Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 531

    Bulut Tabanlı 5 Sunum Programı Önerisi

    0

    Bu yazımızda sunumlarınızı kolayca tasarlayabileceğiniz bulut tabanlı 5 sunum programı önerisinde bulunacağım. Ne iş yapıyor olursanız olun günün birinde bir iş veya eğlence amaçlı sunum hazırlamanız gerekecektir. Ya da işiniz gereği zaten sürekli sunumlar hazırlıyor olabilirsiniz. Aşağıda bulut tabanlı, kurulum gerektirmeyen her yerden çalışmayı destekleyen 5 bulut tabanlı program hakkında bilgi vereceğim.

    1- Canva

    Canva, en kısa tanımıyla bulut tabanlı bir grafik tasarım platformudur. Bu platform üzerinde kullanıcılar sosyal medya grafikleri, sunumları, posterleri ve benzer görsel içerikler oluşturabilirler. Bünyesinde milyonlarca resim, yazı tipi, şablon ve illüstrasyon barındırır. Canva’da hazırda bulunan profesyonel olarak tasarlanmış çok sayıda şablon arasından seçim yapar ve tasarımlarınızı oluşturursunuz. Canva’nın kullanımı ücretsizdir olmasına rağmen Canva Pro ve Canva for Enterprise gibi ücretli abonelikler ile ek özellikler sunulmaktadır. Kullanım arabirimi oldukça kolay ve işlevseldir. Daha çok KOBİ’ler, tasarıma yeni başlayanlar ve öğrenciler için uygundur. Çok sayıda hazır şablon ile çok profesyonel içerikler üretebilirsiniz.

    https://www.canva.com

    2- Ludus

    Ludus, bulut tabanlı olarak sunulan en başarılı sunum programları arasındadır. Kullanımının oldukça kolay olduğunu söyleyebiliriz. Elbette söylemekte fayda var; tasarımcılar için programın kullanmak biraz daha basit olacaktır. Ludus’da hazır seçebileceğiniz şablonlar yoktur. Akıllı Blokları kullanarak siz üretirsiniz. Ludus zaten bulut tabanlı bir uygulama olduğundan bilgisayarınıza bir şey indirmeniz gerekmez. Sunumlarınızı sadece bilgisayarlarda düzenleyebilirsiniz. Hazırladığınız sunumları bir URL bağlantısı ile herkesle paylaşılabilirsiniz. Ludus ücretli bir program olmasına rağmen 30 gün ücretsiz deneyebilirsiniz.

    https://ludus.one

    3- Zoho Show

    Zoho Show, kullanıcıların her yerden sunum oluşturmasına, düzenlemesine, paylaşmasına, işbirliği yapmasına ve sunmasına olanak tanıyan bulut tabanlı bir programdır. Kullanımı basit ve kolaydır. Metin biçimlendirme, arka plan temaları, geçişler ve animasyonlar, web’den resim ekleme ve şekiller, çizelgeler, tablolar ve medya dosyaları ekleme gibi standart özelliklere sahip tam teşekküllü bir sunum düzenleyicisi sunar. Ayrıca, bağlamsal biçimlendirme seçenekleriyle tıklamalarınıza otomatik olarak yanıt veren özel bir biçim modu ile birlikte gelir. 5 kullanıcıya kadar ücretsiz sunum oluşturabilirsiniz. Zoho Show sunumları bilgisayarınıza .pptx, .odp, .ppsx ve .pdf formatlarında çevrimdışı olarak kayır eder. Dahası, dışa aktardığınız sununuzu iş arkadaşlarınıza e-posta ile gönderebilir veya ileride başvurmak üzere bir kopyasını oluşturursunuz. Sonuç olarak Zoho Show, tasarım yaparak içerek üreten herkesin kullanabileceği bir programdır. Zoho Show şu anda 16 dilde mevcuttur: Danca, Almanca, İngilizce, İspanyolca, Fransızca, İtalyanca, Japonca, Felemenkçe, Lehçe, Portekizce, Rusça, İsveççe, Türkçe, Çince, Macarca ve Tamilce.

    https://www.zoho.com/show/

    4- Visme

    Hiç tasarım eğitiminiz olmasa bile çok rahat kullanabileceğiniz bulut tabanlı bir sunum programdır. Visme kullanarak profesyonel sunumlar yapmak çok kolaydır. Visme’yi kullanarak grafik raporlar oluşturabileceğiniz gibi etkileşimli görsel içerikler de oluşturabilirsiniz. Kendi içinde çok fazla sayıda özelleştirilebilir şablon alternatifi vardır. Visme’yi tek şartla istediğiniz kadar ücretsiz kullanabilirsiniz. Ücretsiz hesap kullanıcıları en fazla fazla üç proje üzerinde çalışabilirler.

    Eğer Visme’nin tüm özelliklerini kullanmak isterseniz yapmanız gereken ücretli planlardan birini seçmek olacaktır. Visme genelde daha çok KOBİ’ler, pazarlama ve proje işleriyle uğraşanlar ve eğitimciler için tavsiye edilse de tüm içerik oluşturucuları da Visme’yi rahatlıkla kullanarak çözüm üretebilirler. Dahası Visme’nin grafik kütüphanesi oldukça zengindir. Benzer şekilde içinde ücretsiz olarak kullanabileceğiniz binlerce fotoğraf, illüstrasyon, video, ses klibi ve benzeri içerik mevcuttur.

    https://www.visme.co

    5- Google Slides

    Google Slides bulut tabanlı ve Google hesabı olan herkes için ücretsiz bir sunum programıdır. Microsoft PowerPoint’e çok benzeyen fonksiyonlara sahip bir program olarak dikkat çeker. Genel olarak kullanımı çok kolaydır ve standart bir şablon koleksiyonu vardır. Google Slides kullanarak 3. kişilerle ortak çalışma yapabilirsiniz. Google Slides, bulut depolama avantajı sunar. Bu avantaj kullanıcıların belgelerinin otomatik olarak kaydedildiğini, sabit diskleri veya SSD’leri arızalansa bile çalışabileceklerini gösterir. Ek olarak hizmet ayrıca şunları içerir: Google Dokümanlar, Google E-Tablolar, Google Çizimler, Google Formlar, Google Sites ve Google Keep. Google Slides bir web uygulaması, Android, iOS, Microsoft Windows, BlackBerry OS için mobil uygulama ve Google’ın Chrome OS’sinde bir masaüstü uygulaması olarak mevcuttur. Uygulama, Microsoft PowerPoint dosya biçimleriyle uyumludur.

    https://docs.google.com

     

    Türk bilişim sektörü %70’i aşan büyümeyle 266 milyar TL’ye ulaştı

    Geçtiğimiz yıl bilgi ve iletişim teknolojileri endüstrisi ihracatından %19 ile en büyük payı alan yazılım sektörü, gençlerin gelecek planları arasındaki yerini sağlamlaştırdı. Gençlerin %89u gelecekte dijital beceriler ve inovasyon gibi yeteneklerin öne çıkacağını düşünürken, iş dünyası temsilcileri Türkiyeden beyin göçünün hızlanacağından endişe ediyor. Ulusal ve uluslararası ölçekte hizmet veren yazılım şirketleri gençleri yurt dışına yerleşmek zorunda kalmadan uluslararası çalışma fırsatıyla tanıştırıyor.

    Geçtiğimiz yıl %70’i aşan büyümeyle 266 milyar TL büyüklüğe ulaşan bilgi ve iletişim teknolojileri endüstrisinden 50 milyar dolardan fazla pay alan yazılım sektörü, dünyanın katma değerli ürün beklentisine cevap veriyor. Endüstrisinin neredeyse yarısını (%45) temsil eden sektör, geçtiğimiz yıl gerçekleştirilen toplam 17,5 milyar TL ihracata %19 ile en büyük katkıyı sağladı. PwC’nin Türkiye’nin Gelecek Trendleri Araştırması’na göre, yazılım sektörü Türkiye’nin gelişimine öncülük etmesi beklenen ilk 5 sektör arasında yer alıyor.

    Dijitalleşen dünyada sağlıktan turizme, ulaştırmadan tekstile kadar çok sayıda endüstriye yön veren yazılım sektörünün genç yetenekler için çok büyük fırsatlar barındırdığını söyleyen Evkal Yazılım Yönetim Kurulu Başkanı Onur Kahveci, “Araştırmalara göre Türkiye’deki gençlerin %89’u geleceğin dünyasında dijital beceriler ve inovasyon gibi yeteneklerin öne çıkacağının farkında. Türkiye’de üst düzey yönetici, akademisyen ve kanaat önderlerinin %95’i dünyada yazılım teknolojilerine yön veren büyük veri ve analitiklerin öneminin daha da artacağını, %74’ü dünya yazılım endüstrisinden aldığı payı giderek artıran Türkiye’den göçün hızlanacağını öngörüyor. %44’ü ise gençlerin gelecek planlarında yazılım sektörüne odaklanmalarını tavsiye ediyor. Ülkemiz, dünya yazılım endüstrisi açısından gelecek vaat eden ülkeler arasında yer alıyor. Yurt dışından gelen taleplerle ihracatını artıran sektör, gençlerin gelecek planlarındaki yerini sağlamlaştırıyor. Türkiye’de herhangi bir şirkette yazılım geliştirici pozisyonunda çalışanlar, başka bir ülkeye yerleşmek zorunda kalmadan yurt dışına da hizmet verebiliyor” ifadelerinde bulundu.

    No More Ransom, 1,5 milyondan fazla kişinin şifresini çözmesine yardımcı oldu

    Fidye yazılımı kurbanlarının dosyalarının şifresini çözmelerine yardımcı olmak için başlatılan bir girişim olan No More Ransom, altıncı yıl dönümünü kutluyor.

    Lansmanından bu yana katılımcılar 4’ten 188’e yükseldi ve bunlar 165 fidye yazılımı ailesini kapsayan 136 şifre çözme aracının hazırlanmasına katkıda bulundu. 37 dilde sunulan proje ile tüm dünyada 1,5 milyondan fazla insanın cihazlarının şifresini çözmesine yardımcı oldu.

    Fidye yazılımları, güvenli olmayan ve sahte web siteleri, indirilen yazılımlar, kötü amaçlı dosya ekleri ve RDP (uzak masa protokolü) saldırıları aracılığıyla savunmasız internete açık sunuculardan yararlanarak, mağdurların bilgisayarlarında depolanan değerli bilgileri şifreliyor. Suçlular daha sonra kurbandan fidye istiyor ve karşılığında şifrelenmiş verilerini geri vermeyi vaat ediyor. Bu tür kötü amaçlı yazılımlar, her türden paydaşı hedef alan ve ayrı ayrı çete yapısından sıyrılıp kendi ekosistemlerine sahip tam teşekküllü işletmelere dönüşen saldırganlarca uzun yıllardır kullanılıyor.

    Kişilerin ve kuruluşların değerli bilgilere erişmelerine yardımcı olmak için Hollanda Ulusal Polisi Ulusal Yüksek Teknoloji Suç Birimi, Europol’ün Avrupa Siber Suç Merkezi, Kaspersky ve diğer platform ortakları 2016 yılında No More Ransom girişimini ortaya koydular. Katılımcılar nerede olursa olsun bir siber suçun nasıl bildirileceğine ilişkin şifre çözme araçlarını, yönergeleri ve talimatları girişimin resmi web sitesinde yayınlayabiliyorlar. Bu araçlar ve materyaller, 165 fidye yazılımı ailesi tarafından saldırıya uğrayan kurbanların verilerini herhangi bir ödeme yapmadan geri almalarına yardımcı oldu. Proje, şifre çözme araçlarına ek olarak fidye yazılımlarının nasıl çalıştığı ve bulaşmayı önlemek için ne gibi önlemler alınabileceği hakkında bilgi yaymayı hedefliyor.

    En popüler iPhone modelleri belli oldu!

    0

    Dünyanın en değerli şirketi Apple, oldukça hareketli günler geçiriyor. Eylül ayında yeni iPhone 13 ailesini tanıtan şirket, son olarak düzenlediği “Unleashed” etkinliği ile yeni MacBook ve işlemci modellerini tanıttı. Dünyanı her yerindeki kullanıcıları sevindiren bu durum, satışlara da olumlu yansıdı.

    Ancak Apple‘ın başarılı bir grafik çizmek için yeni telefonlara pek de ihtiyacı yok. Şirket hali hazırda dünyanın neredeyse her yerinde oldukça ciddi satış rakamları elde ediyor. Peki en çok hangi cihaz satılıyor. Son yapılan bir araştırma, en popüler iPhone modellerini ortaya çıkardı. işte ayrıntılar…

    iPhone kullanıcıları telefonlarından vazgeçemiyor

    Teknoloji dünyasının nabzını tutan benzer araştırmalarıyla gündeme gelen Device Atlas, “en popüler iPhone modelleri hangileri?” sorusunu cevaplamak için araştırma yaptı. Bu çalışmaya göre, dünya çapında en çok kullanılan Apple telefonu iPhone 7 oldu. Hali hazırda yüzde 10.35‘lik pazar payına sahip olan cihaz, çıkışının üzerinden yıllar geçmiş olmasına rağmen güncel olmasıyla dikkat çekiyor.

    iPhone modelleri

    İkinci sırada ise yüzde 8.83 ile iPhone 8 geliyor. Listenin zirvedeki isimlerinin eski modeller olması, kullanıcıların sahip oldukları telefonları uzun süre değiştirmediğini gösteriyor. Üçüncülük koltuğuna baktığımızda ise iPhone 11 modelini görüyoruz. Şirketin uzun süre sonra 1000 dolar altında çıkan ilk temel modeli olan telefon, sahip olduğu performans ile en popüler iPhone modelleri listesinde yer alıyor.

    Dördüncülüğü iPhone XR alırken, onu iPhone 12, X, 7 Plus, 8 Plus, 6S ve 6 takip ediyor. Pro ve Pro Max ürünlere baktığımızda ise geriden geldiklerini görüyoruz. Buradan yola çıkarak kullanıcıların baz modelleri yeterli bulduğunu ve daha üst seviye cihazlara pek de yönelmediğini söylemek mümkün. Ne yazık ki kısa süre önce çıkan iPhone 13 ailesi bu listede yer almıyor.

    Xiaomi, MIUI arayüzündeki onlarca sorunu giderdi! Neler düzeldi?

    Peki siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Sizin favoriniz olan iPhone modeli hangisi?

    Braun XT5200 tıraş rutinine yepyeni bir soluk getiriyor

    0

    Tüketicisinin yaşamını iyileştirmeye odaklı P&G markası Braun’ın yepyeni serisi; Series XT5200’ün çığır açan teknolojisi ve tasarımı, tıraş rutininize yepyeni bir soluk getiriyor!

    Braun’ın yepyeni serisi, Braun Series XT5200 hem vücut, hem saç ve sakal tıraşı hem de şekillendirici olma özelliği ile istediğiniz stile istediğiniz yerde kavuşmanızı sağlıyor. Yeni seri eşsiz tasarımı ve yıllara meydan okuyan teknolojisi ile hassas, kontrollü ve pratik bir tıraş deneyimi sağlıyor. Braun Series XT5200, stiline uygun hızlı ve pratik çözümler arayan erkeklerin hayatını kolaylaştıracak.

    Stiline Uygun Hızlı ve Pratik Çözümler Arayan Erkekler İçin: Braun Series XT5200 (tavsiye edilen satış fiyatı 999TL*)

    Braun’un en yeni serisi, Braun Series XT5200, 4 kesme elementli tek bıçak ağzı, 2 yan şekillendirici ve 2 merkezi tıraş bölgesi içeren 4D bıçak teknolojisi sayesinde, saniyede 450 kesme hareketi yaparken cilde kolay, hızlı ve rahat bir tıraş uyguluyor. İnce tasarımı ve kayma önleyici kavramasıyla hassas bir tıraş deneyimi sunan yeni serinin, 4D bıçak ağzı ve kauçuklu gövdesi, şekillendirmeyi de kontrollü hale getiriyor ve eşsiz tasarımı ile 6 aya kadar keskin kalıyor. Yeni serinin SkinGuard tarağı; göğüs, koltuk altı ve kasık gibi hassas bölgelerde de güvenle tıraş yapabilmenizi sağlıyor ve daha pürüzsüz bir cilt hissi yaratıyor. Yüz için 1, 2, 3 ve 5 mm uzunluklarında, vücut için 0 mm ve 3 mm uzunluklarında bulunan takılabilir tarakları ile istediğiniz uzunluğu elde etmenizi ve kullanışlı çift yönlü bıçağı sayesinde hem yukarı hem de aşağı yönde tercih ettiğiniz şekillendirmeyi uygulamanızı sağlıyor. Özellikle zor bölgelerde ise yüz hatlarına uyum sağlayan oynar başlığı ile kontrollü bir deneyimle hızlı sonuçlar elde etmenize yardımcı oluyor. Tamamen su geçirmez olan Braun Series XT5200 ile istediğiniz stili, istediğiniz yerde köpük, jel ya da duşta kullanmak bile mümkün oluyor.

    Xiaomi TV Stick 4K vs Mi Box S 4K | TV’nizi Akıllı Hale Getirin!

    Xiaomi Tv Stick 4K, önceki nesline (Mi Stick) önemli iyileştirmeleri beraberinde getirmişti. Bu iyileştirmelerden bazıları RAM ve işlemci değişikliği oldu. Böyle bir yükseltmeye sahip olduktan sonra artık 4K çözünürlükte görüntü verebilir hale geldi. Daha öncesinde 4K çözünürlük sadece Box S 4K versiyonunda bulunuyorken şimdi ise Stick formunda da 4K çözünürlük elde edebiliyorsunuz. Peki bu iki ürün arasında ne gibi farklar var hangisi tercih edilmeli?


    Bakmakta fayda var: Katlanabilir Xiaomi MIX Fold 2 tanıtıldı


    Xiaomi TV Stick 4K ve Xiaomi Mi Box S 4K farkları neler?

    İlk göze çarpan nokta fiziksel farklılıklar oluyor. Boyutları itibariyle Tv Stick 4K, Mi Box S 4K modeline göre çok daha ince, küçük ve hafif bir form sunuyor. Öyle ki Tv Stick 4K sadece 42,8 gram ağırlığında iken Mi Box S 4K 147 gram ağırlığında. Tabiki bir TV üzerinde takılı olması sebebiyle bu ağırlığı hissetmeseniz de yer kaplama konusunda çubuk formun çok daha iyi olduğunu söyleyebiliriz.

    İki cihaz arasındaki bir diğer fark ise üzerlerindeki yazılım. Tv Stick 4K daha Android TV 11 ile birlikte Mi Box S 4K’ya göre (Android TV 9) daha güncel bir sisteme sahip. Böylece güncel uygulama desteği, arabirimin daha verimli çalışması konularında da üstünlük sağlıyor. Sadece yazılım da değil donanım tarafında da farklılıklar bulunuyor. Tv Stick 4K Dört Çekirdekli Cortex-A35 işlemcisi kullanırken Mi Box S 4K ise Dört Çekirdekli Cortex-A53 işlemcisi kullanıyor. İki cihazda farklı işlemciler kullanması deneyime çok etki etmese de Stick 4K daha güncel formda. İki cihazda da 2GB RAM ve 8GB depolama alanı bulunuyor.

    Donanım tarafındaki diğer farklılıklardan birisi de bağlantı seçenekleri. Ürünlerin ikisi de Wi-Fi 2.4GHz/5GHz bağlantısına sahip. Ancak Stick 4K Bluetooth 5.0 desteğine sahipken Box S 4K ise Bluetooth 4.0 kullanıyor. Bu yüzden çoklu cihaz bağlantısı, veri alışverişi olarak Stick daha güncel seçenek sunuyor. Mi Box S 4K ise fiziksel bağlantı konusunda Stick 4K’ya göre avantaj sağlayabiliyor. Stick 4K üzerinde sadece güç girişi varken, Mi Box S 4K’te 1 adet HDMI2.0a, 1 adet USB 2.0 ve 1 adet AUX çıkışı bulunuyor. Böylece harici bir ses sistemi bağlantısını da sağlayabiliyor.

    Xiaomi TV Stick 4K ve Xiaomi Mi Box S 4K isimlerinden de anlaşılacağı üzere 4K çözünürlük sunabiliyor. Ayrıca saniyede 60 kare (60fps) desteği de bulunuyor. İki ürün de DTS HD, Dolby Atmos, MP3, AAC ve FLAC ses teknolojilerini destekliyor. Bu sayede film, dizi, belgesel ve diğer uygulamalarda kaliteli bir ses deneyimi sunabiliyor.

    Peki siz tercih edecek olsanız Xiaomi TV Stick 4K mı yoksa  Xiaomi Mi Box S 4K mı tercih ederdiniz? Güncel fiyatlarına göz atmak ve satın almak isterseniz de buradaki linkten bakabilirsiniz.

     

    ViewSonic, eğitimi metaverse’e taşıdı

    ViewSonic, öğrencilere kişiselleştirilmiş avatarlar aracılığıyla güvenli bir dijital öğrenme platformu sunduğu Metaverse’ünün beta sürümünü çıkardı. UNIVERSE by ViewSonic adlı ürün, sürükleyici bir 3D sanal ortamı oluşturarak, eğitime yeni bir “boyut” kazandırıyor.

    Dünyanın önde gelen görsel çözüm sağlayıcısı ViewSonic, eğitim teknolojileri alanındaki çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Teknoloji devi, son olarak eğitimi metaverse’e taşıyacak ilk adımı attı ve UNIVERSE by ViewSonic adlı ürününün beta sürümünü çıkardı. Pandemiyle birlikte eğitim alanında değişen ihtiyaçlar göz önünde bulundurularak tasarlanan UNIVERSE by ViewSonic, öğrencilere sürükleyici ve güvenli bir dijital öğrenme platformu sunuyor.

    Ortaokul ve üstü eğitim grupları için tasarlanan UNIVERSE by ViewSonic; öğrencilerin fiziksel alanda bir arada olamayacağı zamanlarda, aidiyet duygusunu teşvik ederek katılımı ve işbirliğini artırıyor. Bu da interaktif öğrenme deneyimlerini kolaylaştırıyor. Mekansallaştırılmış ses, ekran ve kamera paylaşımı gibi işlevlerle birlikte her tür bireysel ve grup tartışmasını destekleyen ürün sayesinde her dersin ve konunun dijital ortamda öğretilmesi mümkün oluyor. Tek yönlü öğretim için tasarlanmış mevcut uzaktan öğrenme çözümleriyle karşılaştırıldığında, UNIVERSE by ViewSonic daha fazla katılımlı tartışma ve gerçek çok gruplu iş birliği imkanı sağlayarak, sosyal bağlantıları ve akran öğrenimini de güçlendiriyor.

    UNIVERSE by ViewSonic, içeriğinde barındırdığı sınıflar, amfiler ve iş birliği alanları sayesinde öğrencilerin kişiselleştirilmiş avartarlarıyla kendilerini ifade etmesini kolaylaştırıyor. Öğrenciler sezgisel kontroller sayesinde rahat ve güvenli bir şekilde dijital kampüste gezinebiliyor, sınıf arkadaşlarıyla kişisel ve anlamlı bağlantılar geliştirebiliyor. Ayrıca iletişim; özel ve grup sohbetleri, emojiler ve gerçekçi mekansallaştırılmış ses aracılığıyla sezgisel olarak yürütülebiliyor. Ürün sayesinde öğrenciler, ana öğrenme alanında açık tartışmalar yoluyla iş birliği yapabilirken, daha odaklı tartışmalar için farklı toplantı odalarına da ayrılabiliyor.

    UNIVERSE by ViewSonic ile ekran paylaşımı, içerik, testler ve anketler gibi interaktif araçlar kullanılarak etkileşim artığı için öğrenim süreci kolaylaşıyor. Ürün öğretmenlere sağladığı sınıf yönetimi özelliği sayesinde anlatım ve tartışma modları arasında kolayca seçim yapabilmesine de olanak sağlıyor. Her dersten sonra öğrencilerin katılım düzeylerine ilişkin fikir veren ayrıntılı öğrenme raporları sunabilen ürün, öğretmenleri dijital ortamda daha iyi öğrenme sonuçları için veri odaklı içgörülerle destekliyor.

    Ek akseuara gerek yok

    UNIVERSE by ViewSonic, masaüstü bilgisayarlarda, dizüstü bilgisayarlarda ve iOS tabletlerde herhangi bir ek aksesuar gerektirmeden kullanılabiliyor. Bağlantı başına yalnızca 500Kbps gerektiren UNIVERSE by ViewSonic, çoğu video konferans platformunun talep ettiğinden daha düşük gereksinimlerle çalışabiliyor. Ürünün, Android ve MacOS sürümleri de yakın gelecekte eğitim dünyasıyla paylaşılmaya hazırlanıyor.

    UNIVERSE by ViewSonic; myViewBoard ve Canvas LMS ile uyumlu çalışabiliyor. Ayrıca öğretmenler, yerleşik bir web tarayıcısı aracılığıyla myViewBoard’u gelişmiş dijital öğrenme araçları için bir araya getirip çevrimiçi öğrenmeyi verimli hale de getirebiliyor.

    Samsung Galaxy Watch4 serisi, sağlık ve kişiselleştirme özelliklerini geliştirdi

    Samsung, yeni Galaxy Watch4 serisi için sunduğu yeni güncelleme ile kişiselleştirme özelliklerini artırırken sağlık hedeflerine ulaşmayı daha da kolaylaştırıyor.

     

    Samsung Electronics, Galaxy Watch4 ve Galaxy Watch4 Classic için Türkiye’de yeni bir güncelleme yayınlandığını duyurdu. Samsung bu güncellemeyle kullanıcıların sağlık ve zindelik hedeflerine ulaşmasına ve kişisel stilini yansıtmasına yardımcı olacak. Kullanıcılara sunulan yeni iyileştirmeler arasında bisikletçi veya koşucular için gelişmiş ara antrenman, yeni uyku koçluğu programı ve yeni vücut bileşimi bilgileri yer alıyor. Güncelleme, Tansiyon ölçme, Yağ – kas oranı ölçümü ve Uyku Monitörü (Horlama Takibi) gibi özelliklerin yanı sıra Vücut Yapısı Ölçümü, Hareketsizlik Uyarısı, Kalori Takibi, Kandaki Oksijen Seviyesi (SpO2 Monitörü) ve Gelişmiş Uyku Monitörü gibi birçok özelliği de Türkiye’deki kullanıcılara sunuyor. Galaxy Watch4 kullanıcıları, ayrıca teknolojik ve yazılımsal güncellemelerin yanı sıra etkileyici saat kadranları ve yeni kayış serisiyle kullanıcılar tarzlarını ortaya koymanın yeni yollarını da keşfedebilecek.

    Galaxy Watch4 serisi için Türkiye’de 21 Temmuz 2022 tarihinde yayınlanan son güncelleme, kullanıcılara sağlık konusunda kaydettiği aşamalara ilişkin daha fazla bilgi sağlıyor. Samsung Health ise kullanıcıların sağlık durumlarını ve yaklaşımlarını değiştirmelerine yardımcı olmak üzere Chris Hemsworth’un küratörlüğünü yaptığı dijital fitness programı Centr tarafından desteklenen vücut kompozisyonu bilgilerini de sunuyor. Ayrıca Galaxy Watch4 kullanıcıları, 30 günlük ücretsiz deneme üyeliğiyle Centr’ın sunduğu hizmetlere sınırsız erişim sağlayabiliyor.

     

    LG çamaşır makineleri inovasyon vadediyor

    AIDD teknolojisine sahip LG çamaşır makineleri, sağladığı kullanım kolaylığı ve giysi koruması ile öne çıkıyor. Çamaşırın ağırlığını ve kumaş cinsini algılayarak kendi programını kendi seçen makineler, kırışıklıkları yüzde 30’a varan oranda önlerken giysilerin ömrünü ortalama yüzde 18 uzatıyor.

    Yaz ayları çamaşır makinelerine en fazla ihtiyaç duyulan aylar… Yoğun sıcaklar nedeniyle günde birkaç kez değişen üstler, daha sık yıkanan nevresimler, plaj havluları, elbiseler işin içine girince çamaşır yıkamak bazen büyük bir yük haline gelebiliyor. Üstelik yazın giyilen incecik narin giysilere zarar vermeden yıkama endişesi, tiril tiril kumaşların makineden kırış kırış çıkma korkusu bu yükü daha da büyütüyor. Kullanıcıların hayatlarını kolaylaştıracak onlara konfor katacak ürünler sunan LG, AIDD özellikli akıllı çamaşır makineleri ile bu kabusa bir son veriyor.

    LG AIDD özellikli çamaşır makineleri, yapay zeka teknolojisi ile makinedeki çamaşırların cinsini, ağırlığını ve hacmini belirleyerek, bu çamaşırlara uygun programı kendisi seçiyor. LG AIDD teknolojisine sahip çamaşır makineleri, farklı cins kumaşlardan oluşan çamaşır gurubunu tanımlayarak yıkama hareketlerini, sıcaklığı ve süreyi buna göre programlıyor. Böylelikle, tişört, kot pantolon, elbise gibi apayrı kumaşa sahip giysiler bile bir arada yıkanabiliyor. Üstelik, yapay zeka teknoloji ile otomatik olarak seçilen bu döngü kırışıklıkları yüzde 30’a varan oranda önlüyor, giysilerin ömrünü ise yüzde 18 uzatıyor. Böylelikle kullanıcılar en sevdikleri narin giysilerini bile korkmadan yıkıyor, daha uzun süre kullanabiliyorlar.

    LG AIDD özellikli çamaşır makinelerinin kullanıcıların hayatına getirdiği kolaylıklar bununla sınırlı kalmıyor. LG Çamaşır Makineleri Akıllı Eşleşme (Smart Pairing) özelliği, çamaşır makinesinde yıkanan çamaşır grubunun cinsine göre, kurutma makinesinin de otomatik olarak uygun programı seçmesini sağlıyor. ThinQ özelliği sayesinde de kullanıcılar uzaktan çamaşır makinelerini çalıştırabiliyor, programlayabiliyor ya da program sonlandırabiliyor. Çamaşır devri bittiği zaman cep telefonlarına uyarı alabiliyorlar. Tüm bu özellikler LG kullanıcılarının hayatlarını kolaylaştırıp konforlarını artırıyor.

    Dünya Fotoğrafçılık Günü için Doğru Makine Nasıl Seçilir?

    0

    Orijinal yani ilk fotoğraf 1826 yılında Fransız mucit Nicéphore Niépce’ye ait. Bir kağıt parçasını gümüş klorürle kaplayan Niépce tarihe geçiyor. Tabii binbir emekle de olsa günümüz fotoğrafçılığının temelini atıyor. O günden bugüne teknolojinin gelişmesiyle fotoğraf makineleri de gelişiyor. İşte 19 Ağustos, bu süreci yani fotoğrafın eşsiz gizemini yaşamamız için aslında bir bahane. Dünya Fotoğrafçılık Günü olarak kabul edilen bu tarihi es geçmiyoruz. Çünkü size ilham vermesi için birkaç fotoğraf makinesi önerisi hazırladık.

    dünya fotoğrafçılık günü
    Dünya Fotoğrafçılık Günü yeni bir hobiye başlamanız için bahaneniz olsun

    Dünya Fotoğrafçılık Günü için Canon EOS 2000D ile deklanşöre basın!

    Evet, dijtal bir çağdayız. Akıllı telefonlarımız hızlıca ve kolayca fotoğraf çekebiliyor. Ancak ya o deklanşörün hissi? DSLR denilen daha profesyonel makinelere giriş için Canon EOS 200D çok doğru bir model. Ürün 24 megapiksel fotoğraf çekebiliyor. Video için de FullHD 30 FPS destek özelliği var. Video kısmı günümüz standartlarına göre kağıt üzerinde az gözüküyor. Ancak siz bunları dert etmeyin. Çünkü video ve fotoğraf kalitesi gerçekten ürünü fiyat performans seviyesine çıkarıyor. Ürünün fiyatı 7799 lira. DSLR modeller içinde en uygun ürünlerden biri bu. Bana soracak olursanız piyasadaki “en iyi telefondan” bile daha “gerçek” görüntü elde edebilirsiniz. Çünkü bu tarz bir ürün ile fotoğraf üzerindeki kontrolünüz de artacaktır. Yani aslında yeni bir hobiye yatırım gibi düşünebilirsiniz. Daha fazla bilgi için bu adresi ziyaret edebilirsiniz.

    Sony ZV1 Vlog Kamera

    İlk ürünü anlatırken aslında iyi bir makine ile cep telefonu arasındaki farka girmiş olduk. Influencer veya YouTuber gibi içerik üretiyorsanız telefon sınırlı gelebilir. Bu ihtiyacı Sony, çok doğru bir model ile çözüyor. Öncelikle yaklaşık 7.5 santim olan ZV1 tam bir cep Herkül’ü. Çünkü 4K 30FPS video çekebilirsiniz. Ürünün lensi oldukça başarılı ve zaten bu da büyük bir fark yaratıyor. 24-70mm f/1.8-2.8 lens ile “Bokeh” denilen arkaplanın flu olduğu etki için ZV1 doğru bir ürün. Bu lens yapısı sayesinde düşük ışık performansı da çok başarılı. Bu da daha temiz ya da eski tabirle grensiz fotoğraf anlamına geliyor. Ürünün ayrıca harici mikrofon girişi de bulunuyor. Bu da ses kalitesini artırmak isteyenler için sayısız çözüm demek. Ürünün satış fiyatı 13499 lira. Daha fazla bilgi için bu adresi ziyaret edebilirsiniz.

    Nikon D5600

    2016 yılında çıkan D5600 bugün de standartların üzerinde bir DSLR. Dinamik aralığı sayesinde güzel renkler yakalamak için D5600 çok iyi bir makine. 12800 ISO seviyesine çıkabilen ürün düşük ışıkta fotoğrafçıyı yarı yolda bırakmıyor. 18-55 Kit lens ile gelen ürün autofocus yani odaklanma konusunda da başarılı. 15999 lira satış fiyatı olan ürünü bu adresten inceleyip satın alabilirsiniz.

    fujifilm
    Fujifilm, nostalji ve teknolojiyi şipşap fotoğraf büyüsü ile birleştiriyor. Büyük ebatlarda fotoğrad çeken bu ürün çok başarılı

     

    Fujifilm Instax Wide 300

    Şipşak fotoğrafçılığın tadı başka oluyor. Çektiğiniz bir resmin anında kağıda dönüşmesi gerçekten büyü gibi bir olay. Fujifilm de uzun yıllardır Polaroid ile zirve yapan geleneği devam ettiriyor. Wide 300 modelini özel buluyorum çünkü kullandığı kağıt büyük. Tam 10.6 x 8.4 cm ölçülerinde. Bence arşivlik ve göze hoş gelen fotoğraflar için oldukça ideal. Hem yenilik hem de nostalji arıyorsunuz doğru bir ürün. Ürünün fiyatı 2599 lira. Daha fazla bilgi ve satın almak için bu adresi ziyaret edebilirsiniz.

    Bu arada Polaroid de yeni ürünler geliştiriyor. Oldukça hoş tasarıma sahip bu adreste yer alan Now Instant modelini bu adreste incelemeyi unutmayın.