Yeni bir televizyon almak istiyor ya da son dönemde televizyon teknolojilerindeki gelişmeleri takip ediyorsanız HDR ile karşılaşmamış olmanız gerçekten düşük bir olasılık. Açılımı High Dynamic Range olan HDR’yi yüksek dinamik alan olarak tanımlamak mümkün. Peki, yüksek dinamik alan tam olarak ne demek? Aslında bir fotoğraf tekniği olarak aşina olduğumuz HDR, parlak ve koyu alanların aynı karede uyum içinde yer alması olarak özetlenebilir. Daha iyi bir ifade için örnek verelim. Orman ve gökyüzünden oluşan bir fotoğraf düşünün. Normalde insan gözü, aydınlık gökyüzü ile daha koyu olan ağaçları birbirinden ayırt ederken zorlanmaz. İki bölgeye de eşit derecede bakar. Ancak fotoğraf çekerken ışık ayarınızı ağaçlardan yaparsanız gökyüzü çok parlak çıkar. Tam tersine, gökyüzüne uygun olarak çekim yaparsanız da ağaçlar karanlık çıkar. Bu durumu engellemek için özel filtreler kullanılabildiği gibi HDR çekim tekniğinden yararlanılmakta. HDR’de genel ifadeye koyu ve açık alanlar farklı şekilde pozlandırılıp (fotoğraflanıp) üst üste bindiriliyor. İşte buradan hareketle benzer bir özellik artık televizyonların popüler bir yönü olarak karşımıza çıkıyor. HDR destekli televizyonlar teoride farklı ışıktaki alanları doğal bir şekilde yansıtabilme özelliğine sahip. Fotoğraftan ayrı ve farklı olarak televizyonlardaki HDR’nin ağırlık verdiği konu renkler. Özellikle doğa renkleri ve yeşil, kırmızı gibi belirgin renklerin öne çıkarılması televizyonun marifeti. İyi bir HDR televizyondan sonra başka bir ekrana baktığınızda renklerin soluk gözükmesi de bu yüzden. Dolayısıyla HDR özelliği kullanan televizyon panelleri kontrast konusunda eski panellere göre daha gelişmiş durumda.
Karanlık ve Aydınlık tarafın savaşı / uyumu
LG markası HDR’yi özetlerken karanlık bir gökyüzünde parlayan yıldızları örnek gösteriyor. Eskiden parlak yıldız ve gökyüzü arasında 10 kat fark varken HDR ile bu fark 1000’e kadar çıkabiliyor. Biraz daha teknik ifade etmek için televizyonlardaki parlaklık seviyesi “nits” birimini ele alalım. HDR televizyonlar 0.0001 (karanlık) ile 10,000 (aydınlık) nits arasındaki değerleri ekrana yansıtabilirken HDR olmayan panellerde bu değerler 0.1 ile 100 arasında kısıtlı kalıyor. Fark, kağıt üzerinde gerçekten çok fazla.
HDR Formatları
HDR destekli bir televizyon almak istediğinizde karşınıza iki seçenek çıkıyor. Biri açık kaynak kodlu HDR10 diğeri de Dolby Vision. HDR10, 10 bit özellikle gelirken Dolby Vision 12 bit desteği ile karşımıza çıkıyor. HDR10 1 milyarın, Dolby Vision da 68 milyarın üzerinde renk görüntüleyebiliyor. Fark çok büyük ancak iki format da ortalama 16 milyon destekli HDR olmayan panellere bakıldığında oldukça ilerlemiş durumda. İki HDR televizyon arasında fiyat farkı varsa bunun altında Dolby Vision yattığını görebilirsiniz. Aradaki fark içerik olarak karşımıza çıkabilir zira lisans ve donanım gerektiren ve daha pahalı olan Dolby Vision HDR destekli özel içeriklerin geleceğini söylemek kahinlik olmaz. Şu an için televizyon satın alırken özelliklerinde bu farkı bulmanız zor olabilir. Bunun için satın almadan önce iyice araştırma yapmanızı öneririz.
HDR televizyonların geleceği mi?
4K televizyonları birbirinden ayıran üst seviye özellik HDR. Ancak HDR’nin birçok sisteme göre farkı, yazılımsal olarak desteklenmesi. Eğer izlediğiniz içerik HDR özelliği taşımıyorsa televizyonunuzun yapacağı bir şey yok. Ancak Netflix’in bazı yayınları başta olmak üzere PlayStation 4 ve Xbox One S’in de yazılım desteği ile şimdiden HDR’ye sıcak bakmaları olumlu bir işaret. Ülkemizde HDR destekli yayın ne zaman başlar, bekleyip görmek gerek.
Yazılımsal olarak fazla hızlı yayılmasa da donanım olarak üreticiler HDR’ye “gelecek” gözüyle bakıyorlar. Öyle ki araştırmalarımız sonucunda 1080p televizyonlarda HDR özelliğine rastlayamadık. Bu da 4K mı HDR mi diye tartışmanın önünü kesiyor. Dolayısıyla sektörün 4K televizyonlarda HDR’ye destek verdiğini anlıyoruz. Bir başka deyişle HDR özelliği içeren bir televizyonun diğer televizyonlardan daha üst bir kalitede üretiliyor. Ancak tam olarak bu donanım içerikle ne zaman buluşacak ve bu buluşma ülkemizde ne zaman gerçekleşecek onu kestirmek mümkün değil.