vivo X100 Pro ile ilgili bu yazıya başlamadan önce sizlere üzücü bir haber vermek istiyorum. Geçtiğimiz Kasım ayında duyurusu yapılan ve dünya pazarında yeni yeni yer almaya başlayan vivo’nun Zeiss teknolojisi ile donanmış “amiral gemisi” X100 Pro, ne yazık ki resmi olarak Türkiye’de satılmayacak. Umarım vivo, bu politikasını gelecek yıllarda gözden geçirir ve bu kaliteye sahip üst düzey cihazları Türk kullanıcılarla buluşturur.
Dilerseniz Türkiye’de üretilen vivo Y36 ile yaptığım fotoğraf çekimi incelemesini buradan okuyabilirsiniz. Yine ne yazık ki ülkemizde satılmayan ama vivo Türkiye yetkilileri tarafından deneyimlemem için bir süreliğine bana gönderilen markanın amiral gemisi vivo X90 Pro+ ile ilgili fotoğraf çekimi inceleme yazım da burada yer alıyor.
Yine Hardwareplus YouTube kanalında Ersin Akman ile yaptığımız “10 Kare” serisinde vivo V29 ile Karaman’da yaptığım çekimlerle ilgili videoyu buradan izleyebilirsiniz.
Siz de bir vivo sahibi olmak isterseniz MediaMarkt’a bir göz atmanızda yarar var.
Bu ürün Türkiye’ye resmi olarak gelmiyor olsa da vivo Türkiye yetkililerine ve değerli PR ajansları Communication Partner’a bu ürünü bana deneyimlemem ve izlenimlerimi sizlerle paylaşmam için gönderdikleri için çok teşekkür ederim.Merhaba “Sun Halo” tasarımı
Yaklaşık 5 gün kadar deneyimleyebildiğim vivo X 100 Pro için şunu söyleyebilirim: Her vivo bir öncekine parmak ısırtıyor. Her ne kadar X90 Pro+’da gördüğüm yuvarlak kamera konumlandırması bir şekilde X100 Pro’da da tasarım açısından devam ediyor olsa da, önemli farklılıklar var. Öncelikle kamera alanı biraz daha büyümüş ve telefonun arkasında tam ortaya konumlandırılmış – X90 Pro+’da biraz daha soldaydı ve sağ üstte LED flaş ile alt kısımda Zeiss logosu yer alıyordu.- Üzerinde “Extreme Imagination” yazan bant kaldırılmış. X100 Pro’da adına “Sun Halo” denilen bir tasarım kullanılmış. Mavi Zeiss logosu tam ortada yer alırken, hemen altında da kırmızı T* (Tessar) kaplama logosu var. LED flaş ise yerini korumuş. Lenslerin yer aldığı yuvarlak alanın etrafında şık metal bir halka yer alıyor ve adeta bir diyafram/netleme halkası gibi görünüyor. Bu halkanın adı Aerospace-Grade Stainless Steel olarak geçiyor ve kenarlarının bir saat bezeli gibi tırtıklı olarak işlenmesiyle lens modülüne lüks ve şık bir görünüm veriyor. Halkanın alt orta kısmında “VARIO-APO-SONNAR (pro) 1.75-2.5 / 15-100 ASPH” yazıyor. “Extreme Imagination” yazısı bantsız olarak alt kısıma alınmış.
Halkanın üzerinde yer alan yazıların gizemini şöyle açıklayabilirim. Analog dönemde de dijital dönemde de kullanmış olduğum Zeiss imzalı lenslerin bazıları da bu özellikleri ve ismi taşıyordu. Optik sistemler söz konusu olduğunda, özellikle lenslerde, teleskoplarda ve mikroskoplarda, “akromat” ve “apokromat” terimleri büyük önem taşımaktadır. Bu terimler, görüntü kalitesini ve renk doğruluğunu etkileyen bir fenomen olan renk sapmalarının düzeltilmesi ile yakından ilişkilidir.
“Vario-Apo-Sonnar”, ünlü Alman optik üreticisi Carl Zeiss tarafından tasarlanan bir tür kamera lensi standardını ifade eder. Bu lens tasarımı, fotoğrafçılar ve videograflar için olağanüstü görüntü kalitesi ve çok yönlülük sağlamak üzere çeşitli optik özellikler içerir. Terimi ve bileşenlerini inceleyelim:
Vario: “Vario” terimi, değişkenliği veya varyasyonu belirtir. Kamera lensleri bağlamında, “vario”, lensin değişken odak uzunluklarına veya yakınlaştırma özelliklerine sahip olduğunu gösterir. Bu, kullanıcının lensin kendisini değiştirmeden görüş alanını ayarlayarak yakınlaştırmasına ve uzaklaştırmasına olanak tanır.
Apo: “Apo”, “apokromatik”in kısaltmasıdır. Apokromatik bir lens, birden fazla dalga boyundaki ışığı ortak bir odak noktasına getirerek renk sapmasını en aza indirmek için tasarlanmıştır. Bu, daha az renk saçaklanmasına sahip daha keskin, daha yüksek kaliteli görüntüler sağlar.
Sonnar: Carl Zeiss tarafından geliştirilen özel bir lens tasarımı türü olan “Sonnar”. Sonnar tasarımı, mükemmel optik performansı, kompakt boyutu ve genellikle geniş maksimum diyafram açıklığı ile bilinir. Farklı odak uzaklıklarında çeşitli Zeiss lenslerinde kullanılmıştır.
Bu unsurları bir araya getiren “Vario-Apo-Sonnar”, hem değişken odak uzaklıkları (yakınlaştırma özellikleri) hem de “apokromatik” düzeltme sunan ve aynı zamanda Sonnar lens tasarım ilkelerini takip eden bir lensi ifade eder. Bu tür lensler, farklı yakınlaştırma ayarlarında bile minimum bozulma, sapma ve renk saçaklanması ile keskin, net görüntüler sunma yetenekleri nedeniyle ödüllendirilir. Bu, onları çeşitli odak uzaklıklarında yüksek kaliteli görüntüler yakalamanın çok önemli olduğu profesyonel fotoğrafçılık ve sinematografi gibi optik kalitenin ve çok yönlülüğün gerekli olduğu durumlar için ideal hale getirir.
Gelelim 1.75-2.5 / 15-100 ASPH bölümüne. Lenslerin üzerinde odak uzunlukları ve bu uzunluklardaki diyafram açıklıkları yazılıdır. Bu da akıllı telefon kamerasının 15-100 mm odak uzunluğu ve 15 mm’deyken f/1.75 100 mm’de iken f/2.5 diyafram açıklığı sunduğunu belirtiyor. ASPH ise “Aspheric” kelimesinin kısaltması olup bu tür lenslerin daha karmaşık yüzey profili, basit bir lense kıyasla küresel sapmayı azaltabilir veya ortadan kaldırabilir ve ayrıca astigmatizm gibi diğer optik sapmaları da azaltabilir. Tek bir asferik lens, genellikle çok daha karmaşık bir çoklu lens sisteminin yerini alabilir. Ortaya çıkan cihaz daha küçük ve daha hafiftir ve bazen çoklu lens tasarımından daha ucuzdur. Asferik parçalar, bozulmaları azaltmak için çok elemanlı geniş açılı ve hızlı normal lenslerin tasarımında kullanılır.
Gördüğüm en iyi telefoto kamera
Vivo X100 Pro, ana kamera modülündeki büyük 1/0,98″ Sony IMX 989 sensörünün mükemmel ışık toplama yeteneği sayesinde kullanıcısına çok iyi bir performans sunuyor. Aynı sensör, daha önce de deneyimlediğim X90 Pro+ ve Xiaomi 13 Ultra da dahil olmak üzere diğer ultra premium segment modellerinde kullanılıyor. Bu sensor de düşük ışık ortamında ve dinamik aralık gerektiren nispeten ışık kullanımının zor olduğu ortamlarda daha kaliteli görseller üretebilmenizi sağlıyor.
Telefonun arka kısmında yer alan kamera ve lensler aşağıdaki özelliklere sahip:
Ana kamera: 50MP 1/0.98″ sensör, f/1.75, Dual Pixel PDAF, OIS
Ultra-geniş: 50MP, 1/2.76″ sensör, 15mm f/2.0, AF
Tele: 50MP 1/2″ sensör, 100mm f/2.5, AF, OIS
Telefonun ön tarafında yer alan selfie kamerası ise 32 MP ve f/2.0 özelliklerinde. Ayrıca vivo tarafından X90’daki ön kameranın değiştirilmiş olduğu açıklanıyor.
Öncelikle deneyimim sırasında vivo X100 Pro’nun verdiği tutuş hissinden başlamak isterim. Zira tutuş ergonomisi sarsma ve titretme gibi sorunlar yaşatmaz ve daha kaliteli görsellerin üretilebilmesi için olmazsa olmazlarım arasındadır. Kullandığım X100 Pro, Startrail Blue renkteydi -şükür uzun bir aradan sonra düz siyah olmayan bir model kullandım- ve bu ürün Asteroid Black ile aynı boyutlara sahipti: 164.05 x 75.28 x 8.91 mm. Bir üçüncü renk seçeneği olan Sunset Orange vegan deri kaplama nedeniyle 9.05 mm kalınlığında… Telefonun dengesi iyi hesaplanmış, kamera modülü ağır çekmiyor ve taşınırken sağa sola takılmıyor.
Fotoğraf çektiğim günlerde İstanbul’da hava genellikle yağmurlu ve kapalı olduğu için bu tür havalarda en iyi seçenek olan siyah beyaz ağırlıklı çalıştım. Ne yalan söyleyeyim, zaten siyah beyaz konusunda biraz da torpil yapıyorum. X100 Pro hangi ışık koşulunda olursa olsun inanılmaz bir kararlılık ve çabuklukla çekim yapıyor. Fotoğrafçılar arasında “shutter lag” olarak tanımlanan perde gecikmesini size yaşatmıyor. Hem de bunu üst üste deklanşöre bastığınızda da gerçekleştirebiliyor. Dolayısıyla fotoğrafı gördüğünüz anda çekebiliyor ve sahneyi asla kaçırmıyorsunuz. Muhtemelen bunda X100 Pro’nun kalbinde çalışan MediaTek Dimensity 9300 işlemcinin önemli bir payı var.
Çekmiş olduğum fotoğraflardan da göreceğiniz gibi özellikle siyah beyaz fotoğraflardaki dokuların canlılığı, ara tonların belirginliği ve kontrast seviyesinin zenginliği çok etkileyici. Zeiss teknolojisiyle güncellenen 1-inch sensor ve Multi-ALD ile ZEISS T* kaplama kendini gösteriyor. Yeni sensor ve kaplama teknolojisi bir önceki nesle kıyasla gereksiz yansımalarda yüzde 50’lik kayda değer bir azalma ve daha net görüntü kalitesi performansı sağlıyor.
Ancak asıl devrimsel gelişme kendisini 50 MP 100mm f/2.5 telefoto lenste gösteriyor. Bugüne kadar bir benzeri olmayan ZEISS APO Floating Telephoto Camera teknolojisi 4.3x optik zum performansıyla 20x zum fotoğraflarda bile iyi ayrıntılar sunuyor ve oldukça geniş bir dinamik aralık performansı veriyor. 100 mm eşdeğeri periskopik telefoto lensin f/2.5 diyafram açıklığında gelmesi bile rakipleri göz önünde bulundurulduğunda önemli bir gelişme. Zaten çektiğim Galata Kulesi fotoğrafında fark edeceğiniz gibi, hemen arkada yer alan Çamlıca TV kulesinin perspektif yığılması ile yakınlaşması ve aradaki mesafeye rağmen detay vermesi bunu kanıtlıyor.
Son olarak mobil fotoğrafçılık adına vivo’nun her defasında çıtayı biraz daha yükseltmesini keyifle izlerken, başta da belirttiğim gibi bu ürüne ülkemizde resmi olarak sahip olamamak üzücü… Konuyla ilgili sorularınız varsa ben buralarda olacağım.