 5 defa arasında kullandığını paylaştı, yani Türkiye’de fotoğrafçıların neredeyse yarısı yaklaşık her hafta fotoğraf makinesini kullanıyor. Ankete katılanların yüzde 89’u kadar büyük oranı ise fotoğraf makinesini her kullanımda aralıksız 5 saate kadar kullandığını ifade ediyor.

    Katılımcıların yarısından fazlası şimdiye kadar 1 ya da 2 kameraya sahip olmuş. Fotoğraf makinesi alırken en çok aranan nitelik yüzde 60 ile ‘kameranın profesyonelliği’ yani teknik özellikleri ve donanımı. Diğer taraftan fotoğraf makinelerinin kullanım süresi yüzde 68’lik bir oranla en fazla 3-5 yıl arasında değişiklik gösteriyor. Yaklaşık yüzde 25’lik bir kitle ise mevcut makinelerini 8 seneye kadar kullandıklarını kaydediyor.

    Ayrıca ankete katılanlara kamera değiştirmek için temel kriterlerinin ne olduğu sorulduğunda ise yüzde 50’nin temel kriterinin ‘bütçe’ olduğu gözlemlenirken onu ‘bir üst modele geçme talebi’ ve ‘makinenin kullanım kolaylığı’ izliyor. ‘Teknik arıza’yı makine değişiminde bir gerekçe olarak görenlerin oranı ise yaklaşık yüzde 10 ile tercih sebepleri arasında son sırada yer alıyor.

    Kablosuz Ağ Adaptörleri Nedir, Ne işe Yarar?

    Cihazlarımızı internete bağlamak için ise elbette en sağlıklı yöntem Ethernet üzerinden kablo kullanmak. Tartışmaya açık olmayan bir konu bu. Ancak günümüzde çok fazla mobil cihaza sahibiz. Bu nedenle kablosuz bağlantı vazgeçilmez bir tercih. Dolayısıyla yeni teknolojiler sayesinde kablosuz ağ kalitesi artıyor. Artık daha geniş menzil ve istikrarlı download ve upload hızlarından söz edebiliyoruz. Fakat bilgisayarlarımız yeni ağ standartlarına uyum sağlamıyor olabilir. Yeni nesil modemlerin yüksek standartları ile mevcut kablosuz bağlantınız yeterince uyumlu olmayabilir. Buna ek olarak birçok masaüstü bilgisayar kablosuz ağa bağlanamıyor. İşte en güzel çözüm harici bir adaptör ile kablosuz ağlara bağlanmak. Bu yazımızda farklı özelliklerde birkaç modeli inceleyeceğiz.

    Kablosuz ağ
    Kablosuz ağ standartları hızla gelişiyor

    Kablosuz ağ standartları yenileniyor802.11n, 802.11a/b ve 802.11g

     

    Her şeyden önce bu terimleri netleştirelim. 802.11b standartı 90’ların başında oldukça yaygındı. Ardından sırasıyla 802.11b, g ve n standartları gelişti. Fazla detaya inmeyelim ama her gelişmede bağlantı hızının ve kalitesinin arttığını söyleyebiliriz. Son on sene içerisinde Wi-Fi 4 standardı olarak tanılanan 802.11g’nin kullanıldığını görüyoruz. Teorik olarak 802.11g, üç anten kullanıldığında 450 Mbps destekliyor. 2014 yılında çıkan 802.11ac ise Wi-Fi 5 olarak tanımlanıyor. Bu da bireysel değil ancak çok fazla kullanıcı için ideal bir çözüm oluşuyor. Yeni nesil Wi-Fi 6 standardı ise 802.11ax ile ifade ediliyor. Teoride bu bağlantı ile 3.5Gbps hıza ulaşmak mümkün.

    TP-Link TL-WN822N

    İlk modelimiz TP-Link’ten geliyor. Öncelikle USB ile bağlanan bu adaptörün çok hızlı ve kolay bir kurulum süreci var. Çift anten olması çekim gücü için önemli bir avantaj sağlıyor. QSS düğmesiyle uyumlu cihazları kolaylıkla ağınıza ekleyebilirsiniz. Ürün, 802.11n özelliğini destekliyor. Böylece 300Mbps bağlantıya ulaşabilirsiniz. Ürün özellikle eski cihazlar için kurtarıcı. Çünkü Windows 2000 / XP / Vista / 7 desteği var. Ürünü 239 liraya bu adresten detaylı inceleyip temin edebilirsiniz.

    TP-Link Archer

     

    Daha yüksek performans için Archer modeli ilginizi çekecektir. Çünkü ürün yeni nesil WiFi 802.11ac standardını destekliyor. Bu sayede 2.4GHz bandında 600Mbps veya 5GHz bandında 1300Mbps kablosuza hıza erişebilirsiniz. USB 3.0 Port kullanması veri transferinde sistem önemli bir hız katıyor. Bunun dışında 802.11 a/b/g/n standartlarıyla da uyumlu. Ürünün antenleri de menzil konusunda sizi yarı yolda bırakmıyor. Kısacası kablolu bağlantıyı aratmayan bir çözüm için Archer modelini tavsiye ediyoruz. 909 liraya satılan ürün hakkında daha fazla bilgi için bu adresi ziyaret edebilirsiniz.

    PCI üzerinden bağlanan dahili adaptör gibi farklı seçenekler de var. Ancak genel olarak bu iki model size kablosuz ağ adaptörleri hakkında fikir verecektir. Yalnız bağlantı hızı ve kalite konusunda modeme de dikkat etmelisiniz. Unutmayın ki öncelikle modemin bağlantı standardı çok önemli. Siz PC tarafında modemden daha yeni ve güncel bir model kullanarak verimi artıramazsınız. Eğer modeminiz eskiyse veya güncel standartları desteklemiyorsa internet sağlayıcınızla irtibata geçin. Son olarak bu tarz bir adaptör almadan önce mutlaka işletim sistemiyle uyumluluğu kontrol edin. Apple bilgisayarlar, Linux veya Windows 11 işletim sistemi kullanan bilgisayarlar için sürücülerin uyumlu olduğundan emin olun. Bunun için de üretici internet sitelerini kontrol edin.

    Xiaomi’den kamera konusunda iddialı yeni amiral gemisi!

    0

    Xiaomi, yeni bir amiral gemisi için çalışmalara başladı. Mega Cup kod adı ile ortaya çıkan cihaz, mobil fotoğrafçılar için oldukça iddialı özelliklere sahip olacak. Çinli sosyal medya platformu Weibo üzerinden Digital Chat Station adlı bir kanal tarafından sızdırılan rapora göre, şirketin kamera konusundaki en iddialı modellerinden biri yolda. İşte cihaz ile ilgili bilinen ilk detaylar…

    Android 12 güncellemesi alacak Xiaomi telefonlar!

    Kamerasıyla iddialı yeni Xiaomi modelinin özellikleri

    Xiaomi Mega Cup olarak ortaya çıkan yeni akıllı telefon, 50 Megapiksel ana kamera (8192×6144 piksel), 48 Megapiksel ultra geniş açılı kamera ve 48 Megapiksel telefoto kamerayla üçlü modüle sahip olacak.

    Cihazın kamera detayları elbette bunlarla sınırlı değil. Hem ana kamera hem de telefoto sensörde OIS optik stabilizasyonu, 5x analog yakınlaştırma ve 120x’e kadar dijital yakınlaştırma desteği bulunuyor. Şimdilik resmi olarak onaylanmasa da Xiaomi’nin bu cihazda da kamera için Leica ile çalışacağı tahmin ediliyor.

    Xiaomi telefonlarda muhtemelen bilmediğiniz 5 özellik

    Cihazın diğer teknik detaylarından da bahsetmeden geçmeyelim. Xiaomi Mega Cup kod isimli amiral gemisi, 2K AMOLED ekranla gelecek. Qualcomm imzalı Snapdragon 8 Gen 1 işlemciye sahip model, ortaya atılan tahminlere göre Mart ayının sonunda ya da Nisan ayının başında piyasaya tanıtılacak. Ayrıca cihazın Xiaomi 12 Ultra, Xiaomi FOLD 2 ya da MIX 5 Pro olarak karşımıza çıkması da mümkün görünüyor.

    Samsung Galaxy Watch4 serisinde sağlık ve kişiselleştirme özellikleri geliştirildi

    Samsung, yeni Galaxy Watch4 serisi için sunduğu yeni güncelleme ile kişiselleştirme özelliklerini artırırken sağlık hedeflerine ulaşmayı daha da kolaylaştırıyor. Güncelleme ile uyku, antrenman ve kalp sağlığı gibi sağlık ve zindelik özellikleri genişlerken kullanıcılara kendilerini ifade edebilecekleri daha fazla kişiselleştirme seçenekleri sunuluyor.

    Samsung, Galaxy Watch4 ve Galaxy Watch4 Classic için yeni bir güncelleme yayınladı. Samsung bu güncellemeyle kullanıcıların sağlık ve zindelik hedeflerine ulaşmasına ve kişisel stilini yansıtmasına yardımcı oluyor. Kullanıcılara sunulan yeni iyileştirmeler arasında bisikletçi veya koşucular için gelişmiş ara antrenman, yeni uyku koçluğu programı ve yeni vücut bileşimi bilgileri yer alıyor.

    Galaxy Watch4 ile harekete geçiren motivasyon             

    Galaxy Watch4 serisi için yayınlanan en son güncelleme kullanıcılara sağlık konusunda kaydettiği aşamalara ilişkin daha fazla bilgi sağlıyor. Samsung Health ise kullanıcıların sağlık durumlarını ve yaklaşımlarını değiştirmelerine yardımcı olmak üzere Chris Hemsworth’un küratörlüğünü yaptığı dijital fitness programı Centr tarafından desteklenen vücut kompozisyonu bilgilerini de sunuyor. Ayrıca Galaxy Watch4 kullanıcıları, 30 günlük ücretsiz deneme üyeliğiyle Centr’ın sunduğu hizmetlere sınırsız erişim sağlayabiliyor.

    Yeni güncelleme ile koşucular ve bisikletçilere yönelik yeni bir ‘Ara Hedef’ özelliği de sunuluyor. Bu sayede kullanıcılar, antrenmanların süresi, mesafe ve set sayısını artık önceden ayarlayabilecek. Galaxy Watch4, bu özellikle birlikte yüksek yoğunluklu antrenmanlardan oluşan bir serinin arasına konan düşük yoğunluklu antrenmanlarla, kişiselleştirilmiş antrenman seansları hazırlamaya imkan sağlıyor. Böylece her seferinde hem etkili hem de hedefe yönelik bir egzersiz düzeni oluşturulabiliyor.

    Samsung tüm bunların dışında kullanıcılara antrenmanlarında daha fazla yardımcı olmak için ‘Adidas Running’ ve ‘Strava’ gibi antrenman alanında önde gelen uygulamalarla işbirliklerini de sürdürüyor.

    LG yükseltilebilir cihazlar sektöre yeni bir soluk getiriyor

    LG’nin bir üst modele yükseltilebilen ürünleri, cihazların kullanım ömrünü uzatıyor, yeni kullanım alanları sunarken kullanıcıların trendleri takip etmesine imkan tanıyor. 

    LG Electronics (LG), müşterilerin benzersiz ve değişen yaşam tarzlarına uyum sağlayan bir yükseltme seçeneğiyle ürün kullanımı paradigmasını değiştirmeye hazırlanıyor. “Sizin İçin Gelişen Cihazlar” konsepti altında sunlan LG yükseltilebilir cihazlar, sahiplerinin kullanım alışkanlıklarına dayalı olarak geliştirilen yeni özelliklerle kendini yeni sunulan modele yükseltebiliyor, böylece sürdürülebilir teknolojiye yeni bir boyut kazandırıyor.

    LG, “yükseltilebilirlik” kavramını yeni yazılım, yeni donanım veya her ikisi aracılığıyla mevcut bir cihaza yeni bir işlev veya kolaylık ekleme yeteneği olarak tanımlıyor. Örneğin; bu serideki LG PuriCare sahipleri, evlerinde bir evcil hayvana yer açmak istediklerinde, cihazlarına evcil hayvan tüyünü havadan etkili bir şekilde filtreleyen Pet Care Filter1 takarak yükseltme yapabilir, hava temizleyicilerinin performanslarını iyileştirebilirler. Ya da yükseltilebilir LG kurutucular, daha sonra LG ThinQ uygulamasındaki Yükseltme Merkezi’nden indirilebilen yeni aksesuarlar ve yazılımlarla farklı iklimlere ve kumaşlara dayanacak şekilde geliştirilebilir.

    “Yükseltilebilirlik” kavramına tüketiciler açısından bakıldığında ise, bu tanım; bir LG cihazının, ürünün kullanım ömrü boyunca değişen trendlere ve kullanım kalıplarına ayak uydurmasını sağlayarak, kullanışlılığını artırması anlamına geliyor. LG bu yıl toplamda 20 yükseltilebilir cihazı piyasaya sürmeyi planlıyor2. Bu serideki modellerin hangilerinin Türkiye’de satışı olacağı ise merakla bekleniyor.

    Flört uygulamalarındaki dolandırıcılık tehdidine dikkat!

    Çevrimiçi paylaşılan bilgi miktarı her geçen gün artıyor. Bu özellikle internet üzerinden yeni insanlarla tanışmak isteyen ve çevrimiçi flört uygulamalarına kayıt yapan insanlar için de geçerli. Ancak bu bilgi paylaşımının ölçeği bazı kullanıcıların “doxing”, yani kişisel verilerin çevrimiçi olarak toplanması ve kamuya açıklanması gibi dijital risklere maruz kalmasına neden oluyor.

    Flört uygulaması kullanımı son birkaç yıldır patlama yaşıyor. Tinder, Mart 2020’de bir günde üç milyar eşleşmeye ulaşırken, OkCupid yılda 91 milyon eşleşme yaptığını iddia ediyor. Ancak yakın tarihli bir Kaspersky araştırması, ankete katılanların yarısından fazlasının (%55) çevrimiçi tanıştığı biri tarafından takip edilmekten korktuğunu ve her altı flört uygulaması kullanıcısından birinin (%16) doxing saldırısına maruz kaldığını ortaya koydu.

    Bu uygulamaların çoğu, kullanıcılardan hesaplarını, işyerinde çekilmiş fotoğraflar ve kişisel bilgilerle otomatik olarak dolduran sosyal ağ siteleri aracılığıyla kaydetmelerini istiyor. Bu veriler, potansiyel doxer saldırganlarının çevrimiçi kullanıcıları bulmasını ve onlar hakkında yeni bilgiler keşfetmesini kolaylaştırıyor.

    Flört uygulamalarının profillerinde depolanan veriler son derece hassas ve dolandırıcılar arasında oldukça popüler. Bu durum söz konusu ortamlardaki kişisel bilgileri koruma dürtüsünü güçlendirdi ve sonuçta flört uygulamaları daha güvenli hale geldi.

    Siber suçlular, kurbanların kişisel bilgilerini toplamak için popüler flört uygulamalarını taklit etmenin yanı sıra eş arayan kadınlara ait olduğunu iddia eden e-postalar yaymaya başladı. Plana göre paylaşılan profil eşliğinde kullanıcı bir flört web sitesi profilini taklit eden kimlik avı sayfasına yönlendiriliyor ve burada kendi kişisel bilgilerini doldurmaları isteniyor. Nihayetinde kullanıcıdan bankacılık kimlik bilgilerini girmesi bekleniyor ve kişi hem umutlarından hem parasından oluyor.

    Samsung’un En Güçlü Telefonu Galaxy S22 Ultra’ya ilk bakış!

    0

    Samsung Unpacked etkinliğinde tanıtılan Galaxy S22 Ultra modelinin sunduğu yenilikleri bir araya getirdik. Galaxy S22 Ultra ve diğer modeller piyasaya çıktığında MediaMarkt internet sitesi ve mağazalarında sizleri bekliyor.

    Samsung’un En Güçlü Telefonu Galaxy S22 Ultra’ya ilk bakış!

    6.8 inç Edge QHD+ çözünürlüklü Dinamik AMOLED 2X ekran ile gelen Galaxy S22 Ultra, 120 Hz değişken ekran yenileme hızına sahip. PUBG Mobile gibi oyunlarda öne çıkan 240 Hz dokunmatik örnekleme hızı da bulunan bu ekranda yapay zeka destekli mavi ışık kontrolü bulunuyor. Telefonun en çok merak edilen bileşeni tabi ki işlemcisi. Bu yıl durum değişti ve birçok kişinin beklediği haber nihayet geldi. Bu yıl Snapdragon 8 Gen 1 işlemcili Galaxy S22 modelleri Türkiye’de satışa sunulacak.

    Tüm modellerinde Snapdragon 8 Gen 1 işlemcisini kullanan Galaxy S22 ailesinin en güçlüsünün kamera tarafına baktığımızda dörtlü arka kamera tasarımını görüyoruz. 12 Megapiksel f/2.2 ultra geniş açı, 108 Megapiksel f/1.8 geniş açı, 10 Megapiksel telefoto kamera 3x optik zoom f/2.4 ve 10 Megapiksel telefoto kamera 10x optik zoom f/4.9 ile gayet başarılı bir kamera kurulumu bulunuyor. Ön tarafta ise 40 Megapiksel f/2.2 özçekim kamerası bulunuyor.

    8 GB ve 12 GB RAM ile 128 GB, 256 GB, 512 GB ve 1 TB depolama alanı seçenekleri ile karşımıza çıkan Galaxy S22 Ultra, 5.000 mAh bataryaya sahip. Cihaz, 45W kablolu ve 15W kablosuz şarjı desteklerken ters kablosuz şarj özelliği ile de diğer telefon ve aksesuarları şarj edebiliyor. Ancak şimdiden belirtelim cihazın kutusundan şarj adaptörü çıkmıyor.

    Bilişim Suçları Nelerdir? Bu Suçları İşlerseniz Nasıl Bir Ceza Alırsınız?

    Bilişim suçları teknolojinin gelişmesiyle birlikte hayatımıza girdi. İnternet kullanımının yaygınlığı ile de hayatımızda risk oluşturmaya başladı. Bir eylemin bilişim suçu olabilmesi için bir bilgisayar veya bilgisayar ağı kullanılarak işlenmesi gerekiyor. Ayrıca bilgisayar, bir suçun işlenmesinde kullanılabildiği gibi aynı zamanda suçun hedefi durumunda da olabiliyor.

    Bilişim Suçları Nelerdir?

    5237 sayılı TCK, bilişim konusundaki suçları 243 ile 245 maddeleri arasında “Bilişim Alanında İşlenen Suçlar” başlığı altında düzenlemiştir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda belirtilen bilişim suçları:

    Bilişim sistemine girme suçu (TCK m.243)

    Suçun niteliğine göre farklılaşabilmesine rağmen bir bilişim sisteminin tamamına veya bir kısmına yasadışı erişen veya orada kalmayı sürdüren kişiye bir yıla kadar hapis veya adli para cezası verilir.

    Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu (TCK m.244)

    Bu maddeyle ilgili alınabilecek cezalar da suçun niteliğine göre değişir. Bir bilişim sisteminde işleyişi engelleyen ya da bozan kişi bir yıl ila beş yıl arası hapis cezası alabilir. Ayrıca bir bilişim sisteminde var olan verileri bozan, silen, değiştiren veya erişilmez hale getiren, sisteme farklı bir veri ekleyen ve var olan verileri farklı bir yere taşıyan kişiye altı ay ila üç yıl arası hapis cezası verilir.

    Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçu (TCK m.245)

    Bir başkasının banka veya kredi kartını ele geçiren ya da elinde tutan, kart sahibinin rızası dışında bu kartı kullanarak ya da kullandırtarak kendisine veya başkalarına fayda sağlayan kişi, 3 yıl ila 6 yıl arasında hapis ve 5.000 güne kadar adli para cezası alır.

    Yasak cihaz veya programlar (TCK m.245/a)

    Bu suçu işleyen kişi 1-3 yıl arası hapis ve ek olarak 5 bin güne kadar adli para cezası alır.

    2007 Yılında İnternet Suçlarına Yeni Düzenleme

    Bilişim suçlarından başka internet içerikleriyle ilgili düzenleme yapmak amacıyla 5651 sayılı “İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun” 2007 yılında hayata geçti. Böylece internet ortamındaki katalog suçlar kapsamındaki internet hizmeti sağlayan servis sağlayıcılara bazı yükümlülükler geldi.

    İnternette İletişim Özgürlüğü

    İnternet, bilgisayar sistemlerini birbirine bağlayan bir iletişim ağı olarak tanımlanır. İnternetin de aynı gündelik yaşamda olduğu gibi bazı kuralları vardır. Bu kurallara uyulduğu müddetçe istediğinizi yapmakta özgürsünüzdür. Bu anayasa ile güvence altındadır. Ayrıca kanunlarla başını derde girmez.

    İnternetteki Bilişim Suçlarına Örnekler:

    Bilgisayar yoluyla işlenen suçlar arasında dolandırıcılık, sahtecilik, bilgisayar Sistemlerine yetki olmadan erişim ve bilgisayar sabotajı vardır. Ayrıca bilgisayar yazılımının izinsiz kullanımı, terörist faaliyetler, çocuk pornografisi, ticari sırların çalınması, yasa dışı yayınlar ve sahte kişilik başlıklarını bilişim suçlarına örnek olarak verebiliriz

    Suçları Nereye İhbar Edebilirim?

    ihbarweb.org.tr, kanunun 8. maddesinde belirtilen suçlarla ilgili içeriklerin internet üzerinden ihbar edilebilmesini sağlamak amacıyla 23 Kasım 2007’de faaliyete başladı. Bu siteden 5651 sayılı yasanın 8. maddesinde bulunan

    – İntihara yönlendirme
    – Çocukların cinsel istismarı
    – Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma
    – Sağlık için tehlikeli madde temini
    – Müstehcenlik
    – Fuhuş
    – Kumar oynanması için yer ve imkan sağlama
    – Atatürk aleyhine İşlenen suçlar
    – Yasadışı bahis gibi başlıklardan birini seçerek ihbarda bulunabilirsiniz.

    www.mediamarkt.com.tr