Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Mediatrend Desktop Mediatrend Mobile
Diğer
    HaberlerİnovasyonUzay Yolu ile Geleceğin Dünyası

    Uzay Yolu ile Geleceğin Dünyası

    8 Eylül 1966 yılında William Shatner’ın canlandırdığı Kaptan Kirk, ya da tam adıyla James Tiberius Kirk, efsane gemisi Atılgan ve olağanüstü mürettebatı ile ilk uzay yolculuğuna başlamıştı. Henüz insanlığın Ay’a ayak basmasına yaklaşık iki sene varken Uzay Yolu macerası gerçek bir fenomen olmuştu. Işık hızını geçerek evrende ayak basılmadık yer bırakmayan Kaptan Kirk ve Uzay Yolu yıllar içerisinde çok değişti ve evrildi. Farklı mürettebat ve yönetmenlerle genişleme sürecini devam ettiren Uzay Yolu evreni son olarak 2009 yılında J.J Abrams’a teslim edildi. 2009’daki ilk film Uzay Filozofu olarak da anılan Kaptan Kirk ve onun en yakın dostu Mr. Spock’ın gençlik yıllarını anlatan bir başa dönüş hikayesiydi. 2013 yılında gelen Bilinmeze Doğru: Star Trek, serinin hayranları tarafından olumsuz eleştiriler almıştı. Yeni filmimiz Star Trek Sonsuzluk’ta ise J.J. Abrams’ı yapımcı koltuğunda görüyoruz. 26 Ağustos’ta vizyona girecek filmin yönetmenlik görevini Hızlı ve Öfkeli filmlerinden tanıdığımız Justin Lin üstleniyor.

    Justin Lin aksiyon sahneler konusunda oldukça sağlam iş çıkaran ve olanakları zorlamayı seven biri. Hızlı ve Öfkeli set görüntülerinde izlediğimiz kadarıyla Justin Lin’in yönetimine diyecek bir şey yok. Zaten Bilinmeze Doğru: Star Trek’ten aldığımız ilk bilgilere göre Atılgan gemisi ve mürettebatı daha önce hiç olmadığı kadar büyük bir tehdit ile karşı karşıya. Yani tam da Justin Lin’e göre bir iş. Ancak unutmamak gerekir ki Uzay Yolu efsanesi salt aksiyona dayalı bir yapım değil. Bilim kurgunun insanı sorgulayan temelleri üzerine oturtulan Uzay Yolu aynı zamanda geleceğe yönelik açılımlar da yapıyor. Cep telefonu, lazer, gelişmiş bilgisayar gibi bugün gerçek olan birçok teknolojik gelişme ilk Uzay Yolu’ndan beri hayal ürünü olarak ortaya konmuştu.

    tablet
    Geleceğin tablet yorumu…

    Geleceğin Dünyası

    Yeni filmle birlikte bundan 20 ya da 200 sene sonra nasıl bir dünyada yaşarız sorusu üzerine bir araya gelen filmin yaratıcı ekibi ve Hewlett Packard Enterprise (2015 yılında Hewlett-Packard’ın bölünmesi sonucu ortaya çıkan firma) geleceğe dair önemli konseptler ortaya koydu. Hewlett-Packard Enterprise’ın ürün tasarımcısı Chris Carlozzi, özellikle ulaşılabilir ve gerçekçi hedefler ortaya koymaya çalıştıklarının altını çiziyor. Uzay Yolu ve Hewlett-Packard Enterprise’ın öngörüsüne göre yakın gelecekte yeni nesil tabletler bizi karşılayacak. Tabletlerin en önemli özelliği memristor kullanması. Memristor, elektronikte rezistans ile benzer işleve sahip. Farklı olarak ise özel olarak üretilip kontrol edilebilir olması. Şu an için piyasada bu tarz bir ürün bulunmadığını hatırlatalım. Tabletlerin bir diğer yeniliği de fotoniks yani ışık biliminden faydalanarak üretilmesi. 1960’lara dayanan bu bilim sayesinde fiber optik kabloları kullanıyoruz. İşte gelişmiş fotoniks bulgular sayesinde çok daha büyük miktarda veri çok daha hızlı şekilde işlenip transfer edilebilecek.

    is-this-the-quarantine
    Filmde Karantina ismi verilen gelişmiş bulut sistemi

    Yeni Nesil Bulut
    Carlozzi’nin vizyonuna göre veritabanları çok daha büyük miktarda veri içerecek. Bundan kaçış yok. Ona göre bu kadar büyük miktarda veri, sabit disklerde saklanmak yerine gelişmiş bir bulut sisteminde barınacak. Sistemin ve dolayısıyla verinin erişilebilir olması adına da arayüzde belirgin bir değişim bekleniyor. Carlozzi’nin düşüncesine göre veritabanını kullanmak isteyen kişi bir çemberin merkezine geçecek ve etrafı etkileşimli bir şekilde bilgiyle sarılacak. Detaya inmek hatta neredeyse bilgiye dokunmak mümkün olacak. Bu da kişiye hız katacak. Film de “Karantina” adı verilen bir sistem kulağa uçuk gelse de neden olmasın demekten kendimizi alamıyoruz.

    the-quarantine-sketch
    Carlozzi’nin Bulut eskizi

    Uzay Yolu’nun bir başka yeniliği de kitaplarda kendini gösteriyor. Carlozzi’ye göre kitaplar şu an için pasif durumdalar. Tabletlerde olduğu gibi bir gelişim kitapların da fiziksel olarak değişmesini sağlayacak. Elektronik kitaplar şu an için bu değişimin ilk adımı olarak gösteriliyor. Carlozzi’ye göre kitaplar zamanla aktif hale gelip direkt olarak öğreten rolünü de üstlenecekler. Öğrenciler, bir Coğrafya dersi kitabından dağların oluşumunu aramakla kalmayacak aynı zamanda yeni nesil kitaplar sayesinde bir öğretmenden dinler gibi o dağlar hakkında bilgi edinebilecekler. Evet, Kaptan Kirk’ün yeni macerasının arkasındaki teknolojik açılımlara kısaca göz attık. Umarız Uzay Yolu filmine farklı bir gözle bakmanızı sağlamışızdır. Hepinize şimdiden iyi seyirler!

    Haberler

    BUNLARI DA BEĞENEBİLİRSİN