Pandemi sonrası evden çalışmaya başlayanların gün içinde en fazla vakit geçirdikleri alanlar çalışma odaları oluyor. Çalışırken çok farkında olmasak da dağınık bir çalışma masası üretkenliğimizi olumsuz etkiliyor. Dağınıklığı yaratan unsurların başında ise kablolar geliyor. Kullandığımız elektronik eşyalar ile hayatımızdaki kablo yığını bir hayli artmış durumda haliyle. Kabloların yarattığı karmaşaya son vermek için yeni aldığımız ürünlerin kablosuz versiyonları varsa eğer onları seçmek şu an için en iyi yol gibi gözüküyor. Klavye ve fareler bu bağlamda bence ilk akla gelenler. Son yıllarda aksesuar üreten birçok teknoloji firmasının klavye ve fare kategorilerinde kablosuz ürünlerini takip ediyoruz. Bununla birlikte bu alanda yenilikçi çözümleri ve farklı ihtiyaçlara göre pratik çözümleri ile öne çıkan Logitech’in ürünleri sanıyorum çoğumuzun ilk tercihleri arasında yer alıyordur.
Ben bu haftaki yazımda uzun süredir kullandığım Logitech Slim Combo MK470 klavye-fare seti ile ilgili deneyimlerimi aktaracağım. Önce klavye ile başlayayım. Kablosuz tasarıma sahip klavye Standart ‘Q’ tipi tuş dizilimine sahip ve sayısal tuş takımı ile 12 adet fonksiyon tuşuna sahip. MacOS ekosistemindeki cihazlarla uyumlu olması yanında son derece hafif ve ince oluşu bana göre en önemli artıları. MacOS dışında Windows 10 ve üzeri işletim sistemleri sürümü, Windows 7 Surface, Windows 8 ile de uyumlu olduğunu not edeyim.
Gelişmiş yazma deneyimi
Tuşların hassasiyetine ve tepki süresine olumlu anlamda bir parantez açmak gerek. Tuşlar arası boşluklar da güzel tasarlanmış bu arada. Bu özellikleri ile çok konforlu bir yazma deneyimi sunuyor. Klavye üzerinde herhangi bir RGB veya tek renkli bir aydınlatma bulunmadığını belirtelim. Tuşların üst bölümünde bir pil haznesinin bulunması ile alandan tasarruf elde edilmiş. Türkçe dil desteği ile gelen klavye üzerinde fiziksel olarak açma-kapama butonu bulunmuyor. İşlem yapmayı kestiğiniz an kendisini otomatik olarak uyku moduna alıyor. 558 gram ağırlığı yanında kompakt tasarımı ile masada az yer kaplarken, bir yere götürmek için yanınıza almanız gerektiğinde de çantanıza rahatlıkla sığabiliyor. Bu arada klavyenin USB alıcının 1,8 gram ağırlığında olduğunu da not edeyim. Sessiz çalışma özelliklerine geçmeden önce Logitech Slim Combo MK470’nun diğer üyesi farenin özelliklerine de bakalım.
100 metreye kadar sorunsuz bağlantı imkanı
100 gram ağırlığındaki farenin en önemli artısı yüksek hassasiyetli optik algılayıcı teknolojisi. Bu sayede diğer cihazlarla 10 metreye kadar sorunsuz bağlantı imkanı sağlıyor. Cihazın alt tarafında açma ve kapatma butonu yer alıyor. Fareyi kullanırken1000 dpi’lık bir azami hassasiyet oranı sayesinde fare altlığına ihtiyacınız kalmıyor. Bu da önemli bir artı bence. Farenin içerisinde ise bir pil haznesi ve bir USB alıcı haznesi var. Hem fare hem de klavye yalnızca USB alıcı üzerinden iletişim kurduğu için farede bulunan USB alıcı haznesi de önemli bir detay. Çünkü aksi halde alıcıyı kaybettiğinizde her iki cihazı da kullanamama gibi bir durum ile karşılaşacaktınız.
Sessiz çalışma özellikleri
Hem klavye hem de fare sessiz ortamlarda çalışmayı sevenler için son derece ideal ürünler. Her ikisi de son derece sessiz çalışıyor. Biraz gürültünün olduğu bir ortamda kullanıyorsanız neredeyse hiç ses gelmediğini göreceksiniz. Bu arada Logitech yaptığı testlerde farenin sesinin, yüzde 90 oranında azaltıldığını da belirtmiş. Klavye iki fare ise tek pil ile çalışıyor. Kullanım ömürleri ise son derece tatmin edici. Yeni pil almadan fareyi 18 ay, klavyeyi ise 36 ay boyunca kullanabiliyorsunuz. Özetle Logitech Slim Combo MK470 sessiz çalışma özellikleri, uzun kullanım ömrü, az yer kaplayan ince ve hafif tasarımı ile kablosuz klavyeye geçerek kablo derdinden kurtulmak isteyenler için çok iyi bir seçenek.