Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 446

    Apple Glass ne zaman çıkacak?

    0

    Apple Glass ne zaman çıkacak? Tim Cook’un seneler önce sözünü verdiği AR gözlüğüne ilişkin hala somut bir adım atılmış değil.

    Cupertino merkezli teknoloji devi Apple’ın uzun süredir konuşulan artırılmış gerçeklik akıllı gözlüğünün ne zaman piyasaya sürüleceği oldukça merak edilen noktalardan birisi. Apple Glass ismiyle piyasaya sürülmesi beklenen ürünün hakkında pek bilgi sızdırılmadı. Ancak yine de bu konu hakkında umutlar mevcut.

    Apple’ın bu yıl iPhone 15 serisini tanıtması bekleniyor. Buna ek olarak, yaklaşan etkinlikte Apple Watch 9 ve yeni AirPods modeli tanıtılacak. Yıllardır beklenen Apple Glass’ın ise bu etkinlikte tanıtılması bekleniyor. Böylece uzun bekleyişin teknoloji devinin bu yılki etkinliğinde sonlanmasının ihtimali oldukça yüksek.

    Apple Glass ve iPhone 13-00

    Eğer Apple bu yıl beklenen akıllı gözlüğü piyasaya sürerse sektörde büyük bir etki yaratabilir çünkü gözlüğün üst düzey teknolojileri bünyesinde kapsaması bekleniyor. Böylece Apple, rakiplerinin önüne geçerek akıllı gözlük pazarında büyük bir paya sahip olabilir. Beklenen ciddi özellikler arasında iris tarama özelliği yer alıyor. Böylece ödeme gibi işlemlerde kullanıcı, herhangi bir şifre işlemi gerçekleştirmeden iris tarama teknolojisiyle kolaylık kazanacak.

    apple glass

    Apple Glass ne zaman çıkacak

    Apple Glass’ın tasarım açısından da özgün faktörleri kapsaması bekleniyor. Daha önceden aktarılan bilgilere göre Apple Glass, piyasadaki diğer akıllı gözlüklere göre çok daha ve ince olacak. Akıllı gözlüğün ergonomik olmasıyla daha çok kullanıcı için verimli bir deneyim sunulacak. Ayrıca Apple’ın bu akıllı gözlüğünün tek renk seçeneğiyle piyasaya sürülmesi bekleniyor.

    Belirttiğimiz üzere Apple, yaklaşan akıllı gözlüğü konusunda pek aceleci davranmıyor. Bunun sebepleri arasında birçok faktör yer alıyor. Apple, akıllı gözlük konusunda oldukça ciddi ve kullanıcılarına daha önce eşi benzeri görülmemiş bir deneyim yaşatmak istiyor. Akıllı gözlükte yer alacak kamera sistemi, Apple’ın rakiplerine göre çok daha farklı olacak. Çok fazla sayıda lens ve lidar sensörü, akıllı gözlüğün optik tarafında yer alması bekleniyor.

    Apple Glass

    Apple Glass’ın Apple ekosisteminde ciddi bir ürün olarak yer alması bekleniyor. Böylece iPhone, Apple Watch ve söz konusu Apple Glass bir arada uyum içerisinde çalışıyor olacak.

    Apple’ın bu yaklaşan akıllı gözlüğü için beklentiler belirttiğimiz üzere oldukça yüksek. Teknoloji devinin sektöre kazandıracağı bu yeni akıllı gözlüğüyle büyük bir başarı elde edeceği tahmin ediliyor. Söylentiler doğru gerçekleşirse Apple Glass ile bu yıl tanışabiliriz.

     

    HONOR X Serisi ilk defa Türkiye’ye geliyor

    HONOR’un global pazarda 100 milyondan fazla kullanıcıya ulaşan ve en beğenilen modellerini kapsayan X Serisi ilk defa Türkiye’ye geliyor. 

    Küresel bir teknoloji markası olan HONOR, yeni modellerini Türkiye’deki kullanıcılar ile buluşturmaya devam ediyor. Akıllı telefon ve ekosistem ürünlerinde dünyanın her yerindeki kullanıcıların ihtiyaçlarına yönelik ürünlere imza atan firmanın globalde 100 milyondan fazla kullanıcıya ulaşan X serisi çok yakında Türkiye pazarında satışa çıkıyor.

     Bulunduğu segmentte iddialı özellikler

    HONOR’un ürün yelpazesinin önemli bir parçası olan HONOR X serisi, firmanın yıldız ürün kategorilerinden biri. Her nesil yenilik ve atılım konusunda cesur adımların atıldığı bu seride, tüketicilere fiyatına göre mükemmel performans sağlayan cihazların sunulması hedefleniyor. Güvenilir donanım, olağanüstü işçilik, istikrarlı iletişim ve sorunsuz bir sistemin tasarlanması, HONOR X serisinin DNA’sında yer alıyor.

     Globalde büyük başarı yakalayan X serisi, kullanıcılara hem tasarım hem de özellikler açısından yepyeni bir deneyim yaşatıyor. Segmentinde lider özelliklere sahip olan bu yeni model, sınıfının en iyisi özellikleri bünyesinde barındırıyor.

    Tüm dünyada 30 binden fazla deneyim mağazası bulunan ve dünya çapındaki toplam çalışan sayısının yüzde 60’ını Ar-Ge çalışanlarının oluşturduğu HONOR’un biri Fransa’da biri de Japonya’da olmak üzere altı ArGe merkezi ve 100’den fazla inovasyon laboratuvarı bulunuyor.

    Bu Ar-Ge merkezinde her ürünün titiz kalite testi için binlerce cihaz kullanılıyor ve bazı cihazlar 24 saat x 365 gün boyunca durmaksızın çalıştırılıyor. Örneğin cihazın düğme testi ele alındığında, HONOR endüstri standardını 200.000 kez basımdan 1 milyon kez basıma çıkarmıştır, bu da 18 yıllık kullanımdan sonra hasar görmeyeceğini garanti edebilir.

    ELECTROLUX Pure C9 Toz Torbasız Süpürge ile tanışın

    Gelin sizi ELECTROLUX’ün en sessiz ve en iddialı toz torbasız süpürgesi olan ELECTROLUX Pure C9 ile tanıştırayım.

    2023 katlanabilir ekranlı telefonlar için önemli bir yıl olacak

    0

    2023 katlanabilir ekranlı telefonlar için bir dönüm noktası olabilir. Özellikle Çinli üreticilerin oyuna dahil olmasıyla birlikte pek çok kriterin değişmesi bekleniyor.

    Genele baktığımızda katlanabilir ekranlı akıllı telefonların derin bir mazisi olmadığını söyleyebiliriz. Samsung’un 2015 yılında geliştirmeye başladığı bu teknoloji, yıllar içerisinde önemli bir yol katetti. Günümüze geldiğimizde, akıllı telefon pazarındaki dev isimlerin her birinin katlanabilir ekranlı telefonlar ürettiğini görüyoruz.

    Hali hazırda Samsung ve Huawei başta olmak üzere, Xiaomi, Oppo ve Vivo gibi isimler de katlanabilir ekranlı akıllı telefonlar üretiyor. Önümüzdeki süreçte bu isimlerin arasında Apple, OnePlus, TCL gibi isimlerin de katılması bekleniyor.

    Elbette bu noktada asıl önemli olan etken, katlanabilir ekranlı akıllı telefonların geniş kitlelere ulaşmaları diyebiliriz. Zira şu anda bu teknoloji tam anlamıyla ucuzlamadığı için çıkan telefonlar belirli bir kesime hitap ediyor. Bu yüzden katlanabilir ekranlı telefon çağı tam anlamıyla başlayamıyor.

    Bu açıdan bakıldığı zaman 2023 katlanabilir ekranlı telefonlar açısından önemli bir yıl olabilir. Zira bu sene içerisinde özellikle Çinli üreticilerin, katlanabilir ekranlı modellerini global pazara açma gibi bir düşünceleri mevcut. Bu da pazardaki rekabeti arttırarak fiyatları aşağı çekmede önemli bir rol oynayacaktır.

    2023 katlanabilir ekranlı telefonlar için önemli bir yıl olacak

    Hali hazırda Türkiye’ye baktığımızda yalnızca 2 markanın katlanabilir ekranlı akıllı telefon sattığını görüyoruz. Samsung ve Huawei. Bu noktada Samsung’un önemli bir avantajının bulunduğunu da belirtmemiz gerekiyor. Malum, Huawei modellerinde Google servisleri yer almıyor. Bu da kullanıcıları alternatif seçeneklere yönlendiriyor. İşte bu noktada Samsung’un Türkiye’deki tek rakibine karşı önemli bir avantaj kazandığını söyleyebiliriz.

    Muhtemelen 2023 ile birlikte Xiaomi, Oppo ve Vivo gibi isimler de Türkiye pazarında katlanabilir ekranlı akıllı telefon satışına başlayacaklardır. Önümüzdeki süreçte bu konu hakkında daha net şeyler söyleyebileceğiz.

    Elbette az önce de belirttiğimiz üzere burada önemli olan unsur insanların katlanabilir ekranlı modellere ulaşabilir olması. Bu da pazardaki model sayısının artmasıyla gerçekleşebilecek bir unsur.

    Hepsi Bir Arada (All In One) bilgisayar modelleri

    Bilgisayar kasasının monitörün arkasına gizlendiği Hepsi Bir Arada bilgisayarlar, kullanıldığı mekanlara da estetik olarak uyum sağlıyor. İngilizce ‘All in One’ olarak ifade edilen bu ürün kategorisi, hem ofisler hem de evler için oldukça ideal. Hepsi Bir Arada bilgisayarlar, masaüstü bilgisayarlara oranla daha az yer kapladığı ve kablo karmaşasına neden olmadığı için tercih ediliyor.

    Bilgisayarların bazılarında tümleşik ve günlük işleriniz için yeterli ekran kartı bulunurken; bazı modellerde yüksek bellekli, video kurguda bile sizi yolda bırakmayacak harici grafik kartı yer alıyor. Eğer fotoğraf işleme ve video kurgu gibi yüksek grafik işlem gücü gerektiren işler yapıyorsanız, satın alacağınız bilgisayarın grafik kartının özelliği de dikkat etmeniz gereken detaylardan biri.

    Birçoğu kablosuz klavye ve fare ile gelen bu ürünlerin bir bölümünde ise kablolu kavye ve fare çıkıyor. Bu nedenle tercihiniz kablosuzdan yanaysa, satın alma kararınızı verirken bu detayı dikkatle araştırmanızı öneririm.

    Eğer ofis ya da evinizde fazla yer kaplamayan, bulunduğu mekânla estetik olarak da uyum sağlayan bir bilgisayar arayışındaysanız, MediaMarkt internet mağazasından seçtiğim Hepsi Bir Arada bilgisayar seçeneklerine gelin yakından bakalım:

    All In One

    HP Hepsi Bir Arada Bilgisayar

    Masa üstünde derli toplu bir bilgisayar arayanlara tavsiye edeceğim ilk ürün, HP firmasının 6F8P0EA numaralı Hepsi Bir Arada (All In One) modeli. Intel i5 işlemciden güç alan ve 8GB RAM’e sahip olan bu bilgisayarda, veri depolama için 512GB SSD bulunuyor. 1920 x 1080 çözünürlük sunan 23.8 inç büyüklüğünde bir ekranı bulunan ürünle klavye ve fare de birlikte geliyor. Microsoft’un güncel işletim sistemi Windows 11 yüklü gelen bilgisayar, günlük işler için ideal bir çözüm olarak öne çıkıyor.

    All In One

    LENOVO Hepsi Bir Arada Bilgisayar

    Hepsi Bir Arada bilgisayarda bir başka alternatif de LENOVO firmasının F0FW00RATX modeli. Intel i5 işlemciden güç alan bu üründe 8GB RAM ve veri depolama için 512GB SSD bulunuyor. 27 inç büyüklüğündeki IPS ekranında 1920 x 1080 çözünürlük sunan LENOVO F0FW00RATX Hepsi Bir Arada Bilgisayar, Windows 11 Home işletim sistemi yüklü geliyor. Kutusundan çıkardığınız anda hemen kullanmaya başlayacağınız şekilde klavve ve fare gibi çevre birimleriyle gelen bu bilgisayar, günlük kullanım için yeterli performansı size sunuyor.

    All In One

    ACER Aspire C27 Hepsi Bir Arada Bilgisayar

    Intel i7 işlemciden güç alan, 8GB RAM ve veri depolama için 512GB SSD ile gelen Acer Aspire C27-1655 Hepsi Bir Arada bilgisayarda Nvidia MX330 grafik kartı mevcut. 27 inç büyüklüğündeki IPS ekranında 1920 x 1080 çözünürlük sunan bu bilgisayar, Microsoft Windows 10 Home işletim sistemi yüklü geliyor. Çerçevesiz monitörle daha geniş ve net görüntü alanı sunan Acer Aspire C27-1655 Hepsi Bir Arada bilgisayar, ekranın eğitim açısının daha fazla esneklik sunacak şekilde ayarlanabiliyor olmasıyla da dikkat çekiyor.

    All In One

    APPLE iMac Retina Hepsi Bir Arada Bilgisayar

    Tavsiye edeceğim son Hepsi Bir Arada bilgisayar, Apple firmasının iMac modeli. Apple M1 işlemciden güç alan ve 16GB RAM’i bulunan bu üründe veri depolama için 1TB SSD bulunuyor. Apple iMac, 24 inç boyutunda Retina 4.5K ekranında 4480 x 2520 çözünürlükte görüntüler sunuyor. Üzerinde 1080p FaceTime HD kamera bulunan ürün, Touch ID özellikli Magic Keyboard ve Magic Mouse ile birlikte kutudan çıkıyor. Ürünün kutusunda güç adaptörü ve kablosu ile bir adet USB-C – Lightning kablosu da geliyor.

    Sorularınız olursa yorumlardan bana ulaştırabilirsiniz

    MediaMarkt internet mağazasından seçtiğim Hepsi Bir Arada (All In One) bilgisayar modelleri bu kadar. Tabii ki daha fazla seçenek raflarda mevcut. MediaMarkt internet mağazasında satışa sunulan tüm Hepsi Bir Arada (All In One) bilgisayar modelleri için buradan bilgi alabilirsiniz. Konuyla ilgili sorularınız olursa, aşağıdan yorum bırakarak bana ulaştırabilirsiniz. Şimdilik hoşça kalın.

    Twitter’da beni takip edin: https://twitter.com/melihbayramdede

    YouTube kanalıma abone olun: https://www.youtube.com/c/melihbayramdede


    MediaTrend’de yayınlanan diğer yazılarıma göz atmak ister misiniz?

    Direksiyona geçin | Logitech G G923 Driving Force

    Akıllı aydınlatma çözümlerine yakından bakalım

    Oyuncular için monitör önerileri

     

    Huawei Watch GT 3 Pro İnceleme

    0

    Akıllı saat almak en zor seçimlerden birisi oldu. Bu noktada size yardımcı olacak Huawei Watch GT 3 Pro İnceleme videosu ile karşınızdayız.

    Akıllı saat almak son dönemde oldukça kafa karıştırıcı olabiliyor. Bunun sebebi de her fiyata ve her beklentiye göre ürün bulmak mümkün. Türkiye pazarında en çok giyilebilir ürün satan Huawei ise bu noktada bize oldukça fazla seçenek sunuyor. Her şeyin en iyisini talep edenler için geliştirilen Huawei Watch GT 3 Pro incelemesini izleyince akıllı saatlerin geldiği noktayı görmek herkes için büyük bir bilgilendirme olacak diye düşünüyoruz.

    Bir akıllı saat alırken hepimizin dikkat ettiği konulardan birisi de pil performansı. İşte Huawei Watch GT 3 Pro bu konuda emin olun birçok kullanıcının beklemediği bir şarj performansını bizlere sunuyor.  Yoğun kullanımda 5 gün ile 1 haftaya kadar rahat bir kullanım sağlayabiliyorsunuz. Bildirimleri kısıp, telefıon görüşmesi yapmazsanız da bu sürenin 10 – 14 gün sevieylerine vardığını da görebilirsiniz. Yani bu konuda kafanızda en ufak bir soru işareti olmasın. Ürün 2 farklı boyut ve şekilde karşımzıa çıkıyor. Daha küçük ekranlı ve kadınlar için kullanılabilecek beyaz seramik rengi ile, bizim bugün incelemesini yaptığımız tamamen titanyum malzemeden oluşan bu akıllı saat malzeme kalitesinin hangi noktalara gelebileceğinin de bir kanıtı gibi. Dilerseniz lafı daha fazla uzatmayalım ve incelememizi birlikte izleyelim…

    Huawei Watch GT 3 Pro Özellikler

    • 1,46 inç boyutunda, dairesel, 466×466 piksel çözünürlükte, 326 ppi yoğunlukta yeni nesil AMOLED ekran
    • Safir kristal ön kısım, titanyum çerçeve veya beyaz seramik çerçeve, seramik arka kısım ve arka sensör camında yine safir cam
    • 5ATM yani 30 metreye kadar su geçirmezlik
    • Bununla birlikte özel dalış modu desteği
    • Golf sporu takip sistemi
    • 50 gram ağırlık ve 46,6 x 46,6 x 10,9 mm boyutlar
    • Bluyetooth 5.2 desteği ile yüksek verimlilik
    • GPS (L1+L5), GLONASS, BDS, GALILEO, QZSS destekleri
    • İvmeölçer, cayro, kalp atış hızı, barometre, pusula, SpO2, termometre (vücut sıcaklığı)
    • 530 mAh pil gücü ile 1 hafta kullanım ömrü
    • HarmonyOS 2.0 işletim sistemi ve yeni güncellemeleri alacak

    ,

    Akıllı telefonların şarj süresi 10 dakikanın altına iniyor

    0

    Akıllı telefonların şarj süresi 10 dakikanın altına iniyor. Neyse ki gelişen teknoloji ile birlikte bu duruma kısmi bir çözüm bulunmuş durumda.

    Akıllı telefonlar hayatımıza gireli 15 yıla yakın bir süre geçti. Bu süreç içerisinde akıllı telefonların genel olarak çok geliştiğini söyleyebiliriz. Öyle ki ilk çıkan iPhone’un kamerası video bile çekemiyordu. Şimdilerde ise basit bir akıllı telefonla bile 4K çözünürlükte videolar çekebiliyoruz.

    Aradan geçen süre içerisinde akıllı telefonlar, orta segment bir dizüstü bilgisayar kadar güçlendiler. Hatta öyle ki üst segmentte yer alan bazı modeller, ciddi ciddi bilgisayarlar ile karşılaştırılır duruma geldiler. Peki bu süreç içerisinde en yavaş ilerleme hangi başlıkta kaydedildi?

    Hızlı bir şekilde baktığımız zaman akıllı telefonların, güç, kamera, ekran, tasarım ve soğutma tarafında önemli bir ilerleme kaydettiğini söyleyebiliriz. Fakat batarya tarafına baktığımızda geçmişten günümüze öyle büyük bir ilerleme kaydedildiğini söylemek güç.

    Akıllı telefon uygulamaları

    Akıllı telefonların şarj süresi 10 dakikanın altına iniyor

    Basit bir şekilde örneklememiz gerekirse, yıllar önce çıkan ilk iPhone modelinde de 1 günü çıkarmak çok kolay değildi. Günümüze geldiğimizde de bu konuda çok bir adım atılmadığını görüyoruz. Yani batarya kapasiteleri artsa da hala günlerce ya da haftalarca yetecek düzeye gelinmiş değil.

    Neyse ki bu noktada önemli bir alternatif söz konusu. Hızlı şarj teknolojileri. Artık hızlı şarj teknolojileri sayesinde akıllı telefonlarımızı dakikalar içerisinde şarj etmemiz mümkün. Özellikle de Çinli üreticilerin son dönemde geliştirdikleri teknolojiler sayesinde akıllı telefonların şarj süreleri yarım saatin de altına inmiş durumda.

    2022 yılında akıllı telefonlar

    Hatta şu anda üzerinde çalışılan yeni teknolojilerin yaygın kullanımı sonrasında akıllı telefonların şarj süreleri 10 dakikanın da altına inmiş olacak.

    Batarya kapasitelerinin çok fazla arttırılamadığı bir atmosferde, hızlı şarj teknolojilerinde bu denli ilerlemeler kaydedilmesi kullanıcılar açısından önemli bir gelişme.

    Zira artık hızlı şarj özelliğine sahip telefonlarınızı dakikalar içerisinde yüzde 50yüzde 60 dolaylarında şarj edebiliyorsunuz. Bu da size gün boyu yetecek bir pil süresi sunuyor. Dileriz önümüzdeki süreçte akıllı telefon üreticileri batarya teknolojileri tarafında da önemli adımlar atmayı başarırlar.

    Serbest çalışanların hayatını kolaylaştıracak uygulamalar

    Pandemi sonrası eminim sizin de birçok arkadaşınız işinden ayrılarak kendi işini kurmuştur. Son dönemde özellikle yazılımcılar, tasarımcılar, çevirmenler ve içerik üreticiler bu trendinin öncüleri oldu. Bu tercih arkasında özellikle finansal sağlık ve çalışma koşulları açısından birçok haklı neden var. Bununla birlikte serbest çalışmanın zaten kendisi başlı başına bazı artıları beraberinde getiriyor.
    Kendi planınızı programınızı yapabilmek, hangi müşterileri ve projeleri üstleneceğinizi seçme olanağına sahip olmak, her yerden çalışmak bunlardan sadece bazıları. Araştırmalara göre 2021’de 59 milyon ABD’li serbest olarak çalıştı ve bu sayı 2022’de %3 daha artarak tüm ABD işgücünün üçte birinden fazlasını (%39) oluşturdu. Rakamlar Türkiye’de de giderek artıyor ancak elimizde yakın tarihli bir veri yok maalesef. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2020 yılında Türkiye’de istihdamdakilerin sayısı 26 milyon 812 bin idi. Bunların 18 milyon 719 bini ücretli veya yevmiyeli kişilerden oluşuyor. Serbest çalışan sayısı ise 8 milyon 93 bin.
    Bununla birlikte serbest meslek endüstrisinin önümüzdeki altı yıl içinde tüm dünyada yaklaşık %14 büyüyeceği tahmin ediliyor. Bununla birlikte serbest çalışmanın ne kadar artısı da olsa, doğru planlama yapamadığınız takdirde işler sarpa sarabiliyor. Serbest çalışanlar için doğru bir iş yönetiminin yolu ise ihtiyacınızı görecek uygulama ve platformları kullanmaktan geçiyor. Bu haftaki yazımda serbest çalışanlar için en iyi uygulamaları bir araya getirdim.
    Upwork
    Upwork , işletmeleri dünyanın dört bir yanındaki serbest çalışanlarla buluşturan, işletmelerin yeni yetenekler ve serbest çalışanların yeni fırsatlar keşfetmesini kolaylaştıran bir çevrimiçi iş pazarıdır. Upwork, A’dan Z’ye yüzlerce beceri kategorisinde doğrulanmış iş ilanları barındırır. Sunduğu özelliklerle serbest çalışanlar için adil ve güvenli çalışmayı kolaylaştırır. Becerilere, gereken deneyime, konuma ve daha fazlasına göre binlerce doğrulanmış iş arasından size uygun olanı seçebilirsiniz. Serbest çalışan profesyoneller , her hafta imzalanan 49.000’den fazla iş sözleşmesiyle 2021’de Upwork’te 3,3 milyar dolar kazandı .
    Reclaim.ai
    Reclaim.ai , Google Takvimde görevler, alışkanlıklar vs için zamanınızı en iyi şekilde yönetmenize ve mevcut etkinliklerinize göre toplantılar planlamanıza yardımcı olan akıllı bir planlama uygulamasıdır. Reclaim, zaman yönetiminizi ve üretkenliğinizi optimize etmek için harika bir eklenti olsa da, serbest çalışanların ve danışmanların onu sevmesinin asıl nedeni Calendar Sync özelliğidir. Bu özellik ile serbest çalışanlar toplantı trafiklerini en iyi şekilde organize edebiliyorlar.
    Paymo
    Paymo , serbest çalışanların tüm muhasebe ihtiyaçlarını tek bir yerden kolayca yönetmelerini sağlayan çok yönlü bir uygulamadır. Bunun da ötesinde, bu uygulama aynı zamanda, gelişmiş görev listeleri, Kanban panoları ve Gantt Grafikleri gibi güçlü proje yönetimi yetenekleri de sunar. Hesaplar arasında çalışma sürelerini takip etmek, iş yüklerine genel bir bakış sağlamak ve faturalandırma ve ödemeleri yönetmek için tek noktadan bir çözüm arayan serbest çalışanlar için Paymo, iş akışlarınızı işletmenizin birçok alanında düzene sokmaya başlamak için harika bir seçenek olarak dikkat çekiyor.
    Dropbox
    Dropbox , serbest çalışanların içeriği tek bir yerde güvenli bir şekilde depolamasına, düzenlemesine, paylaşmasına olanak tanıyan bulut tabanlı bir dosya barındırma platformudur. Genelde yoğun bir takvimleri olan serbest çalışanların halletmesi gereken şeylerden biri, birçok sözleşmeyi yönetmek, nihai çıktıları aktarmak ve geçmişteki işleri referans veya gelecekte erişim için depolamaktır. Dropbox, formatı veya boyutu ne olursa olsun dosyalarınızı tek bir merkezi çalışma alanında düzenli ve güvenli bir şekilde tutarak bunu kolaylaştırır.
    Canva
    Canva , serbest çalışanların kendileri ve müşterileri için etkili pazarlama içerikleri oluşturmalarına olanak tanıyan popüler bir tasarım uygulamasıdır. Binlerce özelleştirilebilir ücretsiz şablon, telifsiz öğelerden oluşan devasa bir veri tabanı ve sürükle ve bırak yöntemi ile kullanabileceğiniz Canva, etkili sosyal medya gönderileri, basılı materyaller için çıktılar ve aklınıza gelebilecek her iş için tasarım yapmayo son derece kolaylaştırır. Canva artık tek sayfalık web siteleri oluşturmayı da aynı derecede basit hale getiren bir Web Sitesi Oluşturucu’ya sahip! Serbest çalışanlar, eksiksiz bir web sitesi oluşturmak yerine aynı sezgisel tasarım araçlarını kullanarak benzersiz URL’lere sahip tek sayfalık siteleri dakikalar içinde yapabiliyorlar. Üstelik herhangi bir tasarım veya kodlama bilgisi olmadan.
    Squarespace
    Kendinizi veya bir müşteriniz için eksiksiz bir web sitesi oluşturmak istiyorsanız Squarespace , profesyonelce tasarlanmış şablonları ve kullanımı kolay arayüzü ile bilinen, çok sevilen bir web sitesi oluşturucusudur. Hizmetlerinizi pazarlamak, çalışmalarınızı sergilemek, müşteri referanslarını öne çıkarmak profesyonelleri rekabetçi serbest çalışma dünyasında farklı kılan noktalardan birkaçıdır. Squarespace, farklı uzmanlıklar ve stiller için çok çeşitli portföy şablonları sunar, böylece her türden serbest çalışan kolaylıkla gerçek bir çevrimiçi varlık oluşturabilir.

    Uçan otomobiller gerçeğe dönüşüyor

    VTOL (vertical takeoff and landing – dikey kalkış ve iniş) olarak da bilinen uçan otomobiller, uzun yıllardır bilim kurgunun en önemli konularından birini oluşturan bir kavram. Uçan otomobil kavramı aslında çok da yeni değil. İnsanlar uzun yıllardır kendi uçan araçlarına sahip olmayı hayal ediyor. Örneğin 1962 yılında yayınlanmaya başlayan ve 2062 yılında geçen Jetgiller (The Jetsons) adlı çizgi filmde uçan otomobiller yaygın ulaşım aracı olarak kullanılıyordu. Çizgi filmde insanlar gökdelen benzeri binalarda yaşıyor ve “aerocar” adı verilen dikey olarak kalkış ve iniş yapabilen kişisel araçlarıyla işe ya da okula gidip geliyorlardı. Çizgi film, ileri teknolojinin insanların yaşamını iyileştireceği, ulaşımı daha hızlı ve daha rahat hale getireceği bir dünya hayal eden o dönemin fütüristik vizyonunun bir yansıması olarak öne çıkıyordu.

    Uzun yıllardır insanların hayallerini süsleyen hem karada hem de havada gidebilen bu fütüristik teknoloji nihayet gerçeğe dönüşmenin eşiğindeymiş gibi görünüyor. Uzun yıllardır birçok şirket ve kuruluş uçan otomobil üretme fikriyle çalışmalar yürütüyor ve dönem dönem karşımıza konsept ya da prototip otomobiller çıkıyor. Ancak bu fütüristik teknoloji şu an olduğu kadar daha önce hiç bu kadar gerçeğe dönüşmeye bu kadar yakın olmamıştı. Şu an oldukça başarılı prototipler bulunuyor ve hali hazırda gökyüzüne ulaşan çeşitli otomobiller bulunuyor.

    Daha fazla hareketlilik ve esneklik sunan yeni bir ulaşım biçimi sağlamak üzere tasarlanan bu araçlar, insanların yerdeki trafiği atlayıp bunun yerine havada hareket etmelerine olanak tanımayı amaçlıyor. Genel olarak pist ihtiyacını ortadan kaldırarak dikey olarak kalkış ve iniş yapabilme özelliğine sahip olan bu araçlar hem yüksek hızlarda havada uçabiliyor hem de karayollarında kullanılabiliyorlar.

    Uçan otomobillerin hayatımıza büyük kolaylık getireceği ve ulaşımı kolaylaştıracağı oldukça açık. Trafik sıkışıklığını ortadan kaldırma, seyahat sürelerini büyük ölçüde azaltma ve ulaşımı zor ya da çok zor yerlere kolayca erişebilme gibi faydalarıyla geleneksel ulaşım yöntemlerine bir alternatif olacağı kesin.

    Bununla birlikte, uçan otomobillerin gerçeğe dönüşebilmesi için aşılması gereken pek çok zorluk bulunuyor.

    Güvenlik: Uçan otomobiller hem havada hem de karayollarında kullanılacağından güvenlik birincil endişe kaynağı olarak öne çıkıyor. Tahrik ve navigasyon sistemlerinin güvenilirliğinin sağlanması ve uygun güvenlik protokollerinin geliştirilmesi gibi dikkate alınması gereken birçok güvenlik hususu bulunuyor.

    Hava sahası entegrasyonu: Uçan otomobillerin mevcut hava sahasına ve hava trafik kontrol sistemlerine entegre edilmesi gerekiyor. Hava güvenliği oldukça ciddi bir konu olduğundan bu, kısa dönemde çözülecek bir sorun gibi gözükmüyor.

    Regülasyonlar: Uçan otomobiller için regülasyonların hayata geçirilmesi oldukça zor bir süreç olacak. Güvenliğin sağlanması için inovasyon ve güvenlik arasında bir denge kurulması gerekecek. Dünya genelinde hükümetlerin bir araya gelerek uçan otomobiller konusunda düzenlemeler oluşturmaları gerekecek ve bu kısa süren bir süreç olmayacak.

    Çevresel kaygılar: Uçan otomobillerde yakıt olarak batarya, hidrojen yakıt hücreleri ya da jet yakıtı kullanılacak. Çevre ve gürültü kirliliği açısından bunların değerlendirilmesi gerekecek.

    Maliyet: Uçan otomobillerin geliştirilmesi ve üretilmesi geleneksel otomobillere göre daha pahalı olacak ve bu yüzden fiyat etiketi çok daha yüksek olacak. Maliyet, bu araçların yaygınlaşmasındaki en önemli engellerden biri olacak.

    Siber güvenlik: Tüm yeni teknolojilerde olduğu gibi, uçan otomobiller açısından da siber güvenlik önemli bir endişe kaynağı. Uçan otomobillere yönelik siber güvenlik tehditleri potansiyel olarak ciddi bir tehlike oluşturacak.

    Tüm bu zorluklara rağmen uçan otomobil kavramının bir hayal olmadığı açıkça ortada. Teknoloji alanında son yıllarda yaşanan hızlı ilerleme ve dünyanın dört bir yanında bu kavramı gerçeğe dönüştürmeye çalışan kişilerin ve şirketlerin çabalarıyla uçan otomobiller hayatımıza girecek gibi görünüyor.

    Şimdi şu an üzerinde çalışılmakta olan bazı uçan otomobillere bakalım.

    Klein Vision AirCar

    Klein Vision adlı Çek şirket tarafından geliştirilen AirCar, hem otomobil hem de uçak olarak kullanılabiliyor. Dikey olarak kalkış ve iniş yapabilen araç 4 yolcuya kadar taşıyabiliyor ve havada saatte 240 mile kadar hıza ulaşabilmesi hedefleniyor. Şirkete göre araç tek bir depo yakıtla 600 milin üzerinde menzile sahip olacak. Şirket aracın hem pilot tarafından kullanılan hem de otonom versiyonu üzerinde çalışmalarını yürütüyor. Aracın üretimine 2025 yılında başlanması planlanıyor.

    AeroMobil

    Uçan otomobiller üzerinde çalışan bir başka firma ise AeroMobil. Şirketin üzerinde çalıştığı 2 kişilik AM-2 ve dört kişilik AM-4 olmak üzere iki modeli bulunuyor.

    Terrafugia

    Çinli çok uluslu bir otomotiv üretim şirketi olan Geely tarafından satın alınan Terrafugia, uçan otomobillerin geliştirilmesi konusunda uzmanlaşmış bir şirket. Şirketin ilk ürünü olan Transition, yollarda da sürülebilen küçük bir hava taşıtıdır. Şirket ayrıca TF-2 adında elektrikli bir dikey kalkış ve iniş uçağı geliştiriyor.

    iCloud’daki Fotoğraflarınızı Apple Dışı Cihazlarda Nasıl Kullanabilirsiniz?

          iCloud fotoğraflarınıza sadece Apple cihazlarından değil aynı zamanda Windows, Android ve web’den de erişebilirsiniz.  Apple, iCloud’da bulunan müzik, video, fitness ve fotoğraf gibi içerikleri Windows ve Android kullanıcılarının farklı cihazlarından erişip, kullanmasına izin veriyor. iCloud’daki Fotoğraflarınızı Apple Dışı Cihazlarda Nasıl Kullanabilirsiniz? başlıklı yazımda, hangi internet platformunu kullanıyorsanız kullanın, gerek iPhone ve gerekse de Mac ortamlarda bulunan içeriklerinizi, diğer cihazlardan nasıl kullanabileceğinizi inceleyeceğim.t

          iCloud ortamının Windows 11 ile entegrasyon konusunda iyileşmeler yapması, bu konudaki deneyimin kalitesini de artırıyor.

          Fotoğraflarınızı veya videoları yönetmek için sadece iPhone veya Mac kullanıyor fakat arkadaşlarınız ile Apple dışı aygıtlardan erişim ya da iletişim sağlıyorsanız, iCloud dosyalarınıza Apple ekosistemi dışından erişebilmek için kullanabileceğiniz uygulamaları sıralayarak devam edelim.

    Windows için iCloud uygulaması

    source: Apple.com

          Windows’ta iCloud uygulaması ile Apple ekosisteminde bulunan fotoğraf ve videolarınıza kolayca erişim sağlayabilirsiniz. Tıpkı bilgisayarınızdaki sabit sürücü ya da örneğin OneDrive gibi bulut sürücülerini gördüğünüz yerde iCloud’da bulunan içeriklerinizi de görebilirsiniz. iCloud da bulunan içeriklerinizi tıpkı bir Windows sürücüsü gibi görebilmek için kullanılan işletim sisteminin güncel Windows 11 olması gerektiğini de hatırlatmam gerekiyor.

          Windows’da kullanılan iCloud uygulaması, oturum açma ve kimlik doğrulama işini titizlikle yerine getirdikten sonra, uygulamadaki fotoğraflar seçeneğini de işaretlerseniz, iCloud’da bulunan bütün içeriklerinizin bilgisayarınız ile eş zamanlama şansınızda bulunuyor.

           Windows 11’de bulunan Microsoft Photos uygulamasında, iCloud fotoğrafları desteği de olduğundan, uygulamayı açarken ” iCloud Fotoğraflarını Göster ” anahtarını işaretlemeyi unutmamanız gerekiyor.  Microsoft fotoğraflar uygulamasında, iCloud fotoğraflarını da göster seçeneğini işaretlediğinizde; bilgisayarınızda iCloud yüklü değilse, Windows, uygulamayı yüklemenizi istiyor.

    İnternette iCloud 

    source:idownloadblog.com

          Bilgisayarınızda iCloud uygulaması olmasa da, internetten iCloud servisini kullanarak da Apple ekosistemindeki içeriklerinize ulaşabilirsiniz. Bilgisayardaki uygulama kadar ayrıntılı olmasa da içeriklerinize erişebiliyorsunuz.

           Web’de iCloud servisine giriş yapıldığında, ilk sayfada, en son yüklenen fotoğraf ve videolar görülüyor. Birkaç tıklamayla albümünüze ulaşabiliyorsunuz. Herhangi bir içerik seçildiğinde, sağ üst köşede paylaşma, indirme veya silme seçeneklerin bulunuyor. Üste bulunan kaydırıcıyı kullanarak resimlerin boyutlarını da ayarlayabiliyorsunuz.

           iCloud’un web portalında hâlâ eksik olan şeyler de var. Örneğin, fotoğraflar veya videolar arasında arama veya düzenleme gibi seçenekler bulunmuyor. İçerikleri bilgisayar ya da telefona yükleyebilmenize rağmen, herhangi bir şekilde düzenleme yapılamaması can sıkabiliyor. Eminim, Apple bu konuda bir çalışma yapıyordur.

           Mobil ortamlarda ara yüzün ölçeklenebilmesi, özellikle Android tarafından iyi bir deneyim sunuyor. Android ortamlarda çekilen video ya da fotoğraflar iCloud ortamına senkronize edilmese de, Dropbox veya Google Fotoğraflar gibi uygulamalarla da bu işlemi kolayca yapabiliyorsunuz.

          Twitter takip için @salihertugrul   YouTube kanalım