Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    HaberlerDonanımBenim gözümden vivo V29 | Cem Kıvırcık

    Benim gözümden vivo V29 | Cem Kıvırcık

    Türk Dil Kurumu Sözlüğünde portre kelimesinin karşısında şunlar yazıyor: “Bir kimsenin yağlı boya, sulu boya, kara kalem vb. bir yolla yapılmış resmi” … Açıkçası o “vb”nin içinde fotoğrafın da olması çok daha yerinde olurdu diye düşünüyorum. Aslında Vikipedi’deki tanımlama çok daha doğru gibi duruyor: “Portre, resim, fotoğraf, heykel ve benzeri sanat türlerinde bir kişinin yüzünün ve yüz ifadesinin betimlenmesi ile oluşturulan eserdir. Bu eserlerin amacı, kişinin görünüşünü, kişiliğini ve ruh hâlini yansıtmaktır. Bu sebeple fotoğrafçılıkta portreler enstantane olarak değil, belirli bir kompozisyon dahilinde kişinin poz vermesiyle çekilir. Portrelerde genelde, betimlenen kişi ressama ya da fotoğrafçıya doğru bakar ve bu sayede kişinin izleyiciye en başarılı şekilde aktarılması sağlanır.”

    Saniyede 57,000 fotoğraf çekiliyor

    Yapılan araştırmalara göre her yıl 1,81 trilyon fotoğraf çekiliyor ve bu da saniyede günde 5 milyar ve her saniyede de 57,000 fotoğraf çekildiği anlamına geliyor. Çekilen bu fotoğrafların yüzde 92,5’u akıllı telefonlarla çekiliyor ve inanın önemli bir çoğunluğu da portrelerden oluşuyor. Selfie’ler de portre değil mi zaten?.. Ortalama bir kullanıcının akıllı telefonunun hafızasında önceden çekilmiş yaklaşık 2100 fotoğraf bulunuyor. Dilerseniz Ağustos 2023 tarihi itibariyle geçerli olan bu istatistik bilgilere, rakamlara ve detaylara Photutorial’dan ulaşabilirsiniz.

    Dünyanın en önemli akıllı telefon üreticilerinden biri olan ve ülkemizde de telefon üreten vivo, özellikle V serisinde fotoğrafta ışığın öneminin altını çizerek, portre konusunda en iyi telefon olmak yolunda emin adımlarla ilerliyor. Bu yaklaşımın en önemli sonuçlarından birisi de benim de bir süredir keyifle deneyimlediğim vivo V29. Yurt dışında “Aura Light”, Türkiye’de ise “Star Işığı” denilen – bence Türkçe çevirisi çok daha güzel olmuş– ekstra bir aydınlatma özelliğine sahip olan vivo V29 portre fotoğrafçılığı konusunda amiral gemisi telefonlara meydan okuyor. Aslında bu özelliği bu yıl mart ayında bazı ülkelerde pazara sunduğu vivo V27 ile bizlere tanıştıran marka, V29’da “Star Işığı” konusunda çok önemli geliştirmelere imza atmış.

    Aura Light, yani Star Işığı nedir?

    Öncelikle nedir “Star Işığı” oradan başlayalım. Profesyonel fotoğrafçılıkta bir adı da “Beauty Dish” olan çembersel stüdyo flaşı, günümüzde birçok influencer’ın fotoğraf ve video çekimlerinde kullandığı LED ışıklara dönüştü. Yakın çekimlerde kullanılan bu ışık, homojen yapısıyla özellikle insan yüzü fotoğraflarken kontrastı düşürür ve derin gölgelerin oluşmasına izin vermez. Model gözlerini kırpıştırmadan rahatlıkla objektife bakabilir ve göz bebeklerinin aydınlanmasıyla, daha belirgin bir yüz ifadesi oluşur. Ayrıca göz bebeklerindeki dairesel yansıma da portrelere lezzet katar.

    Bu konuda dersine çok iyi çalışan vivo, V29’da “Star Işığı” özelliğine bir önemli katkıda daha bulunmuş ve renk sıcaklığının 1800-4500 Kelvin değerleri arasında ayarlanmasına imkân veren bir kontrol mekanizması geliştirmiş. 1800 değerinde daha sıcak, amber rengi bir ışık veren “Star Işığı” 4500 değerinde biraz daha soğuyarak “Day Light” yani fotoğrafçılar arasında “Gün Işığı” adı verilen ışık sıcaklığına yaklaşıyor. Portre çekimleri sırasında vivo V29’da bu modu seçtiğinizde hemen sol üstte bulunan “Aura ışığı her zaman açık” – keşke Star ışığı yazılsaydı – bölümünü aktive edin. Kullanmak istemediğiniz zamanlarda “Kapalı”yı seçebilirsiniz ama tavsiyem her zaman açık kalmasından yanadır. Çekimler sırasında ortamdaki ışığı algılayan ve modelin ten rengini bile hesaba katan yapay zeka, modele olan mesafenizi de ölçerek portrenizde kullanacağınız ışığın renk sıcaklığını ve miktarını kendisi ayarlıyor. Ancak, ışıkla oynayarak daha yaratıcı çalışmalar yapmak istiyorsanız, Star Işığı’na elle de müdahale edebiliyorsunuz.

    Aura Light ilk vivo V27 ile gelmiş

    Yukarıda da değindiğim gibi bizleri geçtiğimiz mart ayında pazara sunduğu V27 modelinde yer alan Aura Light özelliği ile tanıştıran vivo, bu özellikte önemli geliştirmeler yapmış. Karşımıza vivo V29’la çıkan geliştirilmiş Aura Light bugüne kadar V serisinin en büyüğü ve tam 15,6 mm boyutunda. 360 derece eşit aydınlatma sunan bu büyük boyutlu Aura Light, daha fazla üç boyutlu aydınlatma etkisi oluşturuyor, farklı ışık kaynaklarından eşit aydınlatma açıları ile yüzdeki sert gölgeleri ve karanlık alanları azaltıyor. Aura Light’ın bu büyük alanı 9 kat ışık yayıyor ve standart bir flaşta bulunamayan bu geniş bir ışık yayma alanı ile, bir stüdyoda olduğu gibi yumuşak ve göz kamaştırıcı olmayan bir ışık üretiyor. Ayrıca cilt tonunu arttırmaya ve bazı kusurları gizleme konusunda da yardımcı oluyor. Selefi ile karşılaştırıldığında V29’daki Aura Light, parlaklıkta yüzde 36 artış sunuyor. Yani çok daha net ve keskin…

    Teknik açıdan bakıldığında 15,6 mm çapına sahip olan LED ışık, dört ayrı halkanın iç içe geçmesiyle oluşuyor. Geleneksel olarak bir LED dolgu ışığı sabit bir renge sahip olmasına rağmen V29, farklı renk sıcaklıklarına sahip dört ayrı halka ile 23 farklı renk sıcaklığını ayarlamamıza imkân sağlıyor. Aslında bu dört halkanın ikisi sıcak, ikisi de soğuk renklerden oluşuyor ve bu simetrik düzenleme ile renk geçişlerinde eşit aydınlatma sağlanıyor.

    Portre moduna ve özelliklerine dönmeden önce vivo V29’un kamera özelliklerine bir bakalım istiyorum. V29’da bulunan arka kamera, 1/1.57” boyutlarında, f/1,88 diyafram açıklığında, 50MP çözünürlükte OIS özellikli bir sensöre sahip. Ben her ne kadar bu yazımda “Portre” konusundan söz edecek olsam da kamerada bulunan “Astro” modu ile samanyolu, yıldız pozlama gibi çekimler yapabiliyorsunuz. Yine telefonun üzerinde bulunan “Supermoon” modu ise, şahane ay fotoğrafları çekmenize de imkân veriyor. Tabii yediğini, içtiğini ve pişirdiklerini sosyal medya ortamlarında paylaşanlar için de özel bir “Food” modu var. Tabaklar bir kat daha lezzetli görünüyor.

    Hem ön hem arka kamerada 50 MP çözünürlük

    Selfie tutkunları da V29’un ön kamerasında çok şey bulacaklar. Tıpkı arka kamerada olduğu gibi önde de 50 MP çözünürlükte, f/2.0 diyafram açıklığındaki kamera 92 derecelik görüş alanıyla selfie çekimlerinde sıkça rastlanan “büyük yüz” etkisini önlediği gibi geniş açı seçeneğiyle grup selfile’lerine de imkân veriyor. Ön kamerada bulunan AF (otomatik odaklama) yeteneğiyle selfielerde netlik ve keskinlik her zaman garanti diyebilirim.

    Kameralarla ilgili bu kısa bilgilendirmeden sonra biz yine “Portre” moduna dönelim. Bugüne kadar deneyimlediğim birçok telefonda özel portre modu olmasına rağmen, bunların arasında en kapsamlısının vivo V29 olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Seçenekler, adeta matruşka bebekleri gibi. Birinin altından onlarcası çıkıyor ve rahatlıkla seçenekler arasında kaybolabiliyorsunuz. Buradaki ayarlarla modelinizi, ya da kendinizi muhteşem gösterebilirsiniz. Üstelik tüm bunları telefonun üzerinde ayarladığınız için, çekim sonrası herhangi bir müdahaleye ihtiyacınız olmuyor.

    Portre modları arasında kaybolmanın keyfi

    Elinize vivo V29’u alıp kameranızı açtığınızda sizi sırasıyla Gece – Portre – Fotoğraf – Video – Mikro Film ve Diğerleri seçenekleri karşılıyor. Hemen Portre modunu seçiyoruz ve yukarıda da belirttiğim gibi sol üstte bulunan “Aura ışığı her zaman açık” bölümü eğer kapalıysa aktif hale getiriyoruz. Telefonun sağ alt köşesinde üç tane ikon yer alıyor. Karo şeklindeki ilk ikona tıkladığınızda Stiller ve Filtreler ile karşılaşıyorsunuz. Stiller seçeneğinin altında Doğal – Kamera Gezdirme – Düşük Işık – Vintage Film – Fransız Etkileri – Deniz Mavisi – Flaş Portre modları bulunuyor. Ben genellikle Doğal’ı tercih ettim. Ancak diğer modlarla çok yaratıcı fotoğraflara imzanızı atabilirsiniz. Mesela Kamera Gezdirme modu, profesyonel fotoğrafçıların “Panning” dedikleri hareketli fotoğraflarda arka planda hareket netsizliği etkisi oluşturan fotoğraflar çekmenize imkân veriyor. Stiller seçeneğinin yanındaki filtrelerde de farklı renk düzenlerini fotoğraflarınızda kullanabiliyorsunuz. Fotoğraflarımda ben bu filtreleri kullanmadım doğrusu…

    Baklava ikonunun altında yer alan yüz ikonunda sizi Güzellik ve Duruşlar adında iki seçenek bekliyor. Güzellik modunda bir anlamda modeliniz üzerinde acısız bir estetik ameliyat gerçekleştirebiliyorsunuz. Cildi düzeltebiliyor, burunda, yüzde birçok kusuru yapay zekâ desteğiyle düzeltebiliyorsunuz. Duruşlar modu ise poz konusunda sıkıntı çekenler için hazırlanmış gibi. Hazır poz şablonlarını modeliniz üzerinde uygulayabiliyorsunuz. Elbette bu şablonlar selfie çekimleri için de size fikir veriyor.

    En altta yer alan “f” işaretli diyafram aralığını simgeleyen ikon ise size portre fotoğraflarınızı çekerken alan derinliğini kontrol edebilme imkânı veriyor. Çekim yaparken f/0,95 ile f/16 diyafram aralığında çektiğiniz fotoğrafın bu değerlerini çekim sonrasında da dinamik olarak değiştirebiliyor ve bokeh miktarını dilediğiniz gibi ayarlayabiliyorsunuz.

    Bunlara da bir göz atın

    Hardwareplus YouTube kanalında Ersin Akman ile yaptığımız “10 Kare” serisinde vivo V29 ile Karaman’da yaptığım çekimlerle ilgili videoyu buradan izleyebilirsiniz.

    Dilerseniz Türkiye’de üretilen vivo Y36 ile yaptığım fotoğraf çekimi incelemesini buradan okuyabilirsiniz. Yine ne yazık ki ülkemizde satılmayan ama vivo Türkiye yetkilileri tarafından deneyimlemem için bir süreliğine bana gönderilen markanın amiral gemisi vivo X90 Pro+ ile ilgili fotoğraf çekimi inceleme yazım da burada yer alıyor.

    Siz de bir vivo sahibi olmak isterseniz MediaMarkt’a bir göz atın derim.

    vivo V29 ile yaptığım portre çekimlerinde bana modellik yapan Beyzanur Baysan‘a çok teşekkür ediyorum.

    Haberler

    BUNLARI DA BEĞENEBİLİRSİN