Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 4

    Samsung Galaxy One UI 7 için yeni özellik geliyor!

    0
    Samsung’un yeni One UI 7.0 arayüzüyle birlikte gelen en dikkat çekici yeniliklerden biri de Now Bar özelliği oldu. Bilmeyenler için bu araç, kullanıcıların telefonlarının kilidini açmadan anlık bilgilere erişmesini sağlıyor. Şu andan itibaren ise, bu özellik Always On Display (AOD) modunda da çalışarak telefon bekleme modundayken bile bilgileri görüntüleyebilecek. Ayrıntılar haberimizde…

    Samsung One UI 7.0 ile Now Bar özelliği AOD modunda çok daha kullanışlı olacak

    Aslında Now Bar dediğimiz özellik, kilit ekranı ve AOD ekranında görünen bir bildirim çubuğu gibi çalışıyor. Kullanıcılar, maç skorları, sayaçlar, kronometre, Samsung Health aktiviteleri gibi devam eden işlemleri kolayca takip edebiliyor. Hatta, uyku modunda bile bu bilgiler ekranda yer almaya devam ediyor.
    one-ui-7-ile-cok-daha-gelismis-now-bar-ozelligi
    Samsung, kullanıcılara Now Bar’ı daha kişisel hale getirme imkanı da sunuyor. Kullanıcılar, şeffaf veya arka planlı tasarımlar arasından seçim yaparak çubuğun görünümünü değiştirebiliyor. Daha da önemlisi, AOD modunda çift dokunarak Now Bar üzerindeki butonlara direkt olarak erişmek mümkün. Bu sayede, telefonun kilidini açmadan belirli işlemleri başlatabiliyorsunuz. Bu özellik, Galaxy S24 ve Galaxy S25 serisi dahil olmak üzere birçok Samsung cihazda kullanılabiliyor. Ayrıca, Bixby, Google Maps, Samsung Health gibi çeşitli uygulamalarla da entegre çalışıyor. Gelecekte, Android 16 güncellemeleriyle birlikte Now Bar’ın Live Updates (Canlı Güncellemeler) desteği alarak canlı konum takibi veya teslimat durumlarını gösterebileceği söyleniyor.

    Microsoft, oyun sektöründen elde ettiği geliri açıkladı!

    0

    Microsoft, oyun sektörünü resmen salladı. Ampere adlı veri şirketinin son raporuna göre, Microsoft, 2024 Aralık ayında tam 465 milyon dolar oyun geliri elde ederek, küresel oyun pazarının tartışmasız lideri oldu. Hatta bu dev başarı, sadece Xbox ile değil, PC ve PlayStation sayesinde geldi. Peki, Microsoft’u bu kadar yukarı taşıyan neydi? Ayrıntılar haberimizde…

    Microsoft, oyun dünyasının kralı oldu: 465 milyon dolarlık dev gelir

    Aslında, Microsoft’un bu devasa gelirinin arkasında, özellikle iki oyun var: Call of Duty: Black Ops 6 ve Indiana Jones and the Great Circle. Özellikle Call of Duty serisi, oyun dünyasının vazgeçilmez bir klasiği olarak, Microsoft’un kasasına büyük bir katkı sağladı. Ampere’nin verilerine göre, Call of Duty merkezi (Black Ops 6 dahil), 2024 Kasım ayında tam 38 milyon aylık kullanıcıyı kendine çekti. Ki bu da Aralık ayındaki patlamanın temelini attı.

    Ayrıca, oyun konusunda Microsoft’un çoklu platform stratejisi de bu başarıda büyük rol oynadı. Aralık ayında Microsoft oyunlarına yapılan harcamaların %64’ü PlayStation platformundan geldi. Yani, PlayStation kullanıcıları da Microsoft’un oyunlarına büyük ilgi gösterdi.

    Microsoft’un hemen arkasında ise Electronic Arts (EA) var. EA, FIFA 25’in başarısı sayesinde 366 milyon dolar gelir elde etti. Ancak, FIFA 25’in gelirleri geçen yıla kıyasla biraz düşüş gösterdi. Geçen ay, dört önemli Çin yapımı oyun, küresel oyun pazarında büyük bir etki yarattı. NetEase’nin Marvel Rivals, Tencent’in Path of Exile 2, Paper Games’in Infinity Nikki ve Tencent’in Delta Force: Hawk Ops oyunları, oyun dünyasında yeni bir soluk getirdi. Bu oyunların başarısı sayesinde, Tencent (5. sırada) ve NetEase (9. sırada), Ampere’nin aylık sıralamasına ilk kez girdi.

    Ampere Araştırma Direktörü Piers Harding-Rolls, Çin’in oyun şirketlerinin küresel ölçekte büyümesinin, oyun konsolu ve PC oyun pazarına yeni bir rekabet getirdiğini belirtti. Harding-Rolls, “Çin’in önde gelen oyun şirketleri, zaten rekabetçi olan bu sektörde daha fazla rekabet anlamına geliyor,” dedi.

    Eğitimde Yapay Zeka Tabanlı Öğrenme Modelleri

    Eğitimde Yapay Zeka Tabanlı Öğrenme Modelleri, öğrencilerin bireysel öğrenme profillerini analiz ederek tamamen kişiselleştirilmiş içerikler sunabiliyor.

    Fotoğraf Çekerken En Çok Yapılan 10 Hata ve Bu Hatalardan Nasıl Kaçınılır?

    Fotoğraf çekerken mutlaka uyulması ve doğru yapılması gereken gereken bazı kurallar vardır. Fotoğraf çekmeye yeni başladıysanız ve bu kurallara dikkat etmezseniz başarılı fotoğraflar çekemezsiniz. Çünkü fotoğrafçılık sanatı teknik beceri ve disiplin isteyen bir alandır. Aslında en iyi öğrenme hatalardan ders alarak yapılan olsa da az hata iyi sonuç verir. Aşağıda fotoğraf çekerken en çok yapılan 10 hatayı ve bu hatalardan nasıl kaçınılabileceğini anlattım.

    Yanlış Pozlama

    Eğer fotoğraf çekerken pozlamayı yanlış yaparsanız çektiğiniz fotoğraflar ya aşırı ışıklı (açık) ya da karanlık (koyu) olabilir. Ancak ideal pozlama ile başarılı fotoğraflar çekersiniz.

    Yüksek ISO Kullanmak

    Fotoğraf çekerken kullanılan yüksek ISO değerleri daha fazla aydınlık sağlasa da fotoğraflarda noise (parazit) meydana gelmesine neden olur. Bu işin iyi sonuçlar elde etmek için en pratik çözümü ISO değerini çevresel ışığa göre en düşük seviyede tutmak ile olur.

    Düşük Diyafram Kullanmak (Vignette)

    Çekimlerde özellikle çok düşük diyafram değerlerinde çekim yaparsanız görüntünün kenarında kararmalar (vignette) olur. En uygun çözüm, ortalama bir seviyede diyafram değeri kullanarak daha net görüntüler çekersiniz.

    Düşük Çözünürlük Ayarıyla Çekim

    Eğer çekimlerinizin çözünürlük ayarı çok düşükse fotoğraftaki bazı detaylar hem kaybolur hem de fotoğrafın kalitesi düşer. Bu durum en çok baskı alırken karşımıza çıkar. Fotoğrafları yüksek çözünürlükte çekmek baskıda daha keskin ve net sonuçlar verir.

    Netleme Sorunu

    Fotoğraf çekimini yaparken objenin net olabilmesi için otomatik netleme (AF) özelliğini kullanmalısınız. Bazı şartlarda sadece manuel odaklamayı daha hassas bir netlik elde edilmesi gerektiğinde kullanmanız uygun olur.

    Yetersiz veya Fazla Işık Kullanmak

    Objektife yansıyan aşırı ışık fotoğraftaki beyaz seviyesini arttıracağından fotoğrafın kalitesini değersizleştirir. Aynı biçimde yetersiz ışık ortamında yapılan çekimlerde fotoğraflar karanlık çıkacaktır. Her zaman ışık kaynağını kontrol etmeli ve doğru ışık ayarlamalarını yaparak çekim yapmalısınız.

    Yanlış Lens Seçimi

    Çekim yaparken lensi yanlış seçerseniz istediğiniz kalitede sonuç alamayabilirsiniz. Çekimi yapılacak obje ve senaryoya en uygun lensi seçmelisiniz. Her çekim senaryosuna uygun geniş açı, makro veya telefoto lensleri kullanarak doğru çekim yapabilirsiniz.

    Uygun Olmayan Beyaz Dengesi Ayarları

    Beyaz dengesi, fotoğrafın renk tonlarını belirleyen oldukça değerli bir parametredir. Eğer beyaz dengesi ayarlarını yanlış ayarlarsanız renkler doğallıktan uzaklaşır. O yüzden çekim yapmadan önce doğal ve doğru renk tonlarını yani beyaz dengesini iyi ayarlamalısınız.

    Yanlış Çekim Açısı

    Fotoğraf çekerken en doğru çekim açısını bulursanız kompozisyonun en doğru fotoğrafını çekme şansını yakalarsınız. Her zaman farklı açılar deneyerek, konuyu değişik perspektiflerden yakalamaya çalışın. Fotoğrafta yakalayacağınız farklı açılar özgün tarzınızı oluşturmanıza yardım eder.

    Dijital Zoom Kullanımı

    Dijital zoom, optik zoom’a göre kalite kaybına neden olur. Görüntüyü sadece kırparak büyüttüğünden fotoğrafta ciddi bir kalite kaybına yol açar. Mümkünse dijital zoom yerine optik zoom kullanarak daha kaliteli sonuçlar elde edersiniz. Çünkü optik zoom, görüntüyü bozmadan yakınlaştırarak fotoğraf çekmenizi sağlar.

    Özet

    Fotoğrafçılık oldukça hassas ve beceri gerektiren bir hobidir. Yukarıda anlatılan hataları yapmadan çekim yaptığınızda ise bir sanata dönüşür. İyi bir fotoğrafçının yapması gereken sadece doğru teknik bilgiyi kullanmak ve becerilerini geliştirmektir. Yaptığınız çekimi bir sanata dönüştürmek ve profesyonel çekimler için çekim hatalarından kaçınmalısınız.

    www.mediamarkt.com.tr

    İddia: Apple katlanabilir iPhone ile sürpriz hazırlığında

    Apple’ın katlanabilir iPhone üzerinde çalıştığı uzun süredir konuşuluyor.

    Son raporlar, Apple’ın iki farklı katlanabilir cihaz geliştirdiğini, bunlardan ilkinin dizüstü bilgisayar işlevi görecek 19 inçlik model, diğerinin ise mevcut iPhone 16 Pro Max’ten daha büyük bir ekrana sahip katlanabilir iPhone olduğunu iddia ediliyor.

    Katlanabilir iPhone’un, Samsung Galaxy Z Flip veya Motorola Razr’a benzer şekilde, içe doğru katlanabilen bir tasarıma sahip olması bekleniyor. Bu tasarım, cihazın cepte daha taşınabilir olmasını sağlayacak. Ekran boyutunun ise iPhone 16 Pro Max’ten daha büyük olması planlanıyor, bu da en az 7 inçlik bir ekran anlamına geliyor.

    Apple, ekranın katlanma noktasındaki kırışıklığı azaltma, menteşe mekanizmasını iyileştirme ve ekran kaplaması için uygun bir malzeme geliştirme gibi zorluklarla karşı karşıya. Şirket, bu sorunları çözerek piyasaya sağlam bir ürün sunmayı hedefliyor.

    İnovasyon yolculuğu devam ediyor

    iOS işletim sistemli ilk model hazırlıklarında önemli aşama kaydedildiği de öne sürülen detaylar arasında. 2024 ortalarında Apple, bu proje için “V68” kod adını kullanmaya başladı, bu da ürünün prototip aşamasını geçtiğini ve geliştirme sürecinin ilerlediğini gösteriyor.

    Apple’ın gerçekleşmesi durumunda iPhone stratejilerine yeni bir boyut dahil etmesi anlamına gelen söz konusu modelini, 2026’nın ikinci yarısında, muhtemelen iPhone 18 serisiyle birlikte tanıtması bekleniyor.

    İlgiyi ‘katlayabilir!’

    Araştırma şirketi Display Supply Chain Consultants’a göre, katlanabilir akıllı telefon pazarı 2019’dan 2023’e kadar yıllık %40 büyüme gösterdi, ancak 2024’te bu büyümenin %5’e düşmesi ve 2025’te de yine %4’lük bir düşüş yaşanması bekleniyor. Bu bağlamda Apple’ın katlanabilir iPhone’u piyasaya sürmesinin, bu durgun pazara yeni bir dinamizm kazandırabileceği düşünülüyor.

    Panasonic’ten yeni çevre dostu tak-çalıştır kablosuz sunum sistemi

    Panasonic’in en yeni kablosuz sunum sistemi, yazılım yüklemeden çalışması ve kolay ekran paylaşımı sayesinde toplantıları kolaylaştırıyor.

    Panasonic Connect Europe, PressIT kablosuz sunum sisteminin en son sürümü olan WPS2 Serisini duyurdu. İş ve öğrenim ortamlarında pürüzsüz, rahat ve etkili işbirliğini teşvik etmek için tasarlanmış yeni sistemi hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

    PressIT, kurumsal ve eğitim ortamlarında yüz yüze iletişimi kuvvetlendirmek için tasarlanmış, mükemmel bir tak-çalıştır sunum sistemidir. Kullanıcıların bilgisayar, tablet veya akıllı telefon ekranlarını rahatça kablosuz bir şekilde ekranlara veya projeksiyon cihazlarına yansıtmalarını mümkün kılıyor. Kablosuz iletişim teknolojisi sayesinde ek kurulum gerektirmeyen sistem, kolaylığı sayesinde kullanıcı dostu olmakla beraber teknik özellikleriyle bağlantıda güvenliği de koruyor.  PressIT’nin vericisi, harici bir cihaz olarak görülmüyor. Böylece güvenli ve şifreli veri iletimi sağlarken, sıkı güvenlik standartlarına sahip bilgisayarlarda bile gönül rahatlığıyla kullanılabiliyor.

    Kolay ekran paylaşımı özelliği, her kullanıcı tarafından güvenlikten ödün vermeden tek bir tuşla 4K görüntü paylaşmak için kullanılabiliyor. PressIT’nin sağladığı esneklik, ekiplerin tam ihtiyaç anında rahatça sunuma başlamalarını mümkün kılıyor. Sıfır karmaşıklık prensibiyle inanılmaz derecede hızlı olan ve kolay kullanılan sistem, yazılım kurulumu dahi gerektirmiyor ve zaman kaybını önlüyor.

    En son sürüm, yeni 6GHz bant kablosuz LAN özelliği ile donatılmıştır. 6GHz kablosuz LAN’ın desteklediği ek bağlantı kanalları sayesinde, kurulum esnekliği daha da gelişiyor. Buna ek olarak, gelişmiş çoklu gönderim özelliği, seminerler ve eğitim programlarında tek bir cihazdan görüntü yayarken yönlendirici kurulum ihtiyacını ortadan kaldırıyor.

    TECNO, Yıldızlı Optik Fiber Teknolojisini Tanıttı

    TECNO, ultra ince optik fiberleri mini LED ışıklar eşliğinde akıllı telefon pil kapaklarıyla bir araya getiren, sektörün ilk CMF teknolojisini piyasaya sürdü.

    Yenilikçi teknoloji markası TECNO, yılın ilk buluşu olan Yıldızlı Optik Fiber (Starry Optical Fiber) Teknolojisini CES 2025 fuarında tanıttı. Sektörde bir ilki temsil eden bu buluş, ultra ince optik fiberleri mini LED ışıklarla sofistike bir şekilde birleştirerek akıllı telefonların pil kapağına kesintisiz olarak entegre ediyor. TECNO’nun CMF (Renk, Malzeme, Kaplama) teknolojisindeki ilerlemelerinin altını çizen bu teknolojisi, şık tasarım için fiber optik malzemelerin kullanımında önemli bir sıçramaya işaret ediyor.

    Yıldızlı Optik Fiber Teknolojisi, optik fiber ağlarını arka kapak boyunca galaksi gibi parıldayan nefes kesici bir ışık şölenine dönüştürerek telefonun estetiğini değiştiriyor. Bu öncü teknoloji, akıllı telefonlar ve tabletler de dahil olmak üzere bir dizi cihazdaki uygulamaları destekleme potansiyeline de sahip.

    Akıllı Telefon Tasarımı Yeniden Tanımlanıyor: TECNO’nun Estetik İnovasyonda İleriye Doğru Attığı Adım

    Yıldızlı Optik Fiber pil kapağı, 30’dan fazla titiz üretim sürecinden geçerek üretilen, ultra ince optik fiberleri ve LED ışıkları akıllı telefonun arka kapağına entegre eden dünyadaki ilk ürün olarak öne çıkıyor. Her birinin çapı sadece 0,125 mm olan 150 adet ultra ince optik fiber, sadece 0,7 mm çapındaki 36 mikro delikten ustalıkla geçiriliyor. Bu fiberler, hassas UV yapıştırıcı kullanılarak güvenli bir şekilde sabitleniyor ve hem dayanıklılık hem görsel açıdan incelik katan, dokuma kumaş benzeri bir yapı oluşturuyor. Buna ek olarak matris tabanlı akıllı sistemle kontrol edilen 108 mini LED ışık, pil kapağının içine yerleştirilerek çarpıcı bir ışıldama etkisi yaratmak için optik fiberleri tamamlıyor.

    Göz kamaştırıcı görsel efektlerine rağmen, Yıldızlı Optik Fiber Teknolojisi enerji verimliliğini vurgulayan bir yapıya sahip. Hem optik fiberler hem de LED ışıklar, performanstan ödün vermeden verimli güç tüketimi için tasarlandı ve telefonun pil ömrünün uzun olmasını sağlıyor. Ayrıca, fiberlerin ve LED’lerin benzersiz yerleşimi ısı dağılımını koruyacak şekilde yapılandırılarak PHANTOM V Flip2 5G’nin uzun süreli kullanımda bile serin kalmasına ve verimli çalışmasına yardımcı oluyor.

    Modaya Uygun Bir Deneyim: Daha Fazla Etkileyicilik İçin Dört Benzersiz Işık Modu

    Yıldızlı Optik Fiber Teknolojisi, TECNO’nun en yeni amiral gemisi katlanabilir akıllı telefonu PHANTOM V Flip2 5G’de sergileniyor. Bu cihaz, trend belirleyen estetiğin ve yapay zeka destekli teknolojinin mükemmel bir bileşimini temsil ediyor. 3,64 inç ThruPool kapak ekranına ve hafif kavisli ana gövdeye sahip olan telefon, Yıldızlı Optik Fiber Teknolojisi ile ileriye taşınan sürükleyici bir deneyim sunuyor.

    TECNO, ürünlerini yalnızca verimlilik için tasarlanmış araçlar olarak değil, ruh halinin ve bireyselliğin kişiselleştirilmiş ifadeleri olarak tasarlıyor. Tidal Waves, Rosy Sunset, Weekend Dusk ve Aurora olmak üzere dört farklı ışık modu ile her mod, büyüleyici aydınlatma efektlerini dinamik ses manzaralarıyla birleştirmek için titizlikle tasarlandı.

    2025’te Duyurulması Planlanan Amiral Telefon Modelleri

    Pek çok şey gibi akıllı telefon lansmanları da döngüseldir. Samsung genellikle ilk çeyreğe yeni Galaxy S telefonlarını tanıtarak başlarken, Apple yeni iPhone’larını Eylül ayında piyasaya sürüyor. Bu durum muhtemelen 2025 yılında da devam edecek, ancak sızıntılara bakacak olursak teknoloji devleri bize bazı sürprizler de yapabilir.

    Örneğin Apple ve Samsung, 2025 yılında bugün bildiğimiz telefonlardan bile daha ince olabilecek yeni “ince” modellerle yaklaşımlarını değiştirebilir. Aynı zamanda, yılın ilerleyen dönemlerinde yeni bir Android katlanabilir telefon dalgası görmeyi bekliyorum. 2024’teki yeni telefonlarda olduğu gibi, yapay zeka özellikleri 2025’te de mobil cihazlar arasında önemli bir tema olmaya devam edecek. Apple Intelligence, Galaxy AI ve Google’ın Pixel AI özelliklerinde gördüğümüz yeni eklemeler, mobil yazılımın daha büyük bir evriminin sadece başlangıcı gibi görünüyor.

    Aksi takdirde, işlemciler, kameralar ve ekranlar gibi tüm olağan yerlerde yükseltmeler bekleyebiliriz.

    İşte 2025’te yeni telefonlardan neler bekleyebileceğimize daha yakından bir bakış.

    iPhone 17 Serisi

    Apple’ın önümüzdeki yıl her zamanki gibi dört iPhone modeli çıkarması bekleniyor. Ancak aradaki fark, The Information, Bloomberg ve analist Ming-Chi Kuo’nun raporlarına göre, daha büyük Plus modelini yeni bir iPhone 17 Slim ile değiştirebilecek olması. Bu sözde iPhone 17 Slim, şık bir tasarıma ve yüksek yenileme hızına sahip bir ekrana sahip olacak, ancak standart iPhone’da bulunan iki yerine yalnızca bir arka kameraya sahip olabilir.

    Bu arada ETNews tarafından yayınlanan bir rapor, dört yeni iPhone’un da daha akıcı kaydırma için yenileme hızını artırabilen bir ekrana sahip olacağını öne sürüyor ki bu özellik şu anda Pro modelleriyle sınırlı. MacRumors’a göre analist Jeff Pu da yeni telefonların daha yüksek çözünürlüklü 24 megapiksel selfie kamerasına sahip olmasını bekliyor.

    Samsung Galaxy S25 serisi

    Samsung Galaxy S25 Serisi’ni ortaya çıkardı ve yeni özelliklerle yoğurduğu bu modelleri de büyük ilgi görebilir. Galaxy AI tarafında dikkat çeken yenilikler var ve şimdi özetle bu yeni telefonlar hangi özelliklerle geliyor, yakından bakalım.

    Önce Galaxy AI tarafında bu yeni modellere hangi özelliklerin dahil edildiğine bakalım:

    Now Brief:

    Günlük rutinlerinizi anlayarak AI destekli uyku analizleri ve kişiselleştirilmiş bir özet sunar, böylece her zaman tüm bilgilere anında ulaşabilirsiniz.

    Cross-app Action:

    Hazırlanırken telefonunuzla dilediğiniz gibi konuşmanız yeterli. Sadece konuşarak restoran arayabilir ve konumu anında arkadaşınıza mesaj olarak gönderebilirsiniz, üstelik birden fazla uygulama açmanıza gerek kalmadan.

    AI ile Portre Çekimleri:

    Ters ışık koşullarında bile gerçekçi tonlarda ve doğal cilt dokusu görünümüne sahip fotoğraflar yakalayabilirsiniz. My Filter özelliğini kullanarak fotoğraflarınıza daha şık bir görünüm kazandırabilir veya çekim sırasında ya da sonrasında kaydedilmiş fotoğraflardan kendi filtrelerinizi oluşturabilirsiniz.

    Nightography Video:

    Gece videoları için daha güçlü işlemci, sabit ve hareketli nesneleri ayırt eder ve üst düzey detaylı ve net bir görünüm sunmak için en ideal sarsıntı azaltma işlemini uygular.

    S25 Serisi Teknik Özellikleri:

      S25 Ultra S25 Plus S25 Base
    Ekran 6.9”QHD+
    Entegre S Pen
    6.7” QHD+ 6.2” FHD+
    İşlemci Galaxy’e özel Snapdragon® 8 Elite (3 nm)
    Batarya 5,000 mAh 4,900 mAh 4,000 mAh
    Kamera Ultra Geniş
    50 MP
    Geniş
    200 MP
    Tele1 Tele2
    (5x) 50 MP (3x) 10MP
    Ultra Geniş
    12 MP
    Geniş
    50 MP
    Tele1
    (3x) 10 MP
    Ultra Geniş
    12 MP
    Geniş
    50 MP
    Tele1
    (3x) 10 MP
    Ön 12 MP
    RAM 12 GB 12 GB 12 GB
    Depolama 256/512 GB, 1 TB 256 GB 128/256 GB
    Dayanıklılık Titanyum çerçeve Armor Alüminyum çerçeve
    Geliştirilmiş
    Dayanıklılık Corning® Gorilla® Armor
    (ön)
    Corning® Gorilla® Glass Victus2
    (Arka)
    Corning® Gorilla® Glass Victus2
    (ön & arka)
    Renk Titanyum Mavi
    Titanyum Gri
    Titanyum Gümüş
    Titanyum Siyah
    Lacivert
    Buz Mavisi
    Mint Yeşili
    Gümüş

    Samsung Galaxy Z Fold 7

    Samsung genellikle yaz aylarında yeni katlanabilir telefonlar çıkarıyor ve 2025’te farklı bir şey beklemek için hiçbir nedenimiz yok. Samsung’un Galaxy Z Fold 7 için neler hazırladığı hakkında henüz fazla bir şey duymamış olsak da, muhtemelen Galaxy S25 serisindekiyle eşleşecek şekilde yükseltilmiş bir işlemciye sahip olacak.

    Samsung son yıllarda benimsediği yaklaşımı izlerse, kamera ve tasarım iyileştirmeleri de muhtemel. Samsung’dan Patrick Chomet verdiği bir röportajda şirketin bir S Pen yuvası ekleyerek pil ömrü, performans ve tasarımdan ödün vermek istemediğini söylediği için muhtemelen entegre bir S Pen görmeyeceğiz.

    Samsung ayrıca Güney Kore’de Galaxy Z Fold 6 ‘nın daha ince bir tasarıma sahip özel bir sürümünü piyasaya sürdü ve Display Supply Chain Consultants CEO’su analist Ross Young, önümüzdeki yıl buna benzer başka bir varyantı piyasaya süreceğini söyledi.

    Samsung Galaxy Z Flip 7

    Samsung’un bir sonraki kapaklı telefonunun Galaxy Z Fold 7 ile birlikte yaz aylarında gelmesi bekleniyor. Samsung’un daha büyük ve daha pahalı katlanabilir telefonu gibi Galaxy Z Flip 7 de muhtemelen Galaxy S25 serisiyle aynı işlemciye ve bazı tasarım iyileştirmelerine sahip olacak.

    Ancak Samsung önümüzdeki yıl Z Flip 7’nin iki farklı versiyonunu piyasaya sürerek farklı bir yaklaşım benimseyebilir: Standart bir model ve daha ucuz bir “fan sürümü”, yani Galaxy Z Flip 7 SE.

    Xiaomi 15 Ultra

    Xiaomi, Xiaomi 15 ve 15 Pro’yu çoktan tanıttı, ancak merakla beklediğimiz elbette 15 Ultra. X’te Ice Universe takma adını kullanan tanınmış bir sızıntı kaynağı, Xiaomi 15 Ultra’nın 200 megapiksel sensöre sahip olacağını ve 14 Ultra’nın 50 megapiksel ana kamerasından bir yükseltmeye işaret ettiğini bildirdi. Xiaomi 15 ve 15 Pro Qualcomm’un yeni Snapdragon 8 Elite işlemcisiyle çalıştığından, Ultra’nın da öyle olacağını varsayabiliriz.

    Google Pixel 10 Serisi

    Sızıntılar doğru çıkarsa, Google’ın Pixel 10 serisi, Google’ın Pixel 8 ve Pixel 9 ile aldığı yön göz önüne alındığında şaşırtıcı olmayan yeni AI özellikleri sunacak.

    Muhtemelen yeni nesil Tensor 5 işlemciyle çalışacak olan Google’ın Pixel 10 ailesi, yeni üretken yapay zeka tabanlı video düzenleme özelliklerinin yanı sıra, fotoğrafları düzenlemek için “Speak to Tweak” ve “Sketch to Image” adlı büyük dil modeli tabanlı araçlara da sahip olabilir.

    Standart Pixel 10 ve Pixel 10 Pro arasındaki farklar açısından, Pixel 9 serisinde olduğu gibi daha fazla bellek ve özel bir telefoto lens görmeyi bekleyebiliriz. Ancak Android Authority’nin raporu, Pixel 11 için Galaxy S24 Ultra’ya benzer şekilde 100x yakınlaştırma gibi daha büyük değişikliklerin olabileceğini öne sürüyor.

    Google Pixel 10 Pro Fold

    Google’ın katlanabilir telefonu, 2024’te Pixel 9 Pro Fold ile büyük bir adım attı ve 2023’teki Pixel Fold’a göre sıfırdan yeniden tasarlanmış gibi görünüyor. Google, iyi karşılanan 9 Pro Fold ile benimsediği yaklaşımı sürdürürse, bir sonraki katlanabilir telefonunun Pixel 10 Pro’ya benzer bir donanımı kitap şeklindeki katlanabilir bir tasarımda görmeyi bekleyebiliriz. Bu da muhtemelen Tensor G5 çip üzerinde çalışacağı ve Pixel 10 ailesinde görebileceğimiz yeni yapay zeka özelliklerinin çoğunu destekleyeceği anlamına geliyor.

    OnePlus 13

    OnePlus 13 Çin’de çoktan tanıtıldı ve ben de Çin’den bu telefonu getirtip bir süre kullanma şansım oldu. Ancak henüz bu telefonu globalde göremedik. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, cihazın Çin versiyonu Qualcomm’un yeni Snapdragon 8 Elite işlemcisiyle çalışıyor ve 100W kablolu şarjı destekliyor. Tasarım da OnePlus 12’ye kıyasla güncellendi ve OnePlus 13 daha düz kenarlı ve 6,82 inç ekranlı yeni bir görünüme sahip oldu. Çin modelinde IP69 suya ve toza dayanıklılık özelliği de bulunuyor, bu da dayanıklılık derecesini çoğu ana akım telefonda bulunan tipik IP68 etiketinden biraz daha yüksek hale getiriyor.

    Motorola Razr 2025 Serisi

    Motorola’nın 2024 Razr Plus’ı maalesef markadan kaynaklı olarak Türkiye’de satışı olmadı. Ancak yine de bu yazıda olmayı hak eden bir marka olduğu için de yer vermek istedim. Motorola, Razr için gelecek planları hakkında bir şey söylememiş olsa da, hem 2023 hem de 2024’te yeni modeller piyasaya sürmesi, bu telefonların yıllık olarak güncellenebileceğini gösteriyor.

    Yeni nesil Razr ve Razr Plus’tan ne bekleyeceğimizi bilmiyoruz. Ancak Motorola’nın önceki stratejisine bakılırsa, yeni bir işlemci, kamera ince ayarları ve kapak ekranında optimizasyonlar olması muhtemel görünüyor.

    Genel olarak, 2025’teki yeni akıllı telefonların, yeni işlemciler, daha fazla yapay zeka özelliği ve güncellenmiş tasarımlar dahil olmak üzere 2024’ün telefonlarına göre yinelemeli iyileştirmeler sağlaması bekleniyor. Her iki şirketin de serilerini daha şık yeni modellerle değiştirmeyi planladığını öne süren söylentiler doğru çıkarsa, istisnalar Apple ve Samsung’dan gelebilir.

    Samsung yeni soundbar’larını duyurdu

    0

    Samsung, CES 2025’te tanıttığı yeni soundbar’ları ile ev eğlencesini üst seviyeye çıkarıyor.

    Samsung Electronics yeni Q serisi (HW-Q990F ve HW-QS700F) soundbar’larla ev ses teknolojileri için geliştirdiği en yeni inovasyonlarını tanıttı. Samsung ürünleri’nin amiral gemisi yeni modeller, ev eğlencesini ses deneyimleriyle ileri taşımak için tasarlanan akıllı ve yapay zekâ destekli özellikler ile son teknolojiye sahip donanımı bir araya getiriyor. Yeni soundbar’larla üst seviye ses kalitesinin konforla birleştirildiğini belirten Samsung Electronics Görsel Ekran İş Biriminden Sorumlu Başkan Yardımcısı Hun Lee, “HW-Q990F’deki gelişmiş yapay zekâ teknolojisi ve HW-QS700F’nin yenilikçi dönüştürülebilir tasarımı, bu soundbar’ların her ortama zahmetsizce uyum sağlamasını ve her kullanıcının gerçekçi ve kişiselleştirilmiş ses deneyimleri yaşamasını sağlıyor” dedi.

    HW-Q990F ile ses performansı gelişiyor

    Büyük ilgi gören Samsung HW-Q990D’nin halefi olan HW-Q990F, evde ses deneyimini önceki modele kıyasla artırıyor. Güçlü baslar ve ultra düşük frekans hassasiyeti sunan yeni ikili aktif subwoofer ünitesi, küp şeklindeki yeni tasarımıyla önceki modelin yarısı kadar hacme sahip. Yeni tasarım, rezonansı en aza indirirken şık çizgilerle kaplı yüzeyiyle modern iç mekânlarla uyum içinde kullanılabiliyor.

    HW-Q990F, gelişmiş yapay zekâ odaklı bazı ses optimizasyonları sunuyor:

    • Dinamik Bas Kontrolü: Dengeli ve bozulmayan sesler için doğrusal olmayan bas yönetiminden faydalanarak düşük frekans aralıklarında netliği artırıyor.
    • Q-Symphony: Music Frame gibi kablosuz hoparlörlerin konumunu algılıyor, ses efektlerini mesafeye ve açıya göre otomatik olarak optimize ederek kullanıcıyı 3D surround sesin merkezinde konumluyor.
    • Aktif Ses Yükseltici Pro: Gelişmiş bir izleme deneyimi için gerçek zamanlı içerik analizi yaparak arka plan gürültüsünü azaltıyor ve diyalogları öne çıkarıyor.

    Ayrıca HW-Q990F, Q-Symphony modunda Samsung TV’lerin Nöral ağ İşlem Ünitesini (NPU) kullanarak konuşmaları daha net ve daha sürükleyici hale getiriyor, görüntüyle senkronize edilmiş sesler sunuyor.

    Google Willow ile Kuantum Bilgisayarları Nereye Koşuyor?

    0

    İçinde bulunduğumuz dijital çağda ürettiğimiz veri her geçen gün katlanarak büyüyor. Bu veriler internetin ve uzaktan çalışmanın avantajıyla bilimsel araştırmalara hız katıyor. Öte yandan sosyal medya üzerinden paylaştığımız resimler, şarkılar veri okyanusuna bir damla da olsa katkı sağlıyor. Sonuçta veri, insan gücü ile kontrol edilemez boyuta varıyor. İşte bu veri yığınını anlamlı bir hale getirmek için kuantum bilgisayarlarına ihtiyaç duyuyoruz. Google Willow ise çarpıcı özellikleri ile tüm dikkatleri üzerine toplayan gelişmiş bir kuantum bilgisayarı. Gelin bu cihaza daha detaylı bakalım.

    Google Willow
    Google Willow, bir önceki modelden iki kat daha hızlı işlem gücüne sahip

    Google Willow Teknolojinin Sınırlarını Aşıyor

    Her şeyden önce Willow’un aslında bir işlemci olduğu ile başlayalım ve bazı rakamlara bakalım. Willow 105 kübit işlem hacmin sahip. Kübit kuantum hesaplamada verileri kodlamak için kullanılan temel bilgi birimi. Google’ın 2019 yılında tanıttığı önceki model Sycamore ise sadece 53 kübit ile sınırlıydı. Bu iki kat sıçrama Willow’u günümüzün en hızlı süper bilgisayarlarından bile hızlı yapıyor. Örneğin tahminen 10 dakika sürecek olan karmaşık hesaplamalar Willow ile 5 dakikanın altına iniyor. Ev ya da iş yeri tipi en güçlü bilgisayar ise aynı işlemi 10 septilyon yıl içinde tamamlamak mümkün. Kafamız karışmaya başladı, değil mi? 10 septilyon yılın diğer ifade şekli şu şekilde: 10.000.000.000.000.000.000.000.000. İşte bu kadar zaman alacak bir işlem Willow ile 5 dakika sürmüyor.

    Geleceğin Taleplerine Bugünden Cevap

    Google Willow
    Dünyayı değiştirecek işlemci!

    Yeni Dünya’nın yeni sorunları var. İklim krizi, pandemiler, göç, savaşlar ve ekonomi… İşte bilim insanları, kuantum hesaplamaları ile daha hızlı sonuç alma peşinde. Kişiye özel ilaçların hızla geliştirilmesinden akıllı tarıma kadar her alanda kollar sıvanmış durumda. Küreselleşme ile artan yeni lojistik ihtiyaçlar… Eğitim, afet yönetimi ve yenilenebilir enerji yönetimi için sürdürülebilir çözümler. Kuantum işlemciler, bu büyük başlıklar altındaki sayısız değişkeni hesaba katarak hayatımıza dokunan algoritmalar geliştirmek istiyor.

    Kuantum Hesaplama Dünyayı Değiştirecek

    Ancak bu işlerin bu noktaya varması için zaman gerekiyor. Çünkü kuantum bilgisayarlarının sonuçlarının doğrulanması zaman alıyor. Bu işlemi manüel olarak yapmak zaten mümkün olmadığı için Google yapay zeka ile yeni yöntemler deniyor. Amaç ortaya konan sonuçların güvenilirliğini artırmak. Ardından bir sonraki aşama bu sonuçları gerçek dünya senaryolarına aktarmak olacak.

    Google Willow ile Siber Güvenlikte Yeni bir Çağ

    Günümüzde siber güvenliğin ne kadar kırılgan bir yapıda olduğunu biliyoruz. Çünkü ne yazık ki siber korsanlar özellikle yapay zekanın gücüyle bilişim sistemlerini altüst ediyor. Bilişim güvenlik uzmanlarına göre Google Willow, yapay zekayla oluşturulan tehditlere karşı kuantum gücünü arkamıza alacak. Öyle ki daha şimdiden birçok yeni startup / girişimin Willow ile yenilikçi çözümler geliştirdiği haberlerini duyuyoruz. Dolayısıyla Willow, dijital çağın yegane bekçisi haline gelirse hiç şaşırmayalım. Gördüğünüz gibi kuantumda öne geçen aslında gerçek anlamda dünyayı yönetecek güce sahip olacak. Tabii bu durum beraberinde, tekel olma riskini ne kadar getirecek göreceğiz. Sizce Google Willow, siber mağduriyet yaşayan her ülkeye eşit yaklaşacak mı?