Pandemi ile birlikte birçok sektörde sert iniş ve çıkışlar yaşandı. Sağlıktan eğitimi eğlenceden tedarik zincirine her alanda pandemi ile birlikte oyunun kuralları değişti. Restoranlar da bu değişimden nasibini aldı. Genellikle depolama ve üretim gibi alanlarda robotik gelişmeleri duyuyoruz. Ancak yeme içme sektöründe de son dönemde robotik gelişmelerin öne çıktığını görüyoruz.
Robotik gelişmeler müşteriyi çekiyor
Özellikle geçtiğimiz seneyi karantina ve yasakların gölgesinde geçirdik. Bu da restoranları çok etkiledi. Her ne kadar bu dönemi eve siparişle atlatmış olsalar da restoranlar, yeni normale hazırlanıyor. Örneğin restoranlar, Hayalet Mutfak kavramıyla 2020 yılını fiziksel mesafeye uygun olarak atlattı. Fakat şimdi insanların bir eğlence ve sosyalleşme seçeneği olarak restoranlara dönme zamanı. İşte bu dönüş trendinden robotlar önemli katkı sağlıyor. ABD’nin Florida eyaletinde Sergio restoran zinciri bu işi hakkıyla yapanlardan. Burada hazırlanan yemekleri robotlar getiriyor. Aynı şekilde biten yemekleri de götürüyor. Zincirin CEO’su Carlos Gazitua, “Robotlarımızın çok basit bir işlevi var. Buna rağmen verimliliğimiz %20 ile %35 arasında arttı. Mevcut çalışanlarımız da misafirlerimizle daha yoğun ve değerli zaman geçirebiliyor,” diyor. Gazitua, müşterilerin sayısının ve memnuniyetlerinin de belirgin şekilde yükseldiğini söylüyor. “Müşterilerimiz daha çok bahşiş bırakıyor. Sanırız memnuniyetin daha iyi bir göstergesi olamaz.”
29 ülkede 1600’ün üzerinde restorana sahip bir başka zincir Chili’s Grill & Bar da robotik gelişmelere yatırım yapıyor. ABD Californiya merkezli Bear Robotics ile ortaklık imzalayan zincir, Rita isminde bir robot geliştiriyor. 10 restoranda Rita isimli garson robotu deneyen şirket, ilk verilerden oldukça umutlu. Çalışanlar, müşterilerinin Rita ile devamlı paylaşım yapmasından memnun. “İstesek bu kadar reklam yapamazdık,” diyor çalışanlar.
Yeme içme sektöründe tam otomasyon dönemi
Inspire Brands isimli birçok farklı restoranı bünyesinde bulunduran şirketin kurucusu Paul Brown da robotlara oldukça güveniyor. “Şimdilik sadece sınırlı hizmet açısından robotlardan yararlanıyoruz. Yemek servis adetimiz %10 ile %20 arasında artış gösteriyor. Ancak çok yakın gelecekte müşterilerle iletişim şeklimiz de değişecek.” Hyphen isimli teknoloji şirketi de hizmet sektöründe robotlar geliştiriyor. Şirketin CEO’su Stephen Klein, “5 ile 10 yıl arasında robotların yeme içme sektöründe arka planda büyük değişim yapacağını söyleyebilirim. Gıda üretiminde tam otomasyon dönemine gerçek anlamda geçiş yaptığımızda yeme içme kültürü kökten değişecek. İçinde hiç veya sadece sınırlı insanların olduğu restoranları göreceğiz. Uygulama üzerinden sipariş verdiğinizde teslimat dahil tüm süreçler robotlar tarafından halledilecek. Siz sadece yemeğin tazeliği, sıcaklığı ve lezzetine odaklanacaksınız. Yemeği kimin hazırladığı aklınıza bile gelmeyecek.”
Fırsat mı tehdit mi?
Yeme içme ve mutfak kültürü gerçekten robotik gelişmelerle büyük bir değişime uğrayacak gibi gözüküyor. Dijital dönüşümü hayatta kalma pahasına tercih eden restoranlar, yatırımlarının karşılığını almak istiyor. Diğer yandan şeflerin, hizmet kalitesinin ve genel olarak insan dokunuşunun geri planda kalma riski var. Koku, tat, görsel birçok duyuya hitap eden yemek kültürü robotların devreye girmesiyle daha “tatsız” hale gelir mi? Ya da bu yeni oluşum yeni markaların doğması için bir fırsat olabilir mi? Soruların cevaplarını bugün vermek imkansız. Ancak pandemi sonrası yeni normal dünyada her şey olabilir.
