Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 136

    NVIDIA AI Computing by HPE duyuruldu

    Yeni, alanında bir ilk olan özellikleriyle anahtar teslim özel bulut yapay zeka çözümü, yapay zeka ile zamanı değere dönüştürmek için tam kapsamlı yaşam döngüsü hizmetlerini ve sürdürülebilir hızlandırılmış hesaplamayı içeriyor.

    Hewlett Packard Enterprise (NYSE: HPE) ve NVIDIA, işletmelerin üretken yapay zekayı benimsemelerini hızlandırmaya yönelik ortak geliştirdikleri yapay zeka çözümlerinden ve ortak pazara gidiş entegrasyonlarından oluşan bir portföy olan NVIDIA AI Computing by HPE’yi duyurdu.

    Portföyün temel çözümleriarasında bugüne kadarki en derin entegrasyonu sağlayan NVIDIA’nın AI bilgi işlemi, ağ ve yazılımı, HPE’nin AI depolama, bilgi işlem ve HPE GreenLake bulutu, her büyüklükteki işletmeye üretken yapay zeka (GenAI) uygulamalarını geliştirmek ve yaygınlaştırmak için hızlı ve esnek yeni bir yol sunan HPE Private Cloud AI yer alıyor. Bu çözüm, her büyüklükteki işletmenin, üretken yapay zeka uygulamalarını sürdürülebilir bir şekilde geliştirmek ve dağıtmak için enerji açısından verimli, hızlı ve esnek bir yol kazanmasına olanak tanır. BT operasyonlarının iş yükünü azaltmasına ve BT verimliliğini artırmasına yardımcı olan yeni OpsRamp AI yardımcı pilotu tarafından desteklenen HPE Private Cloud AI, tam yaşam döngüsü yönetimi ile bir self servis bulut deneyimi içerir ve çok çeşitli AI iş yüklerini desteklemek için dört farklı boyutta önden tasarlanmış paket büyüklükleri ile gelir.

    Deloitte, HCLTech, Infosys, TCS, Wipro gibi farklı sektörlerden firmalar, HPE’nin NVIDIA Yapay Zeka Bilgi İşlem çözümleri ve hizmetlerini kendi müşterilerine sunabilecek.

    HPE Başkanı ve CEO’su Antonio Neri’nin ve NVIDIA’nın kurucusu ve CEO’su Jensen Huang’ın da katıldığı HPE Discover açılış konuşmasında duyurulan NVIDIA AI Computing by HPE, iki şirket arasında onlarca yıldır süregelen iş birliğinin genişlemesi anlamına geliyor ve her iki şirketin zaman ve kaynak taahhüdünü yansıtıyor.

    HPE Başkanı ve CEO’su Neri, “Üretken yapay zeka kurumsal dönüşüm için muazzam bir potansiyele sahip. Ancak yapay zeka teknolojisinin karmaşıklığı, büyük ölçekli kurumsal benimsemeyi engelleyen ve bir şirketin en değerli varlığı olan tescilli verilerini tehlikeye atabilecek çok fazla risk ve engel içeriyor” dedi. “HPE ve NVIDIA, işletmelerin kaynaklarını üretkenliği artırabilecekleri, yeni gelir akışlarının kilidini açabilecekleri yeni yapay zeka kullanım senaryoları geliştirmeye odaklamalarını sağlayan, yapay zekaya yönelik anahtar teslim özel bulutu birlikte geliştirdi.”

    Galaxy S25+, 2025 yılında piyasada olacak

    Geçtiğimiz günlerde, Galaxy S25 ve S25 Ultra’nın, yeni jenerasyon S25 serisinin tamamı olacağı ve Samsung’un Plus modelini Samsung Galaxy 25+ ile rafa kaldıracağı konuşuluyordu. Buna karşın son gelen bilgiler, Galaxy S25 Plus’ın iptal edilmediğini ve 2025 yılında diğer S25 modelleriyle birlikte piyasaya çıkacağını gösteriyor.

    Galaxy S25+, 2025’te bizlerle…

    Geçen yıl Temmuz ayında, tüm Galaxy S24 serisi modelleri GSMA veritabanına eklenmişti. Bu yıl Galaxy S25 serisi için de benzer bir durum bekleniyordu. Ancak geçtiğimiz aylarda, sadece Galaxy S25 ve Galaxy S25 Ultra modelleri GSMA veritabanında karşımıza çıkınca, Galaxy S25+’ın tanıtılmayacağı ve iptal edildiğine dair izlenimler oluşmuştu.

    samsung-galaxy-s25-yapay-zeka-gemini-nano-2-kapak ultra tasarımı

    GSMA veritabanınına eklenmeyen hiçbir akıllı telefonun piyasaya sürülemeyeceği ve her akıllı telefona ait bir IMEI numarası olması gerekliliği düşünülünce, cihazın yeni nesil S25 serisi arasında yer almayacağı düşünceleri sıklaşmıştı.

    Buna karşın daha önce GSMA veritabanına eklenmemiş olan Galaxy S25+, SM-S936U model numarasıyla veritabanına eklenmiş oldu. U harfinin ABD bölgesini temsil ettiği düşünülürse, Samsung’un Plus modellerini yeni dönemde de kullanıcılara sunacağı resmen kesinleşmiş oldu.

    Daha önce Galaxy S25 ailesinin oyun performansına dair sızıntılar gelmiş ve serinin oyun performansı konusunda kayda değer bir gelişim göstereceği belli olmuştu. Gelen benchmark değerlerine göre, Genshin Impact’in saniyede 120 Hz ekran tazeleme hızıyla çalıştırılabildiği belirtilmişti.

    Samsung’un geçtiğimiz günlerde Galaxy Fold ve Galaxy Flip serisini duyurması sonrası, yeni dönemde S25 serisiyle de akıllı telefon tutkunlarının ilgisini çekmesi bekleniyor.

    MateBook 14, performans ve tasarımı ile iddialı

    0

    Huawei, genç profesyonellerin ihtiyaçlarını karşılayacak verimliliğini artıracak şekilde tasarlanan yeni nesil akıllı dizüstü bilgisayar HUAWEI MateBook 14’ü Türkiye’de satışa sundu.

    HUAWEI MateBook 14, ultra ince çerçeveleri ve çerçevesiz klavyesi ile dikkat çekiyor. Canlı yeşil rengi ve estetik tasarımı ile doğadan ilham alan cihaz, 14,5 mm kalınlığında ve 1,31 kg ağırlığında. Hafif alüminyum alaşımdan üretilen MateBook 14, kolay taşınabilirliği ile ideal bir yol arkadaşı.

    HUAWEI MateBook 14, 2.8K OLED dokunmatik ekranı ile yüksek çözünürlük ve geniş renk gamına sahip. TÜV Rheinland Göz Konforu sertifikasına sahip ekran, düşük mavi ışık yayılımı ile göz sağlığını koruyor. 3:2 ekran ve %91 ekran-gövde oranı, daha verimli bir çalışma deneyimi sağlıyor.

    HUAWEI MateBook 14, Intel Core Ultra işlemcisi ve Super Turbo teknolojisi ile yüksek performans vaat ediyor. 40 W TDP performansı ile video konferans, ofis çalışmaları ve video izleme gibi işlemleri hızlı ve sorunsuz gerçekleştiriyor. Hızlı şarj protokollerini de destekleyen cihaz, 70 Wh bataryası ve güç tasarruf modu ile 19 saate kadar 1080p video oynatma imkanı sunuyor.

    HUAWEI MateBook 14, Super Device özelliği ile farklı cihazlar arasında sorunsuz etkileşim ve veri akışı sağlıyor. Huawei’in AI teknolojileri, görüşmelerde ve toplantılarda ses kalitesini, arka planı ve bakış açısını optimize ediyor.

    HUAWEI MateBook 14, parmak izi ile kimlik doğrulama, tam boyutlu ayarlanabilir arka ışıklı klavye ve HUAWEI Metaline Anten gibi özelliklerle premium bir kullanıcı deneyimi sunuyor. Bu şık dizüstü bilgisayar, genç profesyonellerin verimli ve etkili çalışmaları için gereken tüm özelliklere sahip.

    Huawei MateBook 14, yüksek performansı, göz koruyucu OLED ekranı ve akıllı ofis araçları ile öğrenci ve genç profesyonellerin beklentilerini karşılayan ideal bir seçenek olarak öne çıkıyor.

    Samsung, Galaxy Watch7 ve Galaxy Watch Ultra ile akıllı sağlık deneyimini herkese açıyor 

    Samsung bugün Paris’teki Galaxy Unpacked’de herkes için uçtan uca sağlıklı yaşam deneyimleri sağlamak üzere tasarlanan giyilebilir cihazlar aracılığıyla Galaxy AI’nin gücünü daha fazla insana ulaştıran yeni Galaxy Watch7 ve Galaxy Watch Ultra’yı duyurdu.

    Samsung Electronics, yeni Galaxy Watch7 ve Galaxy Watch Ultra’yı tanıttı. Bu yeni ürünler, Galaxy AI’ın gücünü daha fazla kullanıcıya ulaştırarak, herkes için uçtan uca zindelik deneyimler sunmak üzere tasarlanmış giyilebilir cihazlar serisini genişletiyor. Bu yeni gelişmeler, Samsung’un dijital fitness geliştirme vizyonunun merkezinde yer alıyor ve kişiselleştirilmiş veri ölçümleri ve özel fitness deneyimleri sunarak, günlük zindelik durumuna dair bütünsel bir yaklaşımla kendinizi daha kapsamlı bir şekilde anlamanızı sağlıyor. Kişisel fitness hakkında doğru, detaylı ve ileri düzeyde bilgi elde etmek bu sürecin kilit faktörü ve Samsung’un Galaxy Watch7 ve Galaxy Watch Ultra üzerindeki geliştirilmiş sensör yenilikleri bu vizyonu hayata geçirmeye yardımcı oluyor. Zindeliğe sade bir yaklaşım sunarak, bileğinizde rahatça takılıyken, hatta uyurken bile zindelik izleme, takip ve kişiselleştirilmiş veri ölçümleri sağlıyor. Galaxy Watch7, kişiselleştirilmiş egzersizlerle birlikte akıllı ve önleyici fitness izleme yetenekleriyle günlük zindeliği en üst düzeye çıkarıyor. Galaxy Watch Serisi’nin en yeni üyesi Galaxy Watch Ultra, Samsung’un şimdiye kadarki en yetenekli akıllı saati olup, üst düzey başarılar için tasarlandı.

    Samsung Electronics Mobil Dünya Başkanı ve CEO’su TM Roh, ” Giyilebilir cihazlar portföyümüze eklenen yeni ürünler, Samsung’un en gelişmiş teknolojilerini ve yeniliklerini entegre ederek, önleyici sağlık çözümleriyle sağlığınızın ve zindeliğinizin kontrolünü elinize almanızı sağlıyor. Galaxy Watch7 ve Galaxy Watch Ultra ile sunulan akıllı ölçüm, rehberlik ve içgörüler, kullanıcıların verileri anlamlı içgörülere dönüştürmesine yardımcı olacak ve genişletilmiş akıllı sağlık deneyiminde yepyeni bir çağ açacak.” dedi.

    Galaxy Watch7: Günlük zindelik durumuna kapsamlı bir bakış sunuyor

    Galaxy Watch7, kendinizi bütünsel bir şekilde anlamanıza yardımcı olacak şekilde tasarlandı. Galaxy Watch7, günlük zindeliği desteklemenin daha fazla yolunu sunarak, daha zinde ve fit günler yaratmanız için sizi motive ediyor. 100’den fazla egzersizi doğru bir şekilde takip edebilir ve hedeflerinize ulaşmak için Antrenman Rutini ile çeşitli egzersizleri birleştirerek rutinler oluşturabilirsiniz. Race özelliği ile ilerlemenizi izlemek ve motivasyonunuzu korumak için mevcut ve geçmiş performansı gerçek zamanlı olarak karşılaştırın. Vücut Kompozisyonu ile vücudunuzun kapsamlı bir anlayışını elde ederek tam bir vücut ve fitness anlık görüntüsü alın.

    Samsung, Galaxy Z Fold6 ve Z Flip6 ile Galaxy AI’yı Yeni Zirveye Taşıyor

    0

    Samsung Electronics, Galaxy Unpacked etkinliğinde yeni Galaxy Z Fold6 ve Galaxy Z Flip6 modellerini tanıttı. Akıllı telefonların yanı sıra Galaxy Buds3 ve Galaxy Buds3 Pro’da sergilendi.

    Samsung, bu yılın başlarında Galaxy AI’ın gücüyle mobilde yapay zeka çağını başlatmıştı. Yeni Galaxy Z Serisi’yle Samsung bu defa Galaxy AI açısından yeni bir dönemi başlatıyor ve Galaxy Z’nin vadettiği esnek ve çok yönlü form faktöründen faydalanarak benzersiz mobil deneyimlerin önünü açıyor. Galaxy Z Fold’un geniş ekranı, Galaxy Z Flip’in FlexWindow özelliği ya da tüm gücüyle ikonik FlexMode özelliği gibi birçok yönüyle Galaxy Z Serisi; kullanıcıların yapay zeka yeteneklerini üst düzeyde deneyimlemesini sağlıyor. Samsung’un form faktörü inovasyonu geleneğinin temelleri üzerine inşa edilen Galaxy AI; Galaxy Z Fold Serisi’nde yeni iletişim, üretkenlik ve yaratıcılık çağına hız kazandıran güçlü, akıllı ve dayanıklı katlanabilir telefon deneyiminden faydalanıyor.

    Samsung Electronics Mobil Dünya Başkanı ve CEO’su TM Roh, şunları söyledi: “Samsung’un uzun inovasyon geçmişi, katlanabilir form faktörünü yaratarak ve mobil yapay zeka çağını başlatarak mobil alanda liderlik etmemizi sağladı. Şimdi, bu iki tamamlayıcı teknolojiyi bir araya getirmekten ve dünyanın dört bir yanındaki kullanıcılar için yeni olasılıkların kilidini açmaktan heyecan duyuyoruz. Katlanabilir cihazlarımız her kullanıcının benzersiz ihtiyaçlarını karşılıyor ve şimdi Galaxy AI’ın gücüyle Samsung yepyeni bir deneyim sunuyor.”

    Samsung’un katlanabilir telefonlar için devam eden yenilikleri, taşınabilirlik için optimize edilmiş en ince ve en hafif Galaxy Z Serisi’ni ortaya çıkardı. Mükemmel simetrik tasarım ve düz kenar, estetik bir şık bitiş sağlarken, Galaxy Z Fold6’nın yeni kapak ekran oranı daha doğal bir dikey görüntüleme deneyimi sunuyor. Tasarım iyileştirmelerinin yanı sıra, yeni Galaxy Z Serisi, dayanıklılık konusundaki endişeleri gidererek daha fazla dayanıklılık sunuyor. Çift katlı menteşe yapısı, dış darbelerin etkisini daha iyi dağıtacak şekilde güçlendirildi. Ayrıca, ana ekrandaki geliştirilmiş katmanlar, dayanıklılığı korurken katlanma nedeniyle oluşabilecek izin hafiflemesine yardımcı oluyor. Yeni Galaxy Z Serisi aynı zamanda geliştirilmiş Armor Aluminum ve Corning® Gorilla® Glass Victus® ile donatıldı. Bu da seriyi şimdiye kadarki en dayanıklı Galaxy Z Serisi haline getiriyor.

    Güvenilir olmanın yanı sıra, Galaxy Z Serisi’nin tüm öğeleri güçlü yönleriyle dikkat çekiyor. Hem Galaxy Z Fold6 hem de Z Flip6, sınıfının en iyisi CPU, GPU ve NPU performansını bir araya getiren, bugüne kadarki en gelişmiş Snapdragon mobil işlemci olan Snapdragon® 8 Gen 3 Mobile Platform for Galaxy ile donatıldı. Yapay zeka işleme için optimize edilen işlemci, gelişmiş genel performansın yanı sıra gelişmiş grafikler de sunuyor. İyileştirilmiş soğutma sistemi, Galaxy Z Fold6’da daha büyük bir buhar bölmesi ve Galaxy Z Flip’te ilk kez bir buhar bölmesi ile performansı üst düzeye çıkarıyor.

    OPPO, Türkiye’de yüksek teknolojili üretim kapasitesini artırıyor

    2023 yılında dünyanın en büyük 4. akıllı telefon üreticisi olan OPPO, yıllık 4,5 milyon adet üretim kapasitesi olan AGM fabrikası ile Türkiye’deki faaliyetlerini güçlendirmeye devam ediyor.

    2023 yılında 100 milyonun üzerinde sevkiyatla dünyanın 4. büyük akıllı telefon üreticisi olan ve 60’tan fazla ülkede faaliyet gösteren OPPO, Mıstaçoğlu Holding’e bağlı AGM A.Ş. ile stratejik ortaklık dahilinde Türkiye’deki hedeflerine ulaşmak için çalışmaya devam ediyor. 2019 yılında Türkiye’deki faaliyetlerine başlayan OPPO, Aralık 2020’de İstanbul’da fabrika kurma kararı alarak bölgenin ekonomisine ve büyümesine uzun vadeli taahhütte bulundu. Mayıs 2021’de İstanbul Tuzla’da yer alan fabrikayı faaliyete geçirerek üretim kapasitesini ve istihdam olanaklarını artırmak için çalışmalara başladı.                                                                                                                         Türkiye’de faaliyete başladıktan sonra 3 yıl içinde yüzde 95,8 marka bilinirliğine ulaştıklarını belirten OPPO Türkiye Kurumsal İletişim Müdürü Murat Karakoç, iş birliği hakkında şunları söyledi: “AGM ile stratejik ortaklığımız ve ‘Türkiye için Türkiye’de’ stratejimizle Türkiye’deki yüksek teknoloji üretim yeteneklerini geliştirmeyi, istihdam olanaklarını artırmayı hedefliyoruz. Önümüzdeki üç yıl içinde ülkenin en iyi üç akıllı telefon markasından biri olmaya kararlıyız.”

    OPPO’yla yapılan ortaklıkla birlikte GSM sektöründe en büyük yerli yatırımcı konumuna geldiklerinin altını çizen Mıstaçoğlu Holding CEO’su Yücel Kubanç “Şu an kurulu gücümüzle fabrikamızda yıllık 4,5 milyon adet üretim kapasitesine sahibiz. OPPO’nun mühendisleri ve teknik uzmanlarından oluşan özel bir ekiple birlikte çalıştığımız fabrikada, yıl sonuna kadar 1000 kişiyi aşkın istihdama ulaşmayı hedefliyoruz” dedi.

    Battlefield 2042 x Dead Space etkinliği açıklandı

    Yeni etkinlik Outbreak’de oyuncular Dead Space’in karanlık atmosferini sonuna kadar yaşayıp, Dead Space temalı içeriklere sahip olabilecekler.

    Battlefield 2042 ekibi, bilim kurgu ve hayatta kalma korku klasiği Dead Space ile yeni ve sürpriz bir iş birliği yaptı! Sınırlı süreli bir etkinlik olan Outbreak, 9 Temmuz Salı günü başladı ve 16 Temmuz Salı gününe kadar, bir hafta boyunca devam edecek.

    Outbreak’de takımlar, Boreas laboratuvarından kaçmaya çalışırken yeni ve acımasız bir düşmana karşı gösterdikleri insani direnç ve zor durumlarla başa çıkma becerileri yönünden test edilecekler.

    Oyuncular bu özel etkinliğe katılarak yeni bir silah eklentisi ve kaplamasına ek olarak yeni bir oyuncu kartı arka planı ve künyesini de içeren ücretsiz ödüllere sahip olabilecekler. Bu iş birliği aynı zamanda efsanevi uzman teçhizatı “Marked Man”, 3 efsanevi silah kaplaması ve daha fazlasını içeren bir Dead Space paketi içeriyor. Paket 2.200 BFC karşılığında satın alınabilecek.

    En son Battlefield haberlerinden haberdar olmak için @Battlefield Twitter hesabını takip edebilirsiniz.

    Mekanik Klavyelerdeki Switch Renklerinin Anlamları

    Mekanik klavyelerdeki anahtar (switch) renklerinin anlamlarına geçmeden önce mekanik klavyelerin kısa bir tanımlamasını yapalım. Mekanik klavyeler, tuşlarının altında yaylı bir mekanizmaya sahip bir mekanik anahtar (switch) ile işlem gören klavyelerdir. Klavye üzerinde hareketli parçalardan oluşan tuşlar bağımsız olarak çalışır. Mekanik klavyeler, farklı türlerdeki anahtarlarla üretilmiştir. En fazla bilinen markalar arasında Razer, Cherry MX ve Romer-G bulunur.

    Mekanik Klavyelerdeki Bazı Temel Özellikler

    Bir tuşun ekonomik ömrünün ortalama 50 milyon tuş vuruşu olduğu mekanik klavyelerde malzeme kalitesi oldukça yüksektir. Daha hassas bir tuş hissi ve hızlı tepki vermesi kullanıcılar için büyük konfor sağlar. Bu özellikler aynı zamanda yazma ve oyun oynama performansını doğrudan etkiler. Dahası RGB aydınlatma özelliği ile de klavye estetik bir görünüm kazanır. Bu tip klavyelerde aynı anda birden fazla tuşa basıldığında klavye tümünü algılar. Mekanik klavyelerdeki basılan değişik switch renkleri farklı ses ve tepki süresi verir.

    Aşağıda kullanılan switch renklerininin neler olduğunu ve özelliklerini anlatacağım.

    Mavi Switchler

    Daha çok yazma deneyimi için tercih edilen switch türüdür. Tok bir tıklama sesi ve bastığınızda hissedeceğiniz bir geri bildirim verir. Belirli bir güçte bir basış kuvveti ister. Tek problemi tuşların çıkardığı yüksek ses nedeniyle sessiz ortamlarda kullanıldığında çıkan ses başkalarını rahatsız eder.

    Kırmızı Switchler

    Oyun severlerin en fazla tercihi olan kırmızı switchler genellikle sessiz çalışırlar. Tuşa basıldığında hem takılma hissi olmaması hem de tuşa basış kuvvetinin az olması rahatlık sağlar. Uzun süreli oyunlarda bu özellikler oyuncunun konforunu artırır.

    Kahverengi Switchler

    Kahverengi switchler yazı yazma ve(ya) oyun oynamak isteyenler için tercih edilebilir. Genel olarak çok yönlü bir alternatif seçenektir. Belirgin bir tıklama sesi çıkarmadığı gibi ortalama bir basma gücü ile kullanım seçeneği sunar.

    Siyah Switchler

    Tuşa basıldığında doğrusal bir hareket oluşur. Böylece tuş üstten alta kadar sabit bir dirençle hareket eder ve tıklama hissi uyanır. Siyah switchler hem doğrusal hareket yaptıkları hem de tıklama geri bildirimi olmadığı için daha sessiz çalışırlar. Genellikle sessiz çalışma alanları için uygun olur.

    Sarı Switchler

    Oyun severlerin keyifle oyun oynamalarına uygun olarak tasarlanmıştır. Sarı switchler, özellikle oyun oynamak için tasarlanmış doğrusal switchlerdir. Hızlı tepki süreleri ile rekabetçi oyunlarda kullanımı avantaj sağlar.

    Yeşil Switchler

    Güçlü bir tıklama gerektiren yeşil switchlerin hem tıklama sesi yüksek hem de dokunsal geri bildirimi yüksektir. Eğer yazarken veya oyun oynarken tıklama sesini duymaktan hoşlanıyorsanız sizin için iyi bir tercih olabilir.

    Beyaz Switchler

    Oldukça özel ve nadir bulunan switch türüdür. Yazma ve oyun deneyimi için güzel bir denge sağlar. Çünkü farklı üreticiler tarafından farklı özelliklere sahip olarak üretilirler. Fakat genel olarak bir tanım yapmak gerekirse daha sessiz bir yazma deneyimi isteyenlerin tercihi olur.

    Turuncu Switchler

    Turuncu switchler, genellikle sessiz bir yazma deneyimi sunarlar. Belirgin bir dokunsal geri bildirim sağlayan bu switchler daha çok ofis ortamlarında kullanmak için uygundur.

    Özetle

    Mekanik klavyeler sonuç olarak farklı kullanıcı tercihleri ve ihtiyaçlarına göre çeşitli özellikler sunarlar. Eğer doğru switchi seçerseniz klavye kullanım performansınız ve konforunuzda artış olur. Mekanik klavye satın almadan önce yukarıda belirtilen özellikleri inceleyerek kendinize en uygun seçimi yapın. Bu klavyeleri kullanırken tuş kapaklarını kolayca değiştirilebileceğinizi ve RGB aydınlatma seçenekleriyle kişiselleştirebileceğinizi unutmayın.

    www.mediatrend.com.tr

    Yenilenebilir enerji teknolojileri karbonsuz geleceğin anahtarı olabilir

    Yenilenebilir enerji sektörü; elektrikli araçlar, ısı pompaları, büyük veri merkezleri ve kuantum bilgisayarlar gibi teknolojilerin enerji ihtiyaçlarını karşılamak için büyüme hızını artırmak zorunda görünüyor.

    Konuya ilişkin açıklama yapan Eksim Enerji CEO’su Arkın Akbay, uzun süredir elektrik enerjisi üretiminin merkezinde yenilenebilir kaynaklarının olduğunu belirterek, “Günümüzde temiz ve sürdürülebilir enerji kaynaklarına geçiş, tüm dünya için kritik bir hâle geldi. Yenilenebilir enerji teknolojilerini, iklim değişikliği etkilerinin geriye döndürülmesinde anahtar olarak görüyor, yatırımlarımıza Türkiye’nin her bölgesinde hız kesmeden devam ediyoruz.” dedi.

    Enerji sektörü, özellikle küresel düzlemde karbonsuz elektrifikasyon ve sürdürülebilir enerji üretimi hedefleri doğrultusunda önemli adımlar atıyor. Fosil yakıtların yerini hızla yenilenebilir enerji kaynakları alırken, güneş ve rüzgar gibi doğal kaynakların verimli kullanımı, enerji üretiminde tarım alanları ve doğal yaşam alanları arasındaki dengenin korunmasını gerektiriyor. Özellikle endüstriyel süreçlerde ve ulaştırmada kullanılan yeşil hidrojen, hidrokarbonların yerine geçecek önemli bir enerji taşıyıcısı olarak öne çıkıyor. Suyun verimli kullanımı ve atmosferin korunmasıyla doğrudan ilişkili olan elektroliz teknolojileri, tarımsal su ihtiyaçları başta olmak üzere artan enerji talebinin dikkate alınarak sürdürülebilir şekilde karşılanması ve karbon salımının doğal dengeye kavuşturulmasında kritik bir rol oynuyor. Yüzde yüz yenilenebilir enerji üretimi alanında faaliyet gösteren Eksim Holding’e bağlı Eksim Enerji CEO’su Arkın Akbay, konuya ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.

    Eksim Enerji CEO’su Arkın Akbay, yenilenebilir enerji kaynaklarının öneminin arttığını belirterek, elektrifikasyonun hızlanması ve iklim değişikliğinin etkileri nedeniyle temiz enerjiye geçişin kritik hale geldiğini vurguladı. Akbay, “Ekstrem hava olayları enerji üretim verimliliğini etkilerken, verimli tüketimi de yeniden değerlendirmemiz gerektiğini gösteriyor. Ekipman dayanıklılığının artması ve tasarımların aşırı iklim olaylarına göre gözden geçirilmesi, kesintisiz üretimi sağlamak için önemli. Yenilenebilir enerji teknolojilerini enerji güvenliği ve iklim değişikliğiyle mücadelede anahtar olarak görüyor ve bu nedenle Türkiye genelinde temiz enerji yatırımlarımıza devam ediyoruz. Teknolojik gelişmelerin doğru yönetimi ve etik çerçevede kullanımı, enerji maliyetlerini kontrol etmek ve kaynakları verimli kullanmak açısından hayati önemde.” Dedi

    Canon, yeni teknolojisiyle döngüsel ekonomiyi destekliyor

    Görüntüleme teknolojileri lideri Canon, yenilikçi teknolojileriyle geri dönüşüm sistemi sektörüne giriş yaparak siyah plastik atıkları bile ölçebilen yüksek hızlı ve doğru plastik ayırma ekipmanı kullanıma sunuyor. 

    Günlük hayatımızda ortaya çıkan plastik atıkların yaklaşık yüzde 20’si yeni ürünler için malzeme olarak geri dönüştürülürken geri kalanı yakıt olarak kullanılıyor veya yakılıyor. Geri dönüştürülmüş plastiklerin belirli bir saflık derecesini koruması ise bu noktada büyük önem taşıyor. Bu nedenle ABS ve polipropilen (PP) gibi plastik atıklardan yapılan malzemelerin doğru bir şekilde tespit edilmesi gerekiyor. Ancak genellikle ev elektroniği veya otomobil döşemelerinde kullanılan siyah plastikler görünür ışığı iletmiyor; bu da malzemelerinin klasik yakın kızılötesi spektroskopisi kullanılarak tespit edilmesini zorlaştırıyor. Ayrıca, plastik geri dönüşümünü hızlandırmak için ayırma işlemlerinde daha yüksek doğruluk ve verimlilik gerekiyor.

    Canon bu yeni ürünüyle, siyah dahil tüm renklerdeki plastik parçaları, yüksek hassasiyetle hızlı bir şekilde ayırmak için özel takip sunan Raman spektroskopik yöntemini kullanarak geri dönüşüm tesislerinin verimliliğinin artmasını sağlıyor. Malzeme geri dönüşümünü en üst düzeye çıkararak döngüsel bir ekonomi kurmak isteyen Canon, TR-S1510’u kullanıma sunarak geri dönüşüm sistemi pazarına da resmen giriş yapıyor.

    Raman spektroskopisi, lazer ışığıyla maddenin parçalarını aydınlatıp tespit ediyor; takip mekanizmasının benzersiz kombinasyonuyla siyah parçalar da dahil olmak üzere plastikleri doğru şekilde ayırıyor. Bu yöntem teknik olarak siyah plastiğe uygulanabilse de sınırlı miktardaki yansıma nedeniyle ölçüm süresi, hız ve verimi diğer renklere göre oldukça uzun sürüyor.

    Raman spektroskopisini şirketin ölçüm ve kontrol ekipmanıyla birleştiren Canon, lazer ışığıyla parçaların etkili şekilde taranmasına da olanak tanıyor. Böylece her plastik parçası için rengine göre yeterli ölçüm süresi ayıran ve genel olarak yüksek hız ve yüksek doğrulukla çalışan teknolojiyi müşterilerine sunuyor.  Bu yeni sistem sayesinde, klasik yakın kızılötesi yöntemiyle tanımlanması zor olan siyah plastik parça malzemeleri artık diğer renklerle karıştırıldığında bile kolayca tespit edilebiliyor. Bu da geri dönüşüm tesislerinin verimliliğinin artırılmasını sağlayıp malzeme geri dönüşümünü en üst düzeye çıkarıyor.

    Bu yeni ürün saniyede 1,5 metre taşıyıcı hızını koruyarak saatte 1 tona kadar plastiği ayırabiliyor. Ayrıca, plastik parçaları takip eden ve ölçen modül veya taşıyıcı bant kombinasyonunu değiştirerek müşterinin çalışma verimine ve kurulum alanına göre özelleştirilebiliyor.