Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 231

    POCO M6 Pro İnceleme | Orta segmentin yeni oyuncusu

    POCO, son dönemde üç farklı telefonuyla adından sıkça söz ettirdi. POCO X6 serisi bir yana M6 Pro modeliyle M serisini de güncelleyen marka 2024 yılındaki ilk üç telefonunu ülkemizde rekabetçi fiyatlarla satışa sundu. Peki POCO M6 Pro kullanıcısına neler sunuyor gelin bu yazıda yakından bakalım.


    İlginizi çekebilir: POCO X6 5G İnceleme | Orta segmentin fiyat/performans telefonu


    POCO M6 Pro tasarım anlamında Xiaomi markasının Redmi ailesinden Note 13 Pro 4G modeliyle aynı tasarım dilini benimsiyor. 161.1 x 75 x 8 mm boyutu olan telefon sadece 179 gram olmasıyla hem ince hem de hafif bir telefon. Ön taraftaki camının Gorilla Glass 5 ile korunması segmentindeki diğer telefonlarla aynı derecede korunduğu anlamına geliyor. IP54 sertifikası sayesinde su ve tozlara karşı sadece “sıçrama” derecesinde bir koruma sağlayan POCO M6 Pro, üç farklı renkte (Siyah, Mavi ve Mor) satın alınabiliyor.

    Poco M6 Pro

    Segmentindeki en iyi ekran özelliklerini karşılamayı başaran POCO M6 Pro 6.67 inç Flow AMOLED bir ekran kullanıyor. Bu sayede daha ince çerçevelerle görsel olarak da şık duruyor. 1080 x 2400 FHD+ çözünürlük sunan telefon, 395 ppi gösterebiliyor. Bunun yanında 1 milyar renk gösterimi ile akıcı renk geçişleri olan ekran %100 olarak DCI-P3 renk gamutuyla dikkat çekiyor. 120Hz ekran yenilemesi ile pürüzsüz ekran deneyimini artırırken 2160Hz yapay zeka destekli dokunmatik örneklemesi ile oyunlarda daha efektif bir performans sunuyor. Maksimum olarak 1300 nit parlaklığa çıkabilen bu ekran göz sağlığını koruma kısmında da başarılı. 1920Hz PWM karartması ve TÜV Rheinland tarafından alınan üç sertifika (Düşük Mavi Işık, Titreşimsiz, Sirkadiyen Ritm Dostu) ile uzun süreli kullanımlarda kullanıcısına konfor alanı sağlıyor.

    Poco M6 Pro

    POCO M6 Pro içerisindeki MediaTek Helio G99-Ultra işlemcisinden gücünü alıyor. Daha öncesinde birçok telefonda gördüğümüz Helio G99 işlemcisiyle büyük oranda benzerlik gösteren bu işlemci yakın dönemde birçok marka tarafından da fazlasıyla kullanılacak gibi duruyor. Mali-G57 MC2 grafik birimi önceki işlemiyle aynı olsa da oyunlarda daha yüksek fps ve daha serin çalışma prensibi gibi özelliklere sahip. Telefon ülkemizde tek versiyonla 12GB RAM ve 512GB depolama alanıyla beraber geliyor. Bu da uzun süre telefonu akıcı kullanımı sırasında hem işlemcinin rahat çalışması hem de uygulamalar ve çekilen fotoğraf ve videoların depolanmasına sorunsuz bir deneyim vadediyor. LPDDR4X RAM ve UFS 2.2 depolama biçimi kullanan telefonda +4GB olarak bellek uzantısı yapılabiliyor. Ancak gelecek olan bir güncelleme ile bu oranın +12GB olacağını da hatırlatalım. Yazılım tarafında ise Android 13 tabanlı POCO için MIUI 14 kullanan POCO M6 Pro akıcı bir deneyim sunuyor. Yakın gelecekte HyperOS güncellemesiyle daha akıcı ve sorunsuz bir yazılıma kavuşacağı da marka tarafından verilen sözlerden birisi.

    Poco M6 Pro

    POCO M6 Pro, arka tarafta üçlü kamera kurulumuna sahip. Bunlardan ilki 64MP f/1.8 diyafram açıklığında OIS destekleyen ana kamerası, ikincisi ise 8MP f/.2.2 derece diyaframda 118 derece sunan geniş açı kamerası, üçüncü kamerasında ise 2MP F/2.4 diyafram açıklığında makro kamerası. Ana kamerasıyla çekilen fotoğraflar hem düşük ışıklı alanlarda hem de ışığın iyi olduğu alanlarda başarılı sonuçlar ortaya çıkıyor. Geniş açı ve makro kamerası ise ortalama seviyelerde kalıyor. Video tarafında da OIS ile sabit çekimler yapabilen telefon en fazla 1080p 60fps videolar çekebilmenize olanak tanıyor. Ön taraftaki delik ekran formundaki ön kamerada ise 16MP f/2.5 diyafram açıklığında bir kamera bulunuyor. Bu kamera ile de net öz çekimler yapabilirken en fazla 1080p 60fps video çekimine izin veriyor.

    Orta segment bir telefonda yavaş yavaş standart haline gelen stereo hoparlör POCO M6 Pro modelinde de yer alıyor. Kaliteli ses çıkışı sunan bu hoparlörlerin Dolby Atmos desteğine sahip olduğunu da belirtelim. İstenirse kablolu kulaklık girişi opsiyonu da sunulmuş durumda.

    Poco M6 Pro

    POCO M6 Pro, klasikleşen ikili batarya özelliklerine sahip. 5000 mAh batarya ve 67W Turbo şarjı ile 45 dakika gibi sürede tam şarj olabiliyor. Standart kullanımda 1 günü aşan batarya performansıyla göz dolduran telefon yoğun oyun kullanımlarında ise ikinci bir şarja ihtiya. duyabiliyor.

    WiFi 5, Bluetooth 5.2, NFC gibi ağ bağlantılarına sahip olan POCO M6 Pro segmentinde tercih edilebilecek telefonlardan birisi gibi duruyor. 13.999 TL fiyatla satın alınabilen telefon hakkında siz neler düşünüyorsunuz?

    Truva atı küresel operasyonla çökertildi 

    0

    Dijital güvenlik şirketi ESET, Grandoreiro botnetini çökertmek için Brezilya Federal Polisi’ne destek oldu. 

    Operasyon, Grandoreiro’nun operasyonel hiyerarşisinde üst sıralarda yer aldığına inanılan kişileri hedef aldı. Brezilya Federal Polisi tarafından yürütülen soruşturma çok sayıda tutuklamaya yol açtı. ESET araştırmacıları, Grandoreiro komuta kontrol (C&C)  sunucularının kurulması ve bu sunuculara bağlanılmasından sorumlu hesapların belirlenmesi için çok önemli veriler sağladı.

    Grandoreiro yetenekleri arasında  kurbanın ekranını engelleme, tuş vuruşlarını kaydetme, fare ve klavye etkinliğini taklit etme, kurbanın ekranını paylaşma ve sahte açılır pencereler görüntüleyebilme yer alıyor. ESET otomatik sistemleri on binlerce Grandoreiro örneğini işledi. Zararlı yazılımın yaklaşık Ekim 2020’den bu yana kullandığı etki alanı oluşturma algoritması (DGA) günde bir ana etki alanı üretiyor. Grandoreiro’nun bir C&C sunucusuyla bağlantı kurabilmesinin tek yolu bu.

    Grandoreiro ve diğer Latin Amerika bankacılık truva atlarını analiz eden ekibin koordinatörü ESET Araştırmacısı Jakub Souček şunları söyledi: “Güncel tarihin yanı sıra, DGA büyük bir statik yapılandırmayı da kabul ediyor. Grandoreiro, diğer Latin Amerika bankacılık truva atlarına temel olarak bariz temel işlevselliği ve indiricilerini MSI yükleyicileri içinde paketlemesiyle benziyor. Grandoreiro’nun ağ protokolünü uygulaması, ESET araştırmacılarının perdenin arkasına ve viktimolojiye bir göz atmasına olanak sağladı. Grandoreiro’nun C&C sunucuları, her yeni bağlanan kurbana yapılan ilk talep sırasında bağlı olan kurbanlar hakkında bilgi veriyor. Bu verileri bir yıldan uzun bir süre boyunca inceleyerek, %66’sının Windows 10 kullanıcısı olduğu, %13’ünün Windows 7 kullandığı, Windows 8’in %12’yi temsil ettiği ve %9’unun Windows 11 kullanıcısı olduğu sonucuna vardık. Grandoreiro kurbanlarının coğrafi dağılımını güvenilir olmayan bir şekilde bildirdiğinden, ESET telemetrisine başvuruyoruz: İspanya tüm kurbanların %65’ini oluştururken, onu %14 ile Meksika, %7 ile Brezilya ve %5 ile Arjantin takip etmektedir; kurbanların geri kalan %9’u ise diğer Latin Amerika ülkelerinde yer almaktadır. Ayrıca 2023 yılında Grandoreiro’nun İspanya’daki faaliyetlerinde önemli bir azalma olduğunu ve bunun Meksika ve Arjantin’deki kampanyaların artmasıyla telafi edildiğini görüyoruz”.

    “Dune: Çöl Gezegeni” İkinci film öncesi yeniden vizyonda!

    Frank Herbert’ın ünlü romanından uyarlanan ve gösterime girdiği dönemde gişe rekorları kırarak, altı Oscar Ödülü kazanan Dune: Çöl Gezegeni, devam filmi öncesi yeniden vizyona giriyor.

    Frank Herbert’ın ünlü romanından uyarlanan ve gösterime girdiği dönemde gişe rekorları kırarak, altı Oscar Ödülü kazanan Dune: Çöl Gezegeni, devam filmi öncesi yeniden vizyona giriyor. Seyirciyi epik maceranın başlangıcına geri döndürecek olan filmde, ikinci bölümden kısa bir sahneye de yer verilecek. 2D, 4DX ve IMAX formatlarında yeniden beyazperdede seyirciyle buluşacak olan “Dune: Çöl Gezegeni”, 9 Şubat’ta sinemalarda!

    Gösterime girdiği ilk andan itibaren başta eleştirmenlerin ve sektörün önemli isimlerinin övgülerini alan Dune, 1 Mart’ta vizyonda olacak devam filmi öncesinde yeniden seyirciyle buluşuyor.

    Frank Herbert’in 1965 yılında yazdığı “Dune” romanından uyarlanan film, hayranlarını epik maceranın başlangıcına götürüyor. Çöl gezegeni Arrakis’in kontrolüne sahip olan Paul Atreides’in (Timothée Chalamet) hikayesini anlatan ilk filme, ikinci bölümden de kısa bir sahne eklenmiş. Ayrıca oyuncu ekibinin seyirciyi selamladığı bir sahnenin de yer alacağı “Dune: Çöl Gezegeni”;  2D, 4DX ve IMAX formatlarında izlenebilecek.

    Ülkemizdeki dağıtımını TME Films’in üstlendiği “Dune: Çöl Gezegeni”, 9 Şubat’ta yeniden vizyonda olacak.

    Honor of Kings’te savaşlar 21 Şubat’ta Türkiye’de başlıyor

    0

    Dünyanın en çok oynanan çevrimiçi çok oyunculu savaş arenası (MOBA) oyunu Honor of Kings, 21 Şubat tarihinde ülkemize geliyor.

    Level Infinite ve TiMi Studio Group, Honor of Kings’in Türkiye’de resmî olarak 21 Şubat tarihinde, Android ve iOS cihazlarda çıkacağını duyurdu.Bir mobil MOBA oyunu olan Honor of Kings, ilk olarak Kasım 2015’te oyuncularla buluştu ve kısa sürede kendi türünde dünyanın en çok oynanan oyunu olarak kabul edildi.

    Oyunun Türkiye’de piyasa sürüleceği Şubat 2024 tarihi itibarıyla da Honor of Kings, sert mücadelelerle dolu takım savaşları ve renkli kahraman kadrosuyla yeni bir hayran kitlesini de etkilemeyi hedefliyor.

    Oyunun resmi çıkışına kadar devam edecek olan ön kayıt programına Türkiye, Orta Doğu, Kuzey Afrika, Doğu Avrupa ve Güney Asya bölgelerinden 1 milyondan fazla oyuncu kayıt oldu. Ön kayıt sürecine dahil olan oyuncular, belirli kilometre taşlarına ulaştıklarında ise şu ödülleri kazanacaklar:

    •     Oyunun sembolik kahramanlarından biri olan Ying
    •     Ying’in Kızıl Püskül kostümü
    •     500 Elmas
    •     2000 Arcana Parçası
    •     5000 oyun içi para
    •     Sınırlı bir süre için tüm kahramanların ücretsiz deneme sürümü

    Geliştirici ekip, Honor of Kings’in piyasaya sunulduğu tarihten itibaren oynanışı devamlı geliştirmeyi hedefledi. Bu kapsamda 8 yıl boyunca yapılan milyarlarca maçtan elde edilen deneyimleri değerlendiren ekip, takım hızı ve stratejisini dengeleyen bir oyun sunmayı hedefliyor.

    Philips Sound ürünleri; solar şarj özellikleriyle göz dolduruyor

    0

    Philips Audio/Video serisi aynı mükemmel ses performansıyla yenilikler sunuyor.

    A6219 on-ear GO spor kulaklık, Powerfoyle güneş pili teknolojisiyle hem iç mekandaki yapay ışığı hem de dış mekandaki güneş ışığını kullanarak neredeyse sonsuz pil ömrü (A6219 için çalma süresi 80 saat) sağlar ve şebekeye bağlanma veya pil değiştirme ihtiyacını ortadan kaldırır.

    A6219 ayrıca yapısında yüzde 35 oranında Tüketici Sonrası Geri Dönüştürülmüş (PCR) plastik içeriyor.

    Model aynı zamanda sektör lideri öncü bir role sahip olan TP Vision’ın uzun vadeli sürdürülebilirlik programının da bir parçası olma özelliğini taşıyor.

    Kulaklık ambalajında halihazırda %90 ila %100 arasında geri dönüştürülmüş karton ve tam renkli kutular yerine soya bazlı mürekkep içeren kahverengi kutular kullanılıyor. Kutu içerisindeki ayraçlar kağıt hamuru/kartonlara dönüştürülmüş ve kutuların boyutu yaklaşık %40 oranında küçültülerek genel hacim azaltılmış.

    A6219 tarafından kullanılan güneş pili de çevre dostu bir ortamda, hiçbir toksik emisyon yaymayan Exeger’e ait fabrikalarda yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanılarak üretiliyor.

    Kullanıcılar şarj sürecini Philips Kulaklık Uygulaması aracılığıyla izleyebiliyor ancak solar şarjın eklenmesi, A6219’un mükemmel bir spor kulaklığı olma özelliğini etkilemedi.

    Hafifliğiyle kullanıcılara kolaylık sağlayan A6219 kulaklıklar; suya, tere ve toza karşı dayanıklı kılan IP55 özelliği sayesinde zorlu koşullarda da sağlam kalıyor.

    Uzun koşularda kullanıcılara ekstra konfor katması amacıyla kulak kapaklarının yumuşak, yıkanabilir, nefes alabilen kumaş kaplamaları sayesinde konfor korunur ve kulakları uzun süre serin tutmak için içleri jel dolguludur.

    A6219, ilk olarak Fidelio serisinde kullanılan Philips doğal ses profilinin, yeni geliştirilen 40mm sürücülerle ve değiştirilebilir dinamik bas artırma özelliği seçeneğiyle yeniden oluşturulması sonucunda üst düzey ses performansı sunuyor.

    Modeldeki yapay zeka donanımlı mikrofon sayesinde telefon görüşmeleri de kristal berraklığında gerçekleşiyor.

    Soyut Fotoğrafçılık Nedir? Başlamak İçin Neler Gerekir?

    Soyut fotoğrafçılık, gerçek dünyada çekilen fotoğraflardaki nesne veya manzaraları tanınmaz bir şekle getirerek, detay, renk ve desenleri vurucu bir formatta gösterir. Diğer bir deyişle soyut bir sanatsal ifade oluşturma hedefiyle yapılan fotoğrafçılık türüdür. Bu tarz için çekilen fotoğraflarda objelerin gerçekçi olmasından ziyade estetik unsurları ön plana çıkar. Soyut fotoğraflar genel olarak insanları fotoğraf üzerinde düşünmeye sevk eder. Ayrıca kişiler üzerinde duygusal bir etki yaratmaya çalışır.

    Soyut Fotoğrafçılık : Soyut Düşünce ve Duygu

    Soyut fotoğrafçılık, fotoğraf çekenin bir anlamda hayal dünyasının ifadesidir. Bu tür fotoğraf çekenler ışık, renk ve kompozisyona dikkat ederek özgün bir bakış açısı yakalamayı hedeflerler. Çekilen fotoğraftaki amaç objelerin gerçek formundan ziyade, insanlarda oluşturacağı soyut düşünce ve duygunun nasıl oluşacağıdır.

    Farklı Çekim Teknikleri

    Bu tarzda fotoğraf çekmek isteyenlerin kullanabileceği uzun pozlama, çoklu pozlama, hareketli çekim, renk manipülasyonu ve odak değiştirme gibi çekim teknikleri bulunur. Bu teknikleri kullanarak objeleri veya manzaraları bulanıklaştırmak, farklı geometrik desenler oluşturmak ya da renkleri ön plana taşıyarak estetiği ön planda olan soyut fotoğraflar çekebilirsiniz.

    Görsel Derinlik

    Soyut fotoğrafçılık aslında fotoğraflarda sanatsal ifade arayanlar, gelenekselden uzaklaşmak isteyenler ve görsel anlamda derinlik isteyen fotoğrafçılar için ilgi alanıdır.

    Soyut fotoğrafçılık yapmak isteyenler aşağıdaki konulara dikkat etmelidir.

    Temel Fotoğraf ve Grafik Bilgisi

    Eğer temel fotoğrafçılık bilgisine sahipseniz ve bilinçli olarak fotoğraf makinesi ayarlarını manuel yapabiliyorsanız soyut fotoğrafçılığa başlayabilirsiniz.

    Kaliteli Bir Fotoğraf Makinesi ve Lensi

    Soyut fotoğraflarda iyi sonuçlar alabilmeniz için kaliteli bir kamera ve uygun bir lens seçmelisiniz.

    Yaratıcılık ve Gözlem

    Yaratıcılık ve gözlem soyut fotoğrafçılığın olmazsa olmaz gereksinimleridir. Çünkü objeleri sıradışı bir şekilde görebilmek ve detayları algılamak belirli bir beceri gerektirir. Yaratıcı düşünceye sahip olmanız objelere farklı bakış açılarından bakmanızı ve değişik kompozisyonlar oluşturmanızı sağlar.

    Doğru Işık Kullanımı

    Fotoğrafçılığın her dalı için ışık çok önemli bir unsurdur. Işığı doğru kullanarak gölge ve ışık oyunlarını çok daha iyi ve estetik bir biçimde yaparsınız.

    Uzun Pozlama Teknikleri Kullanmak

    Uzun pozlama teknikleri kullanarak fotoğraflara hem hareket hem de soyut bir tarz katabilirsiniz. Geleneksel kompozisyon kurallarını unutun ve sadece uzun pozlama ile oluşturacağınız estetik fotoğraflara odaklanın.

    Fotoğraf Düzenleme Yazılımı Kullanabilmek

    Soyut fotoğrafçılık ile uğraşmayı düşünüyorsanız mutlaka bir fotoğraf düzenleme yazılımını iyi derecede kullanmalısınız. Çünkü çektiğiniz fotoğraflarda renk, kontrast, keskinlik ve gölge gibi ayarlarla düzenleme yapmanız gerekir.

    Gelişim ve Tecrübe

    Elbette işin olmazsa olmazı tecrübedir. Bir konuda ustalaşmak için sürekli olarak pratik yapmalısınız. Ayrıca değişik teknikler kullanmalı ve kendinizi geliştirmelisiniz.

    Özetle

    Soyut fotoğrafçılık, gerçeklikten uzakta, objelere renk ve duygu katarak değişik formlara odaklanır. Fotoğrafçılar soyut öğelerle oynayarak insanları düşünmeye sevk eder. Bu tarz fotoğraflar çekerek insanların çektiğiniz fotoğraflarla duygusal bir bağ kurmasına ve iyi bir görsel deneyim yaşamalarına vesile olursunuz. İnsanların fotoğraflarınıza yaptığı yorumlar bu işi ne kadar iyi yaptığınızı belirleyecektir.

    www.mediamarkt.com.tr

    Yapay Zeka Odaklı İlk Ürün: Rabbit R1

    Yapay zeka start-up’ı Rabbit’in CEO ve kurucusu Jesse Lyu devrim niteliğinde olduğunu iddia ettiği yapay zeka cihazı Rabbit R1’i duyurdu. 199 dolarlık bağımsız bir yapay zeka cihazı olan R1 çok iddalı.

    Rabbit R1 tasarım olarak 90’ların el televizyonlarından birinin modernize edilmiş versiyonu gibi görünüyor. Güncel iPhone modellerinin neredeyse yarısı büyüklüğünde olan cihaz, 2.88 inç dokunmatik ekrana, fotoğraf ve video çekmek için döner bir kameraya ve cihazın yerleşik asistanıyla iletişim kurmak veya gezinmek için kullanılan bir kaydırma tekerleğine sahip. 2.3GHz saat hızında MediaTek işlemci, 4GB bellek ve 128GB depolama alanı içerirken, Teenage Engineering ile tasarlanmış yuvarlak bir gövdeye sahip. Rabbit’in pil ömrünün ise yaklaşık bir gün olduğu paylaşıldı.

    Rabbit R1’in asıl olayı ise Rabbit OS adlı işletim sistemi ve altındaki yapay zeka teknolojisi. Şirket ürünün ChatGPT gibi büyük bir dil modeline dayanmak yerine, Rabbit OS’un “Büyük Eylem Modeli” olarak adlandırdığı bir şeye dayandığını söylüyor. Şirket CEO’su Jesse Lyu durumu “Büyük dil modelleri gibi evrensel bir çözüm bulmak istedik,” olarak açıklıyor. “Web sitesi olun, uygulama olun veya hangi platform veya masaüstü olursa olsun, hizmetlerimizi nasıl tetikleyebileceğimiz konusunda evrensel bir çözüm bulabilir miyiz?”

    Aslına bakarsanız Rabbit R1, Alexa ve Google Asistan’a benzer bir çıkış noktasına sahip. Rabbit OS, müziği kontrol edebilir, size ulaşım tavsiyeleri verip taksi çağırabilir, alışveriş yapabilir ve mesaj gönderebilir Cihaza istediğiniz şeyi soruyorsunuz ve R1 size cevabını veriyor veya eyleme geçiyor.

    Ancak Rabbit, R1’i desteklemeleri için bir dizi API oluşturmak ve geliştiricileri ikna etmeye çalışmak yerine, modelini uygulamaları kendisi nasıl kullanacağını öğretmek için eğitmiş. Büyük eylem modeli veya LAM, Spotify ve Uber gibi uygulamalarla etkileşimde bulunan insanlar tarafından eğitilmiş. LAM, bir Ayarlar simgesinin nasıl göründüğünü, bir siparişin ne zaman onaylandığını ve arama menülerinin nerede olduğunu öğrenerek, eyleme geçiyor. Tüm bunlar, Lyu’ya göre, herhangi bir app için herhangi bir yerde uygulanabilir.
    R1 ayrıca, cihazın bir şeyi nasıl yapacağını öğretebileceğiniz özel bir eğitim moduna sahip ve bir kez öğrendikten sonra, cihazdan ileriye dönük olarak bu eylemi tekrarlayabilmesi bekleniyor.

    Tüm bunların pratikte nasıl çalıştığı ise bizi asıl sorumuza götürüyor. R1’de bazı şeyleri yapabileceğiniz ve çeşitli hizmetlere giriş yapabileceğiniz Rabbit Hole adlı bir web portalı bulunuyor. Örneğin cihazı Photoshop’u nasıl kullanacağını öğretmek istiyorsanız, Rabbit’in sanal makinelerinden birini başlatabilecek ve kendi cihazınızı ve yazılımınızı kullanmak yerine orada öğretebileceksiniz.

    Rabbit’ın buradaki yaklaşımı oldukça zekice. Yeni bir işletim sistemini desteklemeye insanları ve uygulama geliştiricilerini ikna etmek zordur, hatta bir teknoloji devi bile olsanız bunda başarılı olma şansınız oldukça düşük. LAM yolu, modele sadece uygulamaları nasıl kullanacağını öğreterek bunu alt etmeye çalışıyor. Rabbit, bunun aksine daha çok bir süper uygulama gibi çalışıyor – neredeyse her şeyi yapabileceğiniz tek bir arayüz.

    Yine de her şey çok mükemmel göründüğünde hep bir sorun ararız. Rabbit R1’de bu sorun cihazın telefonunuzu bir kenara bırakmak için yeterince güçlü olmaması. Cihazda SIM kart yuvası bulunduğu için internete bağlanabiliyor ama temel olarak bir ses asistanı gibi görünüyor. Rabbit, Rabbit OS’u güvenlik ve gizlilik göz önünde bulundurarak tasarladığını söylüyor, ancak en çok kullandığınız hizmetlere de giriş yapmanızı istiyor.

    R1 şu anda ön siparişe açık ve şirket, cihazın Mart ayında gönderilmeye başlanacağını söylüyor. Bakalım bu yeni yapay zeka cihazı beklenen başarıyı gösterebilecek mi?

     

    Alienware, laptop ve aksesuarlarıyla çığır açmaya hazırlanıyor

    0

    Alienware dizüstü bilgisayarları ve çevre birimlerini tanıtarak yeni alanlara giriyor. Oyun topluluğundan ilham alan bu ürünler, rekabet etmek, oyun deneyimi yaşamak ya da sosyalleşmek isteyen her tür oyuncuya hitap edecek şekilde geliştirildi.

    Yeniden tasarlanan Alienware m16 R2, ultra premium x16 R2 ve performans devi m18 R2 olmak üzere üç yeni oyun dizüstü bilgisayarı görücüye çıktı. 100’den fazla e-spor sporcusu ile iş birliği içinde geliştirilen yeni Alienware Pro Kablosuz Klavye ve Pro Kablosuz Mouse ile de yeni bir alana giriş yaptı.

    Alienware yeniden tasarladığı oyun dizüstü bilgisayarı olan m16 R2 ile sevilen Alienware özelliklerini korurken performans, esneklik ve taşınabilirliğe öncelik veriyor.  Bu kapsamda Cryo-tech soğutması daha kompakt bir tasarım içinde daha verimli olacak şekilde geliştirilerek m16 R2 yeniden tasarlandı. Bu sayede bir önceki modele kıyasla hava akışı verimliliğinde yüzde 43’lük bir artış sağlandı. Bu termal iyileştirmeler sayesinde m16 R2 yoğun oyun seansları sırasında bile serin kalabiliyor. Ayrıca, termal rafın kaldırılmasıyla dizüstü bilgisayarın derinliği azalıyor ve önceki nesle kıyasla yüzde 15 daha az yer kaplıyor.

    m16 R2 sadece daha kompakt bir tasarım sunmakla kalmıyor, aynı zamanda dizüstü bilgisayarın arka kenarına yerleştirilmiş ince ama sağlam 180 derecelik bir menteşe ile elde edilen daha geniş bir avuç içi dayanağı ve dokunmatik yüzeye de sahip. Yeni bir kısayol tuşu ile m16 R2 artık çevresine kolaylıkla uyum sağlayabiliyor. F2 kısayol tuşuna basit bir dokunuş, klavye arka aydınlatmasını beyaza dönüştürüyor, diğer tüm AlienFX aydınlatma bölgelerini devre dışı bırakıyor ve performans modunu “sessize” çevirerek fan gürültüsünü etkili bir şekilde azaltıyor.

    m16 R2, Dolby Atmos desteği ile sürükleyiciliği yeni bir seviyeye taşıyor ve oyuncularu uzamsal sesle saran yükseltilmiş çift hoparlörlerle her ayak sesinin, patlamanın veya fısıltının üstün derinlik ve gerçekçilikle duyulmasını sağlıyor. 16:10 en boy oranına sahip QHD+, 240Hz ekranda görüntülenen kusursuz oyun, keskin ayrıntılar ve zengin, doğru renklerle muhteşem bir görsel deneyim sunuyor.

    GeForce RTX 4080 SUPER satışa sunuldu

    0

    Merakla beklenen NVIDIA GeForce RTX 4080 SUPER Türkiye’de satışa sunuldu. İşte detaylar…

    NVIDIA, GeForce RTX 4080 SUPER Türkiye’de satışa sunuldu. GeForce RTX 4080 SUPER, geçtiğimiz haftalarda piyasaya sürülen GeForce RTX 4070 SUPER ve RTX 4070 Ti SUPER’a katılarak NVIDIA’nın tanıttığı en son GPU’lar arasına katıldı.

    Ada Lovelace mimarisinin son iterasyonu ekran kartı, kullanıcılarına kusursuz yapay zeka destekli oyun, yaratıcılık ve yeni eğlence dünyalarının yanı sıra bu deneyimleri geliştirme gücü de sağlıyor.

    Ayrıca NVIDIA, GeForce RTX 4080 SUPER’ın piyasaya sürülmesini desteklemek için yeni bir Game Ready Sürücüsü de yayınladı.

    RTX 4080 SUPER, bir önceki versiyona göre daha fazla çekirdek ve daha hızlı belleği bünyesinde bulundurarak daha yüksek performans avantajı sunuyor. Grafiksel olarak en yoğun oyunlarda frame gen olmadan RTX 3080 Ti’dan 1,4 kat daha hızlı olan kart DLSS Frame Generation ekstra bir performans artışı sağlayarak RTX 4080 SUPER’ı RTX 3080 Ti’dan iki kat daha hızlı hale getiriyor.

    SILENT HILL: The Short Message, PlayStation5’e ücretsiz geldi

    0

    PlayStation Showcase’te tanıtılan SILENT HILL: The Short Message, PlayStation5 platformunda ücretsiz olarak yayınlandı. Ayrıca Yeni SILENT HILL 2 Remake fragmanı da paylaşıldı.

    Konami Digital Entertainment B.V., yaptığı açıklamada, dünyaca ünlü psikolojik korku serisinin yeni öyküsü SILENT HILL: The Short Message’ın, PlayStation Store’da ücretsiz olarak yayınlandığını duyurdu. Ayrıca, geliştirici stüdyo Bloober Team’in merakla beklenen SILENT HILL 2 remake için yayınladığı yeni fragman, iyileştirilmiş ve modernleştirilmiş mücadelelerde oyuncuları nelerin beklediğini gözler önüne seriyor.

    SILENT HILL: The Short Message’ın baş kahramanı Anita, bir arkadaşı tarafından şehrin dışında terk edilmiş bir apartman kompleksine çağrılıyor. Anita bu tüyler ürpertici mekânı keşfederken gizlemeye çalıştığı karanlık bir gerçekle de yüz yüze geliyor. KONAMI daha önce SILENT HILL serisi için yeni bir dönemi başlatacak birçok yeni oyun ve interaktif medyanın yolda olduğunu duyurmuştu.

    SILENT HILL: The Short Message, sürpriz gösterimi ve ücretsiz olarak piyasaya sürülmesiyle, her yaştan SILENT HILL hayranını kapsamayı hedeflerken yeni oyuncuların da bu efsanevi psikolojik korku serisine girmeleri için mükemmel bir fırsat sunuyor.

    SILENT HILL: The Short Message, serinin eski ve önümüzdeki dönemde çıkacak oyunlarından bağımsız, tamamlanan hikayesiyle kısa bir oyun. Oyun günümüzde geçiyor ve 21. yüzyılda herkesin aşina olduğu bir tema olan sosyal paylaşım sitelerindeki iftira ve zorbalığı ele alıyor. SILENT HILL: The Short Message, aynı zamanda 10 yıldan sonra piyasaya sürülen ilk SILENT HILL oyunu olma özelliğine sahip.