Londra, Paris, Roma gibi klasik üçlemeler, Peru, Tibet gibi mistik diyarlar ya da Arjantin ve Japonya gibi uzak rotaların hepsinin pabucu dama atıldı. Turizm sektörünün temelinde yer alan farklı ve keşfedilmemiş yerleri görme güdüsünü tatmin edecek yegane lokasyon artık daimi uydumuz Ay. Evet, kredi kartına taksit imkanı var mı bilinmez ama 300 milyon dolara Ay’a gidip gelebiliyorsunuz. Çok değil 60’ların sonuna kadar Rusya ve ABD arasında Soğuk Savaş’ın rüzgarlarını estiren Uzay’a artık hiç olmadığı kadar yakınız. Uzay Turizmi şu an zirveye ulaşan bir sektör. 70’lerden sonraki sessizliği ise 30 Nisan 2001 yılında Uzay’a turistik amaçlı olarak ilk çıkan kişi unvanını kazanan Dennis Tito kazandı. Ardından bu sayı her yıl birkaç kişinin katılımıyla artarak büyüdü. 1997’de ilk defa NASA’nın “Siviller de Uzay’a çıkabilir,” konulu raporu yayımlamasının üzerine bugün Uzay Turizmi yıllık 10 milyar doların döndüğü niş ama dev bir sektör olmayı başardı. Görünen o ki henüz emekleme aşamasında olan bu sektör katlanarak büyüyecek. Uzay Turizm Toplumu (Evet, böyle bir kuruluş var. Bkz. Space Tourism Society) başkanı John Spencer, çok daha havalı ve lüks araçlarla kendinizi Uzay’da süzülen bir yatta hissedeceksiniz diyor. Uzay’da kokteylinizi yudumlayıp Spa’lardan faydalanmak da mümkün olacak. Peki, bu işe yatırım yapıp bizi yukarı taşıyacak olanlar kim? Gelin onları tanıyalım.
Çılgın CEO’su Richard Branson’ın vizyoner kişiliği sayesinde dünyanın en radikal hava yollarından biri olarak bilinen Virgin Galactic bu işin ilklerine imza atmış durumda. Müşterileri arasında Brad Pitt, Ashton Kutcher, Angelina Jolie, Leonardo DiCaprio ve yazık ki Justin Bieber bulunuyor. John Trovalta’nın da dünya üzerinde bazı uçakları uçurduğu bu hava yolları belki Bieber’ı uzaya bırakır belli olmaz. Şu an için ilk uçuşun tam tarihi belirli değil ancak 2015 sonları ya da en geç 2016 içerisinde ünlüler kervanının Dünya’ya tepeden bakacakları kesin. İlk uçuş bileti ise 250,000 dolar. Tabii burada kilit nokta nasıl bir araç ile yukarı çıkılacağı. Burada da devreye SpaceShipTwo giriyor. Özel tasarım bu uçak 100 km yüksekliğe çıkıp 6 dakika boyunca oksijen sağlayabiliyor. 18 metre uzunluğundaki araç 4000 km hız yapabiliyor ve Dünya’ya döndüğünde uçak gibi piste iniş yaparak yolculuğu tamamlıyor. Şu an için 6 yolcu ve 2 pilot ile toplam 8 kişi taşıyabilen geminin kısa sürede geliştirilmesi bekleniyor.
Mars’a tek gidiş bilet!
Uzay sadece Ay ile sınırlı değil. Uzun zamandır ilgimizi çeken Mars için de bugün de yolcular kuyrukta. The Mars One Project ismiyle hayata geçen proje şu an için gönüllüleri topluyor. Eğer birçok kritere uyum sağlayıp seçilecek olursanız Mars’a giden ilk insan olacaksınız. Kriterler arasında koloni kurmaya yetecek inşaat ve mühendislik beceriler ile nesli devam ettirecek kültür ve sportif özellikler aranıyor. Bir de sağlam psikoloji! Neredeyse kusursuz insanların arandığı ve katlımın tamamen ücretsiz olduğu projede geri dönüş olmayacak. Evet, gidenler Mars’ta yeni bir koloni kurup orada yaşamaya devam edecekler. Eğer seçilecek olursanız 2016 ve 2021 yılları arasındaki eğitimlere ücretsiz katılmanız zorunlu. Mars’taki yaşam bizler için de örnek teşkil edecek. Mesafe nedeniyle bir gün gecikmeli olarak canlı yayın eşliğinde oradaki yaşam geride kalan bizlere aktarılacak. Daha fazla bilgi ve hatta bu ulvi göreve katılım için http://www.mars-one.com/about-mars-one sitesini ziyaret edin.
Uzay turizminin Mars projesine renk kattığı gerçeğinin dışında bir de ticari yaklaşımlar söz konusu. Reklamcılar henüz tam anlamıyla keşfedilmemiş “Uzay toprakları” üzerine pazarlama çalışmalarına başlamış durumda. Yakın gelecekte yörüngemizde bir alışveriş istasyonu ya da Dünya Kupası finali Dünya dışında bir yerde oynanırsa şaşırmayın. Bir zamanlar fetih ve yıkım uğruna cennet toprağı vaadinde bulunan zihniyet emin olun Uzay’da da keskin kıvraklığını konuşturacaktır.
