Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 316

    En Popüler Klavye ve Mouse Setleri

    Bilgisayarı verimli kullanabilmek, elbette kullanışlı çevre birimlerine sahip olmakla ilgili. Bunların başında bilgisayarla iletişimimizi sağlayan klavye ve mouse setleri gelir. Öyle ki, tercih edeceğimiz klavye ve mouse, bu nedenle büyük önem kazanır.

    Klavye ve mouse satın almadan önce ihtiyacımızı belirlememiz gerekir. Eğer bilgisayarı daha çok oyun ve eğlence amaçlı kullanıyorsak, oyuncu klavyesi ve mouse’u kategorisindeki ürünlere yönelmemiz gerekir. Eğer oyun ve eğlence öncelikli değilse, iş ve eğitim odaklı isek, farklı bir kategori ilgi alanımızda olacaktır.

    Bu yazıda iki farklı kategoride klavye ve mouse seti seçenekleri öneriyorum. Tavsiye edeceğim ilk iki set, oyun ve eğlence odaklı ve kablolu çözümler olacak. Diğer iki ürün ise, iş ve eğitimi önceleyenler için kablosuz klavye ve mouse setlerinden oluşuyor. Eğer hazırsanız, MediaMarkt internet mağazasından seçtiğim dört farklı klavye ve mouse setine yakından bakalım.

    RAMPAGE Fitment KM-GX7 Klavye ve Mouse Seti

    1. RAMPAGE Fitment KM-GX7 Gaming Klavye, Mouse, Mousepad ve Kulaklık Seti

    Bilgisayarı oyun odaklı kullananlar için RAMPAGE Fitment KM-GX7 Gaming Set, komple bir çözüm sunuyor. Setin içerisinde RGB aydınlatmalı klavye ve mouse’un yanında, mousepad ve yine RGB aydınlatmalı bir kulaklık daha yer alıyor. Özellikle oyuncular için tasarlanan ve Windows PC’lerle uyumlu olarak geliştirilen bu set, aynı zamanda bağlantı standardı olarak da USB’yi destekliyor.

    EVEREST Rampage KM-RX9 Klavye ve Mouse Seti

    2. EVEREST Rampage KM-RX9 Gaming Klavye ve Mouse Seti

    Bir başka seçenek ise EVEREST Rampage KM-RX9 olarak öne çıkıyor. Özellikle oyunculara hitap eden bu setteki klavye, gökkuşağı zemin aydınlatmaya sahip. Bu da bilgisayar kullanırken farklı bir ambiyans yaratıyor. Ayrıca setteki mouse da oldukça kullanışlı. Windows PC bilgisayarlarla uyumlu olan bu set, aynı zamanda bilgisayara USB porttan bağlanıyor.

    HP 330 Klavye ve Mouse Seti

    3. HP 330 Klavye ve Mouse Seti

    Klavye ve mouse setini oyun değil de daha çok iş ve eğitim amaçlı kullananlar için HP 330 Kablosuz Klavye ve Moıse Seti ideal bir çözüm olabilir. Bilgisayarla kablosuz olarak iletişim kuran bu klavye ve mouse seti, masaüstünde kablo karmaşası yaratmadığı için çok kullanışlı. Ayrıca bu set, Windows, iOS, Linux işletim sistemli cihazlarla uyumlu.

    LOGITECH MK470 Klavye ve Mouse Seti

    4. Logitech MK470 Klavye ve Mouse Seti

    Kablosuz klavye ve mouse seti satın almak isteyenlere tavsiye edeceğim bir başka seçenek Logitech MK470 model seti olabilir. Oldukça sessiz çalışan klavye ve mouse’tan oluşan bu set, MAC ve PC uyumlu. Ayrıca mouse’ta 1 adet AA yani kalem pil, klavyede ise 2 adet AAA yani ince kalem pil mevcut. Böylece mouse’un pili 18 ay, klavyenin pili ise 36 ay gidebiliyor.

    Klavye ve Mouse Setleri MediaMarkt’ta!

    MediaMarkt internet mağazasından seçtiğim klavye ve mouse seti modelleri bu kadar. Tabii ki daha fazla seçenek raflarda mevcut. MediaMarkt internet mağazasında satışa sunulan tüm klavye ve mouse setleri için sayfamızdan bilgi alabilirsiniz. Eğer konuyla ilgili sorularınız olursa, aşağıdan yorum bırakarak bana ulaştırabilirsiniz. Şimdilik hoşça kalın.

    Twitter’da beni takip edin: https://twitter.com/melihbayramdede

    YouTube kanalıma abone olun: https://www.youtube.com/c/melihbayramdede


    MediaTrend’de yayınlanan diğer yazılarıma göz atmak ister misiniz?

    Çok fonksiyonlu yazıcı tavsiyeleri

    Yayıncılar için mikrofon önerileri

    Kahve makinesi satın alma rehberi

     

    Huawei’nin Yeni Telefonu Mate 60 Pro Rakip Tanımayan Özelliklerle Geliyor!

    İşte Mate 60 Pro ve yakın gelecekte görücüye çıkacak  Mate 60 Pro+’dan oluşan yeni Huawei Mate 60 serisi! Bu akıllı telefonlar, yılın en tartışmalı ve belki de en önemli modeli olarak adlandırmak abartı olmaz.

    Mate 60 Pro, geçtiğimiz hafta Çin’de önceden haber verilmeden veya pazarlama yapılmadan piyasaya sürüldü. Ve geçtiğimiz üç yıl içinde Huawei’nin kendi tasarladığı silikonla çalışan ilk Huawei telefon olarak karşımızda.

    Huawei Mate 60 Pro Özellikleri

    Üç yıllık ara, ABD’nin Huawei’nin gelişmiş silikon üretim teknolojisine erişimini engelleyen yaptırımlarının sonucuydu. Huawei’nin Mate 60 serisine güç veren 7 nm çipi nasıl ve nerede üretebildiği, ABD hükümeti içinde yoğun spekülasyon konusu.

    Mobil sektörde de Huawei’nin devam eden ABD-Çin teknoloji soğuk savaşını yeniden alevlendirdiğine dair korkular var. Bu politika bir yana, Mate 60 Pro bir akıllı telefon olarak nasıl bir performans sergiliyor? İşte ilk izlenimlerimiz!

    Huawei Mate 60 Pro Tasarım ve Donanım

    Huawei Mate 60 Pro, yanları kavisli ve altında optik parmak izi tarayıcısı bulunan 6,8 inç 120Hz OLED ekrana sahip. Tipik görünümlü bir Android amiral gemisi telefon; dairesel bir dizi içine yerleştirilmiş. Öne çıkan üç lensli kamera sistemine sahip bir cam arka kısım mevcut. Aynı zamanda normal düğmeler ve USB-C bağlantı noktasını barındıran alüminyum bir çerçeve de cabası.

    Arka taraftaki iki tonlu kaplama ve iPhone’dakine benzer bir selfie kamerası mevcut. 3 boyutlu yüz tarayıcıyı da barındırıyor. Ayrıca ön taraftaki üç delik gibi bazı hoş tasarım öğeleri var. Aynı zamanda içinde 12 GB bellek ve 5.000 mAh pilin yanı sıra hassas dokunsal titreşim motorları ve stereo hoparlörler var.

    Genel yapısı birinci sınıf gözüküyor. Pürüzlü kenarlar veya köşeler yok ve cihaz elde rahat bir his vermek için tasarlanmış. Üçlü kamera sistemi de etkileyici; f/1,4 ile f/4,0 arasında değişken diyafram açıklığına izin veren fiziksel deklanşöre sahip. Bunun yanında 50 MP ana kamera; tipik bir ultra geniş kamera; ve Huawei’nin “telemakro lens” olarak adlandırdığı, makro çekimler yapabilen gerçekten iyi bir telefoto lens.Huawei Mate 60 Pro

    Huawei Yeni Amiral Gemisi 5G Desteğine Sahip

    Cihaz 5G ağlarına bağlanabilen bir modeme sahip. 7 nanometre (nm) mimari üzerine inşa edilmiş Kirin 9000S çipi kullanıyor. Çip, şu anda en ileri silikon teknolojisi olmasa da olması gerektiği gibi çalışıyor. En azından Uzak Doğu’da yapılan ilk testleri bunları işaret ediyor.

    Huawei Mate 60 Pro Yazılım ve Detaylar

    Mate 60 Pro, Huawei’nin kendi geliştirdiği mobil yazılımı olan HarmonyOS 4’ü çalıştırıyor. Firmanın önceki EMUI Android arayüzüne benziyor. Bu da, Android kullanıcılarının Mate 60 Pro’nun kullanıcı arayüzünde hemen gezinebilecekleri anlamına geliyor.

    Kaydırma hareketi navigasyon sisteminden fotoğraf paylaşmaya kadar birçok özelliğe sahip. Aynı zamanda ekran parlaklığını ayarlamaya kadar tüm temel işlemler, Android cihazlara çok benzer şekillerde çalışıyor.

    HarmonyOS’un satış noktası, Çin’de elektrikli araçlar da dahil olmak üzere çok çeşitli cihazları içeren HarmonyOS’u çalıştıran diğer ürünlerle sinerji oluşturması. HarmonyOS, Google Mobil Hizmetlerini (Gmail, Google Drive, YouTube vb.) gerektiren Google uygulamalarını çalıştırmıyor. Ama telefon Android uygulamalarının çoğunu sorunsuz bir şekilde çalıştırıyor. Facebook, X, Instagram, Spotify ve Microsoft Outlook gibi uygulamalar bu telefon üzerinde çalışıyor.

    Güçlü Performans: Huawei Mate 60 Pro

    Kirin 9000S, Mate 60 Pro’nun sorunsuz çalışmasına olanak tanıyan iyi bir performans sergiliyor gibi gözüküyor. 7nm, Apple ve Qualcomm’un 5nm ve 4nm mimarisine sahip silikonunun yaklaşık iki nesil gerisinde. Yapılan karşılaştırma testlerinde Kirin 9000S, iPhone 14 Pro’daki A15 Bionic çipin yanı sıra çoğu Android amiral gemisi çipine güç veren Qualcomm Snapdragon 8 Gen 2 çipinden daha düşük puan almış durumda.

    Ancak Kirin 9000S, 5G bağlantısında galibiyeti alıyor. Uzak Doğu’da yapılan hız testlerine baktığımızda Kirin 9000S’nin 1 Gbps’lik indirme hızlarına ulaştığı görülüyor.

    Hong Kong’da China Mobile, 5G ağını kullanarak çeşitli testler yapıyor. Bu testlerde Mate 60 Pro’nun, iPhone 14 Pro Max veya Samsung Galaxy Z Fold 5’ten biraz daha yüksek indirme hızları ürettiği görülüyor. Ancak dürüst olmak gerekirse, 4G LTE hala yeterince hızlı olduğundan 5G bağlantısının abartıldığı düşünülebilir.

    Huawei Mate 60 Pro Kamera Kalitesi

    Güçlü bokeh ile 90 mm odak uzaklığında ve minimum 10 cm odak mesafesiyle çekim yapıyor. Telemakro lensi, bir akıllı telefonda gördüğümüz en çok yönlü kamera diyebiliriz. Uzaktaki nesneleri çekerken 90 mm, ayrıntıları keskin tutarken iyi bir alan derinliği üretiyor.

    Ve yakından bakıldığında lens, başka hiçbir telefonun yapamayacağı çarpıcı makro fotoğraflar üretiyor. Değişken diyafram açıklığı pazarlamanın önerdiği kadar büyük bir fark yaratmasa da ana kamera da güçlü.

    Diğer kameralar da sağlam ve her lensin otomatik odaklaması var. Elbette Huawei telefonlarının her zaman çok güçlü kameraları olmuştur ve bu cihaz da bir istisna değil. Huawei Mate 60 Pro

    Huawei Mate 60 Pro Hakkında Genel İzlenim

    Genel olarak Huawei Mate 60 Pro, birinci sınıf donanıma sahip çok iyi yapılmış bir telefon. Elbette silikon teknik olarak rekabetin gerisinde. Ama koşullar göz önüne alındığında onun varlığı bile bir başarı.

    Telefonun temel Google uygulamalarını çalıştıramaması, çekiciliğinin yine ciddi şekilde sınırlı olacağı anlamına geliyor. Ancak Huawei şu ana kadar telefonu yalnızca Çin ana karasında satıyor. Öyle ki, ürünün Türkiye’ye ne zaman geleceği ise merak konusu.

    Sizler de Huawei cep telefonu modelleri hakkında bilgi almak ve güncel fiyat bilgisine ulaşmak için sayfamızı ziyaret edebilirsiniz!

    Mobil Cihazlarda Güvenliğinizi Artıracak İp Uçları

    0

    Mobil cihazlar, hayatımızın önemli bir parçası haline geldi. Ancak, bu cihazlar üzerindeki kişisel ve hassas bilgilerin güvende olması son derece kritik. Bu bağlamda mobil cihaz kullanırken güvenlik, kişisel gizliliğin, finansal bilgilerin, hassas verilerin ve hatta fiziksel güvenliğin korunması açısından son derece önemlidir. Bu yazımda mobil cihazlarda güvenliğinizi artıracak bazı ip uçlarını bir araya getirdim. Ama öncelikle gelin mobil cihaz kullanırken güvenliğin neden önemli olduğuna dair bazı ana nedenler:

    Kişisel Bilgilerin Korunması: Mobil cihazlarımızda saklanan kişisel bilgiler, adımızdan adresimize, telefon numaramızdan kişisel fotoğraflarımıza kadar pek çok hassas veriyi içerebilir. Bu bilgiler, kimlik hırsızlığı ve dolandırıcılık gibi kötü niyetli faaliyetler için kullanılabilir.
    Finansal Güvenliğin Sağlanması: Mobil cihazlarımız, banka hesaplarına, kredi kartı bilgilerine ve diğer finansal verilere erişim sağlar. Bu verilerin güvenliği, finansal dolandırıcılığı önlemek için kritik öneme sahiptir.
    Hassas İş Bilgilerinin Korunması: Mobil cihazlar, iş e-postaları, belgeler ve işle ilgili diğer hassas bilgiler için de kullanılır. Bu bilgilerin güvende olması, iş dünyasında rekabet avantajını ve güvenilirliği korumak için kritiktir.
    Uygulama ve Veri Güvenliği: Mobil cihazlar, uygulamalar aracılığıyla kullanıcıların çeşitli aktivitelerini yönetir. Güvensiz uygulamalar veya güvenlik açıkları, kötü amaçlı yazılımların veya zararlı yazılımların cihaza sızmasına ve kullanıcının verilerini ele geçirmesine neden olabilir.
    Fiziksel Güvenlik: Cep telefonları ve tabletler gibi mobil cihazlar fiziksel olarak da kaybolabilir, çalınabilir veya hasar görebilir. Bu tür durumlarda, cihazın kilidi, verilerin uzaktan silinmesi veya kilitlenmesi gibi güvenlik önlemleri büyük önem taşır.
    İnternet Tehditleri ve Saldırıları: Mobil cihazlar, çeşitli internet tehditlerine maruz kalabilir. Kimlik avı, zararlı yazılımlar, kötü amaçlı bağlantılar ve ağ saldırıları gibi tehditlere karşı korunmak, kullanıcıların dijital güvende kalmasını sağlar.

    Sonuç olarak, mobil cihaz güvenliği, kişisel gizliliği korumanın yanı sıra finansal ve iş bilgilerini güvende tutmak adına elzemdir. Bilinçli ve bilgi sahibi kullanıcılar olarak, güvenlik önlemlerini alarak mobil cihazlarımızın güvende ve güvenli bir şekilde kullanılmasını sağlamalıyız. İşte mobil cihazlarınızın güvenliğini artırmak için kullanabileceğiniz bazı ip uçları:

    Parola ve Kilit Ekranı Kullanımı
    Mobil cihazınıza erişim sağlayabilmek için güçlü bir parola veya PIN belirleyin. Ayrıca, cihazınızı kullanmadığınızda otomatik kilitleyerek yetkisiz erişimi engelleyin.
    Güncel Yazılım Kullanımı
    Cihazınızdaki işletim sistemini ve uygulamaları düzenli olarak güncelleyin. Güncellemeler, güvenlik açıklarını giderir ve cihazınızın korunmasına yardımcı olur.
    Güvenilir Uygulamaları İndirin
    Yalnızca resmi uygulama mağazalarından uygulamalar indirin ve yükleyin. Bu mağazalar, uygulamaların güvenliğini kontrol eder ve zararlı yazılımları engeller.
    Bilinçli Wi-Fi Kullanımı
    Açık, kamu Wi-Fi ağlarını kullanırken dikkatli olun. Hassas verilerinizi bu tür ağlar üzerinden paylaşmamaya özen gösterin ve VPN gibi güvenli bağlantılar kullanın.
    Hassas Bilgilerinizi Güvende Tutun
    Banka hesapları, şifreler ve diğer hassas bilgiler gibi verileri korumak için güvenli ve şifrelenmiş uygulamalar kullanın. Bu tür verileri saklamak için özel uygulamalar mevcuttur.
    Uygulama İzinlerini Kontrol Edin
    İndirdiğiniz uygulamaların istediği izinleri dikkatlice kontrol edin. Gereksiz izinler verilen uygulamaları kaldırın ve sadece gerekli izinlere sahip uygulamaları kullanın.
    Yedeklemeleri Düzenli Olarak Alma
    Mobil cihazınızdaki verileri düzenli olarak yedekleyin. Bu, verilerinizi kaybetmeniz durumunda geri yüklemenize olanak tanır ve önemli bilgilerinizi korur.
    Fiziksel Erişimi Kontrol Etme
    Cihazınızı başkalarının erişiminden korumak için fiziksel erişimi kontrol edin. Cihazınızı kaybederseniz veya çalınırsa, uzaktan silme veya kilitleme seçeneklerini kullanarak verilerinizi koruyun.
    Bilinmeyen Kaynaklardan İndirme Engelleme
    Cihazınızın ayarlarında “Bilinmeyen Kaynaklardan İndirme” seçeneğini kapatın. Bu, resmi olmayan kaynaklardan gelen potansiyel tehlikeli uygulamaların yüklenmesini engeller.
    SMS ve E-postalara Dikkat
    Bilinmeyen kaynaklardan gelen SMS veya e-postaları açmayın ve bu tür mesajlara kişisel veya mali bilgilerinizi paylaşmamaya özen gösterin. Dolandırıcılık girişimlerinden kaçınmak için dikkatli olun.

    Mobil cihaz güvenliği, kişisel bilgilerinizi ve gizliliğinizi korumanız için kritik bir öneme sahiptir. Yukarıdaki ipuçlarını takip ederek, mobil cihazınızı güvende tutabilir ve dijital yaşamınızı daha güvenli hale getirebilirsiniz.

    Panasonic yeni 1 çipli DLP lazer projektörlerini duyurdu

    PT-REQ15, 15000lm parlaklığa sahip ilk Panasonic 1 çipli DLP 4K Projektör olma özelliğine sahip.

    Panasonic Connect Europe, konum tabanlı eğlence endüstrisindeki yeni sürükleyici uygulama yelpazesini genişletmek için tasarlanmış iki yeni 1 Çipli DLP™ lazer projektörünü duyurdu. PT-REQ15 projektör, Panasonic’in 15.000lm parlaklık sunan ilk 1Çipli DLP 4K Projektörü olurken, benzer bir model olan PT-REZ15, WUXGA (1920 x 1200) çözünürlükle 15000lm sunuyor. Kompakt tasarımları ve yüksek kaliteli görselleri sayesinde entegratörler sahada maliyetli elektrik inşaat işlerini ortadan kaldırabiliyor ve kurulum alanının sınırlı olduğu yerlerde sürükleyici deneyimler sunabiliyor. REQ15 ve REZ15, 2024 mali yılının ikinci çeyreğinde satışa sunulacak.

    REQ15 derin, pürüzsüz ve ayrıntılı gerçek 4K görüntüler üretmek için Panasonic’in 2 eksenli piksel kaydırma teknolojisi Quad Pixel Drive’ı kullanıyor. 2K/240Hz içeriğin 6 ms veya daha kısa gecikme süresiyle birden fazla kenar karışımlı ekrana bulanık olmayan bir şekilde yansıtılmasını sağlıyor.

    Bu teknoloji aynı zamanda Panasonic’in ET-SWR10 Gerçek Zamanlı İzleme Projeksiyon Haritalama Sistemi ile senkronize olarak dijital içeriği ve analog hareketi XR cazibe merkezlerinde veya sahne performanslarında birleşebiliyor. Kırmızı kanal çıkışını genişleten bir teknoloji olan Rich Colour Enhancer, daha canlı ve doğru kırmızı tonları sunuyor. Geliştirilmiş Dinamik Kontrast, her kareye yeni bir soluk getiriyor. Yeni sahne analizi devresi, büyüleyici görsel etki için görüntünün aydınlık ve karanlık alanlarını daha iyi tespit edebiliyor.

    Kusursuz karışımlar, özellikle görüntüyü kavisli ekranlara yansıtırken sürükleyici 360° alanlarda da hayati önem taşıyor. Siyah düzeyi ayarları, rastgele ekran şekilleri için nokta tabanlı kenarlık ayarı sunarak siyah düzeylerinin hassas bir şekilde ayarlanmasını sağlıyor. Siyah düzeyi ayarının geometrik ayarlama ile bağlantısını kaldırma özelliği sayesinde tamamen kusursuz bir çoklu ekran görüntüsü için ekranın görüntüleme alanının dışındaki üst üste binmeleri de dahil olmak üzere tüm karışıma siyah düzey ayarları uygulanabiliyor.

     

    Kingston Digital, Harici SSD Serisini genişletti

    Kingston Technology Company’nin flash bellek iştiraki Kingston Digital, küçük ve çok şık bir dosya yedekleme çözümü olan XS1000 Harici SSD’yi duyurdu.

    Kingston XS1000, 1.050MB/s1’ye varan okuma hızı ve 2TB2’ye ulaşan geniş kapasitesi ile sayısız fotoğraf, video ve dosyayı saklamak için yeterli alan sağlıyor. Sürücü, USB-C®3 – USB-A kablosuyla birlikte geliyor ve eski cihazlarla sorunsuz bağlantı için geriye dönük uyumluluğa sahip bulunuyor. Bir anahtarlık kadar küçük olan XS1000, kolay dosya yedeklemelerinin güvenli yapılmasına imkan veriyor ve önemli belgelerin, değerli anıların ve medya dosyalarının sürekli erişimini garanti altına alıyor.

     XS1000, Kingston’ın harici SSD ürün portföyü XS2000’e yeni üye olarak katıldı. Her iki sürücü de cep boyutunda taşınabilirlik sağlamak için son derece kompakt bir yapıdalar ve 29 gramın altında olmalarıyla dikkat çekiyorlar.

    Kingston SSD İşletme Müdürü Keith Schimmenti, “Müşterilerimiz kullanışlı, hızlı ve güvenilir veri saklama alanına uygun bir fiyattan ulaşmak istiyor. Ürün serimize XS1000’in ilave edilmesiyle daha fazla seçenek aramalarına gerek kalmadı. Bu sürücüyü, standart bir SSD’nin yalnızca yarısı boyutunda, şık ve kompakt bir şekilde tasarladık. Bu özellik benzersiz bir taşınabilirlik sağlıyor ve ürün piyasada kolaylık ve birinci sınıf performansı aynı anda arayanlar için en iyi seçim olarak öne çıkıyor” diyor.

    1 TB ve 2 TB versiyonları bulunan XS1000, beş yıl sınırlı garanti ile piyasaya sürüldü.

    Canon, PRINTING United Alliance Pinnacle’da 7 ödüle layık görüldü

    Canon, baskı sektörünün üst düzey uzmanlarından oluşan jüri heyetinin, 58 kategoride 160’tan fazla ürünü değerlendirmesiyle belirlenen PRINTING United Alliance Pinnacle Ödülleri’nde altısı Ürün, biri ise Teknoloji kategorisinde olmak üzere 7 ödüle layık görüldü.

    Canon, PRINTING United Alliance tarafından verilen Pinnacle Ürün Ödülleri’nde; Colorado M serisi ile Rulodan Ruloya/Hibrit/Düz Yataklı Yeni Teknoloji kategorisinin galibi olurken, Arizona serisinden 135 GT, 1380 GTF, 1380 XTF, 2380 GTF ve 2380 XTF ile de 5 ayrı ödüle layık görüldü. Canon, kısa süre önce kullanıma sunduğu benzersiz UVgel Beyaz Mürekkep ile ise Pinnacle Teknoloji Ödülü’nün sahibi oldu.

    Pinnacle Awards jürisi, Colorado M serisi ve UVgel mürekkebi etkileyici buldu

    Canon’un ödüllü Colorado M serisi ve benzersiz UVgel Beyaz Mürekkebi jüriyi etkileyerek büyük takdir topladı. Colorado M serisi, kullanıcılara değişen gereksinimleri doğrultusunda yazıcılarını geliştirme seçeneği sunuyor. Kullanıcılar ayrıca UVgel’in benzersiz performans avantajlarından faydalanabiliyor ve daha geniş bir uygulama yelpazesinde baskı alabiliyor. Colorado M serisi, birçok kullanıcının baskı hacminin artmasına ve iç dekorasyon gibi iş segmentlerinde yeni, değerli uygulamalarla tekliflerini genişletmesine yardımcı olurken beyaz mürekkep ve çok katmanlı baskı seçenekleriyle perakende ve konaklama sektörleri için yeni fırsatlar yaratıyor.

    Arizona beş Pinnacle Ürün Ödülü kazandı

    Canon, Arizona portföyünde birçok gelişme gerçekleştirdi ve son olarak bu yıl Arizona 1300 serisine FLOW teknolojisini ekledi. Bu gelişmeler sonucu Arizona 135 GT, Arizona 1380 GTF, Arizona 1380 XTF, Arizona 2380 GTF ve Arizona 2380 XTF UV/Lateks Düz Yataklı kategorilerinde girdiği 5 yarıştan birincilik elde etti. Arizona ailesi, ödüllü üçüncü nesil VariaDot baskı teknolojisiyle öne çıkıyor. Bir Canon yeniliği olan FLOW teknolojisi sayesinde, her boyut ve şekildeki panolar arasında geçiş yapmak hızlanıp kolaylaşırken kullanıcılar önemli ölçüde zaman tasarrufu sağlıyor.

     

    Dönüşüm Başlıyor: Sanal ve Artırılmış Gerçeklik

    Sanal ve artırılmış gerçeklik trendini yakalayabilenler rekabette önde olacak.

    Sanal ve artırılmış gerçeklik gözlükleriyle yapılan marketing faaliyetleri her geçen gün artarken, bu trendi yakalayabilen kişiler ve markalar rekabette birkaç adım önde olacak. Metaverse tam kapasite faaliyete alınınca ürünün deneyimini yaşatmayan marketing faaliyetleri demode kalacak. Marketing alanı da kendi gözlüklerini çıkararak geleceğe bu artırılmış ve sanal gözlüklerle bakacak. Bunu yapmayı başaran firmalar kâr, bilinirlik ve büyümeye odaklanacak. Klasik yöntemlerde kalanlar ise rakiplerinin gerisinde kalmayı garantilemiş olacak.

    Marketing sektörünün ayrılmaz ortağı teknoloji dünyası her geçen gün yepyeni gelişmelere kapısını açıyor. Son 10 yılda sosyal medya kullanımının da artmasına paralel olarak değeri trilyon doları geçen teknoloji şirketleri, Ar-Ge bölümlerine milyarlarca dolarlık kaynak aktarıyor; teknolojinin son imkanlarıyla elde edilen ürünler böylece daha hızlı ve etkin şekilde piyasaya sürülüyor. Dünyayı etkisi altına alan ve perakendeden modaya, turizmden otomotive kadar birçok iş kolunu yakından etkileyecek sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik gözlükleri de bunlardan biri…

    Daha önce prototip olarak piyasaya sunulan bu gözlükler Metaverse aleminin ortaya çıkışı ve yaygınlaşmasıyla birlikte Google, META, Apple, Sony, Samsung, TCL, gibi teknoloji devlerinin yanında BMW, Skoda, Honda, Toyota gibi otomotiv üreticilerini de alarak devasa bir piyasa oluşturdu.

    Fiyatları 150 dolardan başlayıp özelliklerine göre 2.000 doların üzerine çıkan sanal ve artırılmış gerçeklik gözlükleri yakın geleceğin iş, eğitim ve sosyal hayatının vazgeçilmez aksesuarı haline gelecek. Elbette alışveriş ve marketing sektörü de bundan payını alacak.

    Metaverse çok yakında büyüyecek

    Sosyal medyayı yöneten şirketlerin Ar-Ge merkezlerindeki teknolojiler çok kısa bir sürede marketing’in alanına girdi. Bugün 4.5 milyar kişinin üye olduğu Facebook, YouTube, Instagram, Twitter, WhatsApp, Twitch, LinkedIn, TikTok, Snapchat ve diğer uygulamaların hepsi dünyanın en büyük alışveriş merkezi konumunda. Artık herkes birer Influencer ve kendi marketing’ini yapıyor ya da yapmak istiyor. Bu üyelik gücünü elinde bulunduran şirketler, dünyaya hangi teknolojiyi sunarsa, o teknoloji hemen moda oluyor. Influencer marketing 10 yıl içinde önemli gelişim kaydetti, her saniye de yol kat etmeyi sürdürüyor. Yakın gelecekte Metaverse ile yatıp kalkacağız. Çünkü META başta olmak üzere sosyal medya şirketleri bu alana önemli yatırım yaptı.

     

    Marketing sektörü değişimlere uğrayacak

    Metaverse’ün daha yaygın hale gelmesiyle birlikte sanal gerçeklik (VR) ve artırılmış gerçeklik (AR) gözlüklerinin kullanımı da artacak. Öncelikle Metaverse’de mağazası bulunan, burada satış yapmak isteyen perakende şirketleri, daha sonra finans kuruluşları, ardından eğitim ile eğlence sektörü, marketing faaliyetlerini de yine bu alandan yapacak. Dolayısıyla günümüzde VR ve AR gözlük üretme yarışına giren teknoloji devlerinin de amacı, bu gözlükleri potansiyel müşterilerine satmak. Gözlükler arttığı müddetçe AR ve VR alandaki marketing de artacak. Metaverse ile marketing sektörü değişime uğrayacak.

    • Ürünler canlıymış gibi görünecek
    • Yeni gözlük teknolojilerine ek eldiven teknolojisiyle dokunma hissi oluşacak
    • Kozmetik ve hazır giyim sektörü, Influencer’lara Metaverse defileleri yaptıracak

    Bu gelişmeler Metaverse’de Influencer marketing’in vazgeçilmezi olacak ve deneyimi artırarak, ürünlerin satışına da önemli katkı sağlayacak.”

    Turizm sektörü için biçilmiş kaftan

    Sanal ve artırılmış gerçeklik gözlüklerinin Metaverse öncesinde de önemli bir marketing aracı olduğunu ifade eden Digital Exchange teknoloji ekibi özellikle turizm alanında büyük bir potansiyel bulunduğunu kaydetti. Konaklama ve turizm sektöründe;

    • Oda kalitesi
    • Sahil-kumsal özellikleri
    • Yemekler ve içecekler

    Dinlenme-eğlenme alanlarının bugüne kadar konunun uzmanı olan Influencer’lar tarafından özellikle video marketing yöntemi kullanılarak, tüketiciye o alanda bulunma hissini tattırma amacıyla sunulduğunu hatırlatan Digital Exchange ekibi, şu bilgileri paylaştı: “Sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik gözlükleri özellikle turizm ve konaklama sektörü için en önemli marketing faaliyetlerinin başında geliyor. Tatil yapmak istediğiniz süiti görmek, yemek alanında keşfe çıkmak, sahili dolaşmak, dinlenme alanlarına birebir şahit olmak, spor bölümlerini gezmek, çocuklar için ayrılan mekanları ziyaret etmek turizm sektörünü için çok önemli. Tüm kurumlar kendi tesislerinin niteliklerini anlatmak, göstermek ister. Bu doğrultuda sanal ve artırılmış gerçeklik gözlükleriyle başta Influencer canlı yayınları olmak üzere teknolojinin son imkanlarını kullanarak marketing faaliyetleri oluşturmak sektöre büyük katkılar sağlıyor. Yakında video marketing’den de önemli bir payın sanal ve artırılmış gerçeklik gözlüğü ile yapılacak marketing’e kayacağını söyleyebiliriz.”

    Oyundan otomobil sektörüne…

    Sanal ve artırılmış gerçeklik gözlüğünü yoğun olarak kullanan kitle 16-40 yaş arası kuşak. Bu noktada kampanya düzenlenirken hedef kitle seçimi iyi yapılmalıdır ve buna uygun ürünler de iyi belirlenmelidir. Her ürünü sanal gerçeklik gözlüğü ile tanıtmak mümkün değil. Bu yaş grubunun daha çok tercih ettiği

    • Oyunlar ve oyun aksesuarları
    • Elektronik
    • Eğlence kategorisi
    • Giysi – hazır giyim
    • Kozmetik
    • Ayakkabı
    • Otomobil – motosiklet
    • Scooter gibi ürünleri sanal ve artırılmış gerçeklik gözlükleriyle pazarlama yoluna gitmek, daha başarılı bir kampanya sonucu alınmasında büyük etki yaratır.

    YouTube özel içerikleri için büyük imkan

    YouTube’da bu kategoride birçok marketing videosu bulunuyor ve aldığı tıklama ile yorumlar markaların itibar yönetiminin yapılmasına ciddi katkılar sunuyor. YouTube üzerinde ciddiyetle durulmalı. Burada önemli bir alan bulunuyor markalar adına. YouTube’a bu gözlüklerin sahiplerinin izleyebileceği içerikler ürün tanıtımları koymak, markaların bilinirliklerini artırır, ilgili hedef kitleyi kendine çeker ve satışlara da önemli katkılar sağlar.

    Gelecek VR ve AR’da…

    Teknolojik gelişmeler çok hızlı seyrediyor ve bu ilerleyiş yapay zeka desteğiyle daha da artacak. Çok yakın bir gelecekte sadece yapay zeka tarafından hedef kitlesi belirlenmiş, planları yapılmış, metni yazılmış, video klibi hazırlanmış marketing faaliyetleri boy göstermeye başlayacak.

    Markalar, teknoloji kullanımını sevdikleri için bu yöntemle hazırlanmış pazarlama faaliyetlerine olan talebini artıracak. Beraberinde akıllı evlerin, giyilebilir teknolojinin, Metaverse’in artması, nesnelerin internetinin yükselmesiyle birlikte 2030’lu yıllarda artırılmış gerçeklik ile sanal gerçeklik gözlüğü olmadan herhangi bir giysiyi, kozmetik ürününü, akıllı otomobili, motosikleti, scooter’I almak mümkün olmayacak.

    Kişiler kendilerini oyun karakterleriyle artırılmış ve sanal gözlükler sayesinde bir arada bulacak. Netflix başta olmak üzere dijital TV kanallarında bu gözlüklerle izlenmek üzere dizi ve film içerikleri oluşturulacak. Oyun sektörünün marketing faaliyetlerinde bu gözlükler çok sık kullanılacak. Marketing faaliyetinde görselliğin ön planda olduğu tüm alanlar, tüm ürünlerde artırılmış ve sanal gerçeklik gözlükleri devrede olacak. Buna büyük firmaların her çeşit bütçeye gözlük üretimi ve satışı destek verecek.

    Ferhat Verdi – Newtech

    Bu yıl 6’ncısı düzenlenen MediaMarkt Startup Challenge için başvurular başladı!

    0

    MediaMarkt’ın Türkiye’de başlattığı ve uluslararası bir boyut kazanan girişimcilik projesi “MediaMarkt Startup Challenge”a başvurular başladı. Geleceğin teknolojilerini kurgulayan şirketlerle, perakendeyi yeniden şekillendirecek girişimcileri bir araya getirmeyi hedefleyen ve bu yıl 6’ncısı düzenlenen projeye başvurular, mediamarktstartupchallenge.com adresi üzerinden 7 Ekim tarihine kadar devam edecek. Kazananlar ise 5 Aralık tarihinde açıklanacak. 

    MediaMarkt Türkiye’nin girişimcilere destek sunmak ve girişimcilik ekosistemini geliştirmek amacıyla bu yıl 6’ncısını düzenleyeceği “MediaMarkt Startup Challenge” yarışmasının başvuru süreci başladı. Bugüne kadar Türkiye başta olmak üzere İngiltere’den Mısır’a, İsrail’den Pakistan’a ve Hollanda’dan ABD’ye dünyanın birçok ülkesinden başvuru alan yarışmaya girişimciler, 7 Ekim tarihine kadar başvuru yapabilecek.

    Özellikle “Perakende Satış Teknolojileri”, “Satış Sonrası Teknolojiler” “Kurumsal Dijitalleşme ile Çalışan Deneyimini Güçlendirme” ve “Sürdürülebilirlik ve Çevresel Etki Çözümleri” alanlarında, inovatif değişiklerle fark yaratan ve perakende dünyasını dönüştüren uygulamaların değerlendirileceği yarışmaya girişimciler mediamarktstartupchallenge.com adresinden başvurabilecek.

    Eleme sonrası uzman jüriye sunum yapılacak

    Dijitalleşmeyi iş süreçlerine adapte edebilen ve bu bağlamda perakende sektörüne yönelik çözümler geliştiren projeler arasından istenilen kritere uygun projeler, 5 Aralık günü düzenlenecek MediaMarkt Startup Challenge Day etkinliğinde sunumunu yapacak. Projeler ise MediaMarkt Türkiye CEO’su Faruk Kocabaş’ın, Index Grup Şirketleri İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Atilla Kayalıoğlu’nun, BNP Paribas Cardif Türkiye CEO’su Cemal Kaşmir’in, Google Türkiye Çok Kanallı Alışveriş Sektör Lideri Gökçe Üzümcü’nün ve Hackquarters CEO & Founder’ı Kaan Akın’ın yer aldığı uzman jüri kadrosu tarafından değerlendirilecek.

    İlk üçe girenleri çeşitli ödüller bekliyor

    MediaMarkt Startup Challenge Day etkinliğinde ilk üçe giren projeleri oldukça cazip ödüller bekliyor. Birinci olan proje, MediaMarktSaturn Holding içerisinde değerlendirilme ve MediaMarkt Türkiye mağazalarında pilot uygulama fırsatı yakalayacak. Ayrıca Ödül Sponsoru olan Google’dan Bulut Kredisi ve Google Geliştirici Uzmanlarından Mentorluk Desteği alacak, yarışmanın Kurumsal Partneri olan Index Grup’tan da dizüstü bilgisayar hediye edilecek.

    Yarışmanın ikinci ve üçüncülerine ise MediaMarkt Türkiye mağazalarında pilot uygulama fırsatıyla yine Google’dan Bulut Kredisi, Google Geliştirici Uzmanlarından Mentorluk Desteği ve Index Grup’tan dizüstü bilgisayar desteği sunulacak.

    Kazanan projeler MediaMarkt ile iş birliğine başladı

    Bu yıl 6’ncısı düzenlenecek MediaMarkt Startup Challenge’ın geçmiş dönem kazanan projeleri MediaMarkt’la iş birliklerine başladı. Türkiye’de Buybuddy ve Udentify ile mağazalarında iş birliği yapan MediaMarkt; AssistBox, B2Metric, Optiyol ve Qumpara gibi geleceğin perakende dünyasını şekillendiren girişimlerle de pilot çalışmalara imza attı.

    Sürücüsüz Araç Güvenliği Projesine Avrupa Araştırma Konseyi’nden 1,5 milyon Avro destek

    0

    Koç Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Fatma Güney’in, “ENSURE: Muhtemel Akıbetler Rehberliğiyle Kazaları Önleyen Tahminler” projesi, Avrupa Araştırma Konseyi’nden (ERC) 1,5 milyon avro değerinde hibe almaya hak kazandı.

    Dr. Fatma Güney’in otonom sürüş için ümit vadeden projesi, yapay zekâ alanındaki gelişmelerden faydalanarak sürücüsüz araçların akıl yürütme kapasitesini gerçek hayat senaryolarına yaklaştırabilmeyi hedefliyor. Proje, otonom sürüş araçlarında dış dünyanın beklenmedik değişkenlerini yorumlamakla kalmıyor, aracın kendi sistemindeki olası hataları eşzamanlı düzelterek tehlikeli durumlarda kontrolü insan sürücüye bırakabilmesini de sağlıyor.

    ERC’nin Başlangıç Desteği doktora sonrası 2-7 yıllık deneyimi bulunan ve bilimsel çalışmaları büyük umut vadeden araştırmacıların bağımsız araştırma projeleri için veriliyor. Akademik çalışmalarını Koç Üniversitesi İş Bankası Yapay Zekâ Uygulama ve Araştırma Merkezi bünyesinde yürüten Dr. Fatma Güney’in projesi erişilebilirlik, yakıt verimliliği, zamandan tasarruf, ekoloji gibi birçok alana fayda sağlama potansiyeli olan sürücüsüz araçların geleceği için ümit vadediyor.

    Olası gelecekleri hata payıyla tahmin ederek, sürücüsüz araçlara akıl yürütme kapasitesi kazandırmayı amaçlayan ENSURE projesi, günümüzde kısıtlı uygulama alanı bulunan otonom sürüşün bu sayede güvenli şekilde yaygınlaşmasına katkıda bulunacak.

    ENSURE, otonom aracın gerçek dünyanın dinamiklerini kesintiye uğramadan öğrenmeye devam etmesini ve karar alırken hem kendi hatalarını hem de onu çevreleyen nadir olasılıkları göz önünde bulundurmasını hedefliyor. Otonom aracın hareket ederken hangi olasılıkları düşünerek karar verdiğini görmek, bu teknolojinin güvenilirliğini ve insanlar tarafından anlaşılabilirliğini artırarak bu alandaki kritik bir eksikliğe çözüm olacak.

    “Evdeki akıllı cihazların bakımında cinsiyet farkları” araştırması yayımlandı

    “Evdeki akıllı cihazların bakımı ve satın alınmasından sorumlu kişiler arasında uçurum var!”

    Kaspersky tarafından küresel çapta gerçekleştirilen yeni bir ankette, akıllı ev cihazlarının temel dijital alışkanlıklarını, engellerini ve kullanımı araştırıldı.  Anket, evdeki akıllı cihazların bakımı ve satın alınmasından sorumlu kişiler arasında bir uçurum olduğunu ortaya koyuyor. Özellikle, erkeklerin %72’si evlerindeki akıllı cihazları kurarken, kadınların yarısından azı (%47) bunu yapıyor.

    Dijital pazar araştırmasına göre, akıllı ev cihazlarının aktif olarak kullanıldığı ev sayısının 2026 yılına kadar 573,7 milyon kullanıcıya ulaşması beklenirken, hane penetrasyonunun ise o yıla kadar yüzde 25.0’a ulaşılacağı düşünülüyor.

    Kaspersky’nin geçrekleştirdiği anket sonuçları, ailelerinin akıllı cihazlarıyla daha sık ilgilenenlerin erkekler olduğunu gösteriyor. Bu durum, ev yönlendiricisinden (home router) Wi-Fi ayarlarının değiştirilmesi gerektiğinde veya ağa yeni cihazlar eklendiğinde de geçerli. Erkeklerin çoğu (%75) genellikle bunu yaparken, kadınların yalnızca %50’si bu görevi yerine getiriyor. Bilgisayarlara yazılım ve uygulama yükleme söz konusu olduğunda da durum neredeyse aynı seyirde ilerliyor. Kadınların %47’sine kıyasla erkeklerin %72’si bundan sorumlu olarak görülüyor.

    Çocukların dijital alışkanlıklarına ilişkin eğilim ise değişiyor. Araştırma verileri, her iki ebeveynin de çocukların cihazlarda geçirdiği zamanı kontrol etme konusunda eşit derecede istekli olduğunu gösteriyor. Özellikle, erkeklerin %67’si ve kadınların %54’ü küçüklerin cihazlarda geçirdiği zamanı izliyor.

    Kaspersky, ABD, İngiltere, Almanya, İtalya, İspanya, Çin, Meksika, Brezilya, Şili, Rusya, Türkiye, Fransa, Hollanda, Portekiz, Hindistan, Endonezya, Filipinler, Peru, Güney Afrika, BAE ve Suudi Arabistan olmak üzere 21 ülkede 21.645 akıllı ev cihazı sahibi ile nicel çevrimiçi araştırma yapmak üzere Arlington Research’ü görevlendirdi.