Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    Ana Sayfa Blog Sayfa 110

    MediaMarkt’tan Akıllı Telefon Kiralama Hizmeti

    MediaMarktfarklı illerde bulunan seçili mağazalarında Akıllı Telefon Kiralama hizmeti veriyor. 2023 yılının Mart ayından bugüne 1.000’den fazla akıllı telefonun kiralandığı MediaMarkt mağazalarında adet bazında en çok kiralama ise Kayseri’de gerçekleşti. 

    Avrupa’nın açık ara bir numaralı elektronik perakendecisi MediaMarkt, 2023 yılından bu yana Akıllı Telefon Kiralama hizmetiyle tüketicilere son teknoloji ürünleri daha erişilebilir kılıyor. MediaMarkt’ın İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Adana, Mersin ve Kayseri’de bulunan seçili mağazalarında verilen Akıllı Telefon Kiralama hizmeti kapsamında, hizmetin başladığı 2023 yılının mart ayından bugüne kiralanan akıllı telefon adedi 1.000’i geçti. Elde edilen rakamlara göre en çok akıllı telefonun kiralandığı il adet bazında Kayseri olurken, Kayseri’yi Mersin ve Adana takip etti.

    Sıfır ve üretici garantili telefonlar kiralanıyor

    Kiralanan akıllı telefonlar sıfır ve üretici garantili olarak sunuluyor. İlk kez kiralandığında ürün kutusu açılıyor ve tüm kontroller yapılıyor. Kiralama süresi boyunca, kullanıcıların olası arıza veya hasar durumlarında Smart Kirala Asistan Hizmeti’nden destek almaları mümkün. Garanti içi veya dışı arızalarda, tüm servis süreçleri Smart Kirala tarafından takip edilerek müşteriye hızlı ve güvenilir bir hizmet sunuluyor.

    Kiralama süresi boyunca, cihazın satış fiyatının %70’ine kadar olan hasarlar ve üretici garantisi dışında kalan onarımlar, hizmet paketi kapsamında yer alıyor. Bu sayede kullanıcılar, ek bir ücret ödemeden cihazlarını güvende tutma imkanına sahip oluyorlar. Cihaz onarım sürecinde kullanıcının işlerine devam edebilmesi için eşdeğer bir ikame cihaz temin ediliyor. 

    Smart Kirala ile tüketicilere ödeme kolaylığı sunuluyor

    Tüketiciler MediaMarkt’tan halihazırda bulunan kredi kartlarıyla 6-12 aylık ödeme seçenekleri ile yapabiliyor. Akıllı telefon kiralamalarında ödeme konusunda esnekliği daha da artıran MediaMarkt, Smart Kirala ödeme yöntemini de tüketicilerine sunuyor. Smart Kirala yöntemiyle kiralama yapmak isteyen ve Findeks puan kriterini karşılayan MediaMarkt müşterileri, 6 veya 12 aylık ödeme seçenekleri ile kredi kartı limitinin tamamını kullanmadan aylık sabit tutarda ödeme yapabiliyor.

    24 aya uzayan aylık ödeme seçenekleri

    Kiralama süreci, 24 aya kadar uzayan ödeme seçenekleri ile kolaylaştırılıyor. 24 aylık Akıllı Telefon Kiralama hizmetinden yararlanan müşterilere üç seçenek sunuluyor.

    -Kiralama süresi sonunda, kiralanan cihazla aynı marka ve aynı model 1 yıl firma garantili yenilenmiş telefonu taksitle satın alma imkanı.

    -Kiralama süresi sonunda ürünlerini sözleşmeye uygun olarak teslim eden müşterilere, taksit tutarının 3 katına kadar varan fırsatlarla nakit teslimat bonusu verilmesi.

    -Teslimat bonusunun, bir üst model kiralanacak akıllı telefona geçişlerde indirim olarak kullanma fırsatı.

    Hediye çekleri ürün kiralamada da kullanılabiliyor

    MediaMarkt müşterileri, mağazalarda sunulan geri alım hizmetiyle elde ettikleri hediye çeki tutarlarını kiralama hizmetinde indirim olarak kullanabiliyor. Ayrıca kiralanan ürünün yanında sunulan ömür boyu ekran koruma ve kılıfa ek olarak, ek ödeme ile powerbank ve şarj adaptörünün ekleneceği ürün paketleri de Akıllı Telefon Kiralama hizmeti kapsamında tüketicilere sunuluyor. Akıllı telefonların yıpranmış veya kullanıma uygun olmayan ekran korumaları MediaMarkt mağazalarında ücretsiz olarak değiştiriliyor.

    Tüketicilere daha sürdürülebilir bir teknoloji deneyimi yaşatmayı hedefleyen MediaMarkt, önümüzdeki yakın dönemde bu hizmeti tüm mağazalarında tüketicilerine sunmayı hedefliyor.

    Detaylı bilgi için Akıllı Telefon Kiralama Hizmeti adresini ziyaret edebilirsiniz.

    İnsanlar yapay sinir ağlarını nasıl manipüle edebilir?

    Kaspersky tarafından yapılan yeni bir araştırma, ChatGPT gibi büyük dil modellerinin (LLM) çıktılarını değiştirmek ve yapay zeka destekli sohbet botlarını aramak için kullanılan bir teknik olan “Dolaylı istem enjeksiyonu” eğiliminin arttığını ortaya koydu.

    LLM’ler, belge analizinden işe alıma, hatta tehdit araştırmalarına kadar çeşitli uygulamalarda kullanılan güçlü araçlar haline geldi. Ancak Kaspersky araştırmacıları, kötü niyetli kişilerin web sitelerine ve çevrimiçi belgelere gizli talimatlar yerleştirebildiği bir güvenlik açığının internette kamuya açık ortamlarda istismar edildiğini keşfetti. Bu talimatlar daha sonra LLM tabanlı sistemler tarafından algılanabiliyor ve potansiyel olarak arama sonuçlarını veya sohbet robotu yanıtlarını etkileyebiliyor.

    Çalışma, dolaylı hızlı enjeksiyon için aşağıdaki kullanım alanlarını belirledi:

    • İK ile ilgili enjeksiyonlar: İş arayanlar, işe alım algoritmalarını manipüle etmek ve yapay zeka sistemleri tarafından önceliklendirme sağlamak için özgeçmişlere özel istemler yerleştiriyor. Saldırıyı gerçek kişilerin kontrolünden gizlemek için küçük yazı tipleri kullanmak veya metin rengini arka planla eşleştirmek gibi teknikler uygulanıyor.
    • Reklam enjeksiyonları: Reklam verenler, arama sohbet robotlarını etkileyerek ürünler hakkında olumlu yorumlar oluşturmalarını sağlamak için açılış sayfalarına enjeksiyonlar yerleştiriyor.
    • Protesto amaçlı enjeksiyon: LLM’lerin yaygın kullanımına karşı çıkan bireyler, kişisel web sitelerine ve sosyal medya profillerine protesto yönlendirmeleri yerleştiriyor ve konuya dair muhalefetlerini mizahi, ciddi veya agresif talimatlarla ifade ediyor.
    • Hakaret odaklı enjeksiyon: Sosyal medyada kullanıcılar, genellikle şiirler, ASCII sanatı veya siyasi konularda görüşler üretme talepleriyle, bir hakaret biçimi olarak veya spam botlarını bozmak için istem enjeksiyonunu kullanabiliyor.

    Çalışma, finansal kazanç gibi kötü niyetli kullanımlara dair herhangi bir kanıt bulamamış olsa da, gelecekteki potansiyel riskleri vurgulamaktan geri durmuyor. Örneğin saldırganlar yanlış bilgi yaymak veya hassas verileri şirket dışına sızdırmak için LLM’leri manipüle edebilirler.

    Microsoft yapımı oyun PS5’i fethetti: İşte satış rakamları!

    0

    Microsoft Studios ve Rare işbirliği ile geliştirilen ve geçtiğimiz aylarda 2024 sürümüyle PS5 oyuncularının da beğenisine sunulan Sea of Thieves, kısa sürede çok büyük bir başarıya imza attı. Microsoft’un Sony PlayStation konsollarına da oyun çıkarma politikasının ilk meyvelerinden olan yapım, her iki platformun da yüzünü güldürmüşe benziyor.

    Sea of Thieves, 1 milyon barajını aştı!

    Korsan temalı popüler oyun Sea of Thieves, PlayStation 5’e çıkışının ardından kısa bir süre içinde bir milyon kopya satışını aşarak büyük bir başarı elde etti. Bu önemli dönüm noktası, oyunun Nisan 2024’te Sony’nin konsolunda piyasaya sürülmesinden sadece birkaç ay sonra gerçekleşti.

    Windows Central’dan Jez Corden, güvenilir kaynaklara dayanarak, Sea of Thieves’in PlayStation’da bir milyon satış rakamını geçtiğini ve bu bilginin kendisine ulaştığından beri muhtemelen daha da fazla satış yapmış olduğunu belirtti.

    Rare henüz bu rakamları resmi olarak doğrulamasa da, Sea of Thieves’in Mayıs ayında PS5 indirme listelerinde zirveye yerleşmesi, oyunun platformdaki güçlü performansını bir kez daha gözler önüne seriyor.

    PS5 çıkışından önce Sea of Thieves, Xbox ve PC’de 40 milyondan fazla oyuncuya ulaşarak büyük bir başarı elde etmişti. Oyunun PS5’teki başarısı, Xbox oyunlarının PlayStation platformlarında yeni kitleler bulma trendini yansıtıyor. Bu çıkış aynı zamanda Microsoft’un oyunlarını farklı platformlara genişletme stratejisinin bir parçası. Grounded ve Hi-Fi Rush gibi diğer oyunlar da yakın dönemde PlayStation platformunda satışa sunulmuştu.

    Eğer bu satış rakamları doğruysa, Microsoft’un bazı oyunlarını rakip platformlara getirme kararı doğru bir hamle olarak değerlendirilebilir. Birçok şirket için gelir, konsol özelliğinden daha önemlidir ve Microsoft da açıkça bu şirketlerden biri. Xbox’tan PS5’e gelen en son oyun ise Bethesda’nın geliştirdiği Indiana Jones and the Dial of Destiny olacak. Oyunu 2025 baharında PS5’e çıkacağı doğrulandı.

    Anker Soundcore, güçlü konumunu sağlamlaştırdı

    Hayatı kolaylaştıran teknolojilere öncülük eden Anker, Anker Soundcore kategori markasıyla büyümeye devam ediyor.

    Anker, akıllı yaşam teknolojilerine getirdiği öncü yaklaşımlarla kullanıcılarının hayatını kolaylaştırmaya devam ediyor. Son teknolojiden yararlanılarak ses kalitesine yeni bir boyut kazandırmayı başaran Anker Soundcore kategori markası, kaliteli bir ses deneyimini rekabetçi bir fiyat performansıyla kullanıcılara buluşturmaya devam ediyor. Hi-Res, HearID, Aktif Gürültü Engelleyici, VoiceRadar, LDAC ve hızlı şarj gibi alanında uzman teknolojilerden yararlanılarak geliştirilen Anker Soundcore ürünleri, Türkiye’deki pazar payında büyük bir artış yaşayarak sektördeki güçlü konumunu daha da sağlamlaştırdı. 2023 Mayıs ayında %1.66 olan pazar payı, bu yıl %166’lık bir artışla %4.34’e yükseldi.

    Anker Soundcore kategori markasının başarısıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Anker Türkiye, Yunanistan ve Orta Asya Ülke Müdürü Cem Bodur şunları söyledi: “Anker Soundcore olarak, tüketicilerimize en iyi ses deneyimlerini sunma hedefimize sadık kalarak, pazar payımızda %161’lik bir artışa imza attık. Bu büyüme, yenilikçi ürünlerimizin ve müşteri memnuniyetine odaklanan stratejilerimizin tüketiciler tarafından ne kadar benimsendiğini gösteriyor. Anker Soundcore kategori markamızla son teknolojiyi ve trendleri takip ederek kullanıcılarımızı yeni teknolojilerle buluşturmaya ve müşterilerimizin ihtiyaçlarına uygun çözümler geliştirmeye devam edeceğiz.”

    ADATA SC750 Harici SSD ile tanışın

    0

    Dünyanın önde gelen bellek markası ADATA Technology, hız ve işlevselliği bir araya getiren yeni ürünü ADATA SC750 harici SSD’yi tanıttı.

    USB 3.2 Gen2 aktarım arayüzünü destekleyen ve saniyede 1.050MB okuma, 1.000 MB’a varan yazma hızlarına ulaşabilen bu SSD, teknoloji tutkunlarının yeni gözdesi olmayı vadediyor. Type-C bağlantısı sayesinde SC750, ek kablo gerektirmeden mobil cihazlara doğrudan bağlanabiliyor. iPhone 15 serisi ve Android Type-C girişli akıllı telefonlarla uyumlu olan bu harici SSD, büyük dosyaların transferini zahmetsiz hale getirirken, birden fazla proje dosyasıyla çalışmayı da sorunsuz hale getiriyor.

    ADATA SE880 modelinden esinlenerek tasarlanan SC750, flash bellek boyutunda, taşınması kolay, hafif ve yer kaplamayan bir cihaz. Ek veri kablosu ihtiyacını ortadan kaldırması, kullanıcıların uyumlu kablo arama derdini bitiriyor. Büyük dosyaları anında transfer etmesi ve doğrudan SC750 üzerinde düzenlemeye olanak tanıması sayesinde,  çalışmalarınızı çok daha konforlu bir hale getirebilirsiniz.

    Apple ProRes dosyalarını doğrudan kaydedin

    3 yıllık garantisi ile SC750, Android, Mac OS ve Windows işletim sistemleriyle uyumlu bir Type-C girişe sahip. iPhone 15 Pro ve iPhone 15 Pro Max modelleriyle Apple ProRes videolarını telefon depolamasını kullanmadan doğrudan harici SSD’ye kaydedebilir, büyük video ve belgeleri aktarma süresini önemli ölçüde kısaltabilirsiniz. Ayrıca, Steam Deck taşınabilir konsolla da uyumlu, bu sayede oyuncular dilediği oyunu kolaylıkla yedekleyebilir. SC750, 500GB ve 1TB depolama seçenekleriyle satışa sunulan SC750, bu çeyrekte 2TB versiyonu ile de kullanıcılarla buluşacak. Gelişmiş performansı ve kolay kullanımıyla SC750; çalışma, oyun ve hareket özgürlüğünü bir araya getirmeyi hedefliyor.

    Donanım tedarik zincirlerine yönelik saldırılarla ilgili endişeler artıyor

    Cihaz güvenliğinden sorumlu 800 BT ve güvenlik karar vericisi (ITSDM) ile yapılan çalışma, donanım tedarik zincirlerine yönelik saldırıların ve cihaz müdahalelerinin artmasının beklendiğini ve işletmelerin cihaz donanımı ve ürün yazılımı bütünlüğüne odaklanma ihtiyacını vurguluyor.

    HP, fiziksel tedarik zincirlerini hedef alan ve cihaz donanımı ile ürün yazılımı bütünlüğüne müdahale eden ulus-devlet tehdit aktörlerine ilişkin artan endişeyi vurgulayan küresel bir anketin bulgularını yayınladı. Temel bulgular şöyle özetleniyor:

    • Ankete katılan kurumların neredeyse beşte biri (%19) fiziksel PC, dizüstü bilgisayar veya yazıcı tedarik zincirlerini hedef alan ulus-devlet tehdit aktörlerinden etkilendiklerini söylüyor. ABD’de bu oran %29’a yükseliyor.
    • Ankete katılan kurumların üçte birinden fazlası (%35), kendilerinin veya tanıdıkları diğer kişilerin, cihazlara zararlı donanım veya ürün yazılımı yerleştirmeye çalışmak için tedarik zincirlerini hedef alan ulus devlet tehdit aktörlerinden etkilendiğine inanıyor.
    • Genel olarak, %91’i ulus-devlet tehdit aktörlerinin donanım ve/veya ürün yazılımına zararlı yazılım veya kötü amaçlı bileşenler eklemek için fiziksel PC, dizüstü bilgisayar veya yazıcı tedarik zincirlerini hedef alacağını düşünüyor.
    • Neredeyse üçte ikisi (%63) bir sonraki büyük ulus-devlet saldırısının kötü amaçlı yazılım sokmak için donanım tedarik zincirlerini zehirlemeyi içereceğine inanıyor.

    HP Güvenlik Laboratuvarı Baş Tehdit Araştırmacısı Alex Holland konuyu şöyle değerlendiriyor: “Sistem güvenliği, cihazların amaçlanan bileşenlerle üretildiğinden ve nakliye sırasında tahrif edilmediğinden emin olmakla başlayan güçlü tedarik zinciri güvenliğine dayanır. Eğer bir saldırgan bir cihazı aygıt yazılımı veya donanım katmanından ele geçirirse, o makinede gerçekleşen her şey üzerinde benzersiz bir görünürlük ve kontrol elde edecektir. Bunun CEO’nun dizüstü bilgisayarının başına gelmesi halinde neler olabileceğini bir düşünün” diyor.

    Holland sözlerine şöyle devam ediyor: “Çoğu güvenlik aracı işletim sisteminin içinde yer alan bu tür saldırıları tespit etmek son derece zordur. Dahası, işletim sisteminin altında başarılı bir şekilde yer edinen saldırıların kaldırılması ve düzeltilmesi çok güçtür, bu da BT güvenlik ekiplerinin yaşayacağı zorluğu artırıyor.”

    Fotoğraf çekmeyi sevenlerin yeni favorisi: vivo X100 Pro

    Mobil fotoğrafçılıkta zirveye çıkmak isteyenler, fotoğrafçılıkta devrim yaratan vivo X100 Pro’nun özellikleri ile gerçek potansiyellerini ortaya çıkarma fırsatı buluyor.

    Akıllı telefonlar, birçok alanda olduğu gibi fotoğraf çekimi konusunda sundukları yenilikçi özellikler ile kullanıcıların anılarını ölümsüzleştirme biçimlerini de tamamen değiştirdi. Bir zamanlar sadece profesyonel fotoğraf makineleri ile çekilebilen kareleri, artık cebimizde taşıdığımız akıllı telefonlarla kolayca yakalayabiliyoruz. Her yıl 19 Ağustos’ta kutlanan Dünya Fotoğrafçılık Günü’nde de akıllı telefonların bu alanda nasıl bir devrim yarattığını gösteren kareler paylaşılıyor. Siz de yılın tüm zamanlarında olduğu gibi bu özel günde de fotoğrafçılığa olan tutkunuzu vivo’nun amiral gemisi akıllı telefonu X100 Pro ile üst seviyeye taşıyabilir, bu alandaki potansiyelinizi ortaya çıkarabilirsiniz.

    Fotoğrafçılıkta devrim yaratan vivo X100 Pro, optik mükemmellik alanında uzmanlaşmış Alman devi ZEISS iş birliği ile fotoğrafçılıkta oyunun kurallarını değiştiren yenilikler sunuyor. Kullanıcıların zorlu uzun mesafeli ve yakın odaklı çekimler de dâhil olmak üzere tüm senaryolarda son derece net fotoğraflar çekmelerini sağlayan bu akıllı telefon, “Önce Kamera” felsefesi ile geliştirildi. vivo, ZEISS’ın titiz standartlarını ve sertifikasyon süreçlerini akıllı telefon dünyasına taşıyarak kullanıcıların her seferinde mükemmel fotoğraflar çekmesini sağlıyor. vivo ZEISS Görüntüleme Laboratuvarı’nda optik tasarım ve yazılım geliştirmeye odaklanan iki şirket, kapsamlı simülasyonlar ve zorlu testler ile akıllı telefonlarda görüntüleme alanında yeni standartlar belirliyor. Bu sayede, vivo X100 Pro gibi amiral gemisi cihazlarda, her türlü ışık koşulunda ve mesafede son derece net ve detaylı fotoğraflar çekmek mümkün hale geliyor. Sadece en üst düzeyde ışık geçirgenliği performansına sahip lensler APO sertifikasına sahip olabiliyor ve dünyada sadece 6 ZElSS lensi APO sertifikasına sahip. X100 Pro da cep telefonu sektöründe APO sertifikasına sahip tek cihaz olma özelliğini taşıyor. ZEISS’ın 100 yılı aşkın optik tecrübesiyle buluşan vivo’nun yenilikçi yaklaşımı, akıllı telefonlarda profesyonel fotoğrafçılık standartlarını sunarak mobil fotoğrafçılığın sınırlarını zorluyor.

    Galaxy AI, Galaxy Z Flip6’nın yaratıcılığı ile zenginleşiyor

    0

    Samsung Galaxy Z Flip6, katlanabilir form faktörünün ve çoklu ekran yapısının sağladığı esneklikle, yapay zekayı mobil cihazlara getiren Galaxy AI özelliklerinin sınırlarını genişletiyor.

    Samsung’un katlanabilir Galaxy Z Serisi’nin yeni üyelerinden Galaxy Z Flip6, bir önceki modele göre daha ince ve dayanıklı yapısı, artan pil performansı ve yapay zekanın ve esnek ekranının gücüyle çeşitlenen kişiselleştirme ve yaratıcılık özellikleriyle öne çıkıyor. Katlanabilir form faktörün özgünlüğünü ve sınırları zorlayan yapısını mobil yapay zeka deneyimiyle buluşturan Galaxy Z Flip6, Galaxy AI’ın olanaklarını kullanıcıların yaratıcılığıyla ve ifade gücüyle zenginleşen yeni sınırlarına ulaştırıyor.

    Galaxy Z Flip6’nın 3.4 inçlik Super AMOLED FlexWindow ekranı, kullanıcıların cihazı açık konuma getirmeden de AI destekli işlevleri doğrudan kapak ekranı üzerinde kullanabilmesini sağlıyor. Galaxy AI’ın pratik özelliklerinden birçoğu artık FlexWindow üzerinde yer alıyor. FlexWindow’a eklenen hiç olmadığı kadar fazla sayıda widget seçeneği ve AI destekli Foto Ambient sayesinde Galaxy Z Flip6, kullanıcılara kapak ekranını kişiselleştirmenin ve kendilerini ifade etmenin birçok yeni ve farklı biçimini sunuyor.

    Galaxy Z Flip6’nın yaratıcılığı FlexWindow’un ötesine geçerek FlexCam’in sunduğu esnek kamera deneyimiyle de zenginleşiyor. Yeni Otomatik Yakınlaştırma özelliği ile FlexCam, her çekimde en iyi çerçeveyi otomatik olarak buluyor, nesneyi algılıyor ve ek ayar gerektirmeden otomatik olarak yakınlaştırma yapabiliyor. Kullanıcılar FlexCam ile telefonlarını istedikleri yere yerleştirip en güzel anları, kadraj dengesini ayrıca ayarlamak zorunda kalmadan, pratik ve hızlı bir biçimde ölümsüzleştirebiliyor.

    Meta Ray-Ban’ı Google’a Kaptırabilir mi?

    0

    Google Glass ile akıllı gözlük kavramı hayatımıza girmeye başlamıştı. Elbette Google’ın çıkardığı bu gözlük bambaşka hayallerle karşımıza çıktı ve geleceğinin parlak olacağını düşünüyorduk. Ancak ürünün kullanım alanı sınırlı kaldı ve birçoklarının umduğu gibi bir patlama yapmadı. Ancak Google Glass bir yana, artık daha sık konuştuğumuz başka bir gözlük daha var. O da Meta ile Ray-Ban ortaklığında raflardaki yerini alan Meta Ray-Ban akıllı gözlükleri.

    Bu gözlükleri elbette Google Glass ile karşılaştırmak gibi bir durum söz konusu değil. Çünkü ikisinin de çıkış noktası ve özellikleri farklı. Ancak Meta Ray-Ban satışa sunulduğu günden bu yana büyük ilgi gördü.

    Bu gözlükler dışarıdan bakıldığında sıradan bir gözlük ya da güneş gözlüğü gibi görünmesinin yanı sıra ayrıca fotoğraf ve video çekme, müzik dinleme, arama yapma gibi işlevler sunuyor, yetmiyor bir de sosyal medya entegrasyonları ile de dikkat çekiyor. Meta’nın geliştirdiği yazılım sayesinde kullanıcılar, gözlüklerini akıllı telefonlarıyla senkronize edebiliyor ve birçok işlemi gözlükleri üzerinden gerçekleştirebiliyor.

    Google Meta Ray-Ban’a Göz Dikti

    Meta Ray-Ban’a olan bu büyük ilgi elbette akıllı gözlüklere yabancı olmayan bir ismi de bu tarafa doğru çekiyor. Evet, Google’dan bahsediyoruz.

    Akıllı gözlükler, Ray-Ban Meta gözlüklerinin satışlarının son aylarda yükselişe geçmesiyle birlikte bir tür ikinci baharını yaşıyor. Görünüşe göre Google, kendi Gemini destekli gözlükleri için Ray-Ban üreticisini kendine çekmeyi planlıyor. Yani Gemini ile yapay zeka yarışında öne geçmek isteyen Google, gözlüğü de arkasına alarak yarışta vites yükseltmek istiyor.

    Financial Times geçtiğimiz günlerde Meta’nın Ray-Ban üreticisi EssilorLuxottica ile şirketin yüzde beş hissesini satın almak için ileri düzeyde görüşmelerde bulunduğunu sayfalarına taşımıştı.

    Meta Ray-Ban Google Ray-Ban Olur mu?

    The Verge’ün kaynakları ise Meta’nın EssilorLuxottica ile olan ortaklığını Google’a kaptırmasının son derece düşük bir ihtimal olduğunu savunuyor ve Meta’nın şirkete yatırım yapmasının muhtemel olduğunu belirtiyor.

    Essilor ile birleşmeden önce Luxottica aslında Google Glass cihazları için Google ile işbirliği yapmıştı, yani iki şirketin birlikte bir geçmişi var. Google Glass büyük bir başarı elde etmemiş olsa bile yeniden birlikte çalışmak istemeleri mantıklı.

    Google Glass’ın yeni ve geliştirilmiş bir versiyonunun yolda olduğuna dair pek çok sinyal var. Google I/O 2022’de bunun işaretlerini sınırlı da olsa vermişti, ancak o zamandan beri Google sessizliğini koruyor.

    Google I/O 2024’te, Google’ın gelişmiş yapay zekanın günlük yaşamı iyileştirmeye nasıl yardımcı olabileceğine dair vizyonu olan Project Astra’nın bir demosunda akıllı özelliklerin de yer aldığını gördük, ancak sunduğu özelliklerden maalesef bahsedilmedi ve detay verilmedi.

    Mayıs ayında da Magic Leap, Google ile “Genişletilmiş Gerçeklik (XR) çözümleri ve deneyimleri” üzerinde çalıştığını duyurdu, ancak bunun neyle sonuçlanacağını bilmiyoruz. Google ayrıca Samsung ile de XR donanımı üzerinde çalışmakla meşgul.

    Ray-Ban’ın Arkasındaki İsim

    Ray-Ban’ın arkasındaki isim olan EssilorLuxottica bir Avrupa moda ve perakende şirketi. Yani risk iştahı yüksek olan yatırımcılarla dolu bir Silikon Vadisi şirketi değil. Yedi yıl önce  İtalyan milyarder Leonardo Del Vecchio’nun gözlük grubu Luxottica ile Fransız lens üreticisi Essilor’un 50 milyar euro’luk birleşme kararı almasıyla kurulan EssilorLuxottica, istikrarlı bir şekilde büyüyerek dünyanın en büyük gözlük üreticisi haline geldi.

    Geçtiğimiz birkaç yıl boyunca da EssilorLuxottica, teknoloji ve mühendislik şirketlerinin satın alınması stratejisinin merkezinde yer aldı. Grup, 2022 yılında akustik hüzmeleme teknolojisiyle donatılmış gözlükler geliştirmek üzere İsrailli işitme teknolojisi start-up’ı Nuance Hearing’i satın aldı.

    Küresel enflasyon ve yüksek maliyetlerin bir araya gelmesi de EssilorLuxottica’nın kar marjına bir süredir zarar veriyor. Şirketin hisse senedi fiyatı son bir yılda sadece yüzde 7 artarak, Avrupa’daki mavi çipli hisse senetlerinden oluşan emsal grubunun genel büyümesinin altında bir performans gösterdi.

    Meta Ray-Ban’ın Öne Çıkan Özellikleri

    Ray-Ban Meta gözlükler maalesef Türkiye’de henüz satışta değil ve yurt dışında 299 dolardan başlayan fiyatlarla satılıyor. Meta’nın yapay zeka asistanı, LED’li 12MP kamera, canlı yayın desteği ve entegre hoparlörler sunuyor. Meta ayrıca kısa bir süre önce akıllı gözlüğünü daha uzun video kaydı (üç dakikaya kadar), Amazon Music ve Calm meditasyon uygulaması desteği sunacak şekilde güncelledi.

    Meta ve rakibi Apple, bir gün yeni nesil bilgi işlem cihazı olarak akıllı telefonun yerini alabilecek, rahatsız edici olmayan artırılmış gerçeklik gözlükleri üretmek için yarışıyor, ancak teknoloji yeni yeni gelişiyor ve tüketiciler yüzlerine hantal cihazlar takmak konusunda isteksiz davranıyor.

    Meta’nın kurucusu Mark Zuckerberg, aylar önce yaptığı açıklamada şirketin akıllı gözlüklere yönelik görünümünün oldukça iyileştiğini ve şirketin AR ve VR departmanı Reality Labs’e yatırım yaptığı daha büyük alanlardan birine dönüştüğünü söylemişti.

    Hacktivizm Nedir? Bireysel ve Kurumsal Olarak Nasıl Korunuruz?

    Hacktivizm, en kısa tarifiyle hackleme (bilgisayar korsanlığı) ve aktivizm kelimelerinin birleşmesinden oluşur. Sosyal ya da siyasi bir mesaj vermek, bir konuya dikkat çekmek veya değişiklik yaratmak isterler. Bu hedeflerle bilgisayar sistemlerine izinsiz erişim sağlarlar. Yöntem olarak genelde dijital araçları kullanmayı tercih ederler. Tüm bu faaliyetlerde bulunanlara da Hacktivistler denir. Hacktivistler aslında hükümet politikalarını eleştirdikleri gibi çevre ve insan hakları konularında faaliyet yürütürler.

    Hacktivizm Faaliyetleri Genellikle Yasadışıdır

    Tüm Hacktivizm faaliyetleri istisnalar hariç olmak üzere kanun dışıdır ve bunu yapanlar sonuçta hukuksal yaptırımlarla karşılaşırlar.

    Nasıl Korunabiliriz?

    Hacktivizm ve Hacktivistlerin siber saldırılarından korunmak ve hedeflerinde olmamak için21 aşağıdaki maddelere dikkat edin.

    Bireysel Önlemler

    Güçlü ve Karmaşık Parolalar Kullanın

    Eğer oluşturduğunuz parolalarınız zor tahmin edilebilir ve değişik hesaplarınız için birbirinden farklıysa Hacktivistlerin işini çok zorlaştırmış olursunuz. Ayrıca mümkünse İki Faktörlü Kimlik Doğrulama (2FA) özelliği kullanarak hesaplarınızda ek güvenlik sağlarsınız.

    Bilgisayarınızda Mutlaka Güvenlik Yazılımı Bulundurun

    Güncel haliyle bilgisayarınıza yüklü olan antivirüs ve anti-malware yazılımları sizi virüs ve benzer saldırılardan yüksek oranda korurlar. Ek olarak belirtmekte fayda var: İşletim sisteminiz, tarayıcılarınız diğer aktif kullandığınız tüm yazılımlar güncel olmalı.

    Phishing Saldırılarına Dikkat

    Phishing (oltalama) saldırıları genellikle tanımadığınız birilerinden size e-posta yoluyla ulaşır. Bu e-postaları açmayın ve içinde bulunan şüpheli bağlantılara da tıklamayın.

    Herkese Açık WiFi Tehlikelidir

    İnternet bağlantısına gerek duyduğunuzda halka açık Wi-Fi ağlarını kullanmak yerine daha güvenli ağ bağlantılarını kullanın. Çünkü herkese açık olan WiFi ağları güvenlik açığı oluşturur.

    Kurumsal Önlemler

    Hacktivizm Faaliyetlerine Karşı Siber Güvenlik Politikaları

    Kurumlarım Hacktivizm konusunda sıkıntı yaşamamaları için kapsamlı siber güvenlik politikaları oluşturması gerekir. Tüm çalışanlar bu politikalara harfiyen uymalıdır.

    Güvenlik Duvarları (Firewall)

    Kurumsal yapılarda oluşturulan güvenlik duvarları sisteme yapılacak olan izinsiz girişlerin tespiti ve önlenmesi açısından önemlidir.

    Personel Eğitimi ve Kurum Bilinci

    Eğer personel siber tehditler ve ağ güvenliği konusunda rutin olarak eğitim alıyorlarsa bir şirket kültürü ve bilincinden söz etmemiz mümkün olur.

    Veri Yedekleme Politikası

    Eğer kurum olarak bir veri yedekleme politikası varsa ve düzenli yedekleme yapılıyorsa veriler güvende olur. Personel sadece kendilerine gerekli olan bilgiye erişim yetkisine sahip olurlarsa yetkisiz erişim engellenir.

    Siber Güvenlik Testleri

    Kurum sistemlerinde rutin olarak siber güvenlik denetimleri yapılıp yazılımlardaki güvenlik açıkları kapatılırsa siber saldırılara karşı yüksek koruma sağlanmış olur.

    Özet

    Hacktivizm bilgisayar korsanı aktivistlerin kanun dışı yollarla siyasi veya sosyal bir mesaj iletmek amacıyla dijital araçların kullanılması olarak da tanımlanır. Hacktivizm, kulağa sevimli bir kelime gibi gelse de aslında bireyler ve kurumlar için çok ciddi bir siber güvenlik tehditidir. Fakat kendilerinin bir tehdit olduğunu bazı hacktivist gruplar kabul etmedikleri gibi toplumsal adalet için eylem yaptıklarını savunurlar.

    www.mediamarkt.com.tr